Paragrafta Yardımcı Düşünceler Soruları

21. Halka açık ilk film gösteriminin Paris'te Lumiére Kardeş- ler tarafından ilk defa gerçekleştirmesinden hemen hemen bir sene sonra yani 19. yy.in sonlarında Osmanlı sinemay- la tanışır. Halka açık ilk film gösterimi İstanbul'un, azınlıkla- rin çokça yaşadığı “Avrupai" mahallelerinden biri olan Pe- ra'daki ünlü Sponeck salonunda gerçekleşir. Bu dönemde bir müddet Avrupa'dan gelen filmler, belirli sinema salonla- rinda halka gösterilir. Bu filmler, genellikle güldürüye yöne- lik, sessiz filmlerdir ve birkaç dakika sürmektedir. Daha son- ra nispeten uzun metrajlı filmler gösterilmeye başlandığında ise yabancı bir kültürü yansıtan filmleri tam olarak anlayama- yan seyircilere filmlerdeki sahneleri tek tek açıklaması için görevli biri de gösterim sırasında hazır bulunur. 1908'e ka- dar sert bir sansürle denetlenen sinemacılar, 1908'den son- ra Meşrutiyet'in ilanıyla birlikte özgürleşir ve dönemin hürri- yet ve eşitlik beklentisini yansıtan tezli filmler çekerler. Bu parçadan “Osmanlı Dönemi sineması'yla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Filmler başlangıçta daha çok azınlıkların ağırlıkta oldu- ğu küçük gruplara gösterilmiştir. B) Kimi filmler, öğretici bir nitelik taşımaktadır. e) İzleyiciler, yabancı kültürleri yansıtan filmlerdeki kimi ay- rintıları anlamakta zorlanmıştır. KÖŞEBİLGİ Yayınları DI Gösterime giren ilk uzun metrajlı filmler, sıkı bir içerik de- netiminden geçirilmiştir. EY İlk filmler, sesli konuşmaların yer almadığı kısa komedi- ler biçimindedir.

39 e 40 sorotan saudad parçaya göre cevaplas 40. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi anlamaz? Batt denndok image'i karşılayan bu sozók Türkçe konden yapilmigh, aret" anlamındadır. Dilimiz: deki intimni yok" devistzibelirtial yok" demeye gefir: lenga "Var olan ya da varme gibi tasarlanan nesnelerin ankkia calandinis dir. Bu bir tür kopyadir. Ama işimiz. bununla bitmiyor Duyu organlarin algilanma bi se yin dusuncel kopyasidi da imge sa somut neliktedir. Burada taklit iclostirilmiştir artık, algulanmizin yeni ne nelerle yeniden kurulmasıdır. Bir devinimin gerekliliği ile anlikta carlandırılmış biçimi benzeşirler obet, duyumsal izlenimdon sigrar kimi zaman ama sanat için sizlenin" Heimgesi aynı şeydir. Şimdi rüyada ancak duyumsal larutterin egemen oldugunu dagandisek düşonsol saretlerin bulunmadığı bir dünyaya gelmiş oluruz Buna bakarak birozan, zekanın denetiminden çıkardığı Imlerle çalışmaya başladım onun yaptigi is "saçma" görülür. Hiç olmazsa bir süre için. Bu yeni deneyin getirdiği yeni ölçüler ve değer yargilari yerleşinceye dek. Gerçeküstücü Fransız ozanı Reverdy'nin bir sözü ile bağlayalım yazımızı "Imge, ruhun an bir yaraticisidir. A) Dogada var olanı veya vario gibi görülen bir sa- nutim canlandırmasijenge olarak adlangat B) Duyu organlari ile algılanabilen bir şey, hei auta. rafindan aynı biçimde tanahna kopya olarak yans C) Bir sair doğada gorde voedindiği izlenimierlinge olarak görebilir D) Şairlerin aklin denetimi disinda tuttugu işaretler saçma sonuçlar dagurabilir E) Imge, sanaticininnihunun en temiz ve satyonnden ortaya çıkan özgün bir oluşumtur. UGUR

PARAGRAF via Bue Bien Paragrafta Anlam ve Yardımcı Düşünce hose of miselying dohot bino Alfined boy no il imposed isbnbo gimsoy ellib nid sboss todo 1. Ülkemizde oyun yazarı yok diyemem. Oyun yazarı var ama ne yazık ki bu kişilerin oyun yazarı olup olmadıklarını öğ- BO renme fırsatımız olmuyor. Kendilerinin de bu fırsatları yok. Çünkü oyun değil, dizi senaryosu yazıyorlar. Televizyon wil daha çok para getiriyor; bu, hayatın gerçeği. Öbür taraftan bir oyun yazarı kırk elli yıl sonra da yaşıyor ama dizi yazarı için böyle bir şey söz konusu değil. al Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Ülkemizdeki oyun yazarlarının tiyatro oyunu yazmadık- allopende lari B) Televizyon dizileri yazmanın tiyatro yazmaktan kazançlı olduğu C) Dizi yazarlarının kalıcı olamayacağı D) Oyun yazarlarının, gerçek oyun yazarı olup olmadığının belirlenemediği E) Kirk elli yıl sonra dizi yazarlığının varlığını sürdürmeye- ceği

ne bir sikinti tütün yap- klar () sinek Türkçe aşağıdaki getirilme- 19. Günümüzün en göze çarpan sorunlarından biri çocukla- rin doğal dünyaya yabancılaşmasıdir. Solucanlara dokun- maktan iğreniyorlar, yiyeceklerin nereden geldiğini bilmi- yorlar ve ormanda yalnız yürümekten korkuyorlar. Veya ormanda yürüseler bile akıllı telefonlara bakmaktan orma- ni görmüyorlar. Bizler ve çocuklarımız dijital donatıların sunduklarından çok kolay etkileniyoruz. Koltukta patates gibi oturmak, patates ekmekten çok daha kolay delivor. Bunun sonucunda 21. yüzyılın çocukları, günlerinin sekiz saatini dijital medyayla etkileşim hâlinde geçirirken sade- ce yarım saatini açık havada gecirivor. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Örneklemeye başvurulmuştur. B) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır. G) Saptama yapılmıştır, D) Neden-sonuç ilişkisi kurulmuştur. E) Kişileştirme yapılmıştır. karekök

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, doğada bir gün içinde yaşanan değişimden söz edilmiştir? A Sabah saatlerinde sokağın başında tüm görkemiyle yükselen bu binanın, akşam eve dönerken yerle bir edilmiş olduğunu gördüm. Aşin yük yüzünden dengesini iyice kaybeden mavnamız, ufacık dalgalara bile dayanamaz haldeydi. YKS X Tayfaları bulmak için tekrar kıyıya indiğimizde birkaç saat önce iskele seviyesine kadar yükselmiş olan denizin çekildiğini fark ettik YKS D O akıl almaz şiddet dalgası geçer geçmez dinginleşen, herkese iyi niyetle yaklaşan, hoşgörü gösteren bu kadın, sanki az önceki halinden dolayı herkesten özür diliyordu. YKS YKS YKS YKS E Maçın başlamasına kısa bir süre kala hissedilen gerilim, maçtan sonra bağıra çağıra galibiyeti kutlayan seyircilerle birlikte yok oldu. YKS

7. Koştu, yokuş aşağı, rengi atmış bir şapka Çanta, gözlük Bir eski atki, adımları yavaş Uçar gibi hafif, bir küçük önlük Bu dizelerde öne çıkan söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir? B) intak C) Hüsnitalil A Cinas DYÍrsalimesel E) Mecazımürsel

IM PRATİSYEN a 1. Martin Eden, Jack London'ın çoğunlukla kendi haya. II. E tindan izler taşıyan romanidir. II. Onun başyapıtı sayabileceğimiz bu roman, unutulmaz. lar arasında yerini almıştır. Bu iki cümlede ifade edilenleri anlamca en doğru bi. çimde birleştiren cümle aşağıdakilerden hangisidir? Bu çin A) A) Jack London'ın başyapıtı sayabileceğimiz Martin Eden Tomanı, büyük oranda otobiyografik izler taşıdığından unutulmaz romanlar arasına girmiştir. B) Martin Eden, Jack London'ın başyapıtı sayabileceğimiz ve büyük oranda otobiyografik izler taşıyan unutulmaz romanlarından biridir. C) Büyük bir bölümünde otobiyografik izler taşıyan ve unu- tulmaz romanlar arasında yer alan Martin Eden, Jack London'ın adını duyurduğu ilk yapıtıdır. mi in D) Jack London'ın çoğunlukla kendi hayatından izlerta- şıyan romani Martin Eden, otobiyografik izler taşıdığın- dan oldukça ilgi görmüştür. 1- - E) Jack London'in.otobiyografik izler taşıyan romanı Mar- tin Eden, bir başyapıt olarak gelecek kuşaklara da yol gösterecektir. 1-

24. Çalışmaya ve tüm dünyevi işlere elveda demek bana doğal göründü. Albert Camus bir keresinde “Geleceğe yönelik gerçek cömertlik şu an mevcut olan her şeyden vazgeçmeyi içerir." demiş. Evet, benim yaptığım da tam olarak buydu. Değişmem gerektiğini biliyordum, bu yüz- den kalbimi dinlemeye ve bunu çok etkili bir biçimde yapmaya karar verdim. Geçmişimin yüklerini, sıkıntılarını geride bıraktığımda yaşamım daha kolay ve anlamlı hâle geldi. Yaşamın büyük zevklerini kovalamak için bu kadar çok zaman harcamayı bıraktığım anda ay ışığında, gökte dans eden yıldızları izlemek veya güzel bir yaz sabahı güneş ışınlarıyla yıkanmak gibi küçük hazlardan mutluluk duymaya başladım. Bu sözleri söyleyen bir kişi ile ilgili; I. Geçmişinde yaşadığı bazı sıkıntılar vardır. II. Yaşamdan zevk almayı başka yollarda bulmuştur. II. Bir değişim yaşayarak kendini insanlığa adamıştır. yargılarından hangisi ya da hangilerine ulaşılamaz? A) Yalnız 11 B) Yalnız III C) I ve II. D) I ve III. E) II ve III. vangt Oly Diğer sayfaya geçiniz.

DO Türkçe 20. Konukların sıcak bir ilgiyle karşılandığı Narlıkuyu restoranlarında balık ve deniz ürünleri bol. Masaya közde pişirilip nar ekşisiyle terbiye edilmiş soğan cücüğü gelmesi âdetten. Ardından da dağ koruğu salatası, karışık ev turşusu, kişnişli kırık zeytin, köz biber ve köy ekmeği ile masaların donatılması... Taze nane, maydanoz, roka ve dağ otlarından yapılan, sarımsak ve zeytinyağı soslu karışık salata ise ağızlara layık. Gerçek bir ziyafete dönüşen yemeklerin en güzel tamamlayıcısı ise Türk kahvesi ve toprak kapta sunulan sıcak tahin helvası, Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Karşıt kavramlar kullanılmıştır. B) Karşılaştırma yapılmıştır. C) Eksiltili cümleye yer verilmiştir LA D) Öznellik söz konusudur E) Deyimden yararlanılmıştır. Yolu

n- 28.) “Şiirde özgünlük, taklit etmemek değil, taklit edilememek- düşündürür. tir." sözü bana a 7- Aşağıdakilerden hangisinin, bu cümlede boş bırakılan yere getirilmesi uygun olmaz? a n A) Ahmet Haşim'in, sembolistleri yanlış anlasa da onlar dan vazgeçmemesini 3 B) Yahya Kemal'in, Fransız şiirine divan şiirinden kop- maksızın yönelmesini. C) Nâzım Hikmet'in, Batı'ya koşarken Doğu'nun büyük şairlerinden kaçmamasını D) Cemal Süreya'nın, "Folklor şiire düşman!" dese de Karacaoğlan'ı bırakmamasını E) Orhan Veli'nin, ideolojisi olmayan "küçük adam”ı şiiri- nin ideolojisi haline getirmesini

na- verilen ya çalış- um dünyada miştir. at ettiği ve tüm ne gelen bas- we topu pota- bir oyundur. dan icat edi- ir spor türü - hâlinde el- metre olan çirerek ka- LİMİT hith'in icat an, takim- ekliği 3,05 zanılma- hâle gel- 7. Düşünce ve sanat adamları sözleri ve yazılarıyla di- le değer kazandırırlar. Bu işi, dile yenilikler getirmek- ten çok onu bükmek, olanaklarını çoğaltmak, gücü- nü artırmak yoluyla yaparlar. Yeni sözcükler getir- mezler. Onları zenginleştirirler, anlamlarını ve kulla- nimlarını sağlamlaştırır, derinleştirirler, onlara alışıl- mamış bir çeşni verirler ama bunu da dört bir yanı düşünerek ustalıkla yaparlar. Zamanımızın yazarla- rina bakınca herkesin harcı olmadığı anlaşılıyor bu işin. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle I. Kelimelere canlı söyleyişler kazandırmak II. Dilin yerleşik anlam kalıplarını değiştirmek III. Özgün anlatım yollarını arayıp bulmak niteliklerden hangilerine gönderme yapılmamış. tir? A) Yalnız! B) Yalnız !! C) Yalnız III D) I ve II E) Il ve 111 34

KİTAPÇIĞI TÜRKÇE 31-32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplay sine Yazarın daha çok romanlarıyla tanındığını söylemek olmaz. Sözcük seçiminde ince eleyip sik dok onu çağdaşı yazarlarından ayıran bir başka yöna. G. hayattan seçtiği konuları romanına taşırken onları bom başka bir havaya sokuyor. Okunan ve acından söz etti bir yazar olması da bu yüzden. Art arda yayımladigan lannda ozlu bir anlatım ve herkesin kendinden bir şeyler bulacağı ayrıntıyı yakalama başarısı var. 31. Bu parçadan söz konusu yazarla ilgili aşağıdakilerden hangisine kesin olarak ulaşılabilir? A) Farklı türlerde eser verdiği B) Çağdaşı yazarları etkilediği C) Konu seçimine üslubu kadar özenmediği DRomanlarında az söyle çok şey anlatabildiği Ef Roman dışındaki türlerde başarılı olamadığı 32. Yukarıdaki parçada yazarla ilgili aşağıdakilerin hangi- sine değinilmemiştir? Ay Uretken bir yazar olduğuna B) Günlük hayatı bir ayna gibi yansıttığına C) Kimi yapıtlarının hayatından izler taşıdığına D) Geniş bir kitleye seslendiğine Et Romanlarına kendinden de bir şeyler kattığına

FASİKÜL PARAGRAF Kavrama Testi: 48 5. Çocukluğumun bayram şenliğindeki günlerinde, evimiz- de masallar dinlenir, halk hikâyeleri anlatılırdı. Halamdan dinlediğimiz masallar, gecelerin söz beşiği olurdu bize. Babamsa anlattığı hikâyelerle bizi bir sevinçten bin coşku- ya sürüklerdi. Yer yer hüzün, yer yer de umut dalgalannda gider gelirdik. Sözün anlamı hayatımızdaki yerini bulmuş. tu. Bundan olacak, kitaplarla buluşmam kolay oldu. Sö- zün anlamı içimde adım adım yürüyordu. Okuma tutkum, beni, yeni kitap adalarına yöneltiyordu. Salt kitaplar vardı benim için. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) imgelere başvurulmuştur. B) Anılardan yararlanılmıştır. C) Sanatlı bir anlatım benimsenmiştir. D) Betimleme tekniğine başvurulmuştur. E) Sözcüklerin art anlamlarından yararlanılmıştır.

33. BU di 32. Aşağıda konuşma yöntem ve tekniklerinden bazılarının d açıklaması verilmiştir. ir E ikna Etme: Düşüncelerin, dinleyenler tarafından kabul edilmesini ve benimsenmesini sağlamak amacıyla yapılan konuşma yöntemi. Güdümlü Konuşma: Bir konu ya da durum hakkındaki duyguları, düşünceleri etkili bir şekilde ve kısa sürede . ifade ederek konuşma yöntemi. Empati Kurma: Karşısındakinin değer yargılarını önemsediğini, duygu ve düşüncelerini anladığını ona hissettirerek konuşma yöntemi. Eleştirel Konuşma: Konuyu tarafsız bir bakış açısıyla değerlendirip yorum yapma, gerektiğinde alternatif çözümler üretmeye yönelik konuşma yöntemi. Katılımcı Konuşma: Dinleyeni de konuşma sürecine katarak konunun anlaşılmasını kolaylaştırmak ve konuya farklı bakış açıları getirmek amacıyla konuşma yöntemi. Buna göre, Nasrettin Hoca, evinin çatısında biriken diz boyu karları küremeye başlamış. Bir ara dengesini kaybederek çatıdan düşmüş. Komşuları koşmuşlar. Bir komşusu: "Çabuk bir doktor çağıralım." demiş. Bir komşusu: "Hemen bir kırıkçı bulalım." demiş. Başka bir komşusu: "Sırtlanıp doktora götürelim." demiş. Bu kargaşada Nasrettin Hoca, acıyla belini tutarak: "Bırakın tartışmayı! Çabuk bana daha önce damdan düşmüş birini bulun." demiş. fıkrasında Nasrettin Hoca'nın komşularından beklediği konuşma yöntemi hangisidir? A) Güdümlü Konuşma B) Empati Kurma C) Katılımcı Konuşma tayo się len so D) Eleştirel Konuşma Dho OTSTE E) İkna Etme cbnonline

ū 25.imge, sanatçı deneyiminin bireysel dilde kodlanması. Genel, ortak dil, imgeyle bireyselleşiyor. Sanatçı kendi yaşantısını, deneyimini bireysel dille gizliyor. Okuyucu, izleyici, bu gizi çözmeye çalışırken kendini zorluyor. Sistemli ve karşılaştırmalı düşünüyor. Kendini sanatçının yerine koyuyor. Değişik bakış açılarını deneyerek. Bu yoğunlaşma sırasında kendi sınırlarıyla da karşılaşıyor. Sanatçıyla onun çizdiği sınırlarda, tanımladığı çerçevede bir buluşma gerçek- leşirse ne iyi. Ama bu zorunlu değil, tümüyle bambaşka bir çer- çeveye de savrulmuş olunabilir. Okur, yazarın öngörülerini aşan bambaşka bir alanda da yeniden üretimini gerçekleştirebilir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? A) Okur, kendisine sunulanı birikimiyle yeniden yaratabilmelidir. B) Sanatçının yaratı evreniyle okurun algi çerçevesi örtüşebilme- lidir. C) İmge sanatçının kişisel deneyimlerinin ürünü olmalıdır. D) Sanatçı ve okur, imgenin oluşumu ve çözümünde empati kur- malıdır E) Imgeyi anlayabilmek için okur farklı arayışlara yönelmelidir.

28. Siklikla rastlanan fosillerin büyük çoğunluğu tortul ka- yaçların tabakaları arasında düzleşmiş ve yassılaşmıştır. Canlıların üç boyutlu olarak fosilleştiği bir ortamsa kehri- bardır. Fırtına sırasında dalları kopan ağaçlardan yüksek miktarda reçine akar. Bu reçinenin milyonlarca yıl içinde fosilleşmesiyle kehribar ortaya çıkar. Reçine, akışkanlığı az bir sivi olduğu için üzerine düşen ufak canlıların reçi- neden kurtulması zordur. Sıradan fosillerin aksine kehri- barın içindeki fosillerin yumuşak dokuları iyi korunur. Bu yüzden kehribar fosilleri canlılar hakkında daha detaylı bilgi verir. Bu parçaya göre aşağıdaki önermelerden hangisi "paleontoloji (fosil) bilimi" bakışıyla örtüşür? A) Paleontoloji sadece kayalardaki fosilleri inceler. B) Dünya üzerinde bugüne dek var olmuş canlılarla il- gili bilgi edinmek için fosiller incelenmelidir. C) Ağaç veya kayalara tutunan fosillerden gerçekçi so- nuçlar elde edilir. D) Yer altı kaynaklarının miktarını anlamak için fosillere bakılır. E) Canlıları, daha iyi tanımak için sadece kehribar için- deki kalıntıları incelemek gerekir. Diğer sayfaya geçiniz.