Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Yardımcı Düşünceler Soruları

Sri Lanka, dünyada kaliteli çaylarıyla bilinir ama ülkeyi ağdı
gezmeye gelenler inanılmaz yeşil ormanları, arkeolojik
kalıntıları, Budist tapınaklarını, çarşıları ve çok ilginç özel-
likleri keşfe dalıyor. Bunlar arasında en dikkat çekeni ise
Hint Okyanusu'nun dalgaları ile mücadele eden balıkçı-
lar. Adanın her yanı açık deniz olduğu için balıkçılık bu-
rada çok önemli. Sahil boyunca sıralanan renkli tekne-
ler, kırmızı ağlar, yelkenler, uçuşan siyah kargalar ola-
ğanüstü tablolar oluşturuyor. Kıyıya çekilmiş renkli san-
dalları ve yanında ağlara takılan balıkları ayıklayanları iz-
leyip fotoğraflasanız dünyanın en mutlu insanı olabilirsi-
niz.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
AY Kişileştirmeye başvurulmuştur.
B) Gözlemlere yer verilmiştir.
C) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
Dy Sessel yinelemelerden yararlanılmıştır.
E) Karşılaştırma yapılmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
Sri Lanka, dünyada kaliteli çaylarıyla bilinir ama ülkeyi ağdı gezmeye gelenler inanılmaz yeşil ormanları, arkeolojik kalıntıları, Budist tapınaklarını, çarşıları ve çok ilginç özel- likleri keşfe dalıyor. Bunlar arasında en dikkat çekeni ise Hint Okyanusu'nun dalgaları ile mücadele eden balıkçı- lar. Adanın her yanı açık deniz olduğu için balıkçılık bu- rada çok önemli. Sahil boyunca sıralanan renkli tekne- ler, kırmızı ağlar, yelkenler, uçuşan siyah kargalar ola- ğanüstü tablolar oluşturuyor. Kıyıya çekilmiş renkli san- dalları ve yanında ağlara takılan balıkları ayıklayanları iz- leyip fotoğraflasanız dünyanın en mutlu insanı olabilirsi- niz. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AY Kişileştirmeye başvurulmuştur. B) Gözlemlere yer verilmiştir. C) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır. Dy Sessel yinelemelerden yararlanılmıştır. E) Karşılaştırma yapılmıştır.
4. (1) Stres, bizi zorlayan, kısıtlayan ve engelleyen olaylar,
durumlar karşısında verdiğimiz tepkilerin tümüdür.
(11) Stres, birçok insanın düşündüğü gibi sadece üzeri-
mizde hissettiğimiz baskı ve gerginlikle sınırlı değildir.
(III) Stres, bir süreç olarak ele alındığında olayları de-
ğerlendirme şeklimizden düşüncelerimize, hislerimiz-
den davranışlarımıza kadar pek çok boyuttan oluşur.
(IV) insanlar stresin, kişinin dışında gelişen çevresel ne-
denlerle oluştuğunu düşünür; aslında stresi oluşturan,
bu çevresel etkileri, bireyin nasıl algıladığıdır. (V) Kişi
olayları pek çok faktör işığında değerlendirir ve yaşa-
dığı olaylara bir anlam yükler; kişi yaptığı bu değerlen-
dirmeler sonucunda stres yaşar ya da yaşamaz.
Stresin ele alındığı bu parçadaki numaralanmış cüm-
lelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yan-
lıştır?
A) I. cümlede, tanımı yapılıyor.
B) II. cümlede, bir çıkarım yapılıyor.
C) III. cümlede, II. cümlede söylenenler açıklanıyor.
D) IV. cümlede, insanların stres hakkında yanlış dü-
şündüğü dile getiriliyor.
E) V. cümlede, ortaya çıkışının kişisel nedenlere bağ-
li olduğu anlatılıyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
4. (1) Stres, bizi zorlayan, kısıtlayan ve engelleyen olaylar, durumlar karşısında verdiğimiz tepkilerin tümüdür. (11) Stres, birçok insanın düşündüğü gibi sadece üzeri- mizde hissettiğimiz baskı ve gerginlikle sınırlı değildir. (III) Stres, bir süreç olarak ele alındığında olayları de- ğerlendirme şeklimizden düşüncelerimize, hislerimiz- den davranışlarımıza kadar pek çok boyuttan oluşur. (IV) insanlar stresin, kişinin dışında gelişen çevresel ne- denlerle oluştuğunu düşünür; aslında stresi oluşturan, bu çevresel etkileri, bireyin nasıl algıladığıdır. (V) Kişi olayları pek çok faktör işığında değerlendirir ve yaşa- dığı olaylara bir anlam yükler; kişi yaptığı bu değerlen- dirmeler sonucunda stres yaşar ya da yaşamaz. Stresin ele alındığı bu parçadaki numaralanmış cüm- lelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yan- lıştır? A) I. cümlede, tanımı yapılıyor. B) II. cümlede, bir çıkarım yapılıyor. C) III. cümlede, II. cümlede söylenenler açıklanıyor. D) IV. cümlede, insanların stres hakkında yanlış dü- şündüğü dile getiriliyor. E) V. cümlede, ortaya çıkışının kişisel nedenlere bağ- li olduğu anlatılıyor.
23. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine Winston
Churchill'i davet etmiş. Davetiyeye bir pusula iliştirmiş:
Size iki kişilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu
alip gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa.
Churchill, hemen cevap göndermiş:
- Ne yazık ki o gece başka bir yere söz verdiğimden
oyununuzu izlemeye gelemeyeceğim. İkinci gece
gelebilirim, tabii oyununuz ikinci gece de oynarsa.
Bu parçada Bernard Shaw ile Winston Churchill'in
birbirlerine yaklaşımı aşağıdakilerin hangisiyle
açıklanamaz?
A) iğneleyici B) Eleştirel
C) İronik
E) Alçaltıcı
D) Objektif
UcDör
Bes
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
23. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine Winston Churchill'i davet etmiş. Davetiyeye bir pusula iliştirmiş: Size iki kişilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alip gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa. Churchill, hemen cevap göndermiş: - Ne yazık ki o gece başka bir yere söz verdiğimden oyununuzu izlemeye gelemeyeceğim. İkinci gece gelebilirim, tabii oyununuz ikinci gece de oynarsa. Bu parçada Bernard Shaw ile Winston Churchill'in birbirlerine yaklaşımı aşağıdakilerin hangisiyle açıklanamaz? A) iğneleyici B) Eleştirel C) İronik E) Alçaltıcı D) Objektif UcDör Bes
ka
agraf
çapın.
13. "Dünya Öykücüleri" adını taşıyan bu dizi, dünya
da üne sahip öykücülerin eserlerinden oluşuyor. Yapıtlar,
yazarlarının kendi dilleri olan ingilizce asıllarıyla birlikte
verilmiştir. Her kitabın başında, yazarı ve eserleri hakkın.
da bilgi veren bir ön söz ve yazarın ayrıntılı yaşamöyku.
sü yer alıyor. Bu ön söz ve yaşamöyküleri, klasik dünya
edebiyatının okunması gerekli yazarlarını tüm yönleriyle
tanıtmayı amaçlıyor. Öte yandan kitapların boyutları ve
kapsamlarının darlığı hem taşınma hem de okunma yo.
nünden kolaylık getiriyor
Aşağıdakilerden hangisi parçada sözü edilen dizide
yer
alan kitapların bir özelliği değildir?
A) Yapıtla ilgili eleştirilere yer verme
B) Yaratıcısı hakkında bilgiler verme
C) Yapıtın asıl metnini içerme
D) Fazla uzun olmama
E) Çok tanınmış sanatçıların ürünlerini içerme
(1994 I ÖYS
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
ka agraf çapın. 13. "Dünya Öykücüleri" adını taşıyan bu dizi, dünya da üne sahip öykücülerin eserlerinden oluşuyor. Yapıtlar, yazarlarının kendi dilleri olan ingilizce asıllarıyla birlikte verilmiştir. Her kitabın başında, yazarı ve eserleri hakkın. da bilgi veren bir ön söz ve yazarın ayrıntılı yaşamöyku. sü yer alıyor. Bu ön söz ve yaşamöyküleri, klasik dünya edebiyatının okunması gerekli yazarlarını tüm yönleriyle tanıtmayı amaçlıyor. Öte yandan kitapların boyutları ve kapsamlarının darlığı hem taşınma hem de okunma yo. nünden kolaylık getiriyor Aşağıdakilerden hangisi parçada sözü edilen dizide yer alan kitapların bir özelliği değildir? A) Yapıtla ilgili eleştirilere yer verme B) Yaratıcısı hakkında bilgiler verme C) Yapıtın asıl metnini içerme D) Fazla uzun olmama E) Çok tanınmış sanatçıların ürünlerini içerme (1994 I ÖYS
TYT Türkçe
15
13. Zafer Alayı geleneğine göre savaştan zaferle dönen
komutan ve ordusu için senato kararıyla bir tören
yapılır. Tören bir dizi öge ve hiyerarşik bir simge-
sellik içerir. Önde senato üyeleri, sonda zincire
vurulmuş savaş tutsakları; Capitolium'a kadar sıra
hâlinde ilerleyiş, defne yapraklarından tacıyla zafer
arabasına binen komutan; çiçeklerle bezeli yollara
dizilen halkın arasından geçiş.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi-
si ağır basmaktadır?
A) Betimleme
B) Öyküleme
C) Açıklama
D) Tartışma
E) Karşılaştırma
ha AKADEMİK
DESTEK
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
TYT Türkçe 15 13. Zafer Alayı geleneğine göre savaştan zaferle dönen komutan ve ordusu için senato kararıyla bir tören yapılır. Tören bir dizi öge ve hiyerarşik bir simge- sellik içerir. Önde senato üyeleri, sonda zincire vurulmuş savaş tutsakları; Capitolium'a kadar sıra hâlinde ilerleyiş, defne yapraklarından tacıyla zafer arabasına binen komutan; çiçeklerle bezeli yollara dizilen halkın arasından geçiş. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi- si ağır basmaktadır? A) Betimleme B) Öyküleme C) Açıklama D) Tartışma E) Karşılaştırma ha AKADEMİK DESTEK
Öğrenciler o yılın ders programında yeni bir ders olduğunu fark
ederler. Dersin adı "Mantik"tır. Nihayet ilk mantık dersi başlar.
Öğrencilerden biri söz alarak "Öğretmenim! Mantık ne öğretir
bize, bunu biraz açıklar mısınız?" diye sorar. Öğretmen
kendisine merakla bakan öğrencilerine şöyle der: “Mantik
dersinin insanların düşüncesine yaptığı etkiyi açıklamak biraz
güçtür. Onun için bunu size bir örnekle açıklayayım. Farz
edelim ki maden ocağından iki maden işçisi çıkıyor. Bunlardan
birinin üzeri temiz, diğerininki ise kirli. Sizce bunlardan
hangisinin temizlenmesi gerekir?" Öğrenciler hiç tereddüt
etmeden "Elbette kirlisi." diye cevap verir. Öğretmen
gülümseyerek konuşur "Işte, mantık bu soruya cevap
vermeden önce şunu sorar: Nasıl olur da bir maden ocağından
çıkan kişiden birinin üzeri temizken diğerininki kirlidir?"
37. Bu parçaya göre ('mantik" ile ilgili
t. Çoğunlukla varsayımlar üzerinden hareket eder.
II. Karşılaşılan durumların gerekçelerine yoğunlaşır.
Genel durumlardan özel yargılara ulaşmaya çalışır.
IV. Sorgulayıcı bir tutum içeri
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalniz !
B) Yalniz 11
Given
D)
D) Il ve i
E) Il ve IV
38. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
A) Sözde soru cümlesi kullanılmıştır.
Kulkarniste
B) Kalıplaşmış sözlere yer verilmiştir.
C) Diyalog tekniği kullanılmıştır.
DY Öyküleyici anlatımla oluşturulmuştur.
Poskileyici
E) Nitelendirmeler söz konusudur.
I
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
Öğrenciler o yılın ders programında yeni bir ders olduğunu fark ederler. Dersin adı "Mantik"tır. Nihayet ilk mantık dersi başlar. Öğrencilerden biri söz alarak "Öğretmenim! Mantık ne öğretir bize, bunu biraz açıklar mısınız?" diye sorar. Öğretmen kendisine merakla bakan öğrencilerine şöyle der: “Mantik dersinin insanların düşüncesine yaptığı etkiyi açıklamak biraz güçtür. Onun için bunu size bir örnekle açıklayayım. Farz edelim ki maden ocağından iki maden işçisi çıkıyor. Bunlardan birinin üzeri temiz, diğerininki ise kirli. Sizce bunlardan hangisinin temizlenmesi gerekir?" Öğrenciler hiç tereddüt etmeden "Elbette kirlisi." diye cevap verir. Öğretmen gülümseyerek konuşur "Işte, mantık bu soruya cevap vermeden önce şunu sorar: Nasıl olur da bir maden ocağından çıkan kişiden birinin üzeri temizken diğerininki kirlidir?" 37. Bu parçaya göre ('mantik" ile ilgili t. Çoğunlukla varsayımlar üzerinden hareket eder. II. Karşılaşılan durumların gerekçelerine yoğunlaşır. Genel durumlardan özel yargılara ulaşmaya çalışır. IV. Sorgulayıcı bir tutum içeri yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalniz ! B) Yalniz 11 Given D) D) Il ve i E) Il ve IV 38. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Sözde soru cümlesi kullanılmıştır. Kulkarniste B) Kalıplaşmış sözlere yer verilmiştir. C) Diyalog tekniği kullanılmıştır. DY Öyküleyici anlatımla oluşturulmuştur. Poskileyici E) Nitelendirmeler söz konusudur. I
2. Her insan, doğduğu coğrafyanın ürünüdür bir parça.
Dolayısıyla her sanatçı doğduğu coğrafyadan beslenir.
Ama bu izleri estetik görünüşe çevirmek çok az sanatçının
başarabildiği bir durum. Bedri Rahmi, işte bunu başarabilmiş
bir sanatçımız. Onun eserlerindeki estetik, bir özgünlük
yansımasıdır. O bu özgünlüğü "kendi sesini, sanat alıcısının
yüreğindeki sese göre akort etmek" olarak açıklıyor.
Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
Al Yapıtlarıyla hedef kitlenin beklentilerini yansıtmak
B) Çoğunluğun sesini duyurmak, sorunların çözülmesini
sağlamak
C) Odağına estetiği alarak duygu yüklü yapıtlar ortaya
koymak
D) Acılarını başkalarıyla paylaşarak onlara uyum
sağladığını göstermek
E) Beslendiği kaynakları reddetmeden olduğu gibi
açıklamak
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
2. Her insan, doğduğu coğrafyanın ürünüdür bir parça. Dolayısıyla her sanatçı doğduğu coğrafyadan beslenir. Ama bu izleri estetik görünüşe çevirmek çok az sanatçının başarabildiği bir durum. Bedri Rahmi, işte bunu başarabilmiş bir sanatçımız. Onun eserlerindeki estetik, bir özgünlük yansımasıdır. O bu özgünlüğü "kendi sesini, sanat alıcısının yüreğindeki sese göre akort etmek" olarak açıklıyor. Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Al Yapıtlarıyla hedef kitlenin beklentilerini yansıtmak B) Çoğunluğun sesini duyurmak, sorunların çözülmesini sağlamak C) Odağına estetiği alarak duygu yüklü yapıtlar ortaya koymak D) Acılarını başkalarıyla paylaşarak onlara uyum sağladığını göstermek E) Beslendiği kaynakları reddetmeden olduğu gibi açıklamak
2. Her insan, doğduğu coğrafyanın ürünüdür bir parça.
Dolayısıyla her sanatçı doğduğu coğrafyadan beslenir.
Ama bu izleri estetik görünüşe çevirmek çok az sanatçının
başarabildiği bir durum. Bedri Rahmi, işte bunu başarabilmiş
bir sanatçımız. Onun eserlerindeki estetik, bir özgünlük
yansımasıdır. O bu özgünlüğü "kendi sesini, sanat alıcısının
yüreğindeki sese göre akort etmek" olarak açıklıyor.
Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yapıtlarıyla hedef kitlenin beklentilerini yansıtmak
B) Çoğunluğun sesini duyurmak, sorunların çözülmesini
sağlamak
C) Odağına estetiği alarak duygu yüklü yapıtlar ortaya
koymak
D) Acılarını başkalarıyla paylaşarak onlara uyum
sağladığını göstermek
E) Beslendiği kaynakları reddetmeden olduğu gibi
açıklamak
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
2. Her insan, doğduğu coğrafyanın ürünüdür bir parça. Dolayısıyla her sanatçı doğduğu coğrafyadan beslenir. Ama bu izleri estetik görünüşe çevirmek çok az sanatçının başarabildiği bir durum. Bedri Rahmi, işte bunu başarabilmiş bir sanatçımız. Onun eserlerindeki estetik, bir özgünlük yansımasıdır. O bu özgünlüğü "kendi sesini, sanat alıcısının yüreğindeki sese göre akort etmek" olarak açıklıyor. Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yapıtlarıyla hedef kitlenin beklentilerini yansıtmak B) Çoğunluğun sesini duyurmak, sorunların çözülmesini sağlamak C) Odağına estetiği alarak duygu yüklü yapıtlar ortaya koymak D) Acılarını başkalarıyla paylaşarak onlara uyum sağladığını göstermek E) Beslendiği kaynakları reddetmeden olduğu gibi açıklamak
W
B.
ÖZDEBİR
YAYINLARI
1
17. Ben gerçeği eğip bükmeden yaşamdaki en sade, en saf ve
en korkunç hâliyle okurun karşısına çıkarmaktan yanayım.
Bu yüzden eserlerimde etkili bir anlatımdan çok, konusal
yönden sarsıcı bir etki oluşturmaya çalışıyorum. Çıplak ger-
çeklik hiç kimsenin kabullenemeyeceği bir şeydir. Ama bu
gerçeği kabullenmek ve bu gerçekle yüzleşmek zorunda-
yız. Yazdıklarımın ve yaşadıklarımın birbirinin aynası ola-
bilmesi için de çabalıyorum. Bütün bunları yazının büyülü
yöntemleriyle ortaya koymak istiyorum
Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen bir şairin dü-
şüncesi olabilir?
A) Bir yazınsal yapıt temelde sözcüklerin ahenkli kullanı-
mıyla ortaya konduğunda sanat katına ulaşır.
B) Eserlerimde olayları olduğu gibi değil, yalınlığa ulaşa-
bilme adına bilinçli eksiltonielerle ele alıyorum.
Eserlerimde kendi davranış kalıplarımı, düşünce tarz-
larımı başkasına empoze etme çabasında değilim.
D) Her sanat yapıtı okurun zihnine yeni bir dünya, duygu
ve hayallerle süslü sonsuz bir ufuk sunar.
insan gerçeğinden kopuk bir yapıt, kurgusal örüntüsü
estetik de olsa nitelikli bir ürün sayılmaz.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
W B. ÖZDEBİR YAYINLARI 1 17. Ben gerçeği eğip bükmeden yaşamdaki en sade, en saf ve en korkunç hâliyle okurun karşısına çıkarmaktan yanayım. Bu yüzden eserlerimde etkili bir anlatımdan çok, konusal yönden sarsıcı bir etki oluşturmaya çalışıyorum. Çıplak ger- çeklik hiç kimsenin kabullenemeyeceği bir şeydir. Ama bu gerçeği kabullenmek ve bu gerçekle yüzleşmek zorunda- yız. Yazdıklarımın ve yaşadıklarımın birbirinin aynası ola- bilmesi için de çabalıyorum. Bütün bunları yazının büyülü yöntemleriyle ortaya koymak istiyorum Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen bir şairin dü- şüncesi olabilir? A) Bir yazınsal yapıt temelde sözcüklerin ahenkli kullanı- mıyla ortaya konduğunda sanat katına ulaşır. B) Eserlerimde olayları olduğu gibi değil, yalınlığa ulaşa- bilme adına bilinçli eksiltonielerle ele alıyorum. Eserlerimde kendi davranış kalıplarımı, düşünce tarz- larımı başkasına empoze etme çabasında değilim. D) Her sanat yapıtı okurun zihnine yeni bir dünya, duygu ve hayallerle süslü sonsuz bir ufuk sunar. insan gerçeğinden kopuk bir yapıt, kurgusal örüntüsü estetik de olsa nitelikli bir ürün sayılmaz.
B
B
B
TYT / Türkçe
31-32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Gottfried Wilhelm Leibniz, Alman filozof “içinde irade öz-
gürlüğü olan bir dünya, bazı vakitler insana kötü olanı seç-
me izni verse de irade özgürlüğü olmayan bir dünyadan
daha iyidir."? diye ifade eder. Benim tüketmek istediğim
şeyi, gitmek istediğim mekânı, giymek istediğim giysiyi,
okumak, yazmak istediğim kitabı ancak ben seçebilirim ve
bu, insan olarak bana tanınmış en büyük haktır. Düşüne-
bilirim, konuşabilirim, ne yapıp ne yapmayacağıma ken-
di kendime karar verebilirim. Her zaman, her an değişim
içinde olan ben ve içinde bulunduğum evren; sonsuz se-
çenek, sonsuz seçim hakkı. Yanlışı seçme ve hata yapma
ihtimali insana doğruyu görme, ders alma ve bir sonraki
seçiminde doğruyu seçme fırsatı verir. Aman bu ikisi ara-
sinda geçen keşke süresini çok uzun tutmayalım. Ancak o
zaman hayatımız "iyi ki'lerle dolan
31. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Benzetmelere yer verilmiştir
B karşılaştırma yapılmıştır.
St Fanik göstermeye başvurulmuştur.
D) Tanımlama yapılmıştır.
BY Zıtlıklara yer verilmiştir.
ACEBİR Yayınları
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
B B B TYT / Türkçe 31-32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Gottfried Wilhelm Leibniz, Alman filozof “içinde irade öz- gürlüğü olan bir dünya, bazı vakitler insana kötü olanı seç- me izni verse de irade özgürlüğü olmayan bir dünyadan daha iyidir."? diye ifade eder. Benim tüketmek istediğim şeyi, gitmek istediğim mekânı, giymek istediğim giysiyi, okumak, yazmak istediğim kitabı ancak ben seçebilirim ve bu, insan olarak bana tanınmış en büyük haktır. Düşüne- bilirim, konuşabilirim, ne yapıp ne yapmayacağıma ken- di kendime karar verebilirim. Her zaman, her an değişim içinde olan ben ve içinde bulunduğum evren; sonsuz se- çenek, sonsuz seçim hakkı. Yanlışı seçme ve hata yapma ihtimali insana doğruyu görme, ders alma ve bir sonraki seçiminde doğruyu seçme fırsatı verir. Aman bu ikisi ara- sinda geçen keşke süresini çok uzun tutmayalım. Ancak o zaman hayatımız "iyi ki'lerle dolan 31. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Benzetmelere yer verilmiştir B karşılaştırma yapılmıştır. St Fanik göstermeye başvurulmuştur. D) Tanımlama yapılmıştır. BY Zıtlıklara yer verilmiştir. ACEBİR Yayınları
8.
Ünlemler, cümle dışı unsurlardır ancak cümlenin her-
hangi bir ögesi olduklarında adlaşmış olurlar.
Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açık-
lamayı örnekleyen bir kullanım vardır?
A) Hey gidi günler, neler yaşandı ve gitti!
B) Şu saatten sonra denilebilecek tek şey: Vah gidene!
Kimsenin ahi Kimsede kalmaz, diye boşa dememiş-
ler.
D) Bir insan bu denli vurdumduymaz olmamalı yahu!
E) Eh yani, söyleme dediğimiz her şeyi söylemiş!
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
8. Ünlemler, cümle dışı unsurlardır ancak cümlenin her- hangi bir ögesi olduklarında adlaşmış olurlar. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açık- lamayı örnekleyen bir kullanım vardır? A) Hey gidi günler, neler yaşandı ve gitti! B) Şu saatten sonra denilebilecek tek şey: Vah gidene! Kimsenin ahi Kimsede kalmaz, diye boşa dememiş- ler. D) Bir insan bu denli vurdumduymaz olmamalı yahu! E) Eh yani, söyleme dediğimiz her şeyi söylemiş!
33. Burada sözünü ettigimiz şey, şiir. Sanatın içinde yer
alan unsurlardan tartışmaya, yoruma en açık olan tür-
lerden bir tanesi yani. Bilimsel olanın kesinliği, mutlak-
liğı şiir için veya sanatın öteki türleri için geçerli olsaydı
sanatın, şiirin bir değeri, farklılığı, zenginliği olmazdı.
Şiiri özel kılan şey; herkese, her şeye ve her döneme
özgü tanımlarının olması. Bu devingenlik, bu kişiye
özgü olma hâli, ona cazibe kazandırıyor zaten. Herkes
kendince şiire bir tanım getirebilir ve iki kişinin okudu-
ğu sözcükler aynı olsa bile şiir aynı değildir. Dolayısıy-
la herkesin şiirden anladığı da aynı değildir.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
olarak söylenmiş olabilir?
A) Şiirin net bir tanımının yapılamamasının nedeni
nedir sizce?
Şiiri, diğer edebî türlerden ayıran temel özellik
nedir size göre?
C) İyi bir şiirde olmazsa olmaz dediğiniz unsurlar var
mıdır?
D) "Şiiri doğru anlamak' diye bir durumun varlığına
inanır mısınız?
E) Sizce şiir zevki, toplumdan topluma farklılık göste-
rir mi?
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
33. Burada sözünü ettigimiz şey, şiir. Sanatın içinde yer alan unsurlardan tartışmaya, yoruma en açık olan tür- lerden bir tanesi yani. Bilimsel olanın kesinliği, mutlak- liğı şiir için veya sanatın öteki türleri için geçerli olsaydı sanatın, şiirin bir değeri, farklılığı, zenginliği olmazdı. Şiiri özel kılan şey; herkese, her şeye ve her döneme özgü tanımlarının olması. Bu devingenlik, bu kişiye özgü olma hâli, ona cazibe kazandırıyor zaten. Herkes kendince şiire bir tanım getirebilir ve iki kişinin okudu- ğu sözcükler aynı olsa bile şiir aynı değildir. Dolayısıy- la herkesin şiirden anladığı da aynı değildir. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Şiirin net bir tanımının yapılamamasının nedeni nedir sizce? Şiiri, diğer edebî türlerden ayıran temel özellik nedir size göre? C) İyi bir şiirde olmazsa olmaz dediğiniz unsurlar var mıdır? D) "Şiiri doğru anlamak' diye bir durumun varlığına inanır mısınız? E) Sizce şiir zevki, toplumdan topluma farklılık göste- rir mi?
23. "Shuhari" Japoncada, dövüş sanatları eğitimi açısın-
dan, öğrenci ile eğitmen arasında bütün bir hayat boyu
sürecek olan ilişkiyi anlatan bir sözcüktür. Shu terimi,
öğrencinin ileri öğretilere hazırlanması için gereken
temel fikirleri işaret etmektedir. Bütün öğrenciler, tek-
niklerde bireysel farklılıklar gösterir. Karakterleri, vücut
yapıları, yaşı ve becerisi bu farklılıkları belirleyici du-
rumdadır. "Ha" Birbirine zıt olan ve iki anlam taşıyan
bir terimdir: özgürlüğe kavuşmak ve engel olmak. Öğ.
renci siyah kuşağa ulaştıktan bir süre sonra iki şekilde
özgürleşecektir. Teknik olarak öğrenci, kendi stilinde
tabulardan kurtulup yeni temelleri ya da daha yaratıcı
yolları kullanabilecektir. Öğrencinin sınırsızlığı, teknik-
leri ortaya koydukça meydana çıkacaktır. Daha derin
seviyelerde, eğitmenin direktiflerinden dışarı çıkarak
sorgulamaya başlayacak ve kendi deneyimlerini keş-
fedecektir. Bu seviye eğitmen için oldukça zorlayıcı
olabilir. Öğrenci, sayısız sorgulamanın içine girecektir.
"Ha" seviyesi, ergenliğini tamamlamış bir çocukla, ai-
lesi arasındaki ilişkiye benzetilebilir. Eğitmen sanatın
bir ustasıdır ve öğrenci de artık başkasını eğitmeye
başlayabilir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
A) Bu sanatın usta-çırak ilişkisiyle devam ettirildiğine
B) Usta adayının izlemesi gereken yolun aşamalarına
C) Tekniğin ileri seviyelerinde daha zor bölümlerin ol-
duğuna
D) Dövüş sanatı shuharinin köken olarak anlamına
E) Adayların çeşitli ölçütleriyle birbirinden ayrıştığına
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
23. "Shuhari" Japoncada, dövüş sanatları eğitimi açısın- dan, öğrenci ile eğitmen arasında bütün bir hayat boyu sürecek olan ilişkiyi anlatan bir sözcüktür. Shu terimi, öğrencinin ileri öğretilere hazırlanması için gereken temel fikirleri işaret etmektedir. Bütün öğrenciler, tek- niklerde bireysel farklılıklar gösterir. Karakterleri, vücut yapıları, yaşı ve becerisi bu farklılıkları belirleyici du- rumdadır. "Ha" Birbirine zıt olan ve iki anlam taşıyan bir terimdir: özgürlüğe kavuşmak ve engel olmak. Öğ. renci siyah kuşağa ulaştıktan bir süre sonra iki şekilde özgürleşecektir. Teknik olarak öğrenci, kendi stilinde tabulardan kurtulup yeni temelleri ya da daha yaratıcı yolları kullanabilecektir. Öğrencinin sınırsızlığı, teknik- leri ortaya koydukça meydana çıkacaktır. Daha derin seviyelerde, eğitmenin direktiflerinden dışarı çıkarak sorgulamaya başlayacak ve kendi deneyimlerini keş- fedecektir. Bu seviye eğitmen için oldukça zorlayıcı olabilir. Öğrenci, sayısız sorgulamanın içine girecektir. "Ha" seviyesi, ergenliğini tamamlamış bir çocukla, ai- lesi arasındaki ilişkiye benzetilebilir. Eğitmen sanatın bir ustasıdır ve öğrenci de artık başkasını eğitmeye başlayabilir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme- miştir? A) Bu sanatın usta-çırak ilişkisiyle devam ettirildiğine B) Usta adayının izlemesi gereken yolun aşamalarına C) Tekniğin ileri seviyelerinde daha zor bölümlerin ol- duğuna D) Dövüş sanatı shuharinin köken olarak anlamına E) Adayların çeşitli ölçütleriyle birbirinden ayrıştığına
AA
35 ve 36. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız
gulanmadan
meye yöneli
hayata ve her
anni betimler
ginden hare-
ce ve yorum-
aşulmasına ve
na yönelik bir
ilgili olarak
Daha çok yazarlığı ile tanınan Nabokov, ilginç bir cevi-
n anlayisi olan, eşine kolay rastlanmayacak türden bir
çevirmendi. Nabokov'un çevirmenliğinin izleri, yaşam
öyküsünden takip edilebilir. Yedi yaşına geldiğinde ana
dili Rusçanın yanı sıra İngilizce ve Fransızca okuyup
yazabiliyordu. On dört yaşındayken Tolstoy'un, Shakes-
peare'in, Flaubert'in tüm eserlerini yazıldıklan dillerde
okumuştu. Romanlanndan birinin ilk ingilizce çevirisini,
o kadar kötü bulur ki ikinci çeviriyi kendisi yapar; bunun-
la kalmayıp çevirisini yaptığı bu romanı İngilizce olarak
yeniden yazar. Ona göre bir çevirmen, öncelikle kaynak
ve hedef dilleri çok iyi bilmelidir. Hem yazanın üslubuna
hem de kullandığı sözcüklerin tüm çağrışımlarına hâkim
olmalı ve en önemlisi de bunlara bağlı kalmalıdır. Ayrıca
çevirmenin taklit kabiliyeti olmalı, hedef dilde yazanın ro-
lüne bürünerek onun davranış ve konuşma alışkanlıklar-
ni, tutumlarını özümsemelidir.
erde insanın
çlamaktadır
Ekış noktası
ve toplum-
yaşamdan
pisinin an-
açlamakta-
:eis
Yeyenler
35. Bu parçadan hareketle Nabokov'un çeviri ve çevir-
menlikle ilgili olarak,
Çevirmen, çevirdiği yazarla özdeşleşebilmelidir.
11. Bir çevirinin başarısy, çevirmenin ana dilini ve çevirdi-
ği yapıtın dilini iyi bilmesine bağler.
III. Çevirmen, çevirdiği yapıtın biçemini korumaya özen
göstermelidir
yargılarından hangisi/hangilerini savunduğu düşünü-
lebilir?
A) Yalnız!
B) I. Il ve III
C) Yalnız il
D) Il ve III
E) Yalnız III
36. Bu parçadan hareketle Nabokov ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) Farklı dillerde üfün verdiği
Yazın yaşamına çok erken yaşlarda başladığı
C) Yapıtlarının çevirisi konusunda titizlik gösterdiği
D) Farklı ulusların yazarlarını orijinal dillerinde okuduğu
E) Çeviri alanında kendine özgü nitelikleri olan bir yazar
olduğu
YKS Deneme 04 TYT
13
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
AA 35 ve 36. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız gulanmadan meye yöneli hayata ve her anni betimler ginden hare- ce ve yorum- aşulmasına ve na yönelik bir ilgili olarak Daha çok yazarlığı ile tanınan Nabokov, ilginç bir cevi- n anlayisi olan, eşine kolay rastlanmayacak türden bir çevirmendi. Nabokov'un çevirmenliğinin izleri, yaşam öyküsünden takip edilebilir. Yedi yaşına geldiğinde ana dili Rusçanın yanı sıra İngilizce ve Fransızca okuyup yazabiliyordu. On dört yaşındayken Tolstoy'un, Shakes- peare'in, Flaubert'in tüm eserlerini yazıldıklan dillerde okumuştu. Romanlanndan birinin ilk ingilizce çevirisini, o kadar kötü bulur ki ikinci çeviriyi kendisi yapar; bunun- la kalmayıp çevirisini yaptığı bu romanı İngilizce olarak yeniden yazar. Ona göre bir çevirmen, öncelikle kaynak ve hedef dilleri çok iyi bilmelidir. Hem yazanın üslubuna hem de kullandığı sözcüklerin tüm çağrışımlarına hâkim olmalı ve en önemlisi de bunlara bağlı kalmalıdır. Ayrıca çevirmenin taklit kabiliyeti olmalı, hedef dilde yazanın ro- lüne bürünerek onun davranış ve konuşma alışkanlıklar- ni, tutumlarını özümsemelidir. erde insanın çlamaktadır Ekış noktası ve toplum- yaşamdan pisinin an- açlamakta- :eis Yeyenler 35. Bu parçadan hareketle Nabokov'un çeviri ve çevir- menlikle ilgili olarak, Çevirmen, çevirdiği yazarla özdeşleşebilmelidir. 11. Bir çevirinin başarısy, çevirmenin ana dilini ve çevirdi- ği yapıtın dilini iyi bilmesine bağler. III. Çevirmen, çevirdiği yapıtın biçemini korumaya özen göstermelidir yargılarından hangisi/hangilerini savunduğu düşünü- lebilir? A) Yalnız! B) I. Il ve III C) Yalnız il D) Il ve III E) Yalnız III 36. Bu parçadan hareketle Nabokov ile ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? A) Farklı dillerde üfün verdiği Yazın yaşamına çok erken yaşlarda başladığı C) Yapıtlarının çevirisi konusunda titizlik gösterdiği D) Farklı ulusların yazarlarını orijinal dillerinde okuduğu E) Çeviri alanında kendine özgü nitelikleri olan bir yazar olduğu YKS Deneme 04 TYT 13
8.
(1) Denizden gelen tehlikeler dikkate alınarak İs-
tanbul'daki sarayların eskileri zamanla terk edildi.
(II) Zamanin ve doğanın yıkıcı etkisiyle tahrip olup
üzerleri toprakla örtüldü. (III) Fatih, İstanbul'u aldık-
tan sonra eski sarayların bulunduğu bölgede bir
Türk mahallesi kuruldu. (IV) 3 Haziran 1912 gece-
si çıkan ve tüm İshak Paşa Mahallesi'ni yok eden
büyük yangının ardından mahalle başka bir yere
taşındı. (V) Yanan evlerin altından Bizans Döne-
mi'nin saray kalıntıları belirdi.
İstanbul'daki eski sarayların anlatıldığı bu parça-
daki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa-
rğıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede terk edilme nedeni belirtilmiştir.
B) II. cümlede niçin yok olmaya başladığından
söz edilmiştir.
II. cümlede bulunduğu bölgenin hangi amaç-
la kullanıldığı söylenmiştir.
D) V. cümlede bir saptamaya yer verilmiştir.
E) V. cümlede kalıntıların hangi olaydan sonra bu-
lunduğu ifade edilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
8. (1) Denizden gelen tehlikeler dikkate alınarak İs- tanbul'daki sarayların eskileri zamanla terk edildi. (II) Zamanin ve doğanın yıkıcı etkisiyle tahrip olup üzerleri toprakla örtüldü. (III) Fatih, İstanbul'u aldık- tan sonra eski sarayların bulunduğu bölgede bir Türk mahallesi kuruldu. (IV) 3 Haziran 1912 gece- si çıkan ve tüm İshak Paşa Mahallesi'ni yok eden büyük yangının ardından mahalle başka bir yere taşındı. (V) Yanan evlerin altından Bizans Döne- mi'nin saray kalıntıları belirdi. İstanbul'daki eski sarayların anlatıldığı bu parça- daki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa- rğıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede terk edilme nedeni belirtilmiştir. B) II. cümlede niçin yok olmaya başladığından söz edilmiştir. II. cümlede bulunduğu bölgenin hangi amaç- la kullanıldığı söylenmiştir. D) V. cümlede bir saptamaya yer verilmiştir. E) V. cümlede kalıntıların hangi olaydan sonra bu- lunduğu ifade edilmiştir.
18. Eleştiriden hoşlanmayan edebiyat elbette düşünme
biçimlerinin de ölümünü istemektedir. Lessing,
eleştiriden söz açıldığında “Birçoklarının yararına açık
sözlü olmak bir ödevdir. Bu yüzden ahlaksız ve kötü
yürekli sayilmak tehlikesi olsa bile." diyor. Zaman zaman
'eleştirmenler de eleştirilirler, haksız yere hakaretlere
uğrayabilirler fakat eleştirmen yeni düşüncelerle yazarı
yenileyen, değiştiren kimsedir ve gelişen edebiyatın en
önemli dinamosudur.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine
başvurulmamıştır?
AV Tanik gösterme
B) Benzetme
cytartışma
D) Karşılaştırma
E) Örnekleme
orani
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
18. Eleştiriden hoşlanmayan edebiyat elbette düşünme biçimlerinin de ölümünü istemektedir. Lessing, eleştiriden söz açıldığında “Birçoklarının yararına açık sözlü olmak bir ödevdir. Bu yüzden ahlaksız ve kötü yürekli sayilmak tehlikesi olsa bile." diyor. Zaman zaman 'eleştirmenler de eleştirilirler, haksız yere hakaretlere uğrayabilirler fakat eleştirmen yeni düşüncelerle yazarı yenileyen, değiştiren kimsedir ve gelişen edebiyatın en önemli dinamosudur. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmamıştır? AV Tanik gösterme B) Benzetme cytartışma D) Karşılaştırma E) Örnekleme orani