Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Yardımcı Düşünceler Soruları

24. "Dünya edebiyatını çevirmenler yönlendirir!" sözü ne
kadar da doğru bir tespit. Uluslararası edebiyatın köşe
taşları olarak kabul edilen "büyük eserler" farklı dillere
çevrilerek dünya edebiyatına girer. Çevrilmemiş eser ise
böyle bir şansı elde etmekten mahrum kalır. Peki,
değerli olan her kitap çevilly mu? Edebiyatın da "mal",
"piyasa", "sanayi" kalıplaing sokulduğu mevcut
düzende kitaplar daha çok satış rakamlarına bakılarak
çevrilmektedir. Bu nedenle virin vazgeçilmez bir
nakliye ara olmakla birlikte aynı zamanda bir filtre
olduğu da unutmamalıdır.
Bu parçanın yazarı aşağıdakilerin hangisinden
yakınmaktadır
A) Dünya edebiyatı şekillendiren all 16
eserlerin diline hâkim olmamalarından
D) Baka dile çevrilecek yapıtın
nitamin geri planda tutulmasından
E) Kitaplara yönelik oluşturulan pazarlama piyasasının
beklentilera katmamasından
B) Zengin içerikli yazınsal metinlerin okurlar tarafından
daha az tercih edilmesinden
kumaksızın
Çevirmenlerin üzerlerine düşen görevi
gerçekleştirmede yetersiz
bizni
lar
findetull
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
24. "Dünya edebiyatını çevirmenler yönlendirir!" sözü ne kadar da doğru bir tespit. Uluslararası edebiyatın köşe taşları olarak kabul edilen "büyük eserler" farklı dillere çevrilerek dünya edebiyatına girer. Çevrilmemiş eser ise böyle bir şansı elde etmekten mahrum kalır. Peki, değerli olan her kitap çevilly mu? Edebiyatın da "mal", "piyasa", "sanayi" kalıplaing sokulduğu mevcut düzende kitaplar daha çok satış rakamlarına bakılarak çevrilmektedir. Bu nedenle virin vazgeçilmez bir nakliye ara olmakla birlikte aynı zamanda bir filtre olduğu da unutmamalıdır. Bu parçanın yazarı aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır A) Dünya edebiyatı şekillendiren all 16 eserlerin diline hâkim olmamalarından D) Baka dile çevrilecek yapıtın nitamin geri planda tutulmasından E) Kitaplara yönelik oluşturulan pazarlama piyasasının beklentilera katmamasından B) Zengin içerikli yazınsal metinlerin okurlar tarafından daha az tercih edilmesinden kumaksızın Çevirmenlerin üzerlerine düşen görevi gerçekleştirmede yetersiz bizni lar findetull
5. Toplumsal yapının bazı unsurlarının veya tümünün
zaman sürecinde bir durumdan bir başka duruma geçi-
şine toplumsal değişme denir. Toplumsal değişme,
bütün toplumların temel özelliğidir. Ancak değişmenin
hızı, toplumdan topluma farklılıklar gösterir. Avrupa
ülkelerinin teknolojiyi kullanma hızı ile Afrika ülkelerinde-
ki teknolojiyi kullanma hızı aynı olmadığı gibi bu kullanı-
min toplumsal yapıdaki değişmeye olan etkisi de aynı
değildir. Bir toplumun değişiminde etkili olan faktörler;
bilimsel ve teknik ilerlemeler, kitle iletişim araçları, nüfus
olayları, coğrafi koşullar (fiziksel çevre faktörü), savaşlar
ve göçler, ekonomik gelişme, kültürel etkileşimler vb.
olarak görülmektedir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi "top-
lumsal değişimin sonuçlarına" örnek gösterilemez?
A) Bilimsel buluşların yansıması sonucu yapılan otomo-
biller trafik kurallarını doğurmuş, toplumlar otomobiller-
le ilgili yeni düzenlemeler yapmak zorunda kalmıştır.
B) Sanayi Devrimi sonucu gelişen üretim araçları; işçi
sınıfı ve burjuvazinin, kapitalist ekonomi sisteminin
doğmasına neden olmuştur.
C) Yeni üretim ilişkileri, toplumları hukuk sistemlerin-
den devlet yapılarına, din anlayışlarından aile yapı-
larına uzanan bir dizi değişime zorlamıştır.
D) Rönesans'la birlikte bireyi temel alan hümanizm; in-
san hakları, özgürlükler, demokrasi gibi, toplumların
yaşamında yeni düşüncelerin yaygınlaşmasına yol
açmıştır.
E) Ülkemizin doğusundaki şehirlerden batısındaki şe-
hirlere doğru olan göçler, daha çok köy ve kasabada
yaşayanlar tarafından gerçekleştirilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
5. Toplumsal yapının bazı unsurlarının veya tümünün zaman sürecinde bir durumdan bir başka duruma geçi- şine toplumsal değişme denir. Toplumsal değişme, bütün toplumların temel özelliğidir. Ancak değişmenin hızı, toplumdan topluma farklılıklar gösterir. Avrupa ülkelerinin teknolojiyi kullanma hızı ile Afrika ülkelerinde- ki teknolojiyi kullanma hızı aynı olmadığı gibi bu kullanı- min toplumsal yapıdaki değişmeye olan etkisi de aynı değildir. Bir toplumun değişiminde etkili olan faktörler; bilimsel ve teknik ilerlemeler, kitle iletişim araçları, nüfus olayları, coğrafi koşullar (fiziksel çevre faktörü), savaşlar ve göçler, ekonomik gelişme, kültürel etkileşimler vb. olarak görülmektedir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi "top- lumsal değişimin sonuçlarına" örnek gösterilemez? A) Bilimsel buluşların yansıması sonucu yapılan otomo- biller trafik kurallarını doğurmuş, toplumlar otomobiller- le ilgili yeni düzenlemeler yapmak zorunda kalmıştır. B) Sanayi Devrimi sonucu gelişen üretim araçları; işçi sınıfı ve burjuvazinin, kapitalist ekonomi sisteminin doğmasına neden olmuştur. C) Yeni üretim ilişkileri, toplumları hukuk sistemlerin- den devlet yapılarına, din anlayışlarından aile yapı- larına uzanan bir dizi değişime zorlamıştır. D) Rönesans'la birlikte bireyi temel alan hümanizm; in- san hakları, özgürlükler, demokrasi gibi, toplumların yaşamında yeni düşüncelerin yaygınlaşmasına yol açmıştır. E) Ülkemizin doğusundaki şehirlerden batısındaki şe- hirlere doğru olan göçler, daha çok köy ve kasabada yaşayanlar tarafından gerçekleştirilmiştir.
B
I
7
i
61
tl
-
e
e
a
Z
si
-
F
ir
gi
Ü
e
10
YAYINLARI
35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Bu sınırsız bencillikler dünyasında kadınların var olduklarının ifadesi-
dir yazmak, Kadınlar için yazmanın bir kendini var etme biçimi oldu-
ğuna inanmışımdır hep. Yani yokluk, sınırlanmışlık ve yasaklar içinde
var olmaya çalışanların kendini yeniden üretmesi, yeniden yaratma-
sıdır yazmak. İçinde olduğumuz çağın kadınlar için yarattığı duygu;
yabancılaşma, yalnızlık ve köksüzlük kadar kadınların bu dünyada
yerinin olmadığı hissiyatıdır. Böylesi bir çağda yazmak kadınların bu
dünyadaki varlığının ortaya konması gibi bir anlam da taşımaktadır.
35. Bu parçada sözü edilen yazarda görülen en belirgin özellik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kadınların var olma savaşına kalemiyle katkı sunması
B) Bencilliklerin yaygınlık kazandığı dönemde buna tepki göster-
mesi
Sınırlanmışlık ve yasaklara karşı mücadele etmesi
Kadınlara yönelik eşitsizliklerin kaldırılmasını istemesi
Çağındaki tutarsızlıklara karşı duyarlı davranması
of
36. Bu parçadaki gibi düşünen yazarın aşağıdakilerden hangisini
söylemesi beklenemez?
A) Bir kadın yazar olarak dünyanın bencilliğine karşıyım.
BY Yaşamın her alanında geride bırakılan kadınlar için yazmak
onurdur.
C) Kadın, yokluklar içinde kendi varlığını ilan edendir benim için.
D) Kadınlar kendilerini yeniden üretebilmek için birçok sanatla iç
içe olmalıdır.
E) Yabancılaşma ve köksüzlük de kadının duygu dünyasındaki
kırıklıklardır.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
B I 7 i 61 tl - e e a Z si - F ir gi Ü e 10 YAYINLARI 35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bu sınırsız bencillikler dünyasında kadınların var olduklarının ifadesi- dir yazmak, Kadınlar için yazmanın bir kendini var etme biçimi oldu- ğuna inanmışımdır hep. Yani yokluk, sınırlanmışlık ve yasaklar içinde var olmaya çalışanların kendini yeniden üretmesi, yeniden yaratma- sıdır yazmak. İçinde olduğumuz çağın kadınlar için yarattığı duygu; yabancılaşma, yalnızlık ve köksüzlük kadar kadınların bu dünyada yerinin olmadığı hissiyatıdır. Böylesi bir çağda yazmak kadınların bu dünyadaki varlığının ortaya konması gibi bir anlam da taşımaktadır. 35. Bu parçada sözü edilen yazarda görülen en belirgin özellik aşağıdakilerden hangisidir? A) Kadınların var olma savaşına kalemiyle katkı sunması B) Bencilliklerin yaygınlık kazandığı dönemde buna tepki göster- mesi Sınırlanmışlık ve yasaklara karşı mücadele etmesi Kadınlara yönelik eşitsizliklerin kaldırılmasını istemesi Çağındaki tutarsızlıklara karşı duyarlı davranması of 36. Bu parçadaki gibi düşünen yazarın aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez? A) Bir kadın yazar olarak dünyanın bencilliğine karşıyım. BY Yaşamın her alanında geride bırakılan kadınlar için yazmak onurdur. C) Kadın, yokluklar içinde kendi varlığını ilan edendir benim için. D) Kadınlar kendilerini yeniden üretebilmek için birçok sanatla iç içe olmalıdır. E) Yabancılaşma ve köksüzlük de kadının duygu dünyasındaki kırıklıklardır. Diğer sayfaya geçiniz.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulanları
destekler niteliktedir?
A) Gerçekten dost olan insanlardan biri farkında olma-
dan saygısızlık yaparsa öteki bunu affedebilir.
B) Dostlar; birbirlerine karşı dikkatli, özenli, ölçülü dav-
ranmaya sebep olan saygı duygusuna sahip insan-
lardır.
C) İnsanlar birbirlerine karşı sevgi ve saygı duygula-
rını yitirdiler mi dostlukları da bitmiş demektir.
Dostlar birbirlerine karşı büyük sorumluluk taşımalı
ve zorlukları hep birlikte yenebilmelidirler.
E) Dostluğun temelinde adaletsizliğe, samimiyetsiz-
liğe ve zorbalığa karşı birlikte mücadele etme is-
teği vardır.
Kitaba adını veren Beni Sorarsan şiiri, içerdiği anlam
ve uzak-yakın çağrışımlarla şairin şahsi (yalnızlık,
yaşlılık, ölüm) ve sosyal meseleleri bütünleyici bir düz-
lemde kuşattığını gösterir. Bu şiir, Gülten Akın'ın, ben-
cilliğin, vurdumduymazlığın ve anlamsız kavgaların,
zorbalık ve şiddetin acılarını bir potada eriterek dile
getirdiği o meşhur İlkyaz şiirini de anımsatması, şairin
geçtiği duraklardan vardığı bu menzile değin onun şii-
rinin hüviyetini ortaya koyar.
Bu parçada Beni Sorarsan şiiri ile ilgili anlatılmak
istenen aşağıdakilerin hangisidir?
A) Şairinin sanat anlayışını ve kişiliğini tam olarak
yansıtmaktadır.
B) Sosyal meseleleri tüm boyutlarıyla ele almaktadır.
C) Şairin İlkyaz şiiriyle benzerlik göstermektedir.
D) Kullandığı çağrışım değeri yüksek sözcüklerle
soyut bir anlam kazanmaktadır.
E) Şairinin yalnızlık, yaşlılık ve ölümle ilgili görüşlerini
yansıtmaktadır.
CAP
9
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulanları destekler niteliktedir? A) Gerçekten dost olan insanlardan biri farkında olma- dan saygısızlık yaparsa öteki bunu affedebilir. B) Dostlar; birbirlerine karşı dikkatli, özenli, ölçülü dav- ranmaya sebep olan saygı duygusuna sahip insan- lardır. C) İnsanlar birbirlerine karşı sevgi ve saygı duygula- rını yitirdiler mi dostlukları da bitmiş demektir. Dostlar birbirlerine karşı büyük sorumluluk taşımalı ve zorlukları hep birlikte yenebilmelidirler. E) Dostluğun temelinde adaletsizliğe, samimiyetsiz- liğe ve zorbalığa karşı birlikte mücadele etme is- teği vardır. Kitaba adını veren Beni Sorarsan şiiri, içerdiği anlam ve uzak-yakın çağrışımlarla şairin şahsi (yalnızlık, yaşlılık, ölüm) ve sosyal meseleleri bütünleyici bir düz- lemde kuşattığını gösterir. Bu şiir, Gülten Akın'ın, ben- cilliğin, vurdumduymazlığın ve anlamsız kavgaların, zorbalık ve şiddetin acılarını bir potada eriterek dile getirdiği o meşhur İlkyaz şiirini de anımsatması, şairin geçtiği duraklardan vardığı bu menzile değin onun şii- rinin hüviyetini ortaya koyar. Bu parçada Beni Sorarsan şiiri ile ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Şairinin sanat anlayışını ve kişiliğini tam olarak yansıtmaktadır. B) Sosyal meseleleri tüm boyutlarıyla ele almaktadır. C) Şairin İlkyaz şiiriyle benzerlik göstermektedir. D) Kullandığı çağrışım değeri yüksek sözcüklerle soyut bir anlam kazanmaktadır. E) Şairinin yalnızlık, yaşlılık ve ölümle ilgili görüşlerini yansıtmaktadır. CAP 9
ÇAP/TYT-0/ Türkçe Testi
A
37 - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Sözlü kültürdeki masal anlatıcısının, yazılı edebiyat-
taki karşılığı masal yazarıdır. Anlatıcılara olduğu gibi
yazarlara da "masalcı" denilebilir. Gelenekte var olan
masallardan yararlanarak yeni ve özgün metinler ya-
zan çağdaş yazarlar hem bir kültür taşıyıcılığı yapmış
hem de çocuklar için yeni masallar üretmiş olurlar.
Kimi yazarlar metinlerine konuşma dilinin kıvraklığı-
ni eklemek isterler. Bu da okurda masal dinliyormuş
izlenimi bırakır. Okurla söyleşir gibi masal anlatmak,
kimi masal yazarlarının benimsediği tarzdır. Bu, metne
içtenlik, doğallık ve yalınlık katmanın yanında geleneği
yazarak da sürdürme anlamı taşır. Masal yazarlığıyla
masal anlatıcılığını sentezlemiş imzaların "masalcı"
kimliğini taşımaya devam ettikleri söylenebilir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine
ulaşılamaz?
Masal yazarları için de "masalcı" sözü kullanılabilir.
Masal yazarları konuşma dilinin tüm özelliklerinden
yararlanabilir.
C) Gelenekten etkilenen masal anlatıcıları aynı za-
manda kültür taşıyıcılarıdır.
D) Bazı masal yazarları okuyucuyla konuşuyormuş
gibi yazmayı tercih eder.
VES
Gelenekten yararlanan masal yazarlarının eserleri
de özgün olabilir.
CAP
35
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
ÇAP/TYT-0/ Türkçe Testi A 37 - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Sözlü kültürdeki masal anlatıcısının, yazılı edebiyat- taki karşılığı masal yazarıdır. Anlatıcılara olduğu gibi yazarlara da "masalcı" denilebilir. Gelenekte var olan masallardan yararlanarak yeni ve özgün metinler ya- zan çağdaş yazarlar hem bir kültür taşıyıcılığı yapmış hem de çocuklar için yeni masallar üretmiş olurlar. Kimi yazarlar metinlerine konuşma dilinin kıvraklığı- ni eklemek isterler. Bu da okurda masal dinliyormuş izlenimi bırakır. Okurla söyleşir gibi masal anlatmak, kimi masal yazarlarının benimsediği tarzdır. Bu, metne içtenlik, doğallık ve yalınlık katmanın yanında geleneği yazarak da sürdürme anlamı taşır. Masal yazarlığıyla masal anlatıcılığını sentezlemiş imzaların "masalcı" kimliğini taşımaya devam ettikleri söylenebilir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? Masal yazarları için de "masalcı" sözü kullanılabilir. Masal yazarları konuşma dilinin tüm özelliklerinden yararlanabilir. C) Gelenekten etkilenen masal anlatıcıları aynı za- manda kültür taşıyıcılarıdır. D) Bazı masal yazarları okuyucuyla konuşuyormuş gibi yazmayı tercih eder. VES Gelenekten yararlanan masal yazarlarının eserleri de özgün olabilir. CAP 35
nsesi"
nlış bir
anlattığı
sınız.
mesut
ği lirizm.
da.
2.
1.
Fısıldarım sana yıllarca içimde biriken
Söyleyemediğim ateşten kelimeleri
Şuuraltım patlamış bir bomba gibi
Saçar ortalığa zamanın
Ağaran saçın toz toprağını
Bana ne Paris'ten
Newyork'tan Londra'dan
Moskova'dan Pekin'den
Senin yanında
Yukarıdaki dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Doğadan taklit yoluyla alınan sesler
V
B) Bir sözcüğün diğer bir sözcüğe benzetilmes
TURKCE
SEN
C) Bilim, sanat, spor ve çeşitli meslek dallarıyla ilgili bir kavram
D) İnsanı bir özelliğin insan dışındaki bir varlığa aktarılmas
E) Bir sözün hem gerçek hem mecaz anlamda kullanılması
kavram
3.
Kimin sözüydü sahi: "Hikâye, kelime kusarak değil kelime
yutarak yazılır" demişti. Elbet Sait Faik için bu tanımı
kullanmak iddialı olmayacaktır fakat azla yetinmişlik olacağı
anding has olmasıyla
Bazı sanat dallar
pek kabul görm
pek önemsen
V
e
yapı nedeniyle
a s
SC
e
n
hafife alinmis
Bu parçada
ötekilerde
A) I
4.
De
tas
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
nsesi" nlış bir anlattığı sınız. mesut ği lirizm. da. 2. 1. Fısıldarım sana yıllarca içimde biriken Söyleyemediğim ateşten kelimeleri Şuuraltım patlamış bir bomba gibi Saçar ortalığa zamanın Ağaran saçın toz toprağını Bana ne Paris'ten Newyork'tan Londra'dan Moskova'dan Pekin'den Senin yanında Yukarıdaki dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Doğadan taklit yoluyla alınan sesler V B) Bir sözcüğün diğer bir sözcüğe benzetilmes TURKCE SEN C) Bilim, sanat, spor ve çeşitli meslek dallarıyla ilgili bir kavram D) İnsanı bir özelliğin insan dışındaki bir varlığa aktarılmas E) Bir sözün hem gerçek hem mecaz anlamda kullanılması kavram 3. Kimin sözüydü sahi: "Hikâye, kelime kusarak değil kelime yutarak yazılır" demişti. Elbet Sait Faik için bu tanımı kullanmak iddialı olmayacaktır fakat azla yetinmişlik olacağı anding has olmasıyla Bazı sanat dallar pek kabul görm pek önemsen V e yapı nedeniyle a s SC e n hafife alinmis Bu parçada ötekilerde A) I 4. De tas
er
GENEL Y
22.-23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Karşılıklı değiştirme, değiş tokuş anlamına gelen mübadele
kelimesi Lozan'da verilen karar gereği Türkiye'deki Hristiyan
nüfusun Yunanistan'daki Müslüman nüfusla değiştirilmesi
anlamına geliyordu. Her iki toplum açısından da olağanüs-
tü bir dönüştürücü etkiye sahip olan bu nüfus değişimi, Yu-
nan ordusunun Izmir'i işgaliyle başlayan süreç sonunda iki
toplumun yüzyıllarca sürmüş ortak hayatının sonlanmasına
yol açar. Mübadele, aslında ulusal kimliğini daha çok birbi-
rine karşı kurmuş ve uluslaşma sürecindeki iki ulusun savaş
sonrası bir arada yaşama imkânlarının siyaseten tükenmiş-
liği kadar homojenleşme çabasının da bir sonucudur. Nüfus
değişimi için din ölçütü kullanılmış; dolayısıyla dil, coğrafya,
kültür, ortak yaşam gibi aidiyetler dikkate alınmamıştır.
22. Bu parçaya göre mübadele ile ilgili;
1. Anadolu'nun işgali yüzünden gündeme gelmiştir.
II. İnanç mensubiyeti kavramına dayandırılmıştır
goteIII. Her iki toplumda da etkileri olmuştur.
yargılarından hangileri kesin olarak doğrudur?
A) Yalnız
D) II ve III
B) I ve II unde nu C) I ve I
E) I, II ve III
www.krakademi.com
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
er GENEL Y 22.-23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Karşılıklı değiştirme, değiş tokuş anlamına gelen mübadele kelimesi Lozan'da verilen karar gereği Türkiye'deki Hristiyan nüfusun Yunanistan'daki Müslüman nüfusla değiştirilmesi anlamına geliyordu. Her iki toplum açısından da olağanüs- tü bir dönüştürücü etkiye sahip olan bu nüfus değişimi, Yu- nan ordusunun Izmir'i işgaliyle başlayan süreç sonunda iki toplumun yüzyıllarca sürmüş ortak hayatının sonlanmasına yol açar. Mübadele, aslında ulusal kimliğini daha çok birbi- rine karşı kurmuş ve uluslaşma sürecindeki iki ulusun savaş sonrası bir arada yaşama imkânlarının siyaseten tükenmiş- liği kadar homojenleşme çabasının da bir sonucudur. Nüfus değişimi için din ölçütü kullanılmış; dolayısıyla dil, coğrafya, kültür, ortak yaşam gibi aidiyetler dikkate alınmamıştır. 22. Bu parçaya göre mübadele ile ilgili; 1. Anadolu'nun işgali yüzünden gündeme gelmiştir. II. İnanç mensubiyeti kavramına dayandırılmıştır goteIII. Her iki toplumda da etkileri olmuştur. yargılarından hangileri kesin olarak doğrudur? A) Yalnız D) II ve III B) I ve II unde nu C) I ve I E) I, II ve III www.krakademi.com
E DENEMELERI
2.
Çağdaş Türk resim sanatının ve müzeciliğinin ön-
cüsü Osman Hamdi Bey'in 50'ye yakın özel ese-
ri ve bilinmeyen yönleri üç boyutlu hologram ve
projeksiyon cihazlarıyla bu hafta sanatseverlerle
buluşacak. Sergide yeteneğiyle bugün dahi tüm
dünyayı kendisine hayran bırakan, insanlara tesir
eden Osman Hamdi Bey'in paha biçilemez eser-
leri, hayatı ve yaşadığı dönem, titizlikle tasarlanan
gösterim tekniklerinin kullanılacağı dijital ortam-
da görülebilecek. Türkiye'de müzeciliğin kurucu-
su sayılan, Tanzimat Dönemi'nde bilim, sanat, ar-
keoloji ve müzecilik anlamında büyük atılımlar ger-
çekleştiren Osman Hamdi Bey, mütevazı kişiliği
ve sanata adanmış ruhuyla kendisinden geriye
paha biçilemez eserler bıraktı. Osman Hamdi Bey,
özellikle Kaplumbağa Terbiyecisi ve Silah Taciri
eserleriyle tüm dünyada adından söz ettirdi.
1. Osman Hamdi Bey'in sanata ve sergiciliğe tut-
kuyla bağlı olduğuna
II. Sergide daha önce hiç denenmemiş teknikle-
rin kullanılacağına
III. Osman Hamdi Bey'in dünya çapındaki etkisi-
nin devam ettiğine
Bu parçada yukarıdakilerden hangilerine de-
ğinilmemiştir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
C) Yalnız III
E) I ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
E DENEMELERI 2. Çağdaş Türk resim sanatının ve müzeciliğinin ön- cüsü Osman Hamdi Bey'in 50'ye yakın özel ese- ri ve bilinmeyen yönleri üç boyutlu hologram ve projeksiyon cihazlarıyla bu hafta sanatseverlerle buluşacak. Sergide yeteneğiyle bugün dahi tüm dünyayı kendisine hayran bırakan, insanlara tesir eden Osman Hamdi Bey'in paha biçilemez eser- leri, hayatı ve yaşadığı dönem, titizlikle tasarlanan gösterim tekniklerinin kullanılacağı dijital ortam- da görülebilecek. Türkiye'de müzeciliğin kurucu- su sayılan, Tanzimat Dönemi'nde bilim, sanat, ar- keoloji ve müzecilik anlamında büyük atılımlar ger- çekleştiren Osman Hamdi Bey, mütevazı kişiliği ve sanata adanmış ruhuyla kendisinden geriye paha biçilemez eserler bıraktı. Osman Hamdi Bey, özellikle Kaplumbağa Terbiyecisi ve Silah Taciri eserleriyle tüm dünyada adından söz ettirdi. 1. Osman Hamdi Bey'in sanata ve sergiciliğe tut- kuyla bağlı olduğuna II. Sergide daha önce hiç denenmemiş teknikle- rin kullanılacağına III. Osman Hamdi Bey'in dünya çapındaki etkisi- nin devam ettiğine Bu parçada yukarıdakilerden hangilerine de- ğinilmemiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız III E) I ve III
Aries, yetişkinlikten ayrı bir dönem olarak ele alınan
çocukluk olgusunun ilk olarak Orta Çağ'ın sonlarında,
16. yüzyılda ortaya çıkmaya başladığını, öncesinde çocuğun
bebeklik dönemi sona erer ermez yetişkin dünyasına ait bir
varlık olarak algılandığını ileri sürmüştür. Postman da
"Çocukluğun Kayboluşu" adlı çalışmasında çocukluk kavramı
ve toplumsal olaylar arasındaki bağlantıya dikkat çekmiş ve
çocukluğun matbaanın icadıyla eş zamanlı olarak icat
edildiğini ileri sürmüştür. Öncesinde, çocuğu ve yetişkini
toplumsal hayatta birbirinden ayıran bir düzenin var
olmadığına ve bugün anladığımız anlamda bir çocuk
tanımına da toplumlarda rastlanmadığına vurgu yapar. Başka
araştırmacılar da benzer şekilde, çocuk ve yetişkin arasında
bilgi ve beceri farklılığının geç dönemlerde ortaya çıktığını,
dolayısıyla da çocuk ve yetişkinin dünyalarının kesin olarak
birbirinden ayrıldığını öne sürmüşlerdir.
Bu parçanın başına aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir?
A) Cocuk kavramının nasıl ortaya çıktığı konusunda
birbirine zıt görüşler vardır
8.
----
BY Tarih boyunca, çocuk şu andaki gibi yetişkinden ayrı bir
kategori olarak ele alınmıyordu
CYÇocukluğun nerede başlayıp nerede bittiği hep tartışma
konusu olmuştur
D) Çocuk kavramı yüzyıldan yüzyıla ve kültürden kültüre
farklı ele alınmıştır
E Batı toplumları Doğu toplumlarına göre çocuğu
yetişkinden daha erken ayırmışlardır
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
Aries, yetişkinlikten ayrı bir dönem olarak ele alınan çocukluk olgusunun ilk olarak Orta Çağ'ın sonlarında, 16. yüzyılda ortaya çıkmaya başladığını, öncesinde çocuğun bebeklik dönemi sona erer ermez yetişkin dünyasına ait bir varlık olarak algılandığını ileri sürmüştür. Postman da "Çocukluğun Kayboluşu" adlı çalışmasında çocukluk kavramı ve toplumsal olaylar arasındaki bağlantıya dikkat çekmiş ve çocukluğun matbaanın icadıyla eş zamanlı olarak icat edildiğini ileri sürmüştür. Öncesinde, çocuğu ve yetişkini toplumsal hayatta birbirinden ayıran bir düzenin var olmadığına ve bugün anladığımız anlamda bir çocuk tanımına da toplumlarda rastlanmadığına vurgu yapar. Başka araştırmacılar da benzer şekilde, çocuk ve yetişkin arasında bilgi ve beceri farklılığının geç dönemlerde ortaya çıktığını, dolayısıyla da çocuk ve yetişkinin dünyalarının kesin olarak birbirinden ayrıldığını öne sürmüşlerdir. Bu parçanın başına aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir? A) Cocuk kavramının nasıl ortaya çıktığı konusunda birbirine zıt görüşler vardır 8. ---- BY Tarih boyunca, çocuk şu andaki gibi yetişkinden ayrı bir kategori olarak ele alınmıyordu CYÇocukluğun nerede başlayıp nerede bittiği hep tartışma konusu olmuştur D) Çocuk kavramı yüzyıldan yüzyıla ve kültürden kültüre farklı ele alınmıştır E Batı toplumları Doğu toplumlarına göre çocuğu yetişkinden daha erken ayırmışlardır
8.
Zamanı bölecek şeyleri tutumla harcamalı. Saç fırçama
bakıyorum ve arasına takılmış saçlarımı görüyorum.
Aldım ayıklamaya başladım. Benim doksan yaşındaki
zayıf ince saçlarım. Birer birer dökülüyorlar. Vakit, diye
mırıldandım, zaman dedikleri şey, dökülür. Durdum,
fırçayı sırtüstü bıraktım: Kabuğu üstüne devrilmiş bir
böcek gibi yattı ve beni ürpertti. Her şeyi böyle bırak-
sam ben ve bin yıl kimse dokunmasa bizlere, her şey
böylece bin yıl durur. Masanın üzerinde anahtar, süra-
hi, eşyalar: Ne tuhaf; her şey olduğu gibi yerinde, kıpır-
damadan! O zaman düşüncem de biraz buz parçası
gibi kaskatı kesilip renksiz ve kokusuz durur, dururdu.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Kahramanın gözlem ve yorumlarını içermektedir.
B) Kahraman bakış açısıyla kaleme alınmıştır.
C) Benzetmelerden yararlanılmıştır.
D) Zaman ve mekâna dair kesin bilgi yoktur.
E) Karakter ve tipe yer verilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
8. Zamanı bölecek şeyleri tutumla harcamalı. Saç fırçama bakıyorum ve arasına takılmış saçlarımı görüyorum. Aldım ayıklamaya başladım. Benim doksan yaşındaki zayıf ince saçlarım. Birer birer dökülüyorlar. Vakit, diye mırıldandım, zaman dedikleri şey, dökülür. Durdum, fırçayı sırtüstü bıraktım: Kabuğu üstüne devrilmiş bir böcek gibi yattı ve beni ürpertti. Her şeyi böyle bırak- sam ben ve bin yıl kimse dokunmasa bizlere, her şey böylece bin yıl durur. Masanın üzerinde anahtar, süra- hi, eşyalar: Ne tuhaf; her şey olduğu gibi yerinde, kıpır- damadan! O zaman düşüncem de biraz buz parçası gibi kaskatı kesilip renksiz ve kokusuz durur, dururdu. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kahramanın gözlem ve yorumlarını içermektedir. B) Kahraman bakış açısıyla kaleme alınmıştır. C) Benzetmelerden yararlanılmıştır. D) Zaman ve mekâna dair kesin bilgi yoktur. E) Karakter ve tipe yer verilmiştir.
1. "Bir komutan için karşısındaki düşman ordusunun ne
kadar askeri ne kadar silahı ve mühimmatı olduğunu bilmek
çok yararlıdır. Ancak onun için bundan çok daha yararlı olan
bir şey vardır ki o da karşısındaki ordunun felsefesini
bilmektir." J. Rostand sözleri aşağıdakilerden hangisiyle
ilgilidir?
A. Millet seviyesine erişmiş toplumlarda kültürün bütün
ögeleri tamamlanmıştır.
B. Kültür, kuşaktan kuşağa aktarılan sosyal bir mirastır.
C. Kültür, sosyal ruhu ve yapıyı etkiler.
D. Milletler, birbirinden habersiz kendi kabukları içine
çekilmiş olarak yaşarlar.
E. Toplumlar bir savaşa girdikleri zaman kültürlerini
A
k
E
k
C
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
1. "Bir komutan için karşısındaki düşman ordusunun ne kadar askeri ne kadar silahı ve mühimmatı olduğunu bilmek çok yararlıdır. Ancak onun için bundan çok daha yararlı olan bir şey vardır ki o da karşısındaki ordunun felsefesini bilmektir." J. Rostand sözleri aşağıdakilerden hangisiyle ilgilidir? A. Millet seviyesine erişmiş toplumlarda kültürün bütün ögeleri tamamlanmıştır. B. Kültür, kuşaktan kuşağa aktarılan sosyal bir mirastır. C. Kültür, sosyal ruhu ve yapıyı etkiler. D. Milletler, birbirinden habersiz kendi kabukları içine çekilmiş olarak yaşarlar. E. Toplumlar bir savaşa girdikleri zaman kültürlerini A k E k C
30. Üretim sistemlerindeki gelişmeler sonucunda kişil
iş yerindeki inisiyatifinin azaltılması eğilimi de kişilerin
mutsuzluklarını iyice arttumaktadır. Özellikle global
firmalarda dünya çapında bir üretimi aynı kalitede ve
belli bir hata payı ile üretmek amacı söz konusu ol
duğundan birimlerde çalışanlara inisiyatif birakmayan
sistemler geliştirilmiştir. Bu da çalışanların iş yeri ha-
yatını olabildiğince rutinleştirmiştir. Aslında buradaki
sıkıntı ve mutsuzluk veren durum işveren tarafından
da gözlenmiş olacak ki doğal bir toplumsal yapının
simülasyona uğratılarak iş yerlerindeki planlanan ya-
piya uyarlanması sonucunda çalışanların bir ölçüde
daha kolay entegrasyonunun sağlanması amacıyla
çalışmalar yapılmaya başlanmıştır.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine
ulaşılamaz?
A) Kişilerin çalıştıkları iş yerlerinde karar verme yet-
kilerinin olmamasının sebebi, üretim sistemindeki
gelişmelerdir.
B) Inisiyatif sahibi olmayan çalışanların hayatı za-
manla tekdüze bir hal almıştır.
Global firmalar dışındaki iş yerlerinde çalışanların
üretim konusunda karar verme yetkisi daha geniş-
tir.
D) Jeveren, çalışanlarının yetki sahibi olmamalarından
doğan sıkıntılarının farkındadır.
E) Işveren, çalışanlarının iş yerine uyumunu sağla-
mak için toplumsal yapıya uygun bir planlama yap-
maya başlamıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
30. Üretim sistemlerindeki gelişmeler sonucunda kişil iş yerindeki inisiyatifinin azaltılması eğilimi de kişilerin mutsuzluklarını iyice arttumaktadır. Özellikle global firmalarda dünya çapında bir üretimi aynı kalitede ve belli bir hata payı ile üretmek amacı söz konusu ol duğundan birimlerde çalışanlara inisiyatif birakmayan sistemler geliştirilmiştir. Bu da çalışanların iş yeri ha- yatını olabildiğince rutinleştirmiştir. Aslında buradaki sıkıntı ve mutsuzluk veren durum işveren tarafından da gözlenmiş olacak ki doğal bir toplumsal yapının simülasyona uğratılarak iş yerlerindeki planlanan ya- piya uyarlanması sonucunda çalışanların bir ölçüde daha kolay entegrasyonunun sağlanması amacıyla çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Kişilerin çalıştıkları iş yerlerinde karar verme yet- kilerinin olmamasının sebebi, üretim sistemindeki gelişmelerdir. B) Inisiyatif sahibi olmayan çalışanların hayatı za- manla tekdüze bir hal almıştır. Global firmalar dışındaki iş yerlerinde çalışanların üretim konusunda karar verme yetkisi daha geniş- tir. D) Jeveren, çalışanlarının yetki sahibi olmamalarından doğan sıkıntılarının farkındadır. E) Işveren, çalışanlarının iş yerine uyumunu sağla- mak için toplumsal yapıya uygun bir planlama yap- maya başlamıştır.
28. Tutunamayanların Oğuz Atay'ın yazarlık serüvenin-
deki yeri ayrıcalıklıdır. Bir ilk roman olmasının yanı
sıra Atay'ın yazarlık yaşamı boyunca metinlerinde
tartışacağı sorunların oldukça geniş kapsamlı bir do-
kümünü içerir. Ayrıca Atay'ın kendi geleneğiyle ve ya-
zarlık/okurluk kurumunun sorunlarıyla büyük çaplı bir
tartışmaya girdiği bir metindir. Atay üzerine yazılmış
yazıların ağırlıklı bir biçimde Tutunamayanların üze-
rine olması bir rastlantı olmasa gerek Atay, yazarlık
serüvenine yazarlık kurumunu, gerçekliğin bir temsili
olarak romanı ve bu temsilin olanaklarmı ya da ola-
naksızlıklarını sorunsallaştırarak başlamıştır. Aynı iz-
leği, Tehlikeli Oyunlarda daha yoğun bir biçimde sür-
dürecektir.
Bu parçadan hareketle Oğuz Atay ile ilgili aşağıda-
kilerin hangisi söylenemez?
AT Roman türünde yazılmış ilk eserinin Tutunamayan-
lar olduğu
BT Eserlerinde ele alacağı sorunlanı ilk romanında iş-
lemeye başladığı
C) Romani gerçekliğin bir temsili olarak gördüğü
D) Tehlikell Oyunlar adlı eserinde sanatçının toplum
indeki sorunlarını konu edindiği
E) Kendisiyle ilgili yazılan yazılanın çoğunun Tutuna-
mayanlar üzerinden olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
28. Tutunamayanların Oğuz Atay'ın yazarlık serüvenin- deki yeri ayrıcalıklıdır. Bir ilk roman olmasının yanı sıra Atay'ın yazarlık yaşamı boyunca metinlerinde tartışacağı sorunların oldukça geniş kapsamlı bir do- kümünü içerir. Ayrıca Atay'ın kendi geleneğiyle ve ya- zarlık/okurluk kurumunun sorunlarıyla büyük çaplı bir tartışmaya girdiği bir metindir. Atay üzerine yazılmış yazıların ağırlıklı bir biçimde Tutunamayanların üze- rine olması bir rastlantı olmasa gerek Atay, yazarlık serüvenine yazarlık kurumunu, gerçekliğin bir temsili olarak romanı ve bu temsilin olanaklarmı ya da ola- naksızlıklarını sorunsallaştırarak başlamıştır. Aynı iz- leği, Tehlikeli Oyunlarda daha yoğun bir biçimde sür- dürecektir. Bu parçadan hareketle Oğuz Atay ile ilgili aşağıda- kilerin hangisi söylenemez? AT Roman türünde yazılmış ilk eserinin Tutunamayan- lar olduğu BT Eserlerinde ele alacağı sorunlanı ilk romanında iş- lemeye başladığı C) Romani gerçekliğin bir temsili olarak gördüğü D) Tehlikell Oyunlar adlı eserinde sanatçının toplum indeki sorunlarını konu edindiği E) Kendisiyle ilgili yazılan yazılanın çoğunun Tutuna- mayanlar üzerinden olduğu
27. Döner kanath IHA'lar helikopterler gibi üzenenns
birden fazla dönebilen kanat bulunan ve taşıma k
vetinin tamamını veya büyük bir bölümünú rotor s
teminden (makinelerin dönen bölümleri) alan insan
hava araçlarıdır. Bu IHA'lar dikey kalkış iniş yapab
ve havada asılı kalabilir fakat döner kanat ve rotor p
karmaşık bir mekanizmaya sahip oldukları için daha
upay
ağırdırlar. Bu nedenle düşük hızla kısa mesafell p
kanath IHA'larda ise uçaklardaki gibi sabit ve düz t
lar yapabilir ve havada kısa süre asılı kalabilirler. Sa
kanat bulunur. Döner kanath IHA'lara göre tasarm
ve mekanizması daha basittir. Taşıma kuvvetinin
mamini veya büyük bir bölümünü üzerlerindeki kana
sisteminden alırlar. Daha az karmaşık bir yapıya sahip
oldukları için daha ekonomiktirler ve kolayca tamir ed
lebilirler.
Bu parçada söz edilen döner kanatlı İHA'lar ile ligi
li aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
üzerlerinde birden fazla kanat bulunması yönüye
helikoptere benzediği
BYKısa uçuşlar yapmasının ağır olmalarından kay
naklandığı
Taşıma kuvvetinin büyük bir bölümünü üzerindeki
kapat sisteminden aldığı
D) Sabit kanatlı İHA'lara göre tasarımının ve mekaniz
masının daha karmaşık olduğu
E) Dikey iniş kalkış yapabildikleri ve havada kısa süre
asılı kaldıkları
ÇA
28
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
27. Döner kanath IHA'lar helikopterler gibi üzenenns birden fazla dönebilen kanat bulunan ve taşıma k vetinin tamamını veya büyük bir bölümünú rotor s teminden (makinelerin dönen bölümleri) alan insan hava araçlarıdır. Bu IHA'lar dikey kalkış iniş yapab ve havada asılı kalabilir fakat döner kanat ve rotor p karmaşık bir mekanizmaya sahip oldukları için daha upay ağırdırlar. Bu nedenle düşük hızla kısa mesafell p kanath IHA'larda ise uçaklardaki gibi sabit ve düz t lar yapabilir ve havada kısa süre asılı kalabilirler. Sa kanat bulunur. Döner kanath IHA'lara göre tasarm ve mekanizması daha basittir. Taşıma kuvvetinin mamini veya büyük bir bölümünü üzerlerindeki kana sisteminden alırlar. Daha az karmaşık bir yapıya sahip oldukları için daha ekonomiktirler ve kolayca tamir ed lebilirler. Bu parçada söz edilen döner kanatlı İHA'lar ile ligi li aşağıdakilerden hangisi söylenemez? üzerlerinde birden fazla kanat bulunması yönüye helikoptere benzediği BYKısa uçuşlar yapmasının ağır olmalarından kay naklandığı Taşıma kuvvetinin büyük bir bölümünü üzerindeki kapat sisteminden aldığı D) Sabit kanatlı İHA'lara göre tasarımının ve mekaniz masının daha karmaşık olduğu E) Dikey iniş kalkış yapabildikleri ve havada kısa süre asılı kaldıkları ÇA 28
32. Tarih boyunca felsefi düşünürler, güzelin tanımına
ilişkin farklı yorum ve saptamalarda bulunmuşlardır.
Böylece her dönemin tarihsel, sosyolojik ve psikolojik
yapısı sanatla ilişkilendirilerek sanatsal güzel tanımla-
maları yapılmıştır. Sanatın içerisindeki güzel kavramı,
doğadaki güzel kavramı tanımlamasından farklılaşa-
rak sanatçının özel bir dili yakalaması ile mümkündür.
Dışsal ve içsel unsurların birleşimi olan güzel, sanat-
çının üslubuna, estetik dilinin farklılaşmasına göre
değişiklik gösterir. Tüm bu unsurlar bir araya gelerek
sanatın gerçekliğinin ortaya çıkışını sağlamaktadır.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
Güzel kavramı, doğada ve sanatta farklılık gösterir.
B) Tarih boyunca güzel kavramı ile ilgili farklı yorum-
Jar yapılmıştır.
C) Güzel, sanatçının üslubuna göre değişebilen bir
kayfamdır.
Sanatçının dışsal ve içsel unsurları birleştirerek
oluşturduğu güzel, onun üslubunu yansıtır.
E) Sanatsal güzel tanımlamaları her dönemin birtakım
yapılarıyla ilişkilendirilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
32. Tarih boyunca felsefi düşünürler, güzelin tanımına ilişkin farklı yorum ve saptamalarda bulunmuşlardır. Böylece her dönemin tarihsel, sosyolojik ve psikolojik yapısı sanatla ilişkilendirilerek sanatsal güzel tanımla- maları yapılmıştır. Sanatın içerisindeki güzel kavramı, doğadaki güzel kavramı tanımlamasından farklılaşa- rak sanatçının özel bir dili yakalaması ile mümkündür. Dışsal ve içsel unsurların birleşimi olan güzel, sanat- çının üslubuna, estetik dilinin farklılaşmasına göre değişiklik gösterir. Tüm bu unsurlar bir araya gelerek sanatın gerçekliğinin ortaya çıkışını sağlamaktadır. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? Güzel kavramı, doğada ve sanatta farklılık gösterir. B) Tarih boyunca güzel kavramı ile ilgili farklı yorum- Jar yapılmıştır. C) Güzel, sanatçının üslubuna göre değişebilen bir kayfamdır. Sanatçının dışsal ve içsel unsurları birleştirerek oluşturduğu güzel, onun üslubunu yansıtır. E) Sanatsal güzel tanımlamaları her dönemin birtakım yapılarıyla ilişkilendirilmiştir.
Kuşak veya jenerasyon, biyolojik ve sosyolojik (toplumsal)
açıdan tanımlanabiliyor. Biyolojik olarak ebeveynlerin
doğum tarihi ile çocuklarının doğum tarihleri arasındaki süre
"kuşak" olarak ifade ediliyor. Ancak günümüzde ortalama
çocuk sahibi olma yaşı geçmişteki ile aynı değil. Bu nedenle
ortak bir kuşak tanımı yapabilmek için kuşak ifadesinin
sosyolojik tanımını da dikkate almak gerekiyor. Sosyolojik
açıdan kuşak; belirli bir zaman aralığı içinde doğmuş,
benzer tarihî ve sosyal olaylara tanıklık etmiş, belirli olay ve
olgulara yönelik ortak bir fikir, dünya görüşü ve deneyime
sahip bir grup insanı ifade ediyor. Her toplum için standart
bir kuşak tanımı yapmak hayli zor. Çünkü her ülkenin belirli
dönemlerde yaşadığı deneyimlerin farklı olması ve ülke
içinde farklı sosyal yapıların bulunması nedeniyle bu
araştırmalarda tutarlı sonuçlar elde edilemiyor. Ancak bu
durum Alfa kuşağı için farklı olabilir. Çünkü Alfa kuşağı için
dünyanın fiziksel sınırları neredeyse ortadan kalkmış
durumda. Onlar dünyanın farklı coğrafyalarında olsalar da
aynı filmi izleyip, aynı müziği dinleyip aynı dünya gündemini
takip edebiliyor. Dolayısıyla önceki kuşaklardan farklı olarak
Alfa kuşağını tanımlamak için daha tutarlı öngörüler
yapılabilir.
35. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
Biyolojik ya da sosyolojik kuşak tanımlamalarındaki
temel dayanak, doğum zamanıdır.
B) Her ülke için geçerli olan ortak bir kuşak
kavramından söz etmek mümkün değildir.
e) Ebeveyn ve çocukların doğum tarihleri arasındaki
süreç, "biyolojik kuşak" kavramıyla ilişkilidir.
Biyolojik kuşak tanımında kültürel ve sosyolojik
ortaklıklar dikkate alınmamıştır.
E) Günümüzde yaşanan kimi değişimlerin etkisiyle
kuşak kavramı klasik anlamından uzaklaşmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
Kuşak veya jenerasyon, biyolojik ve sosyolojik (toplumsal) açıdan tanımlanabiliyor. Biyolojik olarak ebeveynlerin doğum tarihi ile çocuklarının doğum tarihleri arasındaki süre "kuşak" olarak ifade ediliyor. Ancak günümüzde ortalama çocuk sahibi olma yaşı geçmişteki ile aynı değil. Bu nedenle ortak bir kuşak tanımı yapabilmek için kuşak ifadesinin sosyolojik tanımını da dikkate almak gerekiyor. Sosyolojik açıdan kuşak; belirli bir zaman aralığı içinde doğmuş, benzer tarihî ve sosyal olaylara tanıklık etmiş, belirli olay ve olgulara yönelik ortak bir fikir, dünya görüşü ve deneyime sahip bir grup insanı ifade ediyor. Her toplum için standart bir kuşak tanımı yapmak hayli zor. Çünkü her ülkenin belirli dönemlerde yaşadığı deneyimlerin farklı olması ve ülke içinde farklı sosyal yapıların bulunması nedeniyle bu araştırmalarda tutarlı sonuçlar elde edilemiyor. Ancak bu durum Alfa kuşağı için farklı olabilir. Çünkü Alfa kuşağı için dünyanın fiziksel sınırları neredeyse ortadan kalkmış durumda. Onlar dünyanın farklı coğrafyalarında olsalar da aynı filmi izleyip, aynı müziği dinleyip aynı dünya gündemini takip edebiliyor. Dolayısıyla önceki kuşaklardan farklı olarak Alfa kuşağını tanımlamak için daha tutarlı öngörüler yapılabilir. 35. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? Biyolojik ya da sosyolojik kuşak tanımlamalarındaki temel dayanak, doğum zamanıdır. B) Her ülke için geçerli olan ortak bir kuşak kavramından söz etmek mümkün değildir. e) Ebeveyn ve çocukların doğum tarihleri arasındaki süreç, "biyolojik kuşak" kavramıyla ilişkilidir. Biyolojik kuşak tanımında kültürel ve sosyolojik ortaklıklar dikkate alınmamıştır. E) Günümüzde yaşanan kimi değişimlerin etkisiyle kuşak kavramı klasik anlamından uzaklaşmıştır.