Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Yardımcı Düşünceler Soruları

"En sevmediğim türdeki yazılar, bir sorunu ortaya koyup
çözüm önerisinde bulunmayanlardır." cümlesine göre
bir yazıdan beklenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Farklı konuları dile getirmesi
B) İşlerliğinin olması
C) Her kesime seslenmesi
hed
D) Okurunu yönlendirmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
"En sevmediğim türdeki yazılar, bir sorunu ortaya koyup çözüm önerisinde bulunmayanlardır." cümlesine göre bir yazıdan beklenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Farklı konuları dile getirmesi B) İşlerliğinin olması C) Her kesime seslenmesi hed D) Okurunu yönlendirmesi
12. Bir düşünceyi ortaya koyarken ya da
anlamaya çalışırken yapılan yanlış çı-
karsamaların tamamına "safsata" denir./
Safsatalar, ilk anda geçerli ve ikna edici
gibi gözüken ancak yakından bakıldığın-
da kendilerini ele veren sahte argüman-
lardır. Günümüz Türkçesinde safsata
kelimesi, "kusurlu akıl yürütme" anlamı-
ni kaybetmiş, "yanlış inanç" manasında
kullanılır olmuştur. Oysa safsata, insanın
muhakeme yetisinin yanlış yönde kullanı-
mıdır ve çoğu kez ön yargı, eksik bilgi,
batıl inançlar, duygusallık, yersiz gönder-
meler, acelecilik, özensizlik, genelleme,
duygu sömürüsü, Türkçeyi kötü kullanma
gibi sebeplerden kaynaklanır.
Bu parçada "safsata"yla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
A) Bir inancı değil, düşünme biçimini
yansıttığına
B) Gerçekliği yansıtmayan bir sav oldu-
ğuna
C) Bir yargıya ulaşma çabasındaki ku-
surlardan kaynaklandığına
D) Türk dilinde anlamsal açıdan değişi-
me uğradığına
E) Geçerli ve ikna edici düşüncelerin ye-
rini aldığına
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
12. Bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çı- karsamaların tamamına "safsata" denir./ Safsatalar, ilk anda geçerli ve ikna edici gibi gözüken ancak yakından bakıldığın- da kendilerini ele veren sahte argüman- lardır. Günümüz Türkçesinde safsata kelimesi, "kusurlu akıl yürütme" anlamı- ni kaybetmiş, "yanlış inanç" manasında kullanılır olmuştur. Oysa safsata, insanın muhakeme yetisinin yanlış yönde kullanı- mıdır ve çoğu kez ön yargı, eksik bilgi, batıl inançlar, duygusallık, yersiz gönder- meler, acelecilik, özensizlik, genelleme, duygu sömürüsü, Türkçeyi kötü kullanma gibi sebeplerden kaynaklanır. Bu parçada "safsata"yla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilme- miştir? A) Bir inancı değil, düşünme biçimini yansıttığına B) Gerçekliği yansıtmayan bir sav oldu- ğuna C) Bir yargıya ulaşma çabasındaki ku- surlardan kaynaklandığına D) Türk dilinde anlamsal açıdan değişi- me uğradığına E) Geçerli ve ikna edici düşüncelerin ye- rini aldığına
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Evrenin doğasıyla ilgili konuşmak, başlangıcı ve
sonunun olup olmadığını tartışabilmek için kuram-
lara ihtiyacımız vardır. Kuramlar, evrenin sınırlı bir
bölümünden hareketle gözlemlerimize dayanarak
pluşturduğumuz kurallar dizisidir. Bana göre kuram-
har birer varsayım olmaları bakımından değişkenlik
gösterir, tamamen doğru olduklarını asla kanıtlaya-
mazsınız. Kanıtlama amacıyla yaptığınız deneylerin
Sonuçları kuramla ne kadar uyumlu çıkarsa çıksın
bir sonraki sonucun kuramla çelişmeyeceğinden
emin olamazsınız. Ayrıca kuramın kestirimleriyle çe-
lişen tek gözlemle bile kuramı çürütebilirsiniz. Yeni
deneylerin tahminlerle uyuştuğu gözlemlendikçe
kuram ayakta kaldığı için ona olan güvenimiz artar
ancak kuramla çelişen yeni bir gözlem, o kuramı bir
kenara atmamızı veya değiştirmemizi gerektirir.
39. Bu parçada kuramla ilgili aşağıdakilerin hangisi-
ne değinilmemiştir?
A
A Hangi durumlarda gereksinim duyulduğuna
B) Gündelik yaşama nasıl yön verdiğine
Nasıl bir süreç sonunda ortaya çıktığına
D) Neden bir varsayım olarak görüldüğüne
Değiştirilmesini gerektirecek durumlara
layınız.
Tini ifade
değildir.
tirmenin
ou duru-
al kabul-
meyi öğ-
eğimizi.
e onları
z. Sev-
izin ne-
ze olan
çek ki
gì duy-
demiz-
iğimiz
guları
ak da
sınız,
sizin
sine
aci-
N
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Evrenin doğasıyla ilgili konuşmak, başlangıcı ve sonunun olup olmadığını tartışabilmek için kuram- lara ihtiyacımız vardır. Kuramlar, evrenin sınırlı bir bölümünden hareketle gözlemlerimize dayanarak pluşturduğumuz kurallar dizisidir. Bana göre kuram- har birer varsayım olmaları bakımından değişkenlik gösterir, tamamen doğru olduklarını asla kanıtlaya- mazsınız. Kanıtlama amacıyla yaptığınız deneylerin Sonuçları kuramla ne kadar uyumlu çıkarsa çıksın bir sonraki sonucun kuramla çelişmeyeceğinden emin olamazsınız. Ayrıca kuramın kestirimleriyle çe- lişen tek gözlemle bile kuramı çürütebilirsiniz. Yeni deneylerin tahminlerle uyuştuğu gözlemlendikçe kuram ayakta kaldığı için ona olan güvenimiz artar ancak kuramla çelişen yeni bir gözlem, o kuramı bir kenara atmamızı veya değiştirmemizi gerektirir. 39. Bu parçada kuramla ilgili aşağıdakilerin hangisi- ne değinilmemiştir? A A Hangi durumlarda gereksinim duyulduğuna B) Gündelik yaşama nasıl yön verdiğine Nasıl bir süreç sonunda ortaya çıktığına D) Neden bir varsayım olarak görüldüğüne Değiştirilmesini gerektirecek durumlara layınız. Tini ifade değildir. tirmenin ou duru- al kabul- meyi öğ- eğimizi. e onları z. Sev- izin ne- ze olan çek ki gì duy- demiz- iğimiz guları ak da sınız, sizin sine aci- N
birey
OVALARI
33 ve 34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla-
yınız.
Postmodernizmi anlamak için modernizmin ve ondan
önceki tüm edebi devrelerin bilinmesi gerekir çünkü
postmodernizm geçmiş edebî ekollerden, edebî metin-
lerden de faydalanır. Söz gelimi, postmodern bir romanci
"Ey okur!" sözüyle okura seslendiğinde donanımlı okur,
bunun romantizm akımına yapılan bir gönderme oldu-
ğunu bilir; ortalama okur bunu fark etmez ya da post-
modernizmin ne olduğunu hiç bilmeyen bir okur, bu
durumu yazarın taklitçiliği veya acemiliği zannedebilir.
Postmodernizm bu anlamda oldukça donanımlı okurlar
ister, sıradan okur tarafından postmodern roman sıkıcı ve
anlaşılmaz bulunacaktır. Donanımlı bir okur ise okuduğu
postmodern bir romanda fark ettiği göndermelerden ke-
yif alacaktır. Postmodern yaz
yaptığı küçük gönderme-
leriyle eserine başka eserlerin ruhunu da ilave etmiş olur.
Örneğin, Orhan Pamuk Kar romanında ana karakterine
"Ka" adını vererek Kafka'yı ve onun bürokratik dünyasını
da eserinin ruhuna ilave eder ancak "Ka" adını gerçek-
ten karakterin asıl adı "Kerim Alakuşoğlu"nun kısaltma-
si zanneden okur, Orhan Pamuk'un, eseriyle Kafka'nın
ruhu arasında kurmak istediği bağı anlayamaz ve roman
o okur için fakirleşir.
33. Bu parçadan hareketle "postmodern roman"la ilgili
olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kendisi dışında kalan farklı edebî yapıtlarla kurduğu
bağın anlaşılabilmesini gerektirdiği
B) Yazarının yaşamı ve kişiliğinden hareketle yorumlan-
mayı gerektirdiği
C) Eseri yorumlama ve anlama işine okurun aktif katılı-
mını gerektirdiği
D) Geçmiş edebî akımların teknik ve içerik özelliklerini
bilmeyi gerektirdiği
E) Anlaşılmasının gelişmiş bir okurluk donanımı gerek-
tirdiği
35 ve 36. soruları aşage
yınız.
Günümüz modern sine
rinden biri sayılan Micha
bencilliklerini ve eşitsi
sertlikte bir film dili w
likten doğan insan il
kendisine ve çevres
luf. Avrupalı orta su
Haneke'nin kadraj
müş meyveleri gö
ilişkileri üzerinder
çöküşün de alam
minde Avrupa'n
alt metninde olc
garlığın ikiyüzle
gitgide insanl
yor. Huzursuz
edilen Hanel
diği ögeler, y
yoğunlaşır.
35. Bu parça
ğıdakile
A) Sin
B) Fil
ol
C) T
D)
E
36
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
birey OVALARI 33 ve 34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. Postmodernizmi anlamak için modernizmin ve ondan önceki tüm edebi devrelerin bilinmesi gerekir çünkü postmodernizm geçmiş edebî ekollerden, edebî metin- lerden de faydalanır. Söz gelimi, postmodern bir romanci "Ey okur!" sözüyle okura seslendiğinde donanımlı okur, bunun romantizm akımına yapılan bir gönderme oldu- ğunu bilir; ortalama okur bunu fark etmez ya da post- modernizmin ne olduğunu hiç bilmeyen bir okur, bu durumu yazarın taklitçiliği veya acemiliği zannedebilir. Postmodernizm bu anlamda oldukça donanımlı okurlar ister, sıradan okur tarafından postmodern roman sıkıcı ve anlaşılmaz bulunacaktır. Donanımlı bir okur ise okuduğu postmodern bir romanda fark ettiği göndermelerden ke- yif alacaktır. Postmodern yaz yaptığı küçük gönderme- leriyle eserine başka eserlerin ruhunu da ilave etmiş olur. Örneğin, Orhan Pamuk Kar romanında ana karakterine "Ka" adını vererek Kafka'yı ve onun bürokratik dünyasını da eserinin ruhuna ilave eder ancak "Ka" adını gerçek- ten karakterin asıl adı "Kerim Alakuşoğlu"nun kısaltma- si zanneden okur, Orhan Pamuk'un, eseriyle Kafka'nın ruhu arasında kurmak istediği bağı anlayamaz ve roman o okur için fakirleşir. 33. Bu parçadan hareketle "postmodern roman"la ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kendisi dışında kalan farklı edebî yapıtlarla kurduğu bağın anlaşılabilmesini gerektirdiği B) Yazarının yaşamı ve kişiliğinden hareketle yorumlan- mayı gerektirdiği C) Eseri yorumlama ve anlama işine okurun aktif katılı- mını gerektirdiği D) Geçmiş edebî akımların teknik ve içerik özelliklerini bilmeyi gerektirdiği E) Anlaşılmasının gelişmiş bir okurluk donanımı gerek- tirdiği 35 ve 36. soruları aşage yınız. Günümüz modern sine rinden biri sayılan Micha bencilliklerini ve eşitsi sertlikte bir film dili w likten doğan insan il kendisine ve çevres luf. Avrupalı orta su Haneke'nin kadraj müş meyveleri gö ilişkileri üzerinder çöküşün de alam minde Avrupa'n alt metninde olc garlığın ikiyüzle gitgide insanl yor. Huzursuz edilen Hanel diği ögeler, y yoğunlaşır. 35. Bu parça ğıdakile A) Sin B) Fil ol C) T D) E 36
25. Anadolu, tarih boyunca büyük ve güçlü toplumlara
ev sahipliği yapmıştır. Bu yüzden ülkemiz, UNESCO
Dünya Miras Listesi'ne girebilecek doğal ve tarihî
güzellikler açısından çok zengindir. Ne var ki bu listeye
Türkiye'den bugüne kadar yalnızca dokuz yer kabul
edildi. Böyle bir listede daha fazla doğal ve tarihî
güzelliğimizle yer alabilmek bizim elimizde, doğal ve
tarihî dokumuza bilinçli olarak sahip çıkıp bu konuda
boşvermişlikten kurtulursak Türkiye'yi listede hak ettiği
sıraya taşımanın o denli zor olmadığını göreceğiz.
Bu parçaya göre yazarın asıl beklentisi
aşağıdakilerden hangisidir?
AYUNESCO'nun Türkiye'ye hak ettiği değeri vermesi
B
B) Doğal ve tarihî güzellikleri konusunda insanların
bilinçlenmesi
Vatandaşlarımızın Dünya Miras Listesi'ne giren
yerlere sahip çıkması
D) Türkiye'den Dünya Miras Listesi'ne giren yerlerin
sayısının artması
E) Anadolu'nun Dünya'ya tanıtılması için yetkililerin
sorumluluk alması
27
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
25. Anadolu, tarih boyunca büyük ve güçlü toplumlara ev sahipliği yapmıştır. Bu yüzden ülkemiz, UNESCO Dünya Miras Listesi'ne girebilecek doğal ve tarihî güzellikler açısından çok zengindir. Ne var ki bu listeye Türkiye'den bugüne kadar yalnızca dokuz yer kabul edildi. Böyle bir listede daha fazla doğal ve tarihî güzelliğimizle yer alabilmek bizim elimizde, doğal ve tarihî dokumuza bilinçli olarak sahip çıkıp bu konuda boşvermişlikten kurtulursak Türkiye'yi listede hak ettiği sıraya taşımanın o denli zor olmadığını göreceğiz. Bu parçaya göre yazarın asıl beklentisi aşağıdakilerden hangisidir? AYUNESCO'nun Türkiye'ye hak ettiği değeri vermesi B B) Doğal ve tarihî güzellikleri konusunda insanların bilinçlenmesi Vatandaşlarımızın Dünya Miras Listesi'ne giren yerlere sahip çıkması D) Türkiye'den Dünya Miras Listesi'ne giren yerlerin sayısının artması E) Anadolu'nun Dünya'ya tanıtılması için yetkililerin sorumluluk alması 27
34.5
9. Bir spor yazarı, belirli bir gazetedeki köşe yazısında şöyle yaz-
mıştır:
"Bugüne kadar, eğer bir güreşçi kuvvetli ya da yetenekli ise o
güreşçi başarılı olur diye düşünüyordum. Fakat bugün izledi-
ğim müsabakada bunun doğru olmadığını gördüm."
Buna göre, spor yazarı izlediği müsabakada nasıl bir gü-
reşçi görmüş olabilir?
A) Kuvvetsiz, yeteneksiz ve başarısız
B) Kuvvetli, yetenekli ve başarılı
C) Kuvvetli, yeteneksiz ve başarısız
D) Kuvvetsiz, yeteneksiz ve başarılı
E), Kuvvetli, yetenekli ve başarısız
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
34.5 9. Bir spor yazarı, belirli bir gazetedeki köşe yazısında şöyle yaz- mıştır: "Bugüne kadar, eğer bir güreşçi kuvvetli ya da yetenekli ise o güreşçi başarılı olur diye düşünüyordum. Fakat bugün izledi- ğim müsabakada bunun doğru olmadığını gördüm." Buna göre, spor yazarı izlediği müsabakada nasıl bir gü- reşçi görmüş olabilir? A) Kuvvetsiz, yeteneksiz ve başarısız B) Kuvvetli, yetenekli ve başarılı C) Kuvvetli, yeteneksiz ve başarısız D) Kuvvetsiz, yeteneksiz ve başarılı E), Kuvvetli, yetenekli ve başarısız
27. Arkadaş Z. Özger, hangi tema ya da duyguyla yola çı-
karsa çıksın meseleyi bir insanlık sevdası olarak gö-
rüp ona bu kuvvet ve hassasiyetle yaklaşıyor. İnce, gü-
cünü kırılganlığından alan berrak zihinlerin ve 1970'ler
Türkiye'sinin kuş bakışı manzaraları zaman zaman bi-
çim oyunlarına dayalı dizelerde geleceğe uzanmayı ve
meraklısını nerede olursa olsun bulmayı inatla istiyor.
Sevdadır okunup bittiğinde akıllarda bir devre ve adı
çok az anılan bu şaire dair gururlu sorularla bu arka-
daş"ı daha çok kişiye tanıtma isteği uyanıyor.
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
yazılmış olabilir?
A) Arkadaş Z. Özger şiirinin ayırıcı özellikleri nelerdir?
B) Arkadaş Z. Özger'i çağdaşlarından farklılaştıran ni-
telikler nelerdir?
Und) Zekai Özger'in "Arkadaş" mahlasını seçme süreci
nasıl gerçekleşmiştir?
D) Arkadaş Z. Özger'le ilk defa buluşacak okurlara
nereden başlamalarını salık verirsiniz?
Arkadaş Z. Özger'in Türk edebiyatında görece az
bilinir olmasının sebepleri sizce nelerdir?
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
27. Arkadaş Z. Özger, hangi tema ya da duyguyla yola çı- karsa çıksın meseleyi bir insanlık sevdası olarak gö- rüp ona bu kuvvet ve hassasiyetle yaklaşıyor. İnce, gü- cünü kırılganlığından alan berrak zihinlerin ve 1970'ler Türkiye'sinin kuş bakışı manzaraları zaman zaman bi- çim oyunlarına dayalı dizelerde geleceğe uzanmayı ve meraklısını nerede olursa olsun bulmayı inatla istiyor. Sevdadır okunup bittiğinde akıllarda bir devre ve adı çok az anılan bu şaire dair gururlu sorularla bu arka- daş"ı daha çok kişiye tanıtma isteği uyanıyor. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık yazılmış olabilir? A) Arkadaş Z. Özger şiirinin ayırıcı özellikleri nelerdir? B) Arkadaş Z. Özger'i çağdaşlarından farklılaştıran ni- telikler nelerdir? Und) Zekai Özger'in "Arkadaş" mahlasını seçme süreci nasıl gerçekleşmiştir? D) Arkadaş Z. Özger'le ilk defa buluşacak okurlara nereden başlamalarını salık verirsiniz? Arkadaş Z. Özger'in Türk edebiyatında görece az bilinir olmasının sebepleri sizce nelerdir?
-iyatta eserin
ur. Üst kurmaca
nde çok duran bir
inin değil hayatın
na inanır. Roman ve
il birer kurgu
-manın dünyadaki
ern romanda kurguyu
ak belirir. Üst
latıldığı değil,
en önemli
dünyadır. Nesnel
nkü gözlemci,
nda bu görüş okuru
man diyebilirim ki
edebiyat
erin içinde gezinir
niden yazar.
ile ilgili
z?
erkezine
eder.
tmaya dayanır.
sine odaklanır.
LİMİT
Yazar, her öyküde farklı bir arayışın, oyunun peşinde,
Her öyküde dilinde, üslubunda bir farklılık getirmeye
çalışıyor. Bu gayret onun öykü sayısında bir sınırlama
getiriyor ister istemez. Ancak şunu net bir şekilde
söylemem gerek: Onun hiçbir öyküsü, okurda "bunu
daha önce okumuştum" duygusu uyandırmıyor. Tabii
bu noktada yazarın, üç öykü kitabının yanı sıra çocuk
ve gençlik kitapları yazdığı, dolayısıyla hiç de az
yazmadığı söylenebilir. Nicelik patlaması yaşanan bir
zaman diliminde yazarın, oyunu edebiyattan yana
kullandığını "firesiz" metinlere imza atma kaygısı
taşıdığını rahatlıkla söyleyebilirim.
39. Bu parçada söz edilen yazar ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Her bir öyküsünde yenilik çabası görülmektedir.
B) Kendini tekrar etmeme gayreti az yazmasına yol
açmaktadır.
C) Öykü yazarken kimi kural ve kalıplara bağlı
kalmaktadır.
D) Farklı yaş seviyelerine hitap eden metinler kaleme
almıştır.
E) Metinlerinde edebî olma çabası içinde olmaktadır.
1.
2.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
-iyatta eserin ur. Üst kurmaca nde çok duran bir inin değil hayatın na inanır. Roman ve il birer kurgu -manın dünyadaki ern romanda kurguyu ak belirir. Üst latıldığı değil, en önemli dünyadır. Nesnel nkü gözlemci, nda bu görüş okuru man diyebilirim ki edebiyat erin içinde gezinir niden yazar. ile ilgili z? erkezine eder. tmaya dayanır. sine odaklanır. LİMİT Yazar, her öyküde farklı bir arayışın, oyunun peşinde, Her öyküde dilinde, üslubunda bir farklılık getirmeye çalışıyor. Bu gayret onun öykü sayısında bir sınırlama getiriyor ister istemez. Ancak şunu net bir şekilde söylemem gerek: Onun hiçbir öyküsü, okurda "bunu daha önce okumuştum" duygusu uyandırmıyor. Tabii bu noktada yazarın, üç öykü kitabının yanı sıra çocuk ve gençlik kitapları yazdığı, dolayısıyla hiç de az yazmadığı söylenebilir. Nicelik patlaması yaşanan bir zaman diliminde yazarın, oyunu edebiyattan yana kullandığını "firesiz" metinlere imza atma kaygısı taşıdığını rahatlıkla söyleyebilirim. 39. Bu parçada söz edilen yazar ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Her bir öyküsünde yenilik çabası görülmektedir. B) Kendini tekrar etmeme gayreti az yazmasına yol açmaktadır. C) Öykü yazarken kimi kural ve kalıplara bağlı kalmaktadır. D) Farklı yaş seviyelerine hitap eden metinler kaleme almıştır. E) Metinlerinde edebî olma çabası içinde olmaktadır. 1. 2.
rinde,
elenece
Dacam
14. I. Günümüzde teknolojik çöp olarak adlandırılan beş yüz
binden fazla enkaz parçasının ve işlevini kaybetmiş,
hiçbir yararı olmayan insan yapımı nesnelerin
Dünya'nın yörüngesinde 17.500 mil hızla dönmesi
sorunlara yol açmaya başlamıştır.
II. Bilim insanları, Dünya'nın etrafını oldukça tehlikeli bir
yer haline getiren teknolojik çöplerin uzay araştırmaları
için büyük bir tehdit olduğunu belirtip yakında uzaya
göndermeyi düşündükleri haberleşme uydusunun
fırlatılmasının ertelendiğini duyurdular.
söylenebilir?
Numaralanmış I. cümle ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
A) II. cümlede belirtilen durumun gerekçesini açıklamaktadır.
belirtmektedir.
B) II. cümlede ortaya konulan durumun koşulunu
değerlendirmektedir.
C) II. cümledeki bilgileri farklı örnekler üzerinden
sunmaktadır.
D) II. cümledeki açıklamayı çürütmek için yeni bir bilgi
almaktadır.
E) II. cümlede yer alan açıklamayı karşılaştırmalı olarak ele
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
rinde, elenece Dacam 14. I. Günümüzde teknolojik çöp olarak adlandırılan beş yüz binden fazla enkaz parçasının ve işlevini kaybetmiş, hiçbir yararı olmayan insan yapımı nesnelerin Dünya'nın yörüngesinde 17.500 mil hızla dönmesi sorunlara yol açmaya başlamıştır. II. Bilim insanları, Dünya'nın etrafını oldukça tehlikeli bir yer haline getiren teknolojik çöplerin uzay araştırmaları için büyük bir tehdit olduğunu belirtip yakında uzaya göndermeyi düşündükleri haberleşme uydusunun fırlatılmasının ertelendiğini duyurdular. söylenebilir? Numaralanmış I. cümle ile ilgili aşağıdakilerden hangisi A) II. cümlede belirtilen durumun gerekçesini açıklamaktadır. belirtmektedir. B) II. cümlede ortaya konulan durumun koşulunu değerlendirmektedir. C) II. cümledeki bilgileri farklı örnekler üzerinden sunmaktadır. D) II. cümledeki açıklamayı çürütmek için yeni bir bilgi almaktadır. E) II. cümlede yer alan açıklamayı karşılaştırmalı olarak ele
27. Arabaya biniyoruz. Sararmış yamaçları, çakıllı dereleri
geçiyor; devasa kayaların zirvesindeki Şebinkarahisar
Kalesi'ne ulaşıp birden bulutlara karışan tepeleri
aşıyoruz. Arabayı yavaş sürsem de boz bulanık toz
içindeyiz toprak yolda. Kekliklerin neşe içinde
oynadıklarını gören arkadaşım bir şairin şu dizelerini
hatırlatıyor: "Ah hep böyledir sevgi, kaçan kaçmak
istemiyor / kovalayan da yakalamak" Bir yandan da kan
ter içinde çektiği fotoğrafları inceliyor. Duruyoruz
yeniden. Arabadan inip çevreyi dolaşıyoruz. Çevrede
alıç ağaçları var. Alıçlarla dolduruyoruz ceplerimizi.
Yıllar içinde varlığını unuttuğumuz bir tat bu. Yerken
çocukluğum geliyor aklıma.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Devrik cümlelerle anlatımda doğallık sağlanmıştır.
B) Tahmin dile getirilmiştir.
C) Alıntı yapılmıştır.
D) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer verilmiştir.
E) Kişileştirmeye yer verilmiştir.
TYT
29. E
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
27. Arabaya biniyoruz. Sararmış yamaçları, çakıllı dereleri geçiyor; devasa kayaların zirvesindeki Şebinkarahisar Kalesi'ne ulaşıp birden bulutlara karışan tepeleri aşıyoruz. Arabayı yavaş sürsem de boz bulanık toz içindeyiz toprak yolda. Kekliklerin neşe içinde oynadıklarını gören arkadaşım bir şairin şu dizelerini hatırlatıyor: "Ah hep böyledir sevgi, kaçan kaçmak istemiyor / kovalayan da yakalamak" Bir yandan da kan ter içinde çektiği fotoğrafları inceliyor. Duruyoruz yeniden. Arabadan inip çevreyi dolaşıyoruz. Çevrede alıç ağaçları var. Alıçlarla dolduruyoruz ceplerimizi. Yıllar içinde varlığını unuttuğumuz bir tat bu. Yerken çocukluğum geliyor aklıma. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Devrik cümlelerle anlatımda doğallık sağlanmıştır. B) Tahmin dile getirilmiştir. C) Alıntı yapılmıştır. D) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer verilmiştir. E) Kişileştirmeye yer verilmiştir. TYT 29. E
(1) Brezilya'ya özgü bir üzüm ağacı olan jabuticaba, bú-
tün tropikal iklimlerde yetiştirilebiliyor. (II) Ağacın üreti-
mi tohum ekilerek, çelikle, daldırmayla, aşıyla ve kök
sürgünleriyle yapılıyor. (III) Tohumdan yetişmiş bitkiler
meyvelerini 10-20 yaşlarında verirken aşılılar 5-6 yaş
larında meyve vermeye başlıyor. (IV) Ağacın yavaş
büyümesi, geç meyve vermeye başlaması, taze mey-
velerinin çabuk bozulması gibi özellikleri dünya çapında
yaygınlaşmasını önlemektedir. (V) Bütün bunların dışın-
da jabuticaba süs bitkisi ve bonsai olarak da yetiştiril-
mektedir.
Bu parçada yer alan numaralanmış cümlelerde ja-
buticaba hakkında aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
A cümlede hangi iklimlere uyum sağladığından söz
edilmiştir.
B) II. cümlede üretimin farklı yollarla yapılabileceğinden
bahsedilmiştir.
C) III. cümlede üretim biçimlerinin ürün verme zaman-
Jarı karşılaştırılmıştır.
D) IV. cümlede uluslararası bir ürün olamama nedenleri
verilmiştir.
EV. cümlede ağaç yetiştiriciliğinde süs bitkilerinin
önünü açtığı belirtilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
(1) Brezilya'ya özgü bir üzüm ağacı olan jabuticaba, bú- tün tropikal iklimlerde yetiştirilebiliyor. (II) Ağacın üreti- mi tohum ekilerek, çelikle, daldırmayla, aşıyla ve kök sürgünleriyle yapılıyor. (III) Tohumdan yetişmiş bitkiler meyvelerini 10-20 yaşlarında verirken aşılılar 5-6 yaş larında meyve vermeye başlıyor. (IV) Ağacın yavaş büyümesi, geç meyve vermeye başlaması, taze mey- velerinin çabuk bozulması gibi özellikleri dünya çapında yaygınlaşmasını önlemektedir. (V) Bütün bunların dışın- da jabuticaba süs bitkisi ve bonsai olarak da yetiştiril- mektedir. Bu parçada yer alan numaralanmış cümlelerde ja- buticaba hakkında aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? A cümlede hangi iklimlere uyum sağladığından söz edilmiştir. B) II. cümlede üretimin farklı yollarla yapılabileceğinden bahsedilmiştir. C) III. cümlede üretim biçimlerinin ürün verme zaman- Jarı karşılaştırılmıştır. D) IV. cümlede uluslararası bir ürün olamama nedenleri verilmiştir. EV. cümlede ağaç yetiştiriciliğinde süs bitkilerinin önünü açtığı belirtilmiştir.
21. (1) Çoğu İslam toplumunda olduğu gibi, Osmanlı İmpara-
torluğu'nda da bilgi en yüksek erdem olarak görülmüştür.
(II) Bu kültürü daha ileri taşıma amacı ile camiler, medre-
seler, vakıflar ve kütüphaneler gibi yapılar kurulmuştur.
(III) Din ve eğitim kurumlarının altyapısı da kurulan bu va-
kıflarla oluşturulmuştur. (IV) Osmanlı İmparatorluğu, bu
yapılar sayesinde yalnız başkent İstanbul'da değil bütün
kazalarda yüksek bir eğitim sistemi oluşturmuştur. (V) Bu
sistemi ileri götürmek ve öğretim faaliyetlerini bir ölçüde
kolaylaştırmak için söz gelimi, her medresenin içine kü-
tüphane kurulmuş; insanların bilgiye erişimi de bu saye-
de sağlanmak istenmiştir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Örneğin, Osmanlı'nın son dönemlerinde sadece
İstanbul'da binden fazla vakıf kurulduğu bilinir." cümlesi
getirilirse parçanın anlam bütünlüğünde bozulma ol-
maz?
A) I
B) I
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
21. (1) Çoğu İslam toplumunda olduğu gibi, Osmanlı İmpara- torluğu'nda da bilgi en yüksek erdem olarak görülmüştür. (II) Bu kültürü daha ileri taşıma amacı ile camiler, medre- seler, vakıflar ve kütüphaneler gibi yapılar kurulmuştur. (III) Din ve eğitim kurumlarının altyapısı da kurulan bu va- kıflarla oluşturulmuştur. (IV) Osmanlı İmparatorluğu, bu yapılar sayesinde yalnız başkent İstanbul'da değil bütün kazalarda yüksek bir eğitim sistemi oluşturmuştur. (V) Bu sistemi ileri götürmek ve öğretim faaliyetlerini bir ölçüde kolaylaştırmak için söz gelimi, her medresenin içine kü- tüphane kurulmuş; insanların bilgiye erişimi de bu saye- de sağlanmak istenmiştir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Örneğin, Osmanlı'nın son dönemlerinde sadece İstanbul'da binden fazla vakıf kurulduğu bilinir." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğünde bozulma ol- maz? A) I B) I C) III D) IV E) V
1. Klasik Anadolu mahallesi, bir bütündü. Binaları, evleri,
dükkânları; zengin, fakir, genç, ihtiyar bireyleriyle sosyal
ve kültürel bir üniteydi. Bu, bugün neredeyse kaybolmuş
durumda.
günümü
Aşağıdakilerin hangisinde, altı çizili sözcükler bu par-
çadaki anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmış-
tır?
A) Bugün aldığım bir gazetede klasik bir yaklaşımla
sona doğru yerleştirilen spor haberlerine yöneldim,
oldukça zengin bir içerik sunan gazetede aradığım
spor sayfalarını bulamadım.
B) Ben de klasik bir davranış olarak günlük tuttum ama
sonra birileri görür diye özenle yırttım, bugün çocuk-
luk arkadaşımla konuşunca asıl zenginliğimizin o ani-
lar olduğunu hissettim.
Klasik aile yapısı bugün, biraz deformasyona uğra-
mış gibi; maddenin daha önemli olduğu günümüz
dünyasında, "zengin" kriteri içinde yer almaya çalış-
ma öncelikli hedef hâline gelmiş durumda.
D) Gazeteler, dün yapılan haberi bugün yeniden basa-
biliyor; kimilerinin hangi ünlü, hangi evde oturuyor;
ne yiyor, ne içiyor ek sayfalarıyla içeriğini zengin
hâle getirmeye çalışması şimdilerde klasik bir durum
oldu.
E) Klasik hikâye yapısının dışına çıkarak yazdığı, bugün
bile zevkle okunan hikâyelerinde, zengin malzemeler
barındıran ada unsuru önemli bir yere sahipti.
2.
b
kadar
yolda
elind
Bu F
gun
sıyl
A)
D
3.
E
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
1. Klasik Anadolu mahallesi, bir bütündü. Binaları, evleri, dükkânları; zengin, fakir, genç, ihtiyar bireyleriyle sosyal ve kültürel bir üniteydi. Bu, bugün neredeyse kaybolmuş durumda. günümü Aşağıdakilerin hangisinde, altı çizili sözcükler bu par- çadaki anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmış- tır? A) Bugün aldığım bir gazetede klasik bir yaklaşımla sona doğru yerleştirilen spor haberlerine yöneldim, oldukça zengin bir içerik sunan gazetede aradığım spor sayfalarını bulamadım. B) Ben de klasik bir davranış olarak günlük tuttum ama sonra birileri görür diye özenle yırttım, bugün çocuk- luk arkadaşımla konuşunca asıl zenginliğimizin o ani- lar olduğunu hissettim. Klasik aile yapısı bugün, biraz deformasyona uğra- mış gibi; maddenin daha önemli olduğu günümüz dünyasında, "zengin" kriteri içinde yer almaya çalış- ma öncelikli hedef hâline gelmiş durumda. D) Gazeteler, dün yapılan haberi bugün yeniden basa- biliyor; kimilerinin hangi ünlü, hangi evde oturuyor; ne yiyor, ne içiyor ek sayfalarıyla içeriğini zengin hâle getirmeye çalışması şimdilerde klasik bir durum oldu. E) Klasik hikâye yapısının dışına çıkarak yazdığı, bugün bile zevkle okunan hikâyelerinde, zengin malzemeler barındıran ada unsuru önemli bir yere sahipti. 2. b kadar yolda elind Bu F gun sıyl A) D 3. E
ekran
görseller
2021-TYT/Türkçe
DIT
17. Hızla dijitalleşen dünyamızda el yazısı ve kalem kullanı-
mı azalma eğiliminde. Hele bazı sektörlerde kişisel notlar
almak ve imza atmak dışında neredeyse hiç kalem kul-
lanılmıyor. Akıllı telefonların not defterleri ve elektronik
imzalar bazılarımız için bu ihtiyacı bile ortadan kaldırsa
da kalemler hâlâ hayatımızda.
====
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Insanlık bugün gelinen ilmî ve teknolojik gelişmeyi
Yazıya dolayısıyla kaleme borçludur.
B) Kalem hayattı; hayat, kalem aracılığıyla satır satır ya-
zıya döküldü ve bugüne aktarıldı.
ETC) Kalem bazen keskin bir bıçak, bazen uzlaştırıcı bir
alet ve bazen de her alanda ilerlemeyi sağlayacak bir
nesne olarak kullanılır.
D) Özellikle dolma kalem bir prestij göstergesi ve akse-
suar olarak ilgi görmeye devam ediyor.
E) Son yıllarda art arda yapılan araştırmalar, kalemle
yazmanın beyinsel gelişim ve yaratıcılık açısından ol-
dukça önemli olduğunu ortaya çıkarmıştır.
Yeni Nesi
Pek
sünü
sunc
karş
da u
dini
hiçb
bira
me
miz
me
gö
Bu
gö
11.
20.
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
ekran görseller 2021-TYT/Türkçe DIT 17. Hızla dijitalleşen dünyamızda el yazısı ve kalem kullanı- mı azalma eğiliminde. Hele bazı sektörlerde kişisel notlar almak ve imza atmak dışında neredeyse hiç kalem kul- lanılmıyor. Akıllı telefonların not defterleri ve elektronik imzalar bazılarımız için bu ihtiyacı bile ortadan kaldırsa da kalemler hâlâ hayatımızda. ==== Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) Insanlık bugün gelinen ilmî ve teknolojik gelişmeyi Yazıya dolayısıyla kaleme borçludur. B) Kalem hayattı; hayat, kalem aracılığıyla satır satır ya- zıya döküldü ve bugüne aktarıldı. ETC) Kalem bazen keskin bir bıçak, bazen uzlaştırıcı bir alet ve bazen de her alanda ilerlemeyi sağlayacak bir nesne olarak kullanılır. D) Özellikle dolma kalem bir prestij göstergesi ve akse- suar olarak ilgi görmeye devam ediyor. E) Son yıllarda art arda yapılan araştırmalar, kalemle yazmanın beyinsel gelişim ve yaratıcılık açısından ol- dukça önemli olduğunu ortaya çıkarmıştır. Yeni Nesi Pek sünü sunc karş da u dini hiçb bira me miz me gö Bu gö 11. 20.
AY AYT
yao2
27. Cemil Meriç; "İslam, bütün devirlere ve ülkelere hitab eden
bir dindir. Parçalayıcı değil, birleştiricidir." demiştir.
Buna göre İslam Tarihi ile ilgili;
I. mevali politikasının uygulanması,
Hicri Takvimin kullanılması,
III. İslam Rönesansı'nın yaşanması
Hous
durumlarından hangilerinin yukarıda verilen söz ile
çeliştiği savunulabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) II ve III
E) I, II ve III
2
M 13
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
AY AYT yao2 27. Cemil Meriç; "İslam, bütün devirlere ve ülkelere hitab eden bir dindir. Parçalayıcı değil, birleştiricidir." demiştir. Buna göre İslam Tarihi ile ilgili; I. mevali politikasının uygulanması, Hicri Takvimin kullanılması, III. İslam Rönesansı'nın yaşanması Hous durumlarından hangilerinin yukarıda verilen söz ile çeliştiği savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III 2 M 13
15. Göğsü kınalı bir serçe varmış. Gök gürlediği zamanlar tir
tir titreyerek yere yatar, gök yıkılmasın diye de ayaklarını
havaya kaldırırmış. Bir yandan da "Korkumdan kırk kantar
yağım eriyor" dermiş. Bir gün adamın biri "Sen kendin
beş dirhem gelmezsin, nasıl oluyor da kırk kantar yağın
eriyor?" demiş. Bunun üzerine serçe "Herkesin kendine göre
dirhemi, kantarı var; siz ne anlarsınız?" diye cevap vermiş.
Bu öykücükten hareketle aşağıdaki yorumlardan hangisi
vapılamaz?
A) Her insanın, olaylara kendine özgü bir bakış açısı vardır.
B) Canlıların hissetiklerini dıştan bakmakla
göremediğimizden onların bazı davranışlarını
anlamlandıramayız.
C) Bireylerin duygu ve düşüncelerini anlayabilmenin yolu
olaylara onların gözüyle bakmaktan geçer.
D) Insanların, empati kurmaksızın birbirini anlayabilmeleri
çok zordur.
E) İnsanlar, kendilerine anlayışla yaklaşıldığında kendilerine
önem verildiğini hissederler.
121
YAYINLARI
17. Bir di
sanla
kürs
kon
çalı
çev
çıl
VE
Lise Türkçe
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
15. Göğsü kınalı bir serçe varmış. Gök gürlediği zamanlar tir tir titreyerek yere yatar, gök yıkılmasın diye de ayaklarını havaya kaldırırmış. Bir yandan da "Korkumdan kırk kantar yağım eriyor" dermiş. Bir gün adamın biri "Sen kendin beş dirhem gelmezsin, nasıl oluyor da kırk kantar yağın eriyor?" demiş. Bunun üzerine serçe "Herkesin kendine göre dirhemi, kantarı var; siz ne anlarsınız?" diye cevap vermiş. Bu öykücükten hareketle aşağıdaki yorumlardan hangisi vapılamaz? A) Her insanın, olaylara kendine özgü bir bakış açısı vardır. B) Canlıların hissetiklerini dıştan bakmakla göremediğimizden onların bazı davranışlarını anlamlandıramayız. C) Bireylerin duygu ve düşüncelerini anlayabilmenin yolu olaylara onların gözüyle bakmaktan geçer. D) Insanların, empati kurmaksızın birbirini anlayabilmeleri çok zordur. E) İnsanlar, kendilerine anlayışla yaklaşıldığında kendilerine önem verildiğini hissederler. 121 YAYINLARI 17. Bir di sanla kürs kon çalı çev çıl VE