Paragrafta Yardımcı Düşünceler Soruları

29. Osmanlı Devleti, donanmada Barbaros Hayrettin Paşa Modeli'ni XVII. yüzyılın ortalarından itibaren terk ederek dönemin revaçta olan kalyon modeline geçiş yaptı, Kalyona geçiş bir anda olmayıp uzun görüşmeler, araştırmalar ve tartışmalar neticesinde gerçek- leşti. Venediklilerin gerek Girit savunmasında gerekse Çanakka- le Boğazı ablukasında kalyonları kullanması Osmanlı Devleti'nde "kalyona kalyonla karşılık verilmesi" anlayışını zorunlu kıldı. 1682 yılından itibaren kalyon üretimi için tersanelerde sistemli çalışma- lar yapıldı. Bu çerçevede Garp Ocakları ile iş birliği yapıldı, tec- rübeli kimselerden faydalanılma yoluna gidildi. 1685-1699 yılları arasında kalyonlar ile girilen deniz mücadelelerinde elde edilen başarılar, kara mağlubiyetlerinden dolayı arka planda kaldı. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Osmanlı Devleti, Barbaros Hayrettin Paşa'nın donanma anla- VIşı sebebiyle XVII. yüzyılda denizlerde başarısız olmuştur. B) Kalyon üretimine başlanması Osmanlı Devleti'nde bir ortak akıl ile alınmış karardır.comaus như Osmanlı Devleti'ni kalyonlardan oluşan bir donanma üretme fikrine iten, yaşanan kimi olaylar olmuştur. DY Kalyon üretimi, Osmanlı Devleti'nde belli bir sistem ve planla- ma ile gerçekleştirilmiştir. E) Kalyonlar donanmada faydalı olduğu ve başarılı sonuçlar alın- diği hâlde başka sebeplerle bunların başarıları yeterince görü- lememiştir.

www.neti Sıcaklığın 150 olduğu bir günde açık havada yürüdüğünü- zü düşünün. Bir de aynı sıcaklıktaki suyla duş aldığınızı... Termodinamik yasaları gereği vücudumuz, kendisinden daha soğuk bir maddeyle karşılaştığında ısı kaybetmek zorunda. Hayal ederken yapılan karşılaştırmada dahi üşüme hissi uyandıran bu büyük farklılığın sebebini anlamak için su ve havanın ısıl özelliklerini birkaç açıdan kıyaslamak gerekiyor. İlk olarak, su ve hava ısıyı iletme hızları bakımından karşılaş- tırıldığında, aynı sıcaklıktaki suyun havaya göre 24 kat daha iyi bir iletken olduğu görülür. Sonrasında ise, aynı kütleye sahip su ve havanın kütleye bağlı öz ısıları kıyaslandığında, bir kilogram suyun sıcaklığını 1 °C artırmak için aktarılması gereken ısının havanınkinden dört kat fazla olduğu görülür. Bu parçada aşağıdaki kavramlardan hangisinin örneği yoktur? A) Soyut anlamlı sözcükler B) Nicel anlamlı sözcükler C) Nitel anlamlı sözcükler D) Somut anlamlı sözcükler E Somutlaştırma

16. (1) Timsah, sıcak bölgelerdeki akarsularda yaşa- yan, timsahgiller takımından iri yapılı, kalın ve ka- buksu derili sürüngen türlerin genel adıdır. (II) Vü- cutlarının üzeri sert, kemiksi plakalarla örtülüdür. (III) Afrika'nın birbirinden tehlikeli timsahları ilkba- harda büyük göç esnasında geçişin yoğun olduğu noktalarda toplanır. (IV) Aslan, leopar ve çitalardan kaçmayı başarmış sakallı antilop ve zebraları av Qar. (V) Zaman zaman su aygırı yavrularına saldır dıkları görülmekle beraber erişkin su aygırlarından oldukça çekinirler. Timsah hakkında bilgi verilen bu parçadaki nu- maralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda ve- rilenlerden hangisi yanlıştır? nellen van A) I. cümlede, nerelerde yaşadığı açıklanıyor. B) II. cümlede, vücudunu örten dokunun kimi nite- likleri sıralanıyor. C) III. cümlede, ilkbaharda göç ettikleri söyleniyor. IV. cümlede, bazı besin kaynaklarına değiniliyor. V. cümlede, su aygırlarından hayli korktukları belirtiliyor.

6. (1) Söylevde kısa ve açık cümleler tercih edilir. (II) Söylevin daha tesirli olması için jest, mimik, tonlama ve vurguya dikkat edilir. (III) Dilin işlevlerinden özellikle dil ötesi işlev kullanılır. (IV) Söylevin ilk örnekleri, Eski Yunan ve Latin edebiyatında Demosthenes ve Çiçero tarafından verilmiştir. (V) Göktürk Yazıtları'nda Bilge Kağan'ın Türk ulusuna seslenmesi, edebiyatımızdaki ilk yazılı söylev olarak kabul edilir. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışı vardır? A) V B) IV C) II D) I E) III

19. (1) Bir şeyler yapmayıp da yapar gibi görünenleri bilir- siniz. (II) Bir koşturmaca içerisindedirler ve asla bir şey yapmazlar. (III) iş yapmak, yapılan işleri göstermekle anlaşılır. (IV) Yapıyor gibi görünmek sizi her zaman küçültür. (V) İnsanların bir işi bitirme yönündeki bek- lentileri de bu yöndedir. Bu parçadaki numaralı cümlelerden hangisi parça- nın anlam bütünlüğünü bozmaktadır? A) I B) II D) IV C) III E) V

TEST-16 Paragrafta Konu - Ana Düşünce ntığını anlayarak doğru çözmeye çalışınız. KUNDURA SOR 3. Bir çeşitlilik uzmanı olarak görevim, şirketteki çalışanlar arasın- da yeteri kadar genetik farklılığın oluşmasını sağlamak. Bu du- rum, çalışma verimliliği açısından önemli görülüyor. Genetik çe- şitliliğin farklı kültür çevrelerinden gelmeyi de sağladığını düşü- nürsek ortam birden kazançlı bir armoni dizinine kavuşuyor. Ye- nilikçi fikirler, özgün yaklaşımlar her zaman kişiler tarafından bi- reysel olarak üretilmiyor çünkü. En iyileri, iki karşıt düşünce ça- tiştığında ortaya çıkıyor. 1. İş yerine eleman alım süreci, II. Müşteri ilişkileri etkinlikleri III. Perakende satışta kazanç artırma stratejileri A) Yalnız I Yukarıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen kişinin çalışma alanına girer? I ve III a B) Yalnız II E ve III AS C)Yalnız III

Cümle Oluşturma, Tamamlama ve Birleştirme - I 11. 20. yüzyılın başında yaşam biçimini bulmuş, oturtmuş toplum- lar o yaşam biçimini İyi kötü koruyabiliyor. Oysaki biz - Bu cümle en uygun biçimde aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanabilir? A) kültürel gelişmeleri yakından takip ettiğimizden önemli bir güce sahibiz. B) › sürekli kültür gömleği değiştirdiğimizden bunu bir türlü ba- şaramıyoruz. C) kültür mozaiğinin içinde büyüdüğümüzden herkesi etkile- yebiliyoruz. D) farklı kültürlere kucak açtığımızdan sayısız ödüle layık gö- rülüyoruz. E) bugünkü şehir kültürünü en etkin biçimde kullanarak gelişi- yoruz. 2

Turk Telekom X 18:40 14. Beslendiği topraklardan can bulan, halkın ağzından devşirilmiş sözcükleri yeni bir dizimle karşımıza çıkaran yazar; okuru yormayan kısa ve sürükleyici cümlelerle gözümüzün önünde canlanan resimler çizer, az sözle çok şey anlatabilmek için sözcüklerin çağrışım gücünden yararlanır. Bu cümleye göre yazarın dil özellikleri arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? %69 O A) Yerel söyleyişlere yer verme Gor Sey! B) Yoğunluğa başvurma a2 sözle çok şey C) Simgeleri kullanma (resim,-) ? D) Betimleme yapma E) Akıcı anlatımdan yararlanma d ETI b 17. () yeti ara (11) bire

17. ve 18. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Görünüşlerin gerisindeki gerçekliğin bilinemeyeceğini savunan septikler, görünüşlerin ve gözle görünür olguların kılavuzluğu- nu benimsemişlerdir. İnsanların yalnızca gördüklerinin kendile- rine nasıl göründüğünü bilebileceklerini iddia etmişlerdir. Aynı nesnelerin farklı insanlara farklı göründüğünü ve bizim bu görü- nüşlerden hangisinin doğru olduğunu, hangi insanın haklı oldu- ğunu söyleyemeyeceğimizi savunan septiklere göre her iddia için birbiriyle çelişik olan iki kanıt ya da düşünce ileri sürülebi- lir/Platon'un felsefesi, duyum açısından septik değil akılcıdır. Bil- ginin kaynağının yalnızca duyum algılamasından değil aynı za- manda mantıkta yattığını söylemektedir. Deneyim, bilgide zo- runlu bir rol oynamaktadır; bizim apriori (önsel) idealarımız, de- neyim ile ortaya konmaktadır. Platon'un felsefesi gerçekçidir ve zihinsel gerçekliklerin varlığını ortaya koyar. 17. Bu parçadan hareketle septiklerle ilgili aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Her savin tezat içeren birden çok delille ilgili olduğu görü- şünde oldukları B) Varlıkların insanlarda farklı izlenimler uyandırdığı düşünce- si taşıdıkları C) İnsanların somut ve soyut olguları algılama sınırsızlığını bir- çok defa irdeledikleri D) Bireylerin görüntüye göre yaptıkları yorumlara "doğru" de- nilemeyeceği saptaması yaptıkları E Somut olguların, görünen nesnelerin yol göstericilik yapma- sını kabul ettikleri

21. Değişim, hareketlilik iyidir. Doğanın kanunu da böyle dyor. Akışkanlığı olmayan bir su birikintisi zamanla kokar, mikrop üretir. Eskilerin, akan su pislik tutmaz demesi boşuna değilmiş. Atıl, yani hareketten yoksun ruhlar da zamanla tembelleşir, eski saf hâlini kaybeder. Su birikintisinin mikrop üretmesi gibi türlü fesatlarla dolar. Bu parçada değişim ve hareketlilikle ilgili olarak; 1. Nasıl gerçekleşmektedir? II. Niçin gereklidir? III. Ne zaman yapılmalıdır? IV. Yararı ne kadar sürmektedir? sorularından hangilerinin cevabını bulabiliriz? A) ve II B) III ve IV DIYalnız II 1, Il ve IV E) Yalnız IV

X (1) Bodrum Kalesi'nin güneydoğu köşesinde bulu- nan İngiliz Kulesi, halk arasında Aslanlı Kale olarak bilinir. (II) İngilizler tarafından 1410'larda yapılan kale 1950'de onarım görür. (III) İngilizlerin Britanya Adaları dışında yaptıkları en anıtsal yapıt olan kule, ziyaretçilerini, gizemli bir yolculuğa çıkararak 500 yıl öncesine götürür. (IV) Kulede, burada komutan- lık yapan şövalyelerin arma ve bayrakları sergilenir. (V) Yine burada, Selçukluların Osmanlılara verdiği sancaktan başlayarak Türk bayrağının son biçimini almasına kadar süren üç yüz yıllık dönemdeki bay- rakları da görebilirsiniz. kare Bir kulenin anlatıldığı bu parçadaki numaralan- mış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenler- den hangisi yanlıştır? J. A) I. cümlede, nerede olduğu ve hangi adla bilindiği açıklanmıştır. B) II. cümlede, kimler tarafından inşa edildiği belir- tilmiştir. III. cümlede, görenler üzerinde bıraktığı etkiden söz edilmiştir. IV. cümlede, geçmişte ne amaçla kullanıldığı belirtilmiştir. E) V. cümlede, Türklerin tarihinin bir yönüne ev sa- hipliği yaptığı söylenmiştir.

B 11. Çocuklar, kadınlar uykulu; yaşlılar bıkkın; delikanlılar, orta yaşlılar terli, yorgun; doğan güne karşı ıslak toprağa çökmüş oturmuşlar. Başları yerde, yüzleri kederli ve umutsuz... Eğik başlar kımıldamıyor, hiçbir yöne bakmıyorlar. Havada utanç gibi bir şey var. Başlarını kaldırsalar birbirlerinin yüzüne bakacaklar diye ödleri kopuyor. Çıt da çıkmıyor, çiçekten çiçeğe, yapraktan yaprağa uçup duran arıların vızıltısından başka ses yok ortalıkta. Bir tek Koca Osman ayakta. Yönünü doğan güne dönmüş, gölgesi aşağıya ovaya upuzun serilmiş. Bir heybet gibi ilk ışıklar altında dikiliyor. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kulla- nılmıştır? A) Benzetme C) Örnekleme BENIM HOCAM TYT-TÜRKÇE Soru Bankası 14. Instagram we B) Pekiştirilmiş sözcük D) Kişileştirme E) Nesnel ifadeler dijital filtrelerle düzen şimina yönelik bir son bir los günümüzde geve lanılabilir hale gibi sosyal medy Dünya çapında llamadığı zaman bedenen ve zih- bulunmaktadir kullanıcısı ola konumunda uygulamala runa göre vardir. Al ler aras %59'um kanıt Bu va

1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kağıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 1. Modern bilimin insanoğlunu düşürdüğü yanılgılardan biri, bize çok şey bildiğimizi düşündürmesi. Aslında görece doğru tabii. Babalarımızın ve dedelerimizin nesillerine göre evren hakkında çok şey biliyoruz, ama bilmedikleri- miz de o kadar çok ki. Örneğin evrenin başlangıcı yani 13 milyar yıl öncesi hakkında çok hassas ölçümlerle doğrula- nan kuramlar oluşturabiliyoruz. Öte yandan yaşadığımız bu topraklar üzerinde bizden sadece 12.000 yıl önce yaşayan atalarımızın kimler olduğunu bilmediğimiz gibi, tarım top- lumu olmayan ve yerleşik hayata geçtiğine dair bir kanıt bulunmayan bir topluluğun nasıl olup da anıtsal mabetler inşa ettiğine hâlâ akıl erdiremiyoruz. Yirmi yıldır yürütül- mekte olan Göbekli Tepe kazılarında elde edilen bulgular bilim dünyasında geçerli kimi paradigmaları sarsıyor. Bu parçaya göre modern bilim ile ilgili olarak aşağıda- kilerden hangilerine değinilmemiştir? A) Geçmiş çağlara oranla kainat hakkındaki bilgi birikimi- mizin artığına B) Evrenin oluşumuna dair elimizdeki soyut bilgilerin öl- çümlerle doğrulandığına C) Göbekli Tepe kazılarında yerleşik hayata geçildiğine dair bir kanıt bulunamadığına D) Eski çağlarda yaşamış göçebe bir topluluğun inşa etmiş olduğu görkemli tapınakların sırrının çözülemediğine E) Arkeolojik çalışmalarda elde edilen buğuların bilim dünyasında geçerli kimi yargıları değiştirdiğine 2. Her şeyin sayısal ilişkilere indirgendiği, bilgisayarlarla yö- netildiği zamanımızda savaşların, açlığın ve nükleer tehli- kenin yarattığı sıkıntıları gören insan büyük bir kötümser- liğe kapılmış durumdadır.

(2 22 Bir mayıs akşamı düşünün. Boğaz'ın iki yanı er- guvan rengine boyanmış. İnce bir meltem baharın bütün kokularını önüne katmış, savuruyor. Dede Efendi'den bugüne, Türk musikisinin en gözde bes- teleri, eski zamanların bütün saltanatını duyurarak akşamın alacasına karışıyor. Boğaz'ın serin suların- da kımıldayan yakamozlar, İstanbul'un bütün mace- rasını duyuran musikiyle birleşerek bir masal ülkesi oluşturuyor. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? Ayka A Karşıtlıklardan yararlanılmıştır. BY Abartmaya başvurulmuştur. C) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer veril- miştir. D) Sanatsal anlatımdan yararlanılmıştır. Anlatıcının duygusal etkilenmesini yansıtmakta- dır. ✓ 24. (1) 7 me tici Bu lik ru fe ol "E b h Ö 2 [

6. 1. Yol Silindiri ve Keman adlı filmiyle sinemaya adım atan ve ardından İvan'ın Çocukluğu ile adını daha geniş çevrelerde duyuran Tarkovsky Andrei Rublev, Solaris, Ayna, Stalker, Nostalghia ve Kurban adlı filmlere imza atmıştır. II. Sanat ve maneviyat arasında felsefi, psikolojik, sosyolojik ve etik bakımdan çok sıkı bir ilişki mevcuttur. III. Bu düşünceden hareketle Tarkovsky, sanat ile maneviyat arasındaki ilişkiyi felsefi derinliği bulunan ve kendine mahsus bir anlatıma sahip olan filmler yaparak kurmaya çalışmıştır. IV. Sanat da tıpkı felsefe, bilim ve dinde olduğu gibi insanın anlam arayışının bir yolu ya da tezahürüdür. V. Sinemada, sanat ile maneviyat arasındaki ilişkiyi ele alan yönetmenlerden birisi olan Andrei Tarkovsky, sanatın en önemli görevinin maneviyatın diriltilmesi olduğunu düşünmektedir. Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? C) III A) I B) II D) IV E) V

17. Karadeniz'le Akdeniz'in kucaklaştığı, Asya'yla Avru- pa'nın yeşillikler ve mavilikler ortasında yüz yüze geldiği, uygarlıklar, kültürler köprüsü olan İstanbul, doğal ve kül- türel zenginlikleriyle birçok sanatçıya (esin kaynağı ol- muştur. Edebiyatımızda en çok şiir, Istanbul üzerine ya- zılmıştır. Müziğimizdeki ölümsüz yapıtların pek çoğu İs- tanbul'la ilgilidir. En güzel mimari eserler İstanbul'u do- natmıştır. 18 ve 19. yüzyılda minyatürlere, gravürlere konu olmuştur, İstanbul. Kimi Avrupalı ressamlar da İs- tanbul'a gelmeden İstanbul yaşantısını tuvallerine yan- sıtmışlardır. Cumhuriyet Dönemi ressamları da İstanbul tutkusunu yoğun biçimde yaşadılar. Kısacası, İstanbul'u görüp de yapıtına yansıtmayan sanatçı yok gibidir. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Pek çok sanatçının İstanbul'u konu edinen eser- leriyle ünlü olduğu B) İstanbul'un çoğu sanatçımıza esin kaynağı olduğu C) Farklı yüzyıllarda sanat dünyasında İstanbul'un et- kisinin görüldüğü D) Birçok kültürel özelliği içinde barındıran İstanbul'un doğal zenginliklerinin de bulunduğu E) Belli dönemlerde İstanbul duygusunun yoğun şekil- de yaşandığı 19