Yapısına Göre Cümleler Soruları

1. Türk romanının ana damarı Halit Ziya Uşaklıgil ... Bu cümle aşağıdakilerin hangisiyle tamamla- nırsa yapıca ötekilerden farklı olur? A) Batı tekniklerine uygun ilk eserleri kaleme al- mıştır. B) Servetifünûn topluluğunun ilkelerine uygun eserler yazmıştır. C) farklı edebî türlerde de yazan oldukça önemli bir sanatçıdır. D bazı eserlerinin dilini sadeleştirmeye çalışmıştır sonraki yıllarda. E) o dönemin bir diğer romancısı Mehmet Rauf ta- rafından örnek alınmıştır.

DERNESEY .*** eis 5. 1. Yakın zamana kadar kadınlar iş hayatında aktif değillerdi. II. Bugün kadınlar, ulusal iş gücünün yaklaşık yarısı- ni oluşturarak ekonomiye katkıda bulunmaktadır. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Eskiden iş hayatına çok fazla zaman ayırama- yan kadınların, son zamanlarda ulusal ekonomiyi önemli ölçüde desteklediği artık biliniyor. B) Geçmişten bu yana ulusal iş gücünün yaklaşık yarısını oluşturarak ekonomiye katkı sağladığı düşünülen kadınlar, yakın zamanlara kadar ön planda değillerdi. C) Günümüzde ulusal iş gücünün yaklaşık yarısını oluşturup ekonomiye katkıda bulunan kadınlar, yakın zamanlara kadar iş yaşamında etkin rol oy- namıyordu. D) Kadınların iş gücüne katılmasıyla ilgili değişen düşüncelerle birlikte bugün birçok ülkede kadın, ulusal iş gücüne katkıda bulunuyor. E) Ulusal iş gücünü destekleyen kadınların iş yaşa- minda daha fazla yer alması gerektiği düşüncesi gitgide yaygınlaşmaktadır. 6. () Her has edebiyatçı; yazdığı dilin anlam ve ses kat manlarını, çağrışım alanını zenginleştirerek genişletir. (H), Dili, bir anlamda şölene dönüştürür. insanın gözünde kör testere nihi çekliği, cok kat eis 7. Yaz kü ne etra zid Sur Bu aşa A) B) C) D) E) 8. Boğa ter, ya

11. Aşağıdakilerden hangisi "Bir konuyu okuyucuya en iyi şekilde anlatabilmek için örneklere başvuru. rum." diyen bir yazara ait olamaz? AX- Toplumların içinde bulunduğu durum edebî eserler. de hemen kendini gösterir. Toplumun refahını, acıla- rını, arayışlarını dönemin edebî eserlerinde görmek mümkündür. Örneğin Osmanlı Devleti'nin ihtişamlı yılları o dönemin şiirlerinde, Millî Mücadele yıllarının zorlukları ise o dönemin romanlarında bire bir yansıtılır. B) İnsanlar, farklı sporlarda o dala özgü bazı taktik- ler geliştirmiştir. Bu taktiklerin amacı ise rakibin dikkatini dağıtmaktır. Söz gelişi Çinli masa tenis- çileri, servis atışı yaparken topu oldukça yükse- ğe atar ve rakibin topa odaklanmasını sağlaya- rak yapacağı hamleye hazırlanmasını engeller. C) Kafkas arıları, soğuk iklime uyum sağlayabilmiş bir arı türüdür. Bu arılara Amerika'nın kuzeyi, Orta ve Kuzey Avrupa, Türkiye'nin kuzeydoğusu ile Çin ve Moğolistan'ın kuzey kesimlerinde rastlanır. Kafkas arıları, dilleri uzun olduğu için derin tüplü çiçeklerden bal toplayabilmektedir. D) Hava kirliliği insanlar açısından trafik kazalarından daha büyük bir sorundur. Hava kirliliğinin yol açtığı hastalıklar yüzünden her yıl pek çok insan, hayatı- ni kaybetmektedir. Akciğer kanseri ve KOAH gibi, hava kirliliğinin sebep olduğu hastalıklar ölümlerin en önemli nedenleri arasındadır.

12. I. lisansüstü çalışmalar yapabilmeleri için burs verildi S II. yüzü aşkın yetenekli genç sanatçıya III. dünyaca tanınmış eğitim kurumlarında IV. ülkemizin önemli besteci ve icracıları olan 1 V. bugün büyük çoğunluğu 2 Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluştu- racak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördün- cü olur? A)I. B). C) III. D) IV. E) V.

19. Temel cümlesi "-ki” bağlacıyla kurulan birleşik cümleye "Ki'li Birleşik Cümle" denir. Aşağıdakilerden hangisi "-ki'li birleşik cümle" değil- Meus A) Anladım ki herkes kendisi için yaşar. B) Gördüm ki insanlar günden güne değişiyor. C) Unutmamalıdır ki çocukluktaki anılarımız bizi yaratır. D) Biliyorum ki sana giden yollar kapalı. E) Ben ki kimseyi kırmayan biriyim.

12. Belki ben de aynı şeyi yapardım ne yalan söyleyeyim, o an aklıma gelmedi. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle yapı bakımın- dan özdeştir? A) Ben iyi olacağım, size söz veriyorum. B) Sıcaklar iyice bastırmadan buraya bir daha gelmeli. C) Bizi dinliyor hatta sorunlarımıza çözüm bulmaya çalı- şıyor. D) Kaç gündür senden haber bekliyorum, neden aramı- yorsun? E) Evleri kutu gibi küçücük bir evdi, iki kişi zor sığıyor- duk.

-ilen bo- da- dan şik ti- sit ģi basit, isim 5. (1) Londra'da altı haftada yaklaşık yüz yirmi bin kişinin iz- lediği sergiye İngilizler "Modanın Fantezisi" adını verirler. (II) Kraliçe Elizabeth'in sergiyi ziyaret edeceği kesinleşti- ğinde özel bir gün düzenlenir. (III) Savaş döneminde ve hemen sonrasında İngiltere'de tekstil ham maddelerinde ve mamul üretiminde kısıtlamalara gidilirken koşullar ol- dukça ağırdır.(IV) İngiliz kadınlar eski, yırtık kıyafetler ya da üniformalar giymektedir. (V) İzledikleri gösterişli Fran- sız modası hakkında çok karışık hislere sahip olsalar da bu sergi göz alıcı bir gelecek hayal etrnelerini sağlamıştır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde yan cümle yoktur? A) I B) Cill D) IV E) V

DERS 26 Doğu ülkelerini hiç görmediğin hâlde doğu ülkelerindeki acıları anlatmaya kalkman, bir zeytin bahçesi görmeden zeytin bahçesi romantizmi yapman seni komik duruma düşürecektir. Yaşar Kemal gibi büyük bir yazar bile gi- dip kent romanı yazmaya cesaret edememiştir mesela. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A insanlar sadece yaşadıklarını etkileyici biçimde an- latabilir. B) Havası solunmamış bir mekânı anlatmak insanı gü- lünç duruma düşürebilir. C) Romantizm sadece yaşanan çevreyle bağdaşır. D) Doğu ülkelerindeki acılardan beslenen yazarlar daha başarılı eserler yazmıştır. E) Kent romanı yazmak çok da kolay değildir.

10. Bir ---- göre kahve, Etiyopya'da yaşayan Kaldi adında- ki bir keçi çobanı tarafından Keçilerinin otlarken bir ağacın meyvelerinden yediğini, sonrasında ise neşeyle zıpladıklarını ve uyumak istemediklerini fark eden Kaldi, meyve çekirdeklerini ateşte kavurarak hazırladığı kah- ----. veyi dünyaya -- Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdaki sözcüklerden hangisi getirilmelidir? A söylentiye - aranmıştır - sunmuştur B) rivayete - bulunmuştur - göstermiştir C) efsaneye - keşfedilmiştir - armağan etmiştir D) inanışa - kazandırılmıştır - vermiştir E) anlayışa - görülmüştür - hediye etmiştir 12. Ge A

5. Arkadaşlık bir çınar ağacı gibi olmalıdır. Çınar ağacını bilirsiniz. Kökleriyle toprağa sıkı sıkı tutunan bu bitki, kalın gövdesiyle asırlar boyu ayakta kalır. Meyve vermez gerçi ama meyve veren ağaçlardan daha uzun süre yaşar. Arkadaşlığın meyvesi ise sevgi ve saygıdır. Bu meyveler, çınar ağacı kadar uzun ömürlüdür. Bu parçada geçen aşağıdaki sözcüklerden hangisi sifat veya isim değildir? A sıkı sıkı D) sever B) bu E) uzun C) meyve

6. Halk edebiyatı Yukarıda boş bırakılan yere aşağıda verilenlerden hangisi getirilirse bir bilgi eksiği olur? A) âşık edebiyatı ve dinî-tasavvufî edebiyata özgü şiirlerden oluşun B) divan edebiyatına göre yalın ve halkın konuşma dilini yansıtan bir özellik taşır. C) Destan Dönemi ile Yazılı Dönem'in ardından İslam etkisiyle biçimlenen bir özellik taşır. D) toplumun duygularını, düşüncelerini ve inançlarını yansıtan bir özellik taşır. E) dinî ve din dışı karakter taşıyan eserlerden oluşur.

18. Oktay Rifat'ın eski şiirlerini okurken bir şey dikkati- mi çekti. Kitaplarının yeni baskılarında bazı sözcük leri değiştirmiş. Eski bulduğu sözcükleri yenileriyle değiştirmiş. Sözgelimi, "Günüm neşeyle uzun" di- zesini, "Günüm sevinçle uzun" hâline getirmiş. Bir şiiri yeniden yazmak başka, onun bazı sözcüklerini dil kaygısıyla değiştirmek başka. Gerçekte, otuz yıl önce yazılmış bir şiiri yeniden yazma çabasını da pek anlamıyorum ben. O şiir belli bir dönemin, bel- li bir duyarlık ortamının, belli bir dil bağlamının ürü- nüdür. Ve olduğu gibi kalmalıdır. Kitap hâline gel- miştir, eleştirilerde anılmıştır, antolojilere o hâliyle girmiştir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi eleştirilmek- tedir? A) Oktay Rifat'ın şiirindeki düzensiz gelişim B) Şiirdeki tasarrufların okurun algısında meydana getirdiği çatışma COkuru hiçe sayarak yayımlanmış şiirlerle ilgili ya- pılan değişiklikler D) Belli bir dönem ürünlerinin yeniden okurla bu- luşmasının önündeki engeller E) Oktay Rifat'ın dil kaygısı LINI

9. Birkaç defa bana zengin olmak için şu veya bu şekilde hile yapmak gerekliliğinden bahsetmişse de bunu kendisi de aslen pek yanlış bulur. Bu cümleyle ilgili olarak, 1. Birden fazla bitmiş yargı vardır. II. Şartlı birleşik cümledir. III. Fiil cümlesidir. IV. Anlamca olumsuz, biçimce olumludur. ifadelerinden hangileri yanlıştır? A) I ve II B) I ve IV D) II ve IV E) III ve IV C) II ve III

6. Ülkemizde başarılı çevirinin ilk örnekleri Orhan Veli'yle baş- lamış; bir sonraki kuşaktan pek çok sanatçı da neredeyse. kendi şiirlerini geriye atarak şiir çevirisine yönelmiştir. Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağıda- kilerin hangisidir? A) Şiir çevirmek, şiir yazmaktan daha kolaydır. BÜlkemizde ilk şiir çevirisini Orhan Veli yapmıştır. C) Orhan Veli çevirdiği şiirlerle Türk şiirini derinden etkile- miştir. Sir çevirisi, kimi şairlerin şiir yazmalarını olumsuz etkile- miştir. E) Yabancı şiirler bazı şairlerin şiir anlayışlarının değişmesine yol açmıştır. Prf Yayınları

Aşağıdaki cümlelerin hangisi biçimce olumsuz, anlamca olumludur? A) Bir daha benimle görüşmek istese bile ben bunu kabul eder miyim? By Sanki koca şehirde alışveriş yapacak buradan başka mağa. za yok. Uc Masadaki tuhaf kılıklı delikanlıyı nereden tanıdığımı bir türlü anımsayamıyordum. D) Bu hâlden anlamaz çocuklara da laf anlatabilirsen anlat. E) Piknik alanı hafta sonları kalabalık olsa da hafta içi boş ma sa bulmak zor değildi.

kutmayla 3 Fini 1 ? e V 21. (1) Türk edebiyatında modern öykü, 1950 sonrasında ürünlerini vermeye başlar. (II) Bu yıllarda öykü, romana geçişte bir ara tür olarak algılanmaktan çok müstakil bir tür olma özelliğini taşır. (III) 1950 sonrasında kadın yazarlar başta olmak üzere, sadece öykü kaleme alan yazarların sayısında bir artış görülür. (IV) Farklı türlerde eser veren yazarlardan bir kısmı ise daha çok öykücülükleriyle ön plana çıkar. (V) 1950 sonrasında öyküleriyle adından söz ettiren yazarlardan biri de Leyla Erbil'dir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, çağdaş öykü örneklerinin 1950'den itibaren Türk edebiyatında görüldüğü belirtilmiştir. B) II. cümlede, öykü ile ilgili farklı iki durumdan söz edilmiştir. III. cümlede, öykü yazarlarının çoğalmasından söz edilmiştir. D) IV. cümlede, kimi yazarların öykü yazmadaki tutumundan söz edilmiştir. V. cümlede, öyküleriyle ün kazanmış bir kadın yazara yer verilmiştir.