Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Lise Türkçe Soruları

TYT, AYT, YKS, LGS, KPSS, ALES hazırlık sürecinde dilediğin dersten soru çözüm desteği almak ister misin? Kunduz’a sorularını sor, alanında uzman eğitmenler cevaplasın.
a
B
TYT (Temel Yeterlilik Testi)
27. (1) Doğal ürün olarak adlandırılan gıdaların resmî veya
genel bir tanımı, kriteri ve standardı yok. (II) Bu neden-
konusu. (III) Herhangi bir denetime ve belgeye tabi ol-
le art niyetli kişilerin suistimallerine açık bir durum söz
mayan doğal ürünlerin gerçek olup olmadığı tamamen
kişisel bilgi, deneyim ve güvene dayalıdır. (IV) Ama or-
ganik ürünler üretimden son kullanıcıya ulaşana kadar
her aşamada kontrol edilerek belgelendiriliyor. (V) Bu
ürünler, ilgili yönetmeliğe uygun olarak organik tarım
esaslarına göre yetiştiriliyor ve ambalajlanıyor. A
10 bis 19y 60
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
Q
cümle, yapıca birleşik bir ad cümlesidir.
Bl. cümlede, fiilimsiye yer verilmemiştir.
Tabisino mujubed nipi hebluut eb.
CII. cümlede, hem edat hem bağlaç vardır.
DIV. cümlede, "organik ürünler" sözü, sözde öznedir.
EXV. cümle, öge ortaklığı olan bağlı bir cümledir.
ilax
sbrinsio 002 imiexiüt sbly ille noa (3)
inelioteul Xuvod ne niniesy
nals 10en abisino numurub ud
Nosideminsa võublo noben sieblisieteris (dig
29.
Lise Türkçe
Fiiller
a B TYT (Temel Yeterlilik Testi) 27. (1) Doğal ürün olarak adlandırılan gıdaların resmî veya genel bir tanımı, kriteri ve standardı yok. (II) Bu neden- konusu. (III) Herhangi bir denetime ve belgeye tabi ol- le art niyetli kişilerin suistimallerine açık bir durum söz mayan doğal ürünlerin gerçek olup olmadığı tamamen kişisel bilgi, deneyim ve güvene dayalıdır. (IV) Ama or- ganik ürünler üretimden son kullanıcıya ulaşana kadar her aşamada kontrol edilerek belgelendiriliyor. (V) Bu ürünler, ilgili yönetmeliğe uygun olarak organik tarım esaslarına göre yetiştiriliyor ve ambalajlanıyor. A 10 bis 19y 60 Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? Q cümle, yapıca birleşik bir ad cümlesidir. Bl. cümlede, fiilimsiye yer verilmemiştir. Tabisino mujubed nipi hebluut eb. CII. cümlede, hem edat hem bağlaç vardır. DIV. cümlede, "organik ürünler" sözü, sözde öznedir. EXV. cümle, öge ortaklığı olan bağlı bir cümledir. ilax sbrinsio 002 imiexiüt sbly ille noa (3) inelioteul Xuvod ne niniesy nals 10en abisino numurub ud Nosideminsa võublo noben sieblisieteris (dig 29.
1.) Kimsenin kitap okumaya vakit bulamadığı, herkesin
yazmak istediği bir dönemde yazarların sırl: kapıları-
ni aralayan bu kitap şimdi birçok okurun baş ucu ki-
tabı olacak.
Bu cümlenin öznesi aşağıdakilerden hangisidir?
A) baş ucu kitabı
B) birçok okurun baş ucu kitabı
C) bu kitap
Pyazarların sırlı kapılarını aralayan bu kitap
Ey Kimsenin kitap okumaya vakit bulamadığı, herke-
sin yazmak istediği bir dönemde yazarların sırlı
kapılarını aralayan bu kitap
Lise Türkçe
Cümlenin Temel Öğeleri
1.) Kimsenin kitap okumaya vakit bulamadığı, herkesin yazmak istediği bir dönemde yazarların sırl: kapıları- ni aralayan bu kitap şimdi birçok okurun baş ucu ki- tabı olacak. Bu cümlenin öznesi aşağıdakilerden hangisidir? A) baş ucu kitabı B) birçok okurun baş ucu kitabı C) bu kitap Pyazarların sırlı kapılarını aralayan bu kitap Ey Kimsenin kitap okumaya vakit bulamadığı, herke- sin yazmak istediği bir dönemde yazarların sırlı kapılarını aralayan bu kitap
nda
nasil
C
aliyle
ütün
aştan
apurlan
dan iki
Lùs tali-
e kadar
bir kayık
çtim, iki
ayan yer-
atma bir
kip kamp
uyku tulu-
ler olurdu.
ar gittikten
macera iki
ı bir bütün
gisi baştan
E) V
davranmak, düşündüğünü açıkça söylemek.
VI. Yani anlayacağınız babam, bize vereceği tüm terbiy
kitaplara emanet etmişti, nasihat vermenin kuru y si-
kıcı şeklini değil eğlenceli şeklini tercih etmişti
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı r bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangsl baştan
ikinci olur?
A) I
B)
D
C) III
1. En çok yılda bir, mezan başında bir demet çiçekle ha-
tırlanır, o kadar?
II. Hamlet'in doğduğu günden bu yana 372 yıl geçti, hálá
yaşıyor.
E) V
III. Romancının düş ve özlemleriyle beslediği, bunca
emekle yetiştirdiği, ellerinden tutup insanlar arasına
salıverdiği roman kişileri mi çok yaşar yoksa gerçek-
ten yaşamış, ölmüş gerçek kişiler mi?
IV. Oysa bir roman veya tiyatro kahramanı sonsuza dek
yaşayabilir, yaşama gücü varsa.
V. Insan yaşayarak var olur ama bu var oluş son nefesle
biter ve her şey gibi o da zamanın içinde uzaklaşır,
sisler içinde kaybolup gider.
VI. Elsenor da yaşıyor, düşünüyor, hayaller kuruyor, bu-
nalıyor oysa Sheakespeare'in yaşayıp yaşamadığı bile
bugün tartışma konusu.
A) II
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
ikinci olur?
B) III
C) IV
D) V
E) VI
85
davon
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
nda nasil C aliyle ütün aştan apurlan dan iki Lùs tali- e kadar bir kayık çtim, iki ayan yer- atma bir kip kamp uyku tulu- ler olurdu. ar gittikten macera iki ı bir bütün gisi baştan E) V davranmak, düşündüğünü açıkça söylemek. VI. Yani anlayacağınız babam, bize vereceği tüm terbiy kitaplara emanet etmişti, nasihat vermenin kuru y si- kıcı şeklini değil eğlenceli şeklini tercih etmişti Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı r bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangsl baştan ikinci olur? A) I B) D C) III 1. En çok yılda bir, mezan başında bir demet çiçekle ha- tırlanır, o kadar? II. Hamlet'in doğduğu günden bu yana 372 yıl geçti, hálá yaşıyor. E) V III. Romancının düş ve özlemleriyle beslediği, bunca emekle yetiştirdiği, ellerinden tutup insanlar arasına salıverdiği roman kişileri mi çok yaşar yoksa gerçek- ten yaşamış, ölmüş gerçek kişiler mi? IV. Oysa bir roman veya tiyatro kahramanı sonsuza dek yaşayabilir, yaşama gücü varsa. V. Insan yaşayarak var olur ama bu var oluş son nefesle biter ve her şey gibi o da zamanın içinde uzaklaşır, sisler içinde kaybolup gider. VI. Elsenor da yaşıyor, düşünüyor, hayaller kuruyor, bu- nalıyor oysa Sheakespeare'in yaşayıp yaşamadığı bile bugün tartışma konusu. A) II Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan ikinci olur? B) III C) IV D) V E) VI 85 davon
uş ve artık
ir biçimde
I eden bir
n zaman
en gelen
e Uygur
u dini
bütün
baştan
msal
enler
O'n-
at'ı,
asıl
hak
sonuç yayınları
Paragraf Oluşturma
7. 1. Siyaset yapma alanının çok kısıtlı olduğu bir ortamda
gazeteciler ya halkı aydınlatmak için bilimsel yazılar
yazıyor veya günlük olaylar başlığı altında hırsızlık
kavga haberleri yayımlıyorlardı.
Osmanlı Devleti'nde ilk gazeteciler resmi gazete tar-
zında ve devlet himayesi altında yayın hayatına başladı.
III. Ihtilal'in hararetli günlerinde sansürden kurtulmanın
2 verdiği heyecanla İstanbul gazeteleri on, on beş gün
kucaklar dolusu satılarak tiraj olarak otuz binlere ulaştı.
IV. Osmanlı hayatında gazete ilk defa II. Meşrutiyet
sonrasında fonksiyonel hâle geldi..
V. Işte o günden beri bizim gazetelerimiz var, gerçi
hâlâ yirmi kişiye bir gazete düşse de maya tutmuş
görünüyor.
C
11.
VI. Bu durumu görüp "Bu işte iyi para var!" düşüncesiyle
elinde avucundakini gazeteciliğe yatıran birçok
kişi başarılı olamayıp sermayeyi kediye yüklese de
gazetecilik iyi bir noktaya ulaşmıştı.
4
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A) II B) J
C) IV D) V
E) VI
1. I. Mehr
sini b
serb
8. I. Özellikle XIII. yüzyılda başlayıp XIV. yüzyıl ortalarına
kadar süren Moğol istilası, Anadolu'daki Selçuklu
varlığı açısından yıkıcı ve yıpratıcı olmuş ve Osmanlı
Devleti'nin kuruluşuna zemin hazırlamıştır.
II. Abbasi halifesinin devlet yönetme gücünü kaybettiği,
göstermelik hâle geldiği X-XI. yüzyıl, Türk boylarının
Anadolu coğrafyasında yerlesme mücadels
II. Akif
=
zel
tisi
III. O
2 ya
IV. O
5°
V.
1
VI
2.
Lise Türkçe
Gezi Yazısı
uş ve artık ir biçimde I eden bir n zaman en gelen e Uygur u dini bütün baştan msal enler O'n- at'ı, asıl hak sonuç yayınları Paragraf Oluşturma 7. 1. Siyaset yapma alanının çok kısıtlı olduğu bir ortamda gazeteciler ya halkı aydınlatmak için bilimsel yazılar yazıyor veya günlük olaylar başlığı altında hırsızlık kavga haberleri yayımlıyorlardı. Osmanlı Devleti'nde ilk gazeteciler resmi gazete tar- zında ve devlet himayesi altında yayın hayatına başladı. III. Ihtilal'in hararetli günlerinde sansürden kurtulmanın 2 verdiği heyecanla İstanbul gazeteleri on, on beş gün kucaklar dolusu satılarak tiraj olarak otuz binlere ulaştı. IV. Osmanlı hayatında gazete ilk defa II. Meşrutiyet sonrasında fonksiyonel hâle geldi.. V. Işte o günden beri bizim gazetelerimiz var, gerçi hâlâ yirmi kişiye bir gazete düşse de maya tutmuş görünüyor. C 11. VI. Bu durumu görüp "Bu işte iyi para var!" düşüncesiyle elinde avucundakini gazeteciliğe yatıran birçok kişi başarılı olamayıp sermayeyi kediye yüklese de gazetecilik iyi bir noktaya ulaşmıştı. 4 Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) II B) J C) IV D) V E) VI 1. I. Mehr sini b serb 8. I. Özellikle XIII. yüzyılda başlayıp XIV. yüzyıl ortalarına kadar süren Moğol istilası, Anadolu'daki Selçuklu varlığı açısından yıkıcı ve yıpratıcı olmuş ve Osmanlı Devleti'nin kuruluşuna zemin hazırlamıştır. II. Abbasi halifesinin devlet yönetme gücünü kaybettiği, göstermelik hâle geldiği X-XI. yüzyıl, Türk boylarının Anadolu coğrafyasında yerlesme mücadels II. Akif = zel tisi III. O 2 ya IV. O 5° V. 1 VI 2.
11. "Allah'ın, devlet güneşini Türk burçlarından doğur.
muş olduğunu ve Türklerin ülkesi üzerinde gökle-
rin bütün dairelerini döndürmüş olduğunu gördüm.
Allah onlara Türk adını verdi ve yeryüzüne hâkim
kıldı. Cihan imparatorları Türk ırkından çıktı. Dün-
ya milletlerinin yuları Türklerin eline verildi. Türk-
ler Allah tarafından bütün kavimlere üstün kılındı.
Hak'tan ayrılmayan Türkler, Allah tarafından hak
üzerine kuvvetlendirildi. Türkler ile birlikte olan ka-
vimler aziz oldu. Böyle kavimler, Türkler tarafından
her arzularına eriştirildi. Türkler, himayelerine al-
dıkları milletleri, kötülerin şerrinden korudular. Ci-
han hâkimi olan Türklere herkes muhtaçtır, onlara
derdini dinletmek, bu suretle her türlü arzuya naili
olabilmek için Türkçe öğrenmek gerekir."
Bu parçanın, içeriği bakımından değerlendiril-
diğinde aşağıdaki eserlerin hangisinden alındı-
ğı söylenebilir?
A) Divanü Lügati't-Türk B) Kutadgu Bilig
C) Divan-ı Hikmet
E) Dede Korkut Hikâyeleri
omm
D) Atabetü'l-Hakayık
M
K
Lise Türkçe
Anı Türü
11. "Allah'ın, devlet güneşini Türk burçlarından doğur. muş olduğunu ve Türklerin ülkesi üzerinde gökle- rin bütün dairelerini döndürmüş olduğunu gördüm. Allah onlara Türk adını verdi ve yeryüzüne hâkim kıldı. Cihan imparatorları Türk ırkından çıktı. Dün- ya milletlerinin yuları Türklerin eline verildi. Türk- ler Allah tarafından bütün kavimlere üstün kılındı. Hak'tan ayrılmayan Türkler, Allah tarafından hak üzerine kuvvetlendirildi. Türkler ile birlikte olan ka- vimler aziz oldu. Böyle kavimler, Türkler tarafından her arzularına eriştirildi. Türkler, himayelerine al- dıkları milletleri, kötülerin şerrinden korudular. Ci- han hâkimi olan Türklere herkes muhtaçtır, onlara derdini dinletmek, bu suretle her türlü arzuya naili olabilmek için Türkçe öğrenmek gerekir." Bu parçanın, içeriği bakımından değerlendiril- diğinde aşağıdaki eserlerin hangisinden alındı- ğı söylenebilir? A) Divanü Lügati't-Türk B) Kutadgu Bilig C) Divan-ı Hikmet E) Dede Korkut Hikâyeleri omm D) Atabetü'l-Hakayık M K
ol-
iği-
Dü-
di-
rle
e-
1-
t
ARI
10. (1) Atabetül Hakayık 12. yüzyılda Edip Ahmet tara-
fından aruz vezni kullanılarak dörtlüklerle yazılmış
didaktik bir eserdir. Eserin adı "hakikatler basama-
ğı" anlamına gelmektedir. (II) Hakaniye Türkçesiy-
le yazılmış olan bu eserde, bilginin faydası, ceha-
letin zararları, cömertlik, cimrilik, iyi ve kötü huy-
lar anlatılarak halka yararlı olmak hedeflenmiştir.
(II) Eserde Arapça ve Farsça kelimelere rastlan-
digindan eserin dili biraz ağırdır. (IV) Dörtlükler
koşma gibi 'aaab' şeklinde kafiyelenmiştir. Edip
Ahmet'in, bu eseri yazarken Kutadgu Bilig'den et-
kilendiği bilinmektedir. (V) On dört bölümden olu-
şan eser kim olduğunu, nerede hüküm sürdüğünü
bilmediğimiz Türk ve Acem meliki Muhammed Dâd
İspehsalar Bey'e sunulmuştur. (VI)
Bu parçada numaralanmış hangi bölümler ara-
sında bir bilgi yanlışlığı yapılmıştır?
A) I ve II
B) II ve III
D) IV ve V
C) III ve IV
E) V ve VI
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
ol- iği- Dü- di- rle e- 1- t ARI 10. (1) Atabetül Hakayık 12. yüzyılda Edip Ahmet tara- fından aruz vezni kullanılarak dörtlüklerle yazılmış didaktik bir eserdir. Eserin adı "hakikatler basama- ğı" anlamına gelmektedir. (II) Hakaniye Türkçesiy- le yazılmış olan bu eserde, bilginin faydası, ceha- letin zararları, cömertlik, cimrilik, iyi ve kötü huy- lar anlatılarak halka yararlı olmak hedeflenmiştir. (II) Eserde Arapça ve Farsça kelimelere rastlan- digindan eserin dili biraz ağırdır. (IV) Dörtlükler koşma gibi 'aaab' şeklinde kafiyelenmiştir. Edip Ahmet'in, bu eseri yazarken Kutadgu Bilig'den et- kilendiği bilinmektedir. (V) On dört bölümden olu- şan eser kim olduğunu, nerede hüküm sürdüğünü bilmediğimiz Türk ve Acem meliki Muhammed Dâd İspehsalar Bey'e sunulmuştur. (VI) Bu parçada numaralanmış hangi bölümler ara- sında bir bilgi yanlışlığı yapılmıştır? A) I ve II B) II ve III D) IV ve V C) III ve IV E) V ve VI
leriyle il-
gi yanlışı
ati't-Türk,
anda an-
ayık adlı
kullanıl-
ce ölçü-
den olu-
ması ge-
k ve sa-
Ahmet
ertlik ve
en bil-
AYDIN YAYINLARI
5. (1) Kutadgu Bilig, 900 yıllık bir geçmişi olan İslamî
Türk edebiyatının ilk en büyük verimidir. (II) 6645
beyitlik didaktik bir manzume olan eser, aru-
zun "fe'ûlün feûlün feûlün fe'ûl" vezniyle yazılmış-
tır. (III) Kaşgarlı Mahmut eserini meydana getirir-
ken gerek nazım örgüsü gerekse epik üslup açı-
sından Firdevsi'nin "Şehnâme"sinden etkilen-
miş, onun Farsçada yaptığını Türkçede yapmıştır.
(IV) Firdevsî'nin Fars-İslam biçimine dönüştürdü-
ğü İran destanını, Türk destan geleneğini bir tara-
fa bırakıp Fars-İslam hükümdarlık ideallerini alarak
yapmaya çalışmış ve bunları Orta Asya Türk edebi-
yat geleneği ile birleştirmiştir. (V) Bu eseriyle Türk
hükümdarlık, devlet idaresi ve hikmet gelenekleri-
nin Arap ve Fars gelenekleri ile karşılaştırılabilecek
derecede başarılı olduğunu göstermek ve ispatla-
mak amacını gütmüştür.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi-
sinde "Kutadgu Bilig" ile ilgili bir bilgi yanlışı söz
konusudur?
A) I.
B) II.
C) III. D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Halk Şiiri Özellikleri
leriyle il- gi yanlışı ati't-Türk, anda an- ayık adlı kullanıl- ce ölçü- den olu- ması ge- k ve sa- Ahmet ertlik ve en bil- AYDIN YAYINLARI 5. (1) Kutadgu Bilig, 900 yıllık bir geçmişi olan İslamî Türk edebiyatının ilk en büyük verimidir. (II) 6645 beyitlik didaktik bir manzume olan eser, aru- zun "fe'ûlün feûlün feûlün fe'ûl" vezniyle yazılmış- tır. (III) Kaşgarlı Mahmut eserini meydana getirir- ken gerek nazım örgüsü gerekse epik üslup açı- sından Firdevsi'nin "Şehnâme"sinden etkilen- miş, onun Farsçada yaptığını Türkçede yapmıştır. (IV) Firdevsî'nin Fars-İslam biçimine dönüştürdü- ğü İran destanını, Türk destan geleneğini bir tara- fa bırakıp Fars-İslam hükümdarlık ideallerini alarak yapmaya çalışmış ve bunları Orta Asya Türk edebi- yat geleneği ile birleştirmiştir. (V) Bu eseriyle Türk hükümdarlık, devlet idaresi ve hikmet gelenekleri- nin Arap ve Fars gelenekleri ile karşılaştırılabilecek derecede başarılı olduğunu göstermek ve ispatla- mak amacını gütmüştür. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi- sinde "Kutadgu Bilig" ile ilgili bir bilgi yanlışı söz konusudur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
CE TESTI
15. Filozof Kant için bir eylemin gerekçesi, eylemin kendisinde,
ve onun sonuçlarından çok daha fazla önemlidir. Ona göre
birinin ahlaki bir eylemde bulunup bulunmadığını bilebilmek
için, eylemi gerçekleştirenin niyetini bilmek gerekir. Bu du-
rumda merhametli bir insanın yardıma muhtaç birine yardım
edip etmediğini bilmek yeterli değildir. Bu merhamet sahibi
insan, eylemini kendi çıkarı için yerine getiriyor olabilir ya da
eylemi yerine getirmek uğruna çektiği zorlukların ardından
bir mükâfat bekliyor olabilir. Bir eylem, bir beklenti içerisin-
de yapılmışsa koşullu eylemdir ve bu eylem ahlaki değildir.
Ödev duygusu içerisinde yapılan eylem ahlakidir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşı-
labilir?
A) Ahlaki gerekçelere dayanmayan eylemler başarısızlıkla
sonuçlanır.
B) Bir eylemin niteliği, o eylemin kişisel çıkarlarla ilişkisine
göre belirlenir.
Davranışlarının sonuçlarıyla yüzleşebilen insanlar ah-
laklıdır.
DBeklentilerle şekillenen eylemlerin kaynağı ödev duygu-
sudur.
E) Olumlu özelliklere sahip kişiler davranışlarından ötürü
ödüllendirilir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
CE TESTI 15. Filozof Kant için bir eylemin gerekçesi, eylemin kendisinde, ve onun sonuçlarından çok daha fazla önemlidir. Ona göre birinin ahlaki bir eylemde bulunup bulunmadığını bilebilmek için, eylemi gerçekleştirenin niyetini bilmek gerekir. Bu du- rumda merhametli bir insanın yardıma muhtaç birine yardım edip etmediğini bilmek yeterli değildir. Bu merhamet sahibi insan, eylemini kendi çıkarı için yerine getiriyor olabilir ya da eylemi yerine getirmek uğruna çektiği zorlukların ardından bir mükâfat bekliyor olabilir. Bir eylem, bir beklenti içerisin- de yapılmışsa koşullu eylemdir ve bu eylem ahlaki değildir. Ödev duygusu içerisinde yapılan eylem ahlakidir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşı- labilir? A) Ahlaki gerekçelere dayanmayan eylemler başarısızlıkla sonuçlanır. B) Bir eylemin niteliği, o eylemin kişisel çıkarlarla ilişkisine göre belirlenir. Davranışlarının sonuçlarıyla yüzleşebilen insanlar ah- laklıdır. DBeklentilerle şekillenen eylemlerin kaynağı ödev duygu- sudur. E) Olumlu özelliklere sahip kişiler davranışlarından ötürü ödüllendirilir.
A) Günlük alışkanlıklanın kişiyi sığ düşünmeye yönelttiği
BY Okumanın insanın kendini başkalarından üstün görme-
sini engellediği
C) Çevresel etkenlerin kişiyi okumaktan uzaklaştırdığı
D) Okumanın, kişinin dünyaya daha geniş açıdan bakma-
sini sağladığı
Insanin okuyarak çevrenin bunaltici havasından uzakla-
şabildiği
Paylaşım Yayınları'
14. Şiirlerini okuduğum birkaç kişiyi yakından tanıyorum. Bun-
lardan bazılarının şiirlerinde, şiir dışı alanlardaki konuşma-
larına oranla akla daha az yer vermeleri beni hep şaşırtmış-
tir. Acaba bunlar şiirin salt duygu işi olduğunu mu düşünü-
yorlar? Acaba salt duygu işi olan bir sey var mı? Belirli bir
coşku ve esin durumu hiçbir zaman soğukkanlılığın doğru-
dan doğruya karşıtı değildir. Hatta şunu da kabul etmek ge-
rekir: Düşünsel ölçütlere uyma konusundaki isteksizlik, şa-
irin içinde bulunduğu atmosferin son derece verimsiz oldu-
ğunun bir göstergesidir.
Görüşlerini bu sözlerle aktaran birinin aşağıdakilerden
hangisini söylemesi beklenemez?
AY Şiir, duygunun ve aklın birlikteliğinden doğar.
BY Düşünceden kopuk bir şiir, şairin üretme sıkıntısını gös-
terir.
C Şiir, duygusal söylemden uzaklaştıkça etki gücünü yiti-
ri
Bir şiirin estetik değeri, salt duygu yoğunluğu ile açıkla
hamaz.
Aklı gölgeleyen bir coşkunluk şiire zarar verir.
A
A
A
B
gör
e Dav
lak
DBe
su
E) Ol
ÖC
16. Öyl
ko'
ge:
sin
ko
lig
ti
hu
le
la
E
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A) Günlük alışkanlıklanın kişiyi sığ düşünmeye yönelttiği BY Okumanın insanın kendini başkalarından üstün görme- sini engellediği C) Çevresel etkenlerin kişiyi okumaktan uzaklaştırdığı D) Okumanın, kişinin dünyaya daha geniş açıdan bakma- sini sağladığı Insanin okuyarak çevrenin bunaltici havasından uzakla- şabildiği Paylaşım Yayınları' 14. Şiirlerini okuduğum birkaç kişiyi yakından tanıyorum. Bun- lardan bazılarının şiirlerinde, şiir dışı alanlardaki konuşma- larına oranla akla daha az yer vermeleri beni hep şaşırtmış- tir. Acaba bunlar şiirin salt duygu işi olduğunu mu düşünü- yorlar? Acaba salt duygu işi olan bir sey var mı? Belirli bir coşku ve esin durumu hiçbir zaman soğukkanlılığın doğru- dan doğruya karşıtı değildir. Hatta şunu da kabul etmek ge- rekir: Düşünsel ölçütlere uyma konusundaki isteksizlik, şa- irin içinde bulunduğu atmosferin son derece verimsiz oldu- ğunun bir göstergesidir. Görüşlerini bu sözlerle aktaran birinin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez? AY Şiir, duygunun ve aklın birlikteliğinden doğar. BY Düşünceden kopuk bir şiir, şairin üretme sıkıntısını gös- terir. C Şiir, duygusal söylemden uzaklaştıkça etki gücünü yiti- ri Bir şiirin estetik değeri, salt duygu yoğunluğu ile açıkla hamaz. Aklı gölgeleyen bir coşkunluk şiire zarar verir. A A A B gör e Dav lak DBe su E) Ol ÖC 16. Öyl ko' ge: sin ko lig ti hu le la E
TÜRKÇE TES
13. Etrafımızda bulunan her şey bizi düşünmemeye, dünyayı si-
yah ve beyaz, iyi ve kötü, biz ve onlar diye bölen dille ve kli-
şelerle yetinmeye teşvik ediyor. Ancak okuduğumuzda top-
lumun kısıtlı soz dağarcığından çıkıp daha geniş daha zen-
gin bir alana adım atabiliyoruz. Çünkü sözcüklerin öteki dün-
yasında sınır yok Orada her düşüncenin izlerini takip edip
onları karşılaştırma, seçmeler yapma olanağımız var. Beyaz
ile siyahın yanında grilerin de olduğunu okuyarak daha iyi
görebiliyoruz. Kendi düşüncelerimizin yanında başkalarının
düşüncelerini görünce aslında çok da farklı olmadığımızı an-
lıyoruz. Kendimiz kalırken başkalarıyla bir araya gelebili-
yoruz.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) Günlük alışkanlıkların kişiyi sığ düşünmeye yönelttiği
BY Okumanın insanın kendini başkalarından üstün görme-
sini engellediği
C) Çevresel etkenlerin kişiyi okumaktan uzaklaştırdığı
D) Okumanın, kişinin dünyaya daha geniş açıdan bakma-
sını sağladığı
Einsanın okuyarak çevrenin bunaltıcı havasından uzakla-
şabildiği
1
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE TES 13. Etrafımızda bulunan her şey bizi düşünmemeye, dünyayı si- yah ve beyaz, iyi ve kötü, biz ve onlar diye bölen dille ve kli- şelerle yetinmeye teşvik ediyor. Ancak okuduğumuzda top- lumun kısıtlı soz dağarcığından çıkıp daha geniş daha zen- gin bir alana adım atabiliyoruz. Çünkü sözcüklerin öteki dün- yasında sınır yok Orada her düşüncenin izlerini takip edip onları karşılaştırma, seçmeler yapma olanağımız var. Beyaz ile siyahın yanında grilerin de olduğunu okuyarak daha iyi görebiliyoruz. Kendi düşüncelerimizin yanında başkalarının düşüncelerini görünce aslında çok da farklı olmadığımızı an- lıyoruz. Kendimiz kalırken başkalarıyla bir araya gelebili- yoruz. Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakiler- den hangisidir? A) Günlük alışkanlıkların kişiyi sığ düşünmeye yönelttiği BY Okumanın insanın kendini başkalarından üstün görme- sini engellediği C) Çevresel etkenlerin kişiyi okumaktan uzaklaştırdığı D) Okumanın, kişinin dünyaya daha geniş açıdan bakma- sını sağladığı Einsanın okuyarak çevrenin bunaltıcı havasından uzakla- şabildiği 1
12. (1) Yıllardır uğramadığım bu kıyı kasabasında, her şey san-
ki benim buradan ayrıldığım gün donup kalmış. (II) İnsan-
lar, bu şirin beldede en azından bakışlarına renk katacak
ufak yenilikler yapma ihtiyacı duymadan yaşamaya alışmış
galiba (III) Yaşam alanındaki küçük değişimleri bile düzen-
lerini bozan bir aykırılıkmışçasına tedirginliğe yakın bir hay-
retle izliyor gibiler (IV) Kasabaya döndüğümden beri onlar
için yazlıkçı komşularının afacan oğlu değil de bir yabancı-
yım artık. (V) Sanırım beni burada kendilerinden biri olarak
gormererini sağlayacak kadar yerli değilim henüz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde anlam-
ca kesinlik söz konusudur?
A) I
A
B) II
C) III
A
D) W
A
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
12. (1) Yıllardır uğramadığım bu kıyı kasabasında, her şey san- ki benim buradan ayrıldığım gün donup kalmış. (II) İnsan- lar, bu şirin beldede en azından bakışlarına renk katacak ufak yenilikler yapma ihtiyacı duymadan yaşamaya alışmış galiba (III) Yaşam alanındaki küçük değişimleri bile düzen- lerini bozan bir aykırılıkmışçasına tedirginliğe yakın bir hay- retle izliyor gibiler (IV) Kasabaya döndüğümden beri onlar için yazlıkçı komşularının afacan oğlu değil de bir yabancı- yım artık. (V) Sanırım beni burada kendilerinden biri olarak gormererini sağlayacak kadar yerli değilim henüz. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde anlam- ca kesinlik söz konusudur? A) I A B) II C) III A D) W A E) V
LIMIT YAYINLARI
9.
DENEME 07
Dil işçiliği her yazar için aynı yoğunlukta çabaları ge-
rektirmez. (1) Kimi yazarlar bir yazıyı bitirirken arka-
larında çer çöp bir görünüm bırakırlar. (II) Bu tekrar
geri dönüp adamakıllı bir temizlik çalışması gerek-
tirir. (III) Hatta çoğu zaman, kabası alındıktan sonra
cilalama, parlatma gibi ince işler için üçüncü, dör-
düncü dönüşler de gerektirebilir. (IV) Bu dönüşler
olmazsa - bu dönüşlere iştah kabartıcı sofra dizayn-
ları da diyebiliriz - yazının okuyucu yüreğinden kav-
ranması beklenmemeli. (V) Kimi yazarlar da doğuş-
tan ve yazı hayatları boyunca bir kompozisyon ve
düzen çerçevesinde kalem oynatmayı ilke edinmiş-
lerdir. (VI) Bu yazarlar arkalarında ilk bakışta pürüz-
süz ve sağlam yapılı yazı bahçeleri bırakırlar.
(VII) Geri dönüp yazıyı yeniden elden geçirmeyince
kıyamet kopmaz ama bu tür yazıların ikinci defa göz-
den geçirilip ufak tefek pürüzlerin giderilmesi ay-
rıntıdan alınan tadın daha yüksek dozda olmasını
sağlar.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf hangi cümleyle başlar?
A) III
B) IV
C) V D) VI
E) VII
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
LIMIT YAYINLARI 9. DENEME 07 Dil işçiliği her yazar için aynı yoğunlukta çabaları ge- rektirmez. (1) Kimi yazarlar bir yazıyı bitirirken arka- larında çer çöp bir görünüm bırakırlar. (II) Bu tekrar geri dönüp adamakıllı bir temizlik çalışması gerek- tirir. (III) Hatta çoğu zaman, kabası alındıktan sonra cilalama, parlatma gibi ince işler için üçüncü, dör- düncü dönüşler de gerektirebilir. (IV) Bu dönüşler olmazsa - bu dönüşlere iştah kabartıcı sofra dizayn- ları da diyebiliriz - yazının okuyucu yüreğinden kav- ranması beklenmemeli. (V) Kimi yazarlar da doğuş- tan ve yazı hayatları boyunca bir kompozisyon ve düzen çerçevesinde kalem oynatmayı ilke edinmiş- lerdir. (VI) Bu yazarlar arkalarında ilk bakışta pürüz- süz ve sağlam yapılı yazı bahçeleri bırakırlar. (VII) Geri dönüp yazıyı yeniden elden geçirmeyince kıyamet kopmaz ama bu tür yazıların ikinci defa göz- den geçirilip ufak tefek pürüzlerin giderilmesi ay- rıntıdan alınan tadın daha yüksek dozda olmasını sağlar. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) III B) IV C) V D) VI E) VII
CE TESTI
11. I. Gelişen teknoloji ve üretimde sağlanan verimlilik artışı
her sanayi devriminde olduğu gibi insanlar tarafından
işlerinin ellerinden alınacağı endişesiyle karşılanmıştır.
II. Ancak sanayide gerçekleşen devrimleri eğitimde ger-
çekleşen dönüşümler izlediğinde yeni mesleklere uygun
bireylerin yetişerek iş gücüne katılması mümkün håle
gelmektedir.
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisi söylenebilir?
DENEME-2 TYT
A) cümlede ifade edilen konuyla örtüşen farklı bir durum-
dan söz edilmektedir..
B) 1. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum-
suzluktan bahsedilmektedir.
C) I. cümlede ortaya konan saptamanın geçerli olmadığı-
na dair bilimsel veriler sunulmaktadır.
D) 1. cümlede dile getirilen düşüncenin hangi koşullarda
geçerli olabileceği belirtilmektedir.
E) I. cumlede sözü edilen durumun, beklenenden farklı ola-
ak sağladığı olanaktan söz edilmektedir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
CE TESTI 11. I. Gelişen teknoloji ve üretimde sağlanan verimlilik artışı her sanayi devriminde olduğu gibi insanlar tarafından işlerinin ellerinden alınacağı endişesiyle karşılanmıştır. II. Ancak sanayide gerçekleşen devrimleri eğitimde ger- çekleşen dönüşümler izlediğinde yeni mesleklere uygun bireylerin yetişerek iş gücüne katılması mümkün håle gelmektedir. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisi söylenebilir? DENEME-2 TYT A) cümlede ifade edilen konuyla örtüşen farklı bir durum- dan söz edilmektedir.. B) 1. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum- suzluktan bahsedilmektedir. C) I. cümlede ortaya konan saptamanın geçerli olmadığı- na dair bilimsel veriler sunulmaktadır. D) 1. cümlede dile getirilen düşüncenin hangi koşullarda geçerli olabileceği belirtilmektedir. E) I. cumlede sözü edilen durumun, beklenenden farklı ola- ak sağladığı olanaktan söz edilmektedir.
Iki karşıt düşüncenin hangi noktalar
Naşıdığını vurgulamaktadırlar.
Bir saptamanın geçerliliğini kanıtlamaya yönelik farklı ör-
nekler sunmaktadırlar.
E Farklı tutumların benzer sonuçlara yol açtığını açıklamak-
tadırlar.
Paylaşım Yayınları
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "çevirmek" sözcüğü "Bir
durumdan başka duruma getirmek, dönüştürmek" anlamın-
da kullanılmıştır?
A Beni yolumdan çeviren bu anonsu kimin yaptığını me-
tak ettim.
B) Tiyatro binasını, parasal nedenlerle otele çevirmeyi dü-
şünüyor.
C) Yazar, romanını Fransızcaya çevirmek için yayıncıyla an-
laştı.
D) Arkadaşlarına, iş yerinde çevirdiği dolapları övünerek
anlatırdı.
E) Her tartışmada, sözü işine geldiği gibi çevirmek onun
huyudur.
A
A
A
Lise Türkçe
Fiilimsi Nedir?
Iki karşıt düşüncenin hangi noktalar Naşıdığını vurgulamaktadırlar. Bir saptamanın geçerliliğini kanıtlamaya yönelik farklı ör- nekler sunmaktadırlar. E Farklı tutumların benzer sonuçlara yol açtığını açıklamak- tadırlar. Paylaşım Yayınları 10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "çevirmek" sözcüğü "Bir durumdan başka duruma getirmek, dönüştürmek" anlamın- da kullanılmıştır? A Beni yolumdan çeviren bu anonsu kimin yaptığını me- tak ettim. B) Tiyatro binasını, parasal nedenlerle otele çevirmeyi dü- şünüyor. C) Yazar, romanını Fransızcaya çevirmek için yayıncıyla an- laştı. D) Arkadaşlarına, iş yerinde çevirdiği dolapları övünerek anlatırdı. E) Her tartışmada, sözü işine geldiği gibi çevirmek onun huyudur. A A A
6.
korur.
Paylaşım Yayınları ---
Yazıda yenilik denince çoğumuzun aklına bugün yazılanlar
gelir nedense. Oysa geçmişte yazılıp tazeliğini koruyan ya-
pitlar olduğu gibi zaman içinde yeniliği silinmiş yapıtlar da
var. Kalıcı bir yenilik kendini sürekli sil baştan yaratıyormuş
gibi geliyor bana. İlginç olmaya çalışan kolaycı bir deney-
sellikten hazzetmemekle birlikte yazıda ve genel olarak sa-
natta hakkı verilmiş deneysellikler radarımda hep. Böylesi
girişimlerin bir yüzünde heyecanı canlı tutma ve dayanışma
hissi varken bir yüzünde de daha önce yapılmış olanı yap-
mama niyeti var.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşı-
lamaz?
AÖzgün bir eser her dönemde okura farklı tatlar sunar.
Sanatta yenilik, yüzeysellikten kaçınmayı gerektirir.
C) Geçmişin birikimine yaslanan eserler geleceğe kalır.
Farklılık yaratan eserler, yoğun bir çalışmanın ürünüdür.
E) Her yenilik arayışı, var olanı aşma gayretiyle başlar.
A
A
A
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
6. korur. Paylaşım Yayınları --- Yazıda yenilik denince çoğumuzun aklına bugün yazılanlar gelir nedense. Oysa geçmişte yazılıp tazeliğini koruyan ya- pitlar olduğu gibi zaman içinde yeniliği silinmiş yapıtlar da var. Kalıcı bir yenilik kendini sürekli sil baştan yaratıyormuş gibi geliyor bana. İlginç olmaya çalışan kolaycı bir deney- sellikten hazzetmemekle birlikte yazıda ve genel olarak sa- natta hakkı verilmiş deneysellikler radarımda hep. Böylesi girişimlerin bir yüzünde heyecanı canlı tutma ve dayanışma hissi varken bir yüzünde de daha önce yapılmış olanı yap- mama niyeti var. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşı- lamaz? AÖzgün bir eser her dönemde okura farklı tatlar sunar. Sanatta yenilik, yüzeysellikten kaçınmayı gerektirir. C) Geçmişin birikimine yaslanan eserler geleceğe kalır. Farklılık yaratan eserler, yoğun bir çalışmanın ürünüdür. E) Her yenilik arayışı, var olanı aşma gayretiyle başlar. A A A
Paragraf
18. Oktay Rifat'ın eski şiirlerini okurken bir şey dikkati-
mi çekti. Kitaplarının yeni baskılarında bazı sözcük-
leri değiştirmiş. Eski bulduğu sözcükleri yenileriyle
değiştirmiş. Sözgelimi, "Günüm neşeyle uzun" di-
zesini, "Günüm sevinçle uzun" hâline getirmiş. Bir
şiiri yeniden yazmak başka, onun bazı sözcüklerini
dil kaygısıyla değiştirmek başka. Gerçekte, otuz yıl
önce yazılmış bir şiiri yeniden yazma çabasını da
pek anlamıyorum ben. O şiir belli bir dönemin, bel-
li bir duyarlık ortamının, belli bir dil bağlamının ürü-
nüdür. Ve olduğu gibi kalmalıdır. Kitap hâline gel-
miştir, eleştirilerde anılmıştır, antolojilere o hâliyle
girmiştir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi eleştirilmek-
tedir?
A) Oktay Rifat'ın şiirdeki düzensiz gelişim
B) Şiirdeki tasarrufların okurun algısında meydana
getirdiği çatışma
C) Okuru hiçe sayarak yayımlanmış şiirlerle ilgili ya-
pılan değişiklikler
D) Belli bir dönem ürünlerinin yeniden okurla bu-
luşmasının önündeki engeller
E) Oktay Rifat'in dil kaygısı
19. Çoğu fikri tartışma konusu olmuş, gündeme muha-
lifliği ile giren sanatçılarda
20.
YAYINLARI
LİMİT
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler
Paragraf 18. Oktay Rifat'ın eski şiirlerini okurken bir şey dikkati- mi çekti. Kitaplarının yeni baskılarında bazı sözcük- leri değiştirmiş. Eski bulduğu sözcükleri yenileriyle değiştirmiş. Sözgelimi, "Günüm neşeyle uzun" di- zesini, "Günüm sevinçle uzun" hâline getirmiş. Bir şiiri yeniden yazmak başka, onun bazı sözcüklerini dil kaygısıyla değiştirmek başka. Gerçekte, otuz yıl önce yazılmış bir şiiri yeniden yazma çabasını da pek anlamıyorum ben. O şiir belli bir dönemin, bel- li bir duyarlık ortamının, belli bir dil bağlamının ürü- nüdür. Ve olduğu gibi kalmalıdır. Kitap hâline gel- miştir, eleştirilerde anılmıştır, antolojilere o hâliyle girmiştir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi eleştirilmek- tedir? A) Oktay Rifat'ın şiirdeki düzensiz gelişim B) Şiirdeki tasarrufların okurun algısında meydana getirdiği çatışma C) Okuru hiçe sayarak yayımlanmış şiirlerle ilgili ya- pılan değişiklikler D) Belli bir dönem ürünlerinin yeniden okurla bu- luşmasının önündeki engeller E) Oktay Rifat'in dil kaygısı 19. Çoğu fikri tartışma konusu olmuş, gündeme muha- lifliği ile giren sanatçılarda 20. YAYINLARI LİMİT