Lise Türkçe Soruları

zaur 5. PARAGRAFTA YARDIMCI DÜŞÜN Kişisel bir yaşam sürmek, kendi kurduğu dünyada yaşa- mak, toplumdan kopmak, insanlardan ve her şeyden ayrı olmak değildir. Belki kafa dinginliğinin getirdiği rahatlıkla başka bireylere hoşgörüyle yaklaşmaktır. Bu hoşgörüyle benim olmayanı benimseyebilirim. Yalnız bu, ben istedi- ğim için böyledir. Çünkü benimsediğim, kendimden bir parça gördüğüm şey bana aittir. Beni başka olana bağla- yan köprüyü yalnız ben kurabilirim. Aşağıdakilerden hangisi bu parçanın yazarının düşün- cesini destekleyen bir örnek değildir? A) Kazandığı ödüllerle yazın dünyasının zirvesine çıkan usta ozanın başarısını takdir edebilirim yeter ki o, ken- di başarısını devam ettirsin. B) içerisinde yer almadığım bir müzik grubunun kazan- dığı birinciliğe sevinebilirim yeter ki o, kendi birinciliği- min bir basamağı olsun. C) Kurulum aşamasında hiçbir katkımın olmadığı bir iş yerine sahip olabilirim yeter ki o, içinde çalıştığım bir iş yeri olsun. he 7. D) Şurada duran kimsenin sahiplenmediği tarla benim olabilir yeter ki o, kendi çabamla bakımını yaptığım bir tarla olsun. E) Ulusal takımımızın aldığı yenilginin üzüntüsünü yüre- ğimde duyabilirim yeter ki o, bana benim bir parçam olduğunu hissettirebilsin.

Kar, birden bastininca kampas bir gün kalabila say, S 4. Toplantıda alınan kararlara bir o ibraz etti. sifat 5. Uç günlük bir kursla tek başınıza sörf yapacak düzeye gelmeniz mümkün. -den Başka @"Başka" sözcüğü, durum eki almiş sözcüklerden sonra gelerek bunlarla öbekler vedea başka biçiminde edat olarak kulland Benden başka herkesin görüşlerini aldılar. "Başka" sözcüğü, ayrilma durum ekiyle (den) öbeklesmeden "isim, sıfat, zarf" olarak kullanılabilir. Başka bir mağazaya gitmeye karar verdik. Hep başkalarının sözüne bakman doğru değil. (Zert Sifat Benimle başka, seninle başka konuşuyor. LSM -> Örnek: 7 Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "başka" sözcüğünün cümledeki görevi ayraç içinde yanlış verilmiştir? A) Bizden başka herkes bahçede top oynuyordu. (ilgeç) B Haftaya başka bir yerde buluşmak üzere sözleştik. (sifat) C) O, başkaları gibi davranmıyordu hiçbir zaman. (zamir) D) Bu tepeden Ölü Deniz bir baska görünüyor. (zarf) E) Yurt dışına gittiğinden beri sanki başka birine dönüşmüş. (isim) Cözüm >> TYT / TÜRKÇE Paylaşım 2-0 18-C 6-E 7-C B-C 9-8 10-E 11-C 12-4 Sagi sifati EF

10. (1) Bir nehrin yatağında bulunan büyük yükseklik farkı nedeniyle sular, yüksekten düşerek şelaleleri oluşturur. (II) Ülkemizdeki en güzel ve ilgi gören şelalelerin bulunduğu bölge Akdeniz'dir. (III) Bir su şehri olan Antalya'da Kurşunlu ve Manavgat Şelalesi bulunmaktadır. (IV) Kursunlu Şelalesi, 1996 yılında park hâline getirilen 7 gölet, bitki tüneli ve 200 yıllık su değirmenini içinde barındıran çok güzel bir doğa oluşumudur.Manavgat Şelalesi'nin etrafı da kanallar ve setterle süslenerek güzel bir mesire alanına dönüştürülmüştür. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangileri ögeleri ve ögelerinin dizilişi bakımından özdeştir? A) I ve III B) I ve V C) II ve IV D) III ve IV EXTV ve V 1 pe VİP Yayınları

39. Bu nedenle uzmanlar ağzımızdaki şekerden bir an önce kurtulmanın daha iyi olacağını belirti- yor. II. Ancak bu durumda da dikkat edilmesi gereken bir husus var: Sert olan şekerleri ısırırken dişleri- nizi kırmamak. III. Bir şekeri emerek yemeniz onun ağzınızda uzun süre kalması, dolayısıyla uzun süre asit üretil- mesi ve dişleri çürütmesi demektir. IV. Bunun yolu da şekeri ısırarak parçalayıp yut- maktan geçiyor. V. Şeker yemekte israrcıysanız sonucunda kırık bir diş mi yoksa çürük bir diş mi tercih edersiniz, karar size kalıyor. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bü- tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) I C) III BIL D) IV EV

zarf kulla- ğa. azdı. Ne Ded!!! forv Joffi Arsız arsız güler bağından geçenlere çoban Bu dizedeki ikilemenin görevce özdeşi aşağıdakilerden hangisinde vardır? A) Arsız hayaller yakalar gündüzlerde seni B) Güneş besteliyor yakıcı ışıklarını C) Hırsından zor duruyor düşmanın karşısında D) Söylemiyor derdini kurda kuşa E) Hazan yeli esiyor bahar bahçelerinde 8. Aşağıda den fark A) Art a B) Dolu C) El ell D) Sim E) Uzu

37. Aşağıdaki dizelerin hangisinde fiilimsi vardır? A) Gine mi ağladın kirpikler nemli Dostum niçin giyinmişsin karalar B) Aldık başımıza türlü kaderi Çaresiz çaresiz ileri geri C) Cefanın sefanın farkı yok bence Eğer düşünürsek inceden ince Her ikisi de son haddine varınca Dümdüz olur bu dünyada dereler E) Üzülmüşsün, gül gibi yüzünden belli Senin derdin bu sinemi yaralar

Screa (1) Hepsi bir medeniyet çöküntüsünün yetimleridir. (II) Bu insanlara yeni hayat şekilleri hazırlamadan evvel, onlara hayata tahammül etmek kudretini ve- ren eskilerini bozmak neye yarar. (III) Büyük ihtilâller bunu çok tecrübe etti. (IV) Netice olarak insanı çıplak bırakmaktan başka bir şeye yaramadı. (V) Bırak ki her yerde, en zengin ve müreffeh cemaatlerde bile hayat bir yığın artıklarla, yarı yolda kalmışlarla dolu- dur. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisin- de farklı türden zamirler kullanılmıştır? A) I 8) I C) III D) IV E) V

TYT/ Türkçe 29. Toplumsal değerlerimizden olan komşuluk, büyük şehirlerin artmasıyla iyiden iyiye törpülenmiş durumda ne yazık ki. Daha çok şehirlilik bilincinin tam oturmaması ve yetersizliği ile ilgilidir bu durum. Yaşadığı apartmanda komşuluğu göz ardı eden apartman sakinlerinin, yazlıklarında komşular edindiklerini gözlemleriz. Apartmanın yan duvarındaki komşusuyla görüşmek istemeyen insana ne olmuştur da yazlığında komşu edinmek istemektedir? Burada yaşama mekânı olarak yazlığın apartmana nazaran daha insani olması, bir etken olarak görülebilir. Bu parçada anlatılanlar aşağıdakilerden hangisine karşı çıkmak için yazılmış olabilir? A) Bütün şehirlerin bir kimliğinin, bir kişiliğinin ve bir karakterinin olması beklenir. B) Metropol şehirlerde çok kültürlülük, zenginliğin yanında sıkıntılarıyla da beraber gelmektedir. C) Büyük şehirlerde yaşayan kişiler, komşuluk olgusunu tamamen yitirmiştir. B Geleneğimizde yalnızlığa çözüm olarak komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesi ön plana çıkar. E) Günümüzde büyük şehirlerde sosyal ilişkiler, daha çok sosyal medya platformlarına kaymıştır.

Mikroplara küçük yaşta maruz kalma, bağışıklık sistemimizi mikroplarla nasıl başa çıkacağı ko- nusunda eğitir. II. Vücudu sürekli temiz tutmak, bu sistemin mik- roplarla karşılaştığında bocalamasına yol açı yor. 29. I. Yukarıda verilen numaralı cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A)) II. cümlede, I. cümlede dile getirilenlerin nedeni- ne yer verilmiştir. B) I. cümle amaç-koşul ilişkisiyle II. cümleye bağ- lanmıştır. C) II. cümlede, I. cümlede söylenenlere karşı çıkıl- mıştır. Her iki cümlede de benzer bir durum, farklı şe- killerde dile getirilmiştir. E) Her iki cümlede de oluşacak olumsuz bir sonuç- tan söz edilmiştir.

Acı, yalnızlık ve umutsuzluk Bacon'ın dünyasının - SÖZ- cükleri değil, onun gerçeğini olduğu gibi sözcükler. O dünyayı açıklayabilecek, o dünyayı adlandırabilecek söz- cükler. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangi- si getirilmelidir? A) somut - dile getiren gizemli - yansıtan büyülü-kanıtlayan duygusal-reddeden Eboş-baştan savan

auteomlo is o msu 34. Şekerin anavatanı olarak Doğu ve Güneydoğu Asya kabul edilmektedir. Pasifik Okyanusu'ndaki adalarda Polinezyalılar 5.000 yılı aşkın süredir şeker kamışından fres şeker elde etmektedirler. İlk başta insanlar, kamışı çiğneyerek şekerinin tadını alıyorlardı. Şeker konusundaki net belgeler, MÖ 510 yılına dayanmaktadır. O tarihlerde Hindistan'a sefer yapan Pers İmparatoru Darius, Indus lod Nehri boyunca şeker kamışı yetiştirildiğini ve halkın bunları gıdaları tatlandırmak için kullandıklarını gördü. O zamana dek gıdalarını tatlandırmada bal kullanan Pers halkı, şeker kamışına "arı olmadan bal üreten kamış" adını verdi. Aşağıdaki adlandırmalardan hangisinin bu parçadaki altı çizili söze benzer bir mantıkla ortaya çıktığı sylsöylenebilir? goan bige A) Televizyonu ilk satan bazı esnafların onu "sihirli kutu" ab olarak tanıtması CAR B) Türk Dil Kurumunun yıllar önce "computer" yerine nel "bilgisayar" sözcüğünü önermesi y er C) Havucun Anadolu'daki bazı köy ve kasabalarda "göz ilacı" olarak da ifade edilmesi D) Aslında iri bir narenciye olan "şadok" adlı meyveye "ağaç kavunu" denmesi E) Diğer kıtalarda yaşamayan "kanguru"ların, bütün He dünyada aynı isimle bilinmesi

22. Br şehrin paha biçilmezliğini gösteren yegâne antlardır kaleler. Surlar ne kadar uzun, kaleler ne 1 kadar çoksa şehir o derece kıymetlidir. İstanbul || da o şehirlerden biri. Tarih boyunca büyük mede- ||| niyetlerin gözdesi oldu. Muhteşem Boğaz'ı, eşsiz CIV V doğası ve muhkem kaleleriyle hep ulaşılmazdı. Bu parçadaki numaralanmış sözcüklerden hangi- si yapıca diğerlerinden farklıdır? A) I B) II qil D) IV EV . 0 ● . • 6 . •

11. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde geçişli olmadığı hâlde aldığı ekle geçişli olmuş bir fiil vardır? AÇocuğa yeni bir kitap aldırmıştı. B) Ödevini küçük kardeşine yazdırmıştı. Düşmanlarını akıl silahıyla öldürmüştü. D) Yeni aldığı evi güzelce boyatmıştı. E) Okulun bahçesindeki çöpleri öğrencilere toplatmıştı.

arak 17. M yan Abdyley Domates fidanlan beg buradis Domates fictanlannin gövdeleri kimiz domateslerie aftlarındaki kaninda olarak op metre kadar bemandiktan sonra, akys geyond (V) Patlicanlar da og dört yil yapıyor ve og metre kadar yükseliyordu (V) Hurmalar zevkle yenecek Numaralanmış cümlelerden hangisi özne ve yüklemden olupmaktadır? B) CLI D) IV E) V 18. (1) Sevinç Han öteki boylara elçiler gönderip birleşmek ve Moğollardan öç almak üzere anlaştı. (II) Hepsi birleşerek Moğol üzerine yürüdüler. (III) Moğollar çadır ve sürülerini bir yere yığıp etrafina hendek kazdılar, beklediler. (IV) Sevinç Han geldi. (V) Vuruş başladı ve on gün savaş oldu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa- ğıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) Icümle; biçimce olumlu, anlamca olumsuz bir fiil cüm- lesidir. B) II. cümle; girişik birleşik yapılı, kurallı bir fiil cümlesidir. C) III. cümle, bağımlı sıralı bir cümledir. D) IV. cümle; basit, kurallı bir fiil cümlesidir. E) V. cümle, bağlı bir fiil cümlesidir. Diğer sayfaya geçiniz.

sahip, bir kişi adının ylaşım adlan- ştir? liği ve na ne leyen- da bu ediyor. her- az da pay- unda ekler a ya- romu omu erapi değil ya- B dek- 1 rinin L G ırım 1 şile- daki 5 R 8 M A L 5 8 ve 9. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. begelma Insan evrendeki her organik yap gibi doğar, büyür, yaşar ve ölür. Ancak insanı diğer canlılardan farklı kılan en önem özelliklerinden biri de hatıralarının olmasıdır. Hatira; geçmi- şin tortusu, geleceğin ise ham maddesidir. Aslında hepimiz, Adeta görünmez bir tane tarafından zihnimizde bireysel de- neyimlerimizden kaynaklanan nesneler ve belgeler tarihini genetik bir kod olarak taşımaya mecbur edilmişizdir. unutmak istediği birçok şeyi hatırlarken hatırlaması gereken bir sürü şeyi de unutur. Zihin hatırayı nasıl seçer, bilmek imkânsız ama bir koku, bir görüntü ya da bir sesin varlığıyla devreye giren o mekanizma, otomatik olarak bizi geçmişe götürür. 8. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili cümleyle anlam bakımından çelişir? A) Insan geçmişi hatırlayarak geleceğe doğru yolatır. B) Hatıralar geçmişle gelecek arasında bir bağ kurar. C) Yaşadıklarını hatırlaması insanı geleceğe hazırlar. insan için gelecek, geçmişini unuttuğu andan itibaren baş- lar. E) İnsanın geleceğini, geçmişte yaşadıkları biçimlendirir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Benzetmeye başvurulmuştur. B) Öznel yargılara yer verilmiştir. C) Karşılaştırma yapılmuştir. Genellemelerden ve zıtlıklardan yararlanılmıştır. E) Örneklerle düşünceye inandırıcılık kazandırılır. Diğer Sayfaya Geçiniz.

Her geçen gün 200 yıl önce bir Alman doktor tarafindan icat edilen homeo- pati, hastalan tedavi etmek için aynı semptomlan sağlke in- sanlarda ortaya çıkaran maddelerin seyreltilmiş hallerini aç olarak vermeyi içeriyor. ve eleştirenler, verilen ilaçiann son derece seyreltilmiş olduğundan orijinal maddenin tek bir molekülünü bile içermediğini söylüyor. Çoğu ana akım bilim insani, homeopati ilaçlan alan hastaların plasebo nedeni ile kendilerini iyi hissettiklerini söylüyor. Bu görüş 100 homeo- pati tedavisiyle 100 ilaçlı tedaviyi karşılaştıran çalışmayla da desteklendi. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bu oldukça tartışmalı bir konu B) Denemekten hiç zarar gelmez C) Doğru olduğu kanısı yaygındır D) Haklı yönleri de yok değildir E) Kesinliğinden şüphe edilemez Diğer sayfaya geçiniz.