Lise Türkçe Soruları

15. 126 beymen ibaret olup aruzun "feliatin metáln takin kalibryla yazılan kisa bir tovhid ve naat borümünden sonra devrin padişahini oven 26 bey bir kisim içerir. Bu günün ardindan Seyhi, iş göremediği için otağa salinan, oflakta gördüğü besli öküzere özenen bir eşeğin hikayesini anlabr Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Vesiletü'n-Necat C) Akenderame By Hüsrev Şirn Dj Hayyye E Hamame

9. Ataç (1) ölüm yatağın Sabahattin Teoman'a (:) ren en iyi ilaç şiirmiş () Bu yüzden boyuna şiir okuyo- rum (-) (dememiş miydi Parantezlerle bırakılan boşluklara aşağıdaki nok- talama işaretlerinden hangisi getirilemez? A) Virgül Tirnak disini ziyarete gelen Hustalıkta ağrıları dindi- B) Noktali virgül Nokta E) Soru işareti

19. Ben de deniz kiyisinda bahartik etisele dolaşanlar gibiydim, Ben de anlar g yogidir, yüksekteki su beyaz nokta tar s diyordum ama bunun var olduğunu, a var olan marti" olduğunu sezmiyordum que genel olarak varolup kendini saklar. Vard şuradadır, çevremizdedir, bizdedir, bade söz açmadan iki sözcük söyleyemeyiz a dokunulmaz da. Varoluş üzerine dugun sandığımda hiçbir şey düşünmemiş olduğu söyleyebilirim. Kahramanı böyle konuşan bir roman aşağıdaki akımlann hangisinin etkisinden A) Egzistansiyalizm C) Sembolizm E) Klasisizm B) Restam D) Sürelm

8. Niceler sultandı, kraldı, şahtı Benimle değişti talihi bahtı Yerle bir eylerim taç ile tahtı Akıl almaz hünerlerim var benim Bu parçada aşağıdaki eklerden hangisi yoktur? AV Ek fiil BY Belirtme durumu eki 9) Sifat-fiil eki DY Tamlayan eki E) Yaklaşma durum eki

18. Fuzüll give-i insanin ister bir gedayındır Diridikçe seng-küyun olende hak-t payindir Gerek öldür gerek ko, hükm hükmündür ray rayındr Gözüm canim efendim sevdiğim devieti sultanim (aive: eda, nar: ihain: autut, yc gedi: dienci kimsesiz; seng- küy: yolundaki taş; hikt pay: ayağwn toprag nay: hökum karar) Bu dizelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Rubai örneğidir. B) Mahlass yer verilmiştir. C) Yabancı kökenli sözcükler kullanılmıştır. D) Şair, kendisini sevgilinin yolundaki taş ve ayağının altindaid toprak olarak gördüğünü söylemiştir. E) Lirik bir tema işlenmiştir.

3 18. (1) Kapdaki suya deterjan ekleyip hızlıca karıştırdığımızda bol baloncuklu köpük elde ederiz. (II) Bir kurbağa türü de benzer biçimde köpükten yuvalar hazırlayarak yavrularını dış etkilerden koruyabiliyor. (III) Tungara kurbağaları, ürettikleri deterjan benzeri kimyasalı suya bırakıp ayaklarıyla karıştırarak suyun köpürmesini sağlar. (IV) Böylece yavruların korunması için yüzebilen güvenli bebek bakım yuvaları hazır hâle gelir. (V) Bu kurbağaların yaptıkları köpükten yuvalar, yavrular büyüyüp köpükten ayrıldıktan sonra bile günlerce bozulmadan kalabilir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde yazım yanlışı vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V

5. 1. Yazdığı yapıtlarda milliyetçilik ve Türkçülük düşün- celerinin işlenmesinin yanında, bu düşünceleri bir sosyolog olarak sistematiğe oturtmuştur. II. Batı şiirinden aldığı sone ve terzarima gibi nazım şekillerini kullanarak hece ölçüsü ile sanat yönü za- yıf fakat etkili şiirler yazmıştır. III. Halkın kullandığı konuşma dilini kullanma ve onun yaşadığı sıkıntıları anlatma yazdığı hikâyelerde esas amacı olmuştur. IV. Şiirde aruz ölçüsü kullanmayı sürdürmüş ve hece ölçüsüyle sadece "Ok" şiirini yazmıştır. V. Tiyatro türüne katkıda bulunmuş ve sadece bu alan- da sanat yapıtları kaleme almıştır. Aşağıda verilen sanatçılardan hangisi, yukarıda veri- len bilgilerden biriyle ilişkilendirilemez? Yahya Kemal Beyatlı B) Ziya Gökalp C) Ömer Seyfettin D) Ali Canip Yöntem E) İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci

9. Medet medet Alemleri yaratan Baga bir-çekip giderim Voni dogtüm gurbet ein yoluna Gözlerimden yaglar döküp giderim Bülbülümü uçurmuşum yuvadan Kavim kardaş unutmayin duadan Biz de-au düz ovadan Simdi daldan dala konup giderim Bu dizelerde anlam, ölçü dikkate alındığında ve durak düzeninin her dizede aynı olduğu göz önünde bulundurulduğunda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) zor olursa-aymlinz B) dönünce-uzak kaldık C) hái geldi-gider olduk D) vurunca-dönüp geldik E) keder çöktü-görüp çıkanz

" geleneği, beğenilmiş güzel bir şiirin benzerinin başka bir şairce ayni ölçü, uyak ve redite yazılması bakımından güzelige kayıtsız kalınmayarak o şini aşmak yolunda başlamış bir yarışı ifade eder. 16. Divan edebiyatındaki Osmanlı toplumunda maddi ve manevi kültürü meydana getiren her meslekten yaratıcı kişinin biyografik künye yaziciliğin temel alan türü daha çok, şair merkezli bir hüviyete sahiptir. Bu parçalarda boş birakilan yerlere sırasıyla aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir? A) nazire-tezkire 8) tehzil-hamse C) nazire-hamse D) tehzil-vakayiname E) tehzil-tezkire

kluğu zarf Bu cümledeki en hangisidir 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu var Çatı uyuşma dir? Tamlama yar Yüklem eksik Mantık yanlış Tumleç eksikl A) Egemen, kimseye sezdirmeden odadan çıkıp gitti. B) Paranın gittiğine üzülme, işinin bittiğine bak. C) Bu akşam da bize ayrılan sürecin sonuna geldik. D) Yabancı birini çağırmadım, biz bize oturalım. E) Gök daha mavi, deniz bir başka güzel görünür.

17. Asagidaki açiklamalardan hangisi ayrag () ipindeki sanatçyla ilgili değildir? A) Divan adebiyah gerinden oluşan Harabad ad antoloyihazlami (Ziya Paşa) Vatan pair olarak one pikmg, piterinde yer bir içerik kutarmakla birlikte biçim bakumedan eskiye bagi kamiştir. (Abdülhak Hamt Tarhan) C) Türk edebiyatinin ik romanı kabul edilen Tangguk Talat ve Finali yazmight (Şemsettin Sami Dy Aruz dipüsünü Türkçeye başarıyla uygulamiş: Balaplar Hasta Çocul gibi eserlerinde şi dizyazıya yaklaştirmiştir. (Tevfik Fikret) E) Kafiyenin göz için olduğu yönündeki görüşüyle Recaizade Mahmut Ekrem'in karpsinda yer almiştir. (Mualim Naci)

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük sesteş bir kökten türememiştir? A) Annemin kızlık soyadını bir an unuttum. B) O siteden yazlık almayı düşünmüştüm. C) Taktığı dizlik onu sakatlıktan korumuş. D) Polis sizlik bir durum yok, demiş. E) Buradaki sazlık sivrisinek yuvası olmuş.

TYT (Temel Yeterlilik Testi) 6. (1) Danimarkalılar iş yerinde o kadar mutlular ki bunun için bir kelimeleri bile var: Arbejdsglæde. (11) Dünyanın geri kalanı için bu kelimenin yere saçılmış taşlan andi- ran, gelişigüzel sıralanmış bir harf yumağı olduğunun farkındayım, (III) Ama harflerin ötesinde bir anlamı var bu sözcüğün... (IV) "İş" anlamına gelen arbejde ve "mut- luluk" manasındaki glæde kelimelerinin birleşimi olan arbejdsglæde "iş yerinde mutluluk" demek. (V) Diğer Nordik dillerinde de var olan bu kelime, inanın bana, ge- zegendeki başka hiçbir dilde bulunmuyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde noktalama işaretlerinin kullanımıyla ilgili bir yanlış- ik yapılmıştır CY 8. Sehr D) I co

Okuyacak ||| ış yerlerin E) V 10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Aldığın karar ne sana ne de ailene bir fayda sağlamaya- cak. B) Bir gün savaşlar bitecek; barış dünyaya hakim olacak. C) Dile önem vermemek, sanatçının yazın hayatının sonu ola- cak. D) Yağmur altında yürümek, ikimize de iyi gelecek. E) Şiir ayrı bir evrendir, asla düzyazının kalıbına girmeyecek. 14. Aşağı A) Bil B) Ka C) Ta D) Ist E) Ka 391

tek çe- Il ve V enen lığa B) Ben ettim sen etme diye yalvar C) Bize yardımcı olan genç, belediye başkanının oğluymuş. D) Büfeyi devretmeden mal sayımı yapmak istemişler. E) Terhis olmasına üç gün kala şehit düşmüş amcasının oğlu. A) Biriktirdiğim hayallerden sen, öyle kal. TOPR B) Kıskançlığını bile özledim, söylemeliyim. C) Demlenmiş çay gibi hasret kokar sözlerin. D) Ezberlettirdin adını sen bütün dünyaya. E) Yaraları kanattıran gözlerin sahibiydin. E) V 11.) Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerden hangisi daha fazla sayıda yapım eki almıştır?

İhsan, Ayşe'nin sandalyesinin arkasını iki elleriyle koparacak gibi tutuyor, yüzü öyle korkunç ve gergin ki. Mister Cook, mazlumların zalimlerden kuvvetli ola- bileceğini duydu mu bilmem fakat odanın havasını fazla korkunç ve soğuk buldu. Tuhaf bir ciddiyetle kalktı. Biraz kısık bir yılan ıslığıyla, "Bugün bana İzmir kızını dinletti- niz, teşekkür ederim," dedi. Kimse elini uzatmadı. O, Sa- lime Hanım'la çıkarken ben de kapıya kadar gittim. Odaya dönünce genç askerleri Ayşe'nin sandalyesi etrafında diz çökmüş buldum. Haşmet Bey ve ihtiyar Sabri Paşa da dahil olduğu halde, İzmir kızına kılıçlarını adıyorlardı. İhsan'ın biraz kısık sesini duydum: "Her parçamız kopuncaya kadar İzmir yolunda kılı- cımızı kınına koymayacağız." Deminki güçlü, utkulu Ayşe, âciz bir çocuk gibi, za- vallı bir ana gibi hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. "Ne oluyorsunuz," dedim. "Milletin bizim gibi silah- sız kısmı kılıçlılardan daha çok. Harp bitti. Uygar barışın nimetini bize Mister Cook anlattı. Bunun üstüne çay iç- mez misiniz?" Bunu kâğıt kokuları ve daire söyledi, Ayşe! Ben hep- sinden daha aşağı yüzükoyun yattım. İçimden haykırdım. Her parçam kopuncaya kadar Ayşe! Sen duymadın, bilmedin, yeşil gözlerinde yaş kurudu. Bana merhametle baktın. Hálá bilmiyorsun. Bak iki bacağım koptu fakat dövüşmek için iki kolum daha var. Aç gözlerini Ayşe, al- nındaki kırmızı yarayı kaldır. Yanında yatan şehitten, et- rafındaki ölenlerden ben aşağı değilim. Ben de, ben de senin için, Izmir için her parçam kopuncaya kadar vuru- şacağım. 48