Anlam Bakımından Sözcükler Soruları

Türklerde alp tipi atın varlığı Türk tarihinin yazılı en eski belgelerine dayanır. Bu belgelerin başın- da Kök Türk Yazıtları ve Divanü Lugati't-Türk gel- mektedir. Yazılarda kahramanların bindiği atların gösterdiği yararlılıklar, savaş içerisindeki fonksi- yonları, savaş sahneleri tasvir edilmiştir. Yapılan tasvirlerden Kül Tigin'in bindiği atların nefesini duymak mümkün olabilmektedir. Bu atların, sa- vaştaki başarılarına göre alp unvanı aldıkları da anlaşılıyor: Alp Şalçı. Türklerde, alp tipi atın mut- lak surette bir adının olduğu, bilinmektedir. hangisine ulaşı- olduğuna i atların sahip Ligelen kaynak olduğuna 40. 1. Faydacılık II. Muvaffakiyet III. Durağanlık Bu parçada geçen "alp tipi at" kavramının özel- liklerine yukarıdakilerden hangisi uymaktadır? Yalnız III A) Yalnız ! B) Yalnız II D) I ve II E) II ve III

STYT - Türkçe 12. Gece avlandıkları için baykuşların görme yetenekleri. OF oboldeb bilinenys nol çok gelişmiştir. Gözlerinde, gece görmeyi sağlayan Sublov signor nobil brocas ebola u çubuk hücreleri fazla sayıda ve sıktır. Gece avlanan es diğer hayvanlara benzer şekilde baykuşların gece renkli görme ihtiyaçları yoktur. Bu nedenle koni hücreleri az IV sayıdadır. Baykuşların gece görüşleri insanınkinden 10 V kat daha nettir. Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisi "üçüncü çoğul iyelik eki" almamıştır? A) B) || C) III D) IV E) V YAYINLARI

25. Yaşamında hiç limonata içmemiş biri, limonatayı çok pahalı bir serinletici sanabilir. Oysa çok ucuz bir serinleticidir. Bir bardak 26. Sinema uzun m suya bir çorba kaşığı toz şekeri döküp iyice karıştırdıktan sonra, ğımsız üstüne doğru dürüst sıkılıp çay süzgecinden geçirilmiş, yarım uyarla limon suyu eklersin... Ve hepsini karıştırırsın. Bardak, görkemli küçük ve uzunca bir bardaksa yarım yerine bir limon sıkar, bir çorba sinem kaşığı toz şekerini de iki çorba kaşığı yaparsın. Bunları sen ya. tuklar pabiliyor musun? Hayır. Neden? Çünkü bunları bir tek kişi ya. dir. A pamaz. Özenler ve incelikler, ortak bir yaşam kültüründen, kişi. rafik lerin yaşamına kadar uzanmıyorsa limonata yapmaya kalktığın uyarl zaman, önce evde limon bulamazsın. Limonu almak için dışarı Bup çıktığın zaman da zaten limonata içme isteğin küllenmiş olur. lerd Dişini sıktın, limonu alip geldin. Kör biçak, limonu doğru dürüst kesmez. Buzdolabına su konulması unutulmuştur. Yahut dolap A) tam o sırada söndürülmüştür. Yahut limon sıkacağını komşu al- mıştır. Zaten nane de yoktur. Çay süzgeci yıkanmamıştır. Gör- ) kemli uzun bardak bir gün önce kırılmıştır. Ama limonata yerine, soğuk maden suyu vardır. Ve yeni icatlar çıkarmak da insanı üzmekten başka hiçbir işe yaramaz... Bardağı hafif buğulu, kiyi- sına yarım limon dilimi takılmış, içinde bir tatlı kaşığı buz kırığı, D) azıcık limon kabuğuyla, taze nane kokan, limonatayı içemezsin. Yerine maden suyu içersin. E) Bu parçaya göre limonata yapamamanın temel sebebi aşa- ğıdakilerden hangisidir? c A) Günlük hayatuzevkli hâle dönüştürmek için büyük çaba sarf edilmesi B) Hazır içecekler yerine limonata gibi içecekler yapmanın za- man kaybı olması C) Yaşamın zenginliklerini özümsememiş insanların özenli bir yaşamdan uzak olması D. Ayrıntılara takılıp kalmış insanların mükemmeliyetçi tutumları E) Yeniliklere ayak uyduracak enerjinin insanlarda sınırlı olması 27. N. ri a e Vi C E

Z 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, "olus" anlamlı bir fiildir? A) Ormana, ovada otlayan kuzulara, üveyiğin uçu- şuna bakıyorum B) Yaşamına yeni bir biçim vermek için durmaksi- zin çalışıyordu. C) Zümrüt yeşili ağaçların altında tatli bir sohbete dalmışlardı. D) Buzdolabına koymayı unuttuğum iki tencere yemek ekşimişti. E) Tren yolculuğu yapacak olmanın heyecanı he- pimizi sarmıştı.

111 3. Doğanın tüm güzelliklerinin comertçe sergilendigi bir ilimiz Ordu. Karadeniz'in en temiz kumu ve en uzun sahil şeridine sahip. Yeşil ile mavinin kucaklaştığı şehri, Boztepe'den sey- IV V retmenin keyfine doyum olmaz. Bu parçadaki altı çizili sözcükler ve işlevleriyle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) 1. sözcük sıfatın derecesini artıran bir zarftır. B) 1. sözcük fiilimsiyi niteleyen bir zarftr. c) IIIsözcük sadece yapım eki almış bir sifat-filer. 1. sözcük yapım eki almış bir adlaşmış sifat Ev. sözcük isim tamlaması yoluyla oluşturulmuş bir birleşik addır.

2. Yalnızlık Koridoru çiçeği burnunda öykücü Sedat Sayın'ın ince uçlu kalemiyle yazdığı, dikkatle okun- ması gereken bir öykü kitabıdır. Bu cümledeki altı çizili söz öbekleriyle sözü edi- len yazarla ilgili olarak; 1. Deneyimli bir yazar olduğu t 1. Deneyimli bir yazar olduğu II. Yazın dünyasıyla yeni tanıştığı III. İlk bakışta göze çarpmayan ayrıntılar içerdiği IV. Biçimsel özellikleriyle ön plana çıktığı V. Sürükleyici ve özgün konulara yer verdiği Numaralanmış ifadelerden hangileri vurgulan- mak istenmiştir? A) I ve II B) III ve v C) IV ve V D) I ve III E) II ve III

12. John Locke'a göre dünyaya gelen bir çocuğun bilgiyle donanması basamak basamak olur. Eğer istenilirse bir çocuk öyle yetiştirilir ki büyüdüğünde çok sıradan ideler bile zihninde bulunmayabilir . Fakat dünyaya gelen her insan kendisini değişik yönlerden etkileyen şeylerle ku- şatılmış olduğundan ister istemez çocukların zihinlerine değişik idelerin baskısı yapılmaktadır. Fakat bir çocuk büyüyünceye dek siyah ve beyazdan başka bir şey gö- remeyeceği bir yere kapatılırsa Locke'a göre bu çocukta yeşil veya kırmızı ideleri oluşmayacaktır. Bu parçaya dayanarak John Locke'a göre doğru bil- ginin kaynağı nedir? AL ARIT B) Fayda C) Sezgi D) Deney E) Olgu 05 13

4- Aşağıda verilen açıklamalardan hangisi yay ayraç içindeki kavram ile uyuşmaz? A) Вir edebî metnin dokusuna hem edebiyat alanından hem de başka alanlardan metin parçalarının katılmasıdır. (Metinler arasılık) B) Kendinden önce ortaya konmuş bir metni konu/içerik boyutunda hareket noktası alma olarak kabul edilebilir. (Parodi) C) Başlı başına bir türe, tarza has üslubun, biçimin taklididir. (Pastiş) D) Bir metindeki düşüncelerin veya sözlerin tam tersini ortaya koymaktır. (Kolaj) E) Bu teknikte anlatıcı, kurmacanın etkin bir figürü haline gelerek doğrudan veya dolaylı olarak okurla iletişim kurar. Bu kavram "kurmaca içinde kurmaca" olarak da ifade edilir. (Üst Kurmaca)

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "açılmak” söz- cüğü “Fuar, bu yıl güzel bir törenle açıldı.” cümle- sindeki anlamıyla kullanılmıştır? A) Kapı aniden açılınca içeridekiler korktu. B) Avrasya feribotu, bir kuğu gibi engin denize açıldı. C) Hasta, ilaçları aldıktan sonra açıldı. D) Sunucu, alkışlar çoğaldıkça açıldı. E) Üniversiteler, bu yıl daha geç açıldı.

8. Ellerin var beyaz güller gibi küçücük Mutlak kalbin tomurcuklardan pembe Sanki yeşil yaylalardır gözlerin Alnimda ter ve kuvvetsin işimde Bu dizelerde aşağıdaki ses olaylarından han- gisi yoktur? AJ Ulama B) Kaynaşma C) Ünlü düşmesi D) Ünsüz yumuşaması FÜnsüz düşmesi

ayni Yazar 1889 yılında, kısa bir öyküde, gökyüzüne yazı yaz larak reklam yapılabileceğinden bahsetti. (in) Bu yazıların bir kentteki hatta bir ülkedeki çok sayıda insan tarafından a anda görülebileceğini düşündü. (III) Benzer bir şey ilk kez Verne'in öyküsünden yaklaşık yirmi beş yıl sonra, 1915'te gerçekleşti. (IV) ABD'nin San Francisco (San Fransisko) kentinde bir festivalde Lincoln Beachey (Linkoln Bichi) adlı Amerikan pilot, üzerinde soyadinin yazılı olduğu bir uçakta uçtu. () Günümüzde uçakların arkalarında bıraktıkları özel bir dumanla gökyüzünde şekiller ya da yazılar oluşturmasıy- 3. la da gökyüzü reklamcılığı yapılıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi çatı yönünden farklıdır? D) IV EV C) III A) I B)

5. Okur için önemli olan, yazarın sözleri arasındaki bir- likti. Birbirinden kopuk ve birbirine zıt olan şeyleri yazardan duymak istemezdi. Okur, yazarda birbiriyle çelişen şeyler gördükçe yazardan uzaklaşırdı. Bu da yazarın okurla tekrar bir araya gelmesini güçleştirirdi. Bu parçada aşağıdaki anlatım ilkelerinden hangisi anlatılmıştır? A) Tutarlılık B) Evrensellik C) Akıcılık D) Duruluk E) Etkileyicilik

0. Tatlı esen rüzgar, birden fırtınaya dönüştü. Denizin kükremesi şehri korkuttu. Çocuklar, gençler, kadınlar kaçışmaya başladı. Bir anne çocuklarını kanatları arasına almış, korumaya çalışıyordu. Kağıtlar, yaprak misali uçuşuyordu. Bu parçada altı çizili sözcüklerle ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır? A) I. sözde duyular arası aktarma yapılmış. B) II. sözde insandan doğaya aktarma yapılmış. C) III. sözde ad aktarması yapılmış. D), IV. sözde doğadan insana aktarma yapılmış. E) V. sözde benzerlik ilgisi kurulmuş.

13.Herhangi bir anlatı karşısında okur, çağlar boyu yazılanlara alışmayı öne çıkararak buna yönelmişse bu anlatıların değişen yanlarını, ögelerini görmek istememiştir; bu anlatıyı alıştığına benzetemiyorsa burun kiviracak, onu bir yana atacaktır. Değişeni gören bir göz oluyorsa okuduklarına, bu anlatının kendisine neler getirdiğini anlamaya çalışacaktır. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) "Alışmak" kelimesi temel anlamda kullanılmamıştır. B) “Göz" kelimesi ad aktarması (mecazımürsel) özelliğine sahiptir. C) “Kiviracak" ve "atacaktır" kelimeleri kendilerinden önceki kelimelerle birlikte mecaz anlam özelliği kazanmıştır. D) “Anlatı" ve "çağ" kelimeleri gerçek anlamda kullanılmıştır. E) Deyim özelliğine sahip kelime grubuna yer verilmemiştir.

B Ürie- 23. (1) Bir ders kitabında Atabetü'l-Hakayık'tan seçilen metnin yer aldığı bölümde, resim olarak altın ve değerli taşlarla süslü kitap ciltleri yer alıyordu. (11) Resim tek başına güzel ve göz alıcıydı. (III) Ancak bu resmin metinle uyumlu olduğu söylenemezdi. (IV) Etkinlik, resim, minyatür, şema ve tablo yönüyle zengin olan ders kitabında bu unsurların metinlerle uyumlu, metinleri şekil olarak tamamlayıcı nitelikte olmaması düşündürücüydü. (V) Çünkü metnin gör- sellerle desteklenmesinin öğrencilerin metne ilgiyle yaklaşmalarını sağlayacağı gerçeğinden yola çıkar- sak böyle bir ders kitabının öğrencilerin ilgisini çek- mekten uzak olduğu görülecektir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi- sinde hem olumlu hem olumsuz bir eleştiri ya- pilmıştır? B) II A) C) III D) IV EV Jen

13 e Çoktan unuturdum ben seni çoktan; ah bu şar kıların gözü kör olsun. (II) Yaşamda kâh mutlu kâh mutsuz anlarımız vardır. (III) An gelir bir şarkı bize anların kapısını açıverir. (IV) Giriverirsiniz içeri; is ter mutlu ister mutsuz, ne fark eder. (V) Şarkı biter ama siz yeni kapıları açmakla meşgul olduğunuz- dan farkında olmazsınız. A) L. B) II. C) III D) IV. E) V. Y A