Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

TEST 1303 11, Kara delikleri teleskopla göremeyiz. O hâlde varlıklarını nasıl anlarız? Yakın çevreleri ile olan etkileşimlerinden. Kara delikle- rin içinde neler olduğunu tam olarak bilemiyoruz ama bildiğimiz tek şey orada tekillik olduğu yani fizik kurallarının işlemediğidir Kara deliklerin başka evrenlere açılan kapılar olduğu, solucan delikleri vasıtasıyla beyaz delik denilen başka bir gök cismine bağlandığı konusunda teoriler vardır fakat hiçbirinin doğrulu- ğu kanıtlanmış değildir. Peki kara delikler her şeyi çeker mi? Bunun bir sınırı vardır ve bu sınır, teoride kara deliğe yaklaşa- bileceğimiz en yakın sınırı ifade eder. Schwarzschild Yarıçapı ile belirlenen bu mesafe "olay ufku" olarak adlandırılır Bir kara deliğin olay ufku, o kara deliğin yıldızken çöküp kara delik oluş- turmadan önceki kütlesiyle orantılıdır. Olay ufku sınırının içinde kalan her türlü cisim kara delik tarafından çekilir. Bu parcadan kara deliklerle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisine warılamaz? Lay Teleskop, varlıklarını doğrudan gözlemlemede etkili değil- dir. Tsinde fizik kurallarının geçerli olmadığ düşünülmektedir. C) Yıldızların büyük bir bölümünü kapsayan bir alanı oluştu- Dy Baska gök cisimleriyle bağintis diduğu bilgisi net değildir. EX Olay ufku diye tanımlanan sinir dâhilindeki cisimleri içine çeker. PRAK

11. Gül yüzünde göreli zülf-i semen-sây gönül Kara sevdaya yiler bî-ser ü bî-pây gönül Dimedüm mi sana dolmassa ana hay gönül Vay gönül vay gönül vay gönül ey vay gönül Dört dizelik bentten oluşan bu nazım şekli aşa. gidakilerden hangisidir? Ankara Yayıncılık A) Murabba B) Terciibent C) Tuyuğ D) Muhammes E) Terkibibent

39) (1) Edebiyat dişi, "gündelik” denebilecek iletişimde söylediği- miz sözler genellikle bir araçtır bizim için. (II) Dolaysız birtakım amaçları gerçekleştirmek, dolaysız bir verim elde etmek için, kullandığımız bir araç. (III) Gazete haberleri, birbirimize bir şey anlatırken, bir şey isterken söylediklerimiz vb. doğrudan işe ya- ramasını hedeflediğimiz, araçsal sözlerdir. (IV) Araçsal sözün, dikkatleri kendisine değil de, işaret ettiği neyse ona çekmesi beklenir. ( Dikkatleri kendisine çekmemesi ise standart dilin dışına çıkmamasını gerektirir. (VI) Tipki pencere camlan gibi saydam olması, kendini değil, öbür tarafi göstermesi istenir. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlamalıdır? A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.

22. (1) Şiirde genellikle günlük konuşma dilinin dışına çı- kilir.(11) Şair, şiirini vücuda getirirken birtakım kelime oyunlarına, edebi sanatlara, imgelere vb. başvurur. (III) Bu da şiirde bir üst dil oluşmasını sağlar. (IV) Şiirin kaynağında bilinçaltının önemi yadsınamaz olduğu için şairin poetikasına bilinçaltı ve bilinç dışı- nin da yansıdığını ifade etmek gerekir. (V) Bununla beraber şiir sadece bilinçaltından gelen unsurlarla kaleme alınmaz. (VI) Şiiri, bilinçle bilinçaltının müş- tereki olarak düşünmek doğru olur. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) || B) III C) IV DV E) VI

4. Aşağıdakilerin hangisinde altı çizili sözcük ilk cümlede nitel, ikinci cümlede nicel anlamda kul- lanılmıştır? A) Biz çok sıcak bulmuştuk sizi. O sicak yaz akşamlarını özledim. 8) Yine uzun bir yolculuğa çıktı. Onun boyu seninkinden uzun. © Büyük kalabalıklardan ürkerim ben. Büyük başarı diye buna denir işte. D) Çoğunlukla akşamları olur bu. Karar coğunlukla alınmıştı. Bu valiz öbüründen daha hafif. Bu adam hafif eşyaları taşısın.

33.-34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bu yapıt, benim en başından beri zihnimin içinde dö- nüp duran imgelerin, meselelerin yüzeye çıktığı, hep yapmak istediğim ama bir türlü cesaret edemediğim sınırlara doğru daha fazla yaklaştığım bir kitap oldu. Bundan dolayı bendeki yeri ayrıdır. Yazdıklarım, başka yazarlarda olduğu gibi bir bütünün parçaları olduğu hissini veriyor. Bir yönüyle doğrudur bu göz- lem. Ancak dünyanın yeryüzü sekilleri gibi ilk bakışta birbirine benzerken yaklaştığınızda her birinin ken- dine has özelliklerini keşfediyorsunuz. Dolayısıyla bu roman da daha öncekilerle benzerlikler içerirken kendine özgü yeni bir dünyayı da işaret ediyor Ta- bii , benim yazarken farkında olmadığım bağlantılar olabileceği gibi bilerek yaptığım tekrarlar da vardır. 33. Bu yapıtınızın öncekilerin bir devamı olduğuna dair yorumlar var bu konuda ne dersiniz? Son yapıtınızın sizde özel bir yeri var mı? III. Yazdıklarınızla kendi yaşaminizi gözler önüne a serdiğinizi söyleyebilir miyiz? IV. Yapıtınızı yazarken etkilendiğiniz yazarlar oldu mu? endemik Bu parçadan yukarıda verilen sorulardan hangi- lerine yanıt alınamaz? A) Yalnız 1 B) Ive H -htve TV D) III ve IV E) Yalnız III 34. Bu parçadaki altı çizili bölüm aşağıdaki kavram- lardan hangine örnek oluşturabilir? A) Varsayım C) Çıkarım B) Somutlama D) Öz eleştiri E) Tahmin

Bölüm: 1 12 "Doktor, hastanın halinde telaş edecek bir şey "Telaş” sözcüğü, aşağıdakilerden hangisinde cümledeki anlamıyla kullanılmıştır? A joglunuz çalışmışsa nasıl olsa geçer, telaş etmeyiniz. By Bu kadar telaş edecek ne var, daha erken, yetişebilirsiniz. c) Uzaktan gördüm, etrafına bakmadan telaşla eczaneye girdi. D) Biraz dikkatli olmak gerekir, bu iş telaşa gel- mez. El Onun telaşı, bizi de çabuk olmaya zorladı. (1982 - ÖSS)

10. Aydınlanma çağı dediğimiz on sekizinci yüzyılın en belirleyi- ci özelliği feoda ve monarşik düzenin yapısını değiştirmek, toplumda özgürlüğü, eşitliği ve kardeşliği egemen kılmak diye özetlenebilir. Bu cümlenin öznesinde aşağıdakilerden hangisi yok- tur? A) Bağlaç Cue) B) Start A E) Ad tamlaması

seviyes veya çevres leri kapatılak Palme Yayınevi Bu parçada aşağıdakile +A) Chand E nin sime te) MS 9. tarafınd Farklı is bir fark D) Kuyunu da ara E) Chand ları ara 23. Profesyonel sinemacı zihinsel ve sanatsal bir faali- yet sürdürürken bunu parayla taçlandırmayı düşünür ama amatör sinemacı yalnızca zihinsel bir kazanımı sanata dönüştürür. Usta sinemacı için maddi kay- gılar önde olduğundan elbette ki izleyiciyi de göz önünde bulundurur fakat amatör sinema heveslisi özgün kimliğini oluşturmanın derdindedir. Dolayı- sıyla beyaz perdeye hem gişe rekorlarını zorlayacak şeritler hem de çok az kişinin farkında olacağı man- zaralar aktarılır. Si Bu parça ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Sözcükler gerçek anlamıyla kullanılmıştır. + B) Karşılaştırmalara yer verilmiştir. + C) Dolaylama örneklenmiştir. D) Kişisel görüş belirtilmiştir. + Eleştirel bir tutum göze çarpmaktadır. 70

rinin yerine hastalıklam Bu parçada hangisidir? V 22. Provence (1) Magrib ve Orta Asya'ya ait geleneksel müzik parçalarının yeniden bestelenmesi ve aranje edilmesiyle bu kültürlere ait müzik mirasları arasında bir iletişim kur- mayı hedefleyen konser (II) dinleyicileri Akdeniz bölgesin- de (III) müzikal bir yolculuğa çıkarmayı vadediyor. Miquèu Montanaro (çoklu enstrüman sanatçısı ve oksitan besteci) (IV) Frédéric Tavernier-Vellas (şarkıcı ve Yunan şarkıları uz- manı) A Fouad Didi (Endülüs-Arap müzik ustası) ile Türk müzisyenler Stelyo Berberis (şan) ve Ali Fuat Aydın'ın (di- van) bir araya geldiği konserin başlama saati 19.30. A) Kendini torların B) Gazetec lere hal Uzman yerine L D) Korona mesind Bu parçada numaralanmış yerlerden hangisine virgül getirilemez? AY 1 O- EU D) H DW E Televiz rine ke OC

ari 76 ye 5. I. Bu bari doğru çıksaydı, yazarlığıma geçmişte bir ipucu bula- caktım. II. Ne olursa olsun nikâhtan bu kadar keramet bekleme! III. Keşke vazifesi bize yakın bir yerde olsaydı! IV. Umarım ki siz de mayıs hakkındaki bu sevgimi benimle pay- laşırsınız. il CO benu va V. Rahmi idadide okurken Rıza Efendi artık enikonu zengindir. na Yar Numaralanmış cümlelerdeki altı çizili sözler anlamca ikişerli eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır? AT B) II C) III D) IV E) V ay E

92 D 1 TÜRKÇE TESTI TYT/Türkçe 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmu 3. 1. Yabancılaşmanın belirli bir coğrafi bölge, etnik köken (kültürel geçmiş) veya topluma özgü bir sorun 1 olmadığı açıktır (ortadadır). Modern toplumlarda sıkça II rastlanan (denk gelinen) bu hastalık, insanın kendi doğasından veya yaşadığı çevre ve toplumun değer yargılarının bireylere olumsuz yansımalarından ileri gelmektedir (kaynaklanmaktadır). Yabancılaşma; IV güven kaybı ve buna bağlı olarak gelişen, beklenmedik düzeydeki yadırgama (alışamama) ve uzaklaşmadır. V Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamt parantez, ( içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadıb? A) B) D) IV EV

32) Varsağı Bre ağalar bre beyler Ölmeden bir dem sürelim Gözümüze kara toprak Dolmadan bir dem sürelim Aman hey Allah'ım aman Ne aman bilir ne zaman Üstümüzde çayır çimen Bitmeden bir dem sürelim Karacaoğlan'ın bu dizelerinde aşağıdakilerden hangi- si vurgulanmıştır? A) Dünyanın geçiciliği + B) Yaşamın değeri + C) Ölüm korkusu D))Ümitli olma E) Zamanın acımasızlığı +

benimhocam 5. Yazar, bu romanında sokaktaki sıradan insanların hayatını, yaşayış şekillerini, yaşam için verdikleri mücadeleyi insaniyet yüklü kalemi ile ellerimizin altından, gözlerimizin önünden hiç uzaklaşmayacak bir şekilde sunmuştur. Diğer eserlerinde de bu tarz anlatımla sokağı yansıtan yazar, kuvvetli anlatım teknikleriy- le halkın gönlünde yer edinebilmiştir. Bu cümledeki altı çizili sözle yazarın hangi özelliği vurgulan- mak istenmiştir? A) Bireyin iç dünyasını canlı bir anlatım ile sunması B) Eserinde ruhsal ve fiziksel betimlemelere yer vermesi C) Dönemindeki yazarlardan, halka dönüklüğüyle ayniması D) Insana yönelik duygu ve düşünceleri işlemesi E) Tanıdığı, bildiği insanların hayatını bütün çıplaklığıyla yansit- ması

42 (1, sanatın hayatla olan ilişkisinde aldığı farklı tutumlarda gözlemlenmektedir. (II) Bu toplumun getirdiği olanak ve ayrıcalıkların yanında, toplumsal değişim sürecinde ortaya çıkan sorunlara karşı gösterilen tutumlar modern sanatta somutlaşmaktadır. (III) Bu gelişme kimine göre sanatın üstünlüğünü oluştururken kimine göre ise sonunu hazırlayan yolda bir ara aşama özelliği taşımaktadır. (IV) Örneğin Romantizm bir yanıyla modern topluma övgü ile yaklaşırken diğer taraftan güçlü bir geçmiş ve kaybedilmiş altın çağa dönüş çağrısı yapmaktadır. (V) "Modern Hayatın Ressamı" olarak nitelendirilen Charles Baudelaire modern zaman insanını övdüğü kadar onun çelişik yapısına da dikkat çekmiştir. A)! B) 11 C) III D) IV E) V

n 4. . • Günün son işıklarıyla beraber oda karanlığa gömüldü. Son vagon da gözden kayboluncaya kadar istasyon- da bekledi. Son kuvvetiyle arabayı itiyor, hareket ettirmeye çalışı yordu, Son atlıkarıncayı bundan iki yıl önce Üsküdar da gör- müştüm. r- k Yazın sonu geldi ancak havalar, hâlâ öyle sıcak ki dışarı çıkılmıyor. Yukarıdaki cümlelerde "son" sözcüğü kaç farklı anlam- da kullanılmıştır? A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5