Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

1
Mustafa Kutlu'nun kitaplarını bir iyilik külliyatı (bir yazarın bü
tün eserlerini içeren dizi) olarak okuyabiliriz. Kötü karakterlerin,
kötülüğün, karanlık tarafa geçen iyilerin hikâyelerinin bu denli
prim yaptigi (ilgi görme) bir zamanda bir yazar için sıra dışı
(orjinal, farkli) olan tavır belki de bir "iyilik külliyatı" oluşturmaktır.
Ancak bu noktada ihtar etmem (kabul etme) gereken bir başka
nokta daha var. Kutlu'nun edebiyatta işlediği "iyilik" kof bir kötü
olmama háli veya evrene pozitif mesaj gönderme gayreti (caba)
11
V
i br
değil. O bütün bu kötülüğün içinde iyi olanı derinlemesine anla-
tiyor.
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı
parantez () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır?
A) 1 B) II
C) III
D) IV
E) V
Olag
kara
ma
nel
tüli
Sir
tu
B
ra
A
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
1 Mustafa Kutlu'nun kitaplarını bir iyilik külliyatı (bir yazarın bü tün eserlerini içeren dizi) olarak okuyabiliriz. Kötü karakterlerin, kötülüğün, karanlık tarafa geçen iyilerin hikâyelerinin bu denli prim yaptigi (ilgi görme) bir zamanda bir yazar için sıra dışı (orjinal, farkli) olan tavır belki de bir "iyilik külliyatı" oluşturmaktır. Ancak bu noktada ihtar etmem (kabul etme) gereken bir başka nokta daha var. Kutlu'nun edebiyatta işlediği "iyilik" kof bir kötü olmama háli veya evrene pozitif mesaj gönderme gayreti (caba) 11 V i br değil. O bütün bu kötülüğün içinde iyi olanı derinlemesine anla- tiyor. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? A) 1 B) II C) III D) IV E) V Olag kara ma nel tüli Sir tu B ra A
köye yönelen ikinci eserdir. (II) Orta Anadolu'nun,
(1) Küçük Paşa, edebiyatımızda Karabibik'ten sonra
muhtemelen Niğde'nin, yoksul köylerinden birindeki
yaşama koşullari ele alınmıştır eserde. (III) Romanda
yazar, bir ana ile oğlunun başından geçenler üzerinde
durur. (IV) Bunun dışında gerek çevrenin anlatımı
gerekse de kişilerin psikolojileri ve ruh hâllerinin
anlatımında başarılı sayılabilecek bir yapıttır. Fakat
yazar için genel olarak Karabibik'teki olgunluğa ve
başarıya erişememiştir, diyebiliriz.
9.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde
bağlaç kullanılmamıştır?
A) I ve II
D) III ve V
B) II ve IV
E) IV ve v
C) III ve IV
1
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
köye yönelen ikinci eserdir. (II) Orta Anadolu'nun, (1) Küçük Paşa, edebiyatımızda Karabibik'ten sonra muhtemelen Niğde'nin, yoksul köylerinden birindeki yaşama koşullari ele alınmıştır eserde. (III) Romanda yazar, bir ana ile oğlunun başından geçenler üzerinde durur. (IV) Bunun dışında gerek çevrenin anlatımı gerekse de kişilerin psikolojileri ve ruh hâllerinin anlatımında başarılı sayılabilecek bir yapıttır. Fakat yazar için genel olarak Karabibik'teki olgunluğa ve başarıya erişememiştir, diyebiliriz. 9. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde bağlaç kullanılmamıştır? A) I ve II D) III ve V B) II ve IV E) IV ve v C) III ve IV 1
"Ağız" kelimesi deyimler içinde en çok kullanılan
sözcüklerdendir. Bir konuda anlaşarak aynı şeyleri
söylemek için "ağız birliği etmek"; bir sözü sıkça
tekrarlamak için "ağızda sakız gibi çiğnemek"; bir
11
konuda söz söylememekte kararlı olmak için
"ağzına taş almak"; birini yanıltıp oyalamak amacıyla
|||
duygularını, düşüncelerini olduğundan başka türlü
gösterecek biçimde konuşmak için
"ağız kalabalığı etmek"; sevindiğini açıkça belli etmek
IV
için "ağzı kulaklarına varmak" deyimi kullanılır.
V
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisi yanlış
kullanılmıştır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
"Ağız" kelimesi deyimler içinde en çok kullanılan sözcüklerdendir. Bir konuda anlaşarak aynı şeyleri söylemek için "ağız birliği etmek"; bir sözü sıkça tekrarlamak için "ağızda sakız gibi çiğnemek"; bir 11 konuda söz söylememekte kararlı olmak için "ağzına taş almak"; birini yanıltıp oyalamak amacıyla ||| duygularını, düşüncelerini olduğundan başka türlü gösterecek biçimde konuşmak için "ağız kalabalığı etmek"; sevindiğini açıkça belli etmek IV için "ağzı kulaklarına varmak" deyimi kullanılır. V Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisi yanlış kullanılmıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V
ly
ife
en
9
7. Aşağıdakilerin hangisinde "uçmak" sözcüğünün
anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır?
Anlam
A) Havada yol almak
B) Çalmak, aşırmak
C) İtici bir güçle yerinden
ayrılıp uzağa gitmek
D) Çok mutlu olmak
E) Gaz veya buhar
durumuna geçmek
Kullanım
Virajı alamayan taksi
dereye uçmuş.
Adamın ceketinden
parayı uçurmuşlar.
Gece çıkan fırtına
kepenkleri uçurmuş.
Sınavı kazanınca
havalara uçtu.
Naftalin, açık havada
çabucak uçar.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
ly ife en 9 7. Aşağıdakilerin hangisinde "uçmak" sözcüğünün anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır? Anlam A) Havada yol almak B) Çalmak, aşırmak C) İtici bir güçle yerinden ayrılıp uzağa gitmek D) Çok mutlu olmak E) Gaz veya buhar durumuna geçmek Kullanım Virajı alamayan taksi dereye uçmuş. Adamın ceketinden parayı uçurmuşlar. Gece çıkan fırtına kepenkleri uçurmuş. Sınavı kazanınca havalara uçtu. Naftalin, açık havada çabucak uçar.
yksyardimcin
e Cümlede Anlam
Ideal çözme süreniz
@
4.
dk.
gocok
Çözdüğünüz süre
dk.
"Bana Hikâye Anlatma" öyküsü daha adında kendini gös-
teren restleşmelerle dolu. Karşı çıkışların, ileri gidişlerin,
öfkelenişlerin, küçümsemelerin, yok saymaların, hezeyan-
lanın, çılgınlıkların iyiden iyiye ipini kopardığı bir öykü.
Bu parçadaki altı çizili bölümle anlatılmak istenen aşa-
ğıdakilerin hangisinde vardır?
A) Kimi öğrenciler öğretmenlerinin rahatsızlığı sebebiyle
serbest kalmış, okulun bahçesinde haylazlık etmeye
başlamışlardı.
B) Artık kentimizi yol yordam, kanun bilmeyen insanlar ele
geçirmişti.
C) Öyküde yüksek sesle, sert bir biçimde söylenmiş pek
çok söz var.
D) Bir gerçek vardı ki; eski, civiltılı, kavgacı hayatından
eser kalmamıştı.
E) Koşullar ne olursa olsun, şairlerimizin çocuk şiiri yaz-
maları gerektiğine inanıyorum.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
yksyardimcin e Cümlede Anlam Ideal çözme süreniz @ 4. dk. gocok Çözdüğünüz süre dk. "Bana Hikâye Anlatma" öyküsü daha adında kendini gös- teren restleşmelerle dolu. Karşı çıkışların, ileri gidişlerin, öfkelenişlerin, küçümsemelerin, yok saymaların, hezeyan- lanın, çılgınlıkların iyiden iyiye ipini kopardığı bir öykü. Bu parçadaki altı çizili bölümle anlatılmak istenen aşa- ğıdakilerin hangisinde vardır? A) Kimi öğrenciler öğretmenlerinin rahatsızlığı sebebiyle serbest kalmış, okulun bahçesinde haylazlık etmeye başlamışlardı. B) Artık kentimizi yol yordam, kanun bilmeyen insanlar ele geçirmişti. C) Öyküde yüksek sesle, sert bir biçimde söylenmiş pek çok söz var. D) Bir gerçek vardı ki; eski, civiltılı, kavgacı hayatından eser kalmamıştı. E) Koşullar ne olursa olsun, şairlerimizin çocuk şiiri yaz- maları gerektiğine inanıyorum.
15) Edebiyatımızın gümrük kapısı olarak görülen bu dergi sayesinde pek çok sanatçımız geniş
kesimlere seslenebilmiştir.
Bu cümledeki altı çizili sözle, söz konusu derginin hangi yönü vurgulanmıştır?
A) Edebiyat dergilerinin öncülüğünü yaptığı
B) Satış rakamlarıyla dikkat çektiği
C) Edebiyatçılara sayfalarını açtığı
D) Okur tarafında çok ilgi gördüğü
E) Sanatçıların dünya tarafından tanınmasını sağladığı
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
15) Edebiyatımızın gümrük kapısı olarak görülen bu dergi sayesinde pek çok sanatçımız geniş kesimlere seslenebilmiştir. Bu cümledeki altı çizili sözle, söz konusu derginin hangi yönü vurgulanmıştır? A) Edebiyat dergilerinin öncülüğünü yaptığı B) Satış rakamlarıyla dikkat çektiği C) Edebiyatçılara sayfalarını açtığı D) Okur tarafında çok ilgi gördüğü E) Sanatçıların dünya tarafından tanınmasını sağladığı
Z OBEKLERİNDE VE CÜMLEDE ANLAM
di;
zmayı
man
ma"
in
YAYINLARI
LİMİT
Modern şiir dilinin doğal dilden farklı bir dil oluşu, dil
merkezli eleştirinin, incelemenin ülkemizde de büyük
ölçüde egemen olmasını sağladı. Çoğul okuma, şiirin
iletisi, şiir okur arasındaki ilişki her zaman eleştirinin
konuları olmuştur. Şiir dilindeki göstergelerin
çözümlenmesi anlamsal yapıların ortaya çıkarılmasına
yol açar. Modern şiirde, günlük dildeki konumunu aşan
**
sözcük ve sözcük ilintileri, imge, eğretileme oluşumları
11
başlı başına inceleme konularıdır. Ritmin oluşumu, çift
anlamlı söz yapıları, çapraşık söz dizimi yapıları,
III
yinelemeler, biçem, ses alanları, anlam alanları, sözcük
IV
V
bağdaştırmaları modern şiirin "dil ayrıcalıkları"nı ortaya
koyar.
Aşağıdakilerin hangisinde bu parçadaki
numaralanmış sözlere örnek olabilecek bir kullanım
yoktur?
A) Bir şehirde hayatın nasıl aktığını görmenin yolu,
sokaklarında avarelik etmekten geçiyor.
B) Ben kordan elbiseler giydim, bundan haberin var mı?
C)
Eğitilememiş koca adamları gördükçe "Ağaç
yaşken eğilir." derdi babam.
D) Bu yağmur, bu yağmur bir gün dinince aynalar
yüzümü tanımaz olur.
E) İnsanın sosyal ilişkilerinde, kendisi kadar
çevresindeki kişiler de etkilidir.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
Z OBEKLERİNDE VE CÜMLEDE ANLAM di; zmayı man ma" in YAYINLARI LİMİT Modern şiir dilinin doğal dilden farklı bir dil oluşu, dil merkezli eleştirinin, incelemenin ülkemizde de büyük ölçüde egemen olmasını sağladı. Çoğul okuma, şiirin iletisi, şiir okur arasındaki ilişki her zaman eleştirinin konuları olmuştur. Şiir dilindeki göstergelerin çözümlenmesi anlamsal yapıların ortaya çıkarılmasına yol açar. Modern şiirde, günlük dildeki konumunu aşan ** sözcük ve sözcük ilintileri, imge, eğretileme oluşumları 11 başlı başına inceleme konularıdır. Ritmin oluşumu, çift anlamlı söz yapıları, çapraşık söz dizimi yapıları, III yinelemeler, biçem, ses alanları, anlam alanları, sözcük IV V bağdaştırmaları modern şiirin "dil ayrıcalıkları"nı ortaya koyar. Aşağıdakilerin hangisinde bu parçadaki numaralanmış sözlere örnek olabilecek bir kullanım yoktur? A) Bir şehirde hayatın nasıl aktığını görmenin yolu, sokaklarında avarelik etmekten geçiyor. B) Ben kordan elbiseler giydim, bundan haberin var mı? C) Eğitilememiş koca adamları gördükçe "Ağaç yaşken eğilir." derdi babam. D) Bu yağmur, bu yağmur bir gün dinince aynalar yüzümü tanımaz olur. E) İnsanın sosyal ilişkilerinde, kendisi kadar çevresindeki kişiler de etkilidir.
MEVLİD
Allah adın zikr idelüm evvela
Vacib oldur, cümle işte her kula
Allah adin her kim ol evvel ana
Her işi ásân ider Allah ana
(...)
Süleyman Çelebi
7. Bu dörtlükte asıl söylenmek istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Her işe Allah adıyla başlamanın gerekliliği
B) Allah'ın buyrukları
C) Tasavvuf ilkeleri
anon
D) Her şeyi olma isteği
E) Doğruları arama arzusu
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
MEVLİD Allah adın zikr idelüm evvela Vacib oldur, cümle işte her kula Allah adin her kim ol evvel ana Her işi ásân ider Allah ana (...) Süleyman Çelebi 7. Bu dörtlükte asıl söylenmek istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Her işe Allah adıyla başlamanın gerekliliği B) Allah'ın buyrukları C) Tasavvuf ilkeleri anon D) Her şeyi olma isteği E) Doğruları arama arzusu
Eskişehir'de, şimdi yerine büyük bir okul dikilmiş, bahçe içinde ki tek katlı beyaz
kütüphane, lise sıralarında saadeti duyduğum en güzel yerlerden biriydi. Uzak, hayali
seyahatlerin, içlerinde Goethe ve Nietzsche'de bulunan büyük adamların, gazete ve dergilerde
okunan sayısız bilgi ve haberlerin, kafamı Nuhun gemisi gibi doldurduğu ve benim her
akşam yeni bir ruhla yüklü parkta dolaştığım saatleri hiç unutmam.
Hayatta hiç bir işte başarı kazanamamış olan babam, bir daha geri dönmemek üzere, bütün
evi Sivrihisar'dan Eskişehir'e taşımıştı. Porsuk nehrinin ötesinde, demiryolu istasyonuna
yakın,tek katlı kerpiç bir evde oturuyorduk. Evin kerpiçini bütün aile biz kırmış, kesmiş ve
kurutmuşduk.Gece yanılan istasyona gider, süt, simit, ekmek veya köpük taşı satardım. Evde
okul kitabı, Kur'an ve bir rüya tabirnamesinden başka bir kitap yoktu. Kışın mangal kömürü
ile ısınırdık. Bilmiyorum beni şehir kütüphanesine hangi arkadaş götürmüştü. Soba gürül
gürül yanıyordu. Masalarda düğmesine basılınca yanan ampüller... ve istediğim her kitabı
saygı ile getiren ciddi çehreli yerli memurlar. Yaşadığım hayat ne kadar fakir ve istirap verici
ise, bu güzel kütüphanede geçirdiğim saatler o kadar geniş, zengin ve mesutedici idi. Ben
hayal kurmasını, düşünmesini, sevmesini orada öğrendim, diyebilirdim.
O zamanlar caddeler böyle gürültülü vasıtalarla dolu değildi. Kütüphane çarşı ve pazardan
uzak bir yerde, büyük bir bahçe içindeydi. Biraz ötesinde Temyiz Mahkemesi vardı. Saat
beşte bu ciddi binadan yaşlı, hürmet telkin eden adamlar çıkar, yolda bastonlarına dayanarak
uzun uzun konuşurlardı. Onların, bende uzak bir memleket izlemini uyandıran bu hållerini
severdim. Sonradan içime, kitaplardan geldiğini farkettiğim bir memleket hayali, bana yıllarca
arkadaşlık etti. Kendimi uzak bir diyarda hisse diyordum. Bir gün asıl vatanıma dönecektim.
O asıl vatanın neresi olduğunu bilmiyordum. Bazı kitaplarda ben oranın tatlı havasını
hissediyordum. O istiraplı yıllarda benim için asıl hayat dışarda değil, kitaplarda idi.
Allah'ım, orada neler okudum! Bütün romanları, felsefe ve psikoloji kitaplarını, dergileri
elden geçirdim. Bu ben de bitmez tükenmez bir keşif izlenimini uyandırıyordu. Kitapların
içinde neler vardı, uzak, gidilmedik diyarlar, acayip insanlar, yabancı dinler, örf ve âdetler,
çok eski çağlar, ruh ve kâinatın sirları...
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
Eskişehir'de, şimdi yerine büyük bir okul dikilmiş, bahçe içinde ki tek katlı beyaz kütüphane, lise sıralarında saadeti duyduğum en güzel yerlerden biriydi. Uzak, hayali seyahatlerin, içlerinde Goethe ve Nietzsche'de bulunan büyük adamların, gazete ve dergilerde okunan sayısız bilgi ve haberlerin, kafamı Nuhun gemisi gibi doldurduğu ve benim her akşam yeni bir ruhla yüklü parkta dolaştığım saatleri hiç unutmam. Hayatta hiç bir işte başarı kazanamamış olan babam, bir daha geri dönmemek üzere, bütün evi Sivrihisar'dan Eskişehir'e taşımıştı. Porsuk nehrinin ötesinde, demiryolu istasyonuna yakın,tek katlı kerpiç bir evde oturuyorduk. Evin kerpiçini bütün aile biz kırmış, kesmiş ve kurutmuşduk.Gece yanılan istasyona gider, süt, simit, ekmek veya köpük taşı satardım. Evde okul kitabı, Kur'an ve bir rüya tabirnamesinden başka bir kitap yoktu. Kışın mangal kömürü ile ısınırdık. Bilmiyorum beni şehir kütüphanesine hangi arkadaş götürmüştü. Soba gürül gürül yanıyordu. Masalarda düğmesine basılınca yanan ampüller... ve istediğim her kitabı saygı ile getiren ciddi çehreli yerli memurlar. Yaşadığım hayat ne kadar fakir ve istirap verici ise, bu güzel kütüphanede geçirdiğim saatler o kadar geniş, zengin ve mesutedici idi. Ben hayal kurmasını, düşünmesini, sevmesini orada öğrendim, diyebilirdim. O zamanlar caddeler böyle gürültülü vasıtalarla dolu değildi. Kütüphane çarşı ve pazardan uzak bir yerde, büyük bir bahçe içindeydi. Biraz ötesinde Temyiz Mahkemesi vardı. Saat beşte bu ciddi binadan yaşlı, hürmet telkin eden adamlar çıkar, yolda bastonlarına dayanarak uzun uzun konuşurlardı. Onların, bende uzak bir memleket izlemini uyandıran bu hållerini severdim. Sonradan içime, kitaplardan geldiğini farkettiğim bir memleket hayali, bana yıllarca arkadaşlık etti. Kendimi uzak bir diyarda hisse diyordum. Bir gün asıl vatanıma dönecektim. O asıl vatanın neresi olduğunu bilmiyordum. Bazı kitaplarda ben oranın tatlı havasını hissediyordum. O istiraplı yıllarda benim için asıl hayat dışarda değil, kitaplarda idi. Allah'ım, orada neler okudum! Bütün romanları, felsefe ve psikoloji kitaplarını, dergileri elden geçirdim. Bu ben de bitmez tükenmez bir keşif izlenimini uyandırıyordu. Kitapların içinde neler vardı, uzak, gidilmedik diyarlar, acayip insanlar, yabancı dinler, örf ve âdetler, çok eski çağlar, ruh ve kâinatın sirları...
●
UYGULAMA
2. "Bu köşedeki yazıları okuyup bitirdiğinizde, "Yazar ne
demek istiyor?" diye, sormadan edemiyor insan. Oysa,
bu tür yazılarda aranan ilk özellik, böyle bir soruyu
sordurmamak olmalıdır. Okuyucu, bulanık ifadelerle
yorulmamalı, anlatılmak isteneni kolayca
kavramalıdır." diyen bir eleştirmenin sözünü ettiği,
"yazılarda bulduğu eksiklik" nedir?
A) akıcılık
D) özgünlük
B) sadelik
E) doğallık
C) açıklık
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
● UYGULAMA 2. "Bu köşedeki yazıları okuyup bitirdiğinizde, "Yazar ne demek istiyor?" diye, sormadan edemiyor insan. Oysa, bu tür yazılarda aranan ilk özellik, böyle bir soruyu sordurmamak olmalıdır. Okuyucu, bulanık ifadelerle yorulmamalı, anlatılmak isteneni kolayca kavramalıdır." diyen bir eleştirmenin sözünü ettiği, "yazılarda bulduğu eksiklik" nedir? A) akıcılık D) özgünlük B) sadelik E) doğallık C) açıklık
2.
Mühendis, uygulamaya (gerçekleştirmeye) dönük (yönelmiş)
H
biçimde proje (tasarım) yapar; sonra bunları hayata
|||
geçirirken stratejik (çıkarcı) düşünür ve davranır. Esas
IV
hedefi ekolojik değerleri koruyarak insanlık için teknolojik
ve ekonomik değer üretimini gerçekleştirmek, etik (ahlaki)
V
.
ilkelere ve değerlere de mutlak biçimde bağlı kalmaktır.
Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisinin
anlamı, ayraç içinde verilenle uyuşmamaktadır?
AL
BY II
CHII
(D) IV
E) V
jod
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
2. Mühendis, uygulamaya (gerçekleştirmeye) dönük (yönelmiş) H biçimde proje (tasarım) yapar; sonra bunları hayata ||| geçirirken stratejik (çıkarcı) düşünür ve davranır. Esas IV hedefi ekolojik değerleri koruyarak insanlık için teknolojik ve ekonomik değer üretimini gerçekleştirmek, etik (ahlaki) V . ilkelere ve değerlere de mutlak biçimde bağlı kalmaktır. Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisinin anlamı, ayraç içinde verilenle uyuşmamaktadır? AL BY II CHII (D) IV E) V jod
#
6. Başım duman, gözüm yaşlı dolandım
Çekilmez çilesi gurbet ellerin
Hasretlik derdiyle kavruldum, yandım
Büyüktür belası gurbet illerin.
Bu parçanın oluşturulduğu edebî dönem
ve nazım türü aşağıdakilerin hangisinde
verilmiştir?
A) Divan edebiyatı - gazel
B) Halk edebiyatı - semaî
C) Sözlü edebiyat - koşma
D) Halk edebiyatı - güzelleme
E) Sözlü edebiyat - semai
FA-
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
# 6. Başım duman, gözüm yaşlı dolandım Çekilmez çilesi gurbet ellerin Hasretlik derdiyle kavruldum, yandım Büyüktür belası gurbet illerin. Bu parçanın oluşturulduğu edebî dönem ve nazım türü aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir? A) Divan edebiyatı - gazel B) Halk edebiyatı - semaî C) Sözlü edebiyat - koşma D) Halk edebiyatı - güzelleme E) Sözlü edebiyat - semai FA-
Sözcükte ve Sözcük Öbeğinde Anlam
Yazar bu dört öyküde okuyucuyu Birinci Paylaşım
Savaşı'nda yaşanan birtakım acı olayların içine çe-
kiyor, hem de yakıcı bir dille. Doğu Anadolu'da ya-
şanan olayları bu kez bir Ermeni kızının ağzından
öğreniyoruz. Olaylar ilerledikçe okuyucu, yüreğinin
orta yerinin kanadığını hissediyor. Savaşın acıma-
sızlığını; yok olan, savrulan insanları bir laboratu-
varda izler gibi izliyorsunuz.
6
Bu parçada geçen "yüreğinin orta yerinin kanadı-
ğını hissetmek" şözünün anlamı aşağıdakilerden
hangisiyle karşılanabilir?
A) Içi daralmak
C) Içi sıkılmak
1
B) Içi götürmemek
Diçine işlemek
E) Içi parçalanmak
oboče.cok dikkat et bakarsın düsüverir
9. Aşağıdaki cü
gisi anlamsal
farklıdır?
A) Değerbilir
B) Benimle d
varmayac
C) Agir aksa
D) Yalan yar
E) Es dost c
dayız?
10. Aşağıdak
lanıldığı c
mi katmis
A) Aklını
başar
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
Sözcükte ve Sözcük Öbeğinde Anlam Yazar bu dört öyküde okuyucuyu Birinci Paylaşım Savaşı'nda yaşanan birtakım acı olayların içine çe- kiyor, hem de yakıcı bir dille. Doğu Anadolu'da ya- şanan olayları bu kez bir Ermeni kızının ağzından öğreniyoruz. Olaylar ilerledikçe okuyucu, yüreğinin orta yerinin kanadığını hissediyor. Savaşın acıma- sızlığını; yok olan, savrulan insanları bir laboratu- varda izler gibi izliyorsunuz. 6 Bu parçada geçen "yüreğinin orta yerinin kanadı- ğını hissetmek" şözünün anlamı aşağıdakilerden hangisiyle karşılanabilir? A) Içi daralmak C) Içi sıkılmak 1 B) Içi götürmemek Diçine işlemek E) Içi parçalanmak oboče.cok dikkat et bakarsın düsüverir 9. Aşağıdaki cü gisi anlamsal farklıdır? A) Değerbilir B) Benimle d varmayac C) Agir aksa D) Yalan yar E) Es dost c dayız? 10. Aşağıdak lanıldığı c mi katmis A) Aklını başar
5.
Atabetü'l Hakayık'la ilgili,
1. Dinî ve ahlaki bir eserdir. V
II. Didaktik (öğretici) unsurlara yer verilmiştir. L
III. Beyit ve dörtlüklerden oluşmuştur.
IV. Süslü bir dili vardır.V
V. Şiirlerde kafiye ve rediflere yer verilmiştir. X
cümlelerinin hangisinde bilgi yanlışı yapılmıştır?
A) I
C) III
D) IV
E) V
B) II
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
5. Atabetü'l Hakayık'la ilgili, 1. Dinî ve ahlaki bir eserdir. V II. Didaktik (öğretici) unsurlara yer verilmiştir. L III. Beyit ve dörtlüklerden oluşmuştur. IV. Süslü bir dili vardır.V V. Şiirlerde kafiye ve rediflere yer verilmiştir. X cümlelerinin hangisinde bilgi yanlışı yapılmıştır? A) I C) III D) IV E) V B) II
TYT/TÜR
21. Mimari, insan ile varlık arasındaki ilişkiyi, maddi, organik,
ruhi ve düşünce olarak alan ve düzenleyen disiplindir.
İnsan, varlıkla ilişkisini bilinçle düzenleyerek şehirlere
kendi kültürünü yansıtır. Mimarinin görevi, "dünyayı
güzelleştirmektir. Dünyayı güzelleştirme amacını taşıyan
mimari, özgün bir tarz ve üslup olarak milletlerin dünya
görüşünü yansıtır. Örneğin kendine özgü bir tarz ve üslu
olarak Osmanlı mimarisi, Asya ile Avrupa, İslam dünyası
ile Hristiyan dünyası ara kesitinde gelişmiş, Akdeniz
çevresi geleneklerini Orta ve Yakın Doğu gelenekleri ile
buluşturan uzun, nefesli ve özgün bir mimari üstup
olmuştur.
Bu parçada mimari ile ilgili olarak asıl anlatılmak
istenen aşağıdakilerden hangisidir?
Toplumların gelişmişlik düzeyini yansıtmada bir
gösterge olduğu
B) Tarihî yapılarda güzelliğin yanında işlevselliğin de
gözetildiği
Temel amacının insanların gereksinimlerini karşılamak
olduğu
XXBir
E) Gelişiminin her ulusta farklılıklar gösterdiği
Bir yapı inşa etmenin ötesinde anlamlar taşıdığı
23. İlk k
baş
şifa
tek
MDC
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
TYT/TÜR 21. Mimari, insan ile varlık arasındaki ilişkiyi, maddi, organik, ruhi ve düşünce olarak alan ve düzenleyen disiplindir. İnsan, varlıkla ilişkisini bilinçle düzenleyerek şehirlere kendi kültürünü yansıtır. Mimarinin görevi, "dünyayı güzelleştirmektir. Dünyayı güzelleştirme amacını taşıyan mimari, özgün bir tarz ve üslup olarak milletlerin dünya görüşünü yansıtır. Örneğin kendine özgü bir tarz ve üslu olarak Osmanlı mimarisi, Asya ile Avrupa, İslam dünyası ile Hristiyan dünyası ara kesitinde gelişmiş, Akdeniz çevresi geleneklerini Orta ve Yakın Doğu gelenekleri ile buluşturan uzun, nefesli ve özgün bir mimari üstup olmuştur. Bu parçada mimari ile ilgili olarak asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Toplumların gelişmişlik düzeyini yansıtmada bir gösterge olduğu B) Tarihî yapılarda güzelliğin yanında işlevselliğin de gözetildiği Temel amacının insanların gereksinimlerini karşılamak olduğu XXBir E) Gelişiminin her ulusta farklılıklar gösterdiği Bir yapı inşa etmenin ötesinde anlamlar taşıdığı 23. İlk k baş şifa tek MDC
(1) Şiirdeki modernizm, sanayi toplumunun ortaya çı-
kış sürecinde, hayatın geleneksel olarak algılanma-
sının yetersizleşmesiyle kendini gösterdi. (II) İnsan-
lık tarihine bakıldığında yaşam şartlarının değişme-
sindeki en keskin dönüşümlerden birinin sanayileş-
me olduğu görülür ve modern şiirin sanayileşmeye
eş zamanlı bir süreci izlemiş olması da anlaşılabilir
bir durumdur. (III) Yani modern şiir, yeni yaşama dü-
zeninin birbirine zıt renklerini başlangıçtan itibaren
daima içinde taşımıştır. (IV) Geçen yüzyılda birbirine
uzak sınıflardan gelen, farklı geleneklere sahip in-
sanların şehirlerde bir arada yaşamaya başlamaları
ve böylece birbirlerinin yaşama biçimlerine tanık ol-
maları, modern şehir hayatının başlangıcı olarak gö-
rülmektedir. (V) Baudelaire ve Rimbaud'nun ürünleri
hem bu karmaşayı yansıtmış hem de kendisine bir
dünya kurarak şiir yoluyla bu karmaşayı aşma çaba-
sını getirmiştir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangi-
si düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
C) III
B) II
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
(1) Şiirdeki modernizm, sanayi toplumunun ortaya çı- kış sürecinde, hayatın geleneksel olarak algılanma- sının yetersizleşmesiyle kendini gösterdi. (II) İnsan- lık tarihine bakıldığında yaşam şartlarının değişme- sindeki en keskin dönüşümlerden birinin sanayileş- me olduğu görülür ve modern şiirin sanayileşmeye eş zamanlı bir süreci izlemiş olması da anlaşılabilir bir durumdur. (III) Yani modern şiir, yeni yaşama dü- zeninin birbirine zıt renklerini başlangıçtan itibaren daima içinde taşımıştır. (IV) Geçen yüzyılda birbirine uzak sınıflardan gelen, farklı geleneklere sahip in- sanların şehirlerde bir arada yaşamaya başlamaları ve böylece birbirlerinin yaşama biçimlerine tanık ol- maları, modern şehir hayatının başlangıcı olarak gö- rülmektedir. (V) Baudelaire ve Rimbaud'nun ürünleri hem bu karmaşayı yansıtmış hem de kendisine bir dünya kurarak şiir yoluyla bu karmaşayı aşma çaba- sını getirmiştir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangi- si düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I C) III B) II D) IV E) V