Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

19. Yayıncılığın ilk yıllarında, tek kanallı dönemde hayatımızın
ufacık bir alanını işgal eden diziler artık trafik de dâhil olmak
üzere her yerde yanımızda, Tarihi, coğrafyası, sosyolojisiy-
le çağın en eğlenceli bağımlılığını 2000 yılında mercek al-
tına aldığımda Fransa'da, "Bizim hayatımız dizi." sözüyle
karşılaştım Türk dizilerindeki kadın imgeleri ve bunların
Türkiye ve Fransa'daki göçmen işçiler tarafından yorum-
lanma biçimlerini konu alan doktora tezimin saha çalışma-
ları için oradayım. Sayısız görüşme yapıyorum bu çalışma
kapsamında. Alıntıladığım söz de 40'li yaşlarında, evli, üç
çocuklu, küçük bir konfeksiyon atölyesi sahibi bir erkekten
geliyor. Henüz farkında değil ama uzun yıllardır orada ya-
şayan Türkiye kökenli bu işletmeci ile yaptığımız görüşme
sırasında ağzından dökülüveren bu söz, kısa sürede tüm
topluma mâl olacak.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
x
A) Dizilerin topluma ayna tutma gibi bir işlevi vardır.
B) Dizilerdeki her kadın, toplum için rol modeldir.
C) Dizilere erişim, teknolojiyle kolaylaşmıştır.
Türk dizilerinde kadın motifine yer verilmektedir.
Diziler, eğlenceli bir bağımlılık olarak görülmektedir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
19. Yayıncılığın ilk yıllarında, tek kanallı dönemde hayatımızın ufacık bir alanını işgal eden diziler artık trafik de dâhil olmak üzere her yerde yanımızda, Tarihi, coğrafyası, sosyolojisiy- le çağın en eğlenceli bağımlılığını 2000 yılında mercek al- tına aldığımda Fransa'da, "Bizim hayatımız dizi." sözüyle karşılaştım Türk dizilerindeki kadın imgeleri ve bunların Türkiye ve Fransa'daki göçmen işçiler tarafından yorum- lanma biçimlerini konu alan doktora tezimin saha çalışma- ları için oradayım. Sayısız görüşme yapıyorum bu çalışma kapsamında. Alıntıladığım söz de 40'li yaşlarında, evli, üç çocuklu, küçük bir konfeksiyon atölyesi sahibi bir erkekten geliyor. Henüz farkında değil ama uzun yıllardır orada ya- şayan Türkiye kökenli bu işletmeci ile yaptığımız görüşme sırasında ağzından dökülüveren bu söz, kısa sürede tüm topluma mâl olacak. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? x A) Dizilerin topluma ayna tutma gibi bir işlevi vardır. B) Dizilerdeki her kadın, toplum için rol modeldir. C) Dizilere erişim, teknolojiyle kolaylaşmıştır. Türk dizilerinde kadın motifine yer verilmektedir. Diziler, eğlenceli bir bağımlılık olarak görülmektedir.
TYT/Türkçe
30. Serin serin esen yele verdi kendini. Ne de tatlı esiyordu
yel! Bu yel, insanı âdeta bu kumsaldan söküp bambaşka
diyarlara, masmavi denizlere taşıyordu. Vakit, nisandı.
Güneşin dünyamızı yeni yeni ısıtmaya başladığı, hoş bir
mevsimdi vakit. Zaten ilkbahar ve nisan, bir başkadır.
Henüz o kavurucu sıcaklardan eser yoktu. Uzaklardan bir
kuzu melemesi ve belli belirsiz bir kedi miyavlaması
işitiliyordu. Her şey rayında gibiydi. Ah, bir de rahmetli
babaannesinin soğuk hoşafı da olsaydı... Daldığı
düşüncelerden sıyrılarak sapsarı kumsalda yürümeye
devam etti.
Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisi sövlenemez?
A) Duyulararası aktarma yapılmıştır.
B) Anlatiemmmm hislerine yer verilmiştir,
C) Vinelemelere başvurulmuştur.
D) Eksiltili yargıler kullanmistir.
Farklı
11
E) Farkdi-duyutar ile ilgili ayrıntılar vardı
vard
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/Türkçe 30. Serin serin esen yele verdi kendini. Ne de tatlı esiyordu yel! Bu yel, insanı âdeta bu kumsaldan söküp bambaşka diyarlara, masmavi denizlere taşıyordu. Vakit, nisandı. Güneşin dünyamızı yeni yeni ısıtmaya başladığı, hoş bir mevsimdi vakit. Zaten ilkbahar ve nisan, bir başkadır. Henüz o kavurucu sıcaklardan eser yoktu. Uzaklardan bir kuzu melemesi ve belli belirsiz bir kedi miyavlaması işitiliyordu. Her şey rayında gibiydi. Ah, bir de rahmetli babaannesinin soğuk hoşafı da olsaydı... Daldığı düşüncelerden sıyrılarak sapsarı kumsalda yürümeye devam etti. Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi sövlenemez? A) Duyulararası aktarma yapılmıştır. B) Anlatiemmmm hislerine yer verilmiştir, C) Vinelemelere başvurulmuştur. D) Eksiltili yargıler kullanmistir. Farklı 11 E) Farkdi-duyutar ile ilgili ayrıntılar vardı vard
TYT/Türkçe
28.
----. Bu görüntüler sayesinde ana galakside gelgit
kuyrukları olarak adlandırılan ve çarpışan iki galaksinin
arasındaki yer çekiminin sürüklemesi ile üretilen zayıf yay
biçimli belirtiler bulundu. Bu kanıt, 3C 186 ile başka bir
galaksi arasındaki olası bir birleşmeyi gözler önüne
sermektedir.
Bu parçanın başında boş bırakılan yere
11.
STSCL ve Johns Hopkins Üniversitesinden Marco
Chiaberge liderliğindeki ekip, galaksideki yıldız
ışığının dağılımını, bir bilgisayar modeliyle elde
edilen normal bir eliptik galaksinin dağılımı ile
karşılaştırarak kara deliğin merkezden 35 bin ışık
yılı kadar uzaklaştığını hesapladı
Yakın kızılötesi ve optik dalga boylarında alınan
Hubble fotoğraf ve video kayıtları, 8 milyar ışık yılı
uzaklıktaki bir galaksi kümesindeki 3C 186 olarak
bilinen kuasarı ve bunun galaksisini açığa çıkardı
Teoriye göre iki galaksi birleşip kara delikleri yeni
oluşan eliptik galaksinin merkezine yerleşir, kara
delikler birbirlerinin etrafında dönerken gravitasyonel
dalgalar etrafa yayılır
cümlelerinden hangileri getirilebilir2
A) Yalnız I
D) We il
B) Yalnız II
11
E) ve III
C) Yalnız III
2
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/Türkçe 28. ----. Bu görüntüler sayesinde ana galakside gelgit kuyrukları olarak adlandırılan ve çarpışan iki galaksinin arasındaki yer çekiminin sürüklemesi ile üretilen zayıf yay biçimli belirtiler bulundu. Bu kanıt, 3C 186 ile başka bir galaksi arasındaki olası bir birleşmeyi gözler önüne sermektedir. Bu parçanın başında boş bırakılan yere 11. STSCL ve Johns Hopkins Üniversitesinden Marco Chiaberge liderliğindeki ekip, galaksideki yıldız ışığının dağılımını, bir bilgisayar modeliyle elde edilen normal bir eliptik galaksinin dağılımı ile karşılaştırarak kara deliğin merkezden 35 bin ışık yılı kadar uzaklaştığını hesapladı Yakın kızılötesi ve optik dalga boylarında alınan Hubble fotoğraf ve video kayıtları, 8 milyar ışık yılı uzaklıktaki bir galaksi kümesindeki 3C 186 olarak bilinen kuasarı ve bunun galaksisini açığa çıkardı Teoriye göre iki galaksi birleşip kara delikleri yeni oluşan eliptik galaksinin merkezine yerleşir, kara delikler birbirlerinin etrafında dönerken gravitasyonel dalgalar etrafa yayılır cümlelerinden hangileri getirilebilir2 A) Yalnız I D) We il B) Yalnız II 11 E) ve III C) Yalnız III 2
TYT/Türkçe
24. Beyin hücrelerinin kendini yenilediği, ilk olarak 1960'larda
maymunlar, fareler ve kuşlar üzerinde yapılmaya başlanan
deneylerle anlaşılmıştı. 1998 yılında Nature Dergisi'nde
yayınlanan bir araştırma ile diğer hayvanlar üzerinde elde
edilen olumlu bulguların insanlarda da geçerli olduğu
ispatlandi, Kaliforniya Salk Enstitüsü nörobiyologlarından
Fred H. Gage, insanlar üzerinde yaptığı bir araştırmada
yeni nöronların, ana hücrelerin bölünmesiyle oluştuğunu
ve bu durumun beynin hafıza ve öğrenme işlevini
gerçekleştiren bölümünde yaşandığını keşfetti.
----
Bu parça, konu akışı bakımından aşağıdaki cümlelerin
hangisiyle tamamlanmalıdır?
A) Beynin genelinde hücreleri kontrol eden bir
mekanizmanın olduğunu kanıtlamaya çalışan
araştırmalar söz konusudur
B) Oysa yapılan birçok araştırma, yetişkinlerde beyin
hücrelerinin yenilendiğini ispatladı
C) Geriye kalanlar, eski nöronlarla birbirine bağlanıyor
ve kendi kendini iyileştiren, geliştiren bir beyin
oluşturuyor
11
DY Bu yüzden doğduğumuzda beynimizde ne kadar
hücre varsa yaşamımız boyunca onunla idare
edeceğimiz, daha fazlasının oluşmayacağı, hatta her
bir hücre öldükçe bu sayının gitgide azalacağı
söyleniyordu
E) Araştırma sonucunun paylaşılmasından bu yana,
beynin hipokamp adı verilen bu bölümünün üzerinde
yoğun olarak incelemeler yapıldı ve sonuçta insan
beynindeki en etkin alan olduğu anlaşıldı
25.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/Türkçe 24. Beyin hücrelerinin kendini yenilediği, ilk olarak 1960'larda maymunlar, fareler ve kuşlar üzerinde yapılmaya başlanan deneylerle anlaşılmıştı. 1998 yılında Nature Dergisi'nde yayınlanan bir araştırma ile diğer hayvanlar üzerinde elde edilen olumlu bulguların insanlarda da geçerli olduğu ispatlandi, Kaliforniya Salk Enstitüsü nörobiyologlarından Fred H. Gage, insanlar üzerinde yaptığı bir araştırmada yeni nöronların, ana hücrelerin bölünmesiyle oluştuğunu ve bu durumun beynin hafıza ve öğrenme işlevini gerçekleştiren bölümünde yaşandığını keşfetti. ---- Bu parça, konu akışı bakımından aşağıdaki cümlelerin hangisiyle tamamlanmalıdır? A) Beynin genelinde hücreleri kontrol eden bir mekanizmanın olduğunu kanıtlamaya çalışan araştırmalar söz konusudur B) Oysa yapılan birçok araştırma, yetişkinlerde beyin hücrelerinin yenilendiğini ispatladı C) Geriye kalanlar, eski nöronlarla birbirine bağlanıyor ve kendi kendini iyileştiren, geliştiren bir beyin oluşturuyor 11 DY Bu yüzden doğduğumuzda beynimizde ne kadar hücre varsa yaşamımız boyunca onunla idare edeceğimiz, daha fazlasının oluşmayacağı, hatta her bir hücre öldükçe bu sayının gitgide azalacağı söyleniyordu E) Araştırma sonucunun paylaşılmasından bu yana, beynin hipokamp adı verilen bu bölümünün üzerinde yoğun olarak incelemeler yapıldı ve sonuçta insan beynindeki en etkin alan olduğu anlaşıldı 25.
4.
Bence bir sanatçının ustalık dönemini anlamak, onun
kalfalık ve çıraklık dönemini anlamaya bağlıdır. Mimar
Sinan'ı düşünelim. Onun Selimiye Camisi'ni inşa ederek
ulaştığı seviyeyi idrak edebilmek, öncesinde inşa ettiği
Şehzade ve Süleymaniye'nin röntgenini çekmeyi gerektiri
Bu parçada geçen "röntgenini çekmek" sözünün
parçaya kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) Örnek almak
BY Hak ettiği kıymeti vermek
C Muhafazasını sağlamak
Ayrıntılı olarak incelemek
E) Restore etmek-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Bence bir sanatçının ustalık dönemini anlamak, onun kalfalık ve çıraklık dönemini anlamaya bağlıdır. Mimar Sinan'ı düşünelim. Onun Selimiye Camisi'ni inşa ederek ulaştığı seviyeyi idrak edebilmek, öncesinde inşa ettiği Şehzade ve Süleymaniye'nin röntgenini çekmeyi gerektiri Bu parçada geçen "röntgenini çekmek" sözünün parçaya kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir? A) Örnek almak BY Hak ettiği kıymeti vermek C Muhafazasını sağlamak Ayrıntılı olarak incelemek E) Restore etmek-
I
I
|
6.
Türkiye'nin Karadeniz'de doğal gaz rezervi bulduğunu açık-
laması, derin denizlerde gaz bulunabilmesi yeteneğinin ger-
çekleştirilmesi açısından enerji sektöründe önemli bir gelişme
olarak görülürken rezervin, ekonomik açıdan Türkiye'ye neler
sunacağını sürecin göstereceği belirtiliyor. Türkiye'nin önemli
gaz tedarikçisi Rusya ile yaptığı sözleşmelerin güncellenme
döneminde olunduğuna da dikkat çeken uzmanlar, bulunan
rezervin Türkiye'nin elinde önemli bir koz olacağını düşünü-
yorlar.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır bas-
maktadır?
A) Betimleyici anlatım
B) Düşsel (fantastik) anlatım
C) Söyleşmeye bağlı anlatım
D) Destansi (epik) anlatım
ED Gelecekten söz eden anlatım
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
I I | 6. Türkiye'nin Karadeniz'de doğal gaz rezervi bulduğunu açık- laması, derin denizlerde gaz bulunabilmesi yeteneğinin ger- çekleştirilmesi açısından enerji sektöründe önemli bir gelişme olarak görülürken rezervin, ekonomik açıdan Türkiye'ye neler sunacağını sürecin göstereceği belirtiliyor. Türkiye'nin önemli gaz tedarikçisi Rusya ile yaptığı sözleşmelerin güncellenme döneminde olunduğuna da dikkat çeken uzmanlar, bulunan rezervin Türkiye'nin elinde önemli bir koz olacağını düşünü- yorlar. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır bas- maktadır? A) Betimleyici anlatım B) Düşsel (fantastik) anlatım C) Söyleşmeye bağlı anlatım D) Destansi (epik) anlatım ED Gelecekten söz eden anlatım
Bir insanoğ
retebilme-
lirgin özel-
le madde
n gelişmiş
ndi raha-
teğini yok
var ki bu
neden ol-
uları öte-
a zemin
hangisi
V
YAYIN DENIZI
14. Öğrenci
Gülten Dayıoğlu:
Beni yazmaya özendiren, tüm yaşam, doğa,
uzay, dağlar denizler, başta insan olmak üzere
tüm canlilar, duşler, gerçekler vb
Öğrenci
Gülten Dayıoğlu:
Konu seçimi pek kolay olmuyor. Ama kültür alt
yapım hazır olduğu için birçok konuyu zihin ve
gönül süzgecimden geçirip, sentezleyerek yeni
yeni yaratılar elde ediyorum. Bu sürede bazen,
pek güvendiğim kültür alt yapım yetersiz kala-
biliyor. O zaman da uzmanlara danışıyor, yazılı
ve görsel kaynakları araştırmaya yöneliyorum.
Rastlantı sonucu konu seçmiyorum kısacası.
Araştırarak, soruşturarak, düşünce, duygu sūz-
geçlerimi kullanarak, belleğimin kapılarını yum-
ruklayarak romanın planını yapıyorum. Sonra
yazmaya girişiyorum.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdaki-
lerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) (1) Sizi yazmaya iten sebep nedir?
(II) Üslubunuzu oluştururken nelere dikkat edi-
yorsunuz?
B) (1) Sizi yazmaya özendiren şeyler nedir?
(II) Konularınızı nasıl seçiyorsunuz? Konu seçi-
mi tesadüfi mi oluyor ya da hayatta karşılaştığı-
nız bazı olaylardan mı etkilenip yazıyorsunuz?
(1) Size yazma sevgisi aşılayan şeyler nelerdir?
✅ (1)
(II) Yazdıklarınız içinde kendi hayatınızı ele
alanları var mı? Sizce roman ve hikâyede anla-
tılanlar hayatın kendisi olmalı mıdır?
D) (1) Yazarken konu seçiminde zorlanıyor musunuz?
(II) Eserlerinizi oluştururken kendinizi özgür
hisseder misiniz? Yazdıklarınızın özel bir anla-
mi var mıdır?
E) (1) Her konunun hikâye ve romana girebileceği
düşüncesini taşıyor musunuz?
(II) Sizce konu seçiminin zorluğu nedir? Siz ko-
nularınızı nasıl belirliyorsunuz?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bir insanoğ retebilme- lirgin özel- le madde n gelişmiş ndi raha- teğini yok var ki bu neden ol- uları öte- a zemin hangisi V YAYIN DENIZI 14. Öğrenci Gülten Dayıoğlu: Beni yazmaya özendiren, tüm yaşam, doğa, uzay, dağlar denizler, başta insan olmak üzere tüm canlilar, duşler, gerçekler vb Öğrenci Gülten Dayıoğlu: Konu seçimi pek kolay olmuyor. Ama kültür alt yapım hazır olduğu için birçok konuyu zihin ve gönül süzgecimden geçirip, sentezleyerek yeni yeni yaratılar elde ediyorum. Bu sürede bazen, pek güvendiğim kültür alt yapım yetersiz kala- biliyor. O zaman da uzmanlara danışıyor, yazılı ve görsel kaynakları araştırmaya yöneliyorum. Rastlantı sonucu konu seçmiyorum kısacası. Araştırarak, soruşturarak, düşünce, duygu sūz- geçlerimi kullanarak, belleğimin kapılarını yum- ruklayarak romanın planını yapıyorum. Sonra yazmaya girişiyorum. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdaki- lerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) (1) Sizi yazmaya iten sebep nedir? (II) Üslubunuzu oluştururken nelere dikkat edi- yorsunuz? B) (1) Sizi yazmaya özendiren şeyler nedir? (II) Konularınızı nasıl seçiyorsunuz? Konu seçi- mi tesadüfi mi oluyor ya da hayatta karşılaştığı- nız bazı olaylardan mı etkilenip yazıyorsunuz? (1) Size yazma sevgisi aşılayan şeyler nelerdir? ✅ (1) (II) Yazdıklarınız içinde kendi hayatınızı ele alanları var mı? Sizce roman ve hikâyede anla- tılanlar hayatın kendisi olmalı mıdır? D) (1) Yazarken konu seçiminde zorlanıyor musunuz? (II) Eserlerinizi oluştururken kendinizi özgür hisseder misiniz? Yazdıklarınızın özel bir anla- mi var mıdır? E) (1) Her konunun hikâye ve romana girebileceği düşüncesini taşıyor musunuz? (II) Sizce konu seçiminin zorluğu nedir? Siz ko- nularınızı nasıl belirliyorsunuz?
a
10/ 1. Bir yazarın roman anlayışı, doğal olarak yazdı-
ğı her romanla biraz daha gelişir, bunun olağan
bir seyri vardır.
II. Belki de üzerinde çalıştığım metin yaptı bunu.
III. Roman sanatından ne beklediğimin cevabını
Bin Hüzünlü Haz'da daha net gördüm; bunun
nasıl olduğunu bilmiyorum, belki bende biri-
ken bazı şeyler o romanı yazarken şekillenme
imkânı buldu.
IV. Bin Hüzünlü Haz'da bu, benim için olağan sey-
rin dışına çıktı sanki, birdenbire bir sıçrama
oldu.
V. Bu değişimin romancı için anlamı şudur; kendi
roman yolculuğu içinde hatrı sayılır bir mesafe
kaydetmiştir.
Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı
bir bütün oluşturulması için hangilerinin yerleri
değiştirilmelidir?
A) I ve IV
B) I ve V
D) III ve IV
C) II ve IV
IV ve V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
a 10/ 1. Bir yazarın roman anlayışı, doğal olarak yazdı- ğı her romanla biraz daha gelişir, bunun olağan bir seyri vardır. II. Belki de üzerinde çalıştığım metin yaptı bunu. III. Roman sanatından ne beklediğimin cevabını Bin Hüzünlü Haz'da daha net gördüm; bunun nasıl olduğunu bilmiyorum, belki bende biri- ken bazı şeyler o romanı yazarken şekillenme imkânı buldu. IV. Bin Hüzünlü Haz'da bu, benim için olağan sey- rin dışına çıktı sanki, birdenbire bir sıçrama oldu. V. Bu değişimin romancı için anlamı şudur; kendi roman yolculuğu içinde hatrı sayılır bir mesafe kaydetmiştir. Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı bir bütün oluşturulması için hangilerinin yerleri değiştirilmelidir? A) I ve IV B) I ve V D) III ve IV C) II ve IV IV ve V
zbir
ve
ger
zilip
Ya-
ebi
ma
nin
çi-
le-
al-
Ú
9. ---- "Aksülamel" yerine "tepki" sözcüğü halk tarafın-
dan tutmuştur. Belki sözcüğün tam karşılığı değil
ama halk "tepki"ye yeni bir anlam katmıştır. Buna
karşılık "yapıt" sözcuğu, gençlerde "bina"yı akla
getiriyor da "eser" anlamını getirmiyor. Türkçeye
çok yerleşmiş olan "eser"i bırakıp yerine "yapıt"ı
yerleştirmeye çalışmak neden? Yeni türetilen söz-
cükler arasında "soru" ve "sorun" gibi cümle içinde
kullanılırken kavram karışıklığı yaratanları da var-
dır. Bu tip sözcükler, anlamın belirsizliğine ve anla-
timin bozukluğuna sebebiyet verecek kadar sıkıntı
yaratmaktadır dilimizde.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Yabancı sözcüklerin yerine yenilerini getirmek,
halka ulaşma yolunda bir zorunluluktur.
B) Yazı dilimiz yabancı sözcük istilasına uğramış-
tir, bir an önce bunun önüne geçilmelidir.
C) Yabancı sözcükler, anlatımın anlaşılırlığını en-
gellediğinden gençliği kitap okumaktan soğut-.
maktadır.
D) Oluşturulan yeni sözcüklerin çoğu gereksizdir,
hiçbir kullanım alanı olmadığından uzun ömür-
lu değildir.
E) Sözcük oluştururken dile kolay gelmesine,
anlamsal karışıklığa neden olmamasına özen
gösterilmelidir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
zbir ve ger zilip Ya- ebi ma nin çi- le- al- Ú 9. ---- "Aksülamel" yerine "tepki" sözcüğü halk tarafın- dan tutmuştur. Belki sözcüğün tam karşılığı değil ama halk "tepki"ye yeni bir anlam katmıştır. Buna karşılık "yapıt" sözcuğu, gençlerde "bina"yı akla getiriyor da "eser" anlamını getirmiyor. Türkçeye çok yerleşmiş olan "eser"i bırakıp yerine "yapıt"ı yerleştirmeye çalışmak neden? Yeni türetilen söz- cükler arasında "soru" ve "sorun" gibi cümle içinde kullanılırken kavram karışıklığı yaratanları da var- dır. Bu tip sözcükler, anlamın belirsizliğine ve anla- timin bozukluğuna sebebiyet verecek kadar sıkıntı yaratmaktadır dilimizde. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Yabancı sözcüklerin yerine yenilerini getirmek, halka ulaşma yolunda bir zorunluluktur. B) Yazı dilimiz yabancı sözcük istilasına uğramış- tir, bir an önce bunun önüne geçilmelidir. C) Yabancı sözcükler, anlatımın anlaşılırlığını en- gellediğinden gençliği kitap okumaktan soğut-. maktadır. D) Oluşturulan yeni sözcüklerin çoğu gereksizdir, hiçbir kullanım alanı olmadığından uzun ömür- lu değildir. E) Sözcük oluştururken dile kolay gelmesine, anlamsal karışıklığa neden olmamasına özen gösterilmelidir.
1
8.
10
Edebiyatın içine, duyulan şeylerden çok düşünü-
len şeyler girer. Düşünülen şeyler ise birtakım ka-
liplara girmeye, bir dünya görüşüne bağlanmaya
mecburdur. "Her şey söylenmiştir." sözü çok alda-
tıcıdır. Her şey söylenmiştir ama aynı düşünce ile
söylenmiş iki söz var mıdır? "Yaşamak ne güzel!"
derken her asır hatta her nesil başka başka şeyler
düşünmüştür. Eskiden şairler hayatı herhangi bir
fikir veya his dolayısıyla güzel görürdü ve doğa bir
ruh hâlinin aynası olarak değer kazanırdı. Şimdi-
lerde ise doğa ve yaşama sevinci araç olmaktan
çıkmıştır, amaç olmuştur şiirde.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil-
memiştir?
Şairlerin ilk zamanlarda doğayı, bir araç olarak
gördüklerine
B Daha önce söylendiği sanılan şeylerin aslında
aynı şekilde dile getirilmediğine
• Edebiyatın daha çok hissedileni değil düşünü-
leni anlattığına
Yeni şairlerin eskilerden, doğayı ele alışları ba-
kımından farklı olduğuna
E) Sanatçıların güzel olanı, iyi olanı eserlerine ta-
şımaları gerektiğine
YAYIN DENIZI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1 8. 10 Edebiyatın içine, duyulan şeylerden çok düşünü- len şeyler girer. Düşünülen şeyler ise birtakım ka- liplara girmeye, bir dünya görüşüne bağlanmaya mecburdur. "Her şey söylenmiştir." sözü çok alda- tıcıdır. Her şey söylenmiştir ama aynı düşünce ile söylenmiş iki söz var mıdır? "Yaşamak ne güzel!" derken her asır hatta her nesil başka başka şeyler düşünmüştür. Eskiden şairler hayatı herhangi bir fikir veya his dolayısıyla güzel görürdü ve doğa bir ruh hâlinin aynası olarak değer kazanırdı. Şimdi- lerde ise doğa ve yaşama sevinci araç olmaktan çıkmıştır, amaç olmuştur şiirde. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? Şairlerin ilk zamanlarda doğayı, bir araç olarak gördüklerine B Daha önce söylendiği sanılan şeylerin aslında aynı şekilde dile getirilmediğine • Edebiyatın daha çok hissedileni değil düşünü- leni anlattığına Yeni şairlerin eskilerden, doğayı ele alışları ba- kımından farklı olduğuna E) Sanatçıların güzel olanı, iyi olanı eserlerine ta- şımaları gerektiğine YAYIN DENIZI
(1) Masallar olay örgüsüne dayalı metinlerin en eskilerinden-
dir. (II) Masallarda anlatılanlar gerçek yaşamla ilişkilendiril-
mez. (III) Masalları süslemek ya da dinleyenin hayal alemine
girmesini kolaylaştırmak için tekerlemelere yer verilir. (IV)
Masallar, genellikle olayların merkezinde olan kahraman
anlatıcının bakış açısıyla anlatılır. (V) Masallar; roman, öykü,
destan gibi edebi türlerle aynı grupta yer almaktadır.
Numaralanmış cümlelerin hangisinde masallarla ilgili
yanlışlık yapılmıştır?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
MAORL
TAL
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Masallar olay örgüsüne dayalı metinlerin en eskilerinden- dir. (II) Masallarda anlatılanlar gerçek yaşamla ilişkilendiril- mez. (III) Masalları süslemek ya da dinleyenin hayal alemine girmesini kolaylaştırmak için tekerlemelere yer verilir. (IV) Masallar, genellikle olayların merkezinde olan kahraman anlatıcının bakış açısıyla anlatılır. (V) Masallar; roman, öykü, destan gibi edebi türlerle aynı grupta yer almaktadır. Numaralanmış cümlelerin hangisinde masallarla ilgili yanlışlık yapılmıştır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. MAORL TAL
2.
John Locke, insan zihninde doğuştan gelen bilgi-
lerin olmadığını söylemekle birlikte mutluluğa, iyi-
ye yönelip acıdan kaçma duygularının doğuştan
geldiğini söyler. Ahlak felsefesini herkesin kendi
mutluluğuna koşması gerektiği ilkesine dayandırır.
O, bilgilerin ancak yaşayıp görerek, deneyim sahi-
bi olarak ve deneyler yoluyla elde edilebileceğini
söyler.
Bu parçadan John Locke'un düşünceleriyle il-
gili olarak,
Bilgi ancak deney yolu ile edinilebilir.
insan donanımlı olarak dünyaya gelir.
Her insan, mutluluğu yakalayamayabilir.
W. Herkes kendi mutluluğunu kendisi yaratmalıdır.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) I ve II
B) I ve IV
D) II ve IV
C) II ve IIL
E) III ve IV
YAYIN DENIZI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. John Locke, insan zihninde doğuştan gelen bilgi- lerin olmadığını söylemekle birlikte mutluluğa, iyi- ye yönelip acıdan kaçma duygularının doğuştan geldiğini söyler. Ahlak felsefesini herkesin kendi mutluluğuna koşması gerektiği ilkesine dayandırır. O, bilgilerin ancak yaşayıp görerek, deneyim sahi- bi olarak ve deneyler yoluyla elde edilebileceğini söyler. Bu parçadan John Locke'un düşünceleriyle il- gili olarak, Bilgi ancak deney yolu ile edinilebilir. insan donanımlı olarak dünyaya gelir. Her insan, mutluluğu yakalayamayabilir. W. Herkes kendi mutluluğunu kendisi yaratmalıdır. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? A) I ve II B) I ve IV D) II ve IV C) II ve IIL E) III ve IV YAYIN DENIZI
11. Öğleden sonraları zaman, arka bahçede şekerleme yapardı.
Her gün aynı saatte ağırlaşan göz kapakları, hep aynı süre bo-
yunca kapalı kalır ve hep aynı saatte açılırdı. Zaman uyurken,
çocuk vişne ağacının altında pinekler, yere düşmüş vişnele-
ri yerdi. Zaman, uyanana kadar dilediğince vişne yiyebilirdi,
önce yerdekileri sonra da canı çekerse dallardakileri... Kim
görecekti ki? Nasıl olsa, zaman ile birlikte hemen hemen her-
kes ve her şey uykuya çekilirdi. Tuzlanmış çağla yeşili evin alt
katından babaannenin, üst katından ev sahibesi Kıymet Ha-
nim teyzenin horultuları yükselirdi. Bütün mahalle kocaman bir
beşik kesilir, rüzgâr miril miril ninni söylerdi.
6
Elif Şafak'ın Mahrem romanından alınan bu parçayla il-
gili aşağıdaki yargılardan hangisi doğrudur?
A) Olayın gerçekleştiği zaman ile ilgili bir ifadeye yer veril-
memiştir.
B) Metin kahraman anlatıcının bakış açısıyla verilmiştir.
C) Anlatılanlar yaşam gerçeğiyle bire bir örtüşmektedir.
D) Yazar, çocuğun şahsında toplumsal bir çatışmayı dile
getirmiştir.
E) Yazar, "zaman" ve "rüzgâr"ı kişileştirerek sanatsal bir
anlatıma başvurmuştur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
11. Öğleden sonraları zaman, arka bahçede şekerleme yapardı. Her gün aynı saatte ağırlaşan göz kapakları, hep aynı süre bo- yunca kapalı kalır ve hep aynı saatte açılırdı. Zaman uyurken, çocuk vişne ağacının altında pinekler, yere düşmüş vişnele- ri yerdi. Zaman, uyanana kadar dilediğince vişne yiyebilirdi, önce yerdekileri sonra da canı çekerse dallardakileri... Kim görecekti ki? Nasıl olsa, zaman ile birlikte hemen hemen her- kes ve her şey uykuya çekilirdi. Tuzlanmış çağla yeşili evin alt katından babaannenin, üst katından ev sahibesi Kıymet Ha- nim teyzenin horultuları yükselirdi. Bütün mahalle kocaman bir beşik kesilir, rüzgâr miril miril ninni söylerdi. 6 Elif Şafak'ın Mahrem romanından alınan bu parçayla il- gili aşağıdaki yargılardan hangisi doğrudur? A) Olayın gerçekleştiği zaman ile ilgili bir ifadeye yer veril- memiştir. B) Metin kahraman anlatıcının bakış açısıyla verilmiştir. C) Anlatılanlar yaşam gerçeğiyle bire bir örtüşmektedir. D) Yazar, çocuğun şahsında toplumsal bir çatışmayı dile getirmiştir. E) Yazar, "zaman" ve "rüzgâr"ı kişileştirerek sanatsal bir anlatıma başvurmuştur.
nın da-
la bağ-
laki ısı
e da-
ek bir
skin
tla-
aşı-
NLARI
rını önceden gör!
SPOILER
16-18. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Wilhelm Von Humbold "İmparatorluklar gelir geçer ama
güzel bir dize sonsuza dek kalır." derken şiirin o gizemli
gücünü anlatır. Şiir, insanın insan olması kadar eskiye da-
yanan, duygu ve düşüncelerin paylaşım aracıdır. Geçmiş-
ten bu yana tüm kültürlerde kutsal bir yeri olan şiir ----. Bal-
zac, şiiri bir ızdırap olarak görürken Goethe şiiri, üstüne re-
sim yapılmış pencere camı yani kurtuluş, özgürlüğe kavuş-
ma; Voltaire ruhun müziği olarak algılar. Gilfillan'a göre ise
şiir güzellikte yaşayan doğruluktur. Şiir sözle büyüleyendir.
16. Bu parçaya göre şiir ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Zamanın yıpratıcılığına karşı direnç gösterir
B) İnsanlık tarihi boyunca iç dökme aracı olmuştur
C) Her medeniyette saygı gösterilmiş, mukaddes kabul
edilmiştir
D) Kişiden kişiye değişen anlam alanlarına sahiptir
E) Her çağ ve topluma özgü bir biçimi vardır
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
nın da- la bağ- laki ısı e da- ek bir skin tla- aşı- NLARI rını önceden gör! SPOILER 16-18. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Wilhelm Von Humbold "İmparatorluklar gelir geçer ama güzel bir dize sonsuza dek kalır." derken şiirin o gizemli gücünü anlatır. Şiir, insanın insan olması kadar eskiye da- yanan, duygu ve düşüncelerin paylaşım aracıdır. Geçmiş- ten bu yana tüm kültürlerde kutsal bir yeri olan şiir ----. Bal- zac, şiiri bir ızdırap olarak görürken Goethe şiiri, üstüne re- sim yapılmış pencere camı yani kurtuluş, özgürlüğe kavuş- ma; Voltaire ruhun müziği olarak algılar. Gilfillan'a göre ise şiir güzellikte yaşayan doğruluktur. Şiir sözle büyüleyendir. 16. Bu parçaya göre şiir ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Zamanın yıpratıcılığına karşı direnç gösterir B) İnsanlık tarihi boyunca iç dökme aracı olmuştur C) Her medeniyette saygı gösterilmiş, mukaddes kabul edilmiştir D) Kişiden kişiye değişen anlam alanlarına sahiptir E) Her çağ ve topluma özgü bir biçimi vardır
12. Halil İnalcık'ın doktora tezi olan ve henüz 26 yaşındayken
tamamladığı Tanzimat ve Bulgar Meselesi hâlâ hem içerik
hem de yöntem olarak alanında öncülüğünü koruyor.
Tanzimat'ın ilanından sonra Bulgaristan bölgesinde çıkan
ayaklanmaları, çözümlenemeyen toprak meselelerine ve
köylülerin sıkıntılarına bağlayan; bilimsel, çift taraflı arşiv
ve kaynak araştırmalarına dayanan bir tezdir. Genç tarih-
çinin sosyal bilimlerde ulaştığı düşünce ve analiz kapasi-
tesini ortaya koyan bu değerli tez, bir kitap olarak piyasa-
ya çıktı. Eserin özellikle genç tarihçiler için bir başucu ese-
ri olacağını şimdiden söylemek isterim.
Bu parçada söz konusu tez çalışması ile ilgili aşağıda-
kilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Tanzimat'ın ilanıyla ilgili en kapsamlı çalışma olduğuna
B) Güncelliğini korumaya devam ettiğine
C) Ciddi bir inceleme ve araştırma sonucunda oluştuğuna
D) Kitap olarak yayımlandığına
E) Genç tarihçiler için önemli bir kaynak olduğuna
14.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
12. Halil İnalcık'ın doktora tezi olan ve henüz 26 yaşındayken tamamladığı Tanzimat ve Bulgar Meselesi hâlâ hem içerik hem de yöntem olarak alanında öncülüğünü koruyor. Tanzimat'ın ilanından sonra Bulgaristan bölgesinde çıkan ayaklanmaları, çözümlenemeyen toprak meselelerine ve köylülerin sıkıntılarına bağlayan; bilimsel, çift taraflı arşiv ve kaynak araştırmalarına dayanan bir tezdir. Genç tarih- çinin sosyal bilimlerde ulaştığı düşünce ve analiz kapasi- tesini ortaya koyan bu değerli tez, bir kitap olarak piyasa- ya çıktı. Eserin özellikle genç tarihçiler için bir başucu ese- ri olacağını şimdiden söylemek isterim. Bu parçada söz konusu tez çalışması ile ilgili aşağıda- kilerden hangisine değinilmemiştir? A) Tanzimat'ın ilanıyla ilgili en kapsamlı çalışma olduğuna B) Güncelliğini korumaya devam ettiğine C) Ciddi bir inceleme ve araştırma sonucunda oluştuğuna D) Kitap olarak yayımlandığına E) Genç tarihçiler için önemli bir kaynak olduğuna 14.
ida- 4. Yazar, bu kez bir öykü toplamıyla karşımızda: "Hikâyede
Büyük Boşluklar Var". Peki, kitabının adı gibi yazarının
hikâyelerinde de boşluklar var mı? Hem de nasıl! İşte yazarın
ustalıkla bıraktığı bu boşluklar sayesinde okur üstüne düşeni
yapıyor ve kitabın okuyucuda oluşturduğu sıçrama da tam
olarak bu noktada gerçekleşiyor.
karekök
2
Altı çizili sözcüğün bu parçaya kattığı anlam, aşağıdaki-
lerden hangisidir?
Beklentilerin karşılanmaması
Gelişmenin yol açtığı değişimin zirvede yaşanması
C) Anlatılanların özümsenmesi
Eksikliklerin giderilememesi
Tamamlanmaya ihtiyaç duyulması
DENEME
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ida- 4. Yazar, bu kez bir öykü toplamıyla karşımızda: "Hikâyede Büyük Boşluklar Var". Peki, kitabının adı gibi yazarının hikâyelerinde de boşluklar var mı? Hem de nasıl! İşte yazarın ustalıkla bıraktığı bu boşluklar sayesinde okur üstüne düşeni yapıyor ve kitabın okuyucuda oluşturduğu sıçrama da tam olarak bu noktada gerçekleşiyor. karekök 2 Altı çizili sözcüğün bu parçaya kattığı anlam, aşağıdaki- lerden hangisidir? Beklentilerin karşılanmaması Gelişmenin yol açtığı değişimin zirvede yaşanması C) Anlatılanların özümsenmesi Eksikliklerin giderilememesi Tamamlanmaya ihtiyaç duyulması DENEME