Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

a
Sci
nda
nan-
41
göründüğüne
CMasal gibi görüntülerin oluşmasını sağladığına
Bu sulak alanların bataklık ve göllerden
pluştuğuna
E) En güzel manzaranın gün doğumu ve batimi
olduğuna
16. Sir Samuel Brown, yaşadığı Tweed Irmağı
civannda ucuza bir köprü kurmak amacıyla
araştırmalara başladı. Bahçede gezinirken gördüğü
örümcek ağı ona, demir ipler ve zincirlerden oluşan
bir köprü kurma fikrini verdi. Bahçede gördüğü
örümcek Sir Samuel Brown'un asma köprünün
mucidi olmasını sağladı.
hareketle aşağıdakilerden
Bu parçadan
hangisine ulaşılabilir?
A) İyi bir gözlemci olduğunuzda çevrenizin ilham
verici detaylarla bezeli olduğunu göreceksiniz.
B) Araştırma yapılmadan gerçekleştirilmeye
çalışılan işler, projeler başarısızlıkla sonuçlanır.
C) Kaptan SirSamuel Brown'un, Tweed Irmağı
üzerine yaptığı deneysel zincir köprüsü tek
eseridir.
D) En büyük başarılar; çalışmanın sürekliliğine,
çalışan kişinin gayretine ve dikkatine bağlı
olarak gelir.
E Bir işin güzel sonuçlanması, önce hayal etmeyi
sonrasında da düzenli çalışmayı gerektirir.
Metot Anlatımlı Soru Bankası
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
a Sci nda nan- 41 göründüğüne CMasal gibi görüntülerin oluşmasını sağladığına Bu sulak alanların bataklık ve göllerden pluştuğuna E) En güzel manzaranın gün doğumu ve batimi olduğuna 16. Sir Samuel Brown, yaşadığı Tweed Irmağı civannda ucuza bir köprü kurmak amacıyla araştırmalara başladı. Bahçede gezinirken gördüğü örümcek ağı ona, demir ipler ve zincirlerden oluşan bir köprü kurma fikrini verdi. Bahçede gördüğü örümcek Sir Samuel Brown'un asma köprünün mucidi olmasını sağladı. hareketle aşağıdakilerden Bu parçadan hangisine ulaşılabilir? A) İyi bir gözlemci olduğunuzda çevrenizin ilham verici detaylarla bezeli olduğunu göreceksiniz. B) Araştırma yapılmadan gerçekleştirilmeye çalışılan işler, projeler başarısızlıkla sonuçlanır. C) Kaptan SirSamuel Brown'un, Tweed Irmağı üzerine yaptığı deneysel zincir köprüsü tek eseridir. D) En büyük başarılar; çalışmanın sürekliliğine, çalışan kişinin gayretine ve dikkatine bağlı olarak gelir. E Bir işin güzel sonuçlanması, önce hayal etmeyi sonrasında da düzenli çalışmayı gerektirir. Metot Anlatımlı Soru Bankası Diğer Sayfaya Geçiniz.
D
E
N
i
Z
i
18. 1. Resim sanatı hakkında her zaman düşündüğüm bu
yorumu sergi sahibine sundum.
II. Bir resim sergisi düzenlendiği haberini aldım ve he-
men yeni dünyalar keşfetmek için oraya gittim.
III. İnsanın iç dünyasının hayata açılan penceresidir re-
sim.
IV. Resimle ilgili terminolojimden etkilenmiş olacak ki
sonra karşısında bir ressam varmışçasına konuş-
maya başladı benimle.
V. Sergi sahibi ilk önce yüzeysel bir anlatımda bana bir
iki resim sundu.
Yukarıdaki cümleler anlamlı bir paragraf oluştura-
cak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü
cümle olur?
A) I.
B) II.
C) III. D) IV. E) V.
2, 5, 4
› 3,
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
D E N i Z i 18. 1. Resim sanatı hakkında her zaman düşündüğüm bu yorumu sergi sahibine sundum. II. Bir resim sergisi düzenlendiği haberini aldım ve he- men yeni dünyalar keşfetmek için oraya gittim. III. İnsanın iç dünyasının hayata açılan penceresidir re- sim. IV. Resimle ilgili terminolojimden etkilenmiş olacak ki sonra karşısında bir ressam varmışçasına konuş- maya başladı benimle. V. Sergi sahibi ilk önce yüzeysel bir anlatımda bana bir iki resim sundu. Yukarıdaki cümleler anlamlı bir paragraf oluştura- cak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü cümle olur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 2, 5, 4 › 3,
SEDEF SORULAR
5. Ne yapmalıydı şimdi? "Şoför efendi! İki buçuğun üstünü unuttu-
nuz." dese şoför belki de "Ne biliyorsun unuttuğumu?" diye boza-
bilirdi. Bozmasa bile dolmuş yolcuları şöyle bir bakarlar, içlerinden,
"Amma da para canlısı ha!" gibilerden geçirebilirlerdi. Başkaları-
nin onun hakkında böyle düşünmelerini istememekle beraber, bu
türlü düşündüklerini belirtircesine yan yan bakmalarından nefret
eder, cinleri tepesine çıkardı.
Yukarıdaki parçayla ilgili olarak aşağıda verilenlerden han-
gisi yanlıştır?
A) Hâkim anlatıcı bakış açısından yararlanılmıştır.
B) Günlük konuşma dilinin özellikleri görülmektedir.
Mecaz anlamlı sözlere yer verilmiştir.
D) Öyküleyici anlatımdan yararlanılmıştır.
Tartışmacı anlatıma başvurulmuştur.
E
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
SEDEF SORULAR 5. Ne yapmalıydı şimdi? "Şoför efendi! İki buçuğun üstünü unuttu- nuz." dese şoför belki de "Ne biliyorsun unuttuğumu?" diye boza- bilirdi. Bozmasa bile dolmuş yolcuları şöyle bir bakarlar, içlerinden, "Amma da para canlısı ha!" gibilerden geçirebilirlerdi. Başkaları- nin onun hakkında böyle düşünmelerini istememekle beraber, bu türlü düşündüklerini belirtircesine yan yan bakmalarından nefret eder, cinleri tepesine çıkardı. Yukarıdaki parçayla ilgili olarak aşağıda verilenlerden han- gisi yanlıştır? A) Hâkim anlatıcı bakış açısından yararlanılmıştır. B) Günlük konuşma dilinin özellikleri görülmektedir. Mecaz anlamlı sözlere yer verilmiştir. D) Öyküleyici anlatımdan yararlanılmıştır. Tartışmacı anlatıma başvurulmuştur. E
Felsefe; düşünerek, düşünüleni söyleyip yazarak yara-
tılır. Düşünceler ve sözcükler, bir İtalyan soylusuyla
ilgili eski bir hikâyeyi anımsatıyor: Bu soylu kişi, denizi
hiç görmemiş birinin şaşkınlığına tanık olmak istemiş
ve taşralı yoksul bir halatçıyı alıp Napoli körfezine
götürmüş. Körfeze vardıklarında -gök ile denizin o
kocaman muhteşem mavi gülüşünün buluştuğu yerde-
yoksul halatçı; gözünü gemi direkleri, zincirler, halat ve
palamarlar yığınının ortasına dikmiş. Yüzü keyifli bir
inanmazlıkla aydınlanmış ve dayanamayarak "Ne çok
halat!" diye haykırmış. Felsefe tarihinin engin panora-
masına bir göz attığımızda biz de "Ne çok düşünce ve
sözcük!" diye haykırmaktan geri duramayız. Ama bütün
bu düşünceler ve sözcükler, bizi yaşamın ne olduğunu
anlamaya, ona gerçek anlamını vermenin en iyi yolunu
tutkuyla araştırmaya ve yaşamda netlik için duyulan
özleme yavaş yavaş iter. Felsefe, bize tarihteki korsan-
ların hiç bırakmadığı bir zenginlik zenginlik sunar. Bu,
paha biçilmez bir hazinedir.
35. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
YAYIN DENİZİ PRO
A) Kişilerin olay ve olgulara tepkileri, yaşantıları ile
paralellik gösterir.
B) Felsefe, düşünerek ve düşündüklerini yazıya akta-
rak vücut bulur.
C
C) Felsefecilerin ulaşmak istediği asıl nokta, insanların
uzlaştığı ortak değerleri ortaya çıkarmaktır.
D) Felsefe tarihi, çok sayıda farklı düşünce ve kelime
barındırır.
E) Felsefenin zengin düşünce tarihi, kişide hayata karşı
belirginliği yakalama ve araştırma isteği uyandırır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Felsefe; düşünerek, düşünüleni söyleyip yazarak yara- tılır. Düşünceler ve sözcükler, bir İtalyan soylusuyla ilgili eski bir hikâyeyi anımsatıyor: Bu soylu kişi, denizi hiç görmemiş birinin şaşkınlığına tanık olmak istemiş ve taşralı yoksul bir halatçıyı alıp Napoli körfezine götürmüş. Körfeze vardıklarında -gök ile denizin o kocaman muhteşem mavi gülüşünün buluştuğu yerde- yoksul halatçı; gözünü gemi direkleri, zincirler, halat ve palamarlar yığınının ortasına dikmiş. Yüzü keyifli bir inanmazlıkla aydınlanmış ve dayanamayarak "Ne çok halat!" diye haykırmış. Felsefe tarihinin engin panora- masına bir göz attığımızda biz de "Ne çok düşünce ve sözcük!" diye haykırmaktan geri duramayız. Ama bütün bu düşünceler ve sözcükler, bizi yaşamın ne olduğunu anlamaya, ona gerçek anlamını vermenin en iyi yolunu tutkuyla araştırmaya ve yaşamda netlik için duyulan özleme yavaş yavaş iter. Felsefe, bize tarihteki korsan- ların hiç bırakmadığı bir zenginlik zenginlik sunar. Bu, paha biçilmez bir hazinedir. 35. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? YAYIN DENİZİ PRO A) Kişilerin olay ve olgulara tepkileri, yaşantıları ile paralellik gösterir. B) Felsefe, düşünerek ve düşündüklerini yazıya akta- rak vücut bulur. C C) Felsefecilerin ulaşmak istediği asıl nokta, insanların uzlaştığı ortak değerleri ortaya çıkarmaktır. D) Felsefe tarihi, çok sayıda farklı düşünce ve kelime barındırır. E) Felsefenin zengin düşünce tarihi, kişide hayata karşı belirginliği yakalama ve araştırma isteği uyandırır.
TYT / Türkçe
31. İnsanoğlu kendi yaşam gerçeğini, çözüm önerilerini, bek-
lentilerini masal olaylarına ve masal kahramanlarına yükle-
yerek örtük bir biçimde, imali iletişim yoluyla anlatmış ve
yüzyıllar boyu, bu yolla gelecek kuşakları uyarmaya, eğit-
meye, yaşamın zorluklarına karşı onları donanımlı kılma-
ya çalışmıştır. Çünkü masal kahramanlarının karşılaştıkla-
Ti sorunların hemen hepsiyle yaşamın gerçekleri arasında
koşutluk kurulabilir ve ---- Çünkü o toplumu gösteren te-
mel ögelerden biri de masallardır.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına gö-
re aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) masallardan ait oldukları toplumun yaşam gerçeğine
ulaşılabilir.
B) masalların dilin öğretilmesine ve gelişmesine katkıları
göz ardı edilmemiş olur.
C) masalların, çocukları olduğu kadar yetişkinleri de eğit-
tiği görülür.
D) masallarda uluslar ve dinler üstü bir yan olduğu ger-
çeği anlaşılır.
E) masalların düş gücünü geliştirici olduğu ortaya çıkar.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT / Türkçe 31. İnsanoğlu kendi yaşam gerçeğini, çözüm önerilerini, bek- lentilerini masal olaylarına ve masal kahramanlarına yükle- yerek örtük bir biçimde, imali iletişim yoluyla anlatmış ve yüzyıllar boyu, bu yolla gelecek kuşakları uyarmaya, eğit- meye, yaşamın zorluklarına karşı onları donanımlı kılma- ya çalışmıştır. Çünkü masal kahramanlarının karşılaştıkla- Ti sorunların hemen hepsiyle yaşamın gerçekleri arasında koşutluk kurulabilir ve ---- Çünkü o toplumu gösteren te- mel ögelerden biri de masallardır. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına gö- re aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) masallardan ait oldukları toplumun yaşam gerçeğine ulaşılabilir. B) masalların dilin öğretilmesine ve gelişmesine katkıları göz ardı edilmemiş olur. C) masalların, çocukları olduğu kadar yetişkinleri de eğit- tiği görülür. D) masallarda uluslar ve dinler üstü bir yan olduğu ger- çeği anlaşılır. E) masalların düş gücünü geliştirici olduğu ortaya çıkar.
k söy-
yazar-
zmak
debili-
uyun
evam
acak
mek
Ta-
bu
rin
e-
IZI PRO
TÜRKÇE TESTİ
32. Yazar bu eserinde, bütün sanat dallarını olumsuz etkileyen
görselliğin, bizim edebiyatımızda kısa öyküye düşen gölge-
sinden söz etmiş, "Yazar öldü, sanat öldü!" gibi genel yar-
gilardan oluşan örnekler vererek görüşünü pekiştirmiştir. İlk
kesitin ikinci paragrafında ise bizde yaygın olarak yer alan
algıyı, dünya edebiyatındaki tersine işleyişle değerlendir-
miş; önemli bir gerçekliğe değinmiştir. "Batı'da edebiyat
çevresinin kısa öyküyü bugünün ve geleceğin en önemli ya-
zınsal türü olarak keşfetmesi" olarak savunmaya varan bir
söylem ortaya koymuştur. Aynı zamanda yazar, kendisine
çok yakın bulmasının gerekçesini vurgulayarak Batı'nın bu
bakış açısını pekiştirmiştir.
Bu parçada bazı özellikleri verilen söz konusu eserle
ilgili olarak aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılabilir?
A) Ağırlıkta tartışmacı anlatımın olduğu deneme türünde
bir eserdir.
BY Düşüncelerini inandırıcı kılmak ve bilgi vermek için açık-
layıcı anlatım biçimini kullanmıştır.
C) Karşılaştırmaların yoğun olarak kullanıldığı makale tü-
ründe bir eserdir.
D) Düşüncelerinin gerçek olduğunu kanıtlamak için öznel-
likten olabildiğince kaçınmıştır.
E) Düşüncelerini daha inandırıcı kılmak için Batılı yazarla-
rin görüşlerini dile getirmiştir,
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
k söy- yazar- zmak debili- uyun evam acak mek Ta- bu rin e- IZI PRO TÜRKÇE TESTİ 32. Yazar bu eserinde, bütün sanat dallarını olumsuz etkileyen görselliğin, bizim edebiyatımızda kısa öyküye düşen gölge- sinden söz etmiş, "Yazar öldü, sanat öldü!" gibi genel yar- gilardan oluşan örnekler vererek görüşünü pekiştirmiştir. İlk kesitin ikinci paragrafında ise bizde yaygın olarak yer alan algıyı, dünya edebiyatındaki tersine işleyişle değerlendir- miş; önemli bir gerçekliğe değinmiştir. "Batı'da edebiyat çevresinin kısa öyküyü bugünün ve geleceğin en önemli ya- zınsal türü olarak keşfetmesi" olarak savunmaya varan bir söylem ortaya koymuştur. Aynı zamanda yazar, kendisine çok yakın bulmasının gerekçesini vurgulayarak Batı'nın bu bakış açısını pekiştirmiştir. Bu parçada bazı özellikleri verilen söz konusu eserle ilgili olarak aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılabilir? A) Ağırlıkta tartışmacı anlatımın olduğu deneme türünde bir eserdir. BY Düşüncelerini inandırıcı kılmak ve bilgi vermek için açık- layıcı anlatım biçimini kullanmıştır. C) Karşılaştırmaların yoğun olarak kullanıldığı makale tü- ründe bir eserdir. D) Düşüncelerinin gerçek olduğunu kanıtlamak için öznel- likten olabildiğince kaçınmıştır. E) Düşüncelerini daha inandırıcı kılmak için Batılı yazarla- rin görüşlerini dile getirmiştir,
nu
ve
ri,
an
k-
bir
rina
e
in
m.
metin yayınları
DENEME 1
12. Yazmak, bir yaratma, böylece de bir varoluş sorunudur.
Bir yaşamı, bir sesi, bir kokuyu, bir çığlığı. Dir nesneyi bir
kâğıda, bir yontuya geçirme, orada yaşatma, var etme-
dir. Bu varoluşu yaratıcının yaşamından koparıp almak,
bir başka yaşamlar dünyasına atmak, orada yaşaması
ni belgeleme, tanıklamaktır. Yaratıyı insanın, doğanın
tarihinden geçirip yine ona atmak, onun içinde varoluşunu
sağlamak, orada bitimsizliğini, sonluğunu tamamlamak.
Böylece yaratıcısından çıkan yaratıya, yeni bir yaşama
hakkı tanımak, girdiği bu yeni dünyada onu kendi başına
bırakmak, dünyayla alışverişine, insanlarla kuracağı ilişki-
ye karşıdan bakmaktır.
Bu parçada yazmak ile ilgili olarak vurgulanmak iste-
nen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Insanlık deneyimlerini yazarın bakış açısına göre
tekrar yorumlamaya imkân sağlaması
B) Yaşamın içinden kopup gelen her türlü varlığı görünür
kılmada başarılı olması
İnsanlara yaşamları boyunca kılavuzluk edecek öğre-
tileri yansıtması X
D) Toplum için önemli olayların gözler önüne serilmesin-
de yazara yol göstermesi
Sanatın gelişmesinin önündeki tüm engelleri ortadan
kaldırması
a
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
nu ve ri, an k- bir rina e in m. metin yayınları DENEME 1 12. Yazmak, bir yaratma, böylece de bir varoluş sorunudur. Bir yaşamı, bir sesi, bir kokuyu, bir çığlığı. Dir nesneyi bir kâğıda, bir yontuya geçirme, orada yaşatma, var etme- dir. Bu varoluşu yaratıcının yaşamından koparıp almak, bir başka yaşamlar dünyasına atmak, orada yaşaması ni belgeleme, tanıklamaktır. Yaratıyı insanın, doğanın tarihinden geçirip yine ona atmak, onun içinde varoluşunu sağlamak, orada bitimsizliğini, sonluğunu tamamlamak. Böylece yaratıcısından çıkan yaratıya, yeni bir yaşama hakkı tanımak, girdiği bu yeni dünyada onu kendi başına bırakmak, dünyayla alışverişine, insanlarla kuracağı ilişki- ye karşıdan bakmaktır. Bu parçada yazmak ile ilgili olarak vurgulanmak iste- nen aşağıdakilerden hangisidir? A) Insanlık deneyimlerini yazarın bakış açısına göre tekrar yorumlamaya imkân sağlaması B) Yaşamın içinden kopup gelen her türlü varlığı görünür kılmada başarılı olması İnsanlara yaşamları boyunca kılavuzluk edecek öğre- tileri yansıtması X D) Toplum için önemli olayların gözler önüne serilmesin- de yazara yol göstermesi Sanatın gelişmesinin önündeki tüm engelleri ortadan kaldırması a
10. Balon balığı, son zamanlarda ürkütücü haberlere konu
olarak bir kâbus gibi ortaya çıkan, zehirli bir balıktır.
Genellikle Akdeniz, Ege ve Marmara Denizi'nde, taşlı ve
yosunlu alanlarda yaşamlarını sürdüren balon balıkları,
su diplerinde yatarak kafasının üst bölümünde yer alan
gözleri ile küçük canlıları ya da diğer balıkları avlamak-
tadır. Balon balıkları, tetradoksin adı ile bilinen, güçlü bir
zehirli madde içermektedirler. Bilhassa kas kasılmalarına
yol açan ve felce bile neden olabilen tetradoksin mad-
desi, sadece balon balıklarında bulunmaktadır. Her ne
kadar zehirli olmasından dolayı avlanıp yenilmese de
Japonya'da bu balık türü birtakım işlemler geçirmesinin
ardından yemek için hazır hâle getirilebilmektedir.
Bu parçada balon balığıyla ilgili olarak
I. Fiziksel nitelikleri
II. Beslenme yöntemleri
N. Ayırt edici yönleri
özelliklerinden hangilerine değinilmiştir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
7
C) Yalnız III
E) I, II ve III
fue ume!
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
10. Balon balığı, son zamanlarda ürkütücü haberlere konu olarak bir kâbus gibi ortaya çıkan, zehirli bir balıktır. Genellikle Akdeniz, Ege ve Marmara Denizi'nde, taşlı ve yosunlu alanlarda yaşamlarını sürdüren balon balıkları, su diplerinde yatarak kafasının üst bölümünde yer alan gözleri ile küçük canlıları ya da diğer balıkları avlamak- tadır. Balon balıkları, tetradoksin adı ile bilinen, güçlü bir zehirli madde içermektedirler. Bilhassa kas kasılmalarına yol açan ve felce bile neden olabilen tetradoksin mad- desi, sadece balon balıklarında bulunmaktadır. Her ne kadar zehirli olmasından dolayı avlanıp yenilmese de Japonya'da bu balık türü birtakım işlemler geçirmesinin ardından yemek için hazır hâle getirilebilmektedir. Bu parçada balon balığıyla ilgili olarak I. Fiziksel nitelikleri II. Beslenme yöntemleri N. Ayırt edici yönleri özelliklerinden hangilerine değinilmiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II 7 C) Yalnız III E) I, II ve III fue ume!
18. Trabzon'da yer alan dağların yüksek düzlükle-
rinde çok sayıda yayla bulunur. Bölgede yaşa-
yan insanlar yaz aylarında yaylalara çıkar.
Trabzon'un yaylalarında hem o bölgeden hem
de dışarıdan insanların katıldığı festivaller ya-
pılır. Bu festivallerin en önemli unsurlarından
biri de horondur. Horon, Karadeniz Bölgesi'nin
büyük bir kısmında oynanan yöresel bir halk
oyunudur. Bu oyunda oyuncular el ele tutuşa-
rak çember oluşturur. Horon, bu bölgede ge-
nellikle "kemençe" adı verilen yöresel bir mü-
zik aleti eşliğinde oynanır.
Bu medya metninin yazılış amacı aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Kültür aktarma - Bilgi aktarma
B) Kültür aktarma - Olay yorumlama
C) Bilgi aktarma - İkna etme
D) İkna etme - Kültür aktarma
8. SINIF DENEME SINAVI
SÖZEL BÖLÜM
I
1
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
18. Trabzon'da yer alan dağların yüksek düzlükle- rinde çok sayıda yayla bulunur. Bölgede yaşa- yan insanlar yaz aylarında yaylalara çıkar. Trabzon'un yaylalarında hem o bölgeden hem de dışarıdan insanların katıldığı festivaller ya- pılır. Bu festivallerin en önemli unsurlarından biri de horondur. Horon, Karadeniz Bölgesi'nin büyük bir kısmında oynanan yöresel bir halk oyunudur. Bu oyunda oyuncular el ele tutuşa- rak çember oluşturur. Horon, bu bölgede ge- nellikle "kemençe" adı verilen yöresel bir mü- zik aleti eşliğinde oynanır. Bu medya metninin yazılış amacı aşağıda- kilerden hangisidir? A) Kültür aktarma - Bilgi aktarma B) Kültür aktarma - Olay yorumlama C) Bilgi aktarma - İkna etme D) İkna etme - Kültür aktarma 8. SINIF DENEME SINAVI SÖZEL BÖLÜM I 1
15. Adam, yüzünü gökyüzüne çevirdi. Bulutların uzak, mağ-
rur, bulanık ve ışıklı akıp gittiği o büyük yalnızlığa... De-
rin bir iç çekişle yumdu gözlerini. Yağmur bir kadın sa-
çı gibi iplik ince süzülüp iniyordu kirpiklerinden dudak-
larına. Gökyüzünün o büyük, mağrur, bulanık ve ışıklı
yalnızlığı ile yıkanan gövdesi; bir dağ başı gibi sisler
içinde kaldı.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden han-
gisi yanlıştır?
A) Tartışma havası içinde yazılmıştır.
B) Devrik cümlelere yer verilmiştir.
C) Betimleyici ögelerden yararlanılmıştır.
D) Benzetme yapılmıştır.
E) Kişileştirmeye başvurulmuştur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
15. Adam, yüzünü gökyüzüne çevirdi. Bulutların uzak, mağ- rur, bulanık ve ışıklı akıp gittiği o büyük yalnızlığa... De- rin bir iç çekişle yumdu gözlerini. Yağmur bir kadın sa- çı gibi iplik ince süzülüp iniyordu kirpiklerinden dudak- larına. Gökyüzünün o büyük, mağrur, bulanık ve ışıklı yalnızlığı ile yıkanan gövdesi; bir dağ başı gibi sisler içinde kaldı. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden han- gisi yanlıştır? A) Tartışma havası içinde yazılmıştır. B) Devrik cümlelere yer verilmiştir. C) Betimleyici ögelerden yararlanılmıştır. D) Benzetme yapılmıştır. E) Kişileştirmeye başvurulmuştur.
AYDIN YAYINLARI
TYT Deneme Sınavı
25. 1. Kurgusal yazıyı bir yolculuk olarak düşünecek
olursak yazarın rolü burada asla "yoldaşlık" yap-
mak değildir. Yani yazar, kurgusal yolculuğunu
bitirmiş, keşfini yapmış, güzergâhını, duraklarını
önceden tespit etmiş olmalı ki kılavuzluk edece-
ği yolcular kaybolmasın.
II. Yazarken, not alırken kaçınılmaz bir şekilde ben
anlatıcıya kayar insanın eli. Oysaki kendi sesiyle
mücadele etmektir yazanın en büyük uğraşı. Be-
nim geldiğim topraklarda müdahil yazar en büyük
dostumuzdur. Aşık Veysel'den bir alıntıyla söyle-
mek gerekirse "Ben, ben diyen nicesinden sıkıl-
dim."
III. Sinemada kamera hareketi çoğunlukla soldan sa-
ğadır. Bu, kullandığımız Latin alfabesiyle bağlantılı
bir durumdur. Bunun tam tersini yapanlar ise İran-
li yönetmenlerdir. Alışık olmadığımız bir şekilde ba-
karız bu filmlere. Bu kamera bakışını da alfabe be-
lirler. Anlatıcının konumu da hikâyede.okura aktar-
mak istediğin şeye göre değişir.
IV. Yaptığım şey tamamen budur zaten. Gerçekle-
ri anlamak ve anlatmak için gerçeküstü unsurları
sınırsız kullanırım. Büyülü gerçekliğin olanaklar ve
zenginliklerle dolu dünyasında kaybolurum. Hedef
hep gerçekler olduğu için gerçeküstü unsurları ay-
rica açıklamak gerektiğini düşünmern:
Yukarıda verilen numaralanmış parçalardan hangi
ikisi aynı soruya yanıt olarak verilmiştir?
A) Ive II
B) II ve III
C) I ve III
D) II ve IV
E) III ve IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
AYDIN YAYINLARI TYT Deneme Sınavı 25. 1. Kurgusal yazıyı bir yolculuk olarak düşünecek olursak yazarın rolü burada asla "yoldaşlık" yap- mak değildir. Yani yazar, kurgusal yolculuğunu bitirmiş, keşfini yapmış, güzergâhını, duraklarını önceden tespit etmiş olmalı ki kılavuzluk edece- ği yolcular kaybolmasın. II. Yazarken, not alırken kaçınılmaz bir şekilde ben anlatıcıya kayar insanın eli. Oysaki kendi sesiyle mücadele etmektir yazanın en büyük uğraşı. Be- nim geldiğim topraklarda müdahil yazar en büyük dostumuzdur. Aşık Veysel'den bir alıntıyla söyle- mek gerekirse "Ben, ben diyen nicesinden sıkıl- dim." III. Sinemada kamera hareketi çoğunlukla soldan sa- ğadır. Bu, kullandığımız Latin alfabesiyle bağlantılı bir durumdur. Bunun tam tersini yapanlar ise İran- li yönetmenlerdir. Alışık olmadığımız bir şekilde ba- karız bu filmlere. Bu kamera bakışını da alfabe be- lirler. Anlatıcının konumu da hikâyede.okura aktar- mak istediğin şeye göre değişir. IV. Yaptığım şey tamamen budur zaten. Gerçekle- ri anlamak ve anlatmak için gerçeküstü unsurları sınırsız kullanırım. Büyülü gerçekliğin olanaklar ve zenginliklerle dolu dünyasında kaybolurum. Hedef hep gerçekler olduğu için gerçeküstü unsurları ay- rica açıklamak gerektiğini düşünmern: Yukarıda verilen numaralanmış parçalardan hangi ikisi aynı soruya yanıt olarak verilmiştir? A) Ive II B) II ve III C) I ve III D) II ve IV E) III ve IV
eşir.
te-
an-
ay
a-
ALTIN ANAHTAR
20. (1) Modern resmin en büyüklerinden Matisse, dünya-
yı beş yaşındaki bir çocuğun gözleriyle algılamak için
çalışıyordu. (II) Beş yaşındaki bir çocuğun algısı detay
üzerinde israr etmeyi bilmez, ana hatları görür sadece.
(III) Ama Matisse öldüğünde yastığının altından şark
minyatürleri ve kilim motiflerinin çıktığı anlatılır. (IV) Bir
yanda beş yaşında bir çocuğun bakışı, detayları gör-
meyen; bir yanda doğu minyatürlerinin terbiyesi... (V)
Minyatür ki detay demek. (VI) Minyatür ki uzaktaki da-
ğı çizerseniz dağdaki ceylanı çizersiniz, ceylanın gözle-
rini çizersiniz ve o gözlerdeki kirpikleri teker teker gös-
terirsiniz.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümle örnekleme bildirmektedir.
B) II. ve III. cümleler nesnel anlatımlıdır.
C) VI. cümle açıklama bildirmektedir.
D) V. cümlede tanım yapmıştır.
E) IV. cümlede karşılaştırma söz konusudur.
3
-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
eşir. te- an- ay a- ALTIN ANAHTAR 20. (1) Modern resmin en büyüklerinden Matisse, dünya- yı beş yaşındaki bir çocuğun gözleriyle algılamak için çalışıyordu. (II) Beş yaşındaki bir çocuğun algısı detay üzerinde israr etmeyi bilmez, ana hatları görür sadece. (III) Ama Matisse öldüğünde yastığının altından şark minyatürleri ve kilim motiflerinin çıktığı anlatılır. (IV) Bir yanda beş yaşında bir çocuğun bakışı, detayları gör- meyen; bir yanda doğu minyatürlerinin terbiyesi... (V) Minyatür ki detay demek. (VI) Minyatür ki uzaktaki da- ğı çizerseniz dağdaki ceylanı çizersiniz, ceylanın gözle- rini çizersiniz ve o gözlerdeki kirpikleri teker teker gös- terirsiniz. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümle örnekleme bildirmektedir. B) II. ve III. cümleler nesnel anlatımlıdır. C) VI. cümle açıklama bildirmektedir. D) V. cümlede tanım yapmıştır. E) IV. cümlede karşılaştırma söz konusudur. 3 -
16. () Okurken, bir şey öğrenirken kestirmek öğrenme sü-
recinin düşmanı olarak bilinir. (II) Oysa sadece on da-
kikalık bir uyku molası uyanıklığın, konsantrasyonun
ve dikkatin dört saat boyunca artmasını sağlayabiliyor.
(III) Araştırmalar kestirme süresi yirmi dakikaya çıktı-
ğında hafıza becerilerinin arttığını gösteriyor, (IV) De-
rin uykuya geçilen daha uzun süreli bir kestirmenin ise
anıların kısa süreli hafızadan korteksteki kalıcı yerleri-
ne taşınmasına yardımcı olduğu biliniyor. (V) Derin uy-
kunun süresi, uykunun ilk yarısında dinlenmeyi garan-
tiye almak üzere daha uzun olmasına karşın, ikinci ya-
rısında özellikle sabaha karşı azalır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A) 1
B) II
D) IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
16. () Okurken, bir şey öğrenirken kestirmek öğrenme sü- recinin düşmanı olarak bilinir. (II) Oysa sadece on da- kikalık bir uyku molası uyanıklığın, konsantrasyonun ve dikkatin dört saat boyunca artmasını sağlayabiliyor. (III) Araştırmalar kestirme süresi yirmi dakikaya çıktı- ğında hafıza becerilerinin arttığını gösteriyor, (IV) De- rin uykuya geçilen daha uzun süreli bir kestirmenin ise anıların kısa süreli hafızadan korteksteki kalıcı yerleri- ne taşınmasına yardımcı olduğu biliniyor. (V) Derin uy- kunun süresi, uykunun ilk yarısında dinlenmeyi garan- tiye almak üzere daha uzun olmasına karşın, ikinci ya- rısında özellikle sabaha karşı azalır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) 1 B) II D) IV
48. VE 49. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA
GÖRE CEVAPLAYINIZ.
A
Kafka'nın en büyük isteği yayımlatmadığı kitaplarının
yakılmasıdır. Ancak, bu işi kendi yapamaz da dostu
Max Brod'a havale eder. Brod'sa sözünde durmaya-
rak dünya edebiyatının özgün yazarlarından birini çı-
karır ortaya. Bir başka özgün yazar Truman Capote'
un son yayımlanan romanı da böylesi bir sözünde
durmama sonucunda ulaşır okurlara. Capote'un avu-
katına bir müzayede evinden gönderilen mektupta,
Capote'un eşyalarından oluşan bir koleksiyonun açık
artırmaya çıkarılmak üzere kendilerine iletildiği belirtil-
miştir. Koleksiyonda yayımlanmamış eserlerin müs-
veddeleri, birçok mektup, fotoğraf ve basılmamış bir
romanın el yazmaları da vardır. Ki bundan kimse ha-
berdar değildir. Capote'un 1950'lerde Brooklyn'de bir
apartmanın bodrum katında otururken yazdığı, sonra-
dan kapıcıya yakması için bıraktığı eşyaları arasın-
dan çıkmıştır bu roman. Kapıcı ölmüş, oğlu da ünlü
yazardan yararlanmak istemiştir.
48. Bu parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi sözü
edilen iki yazarın ortak özelliklerinden biridir?
A) Yapıtlarında toplumsal konuları ele almaları
B) Kendilerine özgü tarzlarının olması
C) Üne kavuşmadan önce zor bir hayat yaşamaları
D) Çevrelerine uyum sağlayamamaları
E) Yapıtlarının çoğunán ölümlerinden sonra değer-
çoğun
lenmesi
49. Bu parçada, Truman Capote'la ilgili olarak aşağı-
ilmomistir?
50
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
48. VE 49. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA GÖRE CEVAPLAYINIZ. A Kafka'nın en büyük isteği yayımlatmadığı kitaplarının yakılmasıdır. Ancak, bu işi kendi yapamaz da dostu Max Brod'a havale eder. Brod'sa sözünde durmaya- rak dünya edebiyatının özgün yazarlarından birini çı- karır ortaya. Bir başka özgün yazar Truman Capote' un son yayımlanan romanı da böylesi bir sözünde durmama sonucunda ulaşır okurlara. Capote'un avu- katına bir müzayede evinden gönderilen mektupta, Capote'un eşyalarından oluşan bir koleksiyonun açık artırmaya çıkarılmak üzere kendilerine iletildiği belirtil- miştir. Koleksiyonda yayımlanmamış eserlerin müs- veddeleri, birçok mektup, fotoğraf ve basılmamış bir romanın el yazmaları da vardır. Ki bundan kimse ha- berdar değildir. Capote'un 1950'lerde Brooklyn'de bir apartmanın bodrum katında otururken yazdığı, sonra- dan kapıcıya yakması için bıraktığı eşyaları arasın- dan çıkmıştır bu roman. Kapıcı ölmüş, oğlu da ünlü yazardan yararlanmak istemiştir. 48. Bu parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi sözü edilen iki yazarın ortak özelliklerinden biridir? A) Yapıtlarında toplumsal konuları ele almaları B) Kendilerine özgü tarzlarının olması C) Üne kavuşmadan önce zor bir hayat yaşamaları D) Çevrelerine uyum sağlayamamaları E) Yapıtlarının çoğunán ölümlerinden sonra değer- çoğun lenmesi 49. Bu parçada, Truman Capote'la ilgili olarak aşağı- ilmomistir? 50
5. Filmlerin,çizgi filmlerin, haberlerin ve benzeri yayınların
şiddet içermesi insanların ......1........ neden oluyor. Son
yıllarda artan ve kontrol edilemeyen saldırgan davranış-
ların artışıyla ......2....... arasında doğru orantı olması bu-
nun kanıtı. Şiddetle ilgili başka önemli noktaysa ..............
kendilerini daha güçlü görünenle daha ünlü olanla özdeş-
leştirmesidir.
Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için,
1. gazete ve televizyondaki şiddet içerikli haberler
II. şiddete karşı duyarsızlaşmasına
III. okuyucu ve izleyicilerin
1, 2 ve 3 ile belirtilen yerlere I, II ve III numaralı ifade-
lerinden hangileri getirilmelidir?
A) III, I ve'll
B) III ve I
AY
D) II ve III
C) ve III
E) I, II ve II
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Filmlerin,çizgi filmlerin, haberlerin ve benzeri yayınların şiddet içermesi insanların ......1........ neden oluyor. Son yıllarda artan ve kontrol edilemeyen saldırgan davranış- ların artışıyla ......2....... arasında doğru orantı olması bu- nun kanıtı. Şiddetle ilgili başka önemli noktaysa .............. kendilerini daha güçlü görünenle daha ünlü olanla özdeş- leştirmesidir. Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için, 1. gazete ve televizyondaki şiddet içerikli haberler II. şiddete karşı duyarsızlaşmasına III. okuyucu ve izleyicilerin 1, 2 ve 3 ile belirtilen yerlere I, II ve III numaralı ifade- lerinden hangileri getirilmelidir? A) III, I ve'll B) III ve I AY D) II ve III C) ve III E) I, II ve II
2. (1) Günümüzde sadece nostaljik bir obje haline gelen gaz
lambaları pek çoğumuzun çocukluk gecelerinin yareni,
anılara saklanan eski bir dostudur. (II) Evleri aydınlatan,
uyuyanların başucunda en azından bir aydınlık veren gaz
lambaları, günümüzde daha çok süs veya koleksiyon
amaçlı olarak kullanılıyor. (III) Gaz lambalarının ortaya çı-
kışı 18. yüzyılın başlarına denk gelir. (IV) Yassılılaştırılmış
bir fitili gaz tankının içinden geçirerek en üste koruyucu
bir şife ekleyerek gaz lambalarına ilk formunu İsviçre va-
tandaşı (Argand) vermiştir. (V) Türkiye'de ise 1800'lü yılla-
rin sonlarına doğru ev, dükkân ve kahvehanelerde gaz
lambalarıyla aydınlatma yapıldığını biliyoruz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede gaz lambalarının eski işlevini kaybettiği
anlatılmıştır.
B) II. cümlede gaz lambalarının kullanım amaçları sıra-
lanmıştır.
C) II. cümlede gaz lambalarının icat edildiği yüzyıl veril-
miştir.
V. cümlede gaz lambası betimlenmiştir.X
E) V. cümlede gaz lambalarının tek aydınlatma aracı ol-
duğu vurgulanmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. (1) Günümüzde sadece nostaljik bir obje haline gelen gaz lambaları pek çoğumuzun çocukluk gecelerinin yareni, anılara saklanan eski bir dostudur. (II) Evleri aydınlatan, uyuyanların başucunda en azından bir aydınlık veren gaz lambaları, günümüzde daha çok süs veya koleksiyon amaçlı olarak kullanılıyor. (III) Gaz lambalarının ortaya çı- kışı 18. yüzyılın başlarına denk gelir. (IV) Yassılılaştırılmış bir fitili gaz tankının içinden geçirerek en üste koruyucu bir şife ekleyerek gaz lambalarına ilk formunu İsviçre va- tandaşı (Argand) vermiştir. (V) Türkiye'de ise 1800'lü yılla- rin sonlarına doğru ev, dükkân ve kahvehanelerde gaz lambalarıyla aydınlatma yapıldığını biliyoruz. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede gaz lambalarının eski işlevini kaybettiği anlatılmıştır. B) II. cümlede gaz lambalarının kullanım amaçları sıra- lanmıştır. C) II. cümlede gaz lambalarının icat edildiği yüzyıl veril- miştir. V. cümlede gaz lambası betimlenmiştir.X E) V. cümlede gaz lambalarının tek aydınlatma aracı ol- duğu vurgulanmıştır.