Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

su üzerine çok
aya koyuyorsa
masıdır. Ancak
ni, kötü mü
S
bildiklerimi
cana
mindan
ni okuma
aştırmıştır.
işir. Buna
kları
erlerini
adı
m.
2013-YGS / TÜR
32. Bayan Jean Brodie'nin Baharı adlı romanın kahramanı
Bayan Brodie, İskoçya'nın islak, puslu, eski ve soylu
şebri Edinburg'ta bir kız okulunda öğretmendir. En güzel
ve en verimli yıllarını, seçtiği bir grup kız öğrenciye
adayarak onları hem dönemin hem de okuldaki diğer
öğretmenlerin anlayışından farklı bir pedagojik anlayışla
eğitmeye çalışmaktadır. Sınıfını sık sık bir ağacın altına
götüren, burada ders işlediklerinin düşünülmesini
sağlayacak şekilde kızların kitaplarını ellerinde
tutmalarını isteyen, tarih anlatması gerekirken önceki
yaz yaptığı Mısır gezisini anlatan, bazen nişanlısından
bahseden, bazen de kentin yoksul semtlerini tanıtan,
sanatsal etkinlikleri izlemelerini sağlayan geziler
düzenleyen genç bir öğretmendir Bayan Brodie.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi, sözü
edilen öğretmenin bir özelliği olamaz?
A) Eğitimde kendine özgü yöntemler kullanan
B) Yaşamdaki kimi olguların anlatılarak değil görülüp
yaşanarak öğrenileceğini düşünen
Yaşam gerçeklerinin farkında olan
D) Kendi yaşadığı olumsuzluklardan öğrencilerin ders
çıkarmasını bekleyen
E) Öğretimin farklı ortamlarda sürdürülmesi gerektiğini.
düşünen
sini
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
su üzerine çok aya koyuyorsa masıdır. Ancak ni, kötü mü S bildiklerimi cana mindan ni okuma aştırmıştır. işir. Buna kları erlerini adı m. 2013-YGS / TÜR 32. Bayan Jean Brodie'nin Baharı adlı romanın kahramanı Bayan Brodie, İskoçya'nın islak, puslu, eski ve soylu şebri Edinburg'ta bir kız okulunda öğretmendir. En güzel ve en verimli yıllarını, seçtiği bir grup kız öğrenciye adayarak onları hem dönemin hem de okuldaki diğer öğretmenlerin anlayışından farklı bir pedagojik anlayışla eğitmeye çalışmaktadır. Sınıfını sık sık bir ağacın altına götüren, burada ders işlediklerinin düşünülmesini sağlayacak şekilde kızların kitaplarını ellerinde tutmalarını isteyen, tarih anlatması gerekirken önceki yaz yaptığı Mısır gezisini anlatan, bazen nişanlısından bahseden, bazen de kentin yoksul semtlerini tanıtan, sanatsal etkinlikleri izlemelerini sağlayan geziler düzenleyen genç bir öğretmendir Bayan Brodie. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi, sözü edilen öğretmenin bir özelliği olamaz? A) Eğitimde kendine özgü yöntemler kullanan B) Yaşamdaki kimi olguların anlatılarak değil görülüp yaşanarak öğrenileceğini düşünen Yaşam gerçeklerinin farkında olan D) Kendi yaşadığı olumsuzluklardan öğrencilerin ders çıkarmasını bekleyen E) Öğretimin farklı ortamlarda sürdürülmesi gerektiğini. düşünen sini
30 ve 31. soruları aşağıdaki parçaya
göre cevaplayınız.
Cahit Zarifoğlu deyince aklıma nedense hep daktilo
geliyor. Onun etrafında dolaşıyor, onun etrafında yaşıyor.
Oradan hayata bakıyor, acılarını orada dile getiriyor,
orada yaralarını sarıyor. Orada yaşıyor, rüya görüyor,
ibadetini orada yapıyor. Onun etrafında bir yaşam kurgu-
lamış gibiydi. Hep bir telaşı vardı; bir yazı yetiştirecek, bir
mektup yazacak. Bu aslında onun yalnızlığının simgesiy-
di. Daktilosu varsa acılara, hayata, insanlara katlanabilir
gibi geliyordu bana. İlk karşılaşmalarımızın birinde, "Birak
buraları, eline bir fotoğraf makinesi al dünyayı gez, şehir-
leri gez, dünyayı tanı." derken belki de insanlardan uzak-
laş, kaç diyordu. Kendisinin yapamadığı, çok az yaptığı
bir şeyi benden istiyordu.
30. Bu parçadan,
I.
Cahit Zarifoğlu, isteklerini yeterince eyleme döke-
memiştir.
II. Yazar, Cahit Zarifoğlu'nu örnek alarak yazmaya
başlamıştır.
III. Cahit Zarifoğlu, okurlarına karşı kendini sorumlu
hissetmektedir.
IV. Cahit Zarifoğlu, yazar için bir nesne ile özdeşleş-
miştir.
yargılarından hangileri çıkarılabilir?
A) I ve IV
B) H-ve-H
D) H, Hrve IV
C) I, II ve IV
Elii ve tv
A) Alıntıdan yararlanılmıştır.
B) Birinci ağızdan anlatılmıştık
C) Benzetme yapılmıştır.
D) Yinelemelere yer verilmiştir.
E) Aşamalı bir durum anlatılmıştır.
32. (1)
ol:
la.
k
31. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
d
k
k
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
30 ve 31. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Cahit Zarifoğlu deyince aklıma nedense hep daktilo geliyor. Onun etrafında dolaşıyor, onun etrafında yaşıyor. Oradan hayata bakıyor, acılarını orada dile getiriyor, orada yaralarını sarıyor. Orada yaşıyor, rüya görüyor, ibadetini orada yapıyor. Onun etrafında bir yaşam kurgu- lamış gibiydi. Hep bir telaşı vardı; bir yazı yetiştirecek, bir mektup yazacak. Bu aslında onun yalnızlığının simgesiy- di. Daktilosu varsa acılara, hayata, insanlara katlanabilir gibi geliyordu bana. İlk karşılaşmalarımızın birinde, "Birak buraları, eline bir fotoğraf makinesi al dünyayı gez, şehir- leri gez, dünyayı tanı." derken belki de insanlardan uzak- laş, kaç diyordu. Kendisinin yapamadığı, çok az yaptığı bir şeyi benden istiyordu. 30. Bu parçadan, I. Cahit Zarifoğlu, isteklerini yeterince eyleme döke- memiştir. II. Yazar, Cahit Zarifoğlu'nu örnek alarak yazmaya başlamıştır. III. Cahit Zarifoğlu, okurlarına karşı kendini sorumlu hissetmektedir. IV. Cahit Zarifoğlu, yazar için bir nesne ile özdeşleş- miştir. yargılarından hangileri çıkarılabilir? A) I ve IV B) H-ve-H D) H, Hrve IV C) I, II ve IV Elii ve tv A) Alıntıdan yararlanılmıştır. B) Birinci ağızdan anlatılmıştık C) Benzetme yapılmıştır. D) Yinelemelere yer verilmiştir. E) Aşamalı bir durum anlatılmıştır. 32. (1) ol: la. k 31. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? d k k
cevaplayınız.
(1) Televizyonun Türkiye'ye gelişi Batı'dakine oranla
çok geç gerçekleşti. (II) Özgün ve yerli program ya-
pımının az olduğu ilk yayın yıllarında, TRT'nin satın al-
dığı yabancı diziler deyim yerindeyse izleyiciyi ekran
başına kilitliyordu hatta toplumsal tarih bağlamında
belli zaman dilimlerini "Dallas yılları" olarak adlandı-
ranlar bile vardır. (III) Yerli dizilerle tanışmamız, tele-
vizyon yayınlarının 1974 yılından itibaren nitelik ve ni-
celik olarak gelişme gösterdiği döneme denk geliyor.
(IV) Ancak yerli dizilerin gerçek anlamda yığınların ilgi
odağı olması "Perihan Abla" dizisiyle başladı denebi-
lir. (V) Perihan Abla'nın toplumla bütünleşmesini ve
bunun etkilerini, dizi bitiminde çekimin yapıldığı so-
kağa bu adın verilmesinde ve Kuzguncuk'un eskiden
orta hâlli bir mahalleyken aniden emlak piyasalarının
gözdesi hâline gelmesinde görebiliriz. (VI) Perihan
Abla ile başlayan bu "İstanbul'un eski semtlerini ye-
niden gözde kılma" ve "mahalle kültürünün yeniden
yükselmesi" furyası sonrasında Samatya, Çengelköy
gibi semtler ünlerini pekiştirdi.
35. Bu parçadan yerli dizilerle ilgili,
Çekimlerin yapıldığı semtlerin ekonomik ve kültürel
gelişiminde etkili olmuşlardır.
II Yabancı dizilere göre izleyiciyi ekran başına top-
lama konusunda daha başarılı olmuşlardır.
III. Halkın geneline yayılması ve onların yaşamlarında
etkili olması "Perihan Abla" dizisiyle başlamıştır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
D) I ve II
A) I ve IV
B) Yalnız II
36. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde
karşılaştırma yapılmıştır?
D) III ve V
E) II ve III
B) I ve VI
C) Yalnız III
E) IV ve V
C) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
cevaplayınız. (1) Televizyonun Türkiye'ye gelişi Batı'dakine oranla çok geç gerçekleşti. (II) Özgün ve yerli program ya- pımının az olduğu ilk yayın yıllarında, TRT'nin satın al- dığı yabancı diziler deyim yerindeyse izleyiciyi ekran başına kilitliyordu hatta toplumsal tarih bağlamında belli zaman dilimlerini "Dallas yılları" olarak adlandı- ranlar bile vardır. (III) Yerli dizilerle tanışmamız, tele- vizyon yayınlarının 1974 yılından itibaren nitelik ve ni- celik olarak gelişme gösterdiği döneme denk geliyor. (IV) Ancak yerli dizilerin gerçek anlamda yığınların ilgi odağı olması "Perihan Abla" dizisiyle başladı denebi- lir. (V) Perihan Abla'nın toplumla bütünleşmesini ve bunun etkilerini, dizi bitiminde çekimin yapıldığı so- kağa bu adın verilmesinde ve Kuzguncuk'un eskiden orta hâlli bir mahalleyken aniden emlak piyasalarının gözdesi hâline gelmesinde görebiliriz. (VI) Perihan Abla ile başlayan bu "İstanbul'un eski semtlerini ye- niden gözde kılma" ve "mahalle kültürünün yeniden yükselmesi" furyası sonrasında Samatya, Çengelköy gibi semtler ünlerini pekiştirdi. 35. Bu parçadan yerli dizilerle ilgili, Çekimlerin yapıldığı semtlerin ekonomik ve kültürel gelişiminde etkili olmuşlardır. II Yabancı dizilere göre izleyiciyi ekran başına top- lama konusunda daha başarılı olmuşlardır. III. Halkın geneline yayılması ve onların yaşamlarında etkili olması "Perihan Abla" dizisiyle başlamıştır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I D) I ve II A) I ve IV B) Yalnız II 36. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde karşılaştırma yapılmıştır? D) III ve V E) II ve III B) I ve VI C) Yalnız III E) IV ve V C) II ve III
32. Akran zorbalığı, aynı yaş grubundaki çocukların tek
veya grup hâlinde başka bir çocuğa düzenli olarak fi-
ziksel, sözel, sosyal, cinsel veya siber şiddet uygu-
laması olarak tanımlanmaktadır. Zorbalık, genellikle
ilk olarak "şaka" yollu başlar ve giderek şiddeti arttırı-
lır. Çoğu kez diğerlerinden "farklı" olarak değerlendi-
rilen çocuklar zorbalığa maruz kalır. Dil, din, ırk ve fi-
ziksel görünüm bu farklılıklara örnek olarak verilebilir.
Bunun yanında çocuğun diğerlerinden çalışkan olma-
sı, içine kapanık ve sessiz olması da zorbalığa uğra-
ma ihtimalini arttırmaktadır. Yapılan araştırmalara gö-
re erkek çocukların kız çocuklara oranla daha çok zor-
balık yaptığı ve zorbalığa uğradığı söylenebilir.
Bu parçadan hareketle akran zorbalığı ile ilgili
aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A) Kelimeler yoluyla yapılabildiğine
B) Cinsiyete göre değişkenlik gösterdiğine
C) İçe kapanıklığı engellemeyi amaçladığı
D) Aşamalı bir biçimde artabildiğine
E) Değişik yönleri olan çocuklara uygulandığına
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
32. Akran zorbalığı, aynı yaş grubundaki çocukların tek veya grup hâlinde başka bir çocuğa düzenli olarak fi- ziksel, sözel, sosyal, cinsel veya siber şiddet uygu- laması olarak tanımlanmaktadır. Zorbalık, genellikle ilk olarak "şaka" yollu başlar ve giderek şiddeti arttırı- lır. Çoğu kez diğerlerinden "farklı" olarak değerlendi- rilen çocuklar zorbalığa maruz kalır. Dil, din, ırk ve fi- ziksel görünüm bu farklılıklara örnek olarak verilebilir. Bunun yanında çocuğun diğerlerinden çalışkan olma- sı, içine kapanık ve sessiz olması da zorbalığa uğra- ma ihtimalini arttırmaktadır. Yapılan araştırmalara gö- re erkek çocukların kız çocuklara oranla daha çok zor- balık yaptığı ve zorbalığa uğradığı söylenebilir. Bu parçadan hareketle akran zorbalığı ile ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Kelimeler yoluyla yapılabildiğine B) Cinsiyete göre değişkenlik gösterdiğine C) İçe kapanıklığı engellemeyi amaçladığı D) Aşamalı bir biçimde artabildiğine E) Değişik yönleri olan çocuklara uygulandığına
2018-ALES-İlkbahar/SÖZEL
10.
I. denizde, yukarıdan gelen ışığa
bio naun
u
II. karışmasını sağlayarak S
siyədIII. saçtığı ışık, hayvanı akvaryumda
IV. görünür kılıyor ancak 3
nuqV. mürekkep balığının bir türünün to (A
VI. ona bir görünmezlik perdesi oluşturuyor
11.
this
Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A) I
B) II
E) V
C) III
DAIV
1. Bir başka deyişle ergin olmayış hâli aklını
başkasının kılavu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2018-ALES-İlkbahar/SÖZEL 10. I. denizde, yukarıdan gelen ışığa bio naun u II. karışmasını sağlayarak S siyədIII. saçtığı ışık, hayvanı akvaryumda IV. görünür kılıyor ancak 3 nuqV. mürekkep balığının bir türünün to (A VI. ona bir görünmezlik perdesi oluşturuyor 11. this Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II E) V C) III DAIV 1. Bir başka deyişle ergin olmayış hâli aklını başkasının kılavu
2.
Bilimsel metinler, bilimsel çalışmalara özgü anlatım
yöntemlerinin kullanıldığı bilgileri ileten metinlerdir.
Bilimsel metinlerle o zamana kadar ortaya konmamış
bir bilimsel tez ortaya konur. Bir gerçeğin açığa
çıkarılmak istendiği, bilimsel bir sözün söylendiği bu
metinler, kanıtlanma amacıyla ortaya konan bir teze
dayanır. Bu süreçte çalışmalardan elde edilen sonuçlar,
bilimsel metinde ileri sürülen tezin desteklenmesi için
kullanılır. Bilimsel metinlerde nesnel bir anlatım vardır.
Kanıtlanabilir niteliğe sahip düşünceler ileri sürülür.
Bilimsel metinler, farklı anlam ve çağrışımlara yol
açmaz. Kelimeler gerçek anlamlarında kullanılır. Edebî
metinlerde ise öznellik söz konusudur, anlatımda farklı
anlam ve çağrışımlara neden olan ifadelere yer verilir.
Bilimsel metinlerin oluşturulma aşamasında araştırma-
inceleme sonuçlarından, istatistiki çalışmalardan,
deney-gözlem raporlarından, makale, kitap, dergi,
ansiklopedilerden yararlanılır.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Amaç-sonuç cümlesine yer verme
B) Tanımlamaya yer verme
C) Karşılaştırmadan faydalanma +
D) Gözlemci bakış açısıyla oluşturulma
E) Örneklemeye yer verme
Türkçe
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Bilimsel metinler, bilimsel çalışmalara özgü anlatım yöntemlerinin kullanıldığı bilgileri ileten metinlerdir. Bilimsel metinlerle o zamana kadar ortaya konmamış bir bilimsel tez ortaya konur. Bir gerçeğin açığa çıkarılmak istendiği, bilimsel bir sözün söylendiği bu metinler, kanıtlanma amacıyla ortaya konan bir teze dayanır. Bu süreçte çalışmalardan elde edilen sonuçlar, bilimsel metinde ileri sürülen tezin desteklenmesi için kullanılır. Bilimsel metinlerde nesnel bir anlatım vardır. Kanıtlanabilir niteliğe sahip düşünceler ileri sürülür. Bilimsel metinler, farklı anlam ve çağrışımlara yol açmaz. Kelimeler gerçek anlamlarında kullanılır. Edebî metinlerde ise öznellik söz konusudur, anlatımda farklı anlam ve çağrışımlara neden olan ifadelere yer verilir. Bilimsel metinlerin oluşturulma aşamasında araştırma- inceleme sonuçlarından, istatistiki çalışmalardan, deney-gözlem raporlarından, makale, kitap, dergi, ansiklopedilerden yararlanılır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Amaç-sonuç cümlesine yer verme B) Tanımlamaya yer verme C) Karşılaştırmadan faydalanma + D) Gözlemci bakış açısıyla oluşturulma E) Örneklemeye yer verme Türkçe
ir.
A
A
A
A
ve dil ile de
19. Aristo, klasik felsefenin kurucularındandır. (1) MÖ
380-322 yılları arasında yaşamıştır. (II) Eflatun'un
kurmuş olduğu Akademia'da yirmi yıl asistanlık
yapan Aristo, on iki yıl boyunca tüm Yunanistan'ı
dolaşarak ders vermiştir. (III) Edebiyat
yakından ilgilenen Aristo, Aristoteles veya Aristetalis
adları ile bilinir. (IV) Etika, Politika, Atinallların
Anayasası, Sofis Helenler gibi ünlü eserleri
vardır. (V) Aristo, görüşleri ile Doğu dünyasının
eserlerinde ve klasik şiirimiz olan divan şiirinde
yer almıştır. (VI) Divan şiirinde bilgi, akıl, mantık
ve hizmet sembolü olarak Aristo'nun adı sıklıkla
kullanılmaktadır. (VII) Özellikle kasidelerde, övülen
kişiyi Aristo'ya benzeterek övmek gelenektir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf hangi cümleyle başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ir. A A A A ve dil ile de 19. Aristo, klasik felsefenin kurucularındandır. (1) MÖ 380-322 yılları arasında yaşamıştır. (II) Eflatun'un kurmuş olduğu Akademia'da yirmi yıl asistanlık yapan Aristo, on iki yıl boyunca tüm Yunanistan'ı dolaşarak ders vermiştir. (III) Edebiyat yakından ilgilenen Aristo, Aristoteles veya Aristetalis adları ile bilinir. (IV) Etika, Politika, Atinallların Anayasası, Sofis Helenler gibi ünlü eserleri vardır. (V) Aristo, görüşleri ile Doğu dünyasının eserlerinde ve klasik şiirimiz olan divan şiirinde yer almıştır. (VI) Divan şiirinde bilgi, akıl, mantık ve hizmet sembolü olarak Aristo'nun adı sıklıkla kullanılmaktadır. (VII) Özellikle kasidelerde, övülen kişiyi Aristo'ya benzeterek övmek gelenektir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) II B) III C) IV D) V E) VI
ww.p
www.pelikok
www.pelo
.tr www.
com
A))
2.
C
Hatta bazı işlerinizi eksik yapmanıza bile neden
olabilir.
II. Birden fazla işi bir arada yapmaya çalışıp erken
bitirmeye çalışma gayreti, yaptığınız işlerin hakkı-
ni vermenizi engelleyebilir.
1.
E) V
III. Çok iş yapar görünmek için oluşan eksikler sizin
işe olan saygınızı da yok eder.
V. Bu nedenle ne iş yaparsanız yapın sakin ve hak-
kıyla yapmaya gayret edin.
Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak
biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü
I
olur?
10
B) II
D) IV E) V
IV. Önemli olan o işin hakkını verip en iyi şekilde ya-
pılmasını sağlamaktır.
www.pelikankitabevi.com.tr
CNI
biçi
olu
A)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ww.p www.pelikok www.pelo .tr www. com A)) 2. C Hatta bazı işlerinizi eksik yapmanıza bile neden olabilir. II. Birden fazla işi bir arada yapmaya çalışıp erken bitirmeye çalışma gayreti, yaptığınız işlerin hakkı- ni vermenizi engelleyebilir. 1. E) V III. Çok iş yapar görünmek için oluşan eksikler sizin işe olan saygınızı da yok eder. V. Bu nedenle ne iş yaparsanız yapın sakin ve hak- kıyla yapmaya gayret edin. Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü I olur? 10 B) II D) IV E) V IV. Önemli olan o işin hakkını verip en iyi şekilde ya- pılmasını sağlamaktır. www.pelikankitabevi.com.tr CNI biçi olu A)
Kazandıran
Yeni Nesil
1.
ANLATIM BİÇİMLERİ
DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİR
Birçok yazar, defalarca yazdı; "ozan"la "şair" arasındaki
farkı belirtti. Ozan, şiirini sazı ile çalar ve söyler; şair
ise şiirini yazarak sunar. Gel gör ki bazı dergiler ve
gazeteler, özellikle televizyonlar, radyolar bu farkı bir
türlü anlamıyor; anlamak istemiyor. Şaire de ozan deyip
duruyorlar. Bazı şairlerimiz de, yeni ve ilerici görünmek
hevesiyle olacak, kendilerine ozan denmesine ses
çıkarmıyor, bu yanlış tâbiri kabulleniyor. Birçok kimse
de "sayın" kelimesini cümlenin yanlış yerinde kullanıyor.
"Devlet Deniz Yolları Genel Müdürü Sayın H. A." veya
"Devlet Deniz Yolları Sayın Genel Müdürü H.A." diyecek
yerde, "Sayın Devlet Deniz Yolları Genel Müdürü H.A."
denilmekte ve böylece, "sayın" sıfatı Devlet Deniz
Yollarına yüklenmiş bulunmaktadır. Bir de "hürmet"
karşılığı kullanılan "saygı" kelimesi üzerinde duracağım.
Özellikle ses sanatçıları sahnelerde programlarının
başında "Sayın dinleyicilerim hepinizi saygı ve
hürmetle selâmlarım." deyip durmaktadırlar. Bazı seçim
konuşmalarında da aynı hatanın siyasetçiler tarafından
yapıldığını zaman zaman görüyoruz, duyuyoruz. Ufak
bir gayret ve dikkatle bu yanlışlıkların düzeltilmesi
mümkündür.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Sessel yinelemelere yer verme
BÖrneklerle düşünceyi somutlama
C) Öykülemeye ağırlık verme
D) Alıntılardan yararlanma
E) 1. ve III. kişili anlatım
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Kazandıran Yeni Nesil 1. ANLATIM BİÇİMLERİ DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİR Birçok yazar, defalarca yazdı; "ozan"la "şair" arasındaki farkı belirtti. Ozan, şiirini sazı ile çalar ve söyler; şair ise şiirini yazarak sunar. Gel gör ki bazı dergiler ve gazeteler, özellikle televizyonlar, radyolar bu farkı bir türlü anlamıyor; anlamak istemiyor. Şaire de ozan deyip duruyorlar. Bazı şairlerimiz de, yeni ve ilerici görünmek hevesiyle olacak, kendilerine ozan denmesine ses çıkarmıyor, bu yanlış tâbiri kabulleniyor. Birçok kimse de "sayın" kelimesini cümlenin yanlış yerinde kullanıyor. "Devlet Deniz Yolları Genel Müdürü Sayın H. A." veya "Devlet Deniz Yolları Sayın Genel Müdürü H.A." diyecek yerde, "Sayın Devlet Deniz Yolları Genel Müdürü H.A." denilmekte ve böylece, "sayın" sıfatı Devlet Deniz Yollarına yüklenmiş bulunmaktadır. Bir de "hürmet" karşılığı kullanılan "saygı" kelimesi üzerinde duracağım. Özellikle ses sanatçıları sahnelerde programlarının başında "Sayın dinleyicilerim hepinizi saygı ve hürmetle selâmlarım." deyip durmaktadırlar. Bazı seçim konuşmalarında da aynı hatanın siyasetçiler tarafından yapıldığını zaman zaman görüyoruz, duyuyoruz. Ufak bir gayret ve dikkatle bu yanlışlıkların düzeltilmesi mümkündür. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Sessel yinelemelere yer verme BÖrneklerle düşünceyi somutlama C) Öykülemeye ağırlık verme D) Alıntılardan yararlanma E) 1. ve III. kişili anlatım
K
4-
yi
ar
ka
er-
sa-
-ki-
in-
çin
ardı
31. Siz hiç tepeden düşme gibi mesleğe yeni başla-
yan birinin iyi bir doktor, öğretmen, avukat olduğu-
nu duydunuz mu? Hepsi önce çırak, sonra sonra da
usta olmuşlardır. Çıraklıklarında çok çalışmışlardır
her şeyi öğrenmek için. Kalfalıklarında öğrendikle-
rini uygularken öğrenmeye devam etmişlerdir Us-
ta olduklarında ise hem öğretmişler hem yapmışlar
hem de öğrenmelerini sürdürmüşlerdir. İşte yazarlık
Toda böyle bir şeydir.
DENEME
dükkânı-
Bu parçada asıl vurgulanmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Her mesleğin farklı bir gelişim çizgisi olduğu
B) Calışan herkesin istediği hedefe ulaşabileceği
C) İyi bir yazar olmak için gerekli aşamaları geçmek
gerektiği
D) Usta olmayan kişilerden bir şey öğrenmenin sa-
kıncalı olduğum
E) Çiraklık döneminin en uzun dönem olduğu
ul
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
K 4- yi ar ka er- sa- -ki- in- çin ardı 31. Siz hiç tepeden düşme gibi mesleğe yeni başla- yan birinin iyi bir doktor, öğretmen, avukat olduğu- nu duydunuz mu? Hepsi önce çırak, sonra sonra da usta olmuşlardır. Çıraklıklarında çok çalışmışlardır her şeyi öğrenmek için. Kalfalıklarında öğrendikle- rini uygularken öğrenmeye devam etmişlerdir Us- ta olduklarında ise hem öğretmişler hem yapmışlar hem de öğrenmelerini sürdürmüşlerdir. İşte yazarlık Toda böyle bir şeydir. DENEME dükkânı- Bu parçada asıl vurgulanmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Her mesleğin farklı bir gelişim çizgisi olduğu B) Calışan herkesin istediği hedefe ulaşabileceği C) İyi bir yazar olmak için gerekli aşamaları geçmek gerektiği D) Usta olmayan kişilerden bir şey öğrenmenin sa- kıncalı olduğum E) Çiraklık döneminin en uzun dönem olduğu ul
e "gerçekleşmemiş
olacağımı düşünü-
ulundurup işe koyul-
ka kesişir, diyordu.
yapacağını umuyo-
ve yerleşmeyi istiyo-
37. Seyircilerle biz eleştirmenler bir kez daha ters düştük
sanırım.
B
Cümlesinde geçen altı çizili sözün anlamca benzeri
aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Afatürk gibi eşsiz bir lidere karşıt olmak hadsizlikten
başka bir şey değildir.
B) Bir belgesel çekmek istemişse de amacına ulaşa-
mamış.
Nedense birtakım insanlar bu gerçeği kabul etmi-
yor.
D) Şiir; sanatların en ulusalıdır, sözüne katılmamak
mümkün değil.
E Bu yazar, basında yazılarına ilişkin çeşitli yorumlar
yapılarak eleştirilmektedir.
17
why
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
e "gerçekleşmemiş olacağımı düşünü- ulundurup işe koyul- ka kesişir, diyordu. yapacağını umuyo- ve yerleşmeyi istiyo- 37. Seyircilerle biz eleştirmenler bir kez daha ters düştük sanırım. B Cümlesinde geçen altı çizili sözün anlamca benzeri aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Afatürk gibi eşsiz bir lidere karşıt olmak hadsizlikten başka bir şey değildir. B) Bir belgesel çekmek istemişse de amacına ulaşa- mamış. Nedense birtakım insanlar bu gerçeği kabul etmi- yor. D) Şiir; sanatların en ulusalıdır, sözüne katılmamak mümkün değil. E Bu yazar, basında yazılarına ilişkin çeşitli yorumlar yapılarak eleştirilmektedir. 17 why
2.2 1. Anadolu'nun en büyük mucitlerinden Cezeri'nin
5.II. titiz bir çalışmanın neticesinde yeniden canlanıyor S.
III. "modern mekaniğin babası" kabul edilen
43
IV. zamanı aşan fikirleri, bakış açısı ve felsefesiyle
V. olağanüstü makineleri 800 yıl aradan sonra
Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak bi-
çimde sıralandığında, hangisi baştan üçüncü olur?
A) I
B) II
C) III
DIV
E) V
(6)
B
D)
153
E)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2.2 1. Anadolu'nun en büyük mucitlerinden Cezeri'nin 5.II. titiz bir çalışmanın neticesinde yeniden canlanıyor S. III. "modern mekaniğin babası" kabul edilen 43 IV. zamanı aşan fikirleri, bakış açısı ve felsefesiyle V. olağanüstü makineleri 800 yıl aradan sonra Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak bi- çimde sıralandığında, hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III DIV E) V (6) B D) 153 E)
nızca
rag-
W
am-
aş-
esi
ön
nt-
DISI
elli
SO-
do
2. (1) İnsanların bir kısmı iyimser olmanın gereksiz bir dav-
ranış olduğunu düşünürken diğer bir kısmı iyimser olan
kişinin daha mutlu ve huzurlu bir yaşam süreceğini öne
sürmektedir. (II) Her şeyden önce insan olarak her zaman
mutlu olmayı ve huzurlu bir yaşam sürmeyi amaçlar ve
bu doğrultuda çalışırız. (H) Ancak zaman zaman umudu-
muzun azaldığı, kötü düşüncelere kapıldığımız ve mutsuz
olduğumuz dönemlerde olabilir. (IV) Ruhsal ve fiziksel
olarak daha canlı ve diri olabilmek için öncelikle düşün-
celerimizi gözden geçirmeli ve hayata daha pozitif bir
pencereden bakmaya çalışmalıyız. (M) İyimser insan ne
yaşarsa yaşasın her zaman iyi tarafından bakmaya çalı-
şan ancak bunu yaparken de gerçekleri göz ardı etmeyen
insandır. (VI) Bu sebeple iyimser olmak ile teslim olmak
arasında ince bir çizgi bulunmaktadır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisiyle
ikinci paragraf başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
4. (1) Dünyad
tarken İsk
en hızlı a
atıkları er
den çıka
kullanılıy
ithal ed
nimini ta
si İsvec
yoluyla
üretimi
lanıldığ
kenti.
sağlıy
Bu p
yeni
A) II
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
nızca rag- W am- aş- esi ön nt- DISI elli SO- do 2. (1) İnsanların bir kısmı iyimser olmanın gereksiz bir dav- ranış olduğunu düşünürken diğer bir kısmı iyimser olan kişinin daha mutlu ve huzurlu bir yaşam süreceğini öne sürmektedir. (II) Her şeyden önce insan olarak her zaman mutlu olmayı ve huzurlu bir yaşam sürmeyi amaçlar ve bu doğrultuda çalışırız. (H) Ancak zaman zaman umudu- muzun azaldığı, kötü düşüncelere kapıldığımız ve mutsuz olduğumuz dönemlerde olabilir. (IV) Ruhsal ve fiziksel olarak daha canlı ve diri olabilmek için öncelikle düşün- celerimizi gözden geçirmeli ve hayata daha pozitif bir pencereden bakmaya çalışmalıyız. (M) İyimser insan ne yaşarsa yaşasın her zaman iyi tarafından bakmaya çalı- şan ancak bunu yaparken de gerçekleri göz ardı etmeyen insandır. (VI) Bu sebeple iyimser olmak ile teslim olmak arasında ince bir çizgi bulunmaktadır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisiyle ikinci paragraf başlar? A) II B) III C) IV D) V E) VI 4. (1) Dünyad tarken İsk en hızlı a atıkları er den çıka kullanılıy ithal ed nimini ta si İsvec yoluyla üretimi lanıldığ kenti. sağlıy Bu p yeni A) II
ni aç!
ribi bir uzmanlık
ni sananlar var.
alesef ülkemiz-
ikle de televiz-
iyat dersinden
roda bile ede-
şülüyor maa-
afı vardır, bir
ne söylediği
e kadar, pa-
edilen rek-
ayfalarında
bir yargı
rmé te-
alanları
da yer
eman
nlar
attiği 5 g
9.986 Dünya Kupası, Arjantinli futbolcu Diego Armando Marado
na'nın yıldıziaştığı kupa olarak tarihe geçti. Arjantin'in kupayı ka
zanmasından önemli rol oynayan Maradona, 7 maçta a
Güney Ame
le takımının en golcü futbolcusu oldu. Meksika'daki Dünya Ku
pası'na damga vuran olay Maradona'nın, Ingiltere'ye eliyle att
280
atti
da
ğı goldü. Arjantin ile Ingiltere arasında oynanan ve
rika temsilcisinin 2-1 kazandığı maçta Maradona takımının 2
lüne de imza attı. Maradona, Ingiliz kaleci Shilton'ı eliyle a
golle mağlup ederken Tunuslu hakem Ali Bennaceur, orta saha
yı gösterdi. İtirazlara rağmen karar değişmezken Maradona, d
ha sonra verdiği mülakatta gol için "Tanrı'nın eli" ifadesini ku
landı.
120
Ne
Senden istenen sürede çöz.
baba
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A Maradona, elle attığı golden sonra vicdan azabı yaşamıştır.
B) Futbol, yanlış kararlara açık bir oyundur.
CY Maradona'nın eliyle attığı gol, çok tartışılmıştır.
D Maradona, takımını sırtlayan bir oyuncudur.
E Maradona, haksızca attığı gole kılıf bulmuştur.
tan pema
K
süleymar
ve hizmetçileri Sehe
mevi kuracağı ve d
jeding
11. Romanin başkahramanı Ahm
kat of
calisir.
Onun e
dolu bir şi
le baslasin bir damla göz
artlar altında okulunu
met Cemil in dayanma g
Kendisinden ders alan A
den geldince değişti
küçük bir defter
in en yakın arkadaşı
per
Bu parçadan hareke
lerden hangisi söyle
k bir saler
Sebatik
Malom
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ni aç! ribi bir uzmanlık ni sananlar var. alesef ülkemiz- ikle de televiz- iyat dersinden roda bile ede- şülüyor maa- afı vardır, bir ne söylediği e kadar, pa- edilen rek- ayfalarında bir yargı rmé te- alanları da yer eman nlar attiği 5 g 9.986 Dünya Kupası, Arjantinli futbolcu Diego Armando Marado na'nın yıldıziaştığı kupa olarak tarihe geçti. Arjantin'in kupayı ka zanmasından önemli rol oynayan Maradona, 7 maçta a Güney Ame le takımının en golcü futbolcusu oldu. Meksika'daki Dünya Ku pası'na damga vuran olay Maradona'nın, Ingiltere'ye eliyle att 280 atti da ğı goldü. Arjantin ile Ingiltere arasında oynanan ve rika temsilcisinin 2-1 kazandığı maçta Maradona takımının 2 lüne de imza attı. Maradona, Ingiliz kaleci Shilton'ı eliyle a golle mağlup ederken Tunuslu hakem Ali Bennaceur, orta saha yı gösterdi. İtirazlara rağmen karar değişmezken Maradona, d ha sonra verdiği mülakatta gol için "Tanrı'nın eli" ifadesini ku landı. 120 Ne Senden istenen sürede çöz. baba Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A Maradona, elle attığı golden sonra vicdan azabı yaşamıştır. B) Futbol, yanlış kararlara açık bir oyundur. CY Maradona'nın eliyle attığı gol, çok tartışılmıştır. D Maradona, takımını sırtlayan bir oyuncudur. E Maradona, haksızca attığı gole kılıf bulmuştur. tan pema K süleymar ve hizmetçileri Sehe mevi kuracağı ve d jeding 11. Romanin başkahramanı Ahm kat of calisir. Onun e dolu bir şi le baslasin bir damla göz artlar altında okulunu met Cemil in dayanma g Kendisinden ders alan A den geldince değişti küçük bir defter in en yakın arkadaşı per Bu parçadan hareke lerden hangisi söyle k bir saler Sebatik Malom
21. Haziran, tadına doyulmaz yiyecekler ayı demektir
Ege'de. Birbirinden: leziz yiyecekler, art arda gelir
önünüze de hiçbirine 'hayır' diyemezsiniz. İşte bun-
lardan bir tanesi daha: kimilerinde bağımlılık yapan,
kimilerinin ise hiç bilmediği, tuzu kendinden yeşil
nohut. Bahçeden biraz toplayıp başına oturdunuz mu
müptelası oldunuz demektir. Bu arada aman dikkat!
Sakın ola her danenin içini açıp iyice bakmadan ağzı-
nıza götürmeyin. Yoksa sizinle aynı lezzetin peşine
düşmüş bir kurtçukla burun buruna geliverirsiniz.
Bu parçanın anlatım için aşağıdakilerin hangisin-
den bahsedilemez?
A) Betimleyici ögeler kullanılmıştır.
B) Konuşma havası içinde yazılmıştır.
C) Deyimlerden yararlanılmıştır.
D) Farklı yapıda cümlelere yer verilmiştir.
E) Ömekleme yapılmıştır.
Limi
23. De
on
ge
ler
77
ne
Za
la
U
E
I
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
21. Haziran, tadına doyulmaz yiyecekler ayı demektir Ege'de. Birbirinden: leziz yiyecekler, art arda gelir önünüze de hiçbirine 'hayır' diyemezsiniz. İşte bun- lardan bir tanesi daha: kimilerinde bağımlılık yapan, kimilerinin ise hiç bilmediği, tuzu kendinden yeşil nohut. Bahçeden biraz toplayıp başına oturdunuz mu müptelası oldunuz demektir. Bu arada aman dikkat! Sakın ola her danenin içini açıp iyice bakmadan ağzı- nıza götürmeyin. Yoksa sizinle aynı lezzetin peşine düşmüş bir kurtçukla burun buruna geliverirsiniz. Bu parçanın anlatım için aşağıdakilerin hangisin- den bahsedilemez? A) Betimleyici ögeler kullanılmıştır. B) Konuşma havası içinde yazılmıştır. C) Deyimlerden yararlanılmıştır. D) Farklı yapıda cümlelere yer verilmiştir. E) Ömekleme yapılmıştır. Limi 23. De on ge ler 77 ne Za la U E I
11.
Her türlü ciddi, dürüst ve içlen düşünceye büyük say-
gisi olan açık düşünceli, olabildiğince hoşgörülü, doğru
bildiğini söylemekten sakınmayan yiğit bir düşünce
adamıydı. Düşünce namusu ile herkesin saygısını
kazanmıştı. Kırıcı olmadan insanları eleştirebilen, baş-
kalarıyla birlikte kendini de eleştiren, kendi kendisiyle
alay edebilen, alçak gönüllü bir insandı. Bir düşünceyi,
bir tutumu eleştirdiği zaman bilirdiniz ki o konuda ger-
çekten güçlüydü. Kınadığı bir davranış oldu mu bilirdi-
niz ki kendisi öyle bir davranışa hiçbir zaman düşme-
mişti, düşmezdi de. Olduğu gibi görünen, göründüğü
gibi olan bir kimseydi.
Bu parçada tanıtılan kişi için aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
A) Açık yürekli, doğruları söylemekten sakınmayan
biridir.
B) Öz eleştiri yapabilen alçak gönüllü bir insandır.
C) Çevresinde sevilen ve saygı gören bir kişiliktir.
D) Başkasını eleştirirken acımasız olabilmektedir.
E iyi bildiği konular üzerinde düşüncelerini açıklayan
biridir.
13
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
11. Her türlü ciddi, dürüst ve içlen düşünceye büyük say- gisi olan açık düşünceli, olabildiğince hoşgörülü, doğru bildiğini söylemekten sakınmayan yiğit bir düşünce adamıydı. Düşünce namusu ile herkesin saygısını kazanmıştı. Kırıcı olmadan insanları eleştirebilen, baş- kalarıyla birlikte kendini de eleştiren, kendi kendisiyle alay edebilen, alçak gönüllü bir insandı. Bir düşünceyi, bir tutumu eleştirdiği zaman bilirdiniz ki o konuda ger- çekten güçlüydü. Kınadığı bir davranış oldu mu bilirdi- niz ki kendisi öyle bir davranışa hiçbir zaman düşme- mişti, düşmezdi de. Olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan bir kimseydi. Bu parçada tanıtılan kişi için aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Açık yürekli, doğruları söylemekten sakınmayan biridir. B) Öz eleştiri yapabilen alçak gönüllü bir insandır. C) Çevresinde sevilen ve saygı gören bir kişiliktir. D) Başkasını eleştirirken acımasız olabilmektedir. E iyi bildiği konular üzerinde düşüncelerini açıklayan biridir. 13