Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

e evlenen
cılara
hayatı,
değişime
çekçi
n filmin
phe"
CISI çalar.
tan
36-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Yazmak, faniliğin saldırısına karşı bazı yetenekli
insanların gösterdiği reflekstir. Refleks ne kadar güçlü
olursa refleks sahibi o kadar uzun yaşar. Bu, şu anlama
geliyor: Edebiyatçılar, genellikle ömürlerini uzatmak için
yazarlar. Mesela Mehmet Akif Ersoy, hâlâ yaşıyor;
yaşamaya da devam edecek. Yunus Emre veya Şeyh
Gâlip de öyle. Fakat bu insanların arkadaşlarını,
yaşıtlarını kim biliyor? Kimse... Biraz dikkat edince
ayakta kalan, ömrü uzayan isimlerin, edebiyata meslek
olarak değil de mesele olarak baktıklarını görüyoruz.
Yine, ayakta kalan edebiyatçıların edebiyatı tutunacak
dal olarak değil; dikilecek fidan olarak gördüklerini
biliyorum. Malum, tutunduğumuz dal kırılırsa uçuruma
yuvarlanırız fakat diktiğimiz fidan kurursa yenisini
dikeriz.
36. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Sanatçılar, toplumsal bellekte varlığını sürdürmek
için eser üretirler.
B) Kalıcı eserler, yazarların unutulmamasını sağlar.
C) Eserlerini yararlı olma ilkesiyle yazanlar, yarına
kalırlar.
D) Yazma eylemi, sanıldığından fazla yetenek isteyen
bir iştir.
E) Sadece edebiyat kaygısıyla eser kaleme almak, bir
yazar için olumsuz sonuçlar doğurabilir.
37. Bu parçadaki "edebiyata mesele olarak bakmak"
sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Edebiyatı bir sorun olarak görmek
B) Edebiyatı kendi ölçüleriyle tartmak
C) Edebiyata kendisinin dışında bir işlev yüklememek
D) Edebiyatı bir sorunun çözümü, iletinin aracı olarak
görmek
E) Edebiyatı güç bir iş olarak değerlendirmek
LIMIT YAYINLARI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
e evlenen cılara hayatı, değişime çekçi n filmin phe" CISI çalar. tan 36-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yazmak, faniliğin saldırısına karşı bazı yetenekli insanların gösterdiği reflekstir. Refleks ne kadar güçlü olursa refleks sahibi o kadar uzun yaşar. Bu, şu anlama geliyor: Edebiyatçılar, genellikle ömürlerini uzatmak için yazarlar. Mesela Mehmet Akif Ersoy, hâlâ yaşıyor; yaşamaya da devam edecek. Yunus Emre veya Şeyh Gâlip de öyle. Fakat bu insanların arkadaşlarını, yaşıtlarını kim biliyor? Kimse... Biraz dikkat edince ayakta kalan, ömrü uzayan isimlerin, edebiyata meslek olarak değil de mesele olarak baktıklarını görüyoruz. Yine, ayakta kalan edebiyatçıların edebiyatı tutunacak dal olarak değil; dikilecek fidan olarak gördüklerini biliyorum. Malum, tutunduğumuz dal kırılırsa uçuruma yuvarlanırız fakat diktiğimiz fidan kurursa yenisini dikeriz. 36. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Sanatçılar, toplumsal bellekte varlığını sürdürmek için eser üretirler. B) Kalıcı eserler, yazarların unutulmamasını sağlar. C) Eserlerini yararlı olma ilkesiyle yazanlar, yarına kalırlar. D) Yazma eylemi, sanıldığından fazla yetenek isteyen bir iştir. E) Sadece edebiyat kaygısıyla eser kaleme almak, bir yazar için olumsuz sonuçlar doğurabilir. 37. Bu parçadaki "edebiyata mesele olarak bakmak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Edebiyatı bir sorun olarak görmek B) Edebiyatı kendi ölçüleriyle tartmak C) Edebiyata kendisinin dışında bir işlev yüklememek D) Edebiyatı bir sorunun çözümü, iletinin aracı olarak görmek E) Edebiyatı güç bir iş olarak değerlendirmek LIMIT YAYINLARI
33. Insan önce içindeki sıkıntıyı dağıtmazsa yer değiştirmek
daha fazla bunaltır onu. Nasıl ki yerine oturmuş yükler daha
az engel olur geminin gidişine. Bir hastaya iyilikten çok
kötülük edersiniz yerini değiştirmekle. Hastalığı azdırırsınız
kımıldatmakla, nasıl ki kazıklar daha derine gidip sağlamlaşır
sarsıp sallamakla. Onun için kalabalıktan kaçmak yetmez,
bir yerden başka bir yere gitmekle iş bitmez: İçimizdeki ka-
labalık hâllerimizden kurtulmamız, kendimizi kendimizden
koparmamız gerek.
Bu parçada altı çizili söz ile ilgili olarak,
1. Yer değiştirmek, başka diyarlara yani uzaklara gitmek
bazen en kesin çözümdür.
II. Nefsin isteklerini yenip benliği yok etmek ancak kendini
tanımakla olur.
III. Hayatı her zaman planlamak gerekir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
33. Insan önce içindeki sıkıntıyı dağıtmazsa yer değiştirmek daha fazla bunaltır onu. Nasıl ki yerine oturmuş yükler daha az engel olur geminin gidişine. Bir hastaya iyilikten çok kötülük edersiniz yerini değiştirmekle. Hastalığı azdırırsınız kımıldatmakla, nasıl ki kazıklar daha derine gidip sağlamlaşır sarsıp sallamakla. Onun için kalabalıktan kaçmak yetmez, bir yerden başka bir yere gitmekle iş bitmez: İçimizdeki ka- labalık hâllerimizden kurtulmamız, kendimizi kendimizden koparmamız gerek. Bu parçada altı çizili söz ile ilgili olarak, 1. Yer değiştirmek, başka diyarlara yani uzaklara gitmek bazen en kesin çözümdür. II. Nefsin isteklerini yenip benliği yok etmek ancak kendini tanımakla olur. III. Hayatı her zaman planlamak gerekir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II C) Yalnız III E) II ve III
TYT/TUR
17. Sanatçı, toplumun, insanin sadece güzel yüzünü
göstermez, o, ayın karanlık yüzüne de işaret eden bir
bilge gibidir. Insanin tekinsiz, bencil, kötücül karanlığına
da dikkat çekmeye çalışır. Yazmak ruhun derinliklerinden
yükselen bir durtu ama aynı zamanda hayatın, cümleler
yoluyla sayfalarda soluk alması, oraya kendi izlerini
birakması anlamına da gelir. Yazar, hayatın içinden
süzdüklerini, bilinçte ve bilinçaltında yaşattığı imgelerie
bütünleştirir, iç dünyası ile diş dünyayı buluşturur
böylelikle Yazmak, bu dengeler üzerine kurulan, yaratıcı,
esinleyici, yüceltici bir sürecin adidir. Çeşitli nedenlerle
yazmayı birakan, yazmaya ara veren kimi yazarlar, bu
olağanüstü yaşanty yeniden deneyimlemek ve zihnin
imgelerle dansina kavuşmak için yeniden kaleme
1. Bir yazanın başarılı olmasının, geniş kitlelerce
benimsenecek bir içerik sunmasına bağlı olduğuna
Gerçek bir yazanın topluma kılavuzluk yaptığına
Yazarların görüneni kendi iç dünyasında
şekillendirerek sunduğuna
N.Yazariann, toplumu tüm yönleriyle yansıttığına
V. Yazmanın, karşı konulması güç bir istek olduğuna
Bu parçadan yukarıda verilenlerin hangilerine
ulaşılamaz?
A) I ve Il
D) IIl ve IV
B) Il ve V
E) IV ve V
C) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/TUR 17. Sanatçı, toplumun, insanin sadece güzel yüzünü göstermez, o, ayın karanlık yüzüne de işaret eden bir bilge gibidir. Insanin tekinsiz, bencil, kötücül karanlığına da dikkat çekmeye çalışır. Yazmak ruhun derinliklerinden yükselen bir durtu ama aynı zamanda hayatın, cümleler yoluyla sayfalarda soluk alması, oraya kendi izlerini birakması anlamına da gelir. Yazar, hayatın içinden süzdüklerini, bilinçte ve bilinçaltında yaşattığı imgelerie bütünleştirir, iç dünyası ile diş dünyayı buluşturur böylelikle Yazmak, bu dengeler üzerine kurulan, yaratıcı, esinleyici, yüceltici bir sürecin adidir. Çeşitli nedenlerle yazmayı birakan, yazmaya ara veren kimi yazarlar, bu olağanüstü yaşanty yeniden deneyimlemek ve zihnin imgelerle dansina kavuşmak için yeniden kaleme 1. Bir yazanın başarılı olmasının, geniş kitlelerce benimsenecek bir içerik sunmasına bağlı olduğuna Gerçek bir yazanın topluma kılavuzluk yaptığına Yazarların görüneni kendi iç dünyasında şekillendirerek sunduğuna N.Yazariann, toplumu tüm yönleriyle yansıttığına V. Yazmanın, karşı konulması güç bir istek olduğuna Bu parçadan yukarıda verilenlerin hangilerine ulaşılamaz? A) I ve Il D) IIl ve IV B) Il ve V E) IV ve V C) II ve III
Ş-
la
ve
in
D-
e
al
1-
3
1
e
5.
BB
Edebiyatın en temel meselesidir elbette dil yaratmak.
Sonra kahramana gelir sıra. Ama kahramanınız bir
çocuksa işler daha da zorlaşır. Çocukluğun dili baş-
ka; bunu edebiyata aktarabilmek, inandırıcı kılabil-
mek belki de en zoru. Ama bir de oldu mu edebiyat
tarihine geçtiniz demektir. Maria Gianferrari'nin Bir
Ağaç Ol! ile çocuk edebiyatı tarihine geçtiği gibi...
Yazar, şiirsel anlatımının ardına "Nasıl daha iyi insan
oluruz, ağaçlar bize bu noktada nasıl ilham verir?"
sorularının cevabını gizlemiş. Kitabı okuduktan sonra
doğaya ve kendine daha başka bir gözle bakıyor in-
san.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
L
Devrik cümle
Tanımlama
1. Come
B) Açıklama
Ø
E) Örneklendirme
Karşılaştırma
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Ş- la ve in D- e al 1- 3 1 e 5. BB Edebiyatın en temel meselesidir elbette dil yaratmak. Sonra kahramana gelir sıra. Ama kahramanınız bir çocuksa işler daha da zorlaşır. Çocukluğun dili baş- ka; bunu edebiyata aktarabilmek, inandırıcı kılabil- mek belki de en zoru. Ama bir de oldu mu edebiyat tarihine geçtiniz demektir. Maria Gianferrari'nin Bir Ağaç Ol! ile çocuk edebiyatı tarihine geçtiği gibi... Yazar, şiirsel anlatımının ardına "Nasıl daha iyi insan oluruz, ağaçlar bize bu noktada nasıl ilham verir?" sorularının cevabını gizlemiş. Kitabı okuduktan sonra doğaya ve kendine daha başka bir gözle bakıyor in- san. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? L Devrik cümle Tanımlama 1. Come B) Açıklama Ø E) Örneklendirme Karşılaştırma
19 ve 20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız
Kuşlar Yasına Gider Hasan Ali Toptaş'ın belki de en sade,
kurgusu en basit romanı. Ancak buna rağmen okuru çarpı
yor. İncelikle örülmüş dili, basit anlatımın içindeki masalsı
yanları, merhameti, Toptaş'ın klasiği hâline gelen metin içi
müziğiyle övgüyü hak eden bir roman olmuş. Sözcükleriyle
şifa dağıtan Toptaş, Kuşlar Yasına Gider romanında da iyi-
leştirici yanını eksik etmemiş. Üslubuyla hiçbir yazarın peşi-
ne takılmayan, biçemiyle kendini ele veren Toptaş'ın romani
bittiğinde hüzün bir gölge gibi sarıyor okurun etrafını.
19. Bu parçadaki altı çizili sözle s
kişisel bir anlatım
le per te
Il başka s
ması,
III. yalın, anla
kısa ama ö
özelliklerinden hangilering
tenmistir?
A) Yalnız I
D) II ve IV
am etmesi
B) Y
thip olması, X
tavır takınma-
u belirtilmek is
ve H
20. Kuşlar Yasına Gider romanı ile ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi çıkarılamaz?
A) Karmaşık bir kurgu ile oluşturulmadığı
B) Birtakım fantastik ögeleri barındırdığı
C) Herkes tarafından kolayca anlaşılamadığı
DY Okuyucu üzerinde etkili olduğu
Hüzünlü bir havasının olduğu
197
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
19 ve 20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız Kuşlar Yasına Gider Hasan Ali Toptaş'ın belki de en sade, kurgusu en basit romanı. Ancak buna rağmen okuru çarpı yor. İncelikle örülmüş dili, basit anlatımın içindeki masalsı yanları, merhameti, Toptaş'ın klasiği hâline gelen metin içi müziğiyle övgüyü hak eden bir roman olmuş. Sözcükleriyle şifa dağıtan Toptaş, Kuşlar Yasına Gider romanında da iyi- leştirici yanını eksik etmemiş. Üslubuyla hiçbir yazarın peşi- ne takılmayan, biçemiyle kendini ele veren Toptaş'ın romani bittiğinde hüzün bir gölge gibi sarıyor okurun etrafını. 19. Bu parçadaki altı çizili sözle s kişisel bir anlatım le per te Il başka s ması, III. yalın, anla kısa ama ö özelliklerinden hangilering tenmistir? A) Yalnız I D) II ve IV am etmesi B) Y thip olması, X tavır takınma- u belirtilmek is ve H 20. Kuşlar Yasına Gider romanı ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi çıkarılamaz? A) Karmaşık bir kurgu ile oluşturulmadığı B) Birtakım fantastik ögeleri barındırdığı C) Herkes tarafından kolayca anlaşılamadığı DY Okuyucu üzerinde etkili olduğu Hüzünlü bir havasının olduğu 197
% 100 PARAGRAF
17 ve 18. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız
Erzurum Çifte Minareli Medrese önünden geçerek Erzurum
kalesine geçtik. "Erzurum Çifte Minareli Medrese" diye altını
çizerek belirtiyorum çünkü çifte minareli medrese Sivas'ta
da var. Erzurum Çifte Minareli Medrese, Anadolu Selçuklu-
lar dönemine ait olup 1253 yılında 1. Alaeddin Keykubat'ın
kızı Hüdavent Hatun tarafından inşa ettirilmiştir. Bu neden-
le diğer ismi Hatuniye Medresesidir. Kümbeti Erzurum'daki
kümbetlerin en
büyüğüdür. Erzurum'un simgesi olan Çifte
Minareli Medrese aynı zamanda da Anadolu'daki en büyük
şaheserlerdendir. Giriş kısmında medreseye ismini veren,
renkli çinilerle süslü, her biri 26 m uzunluğunda bir çift mina-
re bulunur. Uç kümbetler ise Çifte Minareli Medrese'nin arka
tarafında kalan başka bir eser. Mimari bir eser olan kümbet-
ler genelde devlet büyükleri veya din adamları için yapılıyor.
17. Bu parçada Erzurum Çifte Minareli Medrese ile ilgili ola-
rak,
a niçin Erzurum ismi
Çifte Minareli Medre
öze
II Me
III. Me
IV. Küm
T
e para a
sorularından hangilerinin
A) Yalnız IV
B) Ive
D) Il ve IV
VO
DENEME-
ÖSYM SORU TİPLERİYLE
ulma sebebi nedir?
Kimler için yaptırıldığından
Hangi malzemelerle inşa edildiğinden
ştır?
18. Bu parçada Erzurum Çifte Minareli Medrese ile ilgili ola-
rak aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir?
Kim tarafından yaptırıldığından
Hangi döneme ait bir eser olduğundan
Minarelerinin uzunluğundan
X
19 ve 20. som
Kuşlar Ya
kurgusu e
yor. Ince
yanları, a
müziğiyl
şifa dağ
leştirici
ne takılı
bittiğind
19. Bu
öz
te
A
20.
Fides
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
% 100 PARAGRAF 17 ve 18. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız Erzurum Çifte Minareli Medrese önünden geçerek Erzurum kalesine geçtik. "Erzurum Çifte Minareli Medrese" diye altını çizerek belirtiyorum çünkü çifte minareli medrese Sivas'ta da var. Erzurum Çifte Minareli Medrese, Anadolu Selçuklu- lar dönemine ait olup 1253 yılında 1. Alaeddin Keykubat'ın kızı Hüdavent Hatun tarafından inşa ettirilmiştir. Bu neden- le diğer ismi Hatuniye Medresesidir. Kümbeti Erzurum'daki kümbetlerin en büyüğüdür. Erzurum'un simgesi olan Çifte Minareli Medrese aynı zamanda da Anadolu'daki en büyük şaheserlerdendir. Giriş kısmında medreseye ismini veren, renkli çinilerle süslü, her biri 26 m uzunluğunda bir çift mina- re bulunur. Uç kümbetler ise Çifte Minareli Medrese'nin arka tarafında kalan başka bir eser. Mimari bir eser olan kümbet- ler genelde devlet büyükleri veya din adamları için yapılıyor. 17. Bu parçada Erzurum Çifte Minareli Medrese ile ilgili ola- rak, a niçin Erzurum ismi Çifte Minareli Medre öze II Me III. Me IV. Küm T e para a sorularından hangilerinin A) Yalnız IV B) Ive D) Il ve IV VO DENEME- ÖSYM SORU TİPLERİYLE ulma sebebi nedir? Kimler için yaptırıldığından Hangi malzemelerle inşa edildiğinden ştır? 18. Bu parçada Erzurum Çifte Minareli Medrese ile ilgili ola- rak aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir? Kim tarafından yaptırıldığından Hangi döneme ait bir eser olduğundan Minarelerinin uzunluğundan X 19 ve 20. som Kuşlar Ya kurgusu e yor. Ince yanları, a müziğiyl şifa dağ leştirici ne takılı bittiğind 19. Bu öz te A 20. Fides
Paragraf Denemeleri
13. (1) Kelimelerin izdivacı, yani iki küçük kelimeyle yapılan yeni
ve yepyeni manalı sözler, aynı zamanda incesaz gibi, no-
taların da izdivacıdır. Bunlarda, aynı zamanda o dar ve
monoton "büyük ses uyumu" olmaz. Böyle kelimeler,
ilkel devirlerin değil, Türkçenin en üstün merhalesi olan Tür-
kiye Türkçesinin ahengiyle musikilidir. (Böyle kelimeler
şu bakımdan da sevimlidir ki işitenler onları yadırgamazlar,
parçalarını bildikleri ve sevdikleri için bütününü de anlayıp
derhâl severler (V) Kelimelerin izdivacı, çiçeklere ad olur-
ken de ayrı güzeldir. (VI) Acem'in "nesrîn"ine "yabangülü"
diyen Türk, "nesrîn"e neden "yabangülü" demek lazım geldi-
ğini aynı millî zevkiyle bilir. Hanımeli, kasımpatı, kartopu
gibi adlar çiçekleri bile millîleştirir. (V) Hele, "katır"la "tırnak"
gibi iki sert ve aykırı kelimeden yaratılan "katırtırnağı" na-
sıl bir buluştur ki bu güzel ve sarı, yamaç çiçeğini görmek,
koklamak ve koparmak için nice güzel baharlarda, gönülleri
sevgiyle dolu nice genç insan, yamaçlara tırmanır.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerden hangisi ile başlar?
XXVII
AND I
C) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Paragraf Denemeleri 13. (1) Kelimelerin izdivacı, yani iki küçük kelimeyle yapılan yeni ve yepyeni manalı sözler, aynı zamanda incesaz gibi, no- taların da izdivacıdır. Bunlarda, aynı zamanda o dar ve monoton "büyük ses uyumu" olmaz. Böyle kelimeler, ilkel devirlerin değil, Türkçenin en üstün merhalesi olan Tür- kiye Türkçesinin ahengiyle musikilidir. (Böyle kelimeler şu bakımdan da sevimlidir ki işitenler onları yadırgamazlar, parçalarını bildikleri ve sevdikleri için bütününü de anlayıp derhâl severler (V) Kelimelerin izdivacı, çiçeklere ad olur- ken de ayrı güzeldir. (VI) Acem'in "nesrîn"ine "yabangülü" diyen Türk, "nesrîn"e neden "yabangülü" demek lazım geldi- ğini aynı millî zevkiyle bilir. Hanımeli, kasımpatı, kartopu gibi adlar çiçekleri bile millîleştirir. (V) Hele, "katır"la "tırnak" gibi iki sert ve aykırı kelimeden yaratılan "katırtırnağı" na- sıl bir buluştur ki bu güzel ve sarı, yamaç çiçeğini görmek, koklamak ve koparmak için nice güzel baharlarda, gönülleri sevgiyle dolu nice genç insan, yamaçlara tırmanır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisi ile başlar? XXVII AND I C) V
Paragraf Denemeleri
5. (Yekta Kopan'ın yeni kitabından söz etmeye sanıyorum
isminden başlamak en doğrusu, (M) Çünkü Kopan daha ka-
paktan ve isimden başlıyor, okurunun gireceği dünyanın na-
sıl bir yer olacağını anlatmaya. (Öykü kitaplarının isminde
genel bir tavır mıdır ya da geleneğin bir sonucu mudur nedir
ilginç isimler bulunuyor kapak için. (IYazar kitabın genel
atmosferini yansıtan ve dahası önemli olaylar da veren bir
isim bulmuş kitabına: Sakın Oraya Gitme. (V) Bu isim pek
çok anlamı sırtladığı gibi özgürlük ve hapsedildiği duvarlarla
ilintili daha çok. (VI) Kitaptaki hemen her öyküde bu ilintiyi
görebiliyorsunuz.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
BK C) III
DYV
AXBXL
E) V
1
1
3
1
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Paragraf Denemeleri 5. (Yekta Kopan'ın yeni kitabından söz etmeye sanıyorum isminden başlamak en doğrusu, (M) Çünkü Kopan daha ka- paktan ve isimden başlıyor, okurunun gireceği dünyanın na- sıl bir yer olacağını anlatmaya. (Öykü kitaplarının isminde genel bir tavır mıdır ya da geleneğin bir sonucu mudur nedir ilginç isimler bulunuyor kapak için. (IYazar kitabın genel atmosferini yansıtan ve dahası önemli olaylar da veren bir isim bulmuş kitabına: Sakın Oraya Gitme. (V) Bu isim pek çok anlamı sırtladığı gibi özgürlük ve hapsedildiği duvarlarla ilintili daha çok. (VI) Kitaptaki hemen her öyküde bu ilintiyi görebiliyorsunuz. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? BK C) III DYV AXBXL E) V 1 1 3 1
4.
Bilimin, günümüzde içerikten daha fazla sadece puanla, ha-
cimle hesaplanıyor olması, görünüşte bilim hayatımıza nes-
nellik kazandırmakta ancak esasta bu yaklaşım bilimin temel
niteliklerine ters düşmektedir. Mesela yurdumuzda hakemli
dergilerin çoğalmasından sonra bilimsel kalitenin düştüğünü
görüyoruz. Öğretim üyelerinin unvanlarını yükseltirken bu
dergilerde makale yayımlayıp yayımlamadıklarına bakılıyor
ve yayımlanan her makale için puan veriliyor. Maalasef ül-
kemizde durum bu. Oysaki eğitimde esas olan yetiştirmedir,
ölçme ve değerlendirme ise sonraki adımdır. Bilim insanları-
mızın bilime yönelmesini sağlamak için önce onun önündeki
göstermelik engellerin kaldırılması gerekir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır?
A) Bilim insanlarımızın yeterliliklerinin devlet tarafından öl-
çülüyor olmasından
Öğretim üyelerinin makale yazma telaşına düşürüldükle-
rinden
C) Bilimsel çalışmaların içerikle değil de puanla ölçülmeye
kalkışılmasından
D) Bilimsel çalışmalara gerekli önemin verilmiyor olmasın-
dan
Öğretim üyelerinin kendilerini ölçen yanlış puan sistemi-
ni kabulleniyor olmalarından
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Bilimin, günümüzde içerikten daha fazla sadece puanla, ha- cimle hesaplanıyor olması, görünüşte bilim hayatımıza nes- nellik kazandırmakta ancak esasta bu yaklaşım bilimin temel niteliklerine ters düşmektedir. Mesela yurdumuzda hakemli dergilerin çoğalmasından sonra bilimsel kalitenin düştüğünü görüyoruz. Öğretim üyelerinin unvanlarını yükseltirken bu dergilerde makale yayımlayıp yayımlamadıklarına bakılıyor ve yayımlanan her makale için puan veriliyor. Maalasef ül- kemizde durum bu. Oysaki eğitimde esas olan yetiştirmedir, ölçme ve değerlendirme ise sonraki adımdır. Bilim insanları- mızın bilime yönelmesini sağlamak için önce onun önündeki göstermelik engellerin kaldırılması gerekir. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır? A) Bilim insanlarımızın yeterliliklerinin devlet tarafından öl- çülüyor olmasından Öğretim üyelerinin makale yazma telaşına düşürüldükle- rinden C) Bilimsel çalışmaların içerikle değil de puanla ölçülmeye kalkışılmasından D) Bilimsel çalışmalara gerekli önemin verilmiyor olmasın- dan Öğretim üyelerinin kendilerini ölçen yanlış puan sistemi- ni kabulleniyor olmalarından
%1
RAGRAF
insan, her zaman topluma ihtiyaç duyar. İbni Haldun, bu
düşünceden hareketle toplum ve insan ilişkisini anlatmaya
çalışır. Buna göre, insan beslenme ve barınmaya ihtiyaç
duyar; bu ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra da bu ihtiyaçları-
ni korumaya çalışır. Bu durumda da toplum doğar. Toplum
insana tüm bu ihtiyaçlarını sağladığı gibi onu korumayı da
vaat eder. Yani toplum, sadece ihtiyaçların karşılandığı bir
yer değil, aynı zamanda bir düzendir. Lakin topluluklar bu
düzeni korumak için yine kendi aralarından bir otorite seç-
mek zorunda kalırlar. Bu düzen, bir iradenin iradesiyle değil,
toplumdaki insanların iradesiyle meydana gelir. İnsanlar, bir
amaç uğruna yaşar ve ölür.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki
yargılardan hangisi getirilmelidir?>>>>>
1.
DENEME-4
A) Toplumlar ise insanların amaçları doğrultusunda sürekli
durum değiştirir, kabul değiştirir ama yaşamaya devam
eder.
XB)
Bu yüzden İbni Haldun, tarihe genel olarak bakmakla işe
başlar.
Xa Her toplum kendi çıkarlarını gözetmek zorunda olduğun-
dan bireyselliği göz ardı etmelidir.
D) İnsanlar, savaşlardan artan zamanlarında toplum düzeni
oluşturmayı da ihmal etmemiştir.
Her düzen kendi toplumunun içinden çıkar, toplum yapı-
sına ters düşen düzen uzun süreli yaşayamaz.
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
%1 RAGRAF insan, her zaman topluma ihtiyaç duyar. İbni Haldun, bu düşünceden hareketle toplum ve insan ilişkisini anlatmaya çalışır. Buna göre, insan beslenme ve barınmaya ihtiyaç duyar; bu ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra da bu ihtiyaçları- ni korumaya çalışır. Bu durumda da toplum doğar. Toplum insana tüm bu ihtiyaçlarını sağladığı gibi onu korumayı da vaat eder. Yani toplum, sadece ihtiyaçların karşılandığı bir yer değil, aynı zamanda bir düzendir. Lakin topluluklar bu düzeni korumak için yine kendi aralarından bir otorite seç- mek zorunda kalırlar. Bu düzen, bir iradenin iradesiyle değil, toplumdaki insanların iradesiyle meydana gelir. İnsanlar, bir amaç uğruna yaşar ve ölür. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki yargılardan hangisi getirilmelidir?>>>>> 1. DENEME-4 A) Toplumlar ise insanların amaçları doğrultusunda sürekli durum değiştirir, kabul değiştirir ama yaşamaya devam eder. XB) Bu yüzden İbni Haldun, tarihe genel olarak bakmakla işe başlar. Xa Her toplum kendi çıkarlarını gözetmek zorunda olduğun- dan bireyselliği göz ardı etmelidir. D) İnsanlar, savaşlardan artan zamanlarında toplum düzeni oluşturmayı da ihmal etmemiştir. Her düzen kendi toplumunun içinden çıkar, toplum yapı- sına ters düşen düzen uzun süreli yaşayamaz. 3.
D) IV - Fransız Devrimi, tarihsel süreçte insan hakları
adına atılmış üçüncü önemli adımdır.
E) V - İnsan Hakları Evrensel Bildirisi bugün de
geçerliliğini korumaktadır.
(1) Şiir, bütünüyle bilgiye dayalı düşünmeyi ve algılamayı
sağlayan imajlara dayandırılmıştır. (II) Bunun için,
kurulan bağdaştırmaları oluşturan sözcükler, gerçek
anlamlarının dışındaki çağrışım değerleri düşünülerek
seçilmiş; böylece şiirin içerdiği anlamlar, bu imajların
çözümüne bağımlı kılınmış. (III) Özetle, şiirde imajlar
belirleyici bir nitelik kazanmış. (IV) Şiirin anlatım tekniği
ironidir. Her dizeye sinen alay, şiir okurunu daha
dikkatli kılmaktadır. (VI) Modern şiir taşlama ve hiciv
yoluyla klasik şiirden yararlanmıştır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde
düşüncenin akışında değişiklikten söz edilebilir?
B) III
C) IV
A) II
ɔzos
D) V
Xon
E) VI
KRONOMETRE PARAGRAF SORU BANKASI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
D) IV - Fransız Devrimi, tarihsel süreçte insan hakları adına atılmış üçüncü önemli adımdır. E) V - İnsan Hakları Evrensel Bildirisi bugün de geçerliliğini korumaktadır. (1) Şiir, bütünüyle bilgiye dayalı düşünmeyi ve algılamayı sağlayan imajlara dayandırılmıştır. (II) Bunun için, kurulan bağdaştırmaları oluşturan sözcükler, gerçek anlamlarının dışındaki çağrışım değerleri düşünülerek seçilmiş; böylece şiirin içerdiği anlamlar, bu imajların çözümüne bağımlı kılınmış. (III) Özetle, şiirde imajlar belirleyici bir nitelik kazanmış. (IV) Şiirin anlatım tekniği ironidir. Her dizeye sinen alay, şiir okurunu daha dikkatli kılmaktadır. (VI) Modern şiir taşlama ve hiciv yoluyla klasik şiirden yararlanmıştır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde düşüncenin akışında değişiklikten söz edilebilir? B) III C) IV A) II ɔzos D) V Xon E) VI KRONOMETRE PARAGRAF SORU BANKASI
Sanat eserleri yaratıcılarının bilinç dışından izler
taşımaktadır. Hiçbir sanat eseri onu yaratanın
bilinç dışından soyutlanmış bir şekilde ortaya
çıkamaz. Bu genelleme henüz 30 yaşında iken
hayatına son veren Osman Fahri'nin şiirleri için-
de geçerlidir. 1909-1920 yılları arasında yazmış
olduğu şiirlerde onu intihara götüren büyük aşkın
izleri, çektiği aşk acısının onun üretimine yansı-
ması, yaşam dürtüsünün ölüm dürtüsüne dönü-
şümü ve son olarak da 'Hep ilk aşklara dönülür.'
cümlesini haksız çıkarmayan anneye duyulan
özlem kronolojik olarak izlenebilir. Şiirleri, ölüm
dürtüsünün etkisi altında üretilmiş ve aslında
şiirlerinde ölümü arzuladığı ve düşlemlediği ile
ilgili bilgiler bulunmaktadır.
9.
Bu parçada söz edilen şair ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
+ Eserlerinde kişisel yaşamından izler bulmak
mümkündür.
B) Hayatını yazdıklarına uygun yaşama çabası
içindedir.
Şiirlerinde buhranlı bir yan söz konusudur.
D) Yaşadıklarıyla eserleri arasında zamansal
benzerlikler söz konusudur.
Bİntiharına dair ipuçlarına eserlerinden ulaşı-
labilir.
10.
TERE KOSE
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Sanat eserleri yaratıcılarının bilinç dışından izler taşımaktadır. Hiçbir sanat eseri onu yaratanın bilinç dışından soyutlanmış bir şekilde ortaya çıkamaz. Bu genelleme henüz 30 yaşında iken hayatına son veren Osman Fahri'nin şiirleri için- de geçerlidir. 1909-1920 yılları arasında yazmış olduğu şiirlerde onu intihara götüren büyük aşkın izleri, çektiği aşk acısının onun üretimine yansı- ması, yaşam dürtüsünün ölüm dürtüsüne dönü- şümü ve son olarak da 'Hep ilk aşklara dönülür.' cümlesini haksız çıkarmayan anneye duyulan özlem kronolojik olarak izlenebilir. Şiirleri, ölüm dürtüsünün etkisi altında üretilmiş ve aslında şiirlerinde ölümü arzuladığı ve düşlemlediği ile ilgili bilgiler bulunmaktadır. 9. Bu parçada söz edilen şair ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? + Eserlerinde kişisel yaşamından izler bulmak mümkündür. B) Hayatını yazdıklarına uygun yaşama çabası içindedir. Şiirlerinde buhranlı bir yan söz konusudur. D) Yaşadıklarıyla eserleri arasında zamansal benzerlikler söz konusudur. Bİntiharına dair ipuçlarına eserlerinden ulaşı- labilir. 10. TERE KOSE
TERE KÖSE
1
3.
- IV-
Paragraf
Özellikle Tanzimat Dönemi'nden itibaren
Osmanlı Devleti, kölelik sisteminde çağ-
daş gelişmeleri takip etmiş ve topraklarında
köleliğin yasaklanması için bazı önlemler
almıştır.
18.
II. Aydınlanma Çağı olarak bilinen XVIII. yüz-
ey yıldan itibaren yaşanan bilimsel ve fikri geliş-
meler, toplumların birçok kurumunu etkile-
diği gibi, kölelik kurumunda da değişikliğe
neden olmuştur.
1
II insanlığın tarih sahnesine çıktığı zamandan
beri var olduğu düşünülen kölelik, insanlığın
medeni gelişmesine paralel bir gelişme gös-
termiştir.
2
IV. ilk çağlarda yalnızca tarımsal üretim işlerinde
kullanılan köleler, daha sonraki dönemlerde
birçok alanda kullanılmaya başlanmıştır.
V. Batı'da gelişen çağdaş ve özgürlükçü fikir
hareketleri XIX. yüzyıldan itibaren Osmanlı
Devleti'ne sirayet etmiş, devlet ve toplum
hayatında önemli değişikliklere yol açmıştır.
Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluştu-
racak biçimde sıralandığında, hangisi baştan
üçüncü olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
4
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TERE KÖSE 1 3. - IV- Paragraf Özellikle Tanzimat Dönemi'nden itibaren Osmanlı Devleti, kölelik sisteminde çağ- daş gelişmeleri takip etmiş ve topraklarında köleliğin yasaklanması için bazı önlemler almıştır. 18. II. Aydınlanma Çağı olarak bilinen XVIII. yüz- ey yıldan itibaren yaşanan bilimsel ve fikri geliş- meler, toplumların birçok kurumunu etkile- diği gibi, kölelik kurumunda da değişikliğe neden olmuştur. 1 II insanlığın tarih sahnesine çıktığı zamandan beri var olduğu düşünülen kölelik, insanlığın medeni gelişmesine paralel bir gelişme gös- termiştir. 2 IV. ilk çağlarda yalnızca tarımsal üretim işlerinde kullanılan köleler, daha sonraki dönemlerde birçok alanda kullanılmaya başlanmıştır. V. Batı'da gelişen çağdaş ve özgürlükçü fikir hareketleri XIX. yüzyıldan itibaren Osmanlı Devleti'ne sirayet etmiş, devlet ve toplum hayatında önemli değişikliklere yol açmıştır. Yukarıdaki cümleler anlamlı bir bütün oluştu- racak biçimde sıralandığında, hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V 4
2. İnsanda mükemmeli sevme eğilimi vardır. İnsan, hoşlan-
madığı birinde bile iyi yanları sevebilir. Bu, diğer canlılarda
olmayan ve onun aşama aşama olgunlaşmasını sağlayan
yanıdır, İnsan, statükodan ve tutuculuktan hoşlanmaz. Bu
noktada sevgi bir dinamik, bir hareketlendirici olarak karşı-
mıza çıkar.
A
#000
mal
Bu parçadan çıkarılabilecek yargılar arasında aşağıda-A
kilerden hangisi yer almaz?
A) İnsanın en iyiden hoşlanma özelliği bulunmaktadır.
B) Sevme eğilimi, insanın bir noktada donup kalmasını
engeller.
C) Sevgi, insanı ilerleten bir duygudur.
D) Gerçek sevgiyi bulan insan, artık sevgi açlığı yaşamaz.
(0
M
insan, yenilik arayışı içindedir.
bilemmer
4.
139
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. İnsanda mükemmeli sevme eğilimi vardır. İnsan, hoşlan- madığı birinde bile iyi yanları sevebilir. Bu, diğer canlılarda olmayan ve onun aşama aşama olgunlaşmasını sağlayan yanıdır, İnsan, statükodan ve tutuculuktan hoşlanmaz. Bu noktada sevgi bir dinamik, bir hareketlendirici olarak karşı- mıza çıkar. A #000 mal Bu parçadan çıkarılabilecek yargılar arasında aşağıda-A kilerden hangisi yer almaz? A) İnsanın en iyiden hoşlanma özelliği bulunmaktadır. B) Sevme eğilimi, insanın bir noktada donup kalmasını engeller. C) Sevgi, insanı ilerleten bir duygudur. D) Gerçek sevgiyi bulan insan, artık sevgi açlığı yaşamaz. (0 M insan, yenilik arayışı içindedir. bilemmer 4. 139
ennas
2. Nemli, bir o kadar da bunaltıcı, sisli bir sabaha uyandı
İstanbul. Güneş yağmur yüklü bulutların arasından bir görü-
nüyor bir kayboluyor. Havada kurşun gibi bir ağırlık sanki
üzerinde binlerce kilo yük taşıyan ağır bir vasıta. Boğazın
suları koyu yeşil akıp gidiyor. Karşıda Sultan Ahmet Camii
tüm ihtişamıyla dimdik ayakta durmakta.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
=> pekiştirme
nedir?
A) Pekiştirmeden yararlanılmıştır.
B) Kişileştirmeye örnek kullanım vardır.
C) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
D) Benzetmeden yararlanılmıştır.
E) İkilemeler anlatıma güç kazandırmıştır.
BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLE
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ennas 2. Nemli, bir o kadar da bunaltıcı, sisli bir sabaha uyandı İstanbul. Güneş yağmur yüklü bulutların arasından bir görü- nüyor bir kayboluyor. Havada kurşun gibi bir ağırlık sanki üzerinde binlerce kilo yük taşıyan ağır bir vasıta. Boğazın suları koyu yeşil akıp gidiyor. Karşıda Sultan Ahmet Camii tüm ihtişamıyla dimdik ayakta durmakta. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? => pekiştirme nedir? A) Pekiştirmeden yararlanılmıştır. B) Kişileştirmeye örnek kullanım vardır. C) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır. D) Benzetmeden yararlanılmıştır. E) İkilemeler anlatıma güç kazandırmıştır. BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLE
2. Ben eydürem kim ey gani
Nedir bu derdin dermanı
Zinhar esirgeme beni
Aşk oduna yak Çalab'ım
Gel kogil beni yanayım
Baştan başa uşanayım
O sevdiğin Muhammed'e
Olayım çırak Çalab'ım
Bu dizelerin gelenek ve zihniyet bakımından aşağıda-
kilerin hangisine ait olduğu söylenebilir?
F
A) Destan Dönemi Edebiyatı
B) Âşık Edebiyatı
C) Tekke-Tasavvuf Edebiyatı
D) Divan Edebiyatı
E) Tanzimat Edebiyatı
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Ben eydürem kim ey gani Nedir bu derdin dermanı Zinhar esirgeme beni Aşk oduna yak Çalab'ım Gel kogil beni yanayım Baştan başa uşanayım O sevdiğin Muhammed'e Olayım çırak Çalab'ım Bu dizelerin gelenek ve zihniyet bakımından aşağıda- kilerin hangisine ait olduğu söylenebilir? F A) Destan Dönemi Edebiyatı B) Âşık Edebiyatı C) Tekke-Tasavvuf Edebiyatı D) Divan Edebiyatı E) Tanzimat Edebiyatı