Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

5.
6.
Sezai Karakoç'u ünlendiren ilk şiir kitabı Körfez'i
okuduğumuz zaman şairin gerek bizim şiirimizde
gerek dünya şiirinde çağlardır süregelen iki klasik
tema olan "aşk" ve "ölüm"ü işlediğini görürüz. Kita-
bin, şiirimizde dikkat çekmesi, konunun işleniş biçi-
mindeki yenilikten kaynaklanıyor.
Bu parçada söz edilen edebiyatçı ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Çağının ötesine geçmeyi başaran bir sanatçı ol-
duğu
B) Şiirlerinde popüler olan konuları işlemekten hoş-
landığı
C) Yazın dünyasında alışılagelen bir konuyu özgün
bir üslupla ele aldığı
D) Bizim şiirimizde olduğu kadar dünya şiirinde de
dikkat çeken bir isim olduğu
E) Daha ilk şiir kitabıyla edebiyatın usta kalemleri
arasında yer aldığı
1.
Eski Türklerde kapı tokmakları kuvvetli hayvan
motifleri ile ünlüydü.
II. Çünkü Türkler, kuvvetli bir hayvana ait biçim-
lendirilmiş nesneyi kapının üzerinde bulundur-
makla birtakım kötülüklerin kapıdan geçeme-
yeceğini düşünüyorlardı.
7.
(1) Yahya Kemal duyguyla yazar nesirlerini, Ahmet
Haşim zekâyla. (II) Bu o kadar belirgindir ki duygu
Yahya Kemal'i temkinli olmaya yöneltirken, zekâ
Ahmet Haşim'i alabildiğine coşturur. (III) Nesirlerin-
de bir toplumcu yazar kimliğine bürünen Haşim, şi-
irlerinde ne kadar da şahsidir. (IV) Haşim'in yer yer
söğüt salkımları, yer yer deniz dalgaları gibi sallanıp
köpüren cümlelerinin arasında her okuyuşta neler
keşfedilmez ki? (V) Onun yazılarında zekâ, yazıyı ya-
ratan enerji, yazarın hayatla kurduğu bağdır.
Aşağıdakilerden hangisi, bu iki cümlede ifade
edilenleri doğru bir biçimde birleştirmiştir?
A) Eski Türkler kendilerini koruyacağına inandıkları
için kapı tokmaklarına yılan, kuş, tavşan, kurt gibi
hayvan figürleri işlerlerdi.
B) Üzerinde güçlü bir hayvan figürünün bulunma-
sının olumsuzlukları uzak tutacağı inancı, eski
Türklerde kapı tokmaklarında hayvan motiflerinin
kullanılmasını yaygınlaştırmıştır.
C) Türkler, kuvvetli bir hayvana ait biçimlendirilmiş
nesneyi işlemekle o kuvvetin kendilerine geçme-
sini ümit ettikleri için dönemin ustalarının en po-
püler şekli, güçlü hayvan motifleri olmuştur.
D) Eskiden kapı tokmaklarında hayvan motiflerinin
moda olması, Türklerin yaşama biçimi ve inanç
sistemiyle doğru orantılıdır.
E) Eski Türklerde en ünlü kapı tokmakları, üzerin-
de hayvan motiflerinin işlendiği modeller olup bu
tokmaklar o dönemin Türkleri hakkında birçok
bilgi barındırmaktadır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı-
daki belirlemelerden hangisi yanlıştır?
A) I. cümledeki karşılaştırmada iki sanatçı arasın-
daki fark ortaya konmuştur.
B) II. cümlede, duygu ile yaratılan bir yapıtın zekâ ile
yaratılandan daha nitelikli olduğu belirtilmiştir.
C) III. cümleden Haşim'in düzyazıda toplumcu, şiir-
de bireyci bir yol izlediği anlaşılmaktadır.
D) IV. cümlede benzetme aracılığıyla düşünceler
somut hâle getirilmiştir.
E) V. cümlede, öznel bir tanımdan yararlanılmıştır.
8.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. 6. Sezai Karakoç'u ünlendiren ilk şiir kitabı Körfez'i okuduğumuz zaman şairin gerek bizim şiirimizde gerek dünya şiirinde çağlardır süregelen iki klasik tema olan "aşk" ve "ölüm"ü işlediğini görürüz. Kita- bin, şiirimizde dikkat çekmesi, konunun işleniş biçi- mindeki yenilikten kaynaklanıyor. Bu parçada söz edilen edebiyatçı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Çağının ötesine geçmeyi başaran bir sanatçı ol- duğu B) Şiirlerinde popüler olan konuları işlemekten hoş- landığı C) Yazın dünyasında alışılagelen bir konuyu özgün bir üslupla ele aldığı D) Bizim şiirimizde olduğu kadar dünya şiirinde de dikkat çeken bir isim olduğu E) Daha ilk şiir kitabıyla edebiyatın usta kalemleri arasında yer aldığı 1. Eski Türklerde kapı tokmakları kuvvetli hayvan motifleri ile ünlüydü. II. Çünkü Türkler, kuvvetli bir hayvana ait biçim- lendirilmiş nesneyi kapının üzerinde bulundur- makla birtakım kötülüklerin kapıdan geçeme- yeceğini düşünüyorlardı. 7. (1) Yahya Kemal duyguyla yazar nesirlerini, Ahmet Haşim zekâyla. (II) Bu o kadar belirgindir ki duygu Yahya Kemal'i temkinli olmaya yöneltirken, zekâ Ahmet Haşim'i alabildiğine coşturur. (III) Nesirlerin- de bir toplumcu yazar kimliğine bürünen Haşim, şi- irlerinde ne kadar da şahsidir. (IV) Haşim'in yer yer söğüt salkımları, yer yer deniz dalgaları gibi sallanıp köpüren cümlelerinin arasında her okuyuşta neler keşfedilmez ki? (V) Onun yazılarında zekâ, yazıyı ya- ratan enerji, yazarın hayatla kurduğu bağdır. Aşağıdakilerden hangisi, bu iki cümlede ifade edilenleri doğru bir biçimde birleştirmiştir? A) Eski Türkler kendilerini koruyacağına inandıkları için kapı tokmaklarına yılan, kuş, tavşan, kurt gibi hayvan figürleri işlerlerdi. B) Üzerinde güçlü bir hayvan figürünün bulunma- sının olumsuzlukları uzak tutacağı inancı, eski Türklerde kapı tokmaklarında hayvan motiflerinin kullanılmasını yaygınlaştırmıştır. C) Türkler, kuvvetli bir hayvana ait biçimlendirilmiş nesneyi işlemekle o kuvvetin kendilerine geçme- sini ümit ettikleri için dönemin ustalarının en po- püler şekli, güçlü hayvan motifleri olmuştur. D) Eskiden kapı tokmaklarında hayvan motiflerinin moda olması, Türklerin yaşama biçimi ve inanç sistemiyle doğru orantılıdır. E) Eski Türklerde en ünlü kapı tokmakları, üzerin- de hayvan motiflerinin işlendiği modeller olup bu tokmaklar o dönemin Türkleri hakkında birçok bilgi barındırmaktadır. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı- daki belirlemelerden hangisi yanlıştır? A) I. cümledeki karşılaştırmada iki sanatçı arasın- daki fark ortaya konmuştur. B) II. cümlede, duygu ile yaratılan bir yapıtın zekâ ile yaratılandan daha nitelikli olduğu belirtilmiştir. C) III. cümleden Haşim'in düzyazıda toplumcu, şiir- de bireyci bir yol izlediği anlaşılmaktadır. D) IV. cümlede benzetme aracılığıyla düşünceler somut hâle getirilmiştir. E) V. cümlede, öznel bir tanımdan yararlanılmıştır. 8.
22. (1) Edebiyatın içindeki çocuk kahramanlar kalıcı izler
bırakır çoğumuzda. (II) "Parasız Yatılı" içindeki kız
çocuklar; "Haraç" öyküsündeki besleme kız çocukların,
genç kızların yoksulluk, aşağılanma ve
değersizleştirmeyle geçen hayatları, yıllar boyu
çektikleri çileler büyük bir insanlık acısı olarak
yansımıştır yüreğime (II)"Kirpikli çocuk gözleri" vardır
kiminin. (IV) Kimi, rengi ağarmış, eprimiş eski okul
önlüğü yüzünden hor görülüp okulun temizlik koluna
layık görülür. (V) Kimi de okulu değil, oyunu sevdiği için
öğretmenleri tarafından azarlanır.
Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine
düşüncenin akışına göre, "Füruzan'ın, öykülerinde
canlandırdığı kız çocuklar da beni derinden
etkilemiştir." cümlesi getirilmelidir?
(C) III
AT
DHV
EV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
22. (1) Edebiyatın içindeki çocuk kahramanlar kalıcı izler bırakır çoğumuzda. (II) "Parasız Yatılı" içindeki kız çocuklar; "Haraç" öyküsündeki besleme kız çocukların, genç kızların yoksulluk, aşağılanma ve değersizleştirmeyle geçen hayatları, yıllar boyu çektikleri çileler büyük bir insanlık acısı olarak yansımıştır yüreğime (II)"Kirpikli çocuk gözleri" vardır kiminin. (IV) Kimi, rengi ağarmış, eprimiş eski okul önlüğü yüzünden hor görülüp okulun temizlik koluna layık görülür. (V) Kimi de okulu değil, oyunu sevdiği için öğretmenleri tarafından azarlanır. Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine düşüncenin akışına göre, "Füruzan'ın, öykülerinde canlandırdığı kız çocuklar da beni derinden etkilemiştir." cümlesi getirilmelidir? (C) III AT DHV EV
3. Herkesin bildiği, günlük hayatta kullandığı
kelimelerin hayal mekanizmasını daha çabuk
harekete geçireceği gayet tabidir. Büyük yazarlar,
yeni kelimeler icat etmekten çok, herkesin bildiği
kelimelerle yeni dünyalar varatırlar. Bu; alelade
taş, tuğla veya çimento ile bir güzel bina yapma-
ya benzer.
?
Bu sözleri söyleyen biri aşağıdakilerden hangi-
sini söylerse kendisiyle çelişir?
d
Usta yazarlar aynı malzemeden şaheserler
yaratır.
BGündelik dile yeni kıyafetler giydirmek yazarın
başarısıdır.
Sıradan sözcüklerle şatolar kurmak ustalıktır.
DSözcüklerle anlam yüklemek yazarın
kifayetsizliğini gösterir.
E) Eseri değerli kullanılan içerik değil üsluptur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Herkesin bildiği, günlük hayatta kullandığı kelimelerin hayal mekanizmasını daha çabuk harekete geçireceği gayet tabidir. Büyük yazarlar, yeni kelimeler icat etmekten çok, herkesin bildiği kelimelerle yeni dünyalar varatırlar. Bu; alelade taş, tuğla veya çimento ile bir güzel bina yapma- ya benzer. ? Bu sözleri söyleyen biri aşağıdakilerden hangi- sini söylerse kendisiyle çelişir? d Usta yazarlar aynı malzemeden şaheserler yaratır. BGündelik dile yeni kıyafetler giydirmek yazarın başarısıdır. Sıradan sözcüklerle şatolar kurmak ustalıktır. DSözcüklerle anlam yüklemek yazarın kifayetsizliğini gösterir. E) Eseri değerli kullanılan içerik değil üsluptur.
Bazı söyleşiler, soru sormadan başlar Karşı
karşıya oturursunuz, söyleşi konuğunuz gözlerini-
ze bakar; zihninize yüklediğiniz onca yükü almaya
başlar. (III) Hele ki o kişi yazar, siz de okursanız
kendisinin bunu bilmesine gerek bile voktur. (IV)
Bazı kişiler, yaşamınıza apansız girer. (V) Daha
ilk sohbette anlarsınız, o sizin ayrılmaz parçanız
olacaktır.
2
Bu parçadaki numaralandırılmış cümlelerden
hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
D) IV
C) |||
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bazı söyleşiler, soru sormadan başlar Karşı karşıya oturursunuz, söyleşi konuğunuz gözlerini- ze bakar; zihninize yüklediğiniz onca yükü almaya başlar. (III) Hele ki o kişi yazar, siz de okursanız kendisinin bunu bilmesine gerek bile voktur. (IV) Bazı kişiler, yaşamınıza apansız girer. (V) Daha ilk sohbette anlarsınız, o sizin ayrılmaz parçanız olacaktır. 2 Bu parçadaki numaralandırılmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II D) IV C) ||| E) V
3. Öykülerimde yer adlarını olduğu gibi kullanmam,
tasarladığım öyküye uygun hâle getiririm; insan isimlerini
ise çok az yazarın aklına gelecek bir yöntemle ----, orada
eserdeki tipe, yaşanan döneme ve coğrafyaya uygun
isimler bulur; öykümde bir bütünlük oluştururum.
Bu cümlede boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir?
A) uygun bir şekilde
değiştirerek
B) kendime göre
değişikliğe uğratıp
C) başka isimlerle
değiştiririm
D) aslı üzerinde
bırakırım
E) günlük yaşamdan
almam
1
-
isimler sözlüğünden
alırım
halkın kullandığı isimleri
tercih ederim
eski öykü kahramanları
arasından seçerim
arkadaşlarımın
isimlerinden yararlanarak
bulurum
gazete haberlerinde
ararım
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Öykülerimde yer adlarını olduğu gibi kullanmam, tasarladığım öyküye uygun hâle getiririm; insan isimlerini ise çok az yazarın aklına gelecek bir yöntemle ----, orada eserdeki tipe, yaşanan döneme ve coğrafyaya uygun isimler bulur; öykümde bir bütünlük oluştururum. Bu cümlede boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir? A) uygun bir şekilde değiştirerek B) kendime göre değişikliğe uğratıp C) başka isimlerle değiştiririm D) aslı üzerinde bırakırım E) günlük yaşamdan almam 1 - isimler sözlüğünden alırım halkın kullandığı isimleri tercih ederim eski öykü kahramanları arasından seçerim arkadaşlarımın isimlerinden yararlanarak bulurum gazete haberlerinde ararım
11
e
8. Tüflerin yumuşak ve kolay kazılabilir olması, binlerce yıl-
dan beri insanların evlerini, barınaklarını ve yiyecek de-
polarını onların içinde inşa etmelerini sağlamıştır. (1) İlk
Hristiyanların da Roma baskısından kurtulmak için böl-
genin bu özel coğrafyasından yararlandıkları, yer altına
ve tüfler içine barınaklar hatta şehirler yaptıkları biliniyor.
(II) Bugün hâlen bölgede evler, oteller, restoranlar ve
büyük hava depoları, yer altında tüfler içinde inşa
ediliyor. (III) Bu mekânlar, yaz kış hemen hemen aynı
sıcaklıkta kalıyor zira tüf, bol gözenekli ve silisyumca
zengin camdan oluşması nedeniyle doğadaki en etkili
ve iyi yalıtım malzemelerinden biridir. (IV) Şirin mi şirin
yerleşim yerleri, sakin atmosferi, içerdiği eşsiz tarihî
eserler ve doğa güzellikleri ile Orta Anadolu'nun tüfler-
den oluşan Kapadokya'sı, ziyaretçilere sadece sakinlik
ve dinginliği çağrıştırmaktadır. (V) Bu yörenin peribaca-
ları, yanardağları ve plato şeklindeki düzlükleri, ezelden
beri öylece duruyor gibidir. (VI) Ürgüp ve Kapadokya, bu
özellikleriyle insana huzur ve güven veriyor.
Yukarıdaki parça iki paragrafa ayrılmak istenirse
ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle
başlar?
A) II.
B) III
C) IV.
DV.
E) VI.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
11 e 8. Tüflerin yumuşak ve kolay kazılabilir olması, binlerce yıl- dan beri insanların evlerini, barınaklarını ve yiyecek de- polarını onların içinde inşa etmelerini sağlamıştır. (1) İlk Hristiyanların da Roma baskısından kurtulmak için böl- genin bu özel coğrafyasından yararlandıkları, yer altına ve tüfler içine barınaklar hatta şehirler yaptıkları biliniyor. (II) Bugün hâlen bölgede evler, oteller, restoranlar ve büyük hava depoları, yer altında tüfler içinde inşa ediliyor. (III) Bu mekânlar, yaz kış hemen hemen aynı sıcaklıkta kalıyor zira tüf, bol gözenekli ve silisyumca zengin camdan oluşması nedeniyle doğadaki en etkili ve iyi yalıtım malzemelerinden biridir. (IV) Şirin mi şirin yerleşim yerleri, sakin atmosferi, içerdiği eşsiz tarihî eserler ve doğa güzellikleri ile Orta Anadolu'nun tüfler- den oluşan Kapadokya'sı, ziyaretçilere sadece sakinlik ve dinginliği çağrıştırmaktadır. (V) Bu yörenin peribaca- ları, yanardağları ve plato şeklindeki düzlükleri, ezelden beri öylece duruyor gibidir. (VI) Ürgüp ve Kapadokya, bu özellikleriyle insana huzur ve güven veriyor. Yukarıdaki parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II. B) III C) IV. DV. E) VI.
2. O günün Rus toplumunda Gogol'ün ortaya
çıkması neredeyse bir mucizedir. Bir oda do-
lusu bembeyaz kimyasal madde düşünün, bir
çay kaşığı boya maddesi hepsini kıpkırmızı
yahut masmavi yapıyor. Gogol'ün, o kısacık
Palto ve özellikle Burun hikâyesi de sonraki
edebiyata bu şekilde renk vermiştir. O ne-
nem denle acemilik büyük sanattır.
Bu cümledeki altı çizili sözle Gogol'ün
hangi yönü vurgulanmıştır?
A) Öykücülüğünü acemiliğine borçlu olduğu
B) Modern öykünün doğuşuna öncülük ettiği
C) Kendinden sonraki kuşakları etkilediği
D) Güldürücü öykünün ilk ustası olduğu
E Genç kuşaklarca taklit edildiği
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. O günün Rus toplumunda Gogol'ün ortaya çıkması neredeyse bir mucizedir. Bir oda do- lusu bembeyaz kimyasal madde düşünün, bir çay kaşığı boya maddesi hepsini kıpkırmızı yahut masmavi yapıyor. Gogol'ün, o kısacık Palto ve özellikle Burun hikâyesi de sonraki edebiyata bu şekilde renk vermiştir. O ne- nem denle acemilik büyük sanattır. Bu cümledeki altı çizili sözle Gogol'ün hangi yönü vurgulanmıştır? A) Öykücülüğünü acemiliğine borçlu olduğu B) Modern öykünün doğuşuna öncülük ettiği C) Kendinden sonraki kuşakları etkilediği D) Güldürücü öykünün ilk ustası olduğu E Genç kuşaklarca taklit edildiği
600961
22. Esere de adını veren Oblomov bir Rus soylusudur.
Oblomov, kendisi için hep yeni projeler üzerinde
düşünür ama tembelliğinden bir türlü bunları haya-
ta geçiremez. (1) Durumu daha da kötüye gitmeye
ve toprağını kaybetmeye başlar. (II) Olga'ya olan
büyük aşkı bile değişmesini sağlamaya yetmez. (III)
Oblomov, yazarın Rus aristokrasisine bir eleştirisidir.
Romanın kahramanlarından Ştoltz ise disiplin ve ça-
lışkanlığıyla Avrupa'yı ve burjuvaziyi simgeler. (IV)
Ayrıca Oblomov çok dürüst, saf, insanların iyiliğini
isteyen, sadık biridir. (V) Bu karakter sonraki dönem-
lerde tip literatürüne girmiş, Oblomov'un karakteri
"Oblomovluk" kavramını ortaya çıkarmıştır.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa-
ragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
bigbang YAYINLARI
5
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
600961 22. Esere de adını veren Oblomov bir Rus soylusudur. Oblomov, kendisi için hep yeni projeler üzerinde düşünür ama tembelliğinden bir türlü bunları haya- ta geçiremez. (1) Durumu daha da kötüye gitmeye ve toprağını kaybetmeye başlar. (II) Olga'ya olan büyük aşkı bile değişmesini sağlamaya yetmez. (III) Oblomov, yazarın Rus aristokrasisine bir eleştirisidir. Romanın kahramanlarından Ştoltz ise disiplin ve ça- lışkanlığıyla Avrupa'yı ve burjuvaziyi simgeler. (IV) Ayrıca Oblomov çok dürüst, saf, insanların iyiliğini isteyen, sadık biridir. (V) Bu karakter sonraki dönem- lerde tip literatürüne girmiş, Oblomov'un karakteri "Oblomovluk" kavramını ortaya çıkarmıştır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) I B) II C) III D) IV E) V bigbang YAYINLARI 5
1
31 ve 32. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Türkçemize Latince organum kelimesinden geçen erganun
Batı kültürüne ait bir çalgı aletidir. Büyük ve küçük boru-
lara pedallarla hava üflenir, çıkan ses de klavye ile kontrol
edilir. Erganunu meydana getiren ögelerin çoğu dışarıdan
görülmez. Tarihi milattan önce 150 yıllarına kadar dayanan
eski bir çalgıdır. Büyüklüğü üç katlı binayı bulabilmektedir.
Bu yüzden portatif değildir. Bu çalgı, Hristiyanlıkla ve kilise
ile bütünleşmiş bir hâldedir. Mutlaka her kilisede bulun-
makta, evlilik törenlerinden ve cenaze törenlerinden önce
çalınmaktadır. Hristiyan ilahileri eşliğinde kullanıldığında
daha etkileyici bir akustik ortaya çıkarmaktadır.
32.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
A) Sessel yinelemeler vardır.
B) Anlatımı güçlendirmek için tanıma yer verilmiştir.
C) inandırıcılığı sağlamak için alıntı yapılmıştır. (
D) Anlatima canlılık kazandırmak için karşılaştırma yapıl-
mıştır.
E) Neden-sonuç ilişkisiyle birbirine bağlı cümleler kulla-
nılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1 31 ve 32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Türkçemize Latince organum kelimesinden geçen erganun Batı kültürüne ait bir çalgı aletidir. Büyük ve küçük boru- lara pedallarla hava üflenir, çıkan ses de klavye ile kontrol edilir. Erganunu meydana getiren ögelerin çoğu dışarıdan görülmez. Tarihi milattan önce 150 yıllarına kadar dayanan eski bir çalgıdır. Büyüklüğü üç katlı binayı bulabilmektedir. Bu yüzden portatif değildir. Bu çalgı, Hristiyanlıkla ve kilise ile bütünleşmiş bir hâldedir. Mutlaka her kilisede bulun- makta, evlilik törenlerinden ve cenaze törenlerinden önce çalınmaktadır. Hristiyan ilahileri eşliğinde kullanıldığında daha etkileyici bir akustik ortaya çıkarmaktadır. 32. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Sessel yinelemeler vardır. B) Anlatımı güçlendirmek için tanıma yer verilmiştir. C) inandırıcılığı sağlamak için alıntı yapılmıştır. ( D) Anlatima canlılık kazandırmak için karşılaştırma yapıl- mıştır. E) Neden-sonuç ilişkisiyle birbirine bağlı cümleler kulla- nılmıştır.
05 TYT TÜRKÇE
Su, doğanın ve insanlığın devamlılığı için yaşamsal bir
kaynaktır. Ancak dünya nüfusunun artması, küresel ısın-
maya bağlı iklim değişiklikleri, suyun yeryüzündeki dağılımı
ve kullanım şekli, suyla ilgili ciddi sorunların ortaya çık-
masına yol açacaktır. Son on yılda kısıtlı su kaynaklarına
karşın suya olan gereksinim altı yedi kat artmıştır. Bu oran
dünya nüfusu artış oranının iki katından fazladır. Öte yan-
dan, dünya nüfusunun 2025'te 8,3 milyara, 2050'deyse
10-12 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Dünya ge-
nelinde 2,4 milyar insan, yetersiz ve kalitesiz su nedeniyle
sağlıksız koşullarda yaşamaktadır. İlgili kuruluşlar, su kay-
naklarının daha etkin bir biçimde kullanılması ve yönetil-
mesinin gerektiğine dikkat çekmektedir.
Bu parçadan suyla ilgili olarak;
33.
1. İhtiyaçları karşılamakta yetersiz kaldığı,
II. Sorunların çözümünde etkili kararlar alındığı,
III. Hayati bir önem taşıdığı,
IV. Sorunu giderek büyümeye başladığı
ifadelerinden hangisi çıkarılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) III ve IV
C) I ve II
E) Yalnız IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
05 TYT TÜRKÇE Su, doğanın ve insanlığın devamlılığı için yaşamsal bir kaynaktır. Ancak dünya nüfusunun artması, küresel ısın- maya bağlı iklim değişiklikleri, suyun yeryüzündeki dağılımı ve kullanım şekli, suyla ilgili ciddi sorunların ortaya çık- masına yol açacaktır. Son on yılda kısıtlı su kaynaklarına karşın suya olan gereksinim altı yedi kat artmıştır. Bu oran dünya nüfusu artış oranının iki katından fazladır. Öte yan- dan, dünya nüfusunun 2025'te 8,3 milyara, 2050'deyse 10-12 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Dünya ge- nelinde 2,4 milyar insan, yetersiz ve kalitesiz su nedeniyle sağlıksız koşullarda yaşamaktadır. İlgili kuruluşlar, su kay- naklarının daha etkin bir biçimde kullanılması ve yönetil- mesinin gerektiğine dikkat çekmektedir. Bu parçadan suyla ilgili olarak; 33. 1. İhtiyaçları karşılamakta yetersiz kaldığı, II. Sorunların çözümünde etkili kararlar alındığı, III. Hayati bir önem taşıdığı, IV. Sorunu giderek büyümeye başladığı ifadelerinden hangisi çıkarılamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II D) III ve IV C) I ve II E) Yalnız IV
Bazı şeyler hiç eskimiyor, zamana karşı direniyor.
Söz gelimi eski televizyon dizileri... Ülkemden ki-
lometrelerce uzakta, elimde kumanda, oturmuşum
koltuğa, zamanın bir türlü eskitemediği tanıdık bir
diziyi izliyorum: "Uzay Yolu". Benden başka izleyen
var mıdır bilmiyorum ama yayımlandığına göre ol-
malı. Uzayla ilgili bir dizinin bana memleketimi hatır-
latacağını söyleseler inanmazdım ama buram buram
1970'ler Türkiye'si kokuyor bu dizi. Dışarıda güneş:
sarı, kuru, çığırtkan... Arizona'da kış yok, sonbahar
bile yok, kasıp kavuruyor güneş. Ömrüm boyunca
kıştan yakınıp da şimdi böyle bir ortamda olmam,
aslında hiç yakınmamam gereken bir durum. Ama
ben, güneşten kaçmak için perdeler çekili, tutkuyla
"Uzay Yolu"nu izliyorum bugünlerde.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A Neden-sonuç içeren cümleler kullanılmıştır.
BY Duygusal ögelerden yararlanılmıştır.
C) Düşünceler örnekle pekiştirilmiştir.
D) Anlatım bütünlüğü göz ardı edilmiştir.
EÇağrışımla gelen izlenimlere yer verilmiştir.
Y
A
R
G
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bazı şeyler hiç eskimiyor, zamana karşı direniyor. Söz gelimi eski televizyon dizileri... Ülkemden ki- lometrelerce uzakta, elimde kumanda, oturmuşum koltuğa, zamanın bir türlü eskitemediği tanıdık bir diziyi izliyorum: "Uzay Yolu". Benden başka izleyen var mıdır bilmiyorum ama yayımlandığına göre ol- malı. Uzayla ilgili bir dizinin bana memleketimi hatır- latacağını söyleseler inanmazdım ama buram buram 1970'ler Türkiye'si kokuyor bu dizi. Dışarıda güneş: sarı, kuru, çığırtkan... Arizona'da kış yok, sonbahar bile yok, kasıp kavuruyor güneş. Ömrüm boyunca kıştan yakınıp da şimdi böyle bir ortamda olmam, aslında hiç yakınmamam gereken bir durum. Ama ben, güneşten kaçmak için perdeler çekili, tutkuyla "Uzay Yolu"nu izliyorum bugünlerde. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A Neden-sonuç içeren cümleler kullanılmıştır. BY Duygusal ögelerden yararlanılmıştır. C) Düşünceler örnekle pekiştirilmiştir. D) Anlatım bütünlüğü göz ardı edilmiştir. EÇağrışımla gelen izlenimlere yer verilmiştir. Y A R G
(1) Elinden çok iş gelen insanlardan çekinmek mi
gerek bilmiyorum ama onların verimlerine yaklaş-
mak bir tereddüt konusu hep. (II) Tereddüt konu-
su çünkü zengin dağarcıklarında nelerin yattığını
keşfedebilmek bile, karşı taraf için ciddi uğraş. (III)
Çok da fazla yok aslında bu insanlardan. (IV) Hele
Türkiye için bir elin parmaklarıyla sınırlı. (V) Ancak
var olanların nitelikleri de tartışılmaz.
Numaralanmış cümlelerden hangisinin yerine
"İşte tam da bu nedenle yaklaşılması, ulaşılması
zor gibi görülen insanlar olur onlar." cümlesi geti-
rilmelidir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Elinden çok iş gelen insanlardan çekinmek mi gerek bilmiyorum ama onların verimlerine yaklaş- mak bir tereddüt konusu hep. (II) Tereddüt konu- su çünkü zengin dağarcıklarında nelerin yattığını keşfedebilmek bile, karşı taraf için ciddi uğraş. (III) Çok da fazla yok aslında bu insanlardan. (IV) Hele Türkiye için bir elin parmaklarıyla sınırlı. (V) Ancak var olanların nitelikleri de tartışılmaz. Numaralanmış cümlelerden hangisinin yerine "İşte tam da bu nedenle yaklaşılması, ulaşılması zor gibi görülen insanlar olur onlar." cümlesi geti- rilmelidir? A) I B) II C) III D) IV
37 ve 38. soruları aşağıda
layınız.
Insanlar çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele
ederler. Ne var ki büyüyünce de çocukluklarını özlerler...
Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Yitirdikleri sağ-
lıklarını geri almak için de para öderler... Yarından endi-
şe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü ne
de yarını yaşarlar... Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. Ancak
hiç yaşamamış gibi ölürler... O yüzden kimseye kendinizi
"sevdirmeye" kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sa-
dece kendinizi "sevilmeye" bırakmaktır... Önemli olan, ha-
yatta "en çok şeye sahip olmak" değil, "en az şeye ihtiyaç
duymak'tır.
in e
38. Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisi-
dir?
A) Betimleyici anlatım
C) Destansı anlatım
B) Öyküleyici anlatım
D) Tartışmacı anlatım
BAçıl
EAçıklayıcı anlatım
GL
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
37 ve 38. soruları aşağıda layınız. Insanlar çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki büyüyünce de çocukluklarını özlerler... Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Yitirdikleri sağ- lıklarını geri almak için de para öderler... Yarından endi- şe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü ne de yarını yaşarlar... Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler... O yüzden kimseye kendinizi "sevdirmeye" kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sa- dece kendinizi "sevilmeye" bırakmaktır... Önemli olan, ha- yatta "en çok şeye sahip olmak" değil, "en az şeye ihtiyaç duymak'tır. in e 38. Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisi- dir? A) Betimleyici anlatım C) Destansı anlatım B) Öyküleyici anlatım D) Tartışmacı anlatım BAçıl EAçıklayıcı anlatım GL
3.
(1) Faruk Nafiz Çamlıbel'in çok sevdiğim bir dizesi, "Gelmezsen
eğer mevsimi nerden bilecekler"dir. (II) Sevgilisine övgüsünde
çiçeklerin açmasını şiirine böyle yansıtmıştı. (III) Estetik bir mev-
sim algılaması doğrusu bu. (IV) Her yıl tekrarladığım gibi, zaten
ilk gün ajandama tarihini de not ederim. (V) Biliyorsunuz, festi-
valde Beethoven'ın 250'nci doğum yılı çeşitli etkinliklerle kutla-
nacak ve festivalin tanıtım sözü "Beethoven'in Aydınlık Dünya-
SI".
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra dü-
şüncenin akışına göre "Ben de yazın geldiğini İstanbul Müzik
Festivali ile fark ederim." cümlesi getirilmelidir?
A) I
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. (1) Faruk Nafiz Çamlıbel'in çok sevdiğim bir dizesi, "Gelmezsen eğer mevsimi nerden bilecekler"dir. (II) Sevgilisine övgüsünde çiçeklerin açmasını şiirine böyle yansıtmıştı. (III) Estetik bir mev- sim algılaması doğrusu bu. (IV) Her yıl tekrarladığım gibi, zaten ilk gün ajandama tarihini de not ederim. (V) Biliyorsunuz, festi- valde Beethoven'ın 250'nci doğum yılı çeşitli etkinliklerle kutla- nacak ve festivalin tanıtım sözü "Beethoven'in Aydınlık Dünya- SI". Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra dü- şüncenin akışına göre "Ben de yazın geldiğini İstanbul Müzik Festivali ile fark ederim." cümlesi getirilmelidir? A) I C) III D) IV E) V
9. Ağustos sonlarıydı, hava en koyu sıcağıyla dalga dalga
titreşiyordu. Çok sıcak, dedi kadın. Ama İstanbul'un si-
cağına güvenilmez, bir bakarsın kışlayıverir. Ne derler,
ağustosun on beşi yazsa on beşi kış. Kadının üstünde
koyu şarap rengi bir etek vardı. Geçmiş yılların modası-
na uygun dikilmişti. Giyiminin o zamanların modasına
olan uygunluğu genç kadını gülünçleştiriyordu. Otuz
yaşlarındaydı. Elindeki küçük bir bavulu andıran çan-
tasının rengi, derinin kirinden belirsizleşmişti. Çantanın
kapanma yerinde küçük bir yılan kafası vardı. Bu kafa,
çantanın eskiden, kemik rengi beyaz olduğunu gösteri-
yordu.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisi ağır
basmaktadır?
(A) Öyküleme
C) Açıklama
E) Alıntılama
B) Betimleme
D) Tanımlama
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
9. Ağustos sonlarıydı, hava en koyu sıcağıyla dalga dalga titreşiyordu. Çok sıcak, dedi kadın. Ama İstanbul'un si- cağına güvenilmez, bir bakarsın kışlayıverir. Ne derler, ağustosun on beşi yazsa on beşi kış. Kadının üstünde koyu şarap rengi bir etek vardı. Geçmiş yılların modası- na uygun dikilmişti. Giyiminin o zamanların modasına olan uygunluğu genç kadını gülünçleştiriyordu. Otuz yaşlarındaydı. Elindeki küçük bir bavulu andıran çan- tasının rengi, derinin kirinden belirsizleşmişti. Çantanın kapanma yerinde küçük bir yılan kafası vardı. Bu kafa, çantanın eskiden, kemik rengi beyaz olduğunu gösteri- yordu. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisi ağır basmaktadır? (A) Öyküleme C) Açıklama E) Alıntılama B) Betimleme D) Tanımlama
4.
Alnında çiçek motifleri ve eski Türkçe yazı bulunan üç
katli, mavi renkli, eski Türk evinin bahçesinde asmalar,
erikler ve kırmızı güller birbirine dolanmış. Yolun son
basamaklarından birine oturuyorum. Dallarda birbiriyle
yarışan kuş sesleri, aşağı köşedeki evin açık pence-
resinden yükselen bir melodika sesine karışıyor. Sonra
uzaklardan, ta karşıdaki dağların üzerinde üç parmak gi-
bi yükselen, Kurul Kayaları'nın dibinden çağıldayıp ge-
len klarnet sesi, hepsini bastırıveriyor. Çobanlık yaptığı
yıllarda çaldığı kavalı zamanla evrimleştirerek kendi
7
klarnetini yapan Ahmet Usta'nın kıyısında yaşadığı Me-
let Irmağı'nın yeşil sularının şırıltısını, Kurul Kayala
rı'ndaki mistik rüzgârın uğultusuna taşıyan ve onlara
insanoğlunun şarkısını dinleten kara gözlü klarnetin
hüzünlü sesi gelip üstüme çöküveriyor.
PENKT
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
Günün belli bir zamanı anlatılmıştır.
B Varlıklar ayırıcı özellikleriyle verilmiştir.
CDuyguları ön plana çıkaran bir anlatım söz konu-
sudur.
Dişitme ve görme duygusuyla seçilen ayrıntılara yer
verilmiştir.
Gözlemlere yorum katılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Alnında çiçek motifleri ve eski Türkçe yazı bulunan üç katli, mavi renkli, eski Türk evinin bahçesinde asmalar, erikler ve kırmızı güller birbirine dolanmış. Yolun son basamaklarından birine oturuyorum. Dallarda birbiriyle yarışan kuş sesleri, aşağı köşedeki evin açık pence- resinden yükselen bir melodika sesine karışıyor. Sonra uzaklardan, ta karşıdaki dağların üzerinde üç parmak gi- bi yükselen, Kurul Kayaları'nın dibinden çağıldayıp ge- len klarnet sesi, hepsini bastırıveriyor. Çobanlık yaptığı yıllarda çaldığı kavalı zamanla evrimleştirerek kendi 7 klarnetini yapan Ahmet Usta'nın kıyısında yaşadığı Me- let Irmağı'nın yeşil sularının şırıltısını, Kurul Kayala rı'ndaki mistik rüzgârın uğultusuna taşıyan ve onlara insanoğlunun şarkısını dinleten kara gözlü klarnetin hüzünlü sesi gelip üstüme çöküveriyor. PENKT Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez? Günün belli bir zamanı anlatılmıştır. B Varlıklar ayırıcı özellikleriyle verilmiştir. CDuyguları ön plana çıkaran bir anlatım söz konu- sudur. Dişitme ve görme duygusuyla seçilen ayrıntılara yer verilmiştir. Gözlemlere yorum katılmıştır.