Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

2. Çok sayıda roman yazılıyor. Bunların birçoğu yayım-
lanıyor ama ben bunu romanın yükselişi olarak gör-
müyorum. Çalakalem, savruk bir dille yazılmış, editör
süzgecinden geçmemiş birçok roman, özentili bir bi-
çimde süslenerek neredeyse okurun gözüne sokulu-
yor kanımca. Son yıllarda roman yükselişte değil, tam
tersine düşüşte.
Bu sözleri söyleyen kişi romanla ilgili olarak özel-
likle aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır?
A) Türsel özelliklerinin bilinmeyişinden
B) Konuların sıradanlığından
C) Anlatıma gerekli özenin gösterilmeyişinden
D) Duygu yoksunluğundan
E) Kolay anlaşılır olmayışından
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Çok sayıda roman yazılıyor. Bunların birçoğu yayım- lanıyor ama ben bunu romanın yükselişi olarak gör- müyorum. Çalakalem, savruk bir dille yazılmış, editör süzgecinden geçmemiş birçok roman, özentili bir bi- çimde süslenerek neredeyse okurun gözüne sokulu- yor kanımca. Son yıllarda roman yükselişte değil, tam tersine düşüşte. Bu sözleri söyleyen kişi romanla ilgili olarak özel- likle aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır? A) Türsel özelliklerinin bilinmeyişinden B) Konuların sıradanlığından C) Anlatıma gerekli özenin gösterilmeyişinden D) Duygu yoksunluğundan E) Kolay anlaşılır olmayışından
25. Mevcut tarihi kaynaklara göre Harput'un en eski sakinleri MÖ
2000 yıllarından itibaren Doğu Anadolu'ya yerleşen Hurrilerdir.
Hurrilerden sonra bölgenin, Hitit hâkimiyeti altına girdiğini
görmekteyiz. Çok uzun sürmeyen Hitit hâkimiyetinden sonra
MÖ 9. asırdan itibaren Doğu Anadolu'da devlet kuran Urar-
tular Harput'ta uzun süre hüküm sürmüştür. Bugün bile tarihî
heybetiyle ayakta duran Harput Kalesi Urartu devrinin izleri-
ni taşımaktadır. Kale'de kaya içine oyulmuş merdivenler,
tünel ve hücrelerle su yolu bulunduğu tespit edilmiştir. MÖ 9.
asırdan beri bu kalesiyle müstahkem mevkii olarak bilinen
Harput, en az 4000 yıllık bir maziye sahip bulunmaktadır.
Bu parçada "Harput" ile ilgili;
1. Günümüzdeki durumu nedir?
II. Nerede kurulmuştur?
III. Tarihteki önemi nedir?
IV. İlk halkı kimlerdir?
sorularından hangilerine yanıt vardır?
A) I ve II
B) I ve IV
D) Yalnız I
CII ve III
Yalnız III
CENY
K
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
25. Mevcut tarihi kaynaklara göre Harput'un en eski sakinleri MÖ 2000 yıllarından itibaren Doğu Anadolu'ya yerleşen Hurrilerdir. Hurrilerden sonra bölgenin, Hitit hâkimiyeti altına girdiğini görmekteyiz. Çok uzun sürmeyen Hitit hâkimiyetinden sonra MÖ 9. asırdan itibaren Doğu Anadolu'da devlet kuran Urar- tular Harput'ta uzun süre hüküm sürmüştür. Bugün bile tarihî heybetiyle ayakta duran Harput Kalesi Urartu devrinin izleri- ni taşımaktadır. Kale'de kaya içine oyulmuş merdivenler, tünel ve hücrelerle su yolu bulunduğu tespit edilmiştir. MÖ 9. asırdan beri bu kalesiyle müstahkem mevkii olarak bilinen Harput, en az 4000 yıllık bir maziye sahip bulunmaktadır. Bu parçada "Harput" ile ilgili; 1. Günümüzdeki durumu nedir? II. Nerede kurulmuştur? III. Tarihteki önemi nedir? IV. İlk halkı kimlerdir? sorularından hangilerine yanıt vardır? A) I ve II B) I ve IV D) Yalnız I CII ve III Yalnız III CENY K
2. Çevre dostu birçok dernek, lise ---- öğrencileri doğal varlıkları
koruma konusunda
-yeni-projeleri hayata geçiriyor. Bu pro-
-bi-
jeler sayesinde önümüzdeki yıllarda denizlerdeki kirliliğin--
çimde azalacağını umut edebiliriz.
1130
1100
A) çağındaki - bilinçlendirmek adına - gözle görülür
B) dönemindeki kazanmak amacıyla hiç olmadığı
zamanındaki - fikir vermek için - ciddi bir
D) yaşamındaki - duyarlılığı artırmak amacıyla -fark edilir
E) hayatındaki-şuurlandırmak yoluyla anlaşılır
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Çevre dostu birçok dernek, lise ---- öğrencileri doğal varlıkları koruma konusunda -yeni-projeleri hayata geçiriyor. Bu pro- -bi- jeler sayesinde önümüzdeki yıllarda denizlerdeki kirliliğin-- çimde azalacağını umut edebiliriz. 1130 1100 A) çağındaki - bilinçlendirmek adına - gözle görülür B) dönemindeki kazanmak amacıyla hiç olmadığı zamanındaki - fikir vermek için - ciddi bir D) yaşamındaki - duyarlılığı artırmak amacıyla -fark edilir E) hayatındaki-şuurlandırmak yoluyla anlaşılır
5.
2019-
(1) Aşık olunduğu zaman, beynin limbik sistem olarak
adlandırılan ve duyguları kontrol eden bölgelerinde
şaşırtıcı bir değişim gözlemlenir. (II) Aşık olunan kişiyle
bir araya gelme isteği o kadar kuwetli hâle gelir ki bu
duygu, üst beynin kontrol işlevlerinde ciddi bir azalmaya
neden olur. (III) Beyin görüntüleme çalışmalarında, âşık
oldukları kişiyi düşünmeleri istenen katılımcıların
beyinlerinin ön bölgelerinde bir durağanlık olduğu
görülmüştür. (IV) Söz konusu bu bölgelerin akıl yürütme,
eleştirel düşünme, hata algılama ve strateji değiştirme
gibi süreçleri yürüttüğü bilinmektedir. (V) Dolayısıyla
âşık bir insanın, sevgilisindeki kusurları neden
göremediğini ve onu zihninde neden ideal bir konuma
yerleştirdiğini anlamış oluyoruz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede, beyinde meydana gelen farklılaşmanın
nedenine değinilmiştir.
B) II. cúmlede, aşkın beyin fonksiyonlarındaki etkisinder
bahsedilmiştir.
III. cümlede, yapılan araştırmalara ilişkin bir bulguya
yer verilmiştir.
D) IV. cümlede, beynin ön bölgesinin gerçekleştirdiği
işlevlerden söz edilmiştir.
V. cümlede, âşık insanın davranışlarının
kontrolsüzlüğünden yakınılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. 2019- (1) Aşık olunduğu zaman, beynin limbik sistem olarak adlandırılan ve duyguları kontrol eden bölgelerinde şaşırtıcı bir değişim gözlemlenir. (II) Aşık olunan kişiyle bir araya gelme isteği o kadar kuwetli hâle gelir ki bu duygu, üst beynin kontrol işlevlerinde ciddi bir azalmaya neden olur. (III) Beyin görüntüleme çalışmalarında, âşık oldukları kişiyi düşünmeleri istenen katılımcıların beyinlerinin ön bölgelerinde bir durağanlık olduğu görülmüştür. (IV) Söz konusu bu bölgelerin akıl yürütme, eleştirel düşünme, hata algılama ve strateji değiştirme gibi süreçleri yürüttüğü bilinmektedir. (V) Dolayısıyla âşık bir insanın, sevgilisindeki kusurları neden göremediğini ve onu zihninde neden ideal bir konuma yerleştirdiğini anlamış oluyoruz. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, beyinde meydana gelen farklılaşmanın nedenine değinilmiştir. B) II. cúmlede, aşkın beyin fonksiyonlarındaki etkisinder bahsedilmiştir. III. cümlede, yapılan araştırmalara ilişkin bir bulguya yer verilmiştir. D) IV. cümlede, beynin ön bölgesinin gerçekleştirdiği işlevlerden söz edilmiştir. V. cümlede, âşık insanın davranışlarının kontrolsüzlüğünden yakınılmıştır.
(1) İletişim araçları tarih boyunca insanlığın gelişim seyrine
paralel bir biçimde ilerlemiş ve işlev görmüştür. (II) Bu
durumun çok fazla art alanı bulunmakla birlikte, öncelikle
hepimiz -şimdi eleştirsek de- uzunca bir süredir kitle
iletişim araçlarıyla birlikte yaşamaya alıştık.
(III) Gazetenin, televizyonun, sinemanın 20. yüzyılda
belirlediği birey ve toplum hayatına ilişkin bütün değişim
ve dönüşüm hikâyelerinin merkezinde yer aldık. (IV) Bu
bakımdan sessiz ve usulca hayatımıza giren ve asırlardır
birlikte yaşadığımız bir şeymiş gibi bağımlısı olduğumuz
sosyal medyanın nereden geldiğini ve bize sahiden ne
kattığını da sormadık. (V) Ayrıca toplum olarak okuma
kültürünün zayıf oluşu, genç nüfusumuzun fazla oluşu,
sosyal medyanın boş zaman etkinliklerine bolca imkân
sağlaması gibi unsurlar hepimizin sosyal medyayla yatıp
kalkması sonucunu doğurdu.
33. Bu parçaya göre sosyal medyayla ilgili olarak
1. Kişinin kısa sürede sosyalleşmesini sağlamıştır.
II. Kişiye ne kazandırdığı üzerine düşünülmelidir.
III. İletişim teknolojisindeki gelişmelerin bir sonucudur.
IV. Kültürel donanım anlamında yetersiz olanlarda
olumsuz etkilere yol açmıştır.
B
yargılarından hangileri söylenemez?
A) I ve II
B) I ve III
D) Yalnız III
E) III ve IV
C) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) İletişim araçları tarih boyunca insanlığın gelişim seyrine paralel bir biçimde ilerlemiş ve işlev görmüştür. (II) Bu durumun çok fazla art alanı bulunmakla birlikte, öncelikle hepimiz -şimdi eleştirsek de- uzunca bir süredir kitle iletişim araçlarıyla birlikte yaşamaya alıştık. (III) Gazetenin, televizyonun, sinemanın 20. yüzyılda belirlediği birey ve toplum hayatına ilişkin bütün değişim ve dönüşüm hikâyelerinin merkezinde yer aldık. (IV) Bu bakımdan sessiz ve usulca hayatımıza giren ve asırlardır birlikte yaşadığımız bir şeymiş gibi bağımlısı olduğumuz sosyal medyanın nereden geldiğini ve bize sahiden ne kattığını da sormadık. (V) Ayrıca toplum olarak okuma kültürünün zayıf oluşu, genç nüfusumuzun fazla oluşu, sosyal medyanın boş zaman etkinliklerine bolca imkân sağlaması gibi unsurlar hepimizin sosyal medyayla yatıp kalkması sonucunu doğurdu. 33. Bu parçaya göre sosyal medyayla ilgili olarak 1. Kişinin kısa sürede sosyalleşmesini sağlamıştır. II. Kişiye ne kazandırdığı üzerine düşünülmelidir. III. İletişim teknolojisindeki gelişmelerin bir sonucudur. IV. Kültürel donanım anlamında yetersiz olanlarda olumsuz etkilere yol açmıştır. B yargılarından hangileri söylenemez? A) I ve II B) I ve III D) Yalnız III E) III ve IV C) II ve III
3. E
9. P
TES
4. D
5. C
5. Ludwig Richter'in de söylediği gibi “Romanda nesnel gerçek-
liğin ele geçirilmesi doğal olarak resimde ve heykelde oldu-
ğu gibi olmamıştır." Çünkü resim ve heykelde dış gerçekliğin
yansıtılması bütünüyle çizgisel öykünmeyi gerektirdiğinden
teknik birtakım bilgilerin, söz gelimi perspektifin ortaya çıkı-
şıyla orantılı olarak gelişmiştir. Romanda ise nesnel gerçek-
liğin yansıtılmasındaki temel güçlük, insanın bilincinde yatan
ve her zaman alışılagelmiş özellikler göstermeyen davranış-
ların ortaya çıkması hâlinde oluşan değişkenliği saptamada-
ki güçlükten kaynaklanmaktadır.
2
12. E
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yok-
tur?
A) Örnekleme
C) Açıklayter anlatım
B) Karşılaştırma
-D) Tanık gösterme
E) Tanımlama 2
6. Ünlü bir yazar, kendisinden yazarlık ile ilgili tounive
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. E 9. P TES 4. D 5. C 5. Ludwig Richter'in de söylediği gibi “Romanda nesnel gerçek- liğin ele geçirilmesi doğal olarak resimde ve heykelde oldu- ğu gibi olmamıştır." Çünkü resim ve heykelde dış gerçekliğin yansıtılması bütünüyle çizgisel öykünmeyi gerektirdiğinden teknik birtakım bilgilerin, söz gelimi perspektifin ortaya çıkı- şıyla orantılı olarak gelişmiştir. Romanda ise nesnel gerçek- liğin yansıtılmasındaki temel güçlük, insanın bilincinde yatan ve her zaman alışılagelmiş özellikler göstermeyen davranış- ların ortaya çıkması hâlinde oluşan değişkenliği saptamada- ki güçlükten kaynaklanmaktadır. 2 12. E Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yok- tur? A) Örnekleme C) Açıklayter anlatım B) Karşılaştırma -D) Tanık gösterme E) Tanımlama 2 6. Ünlü bir yazar, kendisinden yazarlık ile ilgili tounive
PARAGRAF
30-31. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Son yıllarda en fazla tartışılan konulardan biri de şüphesiz ki
arabesk adı verilen ve en çarpıcı ifadesini müzikte bulan yaşa-
ma biçimidir. Çok tartışılması; hemen hemen bütün toplumu il-
gilendiren, herkesin kıyısından köşesinden de olsa bulaştığı.
gittiği lokantada, bindiği takside, dolmuşta, yürüdüğü cadde-
de kısaca her yerde herhangi bir şekilde yaşamak zorunda kal-
dığı bir kültür olmasındandır. Arabesk müzikleri severek izleyen
ve dinleyenleri eleştirmek elbette kimsenin haddi değildir. Hepi-
mizi bu kadar yakından ilgilendirdiği hâlde, arabesk konusun-
da şimdiye kadar dört başı mamur bir çalışma yapıldığı söy-
lenemez. Meraklı birkaç aydının hadiseyi doğru anlamak için
çabalamaları hesaba katılmazsa arabesk; bütün aydınların gü-
nah keçisi hâline gelmiştir, denebilir. Bu biraz da her şeyi tepe-
de bir yerde oturup kendince tanzim etmeye alışmış aydın, bü-
rokrat takımının kendisine rağmen ortaya çıkan bir sosyal hadi-
se karşısındaki şaşkınlığından ve tahammülsüzlüğünden kay-
naklanmaktadır. Oturup meselenin sebeplerini, içeriğini araş-
tırmak, kaynaklarına inmek yerine "Eyvah, kebapçılar istila et-
ti, Pera elden gidiyor! Ah Beyoğlu vah Beyoğlu!" edebiyatı ya-
panların tavrı, başka türlü izah edilemez.
32-33. soruları ag
30. Bu parçada asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Eleştiri yazarlarının, eserleri nesnel bir tutumla ele alması
B) Eleştirmenliğin, yazarlık kadar zor olması
C) Eleştirinin, eseri yeniden yaratması
D) Eleştirmenlerin, yapıtı bir süzgeçten geçirerek ele alması
E) Eleştiri yazılarının, eseri anlamada bir araç olmasi
Halit Fahri Oza
Tu yazarlar ve şar
miş genç yazarl
şimdi bu ödülü v
zün çoğu önem
lerinin isabetli
(IV) Halit Fahri
kararlarla veril
denle de çok
çok desteğe i
nin en üst no
Lessing gibi
32. Böyle di
söylemes
A) Sanat-
dünyasın
B) Bir e
yük
Ger
sa
DYHE
SI
E)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
PARAGRAF 30-31. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Son yıllarda en fazla tartışılan konulardan biri de şüphesiz ki arabesk adı verilen ve en çarpıcı ifadesini müzikte bulan yaşa- ma biçimidir. Çok tartışılması; hemen hemen bütün toplumu il- gilendiren, herkesin kıyısından köşesinden de olsa bulaştığı. gittiği lokantada, bindiği takside, dolmuşta, yürüdüğü cadde- de kısaca her yerde herhangi bir şekilde yaşamak zorunda kal- dığı bir kültür olmasındandır. Arabesk müzikleri severek izleyen ve dinleyenleri eleştirmek elbette kimsenin haddi değildir. Hepi- mizi bu kadar yakından ilgilendirdiği hâlde, arabesk konusun- da şimdiye kadar dört başı mamur bir çalışma yapıldığı söy- lenemez. Meraklı birkaç aydının hadiseyi doğru anlamak için çabalamaları hesaba katılmazsa arabesk; bütün aydınların gü- nah keçisi hâline gelmiştir, denebilir. Bu biraz da her şeyi tepe- de bir yerde oturup kendince tanzim etmeye alışmış aydın, bü- rokrat takımının kendisine rağmen ortaya çıkan bir sosyal hadi- se karşısındaki şaşkınlığından ve tahammülsüzlüğünden kay- naklanmaktadır. Oturup meselenin sebeplerini, içeriğini araş- tırmak, kaynaklarına inmek yerine "Eyvah, kebapçılar istila et- ti, Pera elden gidiyor! Ah Beyoğlu vah Beyoğlu!" edebiyatı ya- panların tavrı, başka türlü izah edilemez. 32-33. soruları ag 30. Bu parçada asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir? A) Eleştiri yazarlarının, eserleri nesnel bir tutumla ele alması B) Eleştirmenliğin, yazarlık kadar zor olması C) Eleştirinin, eseri yeniden yaratması D) Eleştirmenlerin, yapıtı bir süzgeçten geçirerek ele alması E) Eleştiri yazılarının, eseri anlamada bir araç olmasi Halit Fahri Oza Tu yazarlar ve şar miş genç yazarl şimdi bu ödülü v zün çoğu önem lerinin isabetli (IV) Halit Fahri kararlarla veril denle de çok çok desteğe i nin en üst no Lessing gibi 32. Böyle di söylemes A) Sanat- dünyasın B) Bir e yük Ger sa DYHE SI E)
m
m-
ak
en
a
m
n
33. Eleştirmen:
(1)-
Sanatçı:
- Şiirdir bu, hiç belli olmaz. Yemek yerken veya yolda gi-
derken bir mısra geliverir, bakarsınız o zamana kadar ka-
ranlık gördüğünüz bir dünya birdenbire aydınlanmış. Artık
o misra kılavuzunuz olur, yazacağınız şiirin konusunu,
şeklini, hepsini o tayin eder ve şiir bitinceye kadar siz işgal
altında bir memleket gibisiniz.
Eleştirmen:
(II)----
Sanatçı:
Ilk şiirlerimde şekil endişesi vardı; misra titizliği, bütün
endişesi yoktu. Eskiden duymak kâfidir sanırdım. Ne kadar
aldanıyormuşum! Bereket versin, sonra kendimi toparlaya-
bildim. Ömrümde Sükut ile Otuz Beş Yaş'ı okuyanlar bu
farkı görebilirler. Edebî anlayış zamanla teşekkül eder.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) I. Şiirlerinizin esin kaynağının günlük yaşam olduğunu
söyleyebilir miyiz?
II. Sanat anlayışınızdaki değişimde başkalarının etki-
sinden söz edilebilir mi?
B) I. Yazıp yayımladıktan sonra değişiklik yaptığınız şiirle-
riniz var mı hiç?
II. Her sanatçının yazdıklarında kendinden izler bulunur
mu?
1. Nasıl yazarsınız, yazacaklarınız üzerinde çok mu dü-
şünürsünüz?
II. Şiirlerinizi önce dergide yayınladıktan sonra kitap ha-
linde bastırmanızın özel bir sebebi mi var?
D) I. Yazma ihtiyacıyla masa başına hazırlıksız oturduğu-
nuz olur mu?
II. İlk şiirlerinizle sonrakiler arasında ne gibi farklar gö-
rüyorsunuz?
EI. Yazınsal türler içinde şiiri seçmenizin özel nedeni var
mı?
II. Bize yayımladığınız yapıtlardan kısaca söz eder mi-
siniz?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
m m- ak en a m n 33. Eleştirmen: (1)- Sanatçı: - Şiirdir bu, hiç belli olmaz. Yemek yerken veya yolda gi- derken bir mısra geliverir, bakarsınız o zamana kadar ka- ranlık gördüğünüz bir dünya birdenbire aydınlanmış. Artık o misra kılavuzunuz olur, yazacağınız şiirin konusunu, şeklini, hepsini o tayin eder ve şiir bitinceye kadar siz işgal altında bir memleket gibisiniz. Eleştirmen: (II)---- Sanatçı: Ilk şiirlerimde şekil endişesi vardı; misra titizliği, bütün endişesi yoktu. Eskiden duymak kâfidir sanırdım. Ne kadar aldanıyormuşum! Bereket versin, sonra kendimi toparlaya- bildim. Ömrümde Sükut ile Otuz Beş Yaş'ı okuyanlar bu farkı görebilirler. Edebî anlayış zamanla teşekkül eder. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) I. Şiirlerinizin esin kaynağının günlük yaşam olduğunu söyleyebilir miyiz? II. Sanat anlayışınızdaki değişimde başkalarının etki- sinden söz edilebilir mi? B) I. Yazıp yayımladıktan sonra değişiklik yaptığınız şiirle- riniz var mı hiç? II. Her sanatçının yazdıklarında kendinden izler bulunur mu? 1. Nasıl yazarsınız, yazacaklarınız üzerinde çok mu dü- şünürsünüz? II. Şiirlerinizi önce dergide yayınladıktan sonra kitap ha- linde bastırmanızın özel bir sebebi mi var? D) I. Yazma ihtiyacıyla masa başına hazırlıksız oturduğu- nuz olur mu? II. İlk şiirlerinizle sonrakiler arasında ne gibi farklar gö- rüyorsunuz? EI. Yazınsal türler içinde şiiri seçmenizin özel nedeni var mı? II. Bize yayımladığınız yapıtlardan kısaca söz eder mi- siniz?
25. (1) Çoğu insan bilir ki yaşadığımız ortamın sağlığımız üze-
rinde bariz etkisi vardır. (II) Ağır metallerin karıştığı sudan
içersek hastalanma riskimiz artar. (III) Bu etkilerin nesiller
boyu sürebildiği ise ancak yeni yeni anlaşılıyor. (IV) Bir
insanın genomu onun gelişimini, işlevini bir başka deyişle
hemen her şeyini denetler fakat genom kontrolsüz değil-
dir. (V) 2014'te British Columbia Üniversitesinden bir ekip,
kapalı mekânda dizel dumanına sadece iki saat maruz kal-
manın epigenomu değiştirerek yaklaşık 400 geni etkileye-
bildiğini ortaya çıkardı.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi parça-
nın ana düşüncesi olmaya en uygundur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
25. (1) Çoğu insan bilir ki yaşadığımız ortamın sağlığımız üze- rinde bariz etkisi vardır. (II) Ağır metallerin karıştığı sudan içersek hastalanma riskimiz artar. (III) Bu etkilerin nesiller boyu sürebildiği ise ancak yeni yeni anlaşılıyor. (IV) Bir insanın genomu onun gelişimini, işlevini bir başka deyişle hemen her şeyini denetler fakat genom kontrolsüz değil- dir. (V) 2014'te British Columbia Üniversitesinden bir ekip, kapalı mekânda dizel dumanına sadece iki saat maruz kal- manın epigenomu değiştirerek yaklaşık 400 geni etkileye- bildiğini ortaya çıkardı. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi parça- nın ana düşüncesi olmaya en uygundur? A) I B) II C) III D) IV E) V
arın haya-
lar küçük
yaşlarda
tip anla-
cukların
virmi ya-
yaşan-
uğraşır-
şmakta
a adım
liği
ların
diği
a er-
ay-
18
Prf Yay
16. SAR, bilimsel olarak insan vücudu tarafından absorbe edilen
elektro-manyetik radyasyon oranı anlamına geliyor. Cep telefon-
larının üzerinde de yazılı olan bu SAR değeri, hep dokunun em-
diği ısıya göre hesaplanmış yani dokuyu ısıtıp ısıtmadığı tespit
edilmeye çalışılmış, başka bir ifadeyle SAR değerinin termal et-
kisi ölçülmüş. Şimdiye kadar yapılan çalışmalar ve son zaman-
larda çıkan yayınlar bu sinyallerin ısı dışında dokuda birçok de-
ğişiklik yaptığını ortaya koyuyor. Wifi sinyalleri dokularda hasara
yol açıyor, doku genetiğini bozuyor, dikkat-konsantrasyon prob-
lemlerine yol açıyor, çocuklarda öğrenmeyi güçleştiriyor.
Aşağıdaki yargılardan hangisi ile bu parçada ileri sürülen-
ler arasında anlamca bir yakınlık vardır?
A) Cocukların uyuduğu odada akıllı cihazlar bulunmamalıdır.
B) Elektro manyetik dalgaların sağlığa etkilerine ilişkin azım-
sanmayacak sayıda çalışma yapılmıştır.
do C) Insan sağlığına yönelik yapılmış çalışmalar detaylı olmaktan
uzaktır.
Kablosuz internet kullanımı vücutta çeşitli hasarlara neden
olmaktadır.
18. Çapa
nizc
tam
da
rat
gö
lar
ma
E) Wifi sinyalinin sağlığa verdiği hasarları önleyecek araştırma-
lar yapılmalıdır.
pa
a
e
k
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
arın haya- lar küçük yaşlarda tip anla- cukların virmi ya- yaşan- uğraşır- şmakta a adım liği ların diği a er- ay- 18 Prf Yay 16. SAR, bilimsel olarak insan vücudu tarafından absorbe edilen elektro-manyetik radyasyon oranı anlamına geliyor. Cep telefon- larının üzerinde de yazılı olan bu SAR değeri, hep dokunun em- diği ısıya göre hesaplanmış yani dokuyu ısıtıp ısıtmadığı tespit edilmeye çalışılmış, başka bir ifadeyle SAR değerinin termal et- kisi ölçülmüş. Şimdiye kadar yapılan çalışmalar ve son zaman- larda çıkan yayınlar bu sinyallerin ısı dışında dokuda birçok de- ğişiklik yaptığını ortaya koyuyor. Wifi sinyalleri dokularda hasara yol açıyor, doku genetiğini bozuyor, dikkat-konsantrasyon prob- lemlerine yol açıyor, çocuklarda öğrenmeyi güçleştiriyor. Aşağıdaki yargılardan hangisi ile bu parçada ileri sürülen- ler arasında anlamca bir yakınlık vardır? A) Cocukların uyuduğu odada akıllı cihazlar bulunmamalıdır. B) Elektro manyetik dalgaların sağlığa etkilerine ilişkin azım- sanmayacak sayıda çalışma yapılmıştır. do C) Insan sağlığına yönelik yapılmış çalışmalar detaylı olmaktan uzaktır. Kablosuz internet kullanımı vücutta çeşitli hasarlara neden olmaktadır. 18. Çapa nizc tam da rat gö lar ma E) Wifi sinyalinin sağlığa verdiği hasarları önleyecek araştırma- lar yapılmalıdır. pa a e k
8.
O benim yalnızca sevdiğim, beğendiğim bir şair
değil, en yakın dostumdu. Kırklı yıllardan doksan-
li yıllara kadar süren bir dostluk... Şiirleri her za-
man canlı, hareketli, coşkulu... Her zaman yeni
duyarlılıklar arayan... Belki çok yazmayan ama
her dizesi ışık veren, insanın içine işleyen, etkin,
kalıcı...
Bu parçada sözü edilen sanatçı ve şiirleri aşa-
ğıdakilerden hangisiyle nitelendirilemez?
A Heyecan veren
B) Okurun tepkilerini önemseyen
C) Duygusal nitelikler barındıran
Uzun süre unutulmayan
E) Yol gösteren
PARAGR
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. O benim yalnızca sevdiğim, beğendiğim bir şair değil, en yakın dostumdu. Kırklı yıllardan doksan- li yıllara kadar süren bir dostluk... Şiirleri her za- man canlı, hareketli, coşkulu... Her zaman yeni duyarlılıklar arayan... Belki çok yazmayan ama her dizesi ışık veren, insanın içine işleyen, etkin, kalıcı... Bu parçada sözü edilen sanatçı ve şiirleri aşa- ğıdakilerden hangisiyle nitelendirilemez? A Heyecan veren B) Okurun tepkilerini önemseyen C) Duygusal nitelikler barındıran Uzun süre unutulmayan E) Yol gösteren PARAGR
36. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya: "Bu
öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki..." İşte bu,
hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her
dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını
bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen
ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi. Mesela havuz
problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru
tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla
ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk
defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında.
Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok kolay
ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça
insana farklı bakış açıları sağlar.
Bu parçadan matematikle ilgili olarak
1. Kullanım alanı geniştir.
II. Matematikte formülleri ezberlemek, başarının ön
koşuludur.
III. Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır.
IV. Kişiyi bazı açılardan geliştirir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) I ve II
B) Ive #
DII ve IV
GTIT
C) IT ve III
E) II ve IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
36. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya: "Bu öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki..." İşte bu, hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi. Mesela havuz problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında. Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok kolay ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça insana farklı bakış açıları sağlar. Bu parçadan matematikle ilgili olarak 1. Kullanım alanı geniştir. II. Matematikte formülleri ezberlemek, başarının ön koşuludur. III. Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır. IV. Kişiyi bazı açılardan geliştirir. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? A) I ve II B) Ive # DII ve IV GTIT C) IT ve III E) II ve IV
2.
"Vur Yüreğim"i yazıp besteledim. Şarkı çıktı, Marmara Depremi
oldu. Tabi ki bilemezdik. Ama şarkıdaki duygular, yaşananlarla
denk düştü. Bazen oluyor. Ben uzun süredir kafayı, küresel ısın-
maya takmış durumdayım. Suyu az harcıyorum. Plastik, cam, hep-
si farklı farklı torbalara gidiyor bizde. Geri dönüşüme aşırı önem
veriyorum. Bildiklerimi kendi hayatımda da uyguluyorum. İnsan,
şarkılarında sadece aşkı anlatmayabilir. Dedim ki "Bu konuya, ka-
fayı bu kadar taktıysam bunun da bir şarkısı olmalı!" Aldım kâğıt
kalemi elime. En önemlisi, didaktik olmamak, ortak bir dil yaka-
lamaktı. Biz, bu gezegeni birlikte paylaşıyoruz. Burası, bizim evi-
miz. Ama biz, burada sadece kiracıyız. Gelip geçiciyiz. Sanki kalı-
cıymışız gibi davranmanın, dünyaya zarar vermenin bir manası
yok. İşte bütün bu duygular içindeyken çıktı "Bu Dünya" şarkısı.
Bu parçada sanatçı şarkı yazma deneyimiyle ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisine değinmemiştir?
A) Zihni meşgul eden konuların şarkıya dökülebileceğine
Sanatçıların aşk dışında başka konularda da şarkı yazması
gerektiğine
çevresel değişikliklerle ilgili bir şarkı sözü kaleme aldığına
Şarkılardaki duygularla gerçekteki olayların uyum göstere-
bildiğine
Geri dönüşüm çalışmalarına bireysel yaşantısında dikkat et-
tiğine
PARAGRAFIA RİTMİ 10l
K
k
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. "Vur Yüreğim"i yazıp besteledim. Şarkı çıktı, Marmara Depremi oldu. Tabi ki bilemezdik. Ama şarkıdaki duygular, yaşananlarla denk düştü. Bazen oluyor. Ben uzun süredir kafayı, küresel ısın- maya takmış durumdayım. Suyu az harcıyorum. Plastik, cam, hep- si farklı farklı torbalara gidiyor bizde. Geri dönüşüme aşırı önem veriyorum. Bildiklerimi kendi hayatımda da uyguluyorum. İnsan, şarkılarında sadece aşkı anlatmayabilir. Dedim ki "Bu konuya, ka- fayı bu kadar taktıysam bunun da bir şarkısı olmalı!" Aldım kâğıt kalemi elime. En önemlisi, didaktik olmamak, ortak bir dil yaka- lamaktı. Biz, bu gezegeni birlikte paylaşıyoruz. Burası, bizim evi- miz. Ama biz, burada sadece kiracıyız. Gelip geçiciyiz. Sanki kalı- cıymışız gibi davranmanın, dünyaya zarar vermenin bir manası yok. İşte bütün bu duygular içindeyken çıktı "Bu Dünya" şarkısı. Bu parçada sanatçı şarkı yazma deneyimiyle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisine değinmemiştir? A) Zihni meşgul eden konuların şarkıya dökülebileceğine Sanatçıların aşk dışında başka konularda da şarkı yazması gerektiğine çevresel değişikliklerle ilgili bir şarkı sözü kaleme aldığına Şarkılardaki duygularla gerçekteki olayların uyum göstere- bildiğine Geri dönüşüm çalışmalarına bireysel yaşantısında dikkat et- tiğine PARAGRAFIA RİTMİ 10l K k
38. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine karşı çıkılmakta-
dir?
A) Yapıttan çok, yazarların görüşlerine değer verilmesine
B) Yazarlara dünya görüşlerini ön plana çıkarmaları için
baskı yapılmasına
C) Edebiyat uğruna toplumsal sorunların görmezden gelin-
mesine
D) Yazarların, içinde yaşadıkları çevreden ve bu çevrenin
sorunlarından kendilerini soyutlamalarına
E) Yazarların, yapıtlarında içeriği biçimden daha çok önem-
semelerine
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
38. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine karşı çıkılmakta- dir? A) Yapıttan çok, yazarların görüşlerine değer verilmesine B) Yazarlara dünya görüşlerini ön plana çıkarmaları için baskı yapılmasına C) Edebiyat uğruna toplumsal sorunların görmezden gelin- mesine D) Yazarların, içinde yaşadıkları çevreden ve bu çevrenin sorunlarından kendilerini soyutlamalarına E) Yazarların, yapıtlarında içeriği biçimden daha çok önem- semelerine
an
li olan,
zıplayan
ilanın
her
eri
sinin
i
zarar
nesi
Buğdayın evcilleşmesi, neolitik yani bundan
başlamasının simgesi olarak pre-pottery neolit-
12.000 yıl kadar önce ilk yerleşim kültürünün
hic-A (PPNA) çağına tarihlenir. (II) Yabani olarak
ortaya çıkan buğday tarlalannın çevresi yerleşim
alanlan olarak tercih edilmiştir. (1) Çanak çömlek
kullanımının da artması ile sulu yemek yapma
çanak çömlekten bugüne kadar gelen tencere
kültürünün ortaya çıkmasını sağlamış. (IV) Pale-
olitik Çağlarda avci-toplayıcı topluluklar olarak
yaşamını sürdüren insanın tek gidasi et olduğu
için insanlar pek diş ağrısı çekmezlerdi. (V) Bu bil-
gi arkeolojik kazılardan elde edilen kafataslarının
antropolojik incelemeleriyle doğrulanmıştır.
Bu parçada numaralanmış yerlerin hangisin-
den sonra, düşüncenin akışına göre, “Buğda-
yın evcilleşmesi ile insanoğlunun daha fazla diş
ağrısına yakalandığı ve tedavi edemedikleri bu
ağnlardan dolayı ölmüş olduklan bilinmektedir."
cümlesi getirilmelidir?
A) I
BL
C) III
ON
E) V
PARAGRAFYA - PARAGRAF
d
Y
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
an li olan, zıplayan ilanın her eri sinin i zarar nesi Buğdayın evcilleşmesi, neolitik yani bundan başlamasının simgesi olarak pre-pottery neolit- 12.000 yıl kadar önce ilk yerleşim kültürünün hic-A (PPNA) çağına tarihlenir. (II) Yabani olarak ortaya çıkan buğday tarlalannın çevresi yerleşim alanlan olarak tercih edilmiştir. (1) Çanak çömlek kullanımının da artması ile sulu yemek yapma çanak çömlekten bugüne kadar gelen tencere kültürünün ortaya çıkmasını sağlamış. (IV) Pale- olitik Çağlarda avci-toplayıcı topluluklar olarak yaşamını sürdüren insanın tek gidasi et olduğu için insanlar pek diş ağrısı çekmezlerdi. (V) Bu bil- gi arkeolojik kazılardan elde edilen kafataslarının antropolojik incelemeleriyle doğrulanmıştır. Bu parçada numaralanmış yerlerin hangisin- den sonra, düşüncenin akışına göre, “Buğda- yın evcilleşmesi ile insanoğlunun daha fazla diş ağrısına yakalandığı ve tedavi edemedikleri bu ağnlardan dolayı ölmüş olduklan bilinmektedir." cümlesi getirilmelidir? A) I BL C) III ON E) V PARAGRAFYA - PARAGRAF d Y
E
17. (1) Plato, yapılan spordaki gelişim sürecinde belirli bir düze-
ye gelerek bu seviyenin aşılamamasıdır. (II) Yapılan spor
her ne olursa olsun, belirli gelişim hedefleri içeriyor ve sis-
tematik olarak takip ediliyorsa neredeyse her bireyin karşı-
laştığı bir plato evresi olacaktır/ (III) Plato, sporcuyu hem fi-
ziksel hem de psikolojik olarak yıpratır; bundan dolayı he-
defler belirlenirken bu zorlayıcı evrenin varlığı kabul edile-
rek bir gelişim planı oluşturulmalıdır. (IV) Bireyin ihtiyaçları
doğrultusunda olası program değişiklikleri öngörülmelidir.
(V) Belirli hedefleri olan sporcu büyük bir fedakârlık ve öz-
veriyle çalışırken bu yıldırıcı evre pes etme ve hedeften vaz-
geçme gibi olumsuz davranışları ortaya çıkarabilir.
Spordaki plato evresinin ele alındığı bu parçada numa-
ralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangi-
si yanlıştır?
A) I. cümlede, açıklama yapılıyor.
B) II. cümlede, yaygın olarak karşılaşılan bir sorun olduğu
vurgulanıyor.
C) III. cümlede, dile getirilen önerinin gerekçesi de açıkla-
niyor.
D) IV. cümlede, programda esnekliğin olması gerektiği be-
lirtiliyor.
E) V. cümlede, varsayım dile getiriliyor.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
E 17. (1) Plato, yapılan spordaki gelişim sürecinde belirli bir düze- ye gelerek bu seviyenin aşılamamasıdır. (II) Yapılan spor her ne olursa olsun, belirli gelişim hedefleri içeriyor ve sis- tematik olarak takip ediliyorsa neredeyse her bireyin karşı- laştığı bir plato evresi olacaktır/ (III) Plato, sporcuyu hem fi- ziksel hem de psikolojik olarak yıpratır; bundan dolayı he- defler belirlenirken bu zorlayıcı evrenin varlığı kabul edile- rek bir gelişim planı oluşturulmalıdır. (IV) Bireyin ihtiyaçları doğrultusunda olası program değişiklikleri öngörülmelidir. (V) Belirli hedefleri olan sporcu büyük bir fedakârlık ve öz- veriyle çalışırken bu yıldırıcı evre pes etme ve hedeften vaz- geçme gibi olumsuz davranışları ortaya çıkarabilir. Spordaki plato evresinin ele alındığı bu parçada numa- ralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangi- si yanlıştır? A) I. cümlede, açıklama yapılıyor. B) II. cümlede, yaygın olarak karşılaşılan bir sorun olduğu vurgulanıyor. C) III. cümlede, dile getirilen önerinin gerekçesi de açıkla- niyor. D) IV. cümlede, programda esnekliğin olması gerektiği be- lirtiliyor. E) V. cümlede, varsayım dile getiriliyor.