Anlatım Biçimleri Soruları

7. Gerçekten de iyi bir kitap okurken, en iyi bir arkadaşla baş başa sayılmaz mıyız? Uluslara, düşünce ülkelerine hükmetmiş krallarla konuşmakta, onlarla bir masaya otur- maktayız. O büyük ölüler, dipdiri ve ta yanı başımızdadır. Yalnız bu büyükleri tanımak değil, küçük insanların da alın yazılarını öğreniriz. Yabancı bir hayatın içine dalar, onu baştan yaşarız. Düşüncenin dolambaçlı yollarında gezinip geniş dünyalara ulaşmak elimizdedir. Bu parçada okumanın bize kazandırdıklarıyla ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) İyi bir dostla düşünce alışverişi yapmamızı sağlayaca- ğına B) Hiç bilmediğimiz yaşantıların içinde yaşayabileceğimi- ze C) Sıradan insanların yaşamlarına tanık olabileceğimize D) Başkasının kafasıyla düşünmeyi öğrenebileceğimize E) Geçmişin büyük insanlarıyla dostluklar kurabileceğimi- ze 9

da ol n r 7 11. Özdemir Asaf, "r" harfini söyleyemezmiş. Bir gün Beşiktaş'tan taksiye binmiş; şoför, "Buyyun." demiş. Meğer şoför de "r"leri söyleyemeyen biriymiş. Özde- mir Asaf ineceği yer için "Karaköy" diyemediğinden "Kayaköy" derse şoför, onun kendisiyle alay ettiğini sanacak diye "Eminönü" demiş. Normalde Kara- köy'de inmesi gereken Özdemir Asaf, Eminönü'nde inmiş ve Karaköy'e yürümüş. Bu metinde Özdemir Asaf'ın hangi yönüne vurgu yapılmıştır? A) Çekingenliğine C) Karamsarlığına B) ince düşünceliliğine D) Alçak gönüllülüğüne 14. Yüklemin bildir cümledeki olar Buna göre a nesi yay ayra A) 1945 yılın den bir a eski ken lıntılarını tırma ek B) Güneyi kurova nin ara rek bü

TESTİ 18. Fransa'nın Lille Üniversitesinde yapılan bir araştır- manın sonucu aşağıda aşamalı olarak anlatılmıştır. 1. Yapılan araştırmada, gerçek bir ev hayatının sa- nal ortama taşındığı bir oyun kullanıldı. Katılımcı- ların oturduğu masada bu oyun açılıp kendilerine iki ev gösterildi. Bu iki ev, odadaki eşyalar, mo- bilyalar, yapılar, renk ve boyut açısından birbirin- den farklıydı. II. Birinci deneyde katılımcılara, bu iki sanal ev iki- şer dakika gezdirildi. Ziyaret ettikleri ilk evde Mo zart'ın Little Night Music adlı eserinin bir kısmı dinletildi. III. Diğer evi ziyaret ettiklerinde ise rastgele seçilen bir müzik dinletildi. Deneyin son aşamasında ka- tılımcılara, "Sizden, sevdiğiniz evi seçmenizi is tiyoruz ancak bu seçimden önce istediğiniz evi tekrar ziyaret edebilirsiniz, geziniz bitince haber verin." dendi. Bu gezme aşamasında ise katılım- cılara hiç müzik dinletilmedi. IV. Sonuçta, 15 kişinin 13'ü, Mozart'ın eserinin dinle- tildiği odayı ziyaret etti ve bu evi çok sevdiklerini belirtti. Denekler, zamanlarının %85'ini geçirmek için yine bu eserin dinletildiği odayı seçti. V. Çalışmanın ikinci ayağında ise Mozart'ın aynı eseri, bozuk bir sesle dinletildi. Önce yapılanlar tekrar edildi. Sonuçlar şaşırtıcıydı: Katılımcılar her ne kadar önceki deneyde şarkıyı sevseler de şarkı bozuk biçimiyle çalınınca o evde zamanla- rinin sadece % 5'ini geçirmeyi tercih ettiler. Yukarıda verilen numaralanmış aşamalarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A, aşamada, karşılaştırma yapılmıştır. B) II. aşamada, şart bildiren cümlelere yer verilmiş- tir. C) III. aşamada, tanık göstermeye başvurulmuştur. D) IV aşamada, öznel anlatım söz konusudur. Vaşamada, amaç belirtilmiştir.

10. İzmir'deki Homa Dalyanı, bitişiğindeki kuş cennetinin de katkısıyla dünyada büyük bir şehir içerisinde bulunan doğa hazinelerinin en önemlilerinden biri durumunda. Şehirleşmenin artmasıyla birlikte günümüzde bozulma tehlikesiyle karşı karşıya kalan bu dalyan için yetkililer bir dizi önlem aldı. Deniz suyunun dalyan içerisine girmesini engellemek için 10 bin kamyon doğal taş ve dolgu malze- mesi kullanıldı. 8,5 milyon TL'ye mal olan bu çevre düzenleme çalışmalarında, doğal dengenin korunmasına özen gösterildi. Yapılan bu çalışmalar sayesinde, dalya- nın uzun süre çevre kirliliğinden etkilenmeyeceği düşü- nülmektedir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Sayısal veriler kullanılmıştır. B) Açıklamalar yapılmıştır. C) Betimlemelerden yararlanılmıştır. D) Karşılaştırmaya yer verilmiştir. E) Öngörüde bulunulmuştur. - 2019 / MSÜ ens Ya

TANAN SINAV: İstanbul ÖDM 2022 Hazırbulunuşluk Uygulaması 11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 3. Güçlü kuvvetli sağlam yapısı, her işe yatkın iri kemikli, hünerli elleriyle halkımızın eli öpülesi sayısız çalışkan kişilerinden biriydi. Bolluk günümüzde de darlık günümüzde de evin hiçbir işi yoktu ki bir ucundan o tutmuş olmasın. Kolay kolay kimseden yardım istemez, buyurmaktan hoşlanmaz, kimseyi horlamazdı. Kapımızdan hiçbir yoksulu boş gönderdiğini görmemiştik. Bu parçada bahsedilen kişi aşağıdakilerden hangisi ile nitelendirilemez? A Yardımsever C Fedakâr E Alçak gönüllü B D Güçlü Güler yüzlü 5 10 11

Ortak zevk ve dil anlayışına sahip şairlerin ortak şekil özelliklerini, ahenk unsurlarını, imge ve temaları kullanarak oluşt şiir anlayışına.... denir. Parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi gelmelidir? Gelenek B) Ahenk C) İmge D) Zihniyet E) Biçim

ESTI an birisi mesi ve şün- bi- 21. Sıradan anlatimlar, genelgeçer yargılar içeren metinler okura tekdüze gelir. Söylem. yazarın okurla arasında kurdu- gu iletişimsel, "ayırt edici bir biçem "dir. Okur dostu metinler- de söylem, yazarın okurla iletişim kurabilme gücünü karşılar. Metinde ayırt edici, okurla iletişim kuramayan bir dil söz ko- nusu ise, metnin kendine has bir biçemi bulunmuyorsa, met- nin söyleminin zayıf olduğu söylenebilir. 1. Okurun metne dönük içtenlikli bir yaklaşım edinebilmesi için yazarın biçemsel ve içeriksel olarak farklılık taşıması gerekir 11. Metinde sunulan her öge açıklanarak okurun dil dünyası ile gerçek dünyası arasındaki bağ, güçlü kurulmalıdır Yazarının okurun dünyasına erişebilen, etkileyici, özgün bir söyleminin olması önemlidir Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre yukarıdaki- lerden hangileri getirilebilir? A) Yalniz I lemos D) ve II B yozor B) Yalnız II E) I vell Strodon metin sirodon C) Yalnız III onbtim. alcuno sinodon gelir

30. 16. yüzyılda yaşamış olan Fransız yazar Montaigne'in Denemeler adlı eserini aranızda okumayan yoktur sani- rim. Dünya edebiyatında deneme türünün öncüsü olan Montaigne; hayatının son dönemlerinde şehir yaşamın- dan kaçmış, yirmi yılını babasından kalan çiftlikte ge- çirmiştir. Burada kendini felsefe ve yazı çalışmalarına vermiş, farklı konulardaki düşüncelerini kaleme almaya başlamıştır. 5 kitaptan oluşan Denemeler adlı kitabı bu çalışmaların bir ürünüdür. Eserdeki yazıların merkezinde insan yaşamı ve doğası vardır. Denemelerinde insan sevgisi, arkadaşlık, yalnızlık, ahlak, eğitim gibi pek çok farklı konu hakkında kişisel düşüncelerini sade, akıcı ve içten bir anlatımla anlatmıştır. Bu eseri Türkçeye çevi- ren Sabahattin Eyuboğlu, kitabın başında Montaigne'i "Avrupa'ya serbest düşünmeyi öğretmiş olan adamdır." diye tanıtır. Bu parçada, 1. Denemeler adlı eserin 1500'lü yıllarda ortaya konduğuna II. Montaigne'in şehir yaşamına ömrünün sonuna kadar katlanamadığına III. Montaigne'in, babasından kalan çiftlikte geçirdiği günlerde, düşünsel yazılar kaleme aldığına KUŞA IV. Deneme denildiğinde akla gelen ismin Monta- igne olduğuna V. Denemeler adlı eserin bugüne kadar en fazla basılan kitap olduğuna VI. Montaigne'in yazılarında samimi bir üslup kullan- dığına yargılarından hangilerine değinilmemiştir? A) Yalnız V D) III ve VI B) I ve III E) IV ve V x C) II ve IV

7. Rüya, uyurken zihinde beliren olayların, düşüncelerin bütünüdür. Rüyanın bu gizemli dünyası da binlerce yıldır insanların ilgisini çekmiştir. Yaşanan gerçek hayatın yanında ikinci bir hayat alanı olması, birtakım anlamları ve şifreleri bünyesinde barındırdığının düşünülmesi, hayatı düzenlemek için kimi işaretler taşıdığına inanılması rüyaya olağanüstülük yüklemiştir. Rüya, onu yorumlaya- bilen, ondan anlam çıkarabilen için bilgeliğin yolunu aça- cak bir anahtar gibidir. Şamanların, velilerin, meczupların ve peygamberlerin elinde rüya, metafizik bir önem kazanır. Sırrına sahip olduğu düşünülen insanı toplum üstü bir konuma yükseltir. Kimilerince beş duyuyu aşan alanın bilgisini içerdiğine inanılan rüyanın kadim toplum- ların ritüellerinde, büyücülerin ve şamanların düzenlediği törenlerde, yakın çağların inanç sistemlerinde yeri hep olagelmiştir. Bu metnin dil ve anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bir konu hakkında açıklayıcı bilgiler verilmiştir. B) Sözcükler genel olarak gerçek anlamlarıyla kullanıl- mıştır. C) Soyut bir kavram benzetme yoluyla somutlanmıştır. D) Örnekten hareketle asıl düşünceye ulaşılmıştır. E) Tanım cümlesine yer verilmiştir. Š bry bry Š 11

2015-ALES-Sonbahar/SÖZ-2 23. Gazete kitabın aşırı ucudur, devasa ölçekte satılan ama popülerliği uçucu olan bir kitaptır. Basıldığı sabahın ertesinde işlevini tamamlamış olması, tam da bu yüzdendir. Kafatasının surları içinde, sessiz bir mahremiyet hâlinde okunur gazete. Varlıklarından emin olunmakla birlikte kimlikleri hakkında en ufak bir fikre sahip olunmayan binlerce kişinin, aynı bireysel ödevi eşzamanlı olarak yerine getirdiği düşünülür. Dahası bu okumalar bitmez tükenmez bir şekilde günlük ya da yarım günlük aralıklarla tekrarlanır. Hayalî bir topluluğun dünyevi, tarihsel bir saate bağlanmış bir biçimi için daha iyi bir örnek nasıl bulunabilir? Diğer yandan, kendi gazetesinin tipatıp aynılarının otobüste, berberde, komşularında tüketildiğine tanık olan gazete okuyucusu, hayalî dünyanın köklerini gündelik hayata sıkı sıkıya salmış olduğu konusunda teskin edilmiş olur. Böylece de modern ulusların ayırt edici özelliği olan anonimlikte ortaklaşmaya duyulan itimadı yaratmış olur. Bu parçaya göre gazete ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Popülerleşmesi kitaba duyulan ilgiyi azaltır. B) Okuyuculara toplumun bir parçası oldukları hissini verir. C) Bilginin kuşaktan kuşağa aktarılmasını sağlar. D) Halkın değerlerini temsil etmekle yükümlüdür. E) Kitleler tarafından ortak bir okuma zevki geliştirir. 24.-25 cevapla Yeryüzür her koşu vücudum hepsinin gelmez gizli bir olmaya insanic buluşl: yüzüğ bulun uyan ya da sakl sim kalu olu için 24.

2 37. ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Karadeniz, dünyanın "en büyük oksijensiz su kütlesi olma" özelliğine sahip bir iç deniz. Derinliği yer yer 2000 metreyi aşan bu denizde 150-200 metrenin al- tinda kimi bakteriler dışında canlı yaşamıyor. Bu iç denizin diğer denizlerle tek bağlantısı İstanbul Boğazı. Tarım etkinliklerinde çevreye duyarlı yöntemlerin azlı- ğı, arıtma tesislerinin yetersiz kalışı, denize her yıl bin- lerce ton zararlı maddenin karışmasına neden oluyor. Buna ek olarak, tankerlerden denize salınan zararlı maddeler ekosistemi alt üst ediyor. 1970'lerden bu yana bu etkilere bağlı olarak balık çeşitliliğinde belirgin değişmeler, ekonomik değeri olan balık türü sayısında. da önemli ölçüde azalmalar gözleniyor.. SAGESTARIAN 37. Bu parçada Karadeniz'le ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinilmiştir? A) Kirlenme konusunda alınacak tedbirlere B) Çevresindeki ülkelere sağladığı çeşitli yararlara Öteki denizlerden ayrılan özelliğine C) D) En çok hangi balık türlerinin yaşamasına elverişli olduğuna E Bulunduğu bölgenin iklimini etkilediğine is esik T ER APEGEM AKADEMİ- 35 C 197 Ank top lar b la d bizi Jumala Par tin bizi hav mu mu am 39. Bu Te as A B) C D E helem

05 Tiyatro bütün dünyada bir eğitim aracı olarak kabul edilir. (I) Ülkenin gelişmişlik düzeyini ortaya koyar. (III) Tiyatro sahnesindeki canlandırmaya ruh verendil güntük konuşma dilinin en güzel ve anlamlı örnekleri olarak gösterilir. (IV) Türk dilinin de en anlamlı vurgusu tiyatro sahnesinde olur. (V) Türkçenin en güzel cümleleri veya eserdeki replikler ehil kalemlerce yazılmıştır ama o ibareleri canlandıran sanatkârlar tarafından dile getirilip seyircilere sunulur. (VI) Dilimizin ve kültürümüzün insanlar için yararlı olabilecek bütün örnekleri tiyatro sahnesinde, seyircilerin önünde sergilenir. Bu parça iki paragrafa bölünmek istenirse ikinci paragraf kaç numaralı cümleyle başlar? A) II. B) II. C) IV. D) V. E) VI. PARAGRAF HIZ SORULARI Soruları

[ 18. F TYT Deneme Sınavı (04) 37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Yazar, bu kitabında kurmaca tekniğini en üst sınırlarına kadar zorlarken klasik giriş-gelişme-sonuç Xörgüsünü de altüst etmiş. (II) Olayların nerede başlayıp bittiği kimi zaman belirsizleşse de kitabın sağlam örgüsü bu tekniği bir noktadan sonra eğlenceli hâle getiriyor. (III) Hayat gibi iç içe geçen, belirsizlikler ve olasılıklarla örülü kolektif bir edebî yapıyla karşı karşıya kalmak, bu yapıttan başka bir yerde rastladığımız bir durum olmasa gerek. (IV) Bu kitabı bitirdiğinizde zihninizin onu yazmaya devam ettiğini göreceksiniz. (V) Kitabın anlatım tekniği ve kurgunun okuru yönelttiği zorlu yol bir yana, içerik olarak da okuru vicdanıyla ve yaşadığı ortamla hesaplaşmaya iten, okurken, yaşananları ve dünyayı sorgulatan bir niteliğe sahip olduğunu fark edeceksiniz. Bringmie emneleed F 37. Bu parçada, sözü edilen yazar ve yapıtıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AY Yenilikçi bir kurguya sahip olduğu B) Başarılı sayılabilecek bir yapı oluşturduğu C) Etki altına alıcı yönlerinin olduğu D) Okurun yaşadığı ortama eleştirel bir gözle bakmasını sağladığı manal E) Gerçekleri tüm yalınlığıyla sunduğu us 88 Kafa Dengi

22. Yazıları bazı kişilerce beğenilmez ama her çevre tarafından okunurdu. Sanat yönü güçlüydü. Suya sabuna dokunmadan yazsa, onu herkes beğenirdi ama belki de o zaman bu kadar büyük bir ilgi toplayamazdı. Bu parçada üzerinde durulan yazarın herkesçe beğenilmemesinin nedeni 1. Olayları hoşgörüyle değerlendirmeyi bilmemesi II. Bazılarının çıkarına ters düşerek yazması III. Yeterince bilmediği konularda yazmaya yeltenmesi durumlarından hangileriyle ilgilidir? A) Yalnız I. D) I ve II B) Yalnız II C) Yalniz III E) II ve III sina 7

₁ 31. Nöropsikolog Rick Hanson'ın "Beynin Mutluluk Ayarları" adlı kitabında açıkladığı gibi, beyinlerimiz doğası gereği olum- suzluklar üstünde daha çok duruyor. Sadece birkaç acı verici anlamsız deneyim yaşamak, hızla çaresizlik hissine kapılma- mıza yetiyor. İyi haberlerin genelde, beynimizdeki kalıcı bellek sistemlerine ya çok az etkisi oluyor ya da hiç etkisi olmuyor. Başka bir deyişle, kötü haberlerin bizi etkilemesine izin ver- memiz oldukça doğal bir davranış. Neyse ki biraz alıştırmayla beyinlerimizin iyi haberlere de aynı oranda ağırlık vermesini sağlayabiliriz. Dr. Hanson'ın tavsiyesi şöyle: Güzel bir hikâ- ye duyduğunuzda, hayatınızda bir şey başardığınızda ya da sevdiklerinizle güzel vakit geçirdiğinizde, bilinçli olarak tüm dikkatinizi bu deneyiminize verin ve o an'ı düşünün. Böyle düşünen birinin aşağıdakilerin hangisini söylemesi beklenemez? A) Kara bulutların gelip geçtiği günler hep olmuştur ancak gökyüzü daima baki kalır. B) Asıl mucize kendine inanmaktır; sonrası istesek de değiş- tiremeyeceğimiz şeylerdir. C) Çevrenizde ne gördüğünüze onlara nasıl baktığınıza bağ- lıdır. D) Sana üzülmek için yüz heden sunulduğunda sen gülüm- semek için bin nedenin olduğunu söyle. E) İçinize ne kadar çok ışık girmesine izin verirseniz yaşadı- ğınız dünya o denli parlak olur.

6. 5. - 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Isviçreli bilim insanları, yapacak başka işleri olmadığından, oturmuşlar "kâğıda basılı gazetenin" geleceğini araştırmışlar. Bilimsel tartışmanın yapıldığı çalışma odasına o sırada bir at sineği girmiş, vizıldayarak tepelerinde uçup İsviçreli bilim insanlarını rahatsız etmeye başlamış. Bilim insanları arasında İsviçre vatandaşlığına geçmiş bir Türk de bulunuyormuş. İsviçre'nin bilim kafasıyla Türk bilim kafası arasındaki farkı ortaya çıkaran da o olmuş. .Haşarat yorulup da ilk molasını verdiğinde gazeteden ruloyu sineğin tepesine yapıştırmış. Sinek ezilip gittikten sonra oturup çalışmanın ilk sonucunu zapta geçirmişler: "Kâğıt gazeteyle sinek öldürmek mümkün. Sanal gazeteyle bunu yapamazsın." Ilahi bilim insanları! Bu parçada 1. Alaysamalı anlatım II. Tartışmacı anlatım III. Açıklamacı anlatim yaklaşımlarından hangileri söz konusudur? (A) Yalnız I B) I ve II D) I vet E) II ve 111 C) Yalnız III 8.