Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Kılavuz Soru
İyi ya da kötü yorumları duymaktan kaçtığım için ortadan
kaybolmuyorum aslında. Bir film bitince benim için iş de bit-
miş oluyor. Hikâyem benden çıkıyor yani amacına ulaşmış
oluyor benim için. Herkes filme yorum yapıyor, bunu çok
önemsemek lazım fakat benim hayatta yetersiz verilerle
yapılmış yorumlara tahammülüm yok. Yorum yapan insan-
ları biraz daha duyarlı olmaya davet ediyorum bu yüzden.
Bir yorumcu doksan dakikalık bir filmi izleyip, filmden çıkar
çıkmaz kâğıda kaleme sarılıp bir şeyler yazmaya başlıyor.
Bunu, filmle ilgili değerlendirmelerde bir biçimde onun yazı-
si ilk olarak gözüksün diye verdiği çaba olarak görüyorum.
Âdeta bir koşturma içerisine giriyor yorumcu. Bir dur, biraz
demlensin filmde verilmek istenen ileti zihninde. Emin olun,
onun doksan dakikada izleyip ayırdına vardığı fikirleri ben
zaten yazdığım yıllar boyunca düşünmüşümdür.
Bu parçanın yazarı aşağıdakilerden hangisinden yakın-
maktadır?
A) Sinemaseverlerin filmlerine beklediği ilgiyi gösterme-
mesinden
B) Filmlerinin, film hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan
kişiler tarafından yorumlanmasından
C) Sinema izleyicisinin çektiği filmler hakkında alelacele
yorum yapmasından
DÖzgünlüğe ve kalıcılığa ulaşma çabasının anlaşılma-
masından
EX Filmin çekimleri sırasında kimsenin kendisine yardım
etmemesinden
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Kılavuz Soru İyi ya da kötü yorumları duymaktan kaçtığım için ortadan kaybolmuyorum aslında. Bir film bitince benim için iş de bit- miş oluyor. Hikâyem benden çıkıyor yani amacına ulaşmış oluyor benim için. Herkes filme yorum yapıyor, bunu çok önemsemek lazım fakat benim hayatta yetersiz verilerle yapılmış yorumlara tahammülüm yok. Yorum yapan insan- ları biraz daha duyarlı olmaya davet ediyorum bu yüzden. Bir yorumcu doksan dakikalık bir filmi izleyip, filmden çıkar çıkmaz kâğıda kaleme sarılıp bir şeyler yazmaya başlıyor. Bunu, filmle ilgili değerlendirmelerde bir biçimde onun yazı- si ilk olarak gözüksün diye verdiği çaba olarak görüyorum. Âdeta bir koşturma içerisine giriyor yorumcu. Bir dur, biraz demlensin filmde verilmek istenen ileti zihninde. Emin olun, onun doksan dakikada izleyip ayırdına vardığı fikirleri ben zaten yazdığım yıllar boyunca düşünmüşümdür. Bu parçanın yazarı aşağıdakilerden hangisinden yakın- maktadır? A) Sinemaseverlerin filmlerine beklediği ilgiyi gösterme- mesinden B) Filmlerinin, film hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan kişiler tarafından yorumlanmasından C) Sinema izleyicisinin çektiği filmler hakkında alelacele yorum yapmasından DÖzgünlüğe ve kalıcılığa ulaşma çabasının anlaşılma- masından EX Filmin çekimleri sırasında kimsenin kendisine yardım etmemesinden
1. Edebiyatta, düşüncenin ardında bir düşünce daha olması,
onun ardında gene bir düşünce olması iyidir. Böyle olmaz-
sa edebiyat bir plastik masaya benzer; dümdüz olur. Oysa
bir tahta masaya benzemesi gerekir; tahtanın altında
başka damarlar, başka biçimde görünümler vardır. Tahta-
nın derinine indikçe insan başka biçimlere rastlar.
Bu paragrafa en uygun başlık aşağıdakilerden hangi-
si olabilir?
A Anlatımda Çeşitlilik
B Anlam Yoğunluğu
C) Anlamda Kalıplaşma
D Anlatım Derinliği
E)
Düşüncelerdeki Değişme
ÖSS 1984
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Edebiyatta, düşüncenin ardında bir düşünce daha olması, onun ardında gene bir düşünce olması iyidir. Böyle olmaz- sa edebiyat bir plastik masaya benzer; dümdüz olur. Oysa bir tahta masaya benzemesi gerekir; tahtanın altında başka damarlar, başka biçimde görünümler vardır. Tahta- nın derinine indikçe insan başka biçimlere rastlar. Bu paragrafa en uygun başlık aşağıdakilerden hangi- si olabilir? A Anlatımda Çeşitlilik B Anlam Yoğunluğu C) Anlamda Kalıplaşma D Anlatım Derinliği E) Düşüncelerdeki Değişme ÖSS 1984
Bulutların havada durmalarını, düşme hızları-
nın az olması sağlar.
II.
Böylece su buharı, küçük su damlacıkları ha-
line gelir.
III.
Bulutlar bazı hava şartları altında yağmur ha-
line gelirler.
IV. Yükseldikçe daha soğuk hava tabakalarına
rastlarlar.
7. 1.
V. Bulut, havanın yüksekçe tabakalarında çeşitli
yığınlar halinde toplanmış su damlacıklarıdır.
VI. Soğuk hava tabakalarına gelince de yeniden
yoğunlaşarak bulutları meydana getirirler.
VII. Ağırlaşınca düşenler, sıcak havayla karşıla-
şınca yeniden buharlaşıp yükselirler.
VIII.Bunlar, güneşin sıcaklığıyla buharlaşarak ha-
vada yükselmeye başlarlar.
Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir bütün
oluşturulduğunda hangisi baştan dördüncü
cümle olur?
A) V.
B) II.
C) IV. D) VI.
E) III.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bulutların havada durmalarını, düşme hızları- nın az olması sağlar. II. Böylece su buharı, küçük su damlacıkları ha- line gelir. III. Bulutlar bazı hava şartları altında yağmur ha- line gelirler. IV. Yükseldikçe daha soğuk hava tabakalarına rastlarlar. 7. 1. V. Bulut, havanın yüksekçe tabakalarında çeşitli yığınlar halinde toplanmış su damlacıklarıdır. VI. Soğuk hava tabakalarına gelince de yeniden yoğunlaşarak bulutları meydana getirirler. VII. Ağırlaşınca düşenler, sıcak havayla karşıla- şınca yeniden buharlaşıp yükselirler. VIII.Bunlar, güneşin sıcaklığıyla buharlaşarak ha- vada yükselmeye başlarlar. Numaralanmış cümlelerle anlamlı bir bütün oluşturulduğunda hangisi baştan dördüncü cümle olur? A) V. B) II. C) IV. D) VI. E) III.
7.
Yazarken, kitaplan bir yana bırakır, aklımdan çıkarırım; ken-
di gidişimi aksatırlar diye. Gerçekten de iyi yazarlar üstü-
me abanır, yüreksiz ederler beni. Hani bir ressam varmış,
kötü horoz resimleri yapar ve uşaklarına, dükkâna hiç can-
li horoz sokmamalarını sıkı sıkı tembih edermiş, ben de
öyle. Hatta Çalgıcı Antigenides'in bulduğu çare benim da-
ha işime gelirdi. Bir şey çalacağı zaman, kendinden önce
ve sonra halka doyasıya kötü şarkılar dinletirmiş.
Bu parçadaki gibi düşünen bir yazar için aşağıdakiler-
den hangisi söylenebilir?
AY Kendini diğer yazarlardan üstün kılan
B) Yazarlığı resim sanatından üstün gören
C) Geleneksel anlatım tekniklerini kullanan
DY Başarılı yapıtlann etkisinde kalan
E) Müzik ve resim sanatından haz etmeyen
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Yazarken, kitaplan bir yana bırakır, aklımdan çıkarırım; ken- di gidişimi aksatırlar diye. Gerçekten de iyi yazarlar üstü- me abanır, yüreksiz ederler beni. Hani bir ressam varmış, kötü horoz resimleri yapar ve uşaklarına, dükkâna hiç can- li horoz sokmamalarını sıkı sıkı tembih edermiş, ben de öyle. Hatta Çalgıcı Antigenides'in bulduğu çare benim da- ha işime gelirdi. Bir şey çalacağı zaman, kendinden önce ve sonra halka doyasıya kötü şarkılar dinletirmiş. Bu parçadaki gibi düşünen bir yazar için aşağıdakiler- den hangisi söylenebilir? AY Kendini diğer yazarlardan üstün kılan B) Yazarlığı resim sanatından üstün gören C) Geleneksel anlatım tekniklerini kullanan DY Başarılı yapıtlann etkisinde kalan E) Müzik ve resim sanatından haz etmeyen
2.
Bir şeyin zihinsel imgesi ile bu imgenin, kavramın bir
yargı önermesi içinde kullanılması, apayrı şeylerdir.
Şöyle de söylenebilir: Bir kavramın bir yargı önermesi
içinde kullanılması, üzerinde yargıda bulunulan şeyin
zihinsel imgesinin, bir kopyasının zihinde bulunma-
sını gerektirmez. Gerektirseydi, o zaman "keder" ve
benzeri sözcükleri her kullanışımızda, gözümüzün
önüne "kederli bir yüz" gelmek durumunda olurdu -ki
böyle bir durum söz konusu olamaz- anlam, kavram-
dır çünkü imge değil.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) imge olarak tasarlanan şeyler, gerçek hayatta da
karşımıza çıkabilecek nitelikteki kavramlardır.
B) Bir kavramın günlük hayatta kullanılması, onun
somut olduğunu ispatlamaya yetmez.
YAYINDA TEK BAŞARIDA TEK
C) Bir şeyin kavram olarak günlük hayatta kullanıl-
ması ile imge olarak zihinde tasarlanması birbirin-
den bağımsızdır.
D) imge ve kavram arasında tam anlaşılamayacak,
garip ve karmaşık bir bağ vardır.
E) Her imgenin temsil ettiği bir kavram vardır ve bu
kavramlar günlük hayatta sıkça kullanılır.
ARAGRAF SORU BANKASI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Bir şeyin zihinsel imgesi ile bu imgenin, kavramın bir yargı önermesi içinde kullanılması, apayrı şeylerdir. Şöyle de söylenebilir: Bir kavramın bir yargı önermesi içinde kullanılması, üzerinde yargıda bulunulan şeyin zihinsel imgesinin, bir kopyasının zihinde bulunma- sını gerektirmez. Gerektirseydi, o zaman "keder" ve benzeri sözcükleri her kullanışımızda, gözümüzün önüne "kederli bir yüz" gelmek durumunda olurdu -ki böyle bir durum söz konusu olamaz- anlam, kavram- dır çünkü imge değil. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler- den hangisidir? A) imge olarak tasarlanan şeyler, gerçek hayatta da karşımıza çıkabilecek nitelikteki kavramlardır. B) Bir kavramın günlük hayatta kullanılması, onun somut olduğunu ispatlamaya yetmez. YAYINDA TEK BAŞARIDA TEK C) Bir şeyin kavram olarak günlük hayatta kullanıl- ması ile imge olarak zihinde tasarlanması birbirin- den bağımsızdır. D) imge ve kavram arasında tam anlaşılamayacak, garip ve karmaşık bir bağ vardır. E) Her imgenin temsil ettiği bir kavram vardır ve bu kavramlar günlük hayatta sıkça kullanılır. ARAGRAF SORU BANKASI
Türkçe
30. Köprü yapımı tarihi boyunca öğrenilen bilgiler, her
yeni köprünün tasarımının ve teknolojisinin gelişme-
sine katkıda bulunuyor.
Köprü tasarlayan mühendisler, daha sağlam köprü-
ler inşa etmek için geçmişte yapılan hataları inceler.
Aşağıdakilerden hangisi, bu iki cümlede ifade edi-
lenleri doğru bir biçimde birleştirmiştir?
A) Köprülerin inşasında kullanılan teknolojinin sürekli
gelişmesi sayesinde günümüzde daha modern ve
sağlam köprüler yapılmaktadır.
köprü
BKöprü yapımı sırasında oluşan hatalar, sonraki dö-
nemlerde insanların farklı yöntemler deneyerek ye-
ni projeler geliştirmesine neden olmuştur.
C) Köprü mimarisinde görülen gelişmelerin en önemli
nedeni, köprü tasarlayan mühendislerin teknolojik
gelişmeleri yakından takip etmesidir.
D) Köprülerin yapımında ortaya çıkan hataların insan-
ları daha sağlam ve dayanıklı köprüler yapmaya teş-
vik ettiği görülür.
E) Köprü inşası sırasında önceki bilgi ve tecrübelerden
yararlanılmış, yapılan hatalardan ders alınarak daha
sağlam köprüler yapılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Türkçe 30. Köprü yapımı tarihi boyunca öğrenilen bilgiler, her yeni köprünün tasarımının ve teknolojisinin gelişme- sine katkıda bulunuyor. Köprü tasarlayan mühendisler, daha sağlam köprü- ler inşa etmek için geçmişte yapılan hataları inceler. Aşağıdakilerden hangisi, bu iki cümlede ifade edi- lenleri doğru bir biçimde birleştirmiştir? A) Köprülerin inşasında kullanılan teknolojinin sürekli gelişmesi sayesinde günümüzde daha modern ve sağlam köprüler yapılmaktadır. köprü BKöprü yapımı sırasında oluşan hatalar, sonraki dö- nemlerde insanların farklı yöntemler deneyerek ye- ni projeler geliştirmesine neden olmuştur. C) Köprü mimarisinde görülen gelişmelerin en önemli nedeni, köprü tasarlayan mühendislerin teknolojik gelişmeleri yakından takip etmesidir. D) Köprülerin yapımında ortaya çıkan hataların insan- ları daha sağlam ve dayanıklı köprüler yapmaya teş- vik ettiği görülür. E) Köprü inşası sırasında önceki bilgi ve tecrübelerden yararlanılmış, yapılan hatalardan ders alınarak daha sağlam köprüler yapılmıştır.
31. Yüzyıllık Yalnızlık, bir yerleşim yeri olan Monaco'nun kuruluşunu,
gelişimini, yok oluşunu ve bu yerleşim yerinin en önemli ailelerin-
den biri olan Buendiaların tarihini anlatıyor/ Yazar, bunları anlatır-
ken de destansı bir anlatıma başvuruyor. Büyücüler, uçan halılar,
sihir yapan çingeneler, ölüler diyarından çıkıp gelen ruhlar, büyük
kırmızı karıncalar... Okur bu durum karşısında gerçeklik duygusun-
dan kopmakta ve kendini büyülü bir dünyanın kucağına bırakmak-
tadır.
Bu parçadaki altı çizili ifadeyle,
A. Toplumsal olayların tarihsel gerçeklerden koparılması
Birden fazla teknikten yararlanmış olması
H. Olayların karmaşık bir şekilde anlatılması
durumlarından hangilerine gönderme yapılmamıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
Yalnız III
D) I ve II
EXlIve !!!
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
31. Yüzyıllık Yalnızlık, bir yerleşim yeri olan Monaco'nun kuruluşunu, gelişimini, yok oluşunu ve bu yerleşim yerinin en önemli ailelerin- den biri olan Buendiaların tarihini anlatıyor/ Yazar, bunları anlatır- ken de destansı bir anlatıma başvuruyor. Büyücüler, uçan halılar, sihir yapan çingeneler, ölüler diyarından çıkıp gelen ruhlar, büyük kırmızı karıncalar... Okur bu durum karşısında gerçeklik duygusun- dan kopmakta ve kendini büyülü bir dünyanın kucağına bırakmak- tadır. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle, A. Toplumsal olayların tarihsel gerçeklerden koparılması Birden fazla teknikten yararlanmış olması H. Olayların karmaşık bir şekilde anlatılması durumlarından hangilerine gönderme yapılmamıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II Yalnız III D) I ve II EXlIve !!!
A
A
A
TÜRK DİLİ VE EDI
1. Bu testte 25 soru vardır. Önerilen süre 30 dakikadır.
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı Testi için a
1. Çocuğunuza ayırdığınız zamanın
değil, kalitesi
önemlidir. Eğer bu beraberlikten iki taraf da
- alıyor-
sa kaliteli bir beraberlik var demektir. Birlikte yürüyü-
şe çıkmak, çocuk parkına gitmek, piknik yapmak, ak-
şam yemeğinden sonra ailece çaylı - kekli sohbet et-
mek, birlikte televizyonda -
bir film veya program iz-
lemek, uyku saatinde çocuğunuza masal veya kısa bir
‒‒‒‒
hikâye okumak ilk
====
- aklımıza gelebilen kaliteli bera-
berliklerdir.
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) önemi - görev - uzun zaman
B) yeri - nefes - komik - günlerde
C) niteliği - yer - eğitici - saatte
D) süresi - zevk - nitelikli - anda
E sonu -
para - yerli - kitapta
- dükkâni-
3. To
bu
lu
til
ba
B
S
S
A
B
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A A A TÜRK DİLİ VE EDI 1. Bu testte 25 soru vardır. Önerilen süre 30 dakikadır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı Testi için a 1. Çocuğunuza ayırdığınız zamanın değil, kalitesi önemlidir. Eğer bu beraberlikten iki taraf da - alıyor- sa kaliteli bir beraberlik var demektir. Birlikte yürüyü- şe çıkmak, çocuk parkına gitmek, piknik yapmak, ak- şam yemeğinden sonra ailece çaylı - kekli sohbet et- mek, birlikte televizyonda - bir film veya program iz- lemek, uyku saatinde çocuğunuza masal veya kısa bir ‒‒‒‒ hikâye okumak ilk ==== - aklımıza gelebilen kaliteli bera- berliklerdir. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) önemi - görev - uzun zaman B) yeri - nefes - komik - günlerde C) niteliği - yer - eğitici - saatte D) süresi - zevk - nitelikli - anda E sonu - para - yerli - kitapta - dükkâni- 3. To bu lu til ba B S S A B C
O
C
6
Kendimi kaptırmamaya çalıştığım çocukça, yakışıksız
bir huyumuz vardır: Dertlerimizle dostlanmızı acındır-
mak, kendimize vah vah dedirtmek. Başımıza gelenleri
büyütür, şişirir, karşımızdakini ağlatmak isteriz. Baş-
kalannı kendi dertleri karşısında soğukkanlı gördük
mū överiz ama soğukkanlılığı bizim dertlerimize karşı
gösterdiler mi danlır, kızanz. Dertlerimizi anlamalan
yetmez, dertlerimizle yanıp yakınmalarını isteriz. Oy-
saki insan sevincini büyüterek anlatmalı, üzüntülerini
kısaltarak... Kendine yok yere acındıran, gerçekten
dertli olunca acınmamayı hak eder. Durmadan vahla-
nan kimse vahlanılmaz olur. Kendini canlı iken ölü gös-
tereni ölü iken canlı görebilir herkes.
Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Öyküleme
B) Tartışma
D) Betimleme
CAçıklama
E) Kanıtlayıcı
8. Yağmur anide
martilan keyifle
iskeleye yanaş
islanmamak iç
yaşlılar ve çoc
Vapur yanaşı
mesi bir sefer
Bu parçanın
den yararlan
PALME
MANY
A) Olay için
B) Görsel a
Kişileştin
B
Kişisel y
E Benzet
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
O C 6 Kendimi kaptırmamaya çalıştığım çocukça, yakışıksız bir huyumuz vardır: Dertlerimizle dostlanmızı acındır- mak, kendimize vah vah dedirtmek. Başımıza gelenleri büyütür, şişirir, karşımızdakini ağlatmak isteriz. Baş- kalannı kendi dertleri karşısında soğukkanlı gördük mū överiz ama soğukkanlılığı bizim dertlerimize karşı gösterdiler mi danlır, kızanz. Dertlerimizi anlamalan yetmez, dertlerimizle yanıp yakınmalarını isteriz. Oy- saki insan sevincini büyüterek anlatmalı, üzüntülerini kısaltarak... Kendine yok yere acındıran, gerçekten dertli olunca acınmamayı hak eder. Durmadan vahla- nan kimse vahlanılmaz olur. Kendini canlı iken ölü gös- tereni ölü iken canlı görebilir herkes. Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Öyküleme B) Tartışma D) Betimleme CAçıklama E) Kanıtlayıcı 8. Yağmur anide martilan keyifle iskeleye yanaş islanmamak iç yaşlılar ve çoc Vapur yanaşı mesi bir sefer Bu parçanın den yararlan PALME MANY A) Olay için B) Görsel a Kişileştin B Kişisel y E Benzet
TÜRKÇE TESTİ A TYT
22. Sanat ve edebiyatın artık eskisi gibi gazetelerde yer bula-
maması düşündürücü. Son zamanlara kadar gazeteler, kül-
tür ve edebiyat dergileri, ekleri vererek ön plana çıkardı. Ga-
zete dendi mi akla haberin yanında kültür, sanat ve edebi-
yat gelirdi. Tanzimat Dönemi'nden bu yana gazeteler hep
bu işlevi yerine getirmiştir. Böylece yetişen kuşak da daha
kültürlü ve donanımlı olarak topluma hizmet etmiştir. Artık
siyasal olayların ağırlıkta olduğu, edebiyat ve sanatı ötele-
yen bir yaklaşım var. Bu da ister istemez gazetecilikte bir
çölleşmeyi beraberinde getiriyor.
Bu parçada gazete ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangi-
sinden yakınılmaktadır?
A) Her kesimin sorunlarının eşit oranda yansıtılmamasın-
dan
B) Eski habercilik anlayışlarının devam ettirilmesinden
C) Propaganda merkezi hâline getirilmesinden
D) Sanat ve edebiyatın ikinci plana itilmesinden
E) Niteliksiz sanat ve edebiyat çalışmalarının haberleştiril-
mesinden
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE TESTİ A TYT 22. Sanat ve edebiyatın artık eskisi gibi gazetelerde yer bula- maması düşündürücü. Son zamanlara kadar gazeteler, kül- tür ve edebiyat dergileri, ekleri vererek ön plana çıkardı. Ga- zete dendi mi akla haberin yanında kültür, sanat ve edebi- yat gelirdi. Tanzimat Dönemi'nden bu yana gazeteler hep bu işlevi yerine getirmiştir. Böylece yetişen kuşak da daha kültürlü ve donanımlı olarak topluma hizmet etmiştir. Artık siyasal olayların ağırlıkta olduğu, edebiyat ve sanatı ötele- yen bir yaklaşım var. Bu da ister istemez gazetecilikte bir çölleşmeyi beraberinde getiriyor. Bu parçada gazete ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangi- sinden yakınılmaktadır? A) Her kesimin sorunlarının eşit oranda yansıtılmamasın- dan B) Eski habercilik anlayışlarının devam ettirilmesinden C) Propaganda merkezi hâline getirilmesinden D) Sanat ve edebiyatın ikinci plana itilmesinden E) Niteliksiz sanat ve edebiyat çalışmalarının haberleştiril- mesinden
mi çağdaşlaşma,
mez bir zorunluluğu
tir. Türk düşüncesini,
düzeyine çikarabilmek,
m.son ürünler
Ne yazık ki
izde yabancı dil
adir. (IV) Ama bizim
amaç gibi görüyor
akaya takılacak
üsü özetlerini
or.
mlelerin hangisinden
durumda bir araçtır."
D) IV EV
22. İnsanın dünyası genelde çok boyutlu; özelde yalın,
Siğ boyutlu bir görünüm içindedir. (II) Kutsal kitaplardan
günümüzün ruh bilimcisine değin insanın bu durumu
önemli bir sorun olmuştur. (III) Dinsel inanış amaçlı
öğretilerin "Kendini bil, kendini tanı." söylemiyle
günümüzün ruhbilimcilerinin "Bir insan için en zor şey
kendini tanıması ve değiştirmesidir." savi arasında
büyük bir ilişki vardır. İlk zamanların şamanlarının,
günümüzün psikoloğu olduğu bir dönemden geçiyoruz.
(M) Sorun her yerde, insan ve aklın olduğu her yerde
karşımıza çıkmakta ve aklın zorlandığı yerde devreye
aklını kullanarak insanların akıllarını tedavi eden insanlar
çıkmakta.
Bu parça iki paragrafa bölünmek istense hangisi ilk
parçanın son cümlesi olur?
A) I
B) II
CI
foy
D)
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
mi çağdaşlaşma, mez bir zorunluluğu tir. Türk düşüncesini, düzeyine çikarabilmek, m.son ürünler Ne yazık ki izde yabancı dil adir. (IV) Ama bizim amaç gibi görüyor akaya takılacak üsü özetlerini or. mlelerin hangisinden durumda bir araçtır." D) IV EV 22. İnsanın dünyası genelde çok boyutlu; özelde yalın, Siğ boyutlu bir görünüm içindedir. (II) Kutsal kitaplardan günümüzün ruh bilimcisine değin insanın bu durumu önemli bir sorun olmuştur. (III) Dinsel inanış amaçlı öğretilerin "Kendini bil, kendini tanı." söylemiyle günümüzün ruhbilimcilerinin "Bir insan için en zor şey kendini tanıması ve değiştirmesidir." savi arasında büyük bir ilişki vardır. İlk zamanların şamanlarının, günümüzün psikoloğu olduğu bir dönemden geçiyoruz. (M) Sorun her yerde, insan ve aklın olduğu her yerde karşımıza çıkmakta ve aklın zorlandığı yerde devreye aklını kullanarak insanların akıllarını tedavi eden insanlar çıkmakta. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense hangisi ilk parçanın son cümlesi olur? A) I B) II CI foy D) E) V
14. Eleştiriyi sanatla bir tutmak, yanlış bir
görüştür. Çünkü bu ikisi arasında konu,
yöntem ve yapı bakımından önemli
ayrılıklar vardır. Sanatın konusu insan,
eleştirininse yapıttır. Sanat, insanı yansıtır;
eleştiriyse yapıtı tanıtır. Sanat, gerçeği
estetik bir yolla, imgelerle canlandırır,
eleştiriyse yalın bir dille anlatır. Kısacası
birisi yaratma, diğeriyse yaratılanı
yargılamadır.
Bu parçanın anlatım biçimi ve parçada
başvurulan düşünceyi geliştirme yolu,
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Açıklama Örnekleme
per
B) Tartışma- Karşılaştırma
C) Betimleme -Benzetme
D) Karşılaştırma- Açıklama
E) Örnekleme Tanımlama
piene8 (3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
14. Eleştiriyi sanatla bir tutmak, yanlış bir görüştür. Çünkü bu ikisi arasında konu, yöntem ve yapı bakımından önemli ayrılıklar vardır. Sanatın konusu insan, eleştirininse yapıttır. Sanat, insanı yansıtır; eleştiriyse yapıtı tanıtır. Sanat, gerçeği estetik bir yolla, imgelerle canlandırır, eleştiriyse yalın bir dille anlatır. Kısacası birisi yaratma, diğeriyse yaratılanı yargılamadır. Bu parçanın anlatım biçimi ve parçada başvurulan düşünceyi geliştirme yolu, aşağıdakilerden hangisidir? A) Açıklama Örnekleme per B) Tartışma- Karşılaştırma C) Betimleme -Benzetme D) Karşılaştırma- Açıklama E) Örnekleme Tanımlama piene8 (3
tur. Co-
Gerçek-
alanda
k, söz-
de ço-
dığı için
eri gibi
şte bu
"dedi-
m. Ben
rir gibi
ksinim
gisine
Jurma-
anma-
e göre
sina
aynaş-
Yanıt Yayınları
33. Yıllarını bu işe vermiş bir eleştirmen olarak gençlerde birta-
kim eksiklikler görüyorum. Başta kendilerine inanmıyorlar.
Çalışmanın önemini kavrayamamışlar. Çoğunlukla bir şiiri
çalışarak geliştirebilecekleri akıllarına gelmiyor. Günümüz
gençleri yapabilme güçlerine inanmıyor. Edebiyatı, edebi-
yat dergilerini izlemiyorlar bile. Gençler eski dili kullanıyor-
lar. Süslü sözcüklerle yazmaya özenenler de oluyor. Kullan-
dıkları kavramlar yetmeyince aşkı, özlemi, yaşamın getirdi-
ği acıları çağrışım oluşturacak bir biçimde dile getiremiyor-
lar. Yazma sürecinde sorunlarla karşılaşınca da heyecanla-
rini hemen yitiriyorlar, kalemi elden bırakıyorlar. Dünya şii-
rinden, bizim şiirimizden şairleri anlayarak okumayı önem-
semeliler artık. Her gün belli saatlerde okumak ve yazmak
için kendilerine zaman ayırmablar. Edebiyata girerken bana
sormuşlardı: "Şiirimizde neyi eksik gördün de şiir yazıyor-
sun?" demişlerdi. Bu soru bugün de geçerliliğini yitirmedi.
Genç şairler de "Neden şiir yazıyorum?" diye kendilerine
sormalılar.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen genç-
lerde görülen eksikliklerden biri değildir?
A) Yazma sürecinde kolay pee etmeleri
B) Şiirde, çalışmanın önemini kavrayamamala
CFAmaçsız bir şekilde yazmaları
D) Yazın dünyasındaki gelişmelerden habersiz olmaları
E) Biçim kaygısını içengonünde tutmalan
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
tur. Co- Gerçek- alanda k, söz- de ço- dığı için eri gibi şte bu "dedi- m. Ben rir gibi ksinim gisine Jurma- anma- e göre sina aynaş- Yanıt Yayınları 33. Yıllarını bu işe vermiş bir eleştirmen olarak gençlerde birta- kim eksiklikler görüyorum. Başta kendilerine inanmıyorlar. Çalışmanın önemini kavrayamamışlar. Çoğunlukla bir şiiri çalışarak geliştirebilecekleri akıllarına gelmiyor. Günümüz gençleri yapabilme güçlerine inanmıyor. Edebiyatı, edebi- yat dergilerini izlemiyorlar bile. Gençler eski dili kullanıyor- lar. Süslü sözcüklerle yazmaya özenenler de oluyor. Kullan- dıkları kavramlar yetmeyince aşkı, özlemi, yaşamın getirdi- ği acıları çağrışım oluşturacak bir biçimde dile getiremiyor- lar. Yazma sürecinde sorunlarla karşılaşınca da heyecanla- rini hemen yitiriyorlar, kalemi elden bırakıyorlar. Dünya şii- rinden, bizim şiirimizden şairleri anlayarak okumayı önem- semeliler artık. Her gün belli saatlerde okumak ve yazmak için kendilerine zaman ayırmablar. Edebiyata girerken bana sormuşlardı: "Şiirimizde neyi eksik gördün de şiir yazıyor- sun?" demişlerdi. Bu soru bugün de geçerliliğini yitirmedi. Genç şairler de "Neden şiir yazıyorum?" diye kendilerine sormalılar. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen genç- lerde görülen eksikliklerden biri değildir? A) Yazma sürecinde kolay pee etmeleri B) Şiirde, çalışmanın önemini kavrayamamala CFAmaçsız bir şekilde yazmaları D) Yazın dünyasındaki gelişmelerden habersiz olmaları E) Biçim kaygısını içengonünde tutmalan
Gazeteci:
Lale Manço:
Oldukça uzun bir zaman ---- Tabii hayat devam
ediyor. Fakat bir parçamız her zaman ve her yerde
Barış Manço oluyor. Yıllar fiziksel olarak onsuz geç-
ti ama hem ailesine hem de topluma bıraktığı güzel
şeyler olduğu için hayatımızın ölmeyen bir parçası
oldu. Ben de onun anısını yaşatmak amacıyla kuru-
lan bir derneğin başkanı olarak onun anılarını yaşat-
maya çalışıyorum.
Gazeteci:
(II)----
Lale Manço:
Barış Manço, benim ve çocuklarımın hayatımızda
hep var. Hatta bazen bir durumla karşılaştığımızda:
"O, yaşasaydı buna acaba ne derdi?" diye sorgulu-
yoruz. Onun titizliği, olaylara ciddiyetle ve ilgiyle yak-
laşımı yeni farkına vardığımız durumlar oldu.
Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdakilerden
hangileri getirilmelidir?
A) (1) Barış Manço'nun eşi olmak nasıl bir duygu?
(II) Hayranlarının eşinize olan sevgisi aşırı mıydı
ve sizi rahatsız eder miydi?
B) (1) Bir sanatçı için ailesi mi, hayranları mı önemli-
dir?
(II) Çok ünlü birinin eşi olarak yaşarken eşinizden
önceki hayatınızı özlediğiniz oldu mu?
C) (1) Barış manço vefat edeli 20 yılı aştı ama size
nasıl geçti bu kadar onsuz yıl?
(II) Barış Manço'nun yokluğuyla yeni yeni idrak
ettiğiniz durumlar oldu mu?
-Insar
gidenler
taliklann
bileced
yürüyü
sızlıkla
olan b
yu ay
yarar
7.
D) (1) Bir sosyal yardım derneğinde yönetici misi-
niz?
(II) Kaybettiğiniz bir sevdiğinizi özleyince neler
yaparsınız?
LE) (1) Eşinizle çok önceden başlayan arkadaşlığınız
ne kadar sürdü?
(II) En sevdiğiniz sanatçı, çocuklarınızı da etkile-
di mi?
Bu
parc
A)
Bir
O
S
S
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Gazeteci: Lale Manço: Oldukça uzun bir zaman ---- Tabii hayat devam ediyor. Fakat bir parçamız her zaman ve her yerde Barış Manço oluyor. Yıllar fiziksel olarak onsuz geç- ti ama hem ailesine hem de topluma bıraktığı güzel şeyler olduğu için hayatımızın ölmeyen bir parçası oldu. Ben de onun anısını yaşatmak amacıyla kuru- lan bir derneğin başkanı olarak onun anılarını yaşat- maya çalışıyorum. Gazeteci: (II)---- Lale Manço: Barış Manço, benim ve çocuklarımın hayatımızda hep var. Hatta bazen bir durumla karşılaştığımızda: "O, yaşasaydı buna acaba ne derdi?" diye sorgulu- yoruz. Onun titizliği, olaylara ciddiyetle ve ilgiyle yak- laşımı yeni farkına vardığımız durumlar oldu. Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir? A) (1) Barış Manço'nun eşi olmak nasıl bir duygu? (II) Hayranlarının eşinize olan sevgisi aşırı mıydı ve sizi rahatsız eder miydi? B) (1) Bir sanatçı için ailesi mi, hayranları mı önemli- dir? (II) Çok ünlü birinin eşi olarak yaşarken eşinizden önceki hayatınızı özlediğiniz oldu mu? C) (1) Barış manço vefat edeli 20 yılı aştı ama size nasıl geçti bu kadar onsuz yıl? (II) Barış Manço'nun yokluğuyla yeni yeni idrak ettiğiniz durumlar oldu mu? -Insar gidenler taliklann bileced yürüyü sızlıkla olan b yu ay yarar 7. D) (1) Bir sosyal yardım derneğinde yönetici misi- niz? (II) Kaybettiğiniz bir sevdiğinizi özleyince neler yaparsınız? LE) (1) Eşinizle çok önceden başlayan arkadaşlığınız ne kadar sürdü? (II) En sevdiğiniz sanatçı, çocuklarınızı da etkile- di mi? Bu parc A) Bir O S S
TEST/39
8. Bu yazar, her zaman, yakın çevresindekilerin dert ortağı,
sırdaşı olduğu gibi, sokakta karşılaştığı herkesin de ablası,
annesi gibi davranan bir "insan sevdalısı". Öyküleri, oku-
runa anlatmadan sezdirir ardındaki duyguyu, insana dair
duyarlıkları, incelikleri. Öykülerindeki ayrıntılar ve dilin este-
tik kullanımıyla yaratılan hava, iyi bir senfonide olduğu gibi
kusursuzdur. Fazlalıklara, kakofoniye yer yoktur. Metnin mü-
ziğinin aktarımı ve vurgular, noktalama işaretlerinin doğru
kullanımıyla sağlanmıştır. Hatta yazdıklarını kimi kez tek bir
sözcük ya da tek bir harfe kadar indirgemiştir vermek istedi-
ği duyguyu vurgulamak için. Bütün bunları yapabilmek için
Türkçenin olanaklarından olabildiğince yararlanmıştır. Onun
diğer sanat dalları hakkındaki ayrıntılı bilgisi, yapıtlarına yan-
simiştir.
Bu parçada anlatılan kişiyle ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisine ulaşılamaz?
A) İnsanlarla iletişim kurmakta zorlanmadığına
B) İlgi alanının geniş olduğuna
C) Dil konusundaki yetkinliğine
D) Anlatmak istediklerini sık sık tekrarladığına
E) Yazdıklarında ses uyumuna önem verdiğine
(ALES)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TEST/39 8. Bu yazar, her zaman, yakın çevresindekilerin dert ortağı, sırdaşı olduğu gibi, sokakta karşılaştığı herkesin de ablası, annesi gibi davranan bir "insan sevdalısı". Öyküleri, oku- runa anlatmadan sezdirir ardındaki duyguyu, insana dair duyarlıkları, incelikleri. Öykülerindeki ayrıntılar ve dilin este- tik kullanımıyla yaratılan hava, iyi bir senfonide olduğu gibi kusursuzdur. Fazlalıklara, kakofoniye yer yoktur. Metnin mü- ziğinin aktarımı ve vurgular, noktalama işaretlerinin doğru kullanımıyla sağlanmıştır. Hatta yazdıklarını kimi kez tek bir sözcük ya da tek bir harfe kadar indirgemiştir vermek istedi- ği duyguyu vurgulamak için. Bütün bunları yapabilmek için Türkçenin olanaklarından olabildiğince yararlanmıştır. Onun diğer sanat dalları hakkındaki ayrıntılı bilgisi, yapıtlarına yan- simiştir. Bu parçada anlatılan kişiyle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) İnsanlarla iletişim kurmakta zorlanmadığına B) İlgi alanının geniş olduğuna C) Dil konusundaki yetkinliğine D) Anlatmak istediklerini sık sık tekrarladığına E) Yazdıklarında ses uyumuna önem verdiğine (ALES)
7. Masal kahramanlarının aşması gereken engeller ve yenmesi
gereken güçlükler saymakla bitmez. Çocuk, kendisini onlar-
la özdeşleştirirken kötülerle ve onlarla bağlantılı olan tehlike-
lerle ilgili bilgi edinir. Masallar çocuğun düş gücünü geliştirip
yaratıcılığını artırır. Çocuk o masallarda kendisini arar, kendi-
sini bulur. Ayrıca mutlu sonlar, çocuğa her düşüşten sonra
yeni bir yükseliş olacağı mesajını verir.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisinin, masalla-
rin çocuklar üzerindeki etkilerinden biri olduğu söylene-
mez?
A) Çeşitli duygularla yüz yüze getirdiği
B) Yapabileceklerinin ve yapamayacaklarının ayırdına var-
masını sağladığı
C) Umutlarını canlı tuttuğu
D) Düş dünyasını zenginleştirdiği
E) Olayların kendi başlarından geçtiği duyğusunu uyandır-
dığı
(ALES)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Masal kahramanlarının aşması gereken engeller ve yenmesi gereken güçlükler saymakla bitmez. Çocuk, kendisini onlar- la özdeşleştirirken kötülerle ve onlarla bağlantılı olan tehlike- lerle ilgili bilgi edinir. Masallar çocuğun düş gücünü geliştirip yaratıcılığını artırır. Çocuk o masallarda kendisini arar, kendi- sini bulur. Ayrıca mutlu sonlar, çocuğa her düşüşten sonra yeni bir yükseliş olacağı mesajını verir. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisinin, masalla- rin çocuklar üzerindeki etkilerinden biri olduğu söylene- mez? A) Çeşitli duygularla yüz yüze getirdiği B) Yapabileceklerinin ve yapamayacaklarının ayırdına var- masını sağladığı C) Umutlarını canlı tuttuğu D) Düş dünyasını zenginleştirdiği E) Olayların kendi başlarından geçtiği duyğusunu uyandır- dığı (ALES)