Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

_ni
y-
se
an-
in-
la-
şa-
şün-
eğer-
umla
ültürel
Deneme
26. Şimdi romanımın tohumunu oluşturan düşünceyi hatırlamaya
çalışırken görüyorum ki ortada önceden tasarlanmış herhangi
bir "olay örgüsü" olmadığı gibi, hayalimde birden belirmiş birta-
kım kişiler arası ilişkiler ya da kendine özgü bir mantıkla hemen
harekete geçen, canlı adımlarla ilerleyerek gelişen bir olay da
yoktu. Tohum, yalnızca aklımdaki tek bir kişiden, sevimli genç
bir kadının karakteri ile dış görünüşünden oluşuyordu. Bu kişi-
ye bir romanın bildik tüm parçalarını eklemem, açıklamakta zor-
landığım yazınsal bir süreçte gerçekleşti.
yınları
Bu parçada yazarın kendisiyle ilgili olarak vurgulamak iste-
diği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yapıtını oluşturan ögeleri aşamalı bir biçimde ortaya çıkar-
dığı
B) Roman yazmadan önce yazacaklarını zihninde kesin olarak
belirlediği
C) Roman yazmayı diğer türlerde yapıt vermekten daha çok
önemsediği
D) Her yeni gelişmeyi takip ederek roman yazmayı tercih ettiği
E) Romanlarının kurgusunu gerçek yaşamdan kesitlerle oluş-
turduğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
_ni y- se an- in- la- şa- şün- eğer- umla ültürel Deneme 26. Şimdi romanımın tohumunu oluşturan düşünceyi hatırlamaya çalışırken görüyorum ki ortada önceden tasarlanmış herhangi bir "olay örgüsü" olmadığı gibi, hayalimde birden belirmiş birta- kım kişiler arası ilişkiler ya da kendine özgü bir mantıkla hemen harekete geçen, canlı adımlarla ilerleyerek gelişen bir olay da yoktu. Tohum, yalnızca aklımdaki tek bir kişiden, sevimli genç bir kadının karakteri ile dış görünüşünden oluşuyordu. Bu kişi- ye bir romanın bildik tüm parçalarını eklemem, açıklamakta zor- landığım yazınsal bir süreçte gerçekleşti. yınları Bu parçada yazarın kendisiyle ilgili olarak vurgulamak iste- diği aşağıdakilerden hangisidir? A) Yapıtını oluşturan ögeleri aşamalı bir biçimde ortaya çıkar- dığı B) Roman yazmadan önce yazacaklarını zihninde kesin olarak belirlediği C) Roman yazmayı diğer türlerde yapıt vermekten daha çok önemsediği D) Her yeni gelişmeyi takip ederek roman yazmayı tercih ettiği E) Romanlarının kurgusunu gerçek yaşamdan kesitlerle oluş- turduğu
Soru Bankası
ŞIK BÜTÜNLÜĞÜ METODU
7. Salâh Birsel bence eleştirel aklın, sorgulayıcı
bakış açısının, yoğun düşüncenin ve kültürel
derinliğin en önemli edebi adreslerinden
biri... Onun kendine özgü sıra dışı üslubunun
oluşturduğu düşünsel dünyaya girdiğiniz anda,
daldan dala, konudan konuya gayet doğal
geçişlerle ilerleyen harika bir deneme güzelliğiyle
karşılaşırsınız. Hoşsohbet bir anlatıcının dilindeki
söz büyüsüyle kendinizden geçer; yazarın argo
sözcükleri yazınsallığa dönüştürme gücünden
etkilenirsiniz.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Sa-
lah Birsel'in niteliklerinden biri değildir?
A) Alışılmışın dışında bir biçemle eserlerini
kaleme alması
B) Bir konuyu derinlemesine düşünmesi ve
değerlendirmesi
e) Okuyucuyu kendi dünyasına çekerek
üslubuyla etkilemesi
D) Konu bütünlüğünden uzak, dağınık bir
düşünce tarzına sahip olması
E) Sorgulayan, eleştiren bir aklın ürünü olan
eserler kaleme aldığı
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Soru Bankası ŞIK BÜTÜNLÜĞÜ METODU 7. Salâh Birsel bence eleştirel aklın, sorgulayıcı bakış açısının, yoğun düşüncenin ve kültürel derinliğin en önemli edebi adreslerinden biri... Onun kendine özgü sıra dışı üslubunun oluşturduğu düşünsel dünyaya girdiğiniz anda, daldan dala, konudan konuya gayet doğal geçişlerle ilerleyen harika bir deneme güzelliğiyle karşılaşırsınız. Hoşsohbet bir anlatıcının dilindeki söz büyüsüyle kendinizden geçer; yazarın argo sözcükleri yazınsallığa dönüştürme gücünden etkilenirsiniz. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Sa- lah Birsel'in niteliklerinden biri değildir? A) Alışılmışın dışında bir biçemle eserlerini kaleme alması B) Bir konuyu derinlemesine düşünmesi ve değerlendirmesi e) Okuyucuyu kendi dünyasına çekerek üslubuyla etkilemesi D) Konu bütünlüğünden uzak, dağınık bir düşünce tarzına sahip olması E) Sorgulayan, eleştiren bir aklın ürünü olan eserler kaleme aldığı
dle kolay
platilir.
erinde o
Daha s
Iz. Çok
8.
emed
Firtiler. S
ağıday (
E) Açıklama
"Kağıt tüketimlerinin karşılaştınldığı bir araştırmada Japon-
ya ile Türkiye'nin yıllık kağıt tüketimlerinin aynı olduğu gö
rülmüş. Araştırmayı yapan Türk grup bu işe çok sevinmiş
Düşünsenize bilimsel teknoloji devi Japonya ile aynı mik-
tarda kâğıt tüketiyoruz. Sonradan bir alt grup, tüketimlerin
nereye yapıldığını araştırmak isteyince acı gerçek çıkmış
ortaya. Japonya'da yıllık tüketimin %90'ı kitap ve dergi
basımı için kullanılırken bizde tüketimin neredeyse tamam
temizlik ürünlerine, özellikle de tuvalet kağıdına harcanıyor-
muş. Maalesef okumuyoruz ne kadar temiz olsak da!"
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kulla-
nılmıştır?
A) Açıklama
C) Tartışma
B) Betimleme
D) Benzetme
E) Öyküleme
Palme Yayınevi
D
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
dle kolay platilir. erinde o Daha s Iz. Çok 8. emed Firtiler. S ağıday ( E) Açıklama "Kağıt tüketimlerinin karşılaştınldığı bir araştırmada Japon- ya ile Türkiye'nin yıllık kağıt tüketimlerinin aynı olduğu gö rülmüş. Araştırmayı yapan Türk grup bu işe çok sevinmiş Düşünsenize bilimsel teknoloji devi Japonya ile aynı mik- tarda kâğıt tüketiyoruz. Sonradan bir alt grup, tüketimlerin nereye yapıldığını araştırmak isteyince acı gerçek çıkmış ortaya. Japonya'da yıllık tüketimin %90'ı kitap ve dergi basımı için kullanılırken bizde tüketimin neredeyse tamam temizlik ürünlerine, özellikle de tuvalet kağıdına harcanıyor- muş. Maalesef okumuyoruz ne kadar temiz olsak da!" Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kulla- nılmıştır? A) Açıklama C) Tartışma B) Betimleme D) Benzetme E) Öyküleme Palme Yayınevi D
70.-72. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA
GÖRE CEVAPLAYINIZ.
Rahmetli babamın saatlere özel ilgisi vardı; hatta bir
saat fabrikası kurmak istedi, olmadı. Çok gözde bir
işti bu onun zamanında; ama, ancak bu dükkânı aça-
bildi. Babamdan sonra onun yadigârını ben yaşatma-
ya çalışıyorum. Dükkândaki onlarca çekmecenin için-
de tek tek bütün parçaların yerini bilirim, gelenler şa-
şırır. En basit saatte bile yüzlerce parça vardır. Saat
mikaları, kurmalı masa saati zemberekleri, cep saat-
lerinin kurma anahtarları, avare çarkları, karanfil, cir-
cır makara, raket... Asıl işimiz saat tamiri değil, saat
aksamı satıyoruz. Bazı parçaların imalatını da yapı-
yoruz. Bir de tabii pil değiştirme işimiz var artık. Zaten
günümüzde iş hep pilli saate döndü, onların da tamiri
olmaz. Hele Çin malı saatler, pilden daha ucuz nere-
deyse. Üstüne üstlük cep telefonları yaygınlaştıkça
kolunda saat taşıyanların sayısı azaldı; herkes tele-
fonunun saatine bakıyor. Hâlâ kurmalı saat kullanan
biri tamir için geldiğinde çok mutlu olurum. Genelde
yaşlı kişiler kullanır o saatleri, ama meraklı gençler
de var tek tük.
LES Aralık 2006 SÖZ
71. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada yakınılan
durumlardan biridir?
A) Saat tamir yapan usta sayısının azalması
B) Saat tamirinin gereksiz hale gelmesi
C) Saatçiliği öğrenmeye hevesli gençlerin olmaması
D) Kurmalı saat kullananların genelde yaşlı insanlar
olması
E) Saatin çok çeşitli parçaları olan karmaşık bir alet
olması
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
70.-72. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA GÖRE CEVAPLAYINIZ. Rahmetli babamın saatlere özel ilgisi vardı; hatta bir saat fabrikası kurmak istedi, olmadı. Çok gözde bir işti bu onun zamanında; ama, ancak bu dükkânı aça- bildi. Babamdan sonra onun yadigârını ben yaşatma- ya çalışıyorum. Dükkândaki onlarca çekmecenin için- de tek tek bütün parçaların yerini bilirim, gelenler şa- şırır. En basit saatte bile yüzlerce parça vardır. Saat mikaları, kurmalı masa saati zemberekleri, cep saat- lerinin kurma anahtarları, avare çarkları, karanfil, cir- cır makara, raket... Asıl işimiz saat tamiri değil, saat aksamı satıyoruz. Bazı parçaların imalatını da yapı- yoruz. Bir de tabii pil değiştirme işimiz var artık. Zaten günümüzde iş hep pilli saate döndü, onların da tamiri olmaz. Hele Çin malı saatler, pilden daha ucuz nere- deyse. Üstüne üstlük cep telefonları yaygınlaştıkça kolunda saat taşıyanların sayısı azaldı; herkes tele- fonunun saatine bakıyor. Hâlâ kurmalı saat kullanan biri tamir için geldiğinde çok mutlu olurum. Genelde yaşlı kişiler kullanır o saatleri, ama meraklı gençler de var tek tük. LES Aralık 2006 SÖZ 71. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada yakınılan durumlardan biridir? A) Saat tamir yapan usta sayısının azalması B) Saat tamirinin gereksiz hale gelmesi C) Saatçiliği öğrenmeye hevesli gençlerin olmaması D) Kurmalı saat kullananların genelde yaşlı insanlar olması E) Saatin çok çeşitli parçaları olan karmaşık bir alet olması
1
25. Dede Korkut Kitabı, Oğuz Türklerinin bugün Türki-
ye, Azerbaycan ve Kazakistan'ı kapsayan geniş bir
coğrafyada egemenlik kurduğu dönemlerden kalma
hikâyelerin 15-16. yüzyılda yazıya geçirilmesiyle oluş-
muş bir derlemedir Eski Türk edebiyatı eserlerinin en
iyi örneklerinden biridir ve içindeki atasözü, deyim, ağıt
ve benzeri sözlü gelenek ürünlerinin yanı sıra eski Türk
gelenekleri, inanışları ve ritüelleri bakımından da zengin
bir kaynaktır Kitapta on iki hikâye ve hikâyelere ilişkin on
üç şarkı var. Bunlardan en bilinenleri "Deli Dumrul", "Bo-
ğaç Han", "Basat'ın Tepegöz'ü Öldürmesi" ve "Kanturali"
hikâyeleridir. Destandan halk hikâyesine geçiş dönemini
gösterdiği için halk edebiyatı bakımından da önemlidir.
Hikâye ve şarkıları bir arada bulundurmasının yanı sıra
hikâyelerin şiirimsi bir şekilde anlatılması da eseri öne
çıkaran özelliklerdendir. Kahramanlıklar ve efsanevi un-
surların karıştığı gündelik olayların anlatıldığı hikâyelerde
Dede Korkut bilge kişi olarak ortaya çıkarak kurguya
katkıda bulunur. Kitabın günümüze kalan iki nüshası Va-
tikan ve Dresden'de bulunan kütüphanelerde korunuyor
olsa da Dede Korkut hikâyelerinden çeşitli kültürel ögeler
Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan'da günlük hayattan
ulusal ve uluslararası etkinliklere kadar çeşitli alanlarda
yaşatılarak nesiller arasında gelenek köprüsü kurmaya
devam ediyor.
Bu parçadan yola çıkarak "Dede Korkut Hikâyeleri" ile ilgili
olarak;
I. Orijinal nüshalarının yabancı ülkelerde oluşu önemi-
nin yeterince anlaşılması önünde büyük bir engeldir.
II. Hikâyelerin yazarı Dede Korkut, aynı zamanda eser-
deki önemli bir kahraman olarak karşımıza çıkar.
III. Eser, eski Türk kültürünü günümüze taşıması açısın-
dan büyük bir değerdir.
IV. Didaktik bir üslupla kaleme alınan eserde, olağanüs-
tü olaylara da çokça yer verilmiştir.
maddelerinden hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız IIV C) Yalnız III
E) II ve III
IV
grive iv
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1 25. Dede Korkut Kitabı, Oğuz Türklerinin bugün Türki- ye, Azerbaycan ve Kazakistan'ı kapsayan geniş bir coğrafyada egemenlik kurduğu dönemlerden kalma hikâyelerin 15-16. yüzyılda yazıya geçirilmesiyle oluş- muş bir derlemedir Eski Türk edebiyatı eserlerinin en iyi örneklerinden biridir ve içindeki atasözü, deyim, ağıt ve benzeri sözlü gelenek ürünlerinin yanı sıra eski Türk gelenekleri, inanışları ve ritüelleri bakımından da zengin bir kaynaktır Kitapta on iki hikâye ve hikâyelere ilişkin on üç şarkı var. Bunlardan en bilinenleri "Deli Dumrul", "Bo- ğaç Han", "Basat'ın Tepegöz'ü Öldürmesi" ve "Kanturali" hikâyeleridir. Destandan halk hikâyesine geçiş dönemini gösterdiği için halk edebiyatı bakımından da önemlidir. Hikâye ve şarkıları bir arada bulundurmasının yanı sıra hikâyelerin şiirimsi bir şekilde anlatılması da eseri öne çıkaran özelliklerdendir. Kahramanlıklar ve efsanevi un- surların karıştığı gündelik olayların anlatıldığı hikâyelerde Dede Korkut bilge kişi olarak ortaya çıkarak kurguya katkıda bulunur. Kitabın günümüze kalan iki nüshası Va- tikan ve Dresden'de bulunan kütüphanelerde korunuyor olsa da Dede Korkut hikâyelerinden çeşitli kültürel ögeler Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan'da günlük hayattan ulusal ve uluslararası etkinliklere kadar çeşitli alanlarda yaşatılarak nesiller arasında gelenek köprüsü kurmaya devam ediyor. Bu parçadan yola çıkarak "Dede Korkut Hikâyeleri" ile ilgili olarak; I. Orijinal nüshalarının yabancı ülkelerde oluşu önemi- nin yeterince anlaşılması önünde büyük bir engeldir. II. Hikâyelerin yazarı Dede Korkut, aynı zamanda eser- deki önemli bir kahraman olarak karşımıza çıkar. III. Eser, eski Türk kültürünü günümüze taşıması açısın- dan büyük bir değerdir. IV. Didaktik bir üslupla kaleme alınan eserde, olağanüs- tü olaylara da çokça yer verilmiştir. maddelerinden hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız IIV C) Yalnız III E) II ve III IV grive iv
5. Barış ve adalet haykırarak doğan yirminci yüzyıl, kanın içinde
boğulmuş olarak öldü ve bulduğundan çok daha adaletsiz bir
dünya bıraktı arkasında. Yine barış ve adalet haykırarak do-
dan yirmi birinci yüzyıl da önceki yüzyılın izinden gitmekte.
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz?
A) Her iki yüzyıl da insanlığa umut vadederek gelmiştir.
B) 20. yüzyılın sonunda yaşananlar, yüzyılın başından daha
vahim bir hâl almıştır.
C) 21. yüzyılda yaşanan olaylar bir önceki yüzyıldan farklılık
göstermemektedir.
D) Barış ve adalet vadeden 21. yüzyıl, bir önceki asrı arat-
maktadır.
Eiki asırdır insanlık, eşitsizlik ve savaşlar içerisinde kalmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Barış ve adalet haykırarak doğan yirminci yüzyıl, kanın içinde boğulmuş olarak öldü ve bulduğundan çok daha adaletsiz bir dünya bıraktı arkasında. Yine barış ve adalet haykırarak do- dan yirmi birinci yüzyıl da önceki yüzyılın izinden gitmekte. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz? A) Her iki yüzyıl da insanlığa umut vadederek gelmiştir. B) 20. yüzyılın sonunda yaşananlar, yüzyılın başından daha vahim bir hâl almıştır. C) 21. yüzyılda yaşanan olaylar bir önceki yüzyıldan farklılık göstermemektedir. D) Barış ve adalet vadeden 21. yüzyıl, bir önceki asrı arat- maktadır. Eiki asırdır insanlık, eşitsizlik ve savaşlar içerisinde kalmıştır.
Büyük Düşün Hedefini Yüksek Tut
4. Kara Kitap'taki aile, tipik bir eski İstanbul burjuva
ailesidir. Batılı kıyafetler, etekler, kısa pantolonlar
giyen modern Avrupa'nın hayat tarzını pek çok
konuda kolayca benimsemek isteyen bu insanlar
bir üçüncü dünya ülkesinde farkında olmadan
kendine özgü bir hayat tarzı yaratmışlardı.
Pamuk'un dikkatleri bu dünyayı ahlaki olarak
yargılamaktan çok, anlamaya ve sevmeye
yöneliktir. "Salon" denen oturma odalarının günlük
yaşam alanı olarak değil, ailenin Batılılaştığını
kanıtlayan bir çeşit müze gibi kullanılması, daire
kapılarının açık olması, Batılılaşmanın bazı simge
ve işaretlerinin vitrinlerde özenle saklanması, pek
az çalınan piyanolar, yazarın ilk elden öğrenip
hayattan gördüğü ayrıntılardı. Kara Kitap'ta
ailenin aşçısı Esma Hanım'ın evin bir üyesi gibi
aile üyeleriyle sigara yüzünden atışması ya da
kendisinden şikâyet edenlere cevap yetiştirmesi,
hatta onları azarlaması bu tür ailelerde karşılaşılan
bir şeydi.
Kara Kitap romanından bahseden bu parçanın
anlatımında aşağıdakilerin hangisine yoğun
olarak başvurulmuştur?
A) Örneklemeye
B) Öykülemeye
C) Tanımlamaya
D) Tartışmacı anlatıma
E) Karşılaştırmaya
(0
913
29
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Büyük Düşün Hedefini Yüksek Tut 4. Kara Kitap'taki aile, tipik bir eski İstanbul burjuva ailesidir. Batılı kıyafetler, etekler, kısa pantolonlar giyen modern Avrupa'nın hayat tarzını pek çok konuda kolayca benimsemek isteyen bu insanlar bir üçüncü dünya ülkesinde farkında olmadan kendine özgü bir hayat tarzı yaratmışlardı. Pamuk'un dikkatleri bu dünyayı ahlaki olarak yargılamaktan çok, anlamaya ve sevmeye yöneliktir. "Salon" denen oturma odalarının günlük yaşam alanı olarak değil, ailenin Batılılaştığını kanıtlayan bir çeşit müze gibi kullanılması, daire kapılarının açık olması, Batılılaşmanın bazı simge ve işaretlerinin vitrinlerde özenle saklanması, pek az çalınan piyanolar, yazarın ilk elden öğrenip hayattan gördüğü ayrıntılardı. Kara Kitap'ta ailenin aşçısı Esma Hanım'ın evin bir üyesi gibi aile üyeleriyle sigara yüzünden atışması ya da kendisinden şikâyet edenlere cevap yetiştirmesi, hatta onları azarlaması bu tür ailelerde karşılaşılan bir şeydi. Kara Kitap romanından bahseden bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisine yoğun olarak başvurulmuştur? A) Örneklemeye B) Öykülemeye C) Tanımlamaya D) Tartışmacı anlatıma E) Karşılaştırmaya (0 913 29
ÖZ GÜVEN
DENEME
10. SINAVI
26. Bireyi mesleğe yönlendirirken onun ilgileri, yetenekleri ve
toplumun ihtiyaçları göz önüne alınmalıdır. Ancak on on beş
yıl sonra hangi meslekte ne kadar insan gücüne ihtiyaç duyu-
lacağını kestirebilmek zor. Ayrıca bu bir ölçüde kestirilebilse
bile zamanla bazı mesleklerle ilgili modalar ortaya çıkıyor.
Özellikle gençler arasında kimi meslekler daha çok tutulmaya
başlıyor, ister istemez o mesleğe eğilim artıyor. Sonra, bazı
mesleklerde daha çok para kazanıldığı için gençler özellikle
o mesleklere yöneliyor.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Çalışma alanlarının ve mesleklerin sınırlı oluşu gençlerin
meslek seçimlerini etkilemektedir.
B) Bireylerin ilgilerinin çok yönlü ve çok boyutlu oluşu, belirli
mesleklerde yığılmaya neden oluyor.
C) Toplumun ihtiyaçlarıyla insanların eğilimlerini bağdaştırma
düşüncesi yeni mesleklerin doğmasını sağlıyor.
D) Anne ve babaların çocukları yanlış yönlendirmesi, çocuk-
larının meslek seçimlerinde yanlışlığa neden olmaktadır.
E) Yeni mesleklerin doğması, eski mesleklere olan ilgiyi
ortadan kaldırıyor.
Yazın alanının en çapraşık sokağı olan tiyatro dalında, bugü-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ÖZ GÜVEN DENEME 10. SINAVI 26. Bireyi mesleğe yönlendirirken onun ilgileri, yetenekleri ve toplumun ihtiyaçları göz önüne alınmalıdır. Ancak on on beş yıl sonra hangi meslekte ne kadar insan gücüne ihtiyaç duyu- lacağını kestirebilmek zor. Ayrıca bu bir ölçüde kestirilebilse bile zamanla bazı mesleklerle ilgili modalar ortaya çıkıyor. Özellikle gençler arasında kimi meslekler daha çok tutulmaya başlıyor, ister istemez o mesleğe eğilim artıyor. Sonra, bazı mesleklerde daha çok para kazanıldığı için gençler özellikle o mesleklere yöneliyor. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? A) Çalışma alanlarının ve mesleklerin sınırlı oluşu gençlerin meslek seçimlerini etkilemektedir. B) Bireylerin ilgilerinin çok yönlü ve çok boyutlu oluşu, belirli mesleklerde yığılmaya neden oluyor. C) Toplumun ihtiyaçlarıyla insanların eğilimlerini bağdaştırma düşüncesi yeni mesleklerin doğmasını sağlıyor. D) Anne ve babaların çocukları yanlış yönlendirmesi, çocuk- larının meslek seçimlerinde yanlışlığa neden olmaktadır. E) Yeni mesleklerin doğması, eski mesleklere olan ilgiyi ortadan kaldırıyor. Yazın alanının en çapraşık sokağı olan tiyatro dalında, bugü-
A
kitapçığı
1. Bu testte 40 soru vardır
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına is
3 Bu testin cevaplanması için tavsiye olunan sure 45 dakikadır
1.
Bir asra yakın ömrü olan aile şirketi sorunlu günler yaşayın-
ca şirketin başına, kurtarıcı olarak tanınmış bir yönetici ge-
tirildi. Bu yönetici öncelikle yılların problemlerini tespit etmek
için uğraştı. Bu problemlerin kısa ürede halledilemeyeceği-
ni anlayınca ilk yıl kabuk değiştirmekle yetinip asıl planları-
ni gelecek için yaptı.
Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Niteliği değiştirmeden reklam gücüyle şirketin etkinliği-
ni devam ettirmeye çalışmak
B) Şirketin ana hedeflerini değiştirmeden onlarla ilgili basit
değişiklikler yapmak
C) Temel sorunları çözmeden yüzeysel iyileştirmeler yap-
mak
D) Şirketin toplumla daha çok bütünleşmesini sağlayacak
çalışmalarda bulunamamak
ET Şirketin atılım yapması için gerekli olan alt yapıyı hazır-
lamak
3.
Prf Yayınları
Sanat
dir. C
gu) y
mam
Çünk
dinla
de b
mar
lam
ma:
Bu
par
A)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A kitapçığı 1. Bu testte 40 soru vardır 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına is 3 Bu testin cevaplanması için tavsiye olunan sure 45 dakikadır 1. Bir asra yakın ömrü olan aile şirketi sorunlu günler yaşayın- ca şirketin başına, kurtarıcı olarak tanınmış bir yönetici ge- tirildi. Bu yönetici öncelikle yılların problemlerini tespit etmek için uğraştı. Bu problemlerin kısa ürede halledilemeyeceği- ni anlayınca ilk yıl kabuk değiştirmekle yetinip asıl planları- ni gelecek için yaptı. Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Niteliği değiştirmeden reklam gücüyle şirketin etkinliği- ni devam ettirmeye çalışmak B) Şirketin ana hedeflerini değiştirmeden onlarla ilgili basit değişiklikler yapmak C) Temel sorunları çözmeden yüzeysel iyileştirmeler yap- mak D) Şirketin toplumla daha çok bütünleşmesini sağlayacak çalışmalarda bulunamamak ET Şirketin atılım yapması için gerekli olan alt yapıyı hazır- lamak 3. Prf Yayınları Sanat dir. C gu) y mam Çünk dinla de b mar lam ma: Bu par A)
17. I.
MARATON PARAGRAF DENEMELE
Gelişen hiçbir teknoloji elbette tesadüf değil
fakat teknolojinin gelişmesine en çok katkı
sağlayan araştırmalar uzayla ilgili olarak yapı-
liyor. Uzay çalışmalarında geliştirilen çoğu tek-
noloji, bugün günlük yaşamımızın vazgeçil-
mezleri arasında yer almaktadır.
II. Uzay araştırmaları sırasında, ıslak zeminden
kaynaklanan güvenlik sorunlarını gidermek
için kullanılan teknik; daha sonra otoyollarda,
uçak pistlerinde kullanılmaya başlandı. Yüzey-
deki suyu azaltmaya yarayan güvenlik olukla-
ri, havuz vb. alanlarda da kullanılmaktadır.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Aynı olayın farklı yönleri örneklendirme yoluy-
la karşılaştırılmaktadır.
B) parçada farklı konulara ilişkin ortak görüş-
ler, II. parçada aynı konuya ilişkin karşıt gö-
rüşler dile getirilmektedir.
C) Aynı olgu, farklı yönleriyle değerlendirilip ele
alınmaktadır.
D. parçada açıklanan durum II. parçada örnek-
lendirilmiştir.
18. Almanya
Münster
E) Teknolojik gelişmelerin yıllarca süren araştır-
malara dayandığı vurgulanmaktadır.
nat takip
cek ser
Münster
APOIEMI
mur ça
la ya d
tin dö
(11) M
ve tü
fetm
selv
yap
Pro
et
Öz
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
17. I. MARATON PARAGRAF DENEMELE Gelişen hiçbir teknoloji elbette tesadüf değil fakat teknolojinin gelişmesine en çok katkı sağlayan araştırmalar uzayla ilgili olarak yapı- liyor. Uzay çalışmalarında geliştirilen çoğu tek- noloji, bugün günlük yaşamımızın vazgeçil- mezleri arasında yer almaktadır. II. Uzay araştırmaları sırasında, ıslak zeminden kaynaklanan güvenlik sorunlarını gidermek için kullanılan teknik; daha sonra otoyollarda, uçak pistlerinde kullanılmaya başlandı. Yüzey- deki suyu azaltmaya yarayan güvenlik olukla- ri, havuz vb. alanlarda da kullanılmaktadır. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Aynı olayın farklı yönleri örneklendirme yoluy- la karşılaştırılmaktadır. B) parçada farklı konulara ilişkin ortak görüş- ler, II. parçada aynı konuya ilişkin karşıt gö- rüşler dile getirilmektedir. C) Aynı olgu, farklı yönleriyle değerlendirilip ele alınmaktadır. D. parçada açıklanan durum II. parçada örnek- lendirilmiştir. 18. Almanya Münster E) Teknolojik gelişmelerin yıllarca süren araştır- malara dayandığı vurgulanmaktadır. nat takip cek ser Münster APOIEMI mur ça la ya d tin dö (11) M ve tü fetm selv yap Pro et Öz C
1.
els
Yayınları
Cümle Anlamı - V
Deneme edebiyatının "alay beyi" olarak tanımlanan Salah Birsel'in ürünlerinde bilgi birikimi egemendir. O, olaylara ağırlık ver
denemelerinde bir olay bir başka olayı çağrıştırır ve yazar, daldan dala atlàr. Kelimeleri sözlüklerin verdiği, bilinen anlamlarıyla
lanmakla yetinmeyerek onları yepyeni ve bambaşka anlam katmanlarıyla donatır.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen sanatçı tarafından söylenmiş olabilir?
A) Ben, sözcüklerin art anlamları ardından koşan bir yazarım. Bir sözcük hokkabazıyım. Denemelerimin kahve söyleşileri g
olmasını, başladığı yerde değil, başlamadığı yerde bitmesini severim. Deneme bir de bilgi kumbarasıdır. Denemeci, istese
istemese de yazısından birtakım bilgiler fışkırır.
B) İnancım odur ki deneme kendisine sınır çizmemelidir, çizemez. O, özgür ufuklara açılmış bir yazış türüdür. Söyleşiden anıya
gezi notlarından öyküye, günlükten yazınsal eleştiriye, öz yaşam öyküsünden portreye dek çok çeşitli alanlara yaklaşır ya da
kıyılardan uzaklaşır.
4.
Benim için kutsal bir yolculuk deneme. Ülkeler, iklimler, uygarlıklar ve kitaplar arası bir yolculuk! Zaten ilkin yolculuklardan
hareketle deneme yazmaya başladım. Bir anlatı biçimi olarak denemeyi seçişim, bir bakıma anlatmak istediklerimin zorlama
sonucu gerçekleşti.
DY Deneme bir yandan eleştirmedir benim için. Denemeci bir konuyu alır, onu inceler, onun gereklerini bulmaya, göstermeye çalışın
Denemeci şiirde, hikâyede, musikide neler bulunduğunu söylerken kendince bulunması gerekenleri de söyler.
T
E) Denemelerimi önceden tespit edilmiş bir plana göre değil, yazma arzusu duyduğum zaman kaleme alırım. Daha önce baz
yazılarımda belirttiğim gibi, ben gerçeği ve insanı katı bir çerçeve içine alan ve her şeyi önceden izah eden fikir sistemlerinden
hoşlanmam.
1. Göçm
orma
II. Göç
turis
I ve II m
A) Ge
B) Elc
go
C) TU
b
D) C
DON
E)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. els Yayınları Cümle Anlamı - V Deneme edebiyatının "alay beyi" olarak tanımlanan Salah Birsel'in ürünlerinde bilgi birikimi egemendir. O, olaylara ağırlık ver denemelerinde bir olay bir başka olayı çağrıştırır ve yazar, daldan dala atlàr. Kelimeleri sözlüklerin verdiği, bilinen anlamlarıyla lanmakla yetinmeyerek onları yepyeni ve bambaşka anlam katmanlarıyla donatır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen sanatçı tarafından söylenmiş olabilir? A) Ben, sözcüklerin art anlamları ardından koşan bir yazarım. Bir sözcük hokkabazıyım. Denemelerimin kahve söyleşileri g olmasını, başladığı yerde değil, başlamadığı yerde bitmesini severim. Deneme bir de bilgi kumbarasıdır. Denemeci, istese istemese de yazısından birtakım bilgiler fışkırır. B) İnancım odur ki deneme kendisine sınır çizmemelidir, çizemez. O, özgür ufuklara açılmış bir yazış türüdür. Söyleşiden anıya gezi notlarından öyküye, günlükten yazınsal eleştiriye, öz yaşam öyküsünden portreye dek çok çeşitli alanlara yaklaşır ya da kıyılardan uzaklaşır. 4. Benim için kutsal bir yolculuk deneme. Ülkeler, iklimler, uygarlıklar ve kitaplar arası bir yolculuk! Zaten ilkin yolculuklardan hareketle deneme yazmaya başladım. Bir anlatı biçimi olarak denemeyi seçişim, bir bakıma anlatmak istediklerimin zorlama sonucu gerçekleşti. DY Deneme bir yandan eleştirmedir benim için. Denemeci bir konuyu alır, onu inceler, onun gereklerini bulmaya, göstermeye çalışın Denemeci şiirde, hikâyede, musikide neler bulunduğunu söylerken kendince bulunması gerekenleri de söyler. T E) Denemelerimi önceden tespit edilmiş bir plana göre değil, yazma arzusu duyduğum zaman kaleme alırım. Daha önce baz yazılarımda belirttiğim gibi, ben gerçeği ve insanı katı bir çerçeve içine alan ve her şeyi önceden izah eden fikir sistemlerinden hoşlanmam. 1. Göçm orma II. Göç turis I ve II m A) Ge B) Elc go C) TU b D) C DON E)
(1) Doğrusu biz, hiçbir sanat eserinde samimilik aramayız.
(II) Aradığımız şey o eserin samimi gözükmesidir. (III) Şair
beni samimiliğine inandırabiliyorsa benim için yeterlidir.
(IV) Şair, gerçek duygularını yani yaşayıp hissettiklerini
okurlarıyla paylaşmak zorundadır. (V) Bizim sanat ada-
mında arama hakkına sahip olduğumuz biricik şey, kandır-
ma gücüdür.
Numaralanmış cümlelerden hangisi, parçanın anlam
bütünlüğüyle örtüşmez?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Doğrusu biz, hiçbir sanat eserinde samimilik aramayız. (II) Aradığımız şey o eserin samimi gözükmesidir. (III) Şair beni samimiliğine inandırabiliyorsa benim için yeterlidir. (IV) Şair, gerçek duygularını yani yaşayıp hissettiklerini okurlarıyla paylaşmak zorundadır. (V) Bizim sanat ada- mında arama hakkına sahip olduğumuz biricik şey, kandır- ma gücüdür. Numaralanmış cümlelerden hangisi, parçanın anlam bütünlüğüyle örtüşmez?
Eskiden İstiklal Caddesi üzerinde Baylan Pastanesi vardı.
Yazarlar orada toplanırdı. Ben de ara sıra gider, oranın sev-
diğim tatlılarından peşmelba yerdim. Şeftali üzerine krema,
dondurma eklenerek servis edilen bir tatlı. Adının nereden gel-
diğini de söyleyeyim: Unlü Soprano Melba'nın en sevdiği tatlı.
Peki, nasıl ortaya çıkmış? Şeftaliyi çok severmiş, üzerine de
krema koydururmuş. Böylece tatlının adı Soprano'ya izafeten
peşmelba yani "Melba Şeftalisi" olarak anılmış.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Oyküleyici anlatım
B) Açıklayıcı anlatım
C) Karşılaştırma
5.
Tanık gösterme
E) Birinct kişili anlatin
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Eskiden İstiklal Caddesi üzerinde Baylan Pastanesi vardı. Yazarlar orada toplanırdı. Ben de ara sıra gider, oranın sev- diğim tatlılarından peşmelba yerdim. Şeftali üzerine krema, dondurma eklenerek servis edilen bir tatlı. Adının nereden gel- diğini de söyleyeyim: Unlü Soprano Melba'nın en sevdiği tatlı. Peki, nasıl ortaya çıkmış? Şeftaliyi çok severmiş, üzerine de krema koydururmuş. Böylece tatlının adı Soprano'ya izafeten peşmelba yani "Melba Şeftalisi" olarak anılmış. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Oyküleyici anlatım B) Açıklayıcı anlatım C) Karşılaştırma 5. Tanık gösterme E) Birinct kişili anlatin
18. (1) Kitap, İkinci Dünya Savaşı'ndan söz eden on bir öyküden
oluşuyor. (II) Yumuşak, şiirsel bir dille anlatılmış her şey.
(III) Bu öyküler, aslında yaşamın acımasız gerçeklerine,
savaşa ve savaş sonrası yaşantılara ayna tutuyor. (IV)
Umutsuzluğun egemen olduğu bu öykülerde, öldürmenin
anlamsızlığı ve insanların anlam arayışları anlatılıyor. (V)
Öyküler, insanların nasıl savaştığını değil; savaşın insanlara
ne yaptığını anlatıyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde “içerik"
söz konusu edilmemiştir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
18. (1) Kitap, İkinci Dünya Savaşı'ndan söz eden on bir öyküden oluşuyor. (II) Yumuşak, şiirsel bir dille anlatılmış her şey. (III) Bu öyküler, aslında yaşamın acımasız gerçeklerine, savaşa ve savaş sonrası yaşantılara ayna tutuyor. (IV) Umutsuzluğun egemen olduğu bu öykülerde, öldürmenin anlamsızlığı ve insanların anlam arayışları anlatılıyor. (V) Öyküler, insanların nasıl savaştığını değil; savaşın insanlara ne yaptığını anlatıyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde “içerik" söz konusu edilmemiştir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
18. Bir sanat yapıtını okurken veya okuduktan sonra o yapıtın
içinizde yaşayan, yankılanan yanı sizi altüst eder.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle anlamca aynı
doğrultuda değildir?
A) Attila İlhan'ın, "Dersaadet'te Sabah Ezanları" romanını
yeni bitirdim; ama roman aklımdan adeta uçup gitti.
B) John Steinbeck'in, "Gazap Üzümleri" romanıyla içinde
yaşadığım dünyayı unutup uzun bir süre sanatçının ev-
reninde yaşadım.
C) Halit Ziya'nın "Aşk-ı Memnu" romanını bugün de okusam
ilk okumamda olduğu gibi kendimden geçerim.
D) Fazıl Hüsnü'nün, Behçet Necatigil'in şiirlerini okurken
tükenmezliğin değişik hazlarıyla buluşurum.
E) Daha ilk sayfasında beni saran "Mavi Sürgün", hayata
başka türlü bakmamı sağladı.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
18. Bir sanat yapıtını okurken veya okuduktan sonra o yapıtın içinizde yaşayan, yankılanan yanı sizi altüst eder. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle anlamca aynı doğrultuda değildir? A) Attila İlhan'ın, "Dersaadet'te Sabah Ezanları" romanını yeni bitirdim; ama roman aklımdan adeta uçup gitti. B) John Steinbeck'in, "Gazap Üzümleri" romanıyla içinde yaşadığım dünyayı unutup uzun bir süre sanatçının ev- reninde yaşadım. C) Halit Ziya'nın "Aşk-ı Memnu" romanını bugün de okusam ilk okumamda olduğu gibi kendimden geçerim. D) Fazıl Hüsnü'nün, Behçet Necatigil'in şiirlerini okurken tükenmezliğin değişik hazlarıyla buluşurum. E) Daha ilk sayfasında beni saran "Mavi Sürgün", hayata başka türlü bakmamı sağladı.
10.
1. Aydınlanma Dönemi'nde Avrupa'da "İnsan,
düşünen bir varlık olarak şartlarını ve çağını ileriye
taşımak zorundadır." fikri hâkimdir. Bu nedenle
insanoğlu, evrenin sırlarını çözmeye çalışarak ve
çağın en büyük korkusu olan başarısızlığın üstüne
giderek yeni rotalar çizmek mecburiyetindedir.
Çağın bir parçası olmak isteyen bilim insanları
tarihten ders almak zorundadır.
II. Türkiye'nin kaderini belirleyen, ülkemizi işgal
kuvvetlerinin elinden kurtararak bağımsız bir devlet
kurmamızı sağlayan Kurtuluş Savaşı, Mustafa
Kemal Atatürk'ün önderliğinde, birçok kahramanın
fedakârlığı sayesinde kazanılmıştır. Kadın, erkek,
genç, yaşlı demeden herkesin bir olduğu bu
mücadele, başta Atatürk olmak üzere
kahramanlıkları ile göğsümüzü kabartan
karakterlerin zaferidir.
III. XV. Yüzyılda Avrupa'da birçok sanatçı ve bilim
adamı tarafından başlatılan Rönesans, Avrupa'nın
aydınlanma yaşadığı bir dönemdir. Avrupa'ya
öğrenim görmeye gelen kişiler ve Avrupa'dan ticaret
yapmak için farklı ülkelere giden tüccarlar bu
aydınlanma akımının yayılmasının en temel
nedenleri olarak düşünülebilir.
Numaralanmış metinlerden hangileri "Zor
zamanlar güçlü insanları, güçlü insanlar iyi
zamanları, iyi zamanlar zayıf insanları, zayıf
insanlar da zor zamanları ortaya çıkarır."
cümlesinde belirtilen düşüncelerden herhangi
biri ile ilişkilendirilemez?
A) II ve III.
C) I ve III.
B) Yalnız II.
D) Yalnız I.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
10. 1. Aydınlanma Dönemi'nde Avrupa'da "İnsan, düşünen bir varlık olarak şartlarını ve çağını ileriye taşımak zorundadır." fikri hâkimdir. Bu nedenle insanoğlu, evrenin sırlarını çözmeye çalışarak ve çağın en büyük korkusu olan başarısızlığın üstüne giderek yeni rotalar çizmek mecburiyetindedir. Çağın bir parçası olmak isteyen bilim insanları tarihten ders almak zorundadır. II. Türkiye'nin kaderini belirleyen, ülkemizi işgal kuvvetlerinin elinden kurtararak bağımsız bir devlet kurmamızı sağlayan Kurtuluş Savaşı, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde, birçok kahramanın fedakârlığı sayesinde kazanılmıştır. Kadın, erkek, genç, yaşlı demeden herkesin bir olduğu bu mücadele, başta Atatürk olmak üzere kahramanlıkları ile göğsümüzü kabartan karakterlerin zaferidir. III. XV. Yüzyılda Avrupa'da birçok sanatçı ve bilim adamı tarafından başlatılan Rönesans, Avrupa'nın aydınlanma yaşadığı bir dönemdir. Avrupa'ya öğrenim görmeye gelen kişiler ve Avrupa'dan ticaret yapmak için farklı ülkelere giden tüccarlar bu aydınlanma akımının yayılmasının en temel nedenleri olarak düşünülebilir. Numaralanmış metinlerden hangileri "Zor zamanlar güçlü insanları, güçlü insanlar iyi zamanları, iyi zamanlar zayıf insanları, zayıf insanlar da zor zamanları ortaya çıkarır." cümlesinde belirtilen düşüncelerden herhangi biri ile ilişkilendirilemez? A) II ve III. C) I ve III. B) Yalnız II. D) Yalnız I.