Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

2.
Düşsel ögelere yer verilmiştir.
Betimleyici anlatım kullanılmıştır.
Yinelemeler ile anlatima akıcılık katılmıştır.
DY Farklı yapıda cümlelere yer verilmiştir.
E) Aynntilanın anlatımında değişik duyulardan yararlanıl-
miştir. X
(1) Politik slogancı söylem, nitelikli edebiyatın hiç mi hiç
kaldıramayacağı bir hamlıktır. (II) Çünkü konu ne olursa
olsun ancak edebiyat diliyle anlatıldığı zaman inandırıcı
ve etkileyici olur. (III) Yoksa eser yalınkat kalır, sıkıcı bir
hâl alır. (IV) Politikayı doğrudan değil edebiyatın kural-
ları içinde, özgün dille ve örtülü yansıtmak ustalık belir-
tisidir. (V) Yazdıklarıma bir tutam da politika katayım, di-
yenlerse politik değil, itici olurlar.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede, olumsuz bir eleştiri yapılmıştır.
II. cümlede, önceki cümlenin gerekçesi açıklanmıştır.
III. cümlede, saptama yapılmıştır.
IV. cümlede, kişisel görüş aktarılmıştır.
E) V. cümlede, tahminde bulunulmuştur.
4.
3
şün
A)H
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Düşsel ögelere yer verilmiştir. Betimleyici anlatım kullanılmıştır. Yinelemeler ile anlatima akıcılık katılmıştır. DY Farklı yapıda cümlelere yer verilmiştir. E) Aynntilanın anlatımında değişik duyulardan yararlanıl- miştir. X (1) Politik slogancı söylem, nitelikli edebiyatın hiç mi hiç kaldıramayacağı bir hamlıktır. (II) Çünkü konu ne olursa olsun ancak edebiyat diliyle anlatıldığı zaman inandırıcı ve etkileyici olur. (III) Yoksa eser yalınkat kalır, sıkıcı bir hâl alır. (IV) Politikayı doğrudan değil edebiyatın kural- ları içinde, özgün dille ve örtülü yansıtmak ustalık belir- tisidir. (V) Yazdıklarıma bir tutam da politika katayım, di- yenlerse politik değil, itici olurlar. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, olumsuz bir eleştiri yapılmıştır. II. cümlede, önceki cümlenin gerekçesi açıklanmıştır. III. cümlede, saptama yapılmıştır. IV. cümlede, kişisel görüş aktarılmıştır. E) V. cümlede, tahminde bulunulmuştur. 4. 3 şün A)H
38. İsmet Özel, gelenekçi-modernist karşıtlığının ötesinde şiirdeki
imgeyi bütüncül bir bakış açısıyla ele alan şair ve yazarımızdır.
Özel'e göre iyinin, doğrunun ve güzelin anlatılmasında sözlü
dil yetersizdir ve "üst dil" olarak tanımladığı şiir, bu yetersizliği
gidermek için doğmuştur. Şairin şiirlerindeki misralar, hak ara-
mak için, Süleyman'ın huzuruna duran bir karınca gibi korku-
suzdur. Çünkü Özel'e göre şiir, "Başkaldıranların ve haksızlığa
uğrayanların sesidir." Şaire göre günümüz medeniyeti, haksız-
lığın ve sömürünün değişik ideolojiler adı altında insanoğluna
dayatıldığı, kimliklerin yitirildiği bir yığın hâlidir. Her kitabında
Türk edebiyatına yeni bir bakış getiren şair, fikir dünyamızı da
zenginleştirmeye devam eder.
Bu parçada İsmet Özel ile ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisine değinilmemiştir?
A) Evrensel bir şiir dili oluşturduğuna
Toplumcu anlayışla yazdığına
Düşüncelerini yansıtmaktan çekinmediğine
D) Şiirlerinde ideolojik bir yapının bulunduğuna
Özgün kabul edilen eserler verdiğine
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
38. İsmet Özel, gelenekçi-modernist karşıtlığının ötesinde şiirdeki imgeyi bütüncül bir bakış açısıyla ele alan şair ve yazarımızdır. Özel'e göre iyinin, doğrunun ve güzelin anlatılmasında sözlü dil yetersizdir ve "üst dil" olarak tanımladığı şiir, bu yetersizliği gidermek için doğmuştur. Şairin şiirlerindeki misralar, hak ara- mak için, Süleyman'ın huzuruna duran bir karınca gibi korku- suzdur. Çünkü Özel'e göre şiir, "Başkaldıranların ve haksızlığa uğrayanların sesidir." Şaire göre günümüz medeniyeti, haksız- lığın ve sömürünün değişik ideolojiler adı altında insanoğluna dayatıldığı, kimliklerin yitirildiği bir yığın hâlidir. Her kitabında Türk edebiyatına yeni bir bakış getiren şair, fikir dünyamızı da zenginleştirmeye devam eder. Bu parçada İsmet Özel ile ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisine değinilmemiştir? A) Evrensel bir şiir dili oluşturduğuna Toplumcu anlayışla yazdığına Düşüncelerini yansıtmaktan çekinmediğine D) Şiirlerinde ideolojik bir yapının bulunduğuna Özgün kabul edilen eserler verdiğine
6.
Birçok yazar ve şairin hayatında, müziğin önemli bir
yeri vardır. Fransız şair Baudelaire, konuşma yetene-
ğini yitirdiği ve yatağa bağımlı yaşadığı bir dönemde,
sevdiği bir müziği duyunca ağlamış. Hiçbir şeye tepki
veremeyecek kadar hasta olmasına rağmen müziğe
tepki vermesi oldukça anlamlı. Araştırılsa yaşamında
müziğin ayrı bir yeri olan daha nice sanatçı bulunur.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi kullanılmış-
tır?
A) Benzetme
B) Örneklendirme
C) Betimleme
D) Karşılaştırma
8.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. Birçok yazar ve şairin hayatında, müziğin önemli bir yeri vardır. Fransız şair Baudelaire, konuşma yetene- ğini yitirdiği ve yatağa bağımlı yaşadığı bir dönemde, sevdiği bir müziği duyunca ağlamış. Hiçbir şeye tepki veremeyecek kadar hasta olmasına rağmen müziğe tepki vermesi oldukça anlamlı. Araştırılsa yaşamında müziğin ayrı bir yeri olan daha nice sanatçı bulunur. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi kullanılmış- tır? A) Benzetme B) Örneklendirme C) Betimleme D) Karşılaştırma 8.
arin, evlerin
dir. Yaşad
para uğrun
r yaptığın
nefes aline
emliyoruz
yısının
boğuşaray
an harcad
kula gide
Bu da b
ayırman
ri birbirle
in karma
komşus
letişimsiz
asına ne
balkon
ahit olmu
inan so
ens
Edebiyatta, düşüncenin ardında bir düşünce daha olması,
onun ardında gene bir düşünce olmasliyidir. Böyle olmaz!
sa edebiyat bir plastik masaya benzer, dümdüz olur. Oysa
bir tahta masaya benzemesi gerekir, tahtanın altında
başka damarlar, başka biçimde görünümler vardır. Tahta-
nin derinine indikçe insan başka biçimlere rastlar.
A Anlatımda Çeşitlilik
B) Anlam Yoğunluğu 8
C Anlamda Kalıplaşma
Anlatım Derinliği
2
Paragrafta Konu/ Paragrafta Bar
Bu paragrafa en uygun başlık aşağıdakilerden hangi-
si olabilir?
Düşüncelerdeki Değişme
ÖSS 1984
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
arin, evlerin dir. Yaşad para uğrun r yaptığın nefes aline emliyoruz yısının boğuşaray an harcad kula gide Bu da b ayırman ri birbirle in karma komşus letişimsiz asına ne balkon ahit olmu inan so ens Edebiyatta, düşüncenin ardında bir düşünce daha olması, onun ardında gene bir düşünce olmasliyidir. Böyle olmaz! sa edebiyat bir plastik masaya benzer, dümdüz olur. Oysa bir tahta masaya benzemesi gerekir, tahtanın altında başka damarlar, başka biçimde görünümler vardır. Tahta- nin derinine indikçe insan başka biçimlere rastlar. A Anlatımda Çeşitlilik B) Anlam Yoğunluğu 8 C Anlamda Kalıplaşma Anlatım Derinliği 2 Paragrafta Konu/ Paragrafta Bar Bu paragrafa en uygun başlık aşağıdakilerden hangi- si olabilir? Düşüncelerdeki Değişme ÖSS 1984
26. Tarih boyunca insanın icat ettiği ve geliştirdiği bütün araç
gereçler birer teknolojik üründür. Bu ürünler bilimdeki ge-
lişmeler ve değişen ihtiyaçlara bağlı olarak zaman içinde
iyileştirilerek daha kullanışlı hale getirilmiştir. Geçmişten
bugüne çeşitli aşamalardan geçerek hayatımızın vazge-
çilmezleri arasına giren tekerlek bu teknolojik ürünlerden
biridir. Tekerleğin kim tarafından ve ne zaman icat edil-
diği bilinmemektedir. İnsanlar ilk zamanlarda ağır yük-
leri ağaç kütükleri üzerinde taşımışlardır. Bu kütükler za-
manla inceltilerek tekerleğin icadı gerçekleşmiştir. Günü-
müzdeki şekliyle tekerleği ilk defa bir arabada kullanan
medeniyet MÖ 3500'lerde Sümerler olmuştur. Tekerlek
tarih boyunca pek çok değişiklikten geçirilerek her defa-
sında daha kullanışlı hale getirilmiştir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy-
lenebilir?
Teknolojik ürünlerin ilk icat edildiği zamanla sonra-
kiler arasında farklar vardır.
B) Yük taşımak için bulunan ilk teknolojik ürün teker-
lektir.
C) Tekerleği yük taşımada kullanan ilk medeniyet Sü-
merler'dir.
D) Tekerlek ilk kullanılmaya başlandığından günümüze
kadar her defasında daha da incelmiştir.
E) Teknolojik ürünlerin icadı insanlara büyük kolaylıklar
sağlamıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
26. Tarih boyunca insanın icat ettiği ve geliştirdiği bütün araç gereçler birer teknolojik üründür. Bu ürünler bilimdeki ge- lişmeler ve değişen ihtiyaçlara bağlı olarak zaman içinde iyileştirilerek daha kullanışlı hale getirilmiştir. Geçmişten bugüne çeşitli aşamalardan geçerek hayatımızın vazge- çilmezleri arasına giren tekerlek bu teknolojik ürünlerden biridir. Tekerleğin kim tarafından ve ne zaman icat edil- diği bilinmemektedir. İnsanlar ilk zamanlarda ağır yük- leri ağaç kütükleri üzerinde taşımışlardır. Bu kütükler za- manla inceltilerek tekerleğin icadı gerçekleşmiştir. Günü- müzdeki şekliyle tekerleği ilk defa bir arabada kullanan medeniyet MÖ 3500'lerde Sümerler olmuştur. Tekerlek tarih boyunca pek çok değişiklikten geçirilerek her defa- sında daha kullanışlı hale getirilmiştir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? Teknolojik ürünlerin ilk icat edildiği zamanla sonra- kiler arasında farklar vardır. B) Yük taşımak için bulunan ilk teknolojik ürün teker- lektir. C) Tekerleği yük taşımada kullanan ilk medeniyet Sü- merler'dir. D) Tekerlek ilk kullanılmaya başlandığından günümüze kadar her defasında daha da incelmiştir. E) Teknolojik ürünlerin icadı insanlara büyük kolaylıklar sağlamıştır.
J-
Ç
-
J
25. Eskiden babam ve arkadaşlarının en çok oynadığı oyun
topaç çevirmeymiş. Topaçlar, şimşir gibi sert ağaçlar-
dan yapılan bir ucu sivri, armuda benzeyen oyuncak-
larmış. Topacin sivri ucuna daha uzun süre dönmesini
sağlamak için kabara denilen çivi çakılırmış. Topaç, bal
mumu yedirilmiş pamuk bir ip yardımıyla döndürülür-
müş. Bir ucu işaret parmağına bağlanan ipin diğer ucu
topacın sivri ucundan gövdesine doğru sarılır ve topaç
hızla yere fırlatılırmış. Oyun çocukların topaçlarını aynı
anda döndürmesiyle başlar, topacı en fazla dönen ço-
cuk oyunun galibi sayılırmış. Çocuklar geçmişin topaç
oyununu bugün teknolojik ürünler olan çekmeli topaç-
larla oynuyorlar. Genellikle plastikten imal edilen ve eski
topaçlara pek benzemeyen bu oyuncaklar bir fırlatma
aracına takılarak çevriliyor. Çekmeli topaçlar stadyum
denilen genellikle daire şeklindeki ortası çukur bir alana
fırlatılıyor.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy-
lenebilir?
A) Topacın uzun süre dönmesinde, döndürmek için
kullanılan ipin uzunluğunun da etkisi vardır.
B) Topaç oyunu günümüzde teknolojik ürünlerle oy-
nanmakta ancak eskisi kadar ilgi görmemektedir.
Topacın uzun süre dönmesi yapıldığı malzemeyle
birlikte döndüren kişinin maharetine bağlıdır.
D) Ağaçtan yapılan topaçlar günümüzde plastikten
imal edilen topaçlara göre daha dayanıklıdır.
E Topaç oyunu bazı değişikliklerle günümüzde de oy-
Planmaya devam etmektedir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
J- Ç - J 25. Eskiden babam ve arkadaşlarının en çok oynadığı oyun topaç çevirmeymiş. Topaçlar, şimşir gibi sert ağaçlar- dan yapılan bir ucu sivri, armuda benzeyen oyuncak- larmış. Topacin sivri ucuna daha uzun süre dönmesini sağlamak için kabara denilen çivi çakılırmış. Topaç, bal mumu yedirilmiş pamuk bir ip yardımıyla döndürülür- müş. Bir ucu işaret parmağına bağlanan ipin diğer ucu topacın sivri ucundan gövdesine doğru sarılır ve topaç hızla yere fırlatılırmış. Oyun çocukların topaçlarını aynı anda döndürmesiyle başlar, topacı en fazla dönen ço- cuk oyunun galibi sayılırmış. Çocuklar geçmişin topaç oyununu bugün teknolojik ürünler olan çekmeli topaç- larla oynuyorlar. Genellikle plastikten imal edilen ve eski topaçlara pek benzemeyen bu oyuncaklar bir fırlatma aracına takılarak çevriliyor. Çekmeli topaçlar stadyum denilen genellikle daire şeklindeki ortası çukur bir alana fırlatılıyor. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Topacın uzun süre dönmesinde, döndürmek için kullanılan ipin uzunluğunun da etkisi vardır. B) Topaç oyunu günümüzde teknolojik ürünlerle oy- nanmakta ancak eskisi kadar ilgi görmemektedir. Topacın uzun süre dönmesi yapıldığı malzemeyle birlikte döndüren kişinin maharetine bağlıdır. D) Ağaçtan yapılan topaçlar günümüzde plastikten imal edilen topaçlara göre daha dayanıklıdır. E Topaç oyunu bazı değişikliklerle günümüzde de oy- Planmaya devam etmektedir.
21. (1) İçimizdeki Şeytan, otobiyografik karakterler içeren
romandır. (II) Sabahattin Ali'nin İçimizdeki Şeytan'ı, ve-
himlerinin benliğini ele geçirmeye başladığı Ömer üze-
rinden içimizde sakladığımız şeytanları anlatıyor. (III) Sa-
bahattin Ali ile tanışmam lise yıllarımda Kuyucaklı Yusuf
ile olmuştu. (IV) Beni fazlasıyla etkileyen bu ilk tanışma
kitabını Kürk Mantolu Madonna izledi. (V) Kendimden
çokça şeyler bulmuş ve yer yer kendi his ve düşünce-
lerimle karşılaşmıştım. (VI) Satırları hayretle okuduğum
bir kitap olmasına rağmen yine de bir şeyler eksik kal-
mış gibiydi.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag-
raf kaçınçı cümle ile başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
21. (1) İçimizdeki Şeytan, otobiyografik karakterler içeren romandır. (II) Sabahattin Ali'nin İçimizdeki Şeytan'ı, ve- himlerinin benliğini ele geçirmeye başladığı Ömer üze- rinden içimizde sakladığımız şeytanları anlatıyor. (III) Sa- bahattin Ali ile tanışmam lise yıllarımda Kuyucaklı Yusuf ile olmuştu. (IV) Beni fazlasıyla etkileyen bu ilk tanışma kitabını Kürk Mantolu Madonna izledi. (V) Kendimden çokça şeyler bulmuş ve yer yer kendi his ve düşünce- lerimle karşılaşmıştım. (VI) Satırları hayretle okuduğum bir kitap olmasına rağmen yine de bir şeyler eksik kal- mış gibiydi. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf kaçınçı cümle ile başlar? A) II B) III C) IV D) V E) VI
SIFIR RİSK
Araştırma ekibi, neler olacağını beklemeye başlar.
Şaşırma sırası bilim insanlarındadır. Çünkü köpek balığı
küçük balığı yemek için hiçbir şey yapmaz. Küçük balığı
kovalayıp büyük balığın alanına geçirirler ama yine de
yemek için hiçbir hamle yapmaz. Sonuç çok dramatiktir;
büyük balık, açlıktan ölmek üzere olmasına rağmen yine
de küçük balığı yememiştir. Köpek balığı, küçük balığı
neden yemedi? "Aç ama gururlu" olduğu için mi? Bilim
insanları köpek balığının içine düştüğü ruh durumuna
“öğrenilmiş çaresizlik” demektedir. Öğrenilmiş çaresizlik,
bir canlının defalarca denediği hâlde istediği sonucu
alamaması durumunda bir sonraki denemesinde başarısız
olacağına inanmasından dolayı deneme cesaretini
kaybedip hiçbir şey yapmaması hâlidir.
o alas nebe
Sadece bu parçadan hareketle aşağıdakilerden
hangisine kesinlikle ulaşılır?
A) Bilim insanlarının tamamı köpek balığının, küçük balığı
bu yememesine şaşırmıştır.
B) Köpek balığı, küçük balığın kendi tarafına geçmesini
bile algılayamayacak kadar yorulmuştur.
Cam bölme, deneyin ikinci aşamasında kaldırılır ve
buna rağmen köpek balığı, küçük balığı yemez.
D) Küçük balık, köpek balığının kendisini yiyemediğini
anladığı için onun alanına rahatlıkla geçebilmektedir.
2
E) Köpek balığı, daha önce defalarca denemesine
rağmen küçük balığı yiyememiştir.
4.
Bu
ba
ge
öğ
ba
Se
de
ko
ça
arsizlik zihne takılmış psikolojik bir k
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
SIFIR RİSK Araştırma ekibi, neler olacağını beklemeye başlar. Şaşırma sırası bilim insanlarındadır. Çünkü köpek balığı küçük balığı yemek için hiçbir şey yapmaz. Küçük balığı kovalayıp büyük balığın alanına geçirirler ama yine de yemek için hiçbir hamle yapmaz. Sonuç çok dramatiktir; büyük balık, açlıktan ölmek üzere olmasına rağmen yine de küçük balığı yememiştir. Köpek balığı, küçük balığı neden yemedi? "Aç ama gururlu" olduğu için mi? Bilim insanları köpek balığının içine düştüğü ruh durumuna “öğrenilmiş çaresizlik” demektedir. Öğrenilmiş çaresizlik, bir canlının defalarca denediği hâlde istediği sonucu alamaması durumunda bir sonraki denemesinde başarısız olacağına inanmasından dolayı deneme cesaretini kaybedip hiçbir şey yapmaması hâlidir. o alas nebe Sadece bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine kesinlikle ulaşılır? A) Bilim insanlarının tamamı köpek balığının, küçük balığı bu yememesine şaşırmıştır. B) Köpek balığı, küçük balığın kendi tarafına geçmesini bile algılayamayacak kadar yorulmuştur. Cam bölme, deneyin ikinci aşamasında kaldırılır ve buna rağmen köpek balığı, küçük balığı yemez. D) Küçük balık, köpek balığının kendisini yiyemediğini anladığı için onun alanına rahatlıkla geçebilmektedir. 2 E) Köpek balığı, daha önce defalarca denemesine rağmen küçük balığı yiyememiştir. 4. Bu ba ge öğ ba Se de ko ça arsizlik zihne takılmış psikolojik bir k
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Japon araştırmacılar tarafından yirmi yıl önce saptanan
"kırık kalp sendromu" özellikle son on yıldır Batı ülkele-
rinde de dikkat çekmeye başladı. Bu sendromda, kalbin
sol karıncığında geçici bir balon oluşuyor, kalp kasının
pompalama işlevi geçici olarak etkileniyor ve kaslar zayıf-
liyor. Böyle bir durumda kişide kalp krizine benzer, göğüs
ağrısı ve nefes darlığı ortaya çıkıyor. Genellikle duygusal
travma sonucu ortaya çıkan bu sendrom, nadiren ölüme
sebep oluyor. Yeni bir araştırmaya göre mutluluk da tip-
kı üzüntü ve stres gibi bu sendromun etkisini yaratıyor.
Göğüs ağrısı ve nefes darlığı şikâyetleriyle başvuran has-
taların durumu değerlendirilirken hasta üzücü ve stresli
bir olay yaşamamış olsa bile kırık kalp sendromu ihtimali-
ni göz önünde bulundurmak gerektiği belirtiliyor. Sendrom
kadınlarda ve yaşlılarda daha sık görülüyor. Sendromu
tetikleyen mekanizmanın altında yatanlar konusunda da-
ha detaylı çalışmalar yapılması gerekiyor. Araştırmacılar,
mutlu ve üzücü olayların merkezi sinir sisteminde benzer
tepkilere yol açmasının mümkün olabileceğini söylüyor.
39. Bu parçaya göre;
1. kişinin göğüs ağrıları hissetmesi,
II. nefes darlığı sorununun ortaya çıkması,
III. kalp krizine benzer şikayetlerin olması,
IV. kalbin sol karıncığında balon oluşması
durumlarından hangileri sözü edilen hastalığın belir
lerinden biri değildir?
A) Yalnız I
B) I ve IV
D) II, III ve IV
C) II ve III
E) Yalnız IV
40. Bu parçaya göre kırık kalp sendromu ile i
rak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Japon araştırmacılar tarafından yirmi yıl önce saptanan "kırık kalp sendromu" özellikle son on yıldır Batı ülkele- rinde de dikkat çekmeye başladı. Bu sendromda, kalbin sol karıncığında geçici bir balon oluşuyor, kalp kasının pompalama işlevi geçici olarak etkileniyor ve kaslar zayıf- liyor. Böyle bir durumda kişide kalp krizine benzer, göğüs ağrısı ve nefes darlığı ortaya çıkıyor. Genellikle duygusal travma sonucu ortaya çıkan bu sendrom, nadiren ölüme sebep oluyor. Yeni bir araştırmaya göre mutluluk da tip- kı üzüntü ve stres gibi bu sendromun etkisini yaratıyor. Göğüs ağrısı ve nefes darlığı şikâyetleriyle başvuran has- taların durumu değerlendirilirken hasta üzücü ve stresli bir olay yaşamamış olsa bile kırık kalp sendromu ihtimali- ni göz önünde bulundurmak gerektiği belirtiliyor. Sendrom kadınlarda ve yaşlılarda daha sık görülüyor. Sendromu tetikleyen mekanizmanın altında yatanlar konusunda da- ha detaylı çalışmalar yapılması gerekiyor. Araştırmacılar, mutlu ve üzücü olayların merkezi sinir sisteminde benzer tepkilere yol açmasının mümkün olabileceğini söylüyor. 39. Bu parçaya göre; 1. kişinin göğüs ağrıları hissetmesi, II. nefes darlığı sorununun ortaya çıkması, III. kalp krizine benzer şikayetlerin olması, IV. kalbin sol karıncığında balon oluşması durumlarından hangileri sözü edilen hastalığın belir lerinden biri değildir? A) Yalnız I B) I ve IV D) II, III ve IV C) II ve III E) Yalnız IV 40. Bu parçaya göre kırık kalp sendromu ile i rak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Benim işim gücüm kendimi incelemek. Yapacak başka
işim de yok zaten. Bakıyorum da öyle çürük taraflarım
var ki söylemeye zor varıyor dilim. Sağlam oturaklı
neyim var? Her an sendeleyip düşebilirim. Gözlerim bir
şöyle görüyor, bir böyle. Açken başka adamım sanki,
yemekten sonra başka. Keyfim yerindeyse, hava da
güzelse kötü kişi değilim. Ama bir nasır canımı yakmaya
görsün, asık suratlı, aksi, yanına yaklaşılmaz bir adam
olurum. Aynı yolu bir uzun bulurum, bir kisa; aynı biçim
bir hoşuma gider, bir zıddima. Bir gün her işe yatkınım.
bir başka gün hiçbir şey gelmez elimden.
II. Bugün sevindiğim şeye yarın üzülebilirim. İçimde durma-
dan değişen, ele avuca sığmayan bir sürü duygu. Kara
kara düşünceler, derken bir öfke; ağlamaklı bir håldeyken,
birdenbire taşkın bir sevinç. Kitapları karıştırırken baka-
nim, dün içinde türlü güzellikler bulduğum, oldukça coştu-
ğum bir yer bugün bir şey demez olmuş bana. Sayfaları
eviririm, çeviririm, orasını burasını okurum; nafile sanki o
sayfalar boşalmış, yabancılaşmıştır artık benim için.
5. Bu parçada numaralanmış bölümlerde düşünceleri-
ne yer verilen kişinin içinde bulunduğu durum aşa-
gıdakilerden hangisiyle nitelendirilebilir?
Aj Kararsız
C) Alçak gönüllü
E) Ilgisiz
B) Usangaç
D) Cesaretsiz
Kafadengi
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Benim işim gücüm kendimi incelemek. Yapacak başka işim de yok zaten. Bakıyorum da öyle çürük taraflarım var ki söylemeye zor varıyor dilim. Sağlam oturaklı neyim var? Her an sendeleyip düşebilirim. Gözlerim bir şöyle görüyor, bir böyle. Açken başka adamım sanki, yemekten sonra başka. Keyfim yerindeyse, hava da güzelse kötü kişi değilim. Ama bir nasır canımı yakmaya görsün, asık suratlı, aksi, yanına yaklaşılmaz bir adam olurum. Aynı yolu bir uzun bulurum, bir kisa; aynı biçim bir hoşuma gider, bir zıddima. Bir gün her işe yatkınım. bir başka gün hiçbir şey gelmez elimden. II. Bugün sevindiğim şeye yarın üzülebilirim. İçimde durma- dan değişen, ele avuca sığmayan bir sürü duygu. Kara kara düşünceler, derken bir öfke; ağlamaklı bir håldeyken, birdenbire taşkın bir sevinç. Kitapları karıştırırken baka- nim, dün içinde türlü güzellikler bulduğum, oldukça coştu- ğum bir yer bugün bir şey demez olmuş bana. Sayfaları eviririm, çeviririm, orasını burasını okurum; nafile sanki o sayfalar boşalmış, yabancılaşmıştır artık benim için. 5. Bu parçada numaralanmış bölümlerde düşünceleri- ne yer verilen kişinin içinde bulunduğu durum aşa- gıdakilerden hangisiyle nitelendirilebilir? Aj Kararsız C) Alçak gönüllü E) Ilgisiz B) Usangaç D) Cesaretsiz Kafadengi
daki parçaya göre cevaplayınız.
ilgili tüm tezleri altüst eden yeni bir
de arastumalar yapan William Ryan
likofizikçi Nuh Tufani'nin MO
moydane gelmiş çok büyük bir afet
göre, Karadeniz bundan 7500 yıl
Avrupa'dan ayıran Istanbul Bo-
Buzul Çağı'nın sonlarında buz
enizler yükseldi. Atlas Okyanu-
uzlu suyunu Çanakkale Boğa-
başladı. Karalar, Marmara'nın
in bu denizin yüzeyi deniz se-
Pitmap a göre büyük dep-
rinden ayrılınca Istanbul Bo-
su, iki yıl boyunca devasa
di. Karadeniz, bu sular yu-
On çevresinde yaşayan çift-
edeniyle hayvanlarını alıp
göre "Büyük Tufan" efsa-
gisinin nedeni belirtil
sunda farklı görüşler-
n artmasının
e başlamasının
esinin yükselme-
akilerden han-
denizle bağ-
bütün kuş-
e tarım ya-
niz nite-
14
39. ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Güneş sisteminin uzak bölgelerinde bulunan, gaz devi diyebile-
ceğimiz gezegenlerin çoğunda elverişsiz hava şartları hüküm sü-
rüyor. Biri dışında: Uranus. Soluk mavi renkli bu gezegende Sa-
tüm ve Jupiter in yüzeyini birbirine katan kasırgalardan eser yok.
Uranüs, bilimsiz sükunetin tek adresi Acaba neden? Güneş'ten
Çünkü gaz-
uzak oluşuna bağlayabilirsiniz ama sebep bu
dan oluşan gezegenlerdeki hava olaylarının kaynağı Güneş de-
ğil, kendi ısıları. Omeğin Güneş'e olan uzaklığı Uranüs'ten daha
fazla olan Neptün'de belirgin hava olayları göze çarpıyor. Buna
karşılık Uranüs'ün sakin bir gezegen olusunu açıklamaya çalışan
bazı astronomlar, Uranüs'ün kendi sıcaklığını alıp götüren şeyin
Dünya büyüklüğündeki bir gök cisminin Uranüsle çarpması olabi-
leceğini düşünüyorlar. Söz konusu çarpışma kuramı, ilk bakışta
yana devrilmiş gibi duran Uranüs'ün dönüş eksenindeki sıra dışı
açının varlığıyla da güç kazanıyor. Böylesine belirgin bir eksen ya-
tıklığına koeaman bir gök taşının yol açmış olabileceği düşünülü-
you
39. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
B
A) Hangi gezegenle Güneş arasındaki uzaklığın, Uranüs'ün
Güneş'e uzaklığından daha fazla olduğuna
B) Uranüs'ün, Güneş sistemindeki öteki bazı gezegenler-
den hangi yönleriyle ayrıldığına
C) Saturn, Jüpiter gibi gezegenlerin neden çok sıcak oldu-
guna
D) Gök cisimlerinin çarpışmasının neye yol açabileceğine
E) Kimi gezegenlerde oluşan rüzgârların şiddetine
40. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılabilir?
A) Neptün'ün yapısı gazlarla biçimlenmiştir.
B) Uranüs'ün büyüklüğü, sıcaklığı üzerinde etkilidir.
C) Güneş sisteminde yer alan gezegenler Güneş'in etrafın-
da döner.
D) Dünya ile Uranüs'ün eksenleri aynı derecede eğiktir.
Kim hava olayları Güneş sistemindeki çarpışmaları te-
tikler.
TÜRKÇE TESTİ BİTTİ.
SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
1.
1.
2.
2.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
daki parçaya göre cevaplayınız. ilgili tüm tezleri altüst eden yeni bir de arastumalar yapan William Ryan likofizikçi Nuh Tufani'nin MO moydane gelmiş çok büyük bir afet göre, Karadeniz bundan 7500 yıl Avrupa'dan ayıran Istanbul Bo- Buzul Çağı'nın sonlarında buz enizler yükseldi. Atlas Okyanu- uzlu suyunu Çanakkale Boğa- başladı. Karalar, Marmara'nın in bu denizin yüzeyi deniz se- Pitmap a göre büyük dep- rinden ayrılınca Istanbul Bo- su, iki yıl boyunca devasa di. Karadeniz, bu sular yu- On çevresinde yaşayan çift- edeniyle hayvanlarını alıp göre "Büyük Tufan" efsa- gisinin nedeni belirtil sunda farklı görüşler- n artmasının e başlamasının esinin yükselme- akilerden han- denizle bağ- bütün kuş- e tarım ya- niz nite- 14 39. ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Güneş sisteminin uzak bölgelerinde bulunan, gaz devi diyebile- ceğimiz gezegenlerin çoğunda elverişsiz hava şartları hüküm sü- rüyor. Biri dışında: Uranus. Soluk mavi renkli bu gezegende Sa- tüm ve Jupiter in yüzeyini birbirine katan kasırgalardan eser yok. Uranüs, bilimsiz sükunetin tek adresi Acaba neden? Güneş'ten Çünkü gaz- uzak oluşuna bağlayabilirsiniz ama sebep bu dan oluşan gezegenlerdeki hava olaylarının kaynağı Güneş de- ğil, kendi ısıları. Omeğin Güneş'e olan uzaklığı Uranüs'ten daha fazla olan Neptün'de belirgin hava olayları göze çarpıyor. Buna karşılık Uranüs'ün sakin bir gezegen olusunu açıklamaya çalışan bazı astronomlar, Uranüs'ün kendi sıcaklığını alıp götüren şeyin Dünya büyüklüğündeki bir gök cisminin Uranüsle çarpması olabi- leceğini düşünüyorlar. Söz konusu çarpışma kuramı, ilk bakışta yana devrilmiş gibi duran Uranüs'ün dönüş eksenindeki sıra dışı açının varlığıyla da güç kazanıyor. Böylesine belirgin bir eksen ya- tıklığına koeaman bir gök taşının yol açmış olabileceği düşünülü- you 39. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? B A) Hangi gezegenle Güneş arasındaki uzaklığın, Uranüs'ün Güneş'e uzaklığından daha fazla olduğuna B) Uranüs'ün, Güneş sistemindeki öteki bazı gezegenler- den hangi yönleriyle ayrıldığına C) Saturn, Jüpiter gibi gezegenlerin neden çok sıcak oldu- guna D) Gök cisimlerinin çarpışmasının neye yol açabileceğine E) Kimi gezegenlerde oluşan rüzgârların şiddetine 40. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılabilir? A) Neptün'ün yapısı gazlarla biçimlenmiştir. B) Uranüs'ün büyüklüğü, sıcaklığı üzerinde etkilidir. C) Güneş sisteminde yer alan gezegenler Güneş'in etrafın- da döner. D) Dünya ile Uranüs'ün eksenleri aynı derecede eğiktir. Kim hava olayları Güneş sistemindeki çarpışmaları te- tikler. TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ. 1. 1. 2. 2.
17- ÖĞRETEN SORU/2018 MSÜ
Yakup Kadri'ye göre aydınlar, köyün geri kalmışlığının
en büyük nedenidir.
Bu düşünce onun, aydınları köyün kalkınmasında kur-
tarıcı olarak görmesini engellemez.
●
Cümle Yorumu
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru biçimde
birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir?
A) -Yakup Kadri bir yandan köyün geri kalmışlığının asıl ne-
deni, diğer yandan köyün kalkınmasının öncüsü olarak
aydınları görür.
B) Yakup Kadri aydınları köyün geri kalmışlığının asıl nedeni
olarak gördüğü için onlara köyün kalkınmasında kurta-
rici bir rol verir.
C) Yakup Kadri köyün geri kalmışlığını etkileyen pek çok un-
sur olsa da köyün kalkınmasının aydınlar sayesinde ger-
çekleşeceğini düşünür.
D) Yakup Kadri köyün kalkınmasında farklı etkenlerin rol al-
dığını düşünürken geri kalmışlığında en büyük nedenin
aydınlar olduğunu savunur.
E) Yakup Kadri hem köylülerin hem aydınların köyün geri
kalmışlığının yanı sıra kalkınmasında da büyük paya sa-
hip olduğunu öne sürer.
Çözüm
SORU: 18
♫
Telin Apaydın'a göre romancı yanıtlarında köyü ve köylü
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
17- ÖĞRETEN SORU/2018 MSÜ Yakup Kadri'ye göre aydınlar, köyün geri kalmışlığının en büyük nedenidir. Bu düşünce onun, aydınları köyün kalkınmasında kur- tarıcı olarak görmesini engellemez. ● Cümle Yorumu Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) -Yakup Kadri bir yandan köyün geri kalmışlığının asıl ne- deni, diğer yandan köyün kalkınmasının öncüsü olarak aydınları görür. B) Yakup Kadri aydınları köyün geri kalmışlığının asıl nedeni olarak gördüğü için onlara köyün kalkınmasında kurta- rici bir rol verir. C) Yakup Kadri köyün geri kalmışlığını etkileyen pek çok un- sur olsa da köyün kalkınmasının aydınlar sayesinde ger- çekleşeceğini düşünür. D) Yakup Kadri köyün kalkınmasında farklı etkenlerin rol al- dığını düşünürken geri kalmışlığında en büyük nedenin aydınlar olduğunu savunur. E) Yakup Kadri hem köylülerin hem aydınların köyün geri kalmışlığının yanı sıra kalkınmasında da büyük paya sa- hip olduğunu öne sürer. Çözüm SORU: 18 ♫ Telin Apaydın'a göre romancı yanıtlarında köyü ve köylü
Telegram: @yksya
--
TYT/Türkçe
Usta bir aşçı gibiyim. Kelimelerin kıvamını tutturmak
benim işim. Onları şiirlerime ve öykülerime koymadan
önce ilk ben tadarım olmuşlar mı, diye. En iştahsızın-
dan en iştahlısına tüm okurlara öyle sunarım eserlerimi.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Anlatımıma çok özen gösteririm.
B) Sözcükler çaresiz kaldığında dilin imkânlarından ya-
rarlanmayı severim.
C) İyi bir yazarım, diyebilirim belki.
D) Bazı kelimeleri mutfağıma sokmam.
E) Okurların beğenisini kazanmak için yapmayacağım
şey yoktur.
27.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Telegram: @yksya -- TYT/Türkçe Usta bir aşçı gibiyim. Kelimelerin kıvamını tutturmak benim işim. Onları şiirlerime ve öykülerime koymadan önce ilk ben tadarım olmuşlar mı, diye. En iştahsızın- dan en iştahlısına tüm okurlara öyle sunarım eserlerimi. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Anlatımıma çok özen gösteririm. B) Sözcükler çaresiz kaldığında dilin imkânlarından ya- rarlanmayı severim. C) İyi bir yazarım, diyebilirim belki. D) Bazı kelimeleri mutfağıma sokmam. E) Okurların beğenisini kazanmak için yapmayacağım şey yoktur. 27.
it
u
ar
n
V
7
24. Şaman inanışına göre ölünün gömüldüğü yere ağaç parçaları
ile işaretleme yapılırdı. Bu, hem mezar yerini belirlemek hem
de ağacın kutsallığını vurgulamak amaçlıydı. Anadolu'daki ar-
keolojik araştırmalarda da birçok mezarda ağaç kalıntılarına
rastlanmıştır. Orta Asya'da o dönemki inançlarda annenin dün-
yaya "kayın" ağacı ile getirildiğine inanılırdı. "Kayın" sözcüğü
"kadın" sözcüğünün eski hâli olarak bilinirdi. Kayın ağacı kam
törenlerinde hayat ağacı olarak sembolize edilirdi. Bu inanışa
göre ölmüş ruhlar, yeri ve göğü bağlayan ağaç ile "öbür tarafa"
giderlerdi. Günümüzde ölümleri veya öbür tarafa gitmeyi anla-
tırken kullanılan "tahtalı köy" ifadesi buradan gelmektedir. Bazı
köylerde mezar taşı yerine hâlâ tahtaların kullanıldığı yapılan
çalışmalarda ortaya çıkmıştır.
Bu parçanın yazılma amacı aşağıdakilerden hangisidir?
A Kadının Türk tarihindeki önemini vurgulamak
B) Günümüze ulaşan bir tabirin çıkış noktasını açıklamak
C) Olüm olgusunun sosyal hayata yansımasını değerlendir-
mek
D Anne kavramına yüklenen özellikler hakkında bilgi vermek
Arkeolojik araştırmalarda kullanılan yöntemleri belirlemek
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
it u ar n V 7 24. Şaman inanışına göre ölünün gömüldüğü yere ağaç parçaları ile işaretleme yapılırdı. Bu, hem mezar yerini belirlemek hem de ağacın kutsallığını vurgulamak amaçlıydı. Anadolu'daki ar- keolojik araştırmalarda da birçok mezarda ağaç kalıntılarına rastlanmıştır. Orta Asya'da o dönemki inançlarda annenin dün- yaya "kayın" ağacı ile getirildiğine inanılırdı. "Kayın" sözcüğü "kadın" sözcüğünün eski hâli olarak bilinirdi. Kayın ağacı kam törenlerinde hayat ağacı olarak sembolize edilirdi. Bu inanışa göre ölmüş ruhlar, yeri ve göğü bağlayan ağaç ile "öbür tarafa" giderlerdi. Günümüzde ölümleri veya öbür tarafa gitmeyi anla- tırken kullanılan "tahtalı köy" ifadesi buradan gelmektedir. Bazı köylerde mezar taşı yerine hâlâ tahtaların kullanıldığı yapılan çalışmalarda ortaya çıkmıştır. Bu parçanın yazılma amacı aşağıdakilerden hangisidir? A Kadının Türk tarihindeki önemini vurgulamak B) Günümüze ulaşan bir tabirin çıkış noktasını açıklamak C) Olüm olgusunun sosyal hayata yansımasını değerlendir- mek D Anne kavramına yüklenen özellikler hakkında bilgi vermek Arkeolojik araştırmalarda kullanılan yöntemleri belirlemek Diğer sayfaya geçiniz.
apild
dir.
evapc
1. I. Ülkemizde yayımlanan romanların, öykülerin, şiirlerin,
denemelerin çoğu çeviri kitaplar olmasına karşın, çeviri
üstüne yeterince düşünülmediği, çevirilerin yeterince
otsib tartışılmadığı kanısındayım. (öznellik) X
II. Üniversitelerin ilgili bölümleri, edebiyat dergileri ve kitap
ekleri, çeviri eleştirisi ve tartışmalarına çok daha fazla yer
vermeli. (öneri)
id.
ulor
III. Eleştiri ve tartışma ortamı ne denli sağlıklı bir biçimde
oluşturulursa okurun çeviri seçimi de o ölçüde kolayla-
şacaktır. (koşul)
IV. Burada okurların nitelikli çeviri beklentisi ve bilincinin ge
lişmesine de gereksinim var. (gerçekleşmemiş beklenti)
V. Bu gereksinimi artıracak iyi kitaplarla karşılaştıkça okurun
beklentisi de artmaktadır. (saptama)
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi parantez
içindeki ifadeye uygun bir özellik taşımamaktadır?
A)
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
apild dir. evapc 1. I. Ülkemizde yayımlanan romanların, öykülerin, şiirlerin, denemelerin çoğu çeviri kitaplar olmasına karşın, çeviri üstüne yeterince düşünülmediği, çevirilerin yeterince otsib tartışılmadığı kanısındayım. (öznellik) X II. Üniversitelerin ilgili bölümleri, edebiyat dergileri ve kitap ekleri, çeviri eleştirisi ve tartışmalarına çok daha fazla yer vermeli. (öneri) id. ulor III. Eleştiri ve tartışma ortamı ne denli sağlıklı bir biçimde oluşturulursa okurun çeviri seçimi de o ölçüde kolayla- şacaktır. (koşul) IV. Burada okurların nitelikli çeviri beklentisi ve bilincinin ge lişmesine de gereksinim var. (gerçekleşmemiş beklenti) V. Bu gereksinimi artıracak iyi kitaplarla karşılaştıkça okurun beklentisi de artmaktadır. (saptama) Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi parantez içindeki ifadeye uygun bir özellik taşımamaktadır? A) B) II. C) III. D) IV. E) V. 3
30. Özellikle roman, hikâye ve tiyatromuzun bizi, bizim
insanımızı yeterince anlatamadığından bahsedilir,
Böyle bir eleştiri hem bir şikâyet hem bir temenni
anlamı içerir aslında. Yahya Kemal'in deyimiyle
"Sanatkârlarımız, bizim dilimiz ve bizim sesimizle
bizim maceramızı daha mükemmel, daha güzel an-
latsınlar." temennisi kadar sanatkârlarımız bizi, bizim
maceramızı arzuladığımız seviyede derin, mükem-
mel ve güzel anlatamıyorlar şikâyeti. Tanzimat son-
rasında hayatımıza giren modern hikâye, roman ve
tiyatronun Türk toplumu ve insanını "çok başarılı" ve
"eksiksiz" bir şekilde anlatabildiğini söylemek zordur.
Servetifünun roman ve hikâyesi, 1930 sonrasının
toplumcu gerçekçilik anlayışının roman ve hikâyesi,
1960 sonrasının her türlü ideolojik roman ve hikâye-
si, buna somut örnek olarak gösterilebilir.
Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi şöylenemez?
A) Tanık göstermeden yararlanılmıştır.
B) Örneklemeden yararlanılmıştır.
C) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılmıştır.
D) Devrik cümlelerle anlatıma akıcılık kazandırılmış
tır.
E) Niteleyici sözlerden yararlanılmıştır.
31. Tutunamayanlar
manın ta-
yıncılık
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
30. Özellikle roman, hikâye ve tiyatromuzun bizi, bizim insanımızı yeterince anlatamadığından bahsedilir, Böyle bir eleştiri hem bir şikâyet hem bir temenni anlamı içerir aslında. Yahya Kemal'in deyimiyle "Sanatkârlarımız, bizim dilimiz ve bizim sesimizle bizim maceramızı daha mükemmel, daha güzel an- latsınlar." temennisi kadar sanatkârlarımız bizi, bizim maceramızı arzuladığımız seviyede derin, mükem- mel ve güzel anlatamıyorlar şikâyeti. Tanzimat son- rasında hayatımıza giren modern hikâye, roman ve tiyatronun Türk toplumu ve insanını "çok başarılı" ve "eksiksiz" bir şekilde anlatabildiğini söylemek zordur. Servetifünun roman ve hikâyesi, 1930 sonrasının toplumcu gerçekçilik anlayışının roman ve hikâyesi, 1960 sonrasının her türlü ideolojik roman ve hikâye- si, buna somut örnek olarak gösterilebilir. Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi şöylenemez? A) Tanık göstermeden yararlanılmıştır. B) Örneklemeden yararlanılmıştır. C) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılmıştır. D) Devrik cümlelerle anlatıma akıcılık kazandırılmış tır. E) Niteleyici sözlerden yararlanılmıştır. 31. Tutunamayanlar manın ta- yıncılık