Anlatım Biçimleri Soruları

TYT/TURKCE DENEME 25. Insan kalbi bir pompaya benzer. Çok güçlü kaslardan yapıl miştir. Kani vücudun dört bir yanina pompalar. Gögüs boş- luğunda ve iki akciğer arasında yer alır. Büyüklüğü ortalama olarak her insanın kendi yumruğu kadardır. Kalbin içinde odacık adı verilen dört tane boşluk bulunur. Üst tarafta ve daha küçük olan odacıklara "kulakçık", alttakilere de "kann- cik" adı verilir. Kulakçık ve karıncıklar birbirinden kapakçık- larla ayrılır. Kapakçiklar kapı görevi görür. Açılıp kapanarak kanin kalbe girip çıkmasını sağlar. Sağlıklı bir insanın kalbi dakikada 70 kez kasilip gevşeyerek kanı vücuda dağıtır. Buna "mabiz atmas" denir. Kalpten çıkan kanın bütün vücu- du dolaşıp tekrar geri gelmesi bir dakika sürer. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Orneklemeye yer verilmiştir. B Karşılaştırma yapılmıştır. C) Açıklayıcı bir anlatimla yazılmıştır. D) Benzetmeye başvurulmuştur. E) Tanımlamaya başvurulmuştur. 26.

1 ton rdı. Bu inda mak miştir. ir, yazın tap mitma Dyşa erde aynı sayılmalı. azarların menlere n ere sahip 34 Bacon "Kurnaz insanlar okumayı küçümserler, basit insanlar ona hayran olurlar, akıllı insanlar ondan faydalanırlar." der. Okuma insanın bilgisini ve kültürünü artıran en önemli iştir. Çok okuyan kimseler, kültürlü ve görgülü oldukları kadar nazik ve kibardırlar da. Olayları değerlendirişleri diğerlerine göre daha farklıdır, daha olumlu ve doyurucudur. Okuma bir paye değil, vasıtadır. Her okumadan bir fayda elde edilmelidir. Bu nedenle, Goethe'ye göre okumayı öğrenme, sanatların en gücüdür. Bu parçadan Çok okuyanlar, değerlendirmelerinde daha ikna edici olurlar. II. Nezaket ve kibarlık, bol okumanın doğal sonucudur. III. Kurnaz, basit ve akılcı insanlar okumadan farklı şekillerde yararlanır. IV. Bilgi ve kültürün artmasında okuma, en üst derecedir. V. Araç, amaç ilişkisinde faydalı olması şartıyla okuma; araçtır. Türkçe numaralanmış yargıların hangisine veya hangilerine varılamaz? A) I ve I B) I've III D) I, III ve V C) Il ve IV E) I, IV ve V

leri dakikalarca yayınlanıyor. Bu parçaya göre bugünün habercilik anlayışı ile il- gili olarak I. Belgesel izlenme oranlarının düşmesine sebep ol- muştur. II. Magazinsel malzemelere daha fazla yer verilmeye başlanmıştır. III. İnsanlara gerçek haberler aktarmak konusunda ye- tersiz kalmıştır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız T D) ve til B) Yalnız II A) I ataöp som xaxy not C)Yalnız ttt E) I, II ve III B) II 6. (1) Yıllar önce dondurma yiyebilmek için yalnızca yaz aylarında kepenklerini açan mahalle dondurmacılarını beklemek zorundaydık. (II) Günümüzdeyse marketlerde değişik tatları ve şık ambalajlarıyla yer alan rengârenk dondurmalar, dört mevsim bu lezzeti tatma olanağı ve- riyor. (III) Doktorlar, dondurmanın sanılanın aksine üst solunum yolu enfeksiyonlarına neden olmadığını belirti- yorlar. (IV) Bu durumda dondurma yediden yetmişe her- kesin severek tükettiği bir ürün haline geliyor. (V) Sağlık kurallarına uygun olarak hazırlandığı ve saklandığı sü- rece çocukların tüketmesinde herhangi bir sakınca ol- madığını vurguluyorlar. KA+YON Teknoloji bağımlılığında ğımlılık oluşturucu uya duğu söylenebili Bire lünü kaybetmesiyle b rahatsızlıklara neden gereken hastalıktır. D) IV Bu parçada teknol ğıdakilerden hang A) Teknoloji bağı daha yaygın Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? C) III B) Teknoloji ba ğımlılığı kab C) Teknoloji, yorsa da a kündür. D) Teknoloj gelinebi E) V E) Teknolo lama v

23. İnsan Aristoteles'ten beri tanımlandığı üzere, ussay bir varlık olduğu kadar aynı zamanda toplumsal bir varlık- tır. İnsan böylece, diğer varlıklardan tümüyle ayrı, doğal olanın üstünde ayrıcalıklidir. Bu yönüyle insan, usu ara- ciliğiyla az ya da çok kendi eylemine yön vermekte, kendine sunulan olanaklar içinde bilinçli ve özgür bir se- çim yapabilme olanağına kavuşmaktadır. Insan, bilinci aracılığıyla değerli ve bu nedenle de davranışlarından sorumlu bir varlıktır. Bilinciyle verili koşulların ötesine geçebilmekte, eylemlerinin nedenini kendi ussal varlığın- dan alarak bağımsız bir varlık hâline gelebilmektedir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Niteleme B) Karşılaştırma C) Tanımlama D) Zıt anlamlı sözcükler E) Örnekleme

mi. III) an bir ir V 12.) Duvarları çirkin bir yeşile boyanmış karanlık odalar- dan geçtim. Denize bakan ahşap bir evin terk edil- miş bahçesinde durdum. (III) Bitmez tükenmez uzunlukta merdivenlerinden çıktım. (IV) Birbirine açılan karanlık ve aydınlık kapılardan geçtim. ) Pencelere perdeler taktım ve döşemeleri ovdum. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi "be- timleme" cümlesi değildir? B) 11 C) III AT DIV

ve ta 7 Palme Yayınevi 8. D) Umut Sapkınlık -----kişinin aynı anda ulaşması imkansız, aynı ya da kar- şıt iki eş değer durumdan birini seçmek zorunda kalmasıyla yaşadığı uyuşmazlık durumudur. Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? Ahtisma B) Tema D) Tematik güç E) Kaygı E) Entrika C) Konu 9. Çukurova'da in yok, cin yok o zamanlar. Göç başlardı gü- rül gürül, Türkmen göçü... Çukurova bayramlığını giyerken. Yani soyunmuş ağaçlar, soyunmuş toprak, soyunmuş dün- ya donanırken... Al yeşil, göç kalkardı, gürül gürül. Alırdık göçü, aşardık dağları, konardık Binboğa'nın yaylasına. Kış basarken de inerdik Çukurova'nın düzüne. Büklerini, ka- mışlıklarını kaplan yaramaz. Bataklık... Düzlüklerinde yılın on iki ayında otlar dizde. Top top olmuş cerenler gezerdi. Sürmeli gözlü, ürkek cerenler... Cereni yavuz atlarla avlar- dık. Atın yiğitliği ceren avında belli olur. Kamışlanı kavak boyu uzar giderdi Çukurova'nın. Göl kıyılanında, berdilerin tozaklanı gün ışığı gibi ışık saçarak dökülürdü sulara. Bū- tün Çukurova tepeden tırnağa nergis açardı. Gece gündüz yelleri nergis kokardı Çukurova'nın. Bir belalı işti Çukurova. Akçadeniz dalga vururdu. Bu roman parçasının anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kişileştirmeye başvurulmuştur. B) Gözlemci anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır. C) Yinelemelerden yararlanılmıştır. D) Varlıklar ayırt edici özellikleriyle verilmiştir. E) Günlük konuşma dilinde ve samimi bir üslupla yazılmıştır.

TYT / Türkçe 33. Ada, Hamide ve Gizem birlikte tatile gitmeyi planlamışlar- dır. Ada, Hamide'nin beğendiği tatil köyünün fiyatını uy- gun bulmamış; Gizem Ada'nın fikrine katılmamış; Hamide ise Ada'yı ikna edememiştir. Bu parçaya göre, I. Ada daha uygun fiyatlı bir tatil ayarlayabilir. II. Hamide ve Gizem fikir ayrılığı yaşamamıştır. III. Gizem, Ada'yla tatile çıkabilir. yargılarından hangisine kesinlikle ulaşılabilir? A) ve II -B) Yalnız II C) Yalnız III D) Yalnız I E) I ve III uygun Ginem Hamide SPH uygun gi ya

Bilgi G TYT / TÜRKÇE 38. Sanat; yalnızlıktan türer, yalnızlıkla beslenir. Yalnızlığı sevmekle sanatı sevmek arasında bir ilişki olsa gerektir. Çünkü bireysel bir şeydir sanat. Evrenselliğe uzanan serü- ven, bütünüyle, bireysellikten başlar. Kişiye hitap etmeyen bir beğeni, topluma kucak açamaz. "Sanat, toplum içindir" şeklinde sloganlaştırılan düşünceler laf olmaktan öteye ge- çemez. Bütünüyle topluma hitap etme arzusundan doğan eserler sanatsallıktan taviz vermeye zorlanacağı için hiçbir usta sanatçı, salt toplum için sanat icra ediyorum, demez. İyi sanatçı, her şeyden önce kendisi için üreten insandır. Bu parçaya dayanılarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A) Toplumsal bir amaç gütmeyen yapıtlar, evrenselliği ya- kalayamaz. B) Ustaca yazılmış yapıtlar, bireysel çabaların ürünüdür. C) İyi sanatçı, öncelikle kendisi için üreten sanatçıdır. D) Toplumsal bir yarar sağlamak, sanat yapıtlarının amacı olamaz. E) Bir sanat yapıtı her şeyden önce yazarının kişisel dam- gasını taşır.

19. Renklerin kazandığı anlamlar bireyin içinde bu- lunduğu kültüre göre farklılıklar göstermekte ve günlük yaşamda etkisini değişik şekillerde gös- termektedir. Toplumlar, içinde bulundukları çağa ve koşulla- ra göre kendine has kültürler oluşturmuştur. Nesne ve varlıkları tanımlamada, insanların iç dünyasının ifadesinde kullanılan renkler de kül- türlerin bir bileşenidir. Ayrica renkler, bireyleri fizyolojik ve psikolojik olarak da etkilemektedir. V. Insanların duygu ve düşüncelerine tercüman olan renkler, zaman içerisinde değişik anlamlar kazanmıştır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında han- gisi baştan üçüncü olur? A) L Bytt C) 111 K- -V-1 DJIV EV

E) Kop Taze meyveleri Öyle kolaydı ki yaşıyorum demek. e endemik- 27. Aynı harfin birden fazla yazım şekli olabildiği gibi şe- killeri birbirine benzeyen harfler de var. Bu nedenle bir harfin doğru ve hızlı bir şekilde tanınması okumayı kolaylaştırıyor. Beyin görüntüleme yöntemleri kullanıla- rak yapılan araştırmalar, harfleri elle yazarken yapılan hareketlerin ve ortaya çıkan şekillerin beyinde kayde- dilmesinden ve bu mekanizmaların birbiriyle ilişkilen- dirilmesinden sorumlu bölgelerin daha aktif olduğunu gösteriyor. Bu, hem yeni yazı karakterlerinin öğrenil- mesini hem de daha önce öğrenilmiş olan karakterlerin okuma esnasında tanınmasını kolaylaştırıyor. Bu parçada özellikle aşağıdakilerin hangisi üzerin- de durulmaktadır? Yazma sırasında beynin aktif kullanılması B) Harflerin okuma sırasında kazandığı anlamlar C) El yazısının kişilik gelişimine katkıları D) Harflerin farklılık taşıyan yönleri E) Elle yazmanın okuma üzerine etkileri hare ren görü Bu rag A) 29.

29. İnsanlar, yaşam boyunca pek çok faaliyeti toprak üzerin- de gerçekleştirmiştir. İnsanlar, giyinme, yeme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını toprak üzerinde gerçekleştirdikleri faaliyetlerle karşılamaktadırlar. Ayrıca toprak, devletler için bir ekonomik kaynak olmanın yanı sıra geçmiş dö- nemde devletler için bir güç kaynağı özelliği de göster- miştir. sigysing • İlk çağda Mezopotamya ve Anadolu uygarlıklarında top- rağın mutlak hâkimi devletlerdir. İnsanlar temel ihtiyaçları için topraktan yararlanırken topraklar ekilip biçilmiş ve bu sayede üretim artmıştır. İhtiyaç fazlası üretimin yapılması ticareti geliştirmiş, toplu yaşam yaygınlaşmış ve böylece şehir devletleri kurulmuştur. Bu iki parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Farklı konularda benzer örnekler ele alınıp değerlendiril- miştir. ang B) Aynı düşünceleri desteklemek için farklı temalara değinil- miştir. C) Aynı konuya ilişkin düşünceler açıklayıcı bir şekilde ele alınmıştır. D) Farklı konuları ele alırken aynı örnekler verilmiştir. E) Farklı düşünceleri açıklayabilmeye yönelik cümleler ku- rulmuştur. Book

üstü sından e çok dir. ik ve yazarın nmek lerden az kişi larının münü 51 i ci 1 27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar. Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? (+) Biyolojik olarak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım asamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir. B) Gel dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış oldu. C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak görünmüyor. D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir. Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.

Dünyanın en yaşanılır yerlerini ele geçirmek için nice savaş yapıldı, nice cinayet işlendi. Kimi deniz ticaretine uygundu bu yerlerin, kiminin toprağı bereketliydi bazısı da güzelliğiyle göz kamaştırıyordu. Ancak Lidya, hüküm sürdüğü topraklar bakımından dünyanın en şanslı devletlerinden biriydi. Verimli bir coğrafyadaydı evvela. Bol yağış aldığından orman bakımından zengindi. Ülkede deniz ve çok fazla nehir bulunması balıkçılığı geliştirmiş, balık halkın en önemli besin kaynağı olmuştu. Ancak Lidya'yı şanslı yapan altın yatağının üzerine kurulmasıydı. 5. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Ekonominin savaşların en önemli nedenlerinden biri olduğuna B) Lidya'nın önemli bir yerleşim alanında bulunduğuna C) Lidya'nın en önemli yanının altın rezervleri olduğuna D Çeşitli sebeplerden dolayı dünyanın yaşanılır yerleri için savaşlar yapıldığına E) Altın yataklarının Lidya halkına refah getirdiğine

3. To Bu c hang aka re ki, l Özl Obek alet mu le 2. Kayağa ara verdiğiniz günlerden birinde kendinizi kalın giysilerle sarıp sarmalayın ve dağların üzerin- deki tabyaların birinden şehre bakın) Bu kartpostal- vari mekândaki nefes kesici manzaradan sonra şe- hir merkezinin hareketli sokaklarında yürüyüp Erzu- rum'un keyifli havasını solumalısınız. Türkiye'deki en eski ve büyük üniversitelerden birine sahip olan Er- zurum, canlılığını daim kılan ve bir akademi şehri ol- Samasını sağlayan yerli-yabancı öğrencilerle dolu her am zaman. Meydanlarda, caddelerde, ara sokaklarda karşınıza farklı medeniyetlerin izleri çıkacak ve size over bunlar Erzurum tarihinin ne kadar zengin olduğunu Ina gösterecek. n eg néto obed Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Niteleyici sözlerden yararlanılmıştır. BÖneriye yer verilmiştir. ÖZDEBİL Karşılaştırmaya başvurulmuştur. D Sessel yinelemeler vardır. E) Birden fazla duyuya seslenilmiştir.

Film koleksiyonculuğuna tam bir yıl önce başlamıştı. Bu bir yıllık süre içerisinde neredeyse toplamadığı film yoktu. Kemal Sunal'ın tüm serisi vardı mesela, Filmleri yıl yıl sınıflandırmıştı. Aradığı, bir film oldu- ğunda önce yılına, ardından, türüne ve yönetmenine bakıyordu. Br yıllık sürede böyle bir düzeni yakala- ması hayrete düşürecek bir şeydi. Yılların koleksi- yoncuları bunu başaramamışlardı. Onun en büyük sırrı ise koleksiyonunu yaptığı bu alanı sevmesiydi. Film izlemek: ve sinıflandırmak onun için bir iş bile değildi. O sadece yaptığından zevk alıyor ve uygulu- yordu. Severek yaptığı için de hiçbir şey ona yük gel- miyordu. Hayatın birçok alanında buna dikkat edilse başarılı olunabilir. Işini severek yapmak beraberinde başarı da getirecektir. Ne iş olursa olsun püf noktası o işi sevmektedir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? 2. A) Film koleksiyonunun filmleri sınıflandırmasına neden olduğuna B) Koleksiyon yaptığı alana karşı bir sevgisi olduğuna C) Film ararken dikkat ettiği bir sıralama olduğuna Filme merakının hayatın birçok alanına tatbik. edildiğinde başarı getireceğine V E) Zevkle yaptığından işlerin yük olarak gelmediğine *******************

@live 5.-6. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Suyun altında toprak kazma işi yapıyorsanız buna tarakla- ma denir. Bu iş için kullanılan makineye de tarak dubasi de- nir Taraklanmış çamur, kum ya da baska malzemeler kazı topragı olarak adlandırılır. Pek çok nedenle taraklamaya gereksinim vardır. Irmak ağızlarında gemilerin girişini en- gelleyen kum setleri oluşabilir. Liman, ırmak, rıhtım ve ka- nal yataklarında coğu kez kum birikir. Bu tür trafiğine açık tutulabilmesi için biriken kumun temizlenmesi nerekir. Değerli metallerin ya da taşların elde edildiği cev- herler ile beton yapida kullanılan kum ve çakıl bazen ta- raklama yöntemiyle su altından çıkarılır. Değişik taraklama vöntemleri için değişik tiplerde tarak dubaları geliştirilmiş- yerlerin gemi Low Bazı tarak dubalarının kendi motorları vardır. Ve bunlar kendi güçleriyle hareket edebilir ama bazı tarak dubaları da motorsuzdur ve bir yerden başka bir yere ancak çekilerek götürülür. Tarak dubaları bazen toprağı yanı başlarında bekleyen mavnalara boşaltır ama kendinden motorlu bazı büyük tarak dubalarının taraklamış oldukları toprağı taşıya- cak bölümleri de vardır. Taraklanmış toprak sonunda denize serpilir ya da örneğin alçak ya da bataklık bir arazinin doldu- rulması amacıyla kıyıya boşaltılır. Toprak tarak dubasının ya da doldurulduğu mavnanın dibinde bulunan kapaklar açıla- rak boşaltılır, hava dolu bölmeleri olduğu için bu tür araçlar kapaklanı denize açıldığında maz. elikankitabevi Bu parçadan hareketle taraklama ile ilgili aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) Taraklama yöntemlerinin farklılığı, tarak dubaları- nın gelişimindeki tek etkendir. Taraklanmış toprağın tarak dubalarınca taşınabil- mesi de olasıdır. Taraklamanın yapılması için gemi akışının yanı sıra bir neden daha sayılabilir. D) Taraklama yöntemlerinin farklılığı taraklamanın farklılıklarındandır. E) Taraklanmış toprak iki değişik amaç için kullanılabi- lir. Rüştü BAYINDIR