Anlatım Biçimleri Soruları
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriA
10. Yemekle şiirin bir ortak noktası var: Alışılmış mal-
zemeyle alışılmamış bir sonuca ulaşmak. Şiirde
de yemekte de kimi eksikler, yadırgatıcı bir ögeyle
tamamlanabilir. Bir böreğin içinde peynir, kıyma
gibi bir iç yoksa susam, bu eksiği tadıyla ve ko-
kusuyla örtüyor. Şiirde de kimi zaman içeriğin ek-
sikliğini biçim tamamlar. Tadını kaçırmazsan fark
edilmez içeriğin yokluğu.
Parçada verilen örnekten yola çıkılarak "şiir"
için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Şiir, ulaşılmazı yakalamaktır.
B) Şiir, bilinenle bilinmeyene ulaşmaktır.
C) Şiir, kusurları görünmez kılma işidir.
D) Şiir, bazı şeylerin yokluğunu örtmektir.
E) Şiir, biçim ve özün birbirinin eksiğini tamamla-
masıdır.
L
6
i
5
A
M
A
12
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriald
Bu soruyu çöz! Ritmini yakala.
4.
(1) Çocukluğun önemli bir dönemini Tarsus'ta geçirdim. (II) Ai-
lem; Mersin ve Tarsus civarında portakal, mandalina bahçele-
rinde mevsimlik işlerle uğraşınca evden uzakta büyüdüm.
(III) Kendi lisede okuduğu zaman gitar çalmayı istemiş ama pa-
rasızlıktan alamamış. (IV) içinde kalan ukdeyi yenmek için bir ak-
şam bana böyle bir hediyeyle geldi. (V) Elimi tellere ilk vurdu-
ğum an bir titreşim hissettim ve müzikle tanıştım, bir daha da
kopamadım.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Tar-
sus'tan Antalya'ya göç ettiğimiz dönemde bir gün elinde gitaria
çıkıp geldi babam." cümlesinin getirilmesi düşüncenin akışını
bozmaz?
A) 1
B) II
C) III
D) IV
E).V
213
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri5. (1) Yağmur altında nereye gittiğinin farkında olmadan
yürüyordu. (II) Ara sıra iki bulut aralanıyor, cadde
Üstünde, evlerin kiremitlerine varıncaya kadar her
şey aydınlanıyor, fidanların yapraklarında titreşen
damlaların kısacık hayatını bir inci rüyası yapıyordu.
(III) Her şey, herkes çocukça bir neşe içinde
yıkanıyordu. (IV) Sonra tekrar sağanak başlıyor,
ceketlerini başlarına örtmüş çocuklar koşuşuyorlar,
daha yaşlılar şuraya, buraya sığınıyor; cadde, evler
siliniyordu. (V) Çevresindeki bu hareketler, onu
çocukluğunun puslu akşamlarına götürmüştü.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili
aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?
A) I. cümlede bir belirsizlikten söz edilmiştir.
B) II. cümlede benzetme yapılmıştır.
C) III. cümlede yoruma yer verilmiştir.
D) IV. cümlede betimleme yapılmıştır.
E) V. cümlede özlem duygusu anlatılmıştır. +
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriA
DİLİ VE EDEBİYATI-
BİLİMLER-1 TESTİ
6
rih-1 (25-34), Coğrafya-1 (35-40) alanlarına ait toplam 40 soru vardır.
ti-Sosyal Bilimler-1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz.
3.
A
niel
storl
A
Yunus Emre için şiir, asıl gaye olmamakla beraber şu-
nu gayet iyi biliyoruz ki o, dilimizin en büyük şairlerinin)
başında gelir. O yüzden eğer şiirden söz edeceksek
Türkçenin en güzel şiir verimlerini ondan okuyacağız
demektir. Fakat bu samimi dervişin bu manada bize
sağlayacağı imkân sadece şiirleri değildir. O, aynı za-
manda bize şiir dersleri de veren bir hocadır. Siirin as-
linin söz olduğu düşünülecek olursa bu konuda onun
"söz" redifli şiiri karşımıza tek başına müthiş bir este-
tik anlayışı da çıkarır. O şiirden yola çıkarak çok rahat
biçimde şiir estetiğimizi temellendirebiliriz. Yine Divan'ın-
da bu şiirindeki estetik anlayışı destekleyen, açan, açık-
layan başka söyleyişlere de rastlarız.
Bu parçada Yunus Emre'yle ilgili anlatılmak iste-
nen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Türk şiirine kattığı estetik anlayış
B) Ahenk unsurlarının şiirine sunduğu katkılar
C) Yeni nesil tarafından yeterince tanınmaması
D) Çalışmalarında divan şiiri anlayışını göz ardı etme-
si
E) Yerelliğin, şiirini şiir yapan bir özellik olduğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriin çeveil-
cevap
iz, şiiri
watınız
lı ola-
oldu-
irbiri
ani
ile-
an-
le
34. Bir toplumun rakip medeniyetler karşısında güçsüz duru-
ma düşmesi, kültürel bir kriz yaşaması; değişimi kaçınıl-
maz kılar. Bu kültür krizini aşmak için yenilik hareketleri-
ne başvurulur ancak o kadar kolay olmaz o. Çünkü
yenilikçi tavır, karşısında her zaman eski yanlılarını
bulur. Bu açıdan bakıldığında özellikle "Yenilesme Döne-
mi" olarak adlandırabileceğimiz 19 asırdaki o çalkantılı
edebî dönemin, kültür tarihimizin en maceralı çekişmele-
rinden nasibini aldığını söyleyebiliriz.
ACREDINGS
Bu parçada as!! anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Her medeniyet farklı bir kültür zenginliğine sahiptir.
♡
Kültür her dönemde kendine has özellikleriyle yar ol-
muştur.
C) Medeniyetlerin birbirlerine egemenlik kurması çok
zor değildir.
D) Siyasi ve sosyal gelişmeler kültürel yapının oluşma-
sında etkilidir.
E Eski-yeni çatışmaları medeniyetlerin değişim sancı-
ları yaşadığı dönemlerde ortaya çıkmaktadır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1. Çimento ve çelik üretimi gibi endüstriler küresel
karbon emisyonunun beşte birinin nedeni olarak
gösteriliyor. Yüksek karbonsa küresel ısınmaya ve
önemli derecede çevre kirliliğine yol açıyor. Bu
materyallerin üretimi için yoğun enerji gerekiyor,
dolayısıyla bu alanda sıfır emisyonlu çözümler
geliştirmek için birçok çalışma yapılıyor.
II. "Heliogen" adlı bir araştırma şirketi, görüntü işleme,
kontrol ve algılama teknolojilerinin yardımıyla güneş
ışığının bir alana odaklanmasını sağlayarak kısa
sürede yüksek enerji elde edilmesini mümkün
kılıyor. Bu şekilde enerji ihtiyacının %60'ına yakını
güneş enerjisi ile karşılanabilir. Bu da yüksek
emisyonu ve dolayısıyla karbon miktarını
sınırlayabilir. Ancak şu aşamada bu sistemin
kullanım maliyeti çok yüksek.
İkinci parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) I. parçada sözü edilen durumun yol açtığı sorunlar
örneklendirilmiştir.
B) 1. parçada belirtilen durumun daha da kötüye
gidebileceği örneklerle açıklanmıştır.
C) 1. parçada sözü edilen olumsuzluğun kısmen önüne
geçebilecek alternatif bir çalışmadan söz edilmiştir.
D) parçada belirtilen sorunların dünya için yol açtığı
fiskin önlenmesine yönelik öneriler sıralanmıştır.
E) 1. parçada sözü edilen durumların nedenlerine
yönelik çıkarımda bulunulmuştur.
avam
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriBelli bir büyüklüğün tanımı, dünya çapında kullanıldığında
çok daha önemli hâle geliyor. Metre, santimetre, gram
ve kilogram gibi ölçüm birimlerinin dünya çapında aynı
değere sahip olması gerekiyor. Bunların her yerde aynı
şekilde kullanılması için sabit bir tanımları olmalı. Son
aylarda bilim dünyasının üzerinde konuştuğu konulardan
biri olan kilogramın değişmesi oylaması yapıldı ve tanımı
değişti. Sabit bir değer olan ve bugüne kadar 1000 gram
olarak tanımlanan kilogram, Fransa'da saklanan ve 129 yıl
önce yapılan tanıma göre hazırlanan platinyum-iridyum
bir alaşımın ağırlığı ile tanımlanıyor. Ancak iridyumun yarı
ömrü üç aydan kısa olduğu için aradan geçen 129 yılda
bu ağırlık 50 mikrogram azaldı. Yani hazırlanan örnek
kilogram prototipi artık 999.99995 gram geliyor. Yapılan
yeni tanımlama ile artık kilogramın ağırlığı, Planck
sabitine bağlandı. Fotonun enerjisi ile elektromanyetik
dalgasının frekansı arasındaki orantıya verilen isim olan
Planck sabiti, kilogramın tanımlanması için kullanılacak.
Böylece artık çok daha kesin olarak tanımlanan bir
kilogram değeri var.
39. Bu parçada;
1. ölçüm birimlerinin her yerde aynı şekilde kullanılma-
sinin sabit bir tanımlarının olmasına bağlı olduğu,
göre cevaplayınız.
II. platinyum ve iridyumun ağırlıklarının değişmesiyle
kilogramın yeniden tanımlandığı,
Plank sabitinin tüm ölçü birimlerinin
da kesin sonuç verdiği
tanımlanmasın-
yargılarından hangileri çıkarılamaz?
AYalnız 1
D) II ve III
B) I ve ll
E) Yalnız III
C) Yalnız II
parçada kurulan neden-
Mutlak Değer Yayınları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriwww.kr
22. (1) Günümüz dünyası geçmişe oranla çok daha fazla re-
kabetçi bir yapıya sahiptir. (II) Bu rekabet ortamı, birden
fazla amaca aynı anda ulaşılmak istenen problemleri de
beraberinde getirmektedir. (III) Nitekim işletmeler kârlarını
maksimize ederken satışlarını artırmak ve aynı zamanda
işçilik maliyetlerini minimum düzeyde tutmak gibi birbiriyle
çelişen hedeflere sahip olabilir. (IV) Birden fazla hedefi olan
problemlerin çözümünde çeşitli yöntem ve yaklaşımlardan
yararlanılmaktadır. (V) Bu tür durumları içeren çok amaçlı
problemlerin çözümünde Hedef Programlama Yöntemi kul-
lanılabilir. (VI) Sözü edilen yöntemde temel düşünce tüm
hedefleri tek bir hedefe dönüştürmektir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
hangi cümleyle başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimlerieis
35. Gelibolu Yarımadası'nın başlarında bulunan Koru-
dağ'dan aşağıya doğru inmeye başlıyoruz. Yol, Akde-
niz ikliminin en yaygın ağacı olan kızılçamlar arasında
yılan misali kıvrılarak ilerliyor. Ormanı seyre dalmışken
bir anda Saros Körfezi'ni karşımızda buluveriyoruz.
Gelibolu Yarımadası'nın Ege Denizi'nde oluşturduğu
bu körfez, dalınabilinir derinliklerde zengin bir mer-
can ve sünger örtüsünün bulunduğu nadir yerlerden.
Kızılçam ormanları ile kaplı körfezdeki sayısız küçük
koylarsa yazın en sıcak günlerinde dahi gelenleri se-
rinletiyor. Marmara ile Ege arasında, iki denizi ayıran
Gelibolu Yarımadası aynı zamanda Akdeniz iklimine
de geçiş bölgesi ve iklimi her bölgede değiştiğin-
den biyolojik çeşitliliğe de sahip. Yarımadanın adını,
ilk yerleşimcileri olan Trakların kurduğu daha sonra
Phokai, Lesbos, Miletos halkının yerleştiği ve bugün
yeri tam olarak bilinemeyen Gallipolis şehrinden aldı-
ğı biliniyor.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Kişileştirme
B) Açıklama C) Öyküleme
E) Karşılaştırma
D) Benzetme
*
Feis
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri37. Türkiye'de esas olarak en geniş kitleyi hedef alan
reklamcıların ağırlığını koyduğu bir reklam pazarı
var. Bunlar haklı olarak mümkün olduğunca geniş bir
kitleye ulaşmak istiyorlar. Bu kadar geniş bir kitlenin
ilgisini toplayabilmek için ortak paydayı mümkün ol-
duğunca aşağıya indirmek gerekiyor. Ortak paydayı
aşağıya indirip mümkün olduğu kadar çok izleyici
toplamaya kalkıştığınız zaman da kaliteniz, standart-
larınız düşüyor. İşte olayın nedeni budur.
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt
olarak verilmiş olabilir?
Ülkemizdeki reklam pazarını değerlendirir misiniz?
B) Seyircinin ilgisini ekrana çekmek için neler yapıl-
malıdır?
C) Televizyonlardaki reklamların kalitesi hakkında
ne dersiniz?
D Reklamlardaki kalite düşüklüğü sizce neden
kaynaklanıyor?
E) Televizyonların geleceği hakkında ne düşünü-
yorsunuz?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri9. Kimi sanatçılar günün birinde yazar olacaklarını çok
önceden verilmiş bir karar gibi erken yaşlarında bilir.
Örneğin ünlü yazar Hermann Hesse, Bir Yaşam Öyküsünün
Özeti adlı yazısında şöyle der: "Durum şuydu: On üç
yaşımdan beri bir şeyin çok iyi bilincindeydim ya yazar
olacaktım ya da hiçbir şey olamayacaktım." Sonra bunun
güçlüklerine değin ilk farkındalıklarını sıralar: "Bu durumdan
çıkarılması gereken dersi hemen anlamıştım, yazar doğulur
ama olunmazdı."
Bu parçadan aşağıdaki sonuçların hangisine
ulaşılamaz?
A) Birçok şaheser, yalnızca üreticisinin bitmek bilmeyen
emeği ve sabrı ile oluşmuştur.
B) Yazarlar, doğuştan getirdikleri yeteneklerini çabayla
birleştirenlerdir.
C)Yazma isteği ve yeteneği kişiyi yazmanın dışında
hiçbir iş yapmamaya iter.
D Yazarlık sadece çalışmayla ulaşılacak bir durum
olarak düşünülemez.
É içinde yazarlık tutkusu olmayan kişi ne yaparsa
yapsın yazar olamaz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri6.
Doğanın bir dengesi var. Peki ya biz insanların? Biz de do-
ğanın bir parçası olduğumuza göre bizim de bir dengemiz
var elbette. Ancak yaşadığımız sıkıştırılmış ve hızlandırılmış
şehir hayatları bu dengeyi altüst ediyor. Doğayla birlikte ya
aynı anda hareket edemeyince fiziksel ve runsal dengemiz
bozuluyor Sikintili, hastalıklı yani sorunlu insanlar olup çıkı-
yoruz. Bunun olmaması için ne yapmak gerekiyor? Herkesin
yolu kendisine... İster resim ister müzik ister spor... Önemli
olan aklınızı ve bedeninizi yavaşlatabilmektir çünkü trafikte
olduğu gibi doğada da hız felakettir.
Bu parça aşağıdakilerden hangisine değinilmiştir
Şehir hayatının yaşam standartlarının, insanların doğal
dengesini olumsuz etkilediğine
B) Doğanın dengesi ile insan dengesinin aynı oranda bozu-
lacağına
C) Ruhsal sıkıntıların kaynağına inmenin dengeyi sağla-
maktaki rolüne
D) Her insanın dengesini bozan kendine göre birçok sıkıntı-
si olduğuna
E) Doğaya ayak uydurmanın, onunla yaşamanın insanı
sağlıklı ve zinde yaptığına
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri21. (1) Dünya tarihinin en önemli sanatçılarından
biri olan Leonardo Da Vinci, Rönesans
Italya'sının en önemli ustaları arasında sayılır.
(II) Ressam, heykeltıraş, mühendis, mimar ve
bilgin olan Leonardo Da Vinci, 1452'de Vinci
kasabasında doğmuş, yaşamının büyük bir
bölümünü Floransa ve Milano'da geçirmiştir.
(III) Leonardo Da Vinci'nin hayatı ve eserleri
pek çok araştırma ve esere konu olmuştur;
bunlardan biri sanatçının yaşamıyla ilgili en
kapsamlı çalışma olarak nitelenen İtalyan RAI
televizyonunun 1972'de hazırladığı belgeseldir.
Belgeselde Da Vinci'nin, Vinci kasabasındaki
çocukluğu, Floransa'da Verrocchio Usta'nın
yanındaki çıraklık günleri, ressamlar locasına
girişi anlatılıyor. (V) Milano'ya gidişi, saray
ressamı ve mühendis olarak yaptığı çalışmalar,
Papalık Ordusu hizmetinde askerî ressam olarak
geçirdiği yıllardan da bahsediliyor. (VI) Otuz
beşer dakikalık yedi bölüm hâlinde hazırlanan bu
belgesel, Türkiye'de de 1997 yılında bir televizyon
kanalında yayımlanmış ve büyük ilgi görmüştü.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle
başlar?
AXT
B) II
DYTV
ETV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri2. Roman, piyes, film yani edebiyat ve güzel sanatlar, tarih
dersi vermez; tarih bilgisi öğretmek için meydana getiril-
mez. Tarihin, konuyu ilgilendirmeyen ayrıntılarını umursa-
maz. Hatta değiştirir. Bunu da tarihçilerin başaramadığı-
ni başarmak için yani konunun asıl önemini evrensel ve
insani anlamını belirtmek için yapar. Bu özelliği edebiyatı
her zaman özel bir konumda tutmakta, vazgeçilmez kıl-
maktadır.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmek-
tedir?
A) Edebiyatta sık kullanılan türlerden
B) Tarihin insanlar için öneminden
C) Edebiyatın gücünden
D) Edebiyat ile tarih arasındaki ilişkiden
E) Edebiyatın tarihçileri etkileme gücünden
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1. Kimi ülkelerde, tarıma dayalı üretimin bilinçli bir bi-
çimde yapılmaması, halk sağlığı bakımından tehli-
ke oluşturmaktadır.
2. Batı ülkelerinde tarımsal üretimi geliştirmeye yöne-
lik çalışmalar yıldan yıla azalmaktadır.
3. Afrika ülkelerinde topraklar yanlış kullanım yüzün-
den de yok olup gitmektedir.
4. Tarıma yeterince önem verilmediğinden bu ülke pa-
muk, sebze, meyve üretiminde dünya sıralamasın-
da gerilerde yer almaktadır.
5. Uzmanlar çevre bilincinin yeterince gelişmemiş ol-
masının, hava ve su kirliliğine yol açtığını belirtiyor.
Cümlede anlam konusuna çalışan Sercan, yukarıdaki
kartlarda yazan cümleleri anlamlarına ve anlam ilişki-
lerine göre inceleyerek şu tespitleri yapmıştır:
O
Kartlardaki cümlelerden dördü aynı anlam ilişkisi ile
oluşturulmuştur.
Bir cümlede dolaylı anlatıma başvurulmuştur.
H. Cümlelerden birinde aşamalı durum söz konusudur.
IV. Bir cümlede öznel tanımlama yapılmıştır.
X. Bazı cümlelerde saptama yapılmıştır.
Bu açıklamalara göre Sercan'ın anlam ilişkisi bakımın-
dan farklı olduğunu düşündüğü cümle hangisidir?
A) 1
B)
C) 3
D) 4
E) 5
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri8. On altı, on yedi yaşındayken "Kötü bir şiir okuru, bu şiir
ne anlatıyor?" diye sorar çünkü şiirin de öykü ya da ro-
man gibi, bir şeyler anlatmasını bekler." diye başlayan
bir yazı okumuş ve çok etkilenmiştim Gerçi o günlerde
ben de öyküler yazıyor ve ileride de bir romancı olmayı
düşlüyordum. Ama şiirde öykülemeden kaçmak gerek-
tiği çünkü şiirin bir öykü gibi yazılıp okunmadığı ölçüde
şiir olduğu benim de şiir anlayışımı özetleyen bir görüştü.
Aradan bir on yıl geçip ciddi olarak şiir yazmaya başladı-
ğımdaysa kendimi bu anlayışa göre değil, öyküleyerek
yazarken buldum ve durup düşündüğümde de hatırla-
dığım ve sevdiğim şiirlerin nerdeyse tümünün, bir ede-
biyat sözlüğünün,Yahya Kemal'in yapıtları için kullandığı
deyimle, "birer hikâye karakterinde" olduklarını gördüm.
Yazarın bu parçada asıl anlatmak istediği aşağıdaki-
lerden hangisidir? ana disince
A) Öykü yazanların şiirde başarılı olmayacağı
B) Hikâye yazanların şiirsel bir dil kullandıkları
Kötü şiirle iyi şiirlerin kolayca ayrılabileceği
D) Şiir yazarken öykülemeden kaçamadığı
Büyük şairlerin şiirlerinde öykü anlatmaktan yana ol-
dukları