Anlatım Biçimleri Soruları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri3.
Öyle gerçekler vardır ki, yazdığınız zaman dahi fantastik
görünür. Benzer şekilde öyle fanteziler vardır ki, düpedüz
gerçektir. Dua ve beddua fantastiktir. Görüp bilmediğiniz
göksel bir varlıktan medet niyaz edersiniz. Bunların bazıla-
ri gerçekleşir. Siz dua veya beddua ettiniz diye mi gerçek-
leşmiştir, yoksa gerçekleşeceği vardı da ondan mı, bilme-
nize imkan yoktur. Ama önemsemezsiniz, inandığınız
sürece en gerçek gerçek budur. Ümit de öyle... Birini veya
birilerinin sizin beklenti, heves ve arzularınız doğrultusunda
bir şeyler yapmasını beklersiniz. Bazen yaparlar. Siz ümit
ettiniz, pozitif düşündünüz diye mi yapmışlardır yoksa
yapacakları olduğundan mı bilemezsiniz. Ama siz, öyle
umduğunuz için olduğuna inanırsınız. Bu çok fantastiktir.
Siz büyücü müsünüz? Rüyalar fantastiktir. Kimileri çıkar. Siz,
rüyanız çıktığı zaman "Biliyordum." dersiniz. Olacakları önce-
den görme yeteneğiniz mi var, yoksa zamanda yolculuk mu
yapıyorsunuz? Belki hem o hem bu, belki de ne o ne bu...
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden
yararlanılmıştır?
A) Açıklama
C) Tanık gösterme
E) Karşılaştırma
B) Örnekleme
D) Tartışma
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1.
Fotoğraflarının konusu, yangın yerleri, asfalt parçaları, dövü-
şen köpekler, kurbanlık koyunlardır. Ama gelecekte adından
söz ettirecek asıl önemli çalışmaları, insan fotoğraflarıdır.
Çünkü sanatçı onlarda, hayatta gizlenen bütün önemli şeyle-
rin ışıltısını ortaya çıkarabilmiştir.
Bu parçada sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak aşağıdaki-
lerin hangisi söylenebilir?
Fotoğraflarının konuşu, insanın yaşamda ayakta kalma
mücadelesidir.
B) Ele aldığı konular eleştirilmektedir.
r.X
C) Kalıcı nitelikte yapıtlar ortaya koymuştur.
D) Kuralları ters yüz etmekle yenilikler ortaya koyabileceğini
düşünmektedir.
E) Yeterince bilgi sahibi olmadan bir konu üzerinde çalışıl-
maması gerektiğini savunmaktadır.
(ALES)
3.
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriParagraf - VI
0. (1) Mahyacılık dört yüz yıllık geçmişi olan bir Türk sanatı. (11)
Ramazan ayı boyunca iftardan sahura kadar yanarmış mah-
yalar. (III) İlkin nerede ve ne zaman başladığı bilinmese de
Koca Mustafapaşa Camisi'ndeki süslemeyle ilk şeklini aldı-
ğı söylenir. (IV) Mahyalar, çift minareli ve çift şerefeli cami-
lere kurulur. (V) Dört şerefe arasına gerilen çelik halatlar ve
lambalarla yazı oluşturur.
TÜRKÇE
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün-
cenin akşını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri49.
(1) Yazın kuramcıları ve yazın tarihçileri, şiirin
düşünce ve duyguyu biçimlendirmede özel ola-
rak seçilmiş bir tür olduğunu söylerler. (II) Hatta
yazınsal türler içerisinde, en etkili dile sahip bir
söylem biçimi... (III) Çünkü şiir bir söz sanatıdır,
bir bakıma, imgelerle düşünme sanatıdır. (IV)
Hem öyle bir sanat ki dilin toprağında boy atıp
gelişmiştir. (V) Daha doğrusu yazınsal ürünlerin
ya da türlerin anası şiirdir. (VI) Yaşamın içinde
yaşamı anlamlı kılan, yaşamın asıl adı, asıl yü-
züdür şiir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi-
sinden başlayarak yazar, öne sürdüğü düşün-
ceyi somutlaştırmaya çalışmıştır?
A) VI
B) I
C) IV
D) V
E) Il
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri35. Geçenlerde gazete okurken şöyle bir cümleye denk gel-
dim: "Akıllarda ve kalplerde entegrasyon sağlanamadı."
Karşılığının Türkçede bütünleşme olduğunu bildiğimiz
entegrasyon sözcüğünün kullanılması şık olmamış. An-
laşılan yazar, gazetesinde "Toplum olarak akılca, yürek-
çe bütünleşemedik." demek istemiş. Düşünüyorum da
Türkçe karşılığı olan yabancı sözcüklerin kullanılması,
birçoğuna belki aykırı gelmiyordur. Ancak Türk dili üze-
rinde düşünen biri için böyle kullanımların tepkiyle karşı-
lanacağı bilinmelidir. Lisan'dan dil'e geçerken geldiğimiz
düzey bu olmamalıdır.
Bu parçada yazarın asıl yakındığı durum aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Türkçe karşılığı olan yabancı kelimelerin kullanılma-
SI
B) Aydınların dil konusunda umursamaz tavırlar takın-
ması
C) Gazetelerde özensiz bir dile yer verilmesi
D) Dilimizde birçok yabancı sözcüğün yer alması
E) Toplumun dil konusunda yeterli hassasiyeti göster-
memesi
av Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri26. (1) Dede Korkut Hikâyeleri, sıradan olay metinleri ya
da eğlencelik olayları anlatan hikâyeler değildir.
(II) Rastgele uydurulan vakit geçirme araçları da değil-
dir. (III) Uzun zaman sözlü gelenekte yaşayan bu hikâ-
yeler, 15. yüzyılda Akkoyunlular Dönemi'nde yazıya
geçirilmiştir. (IV) Dede Korkut Hikâyeleri; belli bir fikri,
felsefi, dinî ve millî derinliğe sahip, hem millî hem de
manevi değerlerimizi sembolik kurgular üzerinden ve-
ren metinlerdir. (V) Türklük ve Müslümanlık değerlerini
ve anlayışını simgesel motifler, kişiler, olaylar, olgular,
durumlar ve nesneler üzerinden aktarır. (VI) Dede Kor-
kut Hikâyeleri'ni Müslüman Türk milletinin dinî ve milli
değerlerini etkileyici ve kalıcı bir üslupla aktaran yani
edebiyattan taviz vermeden ders ve ibret veren metinler
olarak okumak gerekmektedir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi par-
çanın anlam akışını bozmaktadır?
A) II.
B) III.
C) IV.
D) V.
E) VI.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri8.
Hayranlıkla baktığımız tablolar çoğu zaman tek bir seferde
ortaya çıkmaz. (1) Sanatçılar, genellikle işe bir eskiz çizerek
başlar. (II) Ancak tablonun yapım aşamasında bazen fikir de-
ğiştirip planda olmayan figürler ekler ya da önceden planla-
dıkları figürleri çıkarırlar. (III) Bazen de boyamaya başladık-
ları bir figürün yerini ya da biçimini değiştirirler. (IV) Sanatçı-
nin fikir değiştirerek yaptığı değişikliklerin izleri, resmin ta-
mamlanmasından yıllar sonra, kullanılan boyaların ışık ge-
çirgenliğinin artmasıyla ortaya çıkar. (V)
Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisine "Picasso
gibi ressamlarsa üzerinde daha önce yarım bıraktıkları tab
lolar olan eski tuvallere yeni tablolar yapmalarıyla bilinin
cümlesi getirilmelidir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri43-46. soruları aşağıdaki bilgilere
göre birbirinden bağımsız olarak
cevaplayınız.
Kleia
A, B ve C takımlarındaki(Murat, Nida,
Orhan, Pelin, Riza, Suat, Tarık, Uras
ve Verda adlı dağcılar bir zirve tırma-
nışı yapmışlardır. Orhan ve Suat'ın C
takımında; Tarık ve Verda'nın B takı-
mında olduğu bilinmektedir. Dağcıla-
rin takımlarına ve zirveye ulaşma si-
ralarına ilişkin kimi bilgiler şu şekilde-
dir:
•
●
●
.
Tarık'tan hemen önce zirveye A
takımından bir dağcı ulaşmıştır.
Verda'dan hemen sonra zirveye A
takımından bir dağcı ulaşmıştır.
• B takımında toplam dört dağcı
vardır.
●
●
Aynı anda zirveye birden fazla
dağcı ulaşmamıştır
Orhan ve Suat'tan biri ikinci, diğe-
ri yedinci sırada zirveye ulaşmış-
tır.
.
Tarık'tan hemen sonra zirveye
Verda ulaşmıştır.
Y
A
R
G
I
Y
A
Y
I
N
E
V
B takımından hiç kimse zirveye
dokuzuncu sırada ulaşmamıştır.
Murat ile Rıza'dan biri birinci, di-
ğeri dokuzuncu sırada
ulaşmıştır.
irveye
Uras ile Pelin aynı takımdadır
Pelin ve Riza aynı takımdadır.
44.
ağıdaki dağcılardan ha
veye art arda ulaşmış olame
A) Murat ve Nida
B) Orhan ve Pelin
C) Tarık ve Uras
D) Suat ve Uras
E) Verda ve Nida
Orhonuot
and
Toket B Topian
Verda
wat
JB+cku u
Teri
SINAV) SO
Dağcı
2. Shr/sty
3 Atelum Tek
45. Aşağıdaki eşleştirmelerden hang
kesin olarak doğrudur? 2174
A) Riza
B) Murat
FC) Uras
Uras
E) Mura
vity
A
18.6
GIE
9. Aya
1199406
Takımı
A+
COLONA
Atakın
46. Suat zirveye Pelin'den hemen sc
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri9. 1. Halkın belleğinde derin ve sarsıcı izler bırakan ta-
rihsel olay, zaman içinde gelişerek bir kar topu gibi
büyür; farklı söyleyişlerle ve eklemelerle zenginle-
şir.
II. Efsaneleşen olayları düşsel dünyalarında geliştire-
rek saz eşliğinde dillendirirler.
III. Destanların oluşumu üç safhada gerçekleşir, bi-
rinci safha, tarihsel olayın ortaya çıktığı çekirdek
dönemidir.
6
12
IV. İkinci safhada ozanlar
Yazıya geçmediği için bu dönemde de büyüme de-
vam eder.
devreye
devreye girerler.
VI.
Son safha destan geleneğini bilen bir destan şai-
rinin destanın tüm varyantlarını elde ettikten sonra
dehasıyla birleştirerek yeniden yaratmasıdır.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir
bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi
baştan üçüncü olur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
ADE AN
HIN
DWZWIW
cümley
?
E eyen
Nini naz
E
M
E
alan ko
uğumu
E
ya da
zama
lolus
'in;
69
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleribir
j-
8. Niğde'deki Kaletepe'de insanlığın başlangıcı 13 m
yıl öncesine kadar gidiyor, Kaletepe, Anadolu'nun he
yapılan
eski hem de kazılan ilk atölyesidir. Bölgede
bulundu. Bunların içinde en seçkin örnekler ise el bata
larda Neolitik Çağ'a ait obisidyenden yapılmış
n. Ok ve mizrak uçlarının yanı sıra tahılları biçmeye y
yan orak uçlan da bulunan diğer aletler. Bulunan ales
uzmanlaştığı ve büyük bir ihtimalle başka bir isle uğ
bu dönemde yaşayan üreticilerin taşı biçimlendirmes
mayan profesyoneller olduklarını düşündürmektedir.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerde
hangisi söylenemez?
A) Tarihsel verilerden yararlanılmıştır.
B) Karşılaştırma yapılmıştır.
C) Açıklayıcı bilgiler verilmiştir.
D) Betimleme yapılmıştır.
Bir çıkarımda bulunulmuştur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriaf
r.
ek
i-
I
4.
E) Takım çalışması
Eleştirmen, okurun göremediği, göremeyeceği yönlerine ışık tu-
tar yapıtın. Bir sanat yapıtına yanlış bakışı düzeltmeye, doğru
bakış açıları geliştirmeye çalışır. Sanat dışı yapılan değerlendir-
melerin karşısına çıkar. Ya da ucuz sanat yapıtlarına karşı çıka-
rak yazın dünyasının nitelik kaybının önüne geçer. Değerini yi-
tirmiş eleştiri ölçütlerinin tutarsız yanlarını ortaya koyar, çağdaş
ölçütlerin nasıl olması gerektiğini uygulayarak gösterir. Sanat di-
şi desteklerle ayakta tutulmaya çalışılan sözde yapıtların karşı-
sına gerçek sanat yapıtlarını çıkarır.
Bu parçada bir eleştirmenden beklenen görevler arasında
I. Geçerliliğini yitirmiş, değerlendirme yöntemlerinin yanlışlı-
ğını göstermek
II. Yapıtların okurlarca fark edilmeyen yönlerini ortaya çıkarmak
III. Nitelikli yapıtları ayrıntılı değerlendirmek
ifadelerinden hangisi yoktur?
A) Yalnız I
D) Ive Il
B) Yalnız ll
assing Expres
E) II ve III
C)Yalnız III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri(1) Herhangi bir derinlikte olan depremin, yeryüzünde hisse-
dildiği bir noktadaki etkisinin ölçüsü depremin şiddeti ola-
rak tanımlanmaktadır. (II) Diğer bir deyişle depremin şidde-
ti, onun yapılar, doğa ve insanlar üzerindeki etkilerinin bir öl-
çüsüdür. (III) Bu etki; depremin büyüklüğüne, derinliğine ve
yapıların depreme karşı dayanıklılığına göre değişik olabil-
mektedir. (IV) Şiddet, depremin kaynağındaki büyüklüğü
hakkında doğru bilgi vermemekle beraber, deprem dolayı-
sıyla oluşan hasarı bu etkenlere bağlı olarak yansıtır. (V) Bir
deprem oluştuğunda, bu depremin herhangi bir noktadaki
şiddetini belirlemek için o bölgede meydana gelen etkiler
gözlenir. (VI) Deprem kuşağında bulunan ülkeler sel, yangın
ve tsunami gibi felaketlere karşı da önlem alır, almalıdır da.
Bu parçadakı numaralanmış cümlelerden hangisi düşün-
cenin akışını bozmaktadır?
y
A) II
B) III
C) IV
cek
pare
alkın
ma
O
D) V
5:
E) VI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimlerior.
51-
er,
B
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Varlığını çok eski tarihlerden günümüze ulaştıran Türk
kültüründe kilim motifleri ve bunların anlamları önemli
bir kültürel değer olarak bugüne dek gelmiştir. Türk do-
kumacılığında halı ve kilimlerin motiflerinin farklı inanış-
ları temsil eden, o dönemin yaşam biçimleri hakkında
bilgiler veren semboller olduğu söylenebilir. Söz gelimi
akrep motifi ölümü, buğday motifi bereketi temsil eder.
Bukağı motifi onu yapan genç kızın sevdiğine bağlı ol-
duğunun, kuş motifi ise sevdiğinden haber beklediğinin
göstergesidir. Motiflerin dilinin bölgelerin coğrafik yapı-
sı, kültür ve sosyal gelişimi ile atbaşı giden bir kompo-
zisyonla oluşturulduğu ve bir motifin yaygınlığının tarihi
arka planda geniş kitlelerce benimsendiğinin işareti ol-
duğunu da belirtmek gerek.
35. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan hangi-
sine ulaşılamaz?
A) Toplumun geneli tarafından benimsenen değerlerin
kalıcılığı daha yüksektir.
B) insanoğlu, varoluşundan bu yana hayatını ve hayal-
lerini anlatma ihtiyacı duyar.
C) Her dönemin kendini ifade etme biçimi, o döneme
özgü araçlarla mümkün olmuştur.
D) Bazı-semboller göründüğünden çok öte ve derin an-
lamlar taşıyabilir.
E) Tarihî dönemde ortaya çıkan bazı motifler zamanla
anlamını yitirebilir.
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriA
kitapçiği
TURKÇ
14. Ruh sağlığı bozukluklan klinik psikologlar ve psikiyatrlar da
dâhil olmak üzere çok çeşitli sağlık hizmetleri sağlayıcıları
tarafından dikkatli bir şekilde muayene edildikten sonra teş-
his edilmektedir. Bununla birlikte, zihinsel hastalıkları tespit
etmek, fiziksel hastalıkları teşhis etmekten çok daha zordur.
Sosyal baskılar ve tedavi maliyeti dâhil olmak üzere çeşitli
faktörler etkilenen kişilerin yardım aramasını engelleyebil-
mektedir. Halen, araştırmacılar zihinsel hastalıklardan etki-
lenenlerin ortalama yüzde 60'ının tedavi alamadığını tahmin
ediyor. Depresyon belirtilerini otomatik olarak tespit edebi-
len yöntemler geliştirmek, tanı araçlarının doğruluğunu ve
kullanılabilirliğini artırarak daha hızlı ve daha verimli müda-
halelere ve tedaviye olanak sağlayabilir. Mimiklerde ve jest-
lerde hareketsizlik ve aşağı doğru bakışlar dâhil bir dizi söz-
lü ve sözsüz semptomlar bu rahatsızlıkta görülmektedir.
Bu parçaya göre ruh sağlığı bozukluklanı ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Hastalıkları belirlemenin zor olduğu
B) Öneminin günümüzde bile anlaşılmadığı
C) Çeşitli nedenlerle hastaların tedavi olmaktan kaçındığı
D) Hastaların yarıdan fazlasının tedavi edilmediği
E) Dış görünüşten de tanı konulabildiği
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriB
i
11. O'nun fikirlerinde ve duygularında hiçbir
1
şey değişmemiştir. Bu gidişten o da memnun
||
değil, ne bu yaşayış tarzını, ne evlerine girip
|||
IV
çıkan insanları, o da beğenmiyor; fakat ne
V
çare ki iş çığırından çıkmış, zaafları yüzünden yahut
daha başka sebeplerden kendini bir kere bu korkunç
akıntıya kaptırmıştır.
Bu parçada numaralanmış yerlerin hangisinde
bir noktalama yanlışı yapılmamıştır?
A) I
B) II C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriBiyografiler, otobiyografiler derken edebiyatta şimdi
de moda bir kavram gelişti: Nehir söyleşiler. Bir nehir
gibi durmaksızın akan, kollara ayrılan, ayrıldıkça daha
çok toprağa can veren, hakkında yeni şeyler söylenen
hayatların kitap sayfalarına dökülmüş hâlleri...Bir insanla
söyleşmek, ona sorular sormak, cevaplar almak, sorarak
tanımak ve tanıtmak, bir ömre tanıklık etmek... Hayatını
anlatmak ise kolay iş değil, cesaret ister; dürüstlük,
sağlam bir hafıza, bir oranda nesnellik, olaylarla yeniden
yüzleşebilmek... Kimisi yazar kimisi anlatır. İşte nehir
söyleşi de bu anlatanlar için var. Neden yaşam öyküleri
okuruz? Yaşamadıklarımızı okuyarak o hayatlara girmek
için belki. Belki de en ucuza mal olan deneyimler
başkalarına ait olduğu için.
Bu parçadan nehir söyleşilerle ilgili aşağıdakilerden
hangisi çıkarılamaz?
A) Soru-cevap tekniğinin kullanıldığı
B) Yazılı gelenekte varlık bulduğu
C) Söyleşi yapılan kişinin anılarıyla yüzleştiği
Dy Başkalarının yaşamına duyulan meraktan doğduğu
E) Başka hayatların yaşanmışlıklarını gösterdiği
1. M
Z
b
d
k
S
E
ċ
b
L