Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Sre
d
4.
Üretilen bir sözcüğe zamanla alışılır, dememeli. Evet so-
mut ilişkilerin yaşandığı bir geçim dünyasında alışılır ama
şiirde bu yargının anlamı yoktur. Bir sözcük halkın duygu
ve düşüncesi ile doğmamışsa onun iç varlığından kopup
gelmiyorsa boş bir kalıptan başka bir şey değildir.
larını geçtiği topraklardan alan sular gibi sözcükler de halk
arasından geçerek zenginliklerini alırlar. Yunus Emre'nin
Tat-
sözcükleri gibi.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerin hangisi
getirilemez?
A) Sözcükler toplumdan bağımsız, soyut varlıklar olarak
düşünülemez
B) Bir sözcük gündelik konuşma dilinde yaşamıyorsa o
Sözcük şiirin tadını kaçırır.
C Nice sözgük vardır ki şairin sayesinde, ilk kez duyulur
ve toplumca benimsenir.
D)
Basanlfozanlarımıza bir bakın, bizim konuştuğumuz
sözleri alır ve bambaşka bir biçimde sunarlar bize.
E) Bir toplumun kültürel zenginliğini yansıtan varlıklardır o
dilin sözcükleri.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Sre d 4. Üretilen bir sözcüğe zamanla alışılır, dememeli. Evet so- mut ilişkilerin yaşandığı bir geçim dünyasında alışılır ama şiirde bu yargının anlamı yoktur. Bir sözcük halkın duygu ve düşüncesi ile doğmamışsa onun iç varlığından kopup gelmiyorsa boş bir kalıptan başka bir şey değildir. larını geçtiği topraklardan alan sular gibi sözcükler de halk arasından geçerek zenginliklerini alırlar. Yunus Emre'nin Tat- sözcükleri gibi. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerin hangisi getirilemez? A) Sözcükler toplumdan bağımsız, soyut varlıklar olarak düşünülemez B) Bir sözcük gündelik konuşma dilinde yaşamıyorsa o Sözcük şiirin tadını kaçırır. C Nice sözgük vardır ki şairin sayesinde, ilk kez duyulur ve toplumca benimsenir. D) Basanlfozanlarımıza bir bakın, bizim konuştuğumuz sözleri alır ve bambaşka bir biçimde sunarlar bize. E) Bir toplumun kültürel zenginliğini yansıtan varlıklardır o dilin sözcükleri.
5. Bilim insanları, yer kabuğunun ilk oluşumundan bu
yana levha hareketlerinin okyanus ve kıtaların yerlerini,
biçim ve büyüklüklerini değiştirdiğine inanıyorlar. Levha
tektoniği adı verilen bu süreç, çeşitli kanıtlara dayalı
bir görüştür. Söz gelimi, Güney Amerika ile Afrika bir
zamanlar bitişikmiş gibi görünür. Bilim insanları, bu iki
kita üzerindeki kaya tipleri ve eski sıradağların yaşları
arasındaki benzerlikleri ortaya koymuşlardır.
Bu parçadaki örnekle kanıtlanmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Güney Amerika ile Afrika'nın geçmişte bitişik
olduğunun iddia edildiği
B) Levhaların yer değiştirmesinin yer kabuğunun
soğumasıyla ilgili olduğu
C) Yer kabuğunun oluşumunun çok uzun zamanı
kapsayan bir sürece yayıldığı
D) Evrenin oluşumu ve yapılanmasıyla ilgili bilgilerin
sürekli yenilendiği
E) Bugünkü kıta ve okyanusların şekil ve boyutlarının
levha hareketleriyle oluştuğu
ON02-SS.31AYT02
3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Bilim insanları, yer kabuğunun ilk oluşumundan bu yana levha hareketlerinin okyanus ve kıtaların yerlerini, biçim ve büyüklüklerini değiştirdiğine inanıyorlar. Levha tektoniği adı verilen bu süreç, çeşitli kanıtlara dayalı bir görüştür. Söz gelimi, Güney Amerika ile Afrika bir zamanlar bitişikmiş gibi görünür. Bilim insanları, bu iki kita üzerindeki kaya tipleri ve eski sıradağların yaşları arasındaki benzerlikleri ortaya koymuşlardır. Bu parçadaki örnekle kanıtlanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Güney Amerika ile Afrika'nın geçmişte bitişik olduğunun iddia edildiği B) Levhaların yer değiştirmesinin yer kabuğunun soğumasıyla ilgili olduğu C) Yer kabuğunun oluşumunun çok uzun zamanı kapsayan bir sürece yayıldığı D) Evrenin oluşumu ve yapılanmasıyla ilgili bilgilerin sürekli yenilendiği E) Bugünkü kıta ve okyanusların şekil ve boyutlarının levha hareketleriyle oluştuğu ON02-SS.31AYT02 3
33. Sanatçı; toplumun, insanın sadece güzel yüzünü
göstermez; o, ayın karanlık yüzüne de işaret eden bir
bilge gibidir. İnsanın tekinsiz, bencil, kötücül karanlığına
da dikkat çekmeye çalışır. Yazmak; ruhun
derinliklerinden gelen bir dürtü, karşı konulmaz bir
istektir. Ama aynı zamanda hayatın, cümleler yoluyla
sayfalarda soluk alması, oraya kendi izlerini bırakması
anlamına da gelir. Yazar, hayatın içinden süzdüklerini,
bilinç ve bilinçaltındaki imgeleriyle bütünleştirir.
Yazmak; bu dengeler üzerine kurulan, yaratıcı,
an esinleyici, yüceltici bir sürecin adıdır.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) İnsanın olumlu ve olumsuz yönleriyle edebî eserde
yer aldığı
B) Yazmanın içsel bir arzu olduğu
C) Sanatçının, iç dünyasıyla dış dünyayı bütünleştirdiği
D) Yazmanın insana devamlı ümit aşıladığı
Edebî eserlere yaşamın ipuçları ve etkilerinin
yansıdığı
R
d
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
33. Sanatçı; toplumun, insanın sadece güzel yüzünü göstermez; o, ayın karanlık yüzüne de işaret eden bir bilge gibidir. İnsanın tekinsiz, bencil, kötücül karanlığına da dikkat çekmeye çalışır. Yazmak; ruhun derinliklerinden gelen bir dürtü, karşı konulmaz bir istektir. Ama aynı zamanda hayatın, cümleler yoluyla sayfalarda soluk alması, oraya kendi izlerini bırakması anlamına da gelir. Yazar, hayatın içinden süzdüklerini, bilinç ve bilinçaltındaki imgeleriyle bütünleştirir. Yazmak; bu dengeler üzerine kurulan, yaratıcı, an esinleyici, yüceltici bir sürecin adıdır. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) İnsanın olumlu ve olumsuz yönleriyle edebî eserde yer aldığı B) Yazmanın içsel bir arzu olduğu C) Sanatçının, iç dünyasıyla dış dünyayı bütünleştirdiği D) Yazmanın insana devamlı ümit aşıladığı Edebî eserlere yaşamın ipuçları ve etkilerinin yansıdığı R d
3.-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
26 Ağustos 1071'de Bizans İmparatoru Romanos Diyojen,
Malazgirt Ovası'nda, tüm dünya tarihi için büyük bir dönüm
noktası niteliğinde olan savaşta, Büyük Selçuklu Hükümdarı
Alparslan karşısında büyük bir yenilgiye uğradı ve bir anlaş-
ma imzalamak zorunda kaldı. İmparatoru bağışlayan ve ona
iyi davranan Sultan, anlaşmaya uyarak İmparator'u serbest
bıraktı. Ancak anlaşmaya göre İmparator kendi fidyesi için
1.500.000 denarius, vergi olarak da her yıl 360.000 denarius
ödeyecek; Antakya, Urfa, Ahlat ve Malazgirt'i de Selçukluya
bırakacaktı. Bir süre sonra Diyojen'in yerine tahta geçen VII.
Mikhail Dukas, Romanos Diyojen'in imzaladığı anlaşmanın
geçersiz olduğunu ilan etti. Bunu haber alan Alparslan da or-
dusuna ve Türk beylerine Anadolu'nun fethi emrini verdi. Bu
emir doğrultusunda Türkler Anadolu'yu fethe başladılar. Bu
saldırılar, sonu Haçlı Seferleri ve Osmanlı Devleti'ne varacak
tarihî bir süreci başlatmıştır.
3. Bu parçadan hareketle;
1. Malazgirt'te yenilgiye uğrayan ve anlaşma imzala-
mak zorunda kalan Romanos Diyojen'in anlaşma
şartlarına uymadığı
II. Alparslan'ın sözü edilen galibiyetten sonra gücünü
artırarak Osmanlı Devleti'nin temellerini attığı
III. Haçlı Seferleri'nin dolaylı sebepleri arasında,
Alparslan'ın Türk beylerine Anadolu'yu fetih emri
vermesinin bulunduğu
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
(E) Ive III
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3.-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 26 Ağustos 1071'de Bizans İmparatoru Romanos Diyojen, Malazgirt Ovası'nda, tüm dünya tarihi için büyük bir dönüm noktası niteliğinde olan savaşta, Büyük Selçuklu Hükümdarı Alparslan karşısında büyük bir yenilgiye uğradı ve bir anlaş- ma imzalamak zorunda kaldı. İmparatoru bağışlayan ve ona iyi davranan Sultan, anlaşmaya uyarak İmparator'u serbest bıraktı. Ancak anlaşmaya göre İmparator kendi fidyesi için 1.500.000 denarius, vergi olarak da her yıl 360.000 denarius ödeyecek; Antakya, Urfa, Ahlat ve Malazgirt'i de Selçukluya bırakacaktı. Bir süre sonra Diyojen'in yerine tahta geçen VII. Mikhail Dukas, Romanos Diyojen'in imzaladığı anlaşmanın geçersiz olduğunu ilan etti. Bunu haber alan Alparslan da or- dusuna ve Türk beylerine Anadolu'nun fethi emrini verdi. Bu emir doğrultusunda Türkler Anadolu'yu fethe başladılar. Bu saldırılar, sonu Haçlı Seferleri ve Osmanlı Devleti'ne varacak tarihî bir süreci başlatmıştır. 3. Bu parçadan hareketle; 1. Malazgirt'te yenilgiye uğrayan ve anlaşma imzala- mak zorunda kalan Romanos Diyojen'in anlaşma şartlarına uymadığı II. Alparslan'ın sözü edilen galibiyetten sonra gücünü artırarak Osmanlı Devleti'nin temellerini attığı III. Haçlı Seferleri'nin dolaylı sebepleri arasında, Alparslan'ın Türk beylerine Anadolu'yu fetih emri vermesinin bulunduğu yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II (E) Ive III C) Yalnız III
Dar
es
PARAGRAFTA YARDIMCI
2. Günümüzde her alanda kullanılıp bize çözüm kolaylığı
sağlayan bir teknoloji var. Bu, hepimizin bildiği 3D
kullanılıyor? Sağlık sektöründe bu teknoloji; yapay organ
teknolojisi. Peki, sağlık alanında bu teknoloji nasıl
basımı, eksik kemik parçalarını tamamlama, kişiye özel
implant üretme ve ameliyat öncesi doktora kılavuz olma
gibi farklı amaçlar doğrultusunda kullanılıyor. Bu teknoloji,
sağlıyor.
doktorlara önceden operasyonu planlama imkânı
3D yazıcılar ile hastanın sorunlu bölgesinin plastik modeli
üretiliyor. Böylece tasarlanan protezin sorunlu bölgeyle
uyumu test edilip tasarım geçerli kılınıyor. Ayrıca operasyon
öncesi hekimin model üzerinde tüm operasyonu planlaması
sağlanıyor. Üretim öncesi prototip model üretilmesi, tasarım
hatalarını ve ancak operasyon sırasında fark edilebilecek
tüm anatomik yapıların ve kusurların ortaya çıkmasını
sağlayarak olası operasyon risklerini ve hatalı protez üretimi
riskini ortadan kaldırmış oluyor. Hekimin veya tasarımcının
tasarım esnasında gözden kaçırdığı ya da tahmin
edemeyeceği kusurlar, prototip model sayesinde, üretim ve
operasyondan önce belirlenmiş oluyor.
Bu parçaya göre 3D yazıcı teknolojisi ile ilgili olarak
1. Cerrahi müdahale öncesi risklerin ortadan kaldırılmasını
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Ive II
B) I ve IV
D) I, II ve IV
yazıcı
sağlamaktadır.
Protezlerin sağlıklı ve işlevsel oluşturulmasına dair
öngörüler oluşturmaktadır.
III. Genelde sağlık alanında etkin biçimde kullanılmaktadır.
IV. Hekimlere daha çok cerrahi müdahale öncesi yol
göstermektedir.
Cve III
E), III ve IV
Bu
Sorarla
Si
3. Coğr
yery
tanı
nite
ves
iliş
CO
ba
SU
B
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Dar es PARAGRAFTA YARDIMCI 2. Günümüzde her alanda kullanılıp bize çözüm kolaylığı sağlayan bir teknoloji var. Bu, hepimizin bildiği 3D kullanılıyor? Sağlık sektöründe bu teknoloji; yapay organ teknolojisi. Peki, sağlık alanında bu teknoloji nasıl basımı, eksik kemik parçalarını tamamlama, kişiye özel implant üretme ve ameliyat öncesi doktora kılavuz olma gibi farklı amaçlar doğrultusunda kullanılıyor. Bu teknoloji, sağlıyor. doktorlara önceden operasyonu planlama imkânı 3D yazıcılar ile hastanın sorunlu bölgesinin plastik modeli üretiliyor. Böylece tasarlanan protezin sorunlu bölgeyle uyumu test edilip tasarım geçerli kılınıyor. Ayrıca operasyon öncesi hekimin model üzerinde tüm operasyonu planlaması sağlanıyor. Üretim öncesi prototip model üretilmesi, tasarım hatalarını ve ancak operasyon sırasında fark edilebilecek tüm anatomik yapıların ve kusurların ortaya çıkmasını sağlayarak olası operasyon risklerini ve hatalı protez üretimi riskini ortadan kaldırmış oluyor. Hekimin veya tasarımcının tasarım esnasında gözden kaçırdığı ya da tahmin edemeyeceği kusurlar, prototip model sayesinde, üretim ve operasyondan önce belirlenmiş oluyor. Bu parçaya göre 3D yazıcı teknolojisi ile ilgili olarak 1. Cerrahi müdahale öncesi risklerin ortadan kaldırılmasını yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Ive II B) I ve IV D) I, II ve IV yazıcı sağlamaktadır. Protezlerin sağlıklı ve işlevsel oluşturulmasına dair öngörüler oluşturmaktadır. III. Genelde sağlık alanında etkin biçimde kullanılmaktadır. IV. Hekimlere daha çok cerrahi müdahale öncesi yol göstermektedir. Cve III E), III ve IV Bu Sorarla Si 3. Coğr yery tanı nite ves iliş CO ba SU B
26. Tahsin Yücel, anlatıcısının ideal bir karakter olmadığını,
zayıflıkları, kötücül yönleri, yalanları ve aldatmalarıyla
olduğunu da sezdirmektedir. Roman sayfaları
ilerledikçe ve anlatıcının konuşmaları çoğaldıkça onun
yalnızca alelade biri olmadığını, aynı zamanda bir
antikahramanın özelliklerini de taşıdığını fark ediyoruz.
‒‒‒‒
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına
göre, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) ilginç bir karakter
B)) yanıltıcı ve aldatıcı biri
tehlikeli bir insan
DY tutarsız biri
X
sıradan bir insan X
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
26. Tahsin Yücel, anlatıcısının ideal bir karakter olmadığını, zayıflıkları, kötücül yönleri, yalanları ve aldatmalarıyla olduğunu da sezdirmektedir. Roman sayfaları ilerledikçe ve anlatıcının konuşmaları çoğaldıkça onun yalnızca alelade biri olmadığını, aynı zamanda bir antikahramanın özelliklerini de taşıdığını fark ediyoruz. ‒‒‒‒ Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) ilginç bir karakter B)) yanıltıcı ve aldatıcı biri tehlikeli bir insan DY tutarsız biri X sıradan bir insan X
dik-
baş
na.
da
a
23.
1. Bicimi nedeniyle halk arasında "sığırdili, dana dili, con-
gü" de denilir.
Cônkler, Türk halk edebiyatının, folklorunun, halk mü-
ziğinin başlıca kaynaklarıdır.
III. Kimi cönklerde divan şairlerinin şiirlerinin bulunduğu,
kimilerinin bir şairin divanını ya da bir mesneviyi kap-
sadığı görülür.
IV. Genellikle folklor ve halk edebiyatı ürünlerinin yer al-
dığı sırtı dar, eni geniş, uzunlamasına açılan yazma
kitap türü cönklerdir.
A) I
DENEME 10
V. Günümüze kalabilen cönklerden en eskisinin 15. yüz-
yılda düzenlendiği sanılmaktadır.
Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı bir pa-
ragraf oluşturulursa hangisi sondan ikinci cümle
olur?
B) II
C) III
I-V-11/-IV
IV I
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
dik- baş na. da a 23. 1. Bicimi nedeniyle halk arasında "sığırdili, dana dili, con- gü" de denilir. Cônkler, Türk halk edebiyatının, folklorunun, halk mü- ziğinin başlıca kaynaklarıdır. III. Kimi cönklerde divan şairlerinin şiirlerinin bulunduğu, kimilerinin bir şairin divanını ya da bir mesneviyi kap- sadığı görülür. IV. Genellikle folklor ve halk edebiyatı ürünlerinin yer al- dığı sırtı dar, eni geniş, uzunlamasına açılan yazma kitap türü cönklerdir. A) I DENEME 10 V. Günümüze kalabilen cönklerden en eskisinin 15. yüz- yılda düzenlendiği sanılmaktadır. Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı bir pa- ragraf oluşturulursa hangisi sondan ikinci cümle olur? B) II C) III I-V-11/-IV IV I D) IV E) V
35. Diyelim ki hava ansızın bozuyor, ardından müthiş
bir yağmur başlıyor. Şimşekler, yıldırımlar belki de
bir gün, bir gece sürüyor. Buna bir roman dersek,
öykü bütün o fırtınalı gecenin içinde bir ara çakan
şimşeğin aydınlattığı bir alan olabilir ancak. Bunun
için öykü yazmak, roman yazmaktan daha tehlikeli
bir çabadır.
Bu parçadan hareketle öykü ile ilgili olarak,
I. Romana göre daha zor yazılabilen bir türdür.
II. Romandaki kadar ayrıntıya sahip değildir.
III. Yazarların en çok tercih ettiği türdür.
IV. Önemli ayrıntıları görmeyi gerektirir.
V. Her yaştan insanın ilgisini çeker.
yargılarından hangisi ya da hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
[11
B) Yalnız IV
Il ve IV
C) Ive V
EN, II ve IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
35. Diyelim ki hava ansızın bozuyor, ardından müthiş bir yağmur başlıyor. Şimşekler, yıldırımlar belki de bir gün, bir gece sürüyor. Buna bir roman dersek, öykü bütün o fırtınalı gecenin içinde bir ara çakan şimşeğin aydınlattığı bir alan olabilir ancak. Bunun için öykü yazmak, roman yazmaktan daha tehlikeli bir çabadır. Bu parçadan hareketle öykü ile ilgili olarak, I. Romana göre daha zor yazılabilen bir türdür. II. Romandaki kadar ayrıntıya sahip değildir. III. Yazarların en çok tercih ettiği türdür. IV. Önemli ayrıntıları görmeyi gerektirir. V. Her yaştan insanın ilgisini çeker. yargılarından hangisi ya da hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız [11 B) Yalnız IV Il ve IV C) Ive V EN, II ve IV
AF DENEMESİ
ayınları
19. Yazan birinin her şeyden önce sinemaya yakın durması
gerekir. Yazan bir insan, yazma arzusunu beslemek isteyen
biri sinemadan çok şey öğrenir. Bu sayede başka dünyalara
nel yolculuklara çıkar. Hikâye anlatmayı, kurgu yapmayı, diyalog
gavekurmayı, görsel imgenin ne anlama gelebildiğini öğrenir;
mayrıntıları görmeyi, bir yapıtın ayrıntılarla nasıl örüntülenebile-
obceğini öğrenir ve daha birçok şeyi. Edebiyatın salt sinemayla
bu değil diğer sanat disiplinleriyle ilişkisini de buradan hareketle
söröğrenebilir. Resim, müzik, fotoğraf nasıl sinemanın olmazsa
See olmazlarıysa edebiyatın da öyledir.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine bir karşılık
olarak söylenmiş olabilir?
A) Edebiyat yapıtlarında diğer sanat dallarından hangi ölçüde
yararlanılması gerekir?
B) Yazı dilini geliştirmek için yazarlara sinemadan yararlan-
malarını önerir misiniz?
Sinema ve edebiyat dili arasındaki ortak yönlerden söz
eder misiniz?
D) Yazmaya yeni başlayanlara hangi metinleri okumalarını
tavsiye edersiniz?
E) Bir sinemacı olarak edebiyatın sunduğu olanaklardan
yararlandığınız oldu mu?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
AF DENEMESİ ayınları 19. Yazan birinin her şeyden önce sinemaya yakın durması gerekir. Yazan bir insan, yazma arzusunu beslemek isteyen biri sinemadan çok şey öğrenir. Bu sayede başka dünyalara nel yolculuklara çıkar. Hikâye anlatmayı, kurgu yapmayı, diyalog gavekurmayı, görsel imgenin ne anlama gelebildiğini öğrenir; mayrıntıları görmeyi, bir yapıtın ayrıntılarla nasıl örüntülenebile- obceğini öğrenir ve daha birçok şeyi. Edebiyatın salt sinemayla bu değil diğer sanat disiplinleriyle ilişkisini de buradan hareketle söröğrenebilir. Resim, müzik, fotoğraf nasıl sinemanın olmazsa See olmazlarıysa edebiyatın da öyledir. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine bir karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Edebiyat yapıtlarında diğer sanat dallarından hangi ölçüde yararlanılması gerekir? B) Yazı dilini geliştirmek için yazarlara sinemadan yararlan- malarını önerir misiniz? Sinema ve edebiyat dili arasındaki ortak yönlerden söz eder misiniz? D) Yazmaya yeni başlayanlara hangi metinleri okumalarını tavsiye edersiniz? E) Bir sinemacı olarak edebiyatın sunduğu olanaklardan yararlandığınız oldu mu?
C
TYT/Türkçe
38. Bu roman, yazarın Türkçedeki diğer kitaplarının ardılı
olmasa da aynı kaynaktan süzülüp gelen bir kitap ol-
duğunu hemen belli ediyor. Belli detaylar ve karakterler
kendini tekrar ederken -bence en kıymetlisi- üç kitap da
az cümle kurarak çok şey anlatmayı başarıyor. Küçük
cüsselerine aldırmadan üçü de insan ruhunun derin-
lerine dalıyor. İsterse çok uzak âlemlerden, çok farklı
gerçekliklerden bahsetsin, her roman ya da her öykü
onu zihninde tasarlayıp da kâğıda geçiren yazarın öz
sularından oluşuyor.
Bu parçadan sözü edilen romanla ilgili olarak;
I. Yazarın öteki kitaplarının devamıdır,
II. Küçük hacimlidir,
III Özgün bir anlatımı vardır,
IV. Yoğun bir anlatıma sahiptir
yargılarından hangileri çıkarılamaz?
A) Yalnız IV
B) I've III
D) II ve III
C) I ve IV
E) III ve IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
C TYT/Türkçe 38. Bu roman, yazarın Türkçedeki diğer kitaplarının ardılı olmasa da aynı kaynaktan süzülüp gelen bir kitap ol- duğunu hemen belli ediyor. Belli detaylar ve karakterler kendini tekrar ederken -bence en kıymetlisi- üç kitap da az cümle kurarak çok şey anlatmayı başarıyor. Küçük cüsselerine aldırmadan üçü de insan ruhunun derin- lerine dalıyor. İsterse çok uzak âlemlerden, çok farklı gerçekliklerden bahsetsin, her roman ya da her öykü onu zihninde tasarlayıp da kâğıda geçiren yazarın öz sularından oluşuyor. Bu parçadan sözü edilen romanla ilgili olarak; I. Yazarın öteki kitaplarının devamıdır, II. Küçük hacimlidir, III Özgün bir anlatımı vardır, IV. Yoğun bir anlatıma sahiptir yargılarından hangileri çıkarılamaz? A) Yalnız IV B) I've III D) II ve III C) I ve IV E) III ve IV
Kitaplarla tanıştıktan sonra yaşamım anlam ka-
zandı diyebilirim, insanlarla iletişimim çok değişti;
konuşurken, yazarken, okurken, düşünürken nere-
deyse hiçbir sorun yaşamıyorum. Dünyaya daha
geniş bir pencereden bakmayı öğrendim. Kendimi
çok daha rahat anlatabiliyorum. Keşke herkes za-
manını nasıl değerlendireceği üzerinde düşünse
ve bunun bir kısmını okumaya ayırsa. Böylece
insanlarda kendini bir başkasının yerine koyma
duygusu gelişir ve bireyler birbirleriyle daha rahat
iletişim kurabilir.
Bu parçada okumayla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A) Zamanın bilinçli kullanılmasıyla bağlantılı oldu-
ğuna
B) Bireylerin, olayları algılayış biçimini değiştirdi-
ğine
c) insanların birbirlerini anlamasını kolaylaştırdı-
ğına
D) Kişilerin, kendilerini tanımalarına olanak sağla-
dığına
E insanlara, başkalarını yönlendirme gücü ka-
zandırdığına
(2002 - ÖSS)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Kitaplarla tanıştıktan sonra yaşamım anlam ka- zandı diyebilirim, insanlarla iletişimim çok değişti; konuşurken, yazarken, okurken, düşünürken nere- deyse hiçbir sorun yaşamıyorum. Dünyaya daha geniş bir pencereden bakmayı öğrendim. Kendimi çok daha rahat anlatabiliyorum. Keşke herkes za- manını nasıl değerlendireceği üzerinde düşünse ve bunun bir kısmını okumaya ayırsa. Böylece insanlarda kendini bir başkasının yerine koyma duygusu gelişir ve bireyler birbirleriyle daha rahat iletişim kurabilir. Bu parçada okumayla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A) Zamanın bilinçli kullanılmasıyla bağlantılı oldu- ğuna B) Bireylerin, olayları algılayış biçimini değiştirdi- ğine c) insanların birbirlerini anlamasını kolaylaştırdı- ğına D) Kişilerin, kendilerini tanımalarına olanak sağla- dığına E insanlara, başkalarını yönlendirme gücü ka- zandırdığına (2002 - ÖSS)
2.
8) Şiir sanatına gönül vermiş isimlerin toplu
ve saygı görmemesinden
Sözcükleri yan yana getirirken şair hassasiyeti gösteren
kişilenin toplumda değerinin bilinmemesinden
Dy Shirle iç içe yaşayan bir toplumun şiir kitaplarına ve şairlere
gereken önemi vermemesinden
BY Alanın hakimi olmaksızın aklına esen herkesin şiir üzerine
söz söylemesinden
TOPRAK
1. Kurulan sistemin yaşatılabilmesi için ise kaynak yaratılma-
si ve şirketteki uygulayıcıların harekete geçirilmesi için üst
yönetimin sürekli desteği şarttır.
2 II. Çünkü sistemin hayata geçirilmesi konusunda yöneticilerin
kararlı ve gayretli olması şirketin sürdürülebilirliği için de
önemlidir.
III. İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi'nin başarıya ulaşa-
bilmesindeki en önemli ve hayati güç, yönetimin kararlılığı
ve kesintisiz desteğidir.
IV. Bu bağlamda, şirket üst yönetimi bu iki gerçeğin farkında
olmalı ve uygulanabilir teknolojileri göz önünde bulundur-
malıdır.
V. Sistemin kurulması, korunması ve anlaşılıp benimsenmesi
için üst yönetimin kararlılığı öncelikli olarak gerekmektedir.
Numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak bi-
çimde dizildiğinde hangisi baştan üçüncü sırada olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
4.
D) Kendi
verme
E Insant
söylen
152
Bazı ins
göre, ba
yer; öğre
penaltıyı
ce çünkü
yetenekl
türlü. Ha
mazsın.
Aşağıda
biri olam
A Ben
ri tes
Sina
men
Başk
miza
şan
Kent
lend
E) Topl
Tekli
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. 8) Şiir sanatına gönül vermiş isimlerin toplu ve saygı görmemesinden Sözcükleri yan yana getirirken şair hassasiyeti gösteren kişilenin toplumda değerinin bilinmemesinden Dy Shirle iç içe yaşayan bir toplumun şiir kitaplarına ve şairlere gereken önemi vermemesinden BY Alanın hakimi olmaksızın aklına esen herkesin şiir üzerine söz söylemesinden TOPRAK 1. Kurulan sistemin yaşatılabilmesi için ise kaynak yaratılma- si ve şirketteki uygulayıcıların harekete geçirilmesi için üst yönetimin sürekli desteği şarttır. 2 II. Çünkü sistemin hayata geçirilmesi konusunda yöneticilerin kararlı ve gayretli olması şirketin sürdürülebilirliği için de önemlidir. III. İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi'nin başarıya ulaşa- bilmesindeki en önemli ve hayati güç, yönetimin kararlılığı ve kesintisiz desteğidir. IV. Bu bağlamda, şirket üst yönetimi bu iki gerçeğin farkında olmalı ve uygulanabilir teknolojileri göz önünde bulundur- malıdır. V. Sistemin kurulması, korunması ve anlaşılıp benimsenmesi için üst yönetimin kararlılığı öncelikli olarak gerekmektedir. Numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak bi- çimde dizildiğinde hangisi baştan üçüncü sırada olur? A) I B) II C) III D) IV E) V 4. D) Kendi verme E Insant söylen 152 Bazı ins göre, ba yer; öğre penaltıyı ce çünkü yetenekl türlü. Ha mazsın. Aşağıda biri olam A Ben ri tes Sina men Başk miza şan Kent lend E) Topl Tekli
T
Paragrafta Anlam (Yardımcı Düşünce)
5.
Evimin bahçesinde gezinir gibi evrende gezindim. İnsanların
nefret, hırs, hayal kırıklığı, üzüntü dedikleri şeyler benim için
ancak birtakım düşüncelerdir. Ben bunları rüyaya çeviririm.
Onları iç dünyamda okuduğum bir roman gibi düşünüp eğ-
lenip oyalanırım onlarla. Duygularla hareket etmeyi olağan
bulurum. Ruhumun gücünü boş yere harcamadığım için şu
kafam, çoğunuzun dükkânından daha doludur.
Kendisinden böyle söz eden bir yazar için aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
olard
kafasınd
çevresi, ortal
humları serpilir.
öykü hâline get
Bu parçadan
gisine ulas
Olumsuzluklardan etkilenmemeye çalışmaktadır.
Sorunların altında kalacağına onları kendinden uzaklaştı-
rabilmektedir.
Birikim ve düşünce açısından kendini güçlü hissetmekte-
dir.
A) Süre
B) Ha
Can sıkıcı durumları kendisi için neşe kaynağına çevire-
bilmektedir.
Duygusallığın herkese özgü doğal bir davranış olduğuna
inanmaktadır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
T Paragrafta Anlam (Yardımcı Düşünce) 5. Evimin bahçesinde gezinir gibi evrende gezindim. İnsanların nefret, hırs, hayal kırıklığı, üzüntü dedikleri şeyler benim için ancak birtakım düşüncelerdir. Ben bunları rüyaya çeviririm. Onları iç dünyamda okuduğum bir roman gibi düşünüp eğ- lenip oyalanırım onlarla. Duygularla hareket etmeyi olağan bulurum. Ruhumun gücünü boş yere harcamadığım için şu kafam, çoğunuzun dükkânından daha doludur. Kendisinden böyle söz eden bir yazar için aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? olard kafasınd çevresi, ortal humları serpilir. öykü hâline get Bu parçadan gisine ulas Olumsuzluklardan etkilenmemeye çalışmaktadır. Sorunların altında kalacağına onları kendinden uzaklaştı- rabilmektedir. Birikim ve düşünce açısından kendini güçlü hissetmekte- dir. A) Süre B) Ha Can sıkıcı durumları kendisi için neşe kaynağına çevire- bilmektedir. Duygusallığın herkese özgü doğal bir davranış olduğuna inanmaktadır.
17. Deve kuşu, Afrika kökenli uçamayan kuş türlerin-
den birisidir. Struthio cinsinin yaşayan tek üyesidir.
Yaşayan en büyük kuş türü olan deve kuşu 100-
150 kg ağırlığa ulaşır. Deve kuşu uçma yeteneğine
sahip olmamasına karşın kendisini 60 km gibi bir
hıza ulaştırabilen güçlü bir bacak yapısına sahiptir.
Attığı her adım 6-8 m arasında olan deve kuşu bu
hızını 10 dakika koruyabilir. Deve kuşu yeryüzünde
2 parmağa sahip tek kuştur. Küçük olan parmak
dengeyi sağlarken büyük olan parmağın nalı
andıran bir tırnağı vardır. Bu tırnak uzun bacağı ile
beraber saldırganlara karşı kullandığı yegâne fakat
en tehlikeli silahtır.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi kesin
olarak çıkarılabilir?
A) Deve kuşları göçmen kuşların en irisidir.
B) Nesli tükenmiş, deve kuşuyla aynı büyüklükte
kuşlar da vardır.
C) Deve kuşu, yeryüzündeki iki parmaklı tek
canlıdır.
D) Deve kuşlarının yaşadığı tek yer Afrika'dır.
E) Deve kuşu tırnaklarının farklı görevleri vardır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
17. Deve kuşu, Afrika kökenli uçamayan kuş türlerin- den birisidir. Struthio cinsinin yaşayan tek üyesidir. Yaşayan en büyük kuş türü olan deve kuşu 100- 150 kg ağırlığa ulaşır. Deve kuşu uçma yeteneğine sahip olmamasına karşın kendisini 60 km gibi bir hıza ulaştırabilen güçlü bir bacak yapısına sahiptir. Attığı her adım 6-8 m arasında olan deve kuşu bu hızını 10 dakika koruyabilir. Deve kuşu yeryüzünde 2 parmağa sahip tek kuştur. Küçük olan parmak dengeyi sağlarken büyük olan parmağın nalı andıran bir tırnağı vardır. Bu tırnak uzun bacağı ile beraber saldırganlara karşı kullandığı yegâne fakat en tehlikeli silahtır. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi kesin olarak çıkarılabilir? A) Deve kuşları göçmen kuşların en irisidir. B) Nesli tükenmiş, deve kuşuyla aynı büyüklükte kuşlar da vardır. C) Deve kuşu, yeryüzündeki iki parmaklı tek canlıdır. D) Deve kuşlarının yaşadığı tek yer Afrika'dır. E) Deve kuşu tırnaklarının farklı görevleri vardır.
1 ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
(1) Aslında her insan duyar, düşünür ve etrafında olan-
ları fark eder fakat bunlar bizim içimize karmakarışık
olarak girer. (II) Her insan bir duygu, düşünce ve intiba
deposudur, konuşur veya yaşarken içinde bulunan du-
ruma göre bu depodan bazı şeyleri seçer, cümle hâline
getirir. (III) Eğer onlar arasında bir bağ kuramazsak ya-
zılan veya konuşulan şeyler, başkalarına saçma gelir.
(IV) Saçmak ile ilgili olan saçma kelimesi, düzenin zıttı-
dır; nazım, nizam, tanzim, muntazam kelimeleri de bir-
birinin akrabasıdır. (V) Tanzim edilmiş her şeyde naz-
ma (şiire) yakın bir taraf vardır, bir manav dükkânı veya
vitrin tanzim edilince göze güzel görünür. (VI) Nizam
deyince akla asker veya ağaç dizisi gibi basit bir düzen
gelmemelidir. (VII) Tabiatın yarattığı canlı varlıkları, ne-
bat veya hayvanları yakından incelerseniz, teferruatina
kadar işlenmiş bir nizam görürsünüz.
iki pal
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
L Örnekleme
II. Açıklama
III. Benzetme
IV. Kişileştirme
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I. ve III,
C) Yalnız IV
E) II. ve IV.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1 ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Aslında her insan duyar, düşünür ve etrafında olan- ları fark eder fakat bunlar bizim içimize karmakarışık olarak girer. (II) Her insan bir duygu, düşünce ve intiba deposudur, konuşur veya yaşarken içinde bulunan du- ruma göre bu depodan bazı şeyleri seçer, cümle hâline getirir. (III) Eğer onlar arasında bir bağ kuramazsak ya- zılan veya konuşulan şeyler, başkalarına saçma gelir. (IV) Saçmak ile ilgili olan saçma kelimesi, düzenin zıttı- dır; nazım, nizam, tanzim, muntazam kelimeleri de bir- birinin akrabasıdır. (V) Tanzim edilmiş her şeyde naz- ma (şiire) yakın bir taraf vardır, bir manav dükkânı veya vitrin tanzim edilince göze güzel görünür. (VI) Nizam deyince akla asker veya ağaç dizisi gibi basit bir düzen gelmemelidir. (VII) Tabiatın yarattığı canlı varlıkları, ne- bat veya hayvanları yakından incelerseniz, teferruatina kadar işlenmiş bir nizam görürsünüz. iki pal Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? L Örnekleme II. Açıklama III. Benzetme IV. Kişileştirme A) Yalnız I B) Yalnız II D) I. ve III, C) Yalnız IV E) II. ve IV.
HIN
H
VE
V
E
RENK
R
E
N
K
12. (1) Orhan Veli, büyük atılımını yaparken şiirden de-
ğil, şiir olmayandan çıkıyordu yola. (II) Amacı sanki
yeni bir tür şiir yazmak değil, eski şiiri yıkmak, onu
itibarsızlaştırmaktı. (III) Bu bakımdan eski şiirde ne
varsa Orhan Veli ve arkadaşlarının şiirinde o yoktu.
(IV) Onların bu tavırları olmasaydı şiirin temel kav-
Cgası o kadar çabuk kazanılmazdı. (V) Bir çeşit, eski
şiirin tersi yazılmaktaydı.
Numaralandırılmış cümlelerden hangi ikisi yer
değiştirirse anlatımın akışı düzelir?
ATT. ile 11.
B) ile !!
D) IV. ife V.
C) Ile IV.
E) I. ile V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
HIN H VE V E RENK R E N K 12. (1) Orhan Veli, büyük atılımını yaparken şiirden de- ğil, şiir olmayandan çıkıyordu yola. (II) Amacı sanki yeni bir tür şiir yazmak değil, eski şiiri yıkmak, onu itibarsızlaştırmaktı. (III) Bu bakımdan eski şiirde ne varsa Orhan Veli ve arkadaşlarının şiirinde o yoktu. (IV) Onların bu tavırları olmasaydı şiirin temel kav- Cgası o kadar çabuk kazanılmazdı. (V) Bir çeşit, eski şiirin tersi yazılmaktaydı. Numaralandırılmış cümlelerden hangi ikisi yer değiştirirse anlatımın akışı düzelir? ATT. ile 11. B) ile !! D) IV. ife V. C) Ile IV. E) I. ile V.