Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

IS
e-
31-
6. Şiirimde yapaylığa hiç düşmedim sanıyorum çünkü şii-
ri hep tavrın önünde tuttum. Bildiri yazmadığımızı sanat
yaptığımızı düşündüm. Bunlar da bildiri olsun diye yazıl-
166bmadı, bir sıkıntının, bir öfkenin dışavurumuydu belki. Ama
şiir coğrafyamı geliştirdiler ve bu çok hoşuma gitti.
I
Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı-
dakilerden hangisidir?
A Geçmişe öykünmek
B) İçerik çeşitliliği sağlamak
C) Biçimsel çeşitlemeler yapmak
D) İlgi alanını genişletmek
E) Daha çok okuyucuya ulaşmak
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
IS e- 31- 6. Şiirimde yapaylığa hiç düşmedim sanıyorum çünkü şii- ri hep tavrın önünde tuttum. Bildiri yazmadığımızı sanat yaptığımızı düşündüm. Bunlar da bildiri olsun diye yazıl- 166bmadı, bir sıkıntının, bir öfkenin dışavurumuydu belki. Ama şiir coğrafyamı geliştirdiler ve bu çok hoşuma gitti. I Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A Geçmişe öykünmek B) İçerik çeşitliliği sağlamak C) Biçimsel çeşitlemeler yapmak D) İlgi alanını genişletmek E) Daha çok okuyucuya ulaşmak
2.
(1) Yaklaşık 30 yıl önce kimi köylerimizde, televizyonun
adı bilinirdi ama nasıl bir şey olduğunu bilen pek yoktu.
(II) Bu nedenle köylerimizde, ince ve maharetli parmakla-
rıyla resim yaparcasına ilmik ilmik halı dokuyan kızların te-
levizyon yerine radyoları olurdu. (III) Radyodan dinledikle-
ri şarkıların ezgileriyle yüreklerinde sakladıkları sevgililerini
anarlardı. (IV) İçlerinden kim bilir kaçı, radyoya gönderdiği
mektubun okunduğunu duyabilmek için belki de haftalar-
ca beklerdi. (V) Radyo, başka bir dünyanın var olduğunu
kanıtlarcasına başka dünyalara, başka yaşamlara, başka
kültürlere açılan geniş bir kapıdır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
5
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
2. (1) Yaklaşık 30 yıl önce kimi köylerimizde, televizyonun adı bilinirdi ama nasıl bir şey olduğunu bilen pek yoktu. (II) Bu nedenle köylerimizde, ince ve maharetli parmakla- rıyla resim yaparcasına ilmik ilmik halı dokuyan kızların te- levizyon yerine radyoları olurdu. (III) Radyodan dinledikle- ri şarkıların ezgileriyle yüreklerinde sakladıkları sevgililerini anarlardı. (IV) İçlerinden kim bilir kaçı, radyoya gönderdiği mektubun okunduğunu duyabilmek için belki de haftalar- ca beklerdi. (V) Radyo, başka bir dünyanın var olduğunu kanıtlarcasına başka dünyalara, başka yaşamlara, başka kültürlere açılan geniş bir kapıdır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V 5
esme ilgi
i olmasa
un emek
ere ge-
Bu sa-
öğren-
olarak
ra-
le-
mi
7
PARAGRAF
18. Bilginin yurdu ve taşıyıcısıdır kitaplar. Taş levha, el yazma-
si rulo, papirüs, parşömen, matbaanin icadıyla da kâğıda
e-kitap çıkmıştır günümüzde. E-kitap ile birlikte basılı kita-
basılı olarak sürdürmüştür yolculuğunu. Teknolojinin ürünü
bin yeni bir dönemece girdiği, e-kitabın basılı kitabı öldüre-
ceği söylenmektedir sık sık. Hiç kuşku yok ki basılı kitapla
e-kitabın ilişkisi, televizyonun ortaya çıkmasının radyo ve
sinemaya etkisi gibi olacaktır. Bilginin işlendiği materyal-
ler ve kullanılan sistemler değişiyor ama eski olan, devre-
den çıkmadan önce yaşamını yeni ile birlikte sürdürüyor.
Alışkanlıklarla gelişmeler bir arada yaşanıyor. Ayrıca zarf
değil, mazruftur önemli olan. Tarih içinde kitap, şekilden
şekile girmiş ama kitabın sentaksı ve işlevi değişmemiş-
tir. Okura hangi yolla ulaşmış olursa olsun bilginin ve mu-
hayyilenin tekerleği olarak hep var olacaktır. Evet, teker-
lek gibidir basılı kitap: bir kere icat edildikten sonra daha
ileri gidemezsiniz.
Bu parçadan kitap ile ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisine ulaşılamaz?
A) İnsanlığın birikimini nesilden nesile aktaran bir araç ol-
duğuna
B) Geçmişte değişik malzemeler kullanılarak farklı biçim-
lerde üretildiğine
C) Son biçimini aldığı ve yeni bir forma sokulamayacağı-
son
na
D) E-kitabın zaman içinde basılı kitaplara olan gereksini-
mi ortadan kaldıracağına
E) Okurun eline ne şekilde geçtiğinden çok içeriğinin
önemli olduğuna
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
esme ilgi i olmasa un emek ere ge- Bu sa- öğren- olarak ra- le- mi 7 PARAGRAF 18. Bilginin yurdu ve taşıyıcısıdır kitaplar. Taş levha, el yazma- si rulo, papirüs, parşömen, matbaanin icadıyla da kâğıda e-kitap çıkmıştır günümüzde. E-kitap ile birlikte basılı kita- basılı olarak sürdürmüştür yolculuğunu. Teknolojinin ürünü bin yeni bir dönemece girdiği, e-kitabın basılı kitabı öldüre- ceği söylenmektedir sık sık. Hiç kuşku yok ki basılı kitapla e-kitabın ilişkisi, televizyonun ortaya çıkmasının radyo ve sinemaya etkisi gibi olacaktır. Bilginin işlendiği materyal- ler ve kullanılan sistemler değişiyor ama eski olan, devre- den çıkmadan önce yaşamını yeni ile birlikte sürdürüyor. Alışkanlıklarla gelişmeler bir arada yaşanıyor. Ayrıca zarf değil, mazruftur önemli olan. Tarih içinde kitap, şekilden şekile girmiş ama kitabın sentaksı ve işlevi değişmemiş- tir. Okura hangi yolla ulaşmış olursa olsun bilginin ve mu- hayyilenin tekerleği olarak hep var olacaktır. Evet, teker- lek gibidir basılı kitap: bir kere icat edildikten sonra daha ileri gidemezsiniz. Bu parçadan kitap ile ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisine ulaşılamaz? A) İnsanlığın birikimini nesilden nesile aktaran bir araç ol- duğuna B) Geçmişte değişik malzemeler kullanılarak farklı biçim- lerde üretildiğine C) Son biçimini aldığı ve yeni bir forma sokulamayacağı- son na D) E-kitabın zaman içinde basılı kitaplara olan gereksini- mi ortadan kaldıracağına E) Okurun eline ne şekilde geçtiğinden çok içeriğinin önemli olduğuna
6.
Ben yazma okuluna gitmedim. Siyasal bilimler okudum
ve kamu yönetimi dersleri aldım. Bana kimse yazmayı öğ-
retmedi, yazmayı ben öğrendim. Bol bol okudum, okudu-
ğum şeylerin özetlerini çıkardım, onları tekrar tekrar dü-
şündüm ve giderek yalınlaştım, içtenliğimi anladım, gör-
meye başladım.
Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı ola-
bilir?
A) Yazar adaylarına ne gibi tavsiyeleriniz olabilir?
B) Yazı konusunda kendinizi sınırladığınız anlar oldu mu?
C) Toplumsal konulara niçin değinmiyorsunuz?
D Edebiyatta sade dille eser vermenin önemi nedir?
E) Her edebî yapıtın olmazsa olmaz özelliği ne olmalıdır?
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
6. Ben yazma okuluna gitmedim. Siyasal bilimler okudum ve kamu yönetimi dersleri aldım. Bana kimse yazmayı öğ- retmedi, yazmayı ben öğrendim. Bol bol okudum, okudu- ğum şeylerin özetlerini çıkardım, onları tekrar tekrar dü- şündüm ve giderek yalınlaştım, içtenliğimi anladım, gör- meye başladım. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı ola- bilir? A) Yazar adaylarına ne gibi tavsiyeleriniz olabilir? B) Yazı konusunda kendinizi sınırladığınız anlar oldu mu? C) Toplumsal konulara niçin değinmiyorsunuz? D Edebiyatta sade dille eser vermenin önemi nedir? E) Her edebî yapıtın olmazsa olmaz özelliği ne olmalıdır?
cevaplayınız.
Yirminci yüzyıl başlarında Amerika'da gazete rekabeti-
nin önemli bir ögesi olarak ortaya çıkan çizgi romanın,
ülkemizde hâlâ emekleme döneminin başında kalma-
sının bazı nedenleri var. Bu nedenlerden bence en
önemlisi, bizdeki eğitimciler ve bu eğitimcilerin etkisin-
de kalan anne ve babaların çizgi romanı bir çürüme ve
kötülük yuvası olarak görmeleridir. Sanırım hâlâ bu ki-
şilerce çizgi roman, yabancı bir kültürün propanganda
aracı olarak ya da vahşet duygusunu canlandıran ve
edebî zevkleri körelten bir araç olarak görülüyor. Oysa
çizgi roman da sinema kadar, opera kadar özgün bir
sanattır Sinemanın, operanın, resmin veya müziğin
yararı tartışılmazsa çizgi romanın yararı da tartışıla-
maz.
36. Bu parçada yazarın asıl yakındığı durum aşağıda-
kilerden hangisidir?
Ülkemizde çizgi romana değer verilmemesi
B) Çizgi romanın edebî tür olarak görülmemesi
C) Amerika'daki kadar çizgi romana ilginin olmaması
DÜlkemizde çizgi romanın çok az bilinmesi
E Çizgi romanın kötü bir şey olarak algılanması
diklerin
yapıla
lir? Be
ihane
varke
etmis
miz
hast
Bu
söy
A)
B)
G
40.
E
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
cevaplayınız. Yirminci yüzyıl başlarında Amerika'da gazete rekabeti- nin önemli bir ögesi olarak ortaya çıkan çizgi romanın, ülkemizde hâlâ emekleme döneminin başında kalma- sının bazı nedenleri var. Bu nedenlerden bence en önemlisi, bizdeki eğitimciler ve bu eğitimcilerin etkisin- de kalan anne ve babaların çizgi romanı bir çürüme ve kötülük yuvası olarak görmeleridir. Sanırım hâlâ bu ki- şilerce çizgi roman, yabancı bir kültürün propanganda aracı olarak ya da vahşet duygusunu canlandıran ve edebî zevkleri körelten bir araç olarak görülüyor. Oysa çizgi roman da sinema kadar, opera kadar özgün bir sanattır Sinemanın, operanın, resmin veya müziğin yararı tartışılmazsa çizgi romanın yararı da tartışıla- maz. 36. Bu parçada yazarın asıl yakındığı durum aşağıda- kilerden hangisidir? Ülkemizde çizgi romana değer verilmemesi B) Çizgi romanın edebî tür olarak görülmemesi C) Amerika'daki kadar çizgi romana ilginin olmaması DÜlkemizde çizgi romanın çok az bilinmesi E Çizgi romanın kötü bir şey olarak algılanması diklerin yapıla lir? Be ihane varke etmis miz hast Bu söy A) B) G 40. E
9. Onu okurken berrak bir kaynak suyunun altındaki ışıltılı
çakıl taşlarının renklerini bir bir görebiliyorsunuz. Dile ta-
kılmıyor, kulağı tırmalamıyor. Bir musiki ahengiyle ilerleyip
gidiyor. Dediğini anlamak için kafa patlatmıyorsunuz; bu
özellikleriyle sizi alıp götürüyor. Elinizden birakamıyor-
sunuz. Yapay yollara, zorlamalara başvurmadan yapıyor
bunların hepsini.
Bu parçada sözü edilen sanatçının anlatım özellikleri
arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) İçtenlik
B) Akıcılık
D) Açıklık
C) Sürükleyicilik
E) Yoğunluk
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
9. Onu okurken berrak bir kaynak suyunun altındaki ışıltılı çakıl taşlarının renklerini bir bir görebiliyorsunuz. Dile ta- kılmıyor, kulağı tırmalamıyor. Bir musiki ahengiyle ilerleyip gidiyor. Dediğini anlamak için kafa patlatmıyorsunuz; bu özellikleriyle sizi alıp götürüyor. Elinizden birakamıyor- sunuz. Yapay yollara, zorlamalara başvurmadan yapıyor bunların hepsini. Bu parçada sözü edilen sanatçının anlatım özellikleri arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) İçtenlik B) Akıcılık D) Açıklık C) Sürükleyicilik E) Yoğunluk
1.
Eğlence anlayışı kişiden kişiye değişebiliyor. Kimisi için
eğlence, evde oturup bir şeyler atıştırmakken kimisi
için de bir yerlere gidip bir şeyler yemektir. İkisinde de
bir şeyler yapmak var ama mekânlar farklı. Eğlence
aslında tamamen rahatlama temeline dayalı bir olay.
Bunu nasıl yaparsan yap yeter ki rahatlayacağın bir ey-
lem olsun. Eğlence anlayışı yaşanılan yerin durumuna
göre de değişiklik gösterir. Hareketli bir bölgede yaşı-
yorsan eğlence yerleri hakkında bilgin olacaktır. Ama
kapalı bir yerdeysen eğlence anlayışın da sığ olacaktır.
Kısacası eğlence, ortak bir temele dayansa da çevre
ve anlayışlar, eğlencenin şeklini belirlemektedir.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Eğlence kavramı kişiden kişiye değişen bir kav-
ram olarak değerlendirilemez.
B) Çevrenin eğlence anlayışına etkisi insanoğlunun
pek de dikkat ettiği bir şey değildir.
C) Içinde bulunulan mekân, eğlencenin merkezini
oluşturur.
D) Anlayışlar, insanoğlunun özünü oluşturduğu gibi
kültürel etkiye de sahiptir.
Eğlencenin nasıl olması gerektiği çeşitli etkenlere
göre değişiklik gösterir.
ikanyayinevi.com.tr
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Eğlence anlayışı kişiden kişiye değişebiliyor. Kimisi için eğlence, evde oturup bir şeyler atıştırmakken kimisi için de bir yerlere gidip bir şeyler yemektir. İkisinde de bir şeyler yapmak var ama mekânlar farklı. Eğlence aslında tamamen rahatlama temeline dayalı bir olay. Bunu nasıl yaparsan yap yeter ki rahatlayacağın bir ey- lem olsun. Eğlence anlayışı yaşanılan yerin durumuna göre de değişiklik gösterir. Hareketli bir bölgede yaşı- yorsan eğlence yerleri hakkında bilgin olacaktır. Ama kapalı bir yerdeysen eğlence anlayışın da sığ olacaktır. Kısacası eğlence, ortak bir temele dayansa da çevre ve anlayışlar, eğlencenin şeklini belirlemektedir. Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağı- dakilerden hangisidir? A) Eğlence kavramı kişiden kişiye değişen bir kav- ram olarak değerlendirilemez. B) Çevrenin eğlence anlayışına etkisi insanoğlunun pek de dikkat ettiği bir şey değildir. C) Içinde bulunulan mekân, eğlencenin merkezini oluşturur. D) Anlayışlar, insanoğlunun özünü oluşturduğu gibi kültürel etkiye de sahiptir. Eğlencenin nasıl olması gerektiği çeşitli etkenlere göre değişiklik gösterir. ikanyayinevi.com.tr
Paragrafhane
Hız Sınırı: 12 dakika altı
1 ve 2. soruları bu parçaya göre çözünüz.
Kapılar insanların iç dünyalarına açılan bir ge-
çittir. Her ne kadar içlerinde bir dünya barındırı-
yorlarsa da dış dünyaya açılan yüzleri birer sim-
gedir. İçlerinde yaşananların dışa vurumudur.
Bu dünyaların izleri kapının malzemesiyle, tok-
maklarıyla, menteşeleriyle ve öbür aksesuarla-
rıyla yüzlerde kendini belli eder. Tokmaklarda
kullanılan bronz, pirinç, demir, porselen, kristal
ya da ahşap gibi malzemeler ve işlenişleri tarihi
bir çerçevede incelendiğinde her biri belki de bi-
rer sanatsal zenginliğin göstergesidir. Menteşe-
ler hep içeri iç dünyanın gizemine doğru açılır.
Eşiğiyle, paspasıyla, kilidiyle ardında yaşanana
güzellikleri, zarafeti, iç dünyaları bir bir zamana
işaretler, zengin bir şölen sunar görenlere.
1. Parçada kapılarla ilgili olarak
Kapı yüzlerinin insan yaşamından izler
taşıdığına,
II. Iç dünyayla dış dünyayı birbirinden ayırdı-
ğına,
I.
III. Tokmaklarda kullanılan malzemelerin çe-
şitliliğine,
IV. Her kapının ardında farklı bir dünyanın
olduğuna,
V. Yalnızca içeri doğru açıldıklarına
hangisine değinilmemiştir?
B) II C) III
PTV
A) Benzetme
BY Kişileştirme
C) Somutlaştırma
D) Sayıp dökmeler
Ornekleme
E) V
2. Parçanın anlatımında aşağıdakilerden han-
gisinden yararlanılmamıştır?
L
O
DO
S
F
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
Paragrafhane Hız Sınırı: 12 dakika altı 1 ve 2. soruları bu parçaya göre çözünüz. Kapılar insanların iç dünyalarına açılan bir ge- çittir. Her ne kadar içlerinde bir dünya barındırı- yorlarsa da dış dünyaya açılan yüzleri birer sim- gedir. İçlerinde yaşananların dışa vurumudur. Bu dünyaların izleri kapının malzemesiyle, tok- maklarıyla, menteşeleriyle ve öbür aksesuarla- rıyla yüzlerde kendini belli eder. Tokmaklarda kullanılan bronz, pirinç, demir, porselen, kristal ya da ahşap gibi malzemeler ve işlenişleri tarihi bir çerçevede incelendiğinde her biri belki de bi- rer sanatsal zenginliğin göstergesidir. Menteşe- ler hep içeri iç dünyanın gizemine doğru açılır. Eşiğiyle, paspasıyla, kilidiyle ardında yaşanana güzellikleri, zarafeti, iç dünyaları bir bir zamana işaretler, zengin bir şölen sunar görenlere. 1. Parçada kapılarla ilgili olarak Kapı yüzlerinin insan yaşamından izler taşıdığına, II. Iç dünyayla dış dünyayı birbirinden ayırdı- ğına, I. III. Tokmaklarda kullanılan malzemelerin çe- şitliliğine, IV. Her kapının ardında farklı bir dünyanın olduğuna, V. Yalnızca içeri doğru açıldıklarına hangisine değinilmemiştir? B) II C) III PTV A) Benzetme BY Kişileştirme C) Somutlaştırma D) Sayıp dökmeler Ornekleme E) V 2. Parçanın anlatımında aşağıdakilerden han- gisinden yararlanılmamıştır? L O DO S F
11. Çağdaş Türk şiiri, eskiyi yok sayıp eskiden gelen her şeyi
silerek gelişmedi. Batı'ya yönelip kendi geçmişine sırt
çevirmedi. Çok kısa süren dönemlerde eskiye karşı zorlu
çıkışların yapıldığı, eskilerin toptan küçümsendiği oldu.
Uygulamadan çok, kuramda görüldü bu gibi
küçümsemeler. Ama yalnız yakın dönemlerin değil
edebiyatımızın çok daha eski dönemlerinin de güzel
ürünleri, güçlü ustaları çağdaş şiirimizde hep yankılandı.
Divan edebiyatından, halk edebiyatından bazen örtülü,
bazen açık olarak büyük oranda yararlanıldı. Kimi şairler,
çağdaşlıklarından hiçbir şey yitirmeden divan şiiri tarzında
yazmayı bile denedi. Eskinin güzelliklerinden nasıl
yararlanılabileceği konusunda tartışmalara girdi,
görüşlerini çeşitli uygulamalarla savundu. Çağdaş Türk
şiirinin eski edebiyatımızla ilişkiler açısından çok aşırıya
gittiği bile ileri sürülebilir. Ama şu da bir gerçek: Bu aşırılık,
bu eskilerdeki her güzelliği arayıp bulma, bugüne getirme
çabası; şiirimizin Batı kopyacılığına düşmemesini, özgün
bir şiir olarak çağdaş dünya edebiyatı içinde yerini
almasını sağladı.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadan çıkarılabilecek
bir yargı değildir?
A) Eski edebiyatla kurulan güçlü bağlar, şiirimizin özgün
kalmasının önünü açmıştır.
B) Çağdaş Türk şiiri, geçmişiyle hesaplaşarak verdiği var
olma mücadelesini kazanmıştır.
C) Türk şiiri, gelişiminde kendinden önceki şiir
geleneklerinin izini takip etmiştir.
D) Bazı çağdaş şairlerin eski şiirimizden yararlanması,
onların çağdaşlığına zarar vermemiştir.
E) Kısa sureli de olsa geleneğe mesafeli bir yaklaşım
yaşanmıştır.
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
11. Çağdaş Türk şiiri, eskiyi yok sayıp eskiden gelen her şeyi silerek gelişmedi. Batı'ya yönelip kendi geçmişine sırt çevirmedi. Çok kısa süren dönemlerde eskiye karşı zorlu çıkışların yapıldığı, eskilerin toptan küçümsendiği oldu. Uygulamadan çok, kuramda görüldü bu gibi küçümsemeler. Ama yalnız yakın dönemlerin değil edebiyatımızın çok daha eski dönemlerinin de güzel ürünleri, güçlü ustaları çağdaş şiirimizde hep yankılandı. Divan edebiyatından, halk edebiyatından bazen örtülü, bazen açık olarak büyük oranda yararlanıldı. Kimi şairler, çağdaşlıklarından hiçbir şey yitirmeden divan şiiri tarzında yazmayı bile denedi. Eskinin güzelliklerinden nasıl yararlanılabileceği konusunda tartışmalara girdi, görüşlerini çeşitli uygulamalarla savundu. Çağdaş Türk şiirinin eski edebiyatımızla ilişkiler açısından çok aşırıya gittiği bile ileri sürülebilir. Ama şu da bir gerçek: Bu aşırılık, bu eskilerdeki her güzelliği arayıp bulma, bugüne getirme çabası; şiirimizin Batı kopyacılığına düşmemesini, özgün bir şiir olarak çağdaş dünya edebiyatı içinde yerini almasını sağladı. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadan çıkarılabilecek bir yargı değildir? A) Eski edebiyatla kurulan güçlü bağlar, şiirimizin özgün kalmasının önünü açmıştır. B) Çağdaş Türk şiiri, geçmişiyle hesaplaşarak verdiği var olma mücadelesini kazanmıştır. C) Türk şiiri, gelişiminde kendinden önceki şiir geleneklerinin izini takip etmiştir. D) Bazı çağdaş şairlerin eski şiirimizden yararlanması, onların çağdaşlığına zarar vermemiştir. E) Kısa sureli de olsa geleneğe mesafeli bir yaklaşım yaşanmıştır.
TYT / TÜRKÇE
24. Alışkanlıklar, aynı durum ve şartlar altında sıklıkla sergilenen
ve planlanmadan, kendiliğinden gerçekleşen davranışlar
olarak tanımlanabilir. Yeni bir alışkanlık edinme sürecinde
de belirli bir süre bu alışkanlığın gerektirdiği davranışları
düzenli olarak yapmamız gerekir. Genellikle bir davranışın
alışkanlık hâline gelmesi için 21 gün gerektiği ifade edilir
Bir plastik cerrah 1960 yılında yayımlanan kitabında ameli-
yat olan hastaların 21 günde yeni görüntülerine alıştıklarını
belirtmiş. Yeni bir alışkanlık edinmede de etkili olduğu öne
sürülen 21 günlük süre bu konuda neredeyse bir kural gibi
anılıyor.
Bu parçada alışkanlıklarla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmiştir?
Azo
B) İçinde bulunulan durum ve şartlara göre değiştiğine
Zor terk edilir bir şey olduğuna
C) Belli davranışların belli bir zaman içinde tekrarıyla kazanıl-
dığına
D) Kişileri ruhsal yönden rahatlattığına
E) Farkında olmadan kazanıldığına
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
TYT / TÜRKÇE 24. Alışkanlıklar, aynı durum ve şartlar altında sıklıkla sergilenen ve planlanmadan, kendiliğinden gerçekleşen davranışlar olarak tanımlanabilir. Yeni bir alışkanlık edinme sürecinde de belirli bir süre bu alışkanlığın gerektirdiği davranışları düzenli olarak yapmamız gerekir. Genellikle bir davranışın alışkanlık hâline gelmesi için 21 gün gerektiği ifade edilir Bir plastik cerrah 1960 yılında yayımlanan kitabında ameli- yat olan hastaların 21 günde yeni görüntülerine alıştıklarını belirtmiş. Yeni bir alışkanlık edinmede de etkili olduğu öne sürülen 21 günlük süre bu konuda neredeyse bir kural gibi anılıyor. Bu parçada alışkanlıklarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmiştir? Azo B) İçinde bulunulan durum ve şartlara göre değiştiğine Zor terk edilir bir şey olduğuna C) Belli davranışların belli bir zaman içinde tekrarıyla kazanıl- dığına D) Kişileri ruhsal yönden rahatlattığına E) Farkında olmadan kazanıldığına
2. Pek işgüzardı. Vapur Kuzguncuk'a yanaşırken çima-
cının yanından iskele memuruna seslenir: "Ahmet
Efendi, Hüseyin Bey'e söyleyiver, arpalar yarın gele-
cek, Beylerbeyi iskelesinde simitçi İsmail'in susamla-
n akşamki pazar kayığı ile yoldadır..." Çengelköy'ün-
de lüferci Vasil'in hazırladığı balığı alır, Kanlıca'daki
İsmet Bey'in yalısına verir. Kahveci Ömer'in şekerini
yüz para aşağısına, Mısır çarşısından tedarik edive-
rirdi. Yapılacak angaryası olanlar 48 numara sahil-
den geçerken bile ona bağırırlardı; "Mustafendi,
akşama gel. Seninkinin yine dişi tutmuş, yan yalıdan
haber verdiler." derlerdi.
Fahri Celalettin Göktulga) "Elde bir Mustafendi" adlı
hikâyesinden alınan yukarıdaki parça ile ilgili
olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Geriye dönüş tekniğinden faydalanılmıştır.
B) Fiillerin sık kullanılması anlatıma canlılık kazan-
dirmiştir.
Anlatımda diyaloga yer verilmiştir.
D)
Unvanlara yer verilmiştir. P
E) Öyküleyici bir anlatımdan faydalanılmıştır.
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
2. Pek işgüzardı. Vapur Kuzguncuk'a yanaşırken çima- cının yanından iskele memuruna seslenir: "Ahmet Efendi, Hüseyin Bey'e söyleyiver, arpalar yarın gele- cek, Beylerbeyi iskelesinde simitçi İsmail'in susamla- n akşamki pazar kayığı ile yoldadır..." Çengelköy'ün- de lüferci Vasil'in hazırladığı balığı alır, Kanlıca'daki İsmet Bey'in yalısına verir. Kahveci Ömer'in şekerini yüz para aşağısına, Mısır çarşısından tedarik edive- rirdi. Yapılacak angaryası olanlar 48 numara sahil- den geçerken bile ona bağırırlardı; "Mustafendi, akşama gel. Seninkinin yine dişi tutmuş, yan yalıdan haber verdiler." derlerdi. Fahri Celalettin Göktulga) "Elde bir Mustafendi" adlı hikâyesinden alınan yukarıdaki parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Geriye dönüş tekniğinden faydalanılmıştır. B) Fiillerin sık kullanılması anlatıma canlılık kazan- dirmiştir. Anlatımda diyaloga yer verilmiştir. D) Unvanlara yer verilmiştir. P E) Öyküleyici bir anlatımdan faydalanılmıştır.
2.
Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıda-
amdekilerden hangisidir?
(TTS
Yıllar boyu, önceki yazdıklarımı aşmak için çaba harcadım.
Başkalarınca döşenen raylarda giden bir tren katarina binmek
varken yürümeyi seçmek, belki daha zor ve yorucuydu ama
hiç kuşku yok ki çok daha güvenliydi. Kaybolmak pahasına,
dilediğim ara sokağa özgürce sapabilirdim.
Toile
Bilindik yönelimleri sürdürmek
Konularını başkalarının hayatından seçmek
C)Aynı ilgi alanlarına yönelik yazılar yazmak dan
D) Farklı türde yapıtlar vermekten vazgeçmek
E) Diğer yazarların sorumluluklarını üstlenmek
Yayınları
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
2. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıda- amdekilerden hangisidir? (TTS Yıllar boyu, önceki yazdıklarımı aşmak için çaba harcadım. Başkalarınca döşenen raylarda giden bir tren katarina binmek varken yürümeyi seçmek, belki daha zor ve yorucuydu ama hiç kuşku yok ki çok daha güvenliydi. Kaybolmak pahasına, dilediğim ara sokağa özgürce sapabilirdim. Toile Bilindik yönelimleri sürdürmek Konularını başkalarının hayatından seçmek C)Aynı ilgi alanlarına yönelik yazılar yazmak dan D) Farklı türde yapıtlar vermekten vazgeçmek E) Diğer yazarların sorumluluklarını üstlenmek Yayınları
5.
Sokullu Mehmet Paşa'nın, koca kavuğu ve uzun boyuyla,
elleri önünde bağlı, gözleri yerde, yavaş yavaş saltanat
arabasına yaklaştığını gördüm.
Bu cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebi-
Tir?
A) Tanımlama cümlesidir.
B) Betimleme cümlesidir.
C) Karşılaştırma cümlesidir.
D) Abartma cümlesidir.
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
5. Sokullu Mehmet Paşa'nın, koca kavuğu ve uzun boyuyla, elleri önünde bağlı, gözleri yerde, yavaş yavaş saltanat arabasına yaklaştığını gördüm. Bu cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebi- Tir? A) Tanımlama cümlesidir. B) Betimleme cümlesidir. C) Karşılaştırma cümlesidir. D) Abartma cümlesidir.
21. (1) Kahve, ışıklarını yakınca dışarıdaki karın ışığı söndü.
(II) İçeriye göz attım. (III) Sekiz kişi ya var ya yoktu.
(IV) Küçük kapağının içinden alevler atarak yanan sac
sobanın sağ tarafının neredeyse kıpkırmızı kızaracağını
biliyor, bekliyordum. (V) Bir zaman onlara daldım.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra, düşüncenin akışına göre, "Yanımda tavla
oynayanlar vardı." cümlesi getirilmelidir?
B) II
C) III
A) I
D) IV
E) V
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
21. (1) Kahve, ışıklarını yakınca dışarıdaki karın ışığı söndü. (II) İçeriye göz attım. (III) Sekiz kişi ya var ya yoktu. (IV) Küçük kapağının içinden alevler atarak yanan sac sobanın sağ tarafının neredeyse kıpkırmızı kızaracağını biliyor, bekliyordum. (V) Bir zaman onlara daldım. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra, düşüncenin akışına göre, "Yanımda tavla oynayanlar vardı." cümlesi getirilmelidir? B) II C) III A) I D) IV E) V
TEST
3.
Yazın uğraşına çevirmenlikle başlamış olmama rağmen onu
da "yazma" serüvenimin doğal bir parçası sayıyorum çünkü
ben önemsediğim bütün çevirilerime, başka bir dilde yazıl-
mış olanları anadilimde yeniden yazmak gözüyle baktım. Ve
üstlendiğim hiçbir çeviriyi, içimde onu kendi dilimde yeniden
yaratma eyleminin artık noktalandığı duygusu kökleşmeden
elimden bırakmadım, teslim etmedim. Bu yüzden, "çevirileri-
ni geç teslim eden çevirmen" diye ünlendim, kimi zaman da
önemsenmemeye çalışıldı.
Yukarıdaki parçada yazar aşağıdaki hangi sorundan
yakınmaktadır?
A) Çevirinin edebiyat verimi olarak görülmemesinden
B) Çeviriye titizlendiği için ağır cçalışan bir çevirmen olarak
görülmesinden
C) Usta yazarların çeviri işini hak ettiği ölçüde ciddiye alma-
masından
D) Anadilinin çeviri yapıtlarla yeteri kadar zenginleştirilme-
mesinden
E) Bazı çevirmenlerin özensiz, gelişigüzel çeviriler yapma-
lanndan
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
TEST 3. Yazın uğraşına çevirmenlikle başlamış olmama rağmen onu da "yazma" serüvenimin doğal bir parçası sayıyorum çünkü ben önemsediğim bütün çevirilerime, başka bir dilde yazıl- mış olanları anadilimde yeniden yazmak gözüyle baktım. Ve üstlendiğim hiçbir çeviriyi, içimde onu kendi dilimde yeniden yaratma eyleminin artık noktalandığı duygusu kökleşmeden elimden bırakmadım, teslim etmedim. Bu yüzden, "çevirileri- ni geç teslim eden çevirmen" diye ünlendim, kimi zaman da önemsenmemeye çalışıldı. Yukarıdaki parçada yazar aşağıdaki hangi sorundan yakınmaktadır? A) Çevirinin edebiyat verimi olarak görülmemesinden B) Çeviriye titizlendiği için ağır cçalışan bir çevirmen olarak görülmesinden C) Usta yazarların çeviri işini hak ettiği ölçüde ciddiye alma- masından D) Anadilinin çeviri yapıtlarla yeteri kadar zenginleştirilme- mesinden E) Bazı çevirmenlerin özensiz, gelişigüzel çeviriler yapma- lanndan
3.
\/
A) Çıkarım cümlesine
B) Aşamalı yargıya
C) Sessel yinelemelere
Kolay-Orta
D) Sayıp dökmelere
E Eksiltili cümleye
Dort
Orta
Nispeten erken bir saat sayılır fakat her yer tıklım tıklım. a
Dükkânlar kepenklerini yazdan kalma bir sabaha çoktan
kaldırmış. Yine hissettiklerimi kâğıda dökmek istiyorum. Bir
ışık bekliyorum ama gelmiyor. Önümden, görmeyi çok
istediğim insanlar geçiyor: takım elbiseli beyler,
topuklularıyla kaldırımlara takılmadan yürümeye çalışan
hanımefendiler, annesinin elinden sıkıca tutmuş küçükler,
farklı konulardan bağıra çağıra söz eden gençler... Ben de
Simonlardan biriydim diye düşünüyorum ama artık o günler
çok uzakta. Saat ilerledikçe ortalık boşalıyor, herkes işine
gücüne dağılmış olacak.
Orta-Zor
16102
ANLATIM TEKNİKLERİ
Zor
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine yer
verilmemiştir?
ses shapisq u8
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. \/ A) Çıkarım cümlesine B) Aşamalı yargıya C) Sessel yinelemelere Kolay-Orta D) Sayıp dökmelere E Eksiltili cümleye Dort Orta Nispeten erken bir saat sayılır fakat her yer tıklım tıklım. a Dükkânlar kepenklerini yazdan kalma bir sabaha çoktan kaldırmış. Yine hissettiklerimi kâğıda dökmek istiyorum. Bir ışık bekliyorum ama gelmiyor. Önümden, görmeyi çok istediğim insanlar geçiyor: takım elbiseli beyler, topuklularıyla kaldırımlara takılmadan yürümeye çalışan hanımefendiler, annesinin elinden sıkıca tutmuş küçükler, farklı konulardan bağıra çağıra söz eden gençler... Ben de Simonlardan biriydim diye düşünüyorum ama artık o günler çok uzakta. Saat ilerledikçe ortalık boşalıyor, herkes işine gücüne dağılmış olacak. Orta-Zor 16102 ANLATIM TEKNİKLERİ Zor Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine yer verilmemiştir? ses shapisq u8