Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

1
Viyana Üniversitesinde yapılan bir araştırma acı ile
empati arasındaki ilişkinin nasıl kurulduğunun, si-
nirsel boyutunu ortaya çıkardı.
Buna göre fiziksel acı beynin işleyişini değiştirerek
kişinin diğer insanlarla empati kurabilmesini sağlı-
yor.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir
biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisi-
dir?
A) Fiziksel acı çeken bireylerin acılarını yoğun yaşa-
maları, empati kurmayla yani başkalarının acılarını
hissetmemeyle sonuçlanır.
B) İnsanın kendini karşıdaki insanın yerine koyarak
onun acısını hissedebilmesi yani empati kurabilmesi
temelde o kişinin kendi acısını hissetmesiyle yakın-
dan ilgili.
C) Empati kurabilen insanlar başkalarının acılarına du-
yarlı olmayı bir ahlak hâline getirmiş insanlardır.
D) Acının yoğun olarak yaşanması ve empatinin öğ-
renilmesi insanın yaşadıklarından ders almasıyla
gerçekleşir.
Yalnızca acı çeken insanlar, başkalarının acı ve se-
vinçlerini paylaşmak gibi bir sorumluluğu alırlar.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1 Viyana Üniversitesinde yapılan bir araştırma acı ile empati arasındaki ilişkinin nasıl kurulduğunun, si- nirsel boyutunu ortaya çıkardı. Buna göre fiziksel acı beynin işleyişini değiştirerek kişinin diğer insanlarla empati kurabilmesini sağlı- yor. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisi- dir? A) Fiziksel acı çeken bireylerin acılarını yoğun yaşa- maları, empati kurmayla yani başkalarının acılarını hissetmemeyle sonuçlanır. B) İnsanın kendini karşıdaki insanın yerine koyarak onun acısını hissedebilmesi yani empati kurabilmesi temelde o kişinin kendi acısını hissetmesiyle yakın- dan ilgili. C) Empati kurabilen insanlar başkalarının acılarına du- yarlı olmayı bir ahlak hâline getirmiş insanlardır. D) Acının yoğun olarak yaşanması ve empatinin öğ- renilmesi insanın yaşadıklarından ders almasıyla gerçekleşir. Yalnızca acı çeken insanlar, başkalarının acı ve se- vinçlerini paylaşmak gibi bir sorumluluğu alırlar.
olduğuna dair dikkat
Cocukları, erkek ço-
zorunda bırakılıyor,
şkanlıkları pekişiyor
basit. Erkek çocuk
steriyor, annesi he-
kşiterek televizyona
stediği kanalı açıyor.
zorunda kalmadan
ar ise kendini ifade
tedikleri şeyleri uzun
nuşmasının nedeni
sevmeleri
ak zorunda kalmaları
konuşmaları
kalmaları
caklarını düşünmeleri
tenen şuydu: "Bir dans
neksel danslarımızdan
arak da renkli bir kom-
-n de renkli geometrik
-yon hazırladım. Okulu
tlu oldum. Okulumuz
Türkiye'de kurulan ilk
olu
uenisid
a
met pony
«
15. Postmodern romanlar, klasik anlatıların yıkıldığı, ironinin
ve metinler arası montajlama tekniğinin bolca kullanıldığı
bir teknikle yazılmaktadır. Oyun, metnin ayrılmaz bir parça-
si haline gelmektedir. Bu tarz romanlarda okur, daha fazla
önem kazanmakta ve okuyucunun yazar tarafından gön-
derilen bir anlamın peşinde koşması değil, metni bahane
ederek okurun kendi anlamını üretmesi istenmektedir. Ya-
zar, özgün eserler vermek peşinde koşmamaktadır. Farklı
metinlerden aldığı parçaları, anlam kaymasına tabi tutarak
kendi metni içinde yeni bir bağlama oturtur. Parçalanan,
önemini kaybeden devasa metinler, anlatının satırları ara-
sında yeni bir bağlama doğar.
E
min güzel sanatlar için
Sanatı sadece sanat P
de güzelin üretilmesini
ak topluma sunulmasını
ce Almanya'da kurulmuş
da açılan Tatbiki Güzel
du.
olarak aşağıdakilerden
Kontrol Testi - 1
Bu parçadan hareket edilecek olursa postmodern
romanlarda aşağıdakilerden hangisinin görülmesi
beklenmez?
A) Bir kahramanın ağzından okunan Fuzuli'ye ait bir şiirin
metin içinde yer alması
B) Tiyatro, şiir, hikâye, mektup gibi değişik türlerden
örneklerin iç içe girmesi
C) Ince eleştirilerin ve iğnelemelerin metin içinde yer alması
D) Anlatılanların bir ana kahraman etrafında bütünlük oluş-
turması
E) Anlamı yazarın değil, okurun üretmesi
16. Bozlu Art'ın geleneksel hale gelen tematik yaz sergisinin
bu yılki konusu Sagalassos. Burdur ili sınırlarında, Toros
Dağları'nın eteklerinde bulunan Sagalassos antik kentinin
tarihi milattan önce 10'uncu bin yıla kadar uzanıyor. Sosyal
sorumluluk projesi kapsamında gerçekleştirilen etkinlikte
çeşitli sanatçıların Sagalassos'tan ilham alarak ürettiği iş-
ler sergileniyor. Sagalassos Vakfı'nın ve Burdur Valiliğinin
desteklediği proje 31 Ağustos'a kadar devam ediyor.
Bu parçada Bozlu Art'ın düzenlediği sergiye yönelik
aşağıdakilerden hangisi kesin olarak söylenemez?
A) Ürünlerin belli bir süreyle sergilendiği
düül
Soru Bankast
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
olduğuna dair dikkat Cocukları, erkek ço- zorunda bırakılıyor, şkanlıkları pekişiyor basit. Erkek çocuk steriyor, annesi he- kşiterek televizyona stediği kanalı açıyor. zorunda kalmadan ar ise kendini ifade tedikleri şeyleri uzun nuşmasının nedeni sevmeleri ak zorunda kalmaları konuşmaları kalmaları caklarını düşünmeleri tenen şuydu: "Bir dans neksel danslarımızdan arak da renkli bir kom- -n de renkli geometrik -yon hazırladım. Okulu tlu oldum. Okulumuz Türkiye'de kurulan ilk olu uenisid a met pony « 15. Postmodern romanlar, klasik anlatıların yıkıldığı, ironinin ve metinler arası montajlama tekniğinin bolca kullanıldığı bir teknikle yazılmaktadır. Oyun, metnin ayrılmaz bir parça- si haline gelmektedir. Bu tarz romanlarda okur, daha fazla önem kazanmakta ve okuyucunun yazar tarafından gön- derilen bir anlamın peşinde koşması değil, metni bahane ederek okurun kendi anlamını üretmesi istenmektedir. Ya- zar, özgün eserler vermek peşinde koşmamaktadır. Farklı metinlerden aldığı parçaları, anlam kaymasına tabi tutarak kendi metni içinde yeni bir bağlama oturtur. Parçalanan, önemini kaybeden devasa metinler, anlatının satırları ara- sında yeni bir bağlama doğar. E min güzel sanatlar için Sanatı sadece sanat P de güzelin üretilmesini ak topluma sunulmasını ce Almanya'da kurulmuş da açılan Tatbiki Güzel du. olarak aşağıdakilerden Kontrol Testi - 1 Bu parçadan hareket edilecek olursa postmodern romanlarda aşağıdakilerden hangisinin görülmesi beklenmez? A) Bir kahramanın ağzından okunan Fuzuli'ye ait bir şiirin metin içinde yer alması B) Tiyatro, şiir, hikâye, mektup gibi değişik türlerden örneklerin iç içe girmesi C) Ince eleştirilerin ve iğnelemelerin metin içinde yer alması D) Anlatılanların bir ana kahraman etrafında bütünlük oluş- turması E) Anlamı yazarın değil, okurun üretmesi 16. Bozlu Art'ın geleneksel hale gelen tematik yaz sergisinin bu yılki konusu Sagalassos. Burdur ili sınırlarında, Toros Dağları'nın eteklerinde bulunan Sagalassos antik kentinin tarihi milattan önce 10'uncu bin yıla kadar uzanıyor. Sosyal sorumluluk projesi kapsamında gerçekleştirilen etkinlikte çeşitli sanatçıların Sagalassos'tan ilham alarak ürettiği iş- ler sergileniyor. Sagalassos Vakfı'nın ve Burdur Valiliğinin desteklediği proje 31 Ağustos'a kadar devam ediyor. Bu parçada Bozlu Art'ın düzenlediği sergiye yönelik aşağıdakilerden hangisi kesin olarak söylenemez? A) Ürünlerin belli bir süreyle sergilendiği düül Soru Bankast
Ağıt yakmak, binlerce yıldan günümüze ulaşan bir gelenek-
tir. Yunus Emre, "Sevdiğimi söylemezsem / Sevmek derdi
beni boğar." diyor. Eğer ağıt yakılmazsa ölenin ardından
haykıra haykıra ağlanmazsa ölenin acısı insanları bunalty.
Onun için dağ başındaki kıl çadırdan koca kentteki kona-
ğa kadar ölü ardından ağıt yakma geleneği süregelmiştir.
Süregelen geleneği yaşatmak için ağıt yakıcı kişiler gere-
kir. Ölü evinde toplananların çoğu suskundur. Eve taziyeye
gelenler,"Başınız sağ olsun, Allah sabır versin." der de otu-
rur. Ölünün yakınları "Sizler sağ olun, dostlar sağ olsun."
derler de baş sağlığına gelenlere yer gösterirler. Bu
kimse Anadolu'da "ağıtçı kadın" olarak çıkar karşımıza. Ölü
evinde, gözlerden yaşları pınar suyu gibi söken ağıtçı ka-
dinlar her köyde de bulunmaz. Bazı ağıtçı kadınlar da her
köye, her ölüye kolayca gidivermezler. Zaten her ölü sahib
de "ağıtçı" davet edemez. Ölü sahibi varlıklı, vakitli olacak
yahut ki kişi bir iç sızlatan olay sonunda can vermiş olacak.
1. Ölen kişilerin acısı insanları öyle üzer ki bazen, taziyeye
gelenlerle ilgilenecek kişilere ihtiyaç duyulur.
1111
II. Böylesi zamanda içteki acıyı dışa vuracak, gözyaşları-
nin pınarlarını açacak birisi gerekir.
III. Cenaze sahipleri acıları derinden yaşarken onları sözle-
riyle rahatlatıp sakinleştirecek birileri olmalıdır.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri getirilebilir?
A) Yalnız I.
B) Yalnız II.
D) I. ve II.
C) Yalnız III.
E) I, II ve III.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Ağıt yakmak, binlerce yıldan günümüze ulaşan bir gelenek- tir. Yunus Emre, "Sevdiğimi söylemezsem / Sevmek derdi beni boğar." diyor. Eğer ağıt yakılmazsa ölenin ardından haykıra haykıra ağlanmazsa ölenin acısı insanları bunalty. Onun için dağ başındaki kıl çadırdan koca kentteki kona- ğa kadar ölü ardından ağıt yakma geleneği süregelmiştir. Süregelen geleneği yaşatmak için ağıt yakıcı kişiler gere- kir. Ölü evinde toplananların çoğu suskundur. Eve taziyeye gelenler,"Başınız sağ olsun, Allah sabır versin." der de otu- rur. Ölünün yakınları "Sizler sağ olun, dostlar sağ olsun." derler de baş sağlığına gelenlere yer gösterirler. Bu kimse Anadolu'da "ağıtçı kadın" olarak çıkar karşımıza. Ölü evinde, gözlerden yaşları pınar suyu gibi söken ağıtçı ka- dinlar her köyde de bulunmaz. Bazı ağıtçı kadınlar da her köye, her ölüye kolayca gidivermezler. Zaten her ölü sahib de "ağıtçı" davet edemez. Ölü sahibi varlıklı, vakitli olacak yahut ki kişi bir iç sızlatan olay sonunda can vermiş olacak. 1. Ölen kişilerin acısı insanları öyle üzer ki bazen, taziyeye gelenlerle ilgilenecek kişilere ihtiyaç duyulur. 1111 II. Böylesi zamanda içteki acıyı dışa vuracak, gözyaşları- nin pınarlarını açacak birisi gerekir. III. Cenaze sahipleri acıları derinden yaşarken onları sözle- riyle rahatlatıp sakinleştirecek birileri olmalıdır. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri getirilebilir? A) Yalnız I. B) Yalnız II. D) I. ve II. C) Yalnız III. E) I, II ve III.
Ne oluyor? Hala sayıklıyor muyum, yoksa bütün bu olanlar gerçek mi? Galiba gerçek... Evet, hatırladım: Kaçmam
gerek! Hemen, hemen kaçmam gerek! İyi ama nereye? Elbiselerim nerede? Ayakkabılarım da yok! Kaldırmışlar!
Saklamışlar! Anlıyorum! Ama paltom işte şurada, görmemişler! Çok şükür paralar da masanın üzerinde! İşte senet de
burada! Paraları alıp giderim, başka bir daire tutarım kendime, beni bulamazlar! İyi ama ya adres bürosu? Bulurlar!
Razumihin bulur! En iyisi tümden gitmek... Uzaklara... Amerika'ya... Senedi de almalı... Orada işime yarayabilir.
Başka ne alsam acaba? Hasta olduğumu sanıyorlar benim! Kalkıp yürüyebildiğimden haberleri yok ! Hah hah ha!
Her şeyi bildiklerini gözlerinden anladım! Yalnız şu merdivenlerden nasıl ineceğim? Ya aşağıya bir gözcü, bir polis
diktilerse!
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Ne oluyor? Hala sayıklıyor muyum, yoksa bütün bu olanlar gerçek mi? Galiba gerçek... Evet, hatırladım: Kaçmam gerek! Hemen, hemen kaçmam gerek! İyi ama nereye? Elbiselerim nerede? Ayakkabılarım da yok! Kaldırmışlar! Saklamışlar! Anlıyorum! Ama paltom işte şurada, görmemişler! Çok şükür paralar da masanın üzerinde! İşte senet de burada! Paraları alıp giderim, başka bir daire tutarım kendime, beni bulamazlar! İyi ama ya adres bürosu? Bulurlar! Razumihin bulur! En iyisi tümden gitmek... Uzaklara... Amerika'ya... Senedi de almalı... Orada işime yarayabilir. Başka ne alsam acaba? Hasta olduğumu sanıyorlar benim! Kalkıp yürüyebildiğimden haberleri yok ! Hah hah ha! Her şeyi bildiklerini gözlerinden anladım! Yalnız şu merdivenlerden nasıl ineceğim? Ya aşağıya bir gözcü, bir polis diktilerse!
A
Deneme-1
22. Karşında çırpınıp duran deniz, sanki içimdeki bu
çalkantıyı hissetmişti. Kül gibi grileşmiş gökyüzünde
güneşten bir parçacık bile kalmamıştı. Garip bir rüz
går geziniyordu havada. Sanki o da anlamıştı huzur-
suzluğumu. İçimdeki acı gibi feryat ederek geçti bir
marti. Ne o benim derdimden ne ben onun derdinden
haberdardım. Hava ılıktı. Kaldırımda küçük bir kedi
geziniyordu. Beni görünce koşarak gelip bacakları-
ma sürtünmeye başladı. Sanki ben kendisinden iyi
durumdaymışım gibi kendini acındırdı bana. Köşeden
gelen simitçiye seslenip durdurdum. Bir simit verdi.
Soğumuş, bayatlamış... Pek önemli değildi ama.
Simidi parçalayıp köşeye bir yığın oluşturdum. Siyah
kedi bana sürtünmeyi bırakıp koştu. Arkamı dönüp
gittim. Anlaşılan bugün de bir huzur yoktu.
Bu hikâye parçası için,
I. Durum hikâyesi örneğidir.
II. Kişileştirmelere yer verilmiştir.
Gözlemci bakış açısı söz konusudur.
III.
IV. Toplumsal bir sorun ele alınmıştır.
V. Kişiler statülerine göre değerlendirilmiştir.
D) Ill ve V
belirlemelerinden hangileri doğrudur?
A) I ve Il
B) I ve Ill
C) II ve III
E) IV ve V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A Deneme-1 22. Karşında çırpınıp duran deniz, sanki içimdeki bu çalkantıyı hissetmişti. Kül gibi grileşmiş gökyüzünde güneşten bir parçacık bile kalmamıştı. Garip bir rüz går geziniyordu havada. Sanki o da anlamıştı huzur- suzluğumu. İçimdeki acı gibi feryat ederek geçti bir marti. Ne o benim derdimden ne ben onun derdinden haberdardım. Hava ılıktı. Kaldırımda küçük bir kedi geziniyordu. Beni görünce koşarak gelip bacakları- ma sürtünmeye başladı. Sanki ben kendisinden iyi durumdaymışım gibi kendini acındırdı bana. Köşeden gelen simitçiye seslenip durdurdum. Bir simit verdi. Soğumuş, bayatlamış... Pek önemli değildi ama. Simidi parçalayıp köşeye bir yığın oluşturdum. Siyah kedi bana sürtünmeyi bırakıp koştu. Arkamı dönüp gittim. Anlaşılan bugün de bir huzur yoktu. Bu hikâye parçası için, I. Durum hikâyesi örneğidir. II. Kişileştirmelere yer verilmiştir. Gözlemci bakış açısı söz konusudur. III. IV. Toplumsal bir sorun ele alınmıştır. V. Kişiler statülerine göre değerlendirilmiştir. D) Ill ve V belirlemelerinden hangileri doğrudur? A) I ve Il B) I ve Ill C) II ve III E) IV ve V
32.
●
●
Maden cevherleri, metalleri saf olmayan bir hâlde içinde
bulunduran kayaçlardır. Cevherlerden metalleri çıkarmak
için enerji gerekir. Metal atomları, oksijen gibi diğer ele-
mentlerin atomlarına sıkı sıkıya bağlıdır. Ateşin sağladığı
enerji, metalin diğer elementlerle olan bağını koparır. Her
tür metalin eritilmesi için yüksek sıcaklık gerekir. Bu si-
caklığa da ateşe daha çok hava verilmesiyle ulaşılır. Bu
yolla eritilen ilk metaller bakır ve kalaydı.
Camin temel maddesi olan kısma başka maddeler ekle-
nerek bir karışım yapılır. Bu karışım, ateşten elde edilen
Isıyla eritilir ve soğutulduğunda cam oluşur. Cam yapı-
minda ateş önemli bir unsurdur. Eskiden cam fırının al-
tında bir ateş yakılır ve bu yolla karışım büyük seramik
testilerde eritilirdi.
Bu iki parça ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi doğru-
dur?
ikinci parçada, ilk parçada ileri sürülen tez açıklanmıştır.
B) İlk parçada sözü edilen metallerin kullanım alanları ikinci
parçada sıralanmıştır.
ki parçada da ateşten sağlanan enerjinin kullanıldığı
alanlardan söz edilmiştir.
DY İki parçada da uygarlığın bugünkü düzeye gelmesinde
ateşin rolü açıklanmıştır.
İlk parçada ateşin kullanım alanlarına, ikinci parçada ate-
şin günlük yaşamda sağladığı kolaylıklara değinilmiştir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
32. ● ● Maden cevherleri, metalleri saf olmayan bir hâlde içinde bulunduran kayaçlardır. Cevherlerden metalleri çıkarmak için enerji gerekir. Metal atomları, oksijen gibi diğer ele- mentlerin atomlarına sıkı sıkıya bağlıdır. Ateşin sağladığı enerji, metalin diğer elementlerle olan bağını koparır. Her tür metalin eritilmesi için yüksek sıcaklık gerekir. Bu si- caklığa da ateşe daha çok hava verilmesiyle ulaşılır. Bu yolla eritilen ilk metaller bakır ve kalaydı. Camin temel maddesi olan kısma başka maddeler ekle- nerek bir karışım yapılır. Bu karışım, ateşten elde edilen Isıyla eritilir ve soğutulduğunda cam oluşur. Cam yapı- minda ateş önemli bir unsurdur. Eskiden cam fırının al- tında bir ateş yakılır ve bu yolla karışım büyük seramik testilerde eritilirdi. Bu iki parça ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi doğru- dur? ikinci parçada, ilk parçada ileri sürülen tez açıklanmıştır. B) İlk parçada sözü edilen metallerin kullanım alanları ikinci parçada sıralanmıştır. ki parçada da ateşten sağlanan enerjinin kullanıldığı alanlardan söz edilmiştir. DY İki parçada da uygarlığın bugünkü düzeye gelmesinde ateşin rolü açıklanmıştır. İlk parçada ateşin kullanım alanlarına, ikinci parçada ate- şin günlük yaşamda sağladığı kolaylıklara değinilmiştir.
1.
2.
Bu testte 20 s
Süreniz 30 dk.dır.
1. Sırça adı da verilen çini sanatı, Osmanlıda çok
gelişmiştir. İyi kalite kilin fırınlarda pişirilmesi ile
ortaya çıkan süsleme sanatıdır. XVI. yüzyılda bu
sanat Osmanlıda zirve yapmıştır. İznik ve Kütahya
Osmanlı çiniciliğinin en önemli merkezidir. Bursa,
Diyarbakır ve İstanbul'da da çini atölyeleri açılmış-
tır. En önemli örnekler: Topkapı Sarayı, Yeşil Cami,
Sultanahmet Cami, Yeşil Türbe'dir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdaki düşünceyi
geliştirme yollarından hangilerine başvurulmuş
tur?
A) Açıklama-tanımlama
B) Tanımlama-karşılaştırma
C) Öyküleme-örnekleme
D) Benzetme-örnekleme
E) Benzetme-tanımlama
60
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. 2. Bu testte 20 s Süreniz 30 dk.dır. 1. Sırça adı da verilen çini sanatı, Osmanlıda çok gelişmiştir. İyi kalite kilin fırınlarda pişirilmesi ile ortaya çıkan süsleme sanatıdır. XVI. yüzyılda bu sanat Osmanlıda zirve yapmıştır. İznik ve Kütahya Osmanlı çiniciliğinin en önemli merkezidir. Bursa, Diyarbakır ve İstanbul'da da çini atölyeleri açılmış- tır. En önemli örnekler: Topkapı Sarayı, Yeşil Cami, Sultanahmet Cami, Yeşil Türbe'dir. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangilerine başvurulmuş tur? A) Açıklama-tanımlama B) Tanımlama-karşılaştırma C) Öyküleme-örnekleme D) Benzetme-örnekleme E) Benzetme-tanımlama 60
olduğu
40. Kimi yazarların ulaştıkları yaratıcılık düzeyinin
kaynaklarını açıklamakta çektiğimiz zorluğun nedenleri
her zaman bizim yetersizliğimiz değildir. Bazen o
yazarların belli, hemen gösterilebilir kaynakları
olmayabilir ve kendi bilişsel, yazınsal yetilerinin sıra
dışı oluşudur ulaştıkları düzeyin nedeni. Sait Faik bu
türden yazarların ilk akla gelenlerinden sayılır.
Öykücülüğümüzdeki ilk büyük değişikliğin yaratıcıSI
olan öykülerinin asıl kaynağı, onun bir başına var olma
ve yaşadığı hayatı herkesten bambaşka biçimde görme
biçimiydi. Ondan önce öykü yalnızca geleneksel, öteden beri
bilinen biçimlerde yazılıyor; bilinenden başka daha hangi
biçimler alabileceği hususunda adamakıllı düşünülmüyordu. Sait
Faik klasik kalıbın dışına çıkarak kendisini önceki öykü
yazarlarından farklı bir yerde konumlandırmıştır.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin
hangilerinden yararlanılmıştır?
A) Benzetme - tanık gösterme
B) Tanımlama - örnekleme
C) Karşılaştırma - tanık gösterme
D) Örnekleme - karşılaştırma
E) Kişileştirme - tanımlama
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
olduğu 40. Kimi yazarların ulaştıkları yaratıcılık düzeyinin kaynaklarını açıklamakta çektiğimiz zorluğun nedenleri her zaman bizim yetersizliğimiz değildir. Bazen o yazarların belli, hemen gösterilebilir kaynakları olmayabilir ve kendi bilişsel, yazınsal yetilerinin sıra dışı oluşudur ulaştıkları düzeyin nedeni. Sait Faik bu türden yazarların ilk akla gelenlerinden sayılır. Öykücülüğümüzdeki ilk büyük değişikliğin yaratıcıSI olan öykülerinin asıl kaynağı, onun bir başına var olma ve yaşadığı hayatı herkesten bambaşka biçimde görme biçimiydi. Ondan önce öykü yalnızca geleneksel, öteden beri bilinen biçimlerde yazılıyor; bilinenden başka daha hangi biçimler alabileceği hususunda adamakıllı düşünülmüyordu. Sait Faik klasik kalıbın dışına çıkarak kendisini önceki öykü yazarlarından farklı bir yerde konumlandırmıştır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangilerinden yararlanılmıştır? A) Benzetme - tanık gösterme B) Tanımlama - örnekleme C) Karşılaştırma - tanık gösterme D) Örnekleme - karşılaştırma E) Kişileştirme - tanımlama
Ani B) III CLAV DLV EVT
8. I. Didaktik şiirle lirik şiirin birbirine çok yakın şiir
türleri oldukları söylenir.
II. Duygusal yönü zayıf olan didaktik şiirlerde ise
ahlaki bir ders vermek ve bilgi aktarmak amaçlanır.
III. Didaktik şiirle lirik şiir birçok açıdan farklılıklar
içermektedir...
IV. Lirik şiirlerde hedef kitlenin beynine değil kalbine
seslenme söz konusudur.
V. Bazı kişiler tarafından öne sürülen bu düşüncenin
doğru olmadığı apaçıktır.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün
oluşturması için hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi
gerekir?
A) I ile III
B) II ile III
C) II ile V
D) II ile IV
E) III ile IV
uzun boyu, sivri burnu
(II) Yürürken
Daha yola glmamisken
geçirmişseniz zafer side
demektir. Hatta Kat Dan akaondade tafe
beliren binlerce güche le muhtemelen ben be
başaramayacağım diye içinizden geçireceksin
düşünceyle partak bir sonucun ortaya çkma
kuşkusuzdur. Onun içindir ki başan her gew
yapacağımız işe kuvvetli bir inanç beslem
çıkar.
Bu paragrafin ana düşüncesi aşağıdakile
hangisidir?
A) Çok şüpheci kişilerin başanlı olmas
şüphelerini yenmeleriyle mümkündü
8) Her başarının ardinda disiplinli ve
yatar.
C) Yenilgi de başan gibi hayatın bi
Yenilebiliriz önemli olan vazgeçm
D) Hiç kimse başarısız olmak için
başarılı olmak için de bazı nede
duyaca
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Ani B) III CLAV DLV EVT 8. I. Didaktik şiirle lirik şiirin birbirine çok yakın şiir türleri oldukları söylenir. II. Duygusal yönü zayıf olan didaktik şiirlerde ise ahlaki bir ders vermek ve bilgi aktarmak amaçlanır. III. Didaktik şiirle lirik şiir birçok açıdan farklılıklar içermektedir... IV. Lirik şiirlerde hedef kitlenin beynine değil kalbine seslenme söz konusudur. V. Bazı kişiler tarafından öne sürülen bu düşüncenin doğru olmadığı apaçıktır. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturması için hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi gerekir? A) I ile III B) II ile III C) II ile V D) II ile IV E) III ile IV uzun boyu, sivri burnu (II) Yürürken Daha yola glmamisken geçirmişseniz zafer side demektir. Hatta Kat Dan akaondade tafe beliren binlerce güche le muhtemelen ben be başaramayacağım diye içinizden geçireceksin düşünceyle partak bir sonucun ortaya çkma kuşkusuzdur. Onun içindir ki başan her gew yapacağımız işe kuvvetli bir inanç beslem çıkar. Bu paragrafin ana düşüncesi aşağıdakile hangisidir? A) Çok şüpheci kişilerin başanlı olmas şüphelerini yenmeleriyle mümkündü 8) Her başarının ardinda disiplinli ve yatar. C) Yenilgi de başan gibi hayatın bi Yenilebiliriz önemli olan vazgeçm D) Hiç kimse başarısız olmak için başarılı olmak için de bazı nede duyaca
1. Dünya genelinde okuma oranının düştüğünü
1
düşünüyorum. Sadece gençler ile alakalı değil,
||
|||
yetişkinlerde de durum böyle. İnsanlar, bugün,
kendilerini düşünmeye yönelten ve entelektüel
IV
olarak zorlayan kitaplar okuyor olsalardı içinde
yaşadığımız dünyayı kabul etmezlerdi.
Bu parçada numaralanmış sözcüklerin türü aşağı-
dakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?
A) Sifat-zarf-edat-zamir
B) İsim-edat-edat-zamir
C) Sifat-edat-bağlaç-isim
D) İsim-edat-bağlaç-zamir
E) İsim-zarf-edat-zamir
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Dünya genelinde okuma oranının düştüğünü 1 düşünüyorum. Sadece gençler ile alakalı değil, || ||| yetişkinlerde de durum böyle. İnsanlar, bugün, kendilerini düşünmeye yönelten ve entelektüel IV olarak zorlayan kitaplar okuyor olsalardı içinde yaşadığımız dünyayı kabul etmezlerdi. Bu parçada numaralanmış sözcüklerin türü aşağı- dakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir? A) Sifat-zarf-edat-zamir B) İsim-edat-edat-zamir C) Sifat-edat-bağlaç-isim D) İsim-edat-bağlaç-zamir E) İsim-zarf-edat-zamir
de escoge
**
na sebep olacak ne
Jon
Sony Romin
lever si
(1) Okul
Yol ayramına geldik, şimdi ne yana gumy scotiticiliği il
C) İçeride çok gürümü var, bana ne söylüyorsun?
Kardeşinin doğum günü için he alacaksın?
Sabahtan ben ne bakynıp duruyorsun?
Soy lever
(Bon
O Yare wire
2015
nederclomi
3 Eylemin durumunu, sebebini, zamanını soru yo-
luyla belirten sözcüklere soru zarfı denir.
E) Komşunu
A) Avukat müvekkilini nasıl savunmuş?
BY Açık oturum ne zaman başlayacak?
Kimse neden burada olanları anlatmıyor?
Buna göre, aşağıdakilerden hangisinde soru
zarfı kullanılmamıştır?
veriya
yapıla
on taya
cevap
muz b
DY Bize nasıl bir ziyafet çekmeyi düşünüyorsun?
E Niye sana verdiğim işleri zamanında bitirme-
din?
yoğ
mis
ra
m
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı
zarfla sağlanmamıştır?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
de escoge ** na sebep olacak ne Jon Sony Romin lever si (1) Okul Yol ayramına geldik, şimdi ne yana gumy scotiticiliği il C) İçeride çok gürümü var, bana ne söylüyorsun? Kardeşinin doğum günü için he alacaksın? Sabahtan ben ne bakynıp duruyorsun? Soy lever (Bon O Yare wire 2015 nederclomi 3 Eylemin durumunu, sebebini, zamanını soru yo- luyla belirten sözcüklere soru zarfı denir. E) Komşunu A) Avukat müvekkilini nasıl savunmuş? BY Açık oturum ne zaman başlayacak? Kimse neden burada olanları anlatmıyor? Buna göre, aşağıdakilerden hangisinde soru zarfı kullanılmamıştır? veriya yapıla on taya cevap muz b DY Bize nasıl bir ziyafet çekmeyi düşünüyorsun? E Niye sana verdiğim işleri zamanında bitirme- din? yoğ mis ra m Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı zarfla sağlanmamıştır?
TEST
16
KONU TESTI
PARAGRAFTA KONU-ANA DÜŞÜNCE - 11
1. Hiphir metin, başka yapılardan ya da sanatsal, bilimsel
kültürel tarihsel, toplumsal, düşünsel vb. baglamlardan
mye soyut olarak ortaya çıkmaz. Metnin türkü bağlam-
karla kurulu bulunan ilişkilerini saptamak, bu ilişkilerin në
tenive evini ortaya koymak, edebiyat araştırmacılan-
nin ödevlerinden biridir. Bu, hem metnin doğası, oluşumu
ve sunuluş süreçleriyle ilgili somut verilerin elde edilmesi
hem de doğru algılanması açısından gereklidir.
Bu parçaya göre bir edebiyat araştırmacısının aşağıda-
kilerden hangisini yapması yanlış olur?
A) Bir sanatçının eserini incelerken onun dünya görüşü-
nú de dikkate alması
B) Cumhuriyet'in ilk yıllarında yazılmış romanian, siyasi
gelişmeler paralelinde değerlendirmesi
C) Bir metni nesnel sonuçlara olaşabilmek için ortaya çık
pi koşullardan ayn ele almasi
D) Aynı yüzyılda yaşamış halk şairleriyle divan şairlerinin
eserlerini birlikte ele alması
E) Bilim kurgu bir romani incelerken bilimsel verilerden
de yararlanması
Şirsel bir dil olduğu
gin ediyor. Çoğunlu
rin mazereti oluyor
kararsız bir nesird
mak üzere katkı
var. Bana öyle ge
lanma zorluğu ve
böylece Nesir, s
gelmiyor, o olas
lik. Böylece ese
bi öykü ve roc
Bu parçada
mektedir?
A) Olaya de
OMISIN
C) Düzya
masin
D) Rom
E) Düz
ruln
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TEST 16 KONU TESTI PARAGRAFTA KONU-ANA DÜŞÜNCE - 11 1. Hiphir metin, başka yapılardan ya da sanatsal, bilimsel kültürel tarihsel, toplumsal, düşünsel vb. baglamlardan mye soyut olarak ortaya çıkmaz. Metnin türkü bağlam- karla kurulu bulunan ilişkilerini saptamak, bu ilişkilerin në tenive evini ortaya koymak, edebiyat araştırmacılan- nin ödevlerinden biridir. Bu, hem metnin doğası, oluşumu ve sunuluş süreçleriyle ilgili somut verilerin elde edilmesi hem de doğru algılanması açısından gereklidir. Bu parçaya göre bir edebiyat araştırmacısının aşağıda- kilerden hangisini yapması yanlış olur? A) Bir sanatçının eserini incelerken onun dünya görüşü- nú de dikkate alması B) Cumhuriyet'in ilk yıllarında yazılmış romanian, siyasi gelişmeler paralelinde değerlendirmesi C) Bir metni nesnel sonuçlara olaşabilmek için ortaya çık pi koşullardan ayn ele almasi D) Aynı yüzyılda yaşamış halk şairleriyle divan şairlerinin eserlerini birlikte ele alması E) Bilim kurgu bir romani incelerken bilimsel verilerden de yararlanması Şirsel bir dil olduğu gin ediyor. Çoğunlu rin mazereti oluyor kararsız bir nesird mak üzere katkı var. Bana öyle ge lanma zorluğu ve böylece Nesir, s gelmiyor, o olas lik. Böylece ese bi öykü ve roc Bu parçada mektedir? A) Olaya de OMISIN C) Düzya masin D) Rom E) Düz ruln
2. Çocukluğum köyde geçti, engebeli araziler ve maki türü
ormanlarla kaplı bir alanda yaşadım on iki yaşına kadar.
Tarlaların kara sabanla öküz veya atlarla sürüldüğüne çok
şahit oldum. Ben de heveslenirdim kara saban kullanmaya
ancak fiziki olarak kara sabanı tutabilecek güçte değildim.
Tarlalara sabah erkenden gidilir, akşam gün batarken iş
bırakılırdı. On veya on beş dönümlük arazileri sürmek bir
buçuk aydan fazla sürerdi. Hele hasat mevsimi tam bir
savaş. Ekinler oraklarla biçilir. Kadınlar desteleri sırtların-
da harman yerine taşırlar; bir yandan da sabah, öğle ve
akşam yemeklerini hazırlar; çamaşır, bulaşık işleriyle de
uğraşırlar. Üstelik birkaç tane de çocuk doğururlar ve bu
çocukların bakımlarını da yaparlardı. İneklerin ve keçilerin
sağılması da onlara bakardı. Kazancımız az, hayatımız çok
zor şartlarda geçer, yılda kurbandan kurbana et görürdük
ama çok mutluyduk. Şimdi her şeyimiz var ama huzurumuz
yok. Her şey yavan, her şey yapmacık geliyor. Bir stres,
bir sıkıntı sarmış dünyayı. İnsan bazen insan olduğunu bile
unutuyor şimdilerde.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
A) Olaylar birinci kişi ağzından anlatılmıştır.
B) Benzetmeden yararlanılmıştır.
C) Okuyucunun düşüncelerini değiştirmek amaçlanmıştır.
D) Olaylar belli bir oluş sırasına göre verilmiştir.
E) Anlatıma duygular katılmıştır.
endemik-
10
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Çocukluğum köyde geçti, engebeli araziler ve maki türü ormanlarla kaplı bir alanda yaşadım on iki yaşına kadar. Tarlaların kara sabanla öküz veya atlarla sürüldüğüne çok şahit oldum. Ben de heveslenirdim kara saban kullanmaya ancak fiziki olarak kara sabanı tutabilecek güçte değildim. Tarlalara sabah erkenden gidilir, akşam gün batarken iş bırakılırdı. On veya on beş dönümlük arazileri sürmek bir buçuk aydan fazla sürerdi. Hele hasat mevsimi tam bir savaş. Ekinler oraklarla biçilir. Kadınlar desteleri sırtların- da harman yerine taşırlar; bir yandan da sabah, öğle ve akşam yemeklerini hazırlar; çamaşır, bulaşık işleriyle de uğraşırlar. Üstelik birkaç tane de çocuk doğururlar ve bu çocukların bakımlarını da yaparlardı. İneklerin ve keçilerin sağılması da onlara bakardı. Kazancımız az, hayatımız çok zor şartlarda geçer, yılda kurbandan kurbana et görürdük ama çok mutluyduk. Şimdi her şeyimiz var ama huzurumuz yok. Her şey yavan, her şey yapmacık geliyor. Bir stres, bir sıkıntı sarmış dünyayı. İnsan bazen insan olduğunu bile unutuyor şimdilerde. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Olaylar birinci kişi ağzından anlatılmıştır. B) Benzetmeden yararlanılmıştır. C) Okuyucunun düşüncelerini değiştirmek amaçlanmıştır. D) Olaylar belli bir oluş sırasına göre verilmiştir. E) Anlatıma duygular katılmıştır. endemik- 10
15. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Nötron
yıldızlarının çarpışmanın yaydığı elektromanyetik
dalgalar bize neler öğretebilir?" sorusuna cevap
vermektedir?
AYerçekimsel dalgaların kaynağı ilk kez tespit
edildi. Kısa gama ışını patlamalarının nötron
yıldızlarının çarpışmasıyla ortaya çıktığı
doğrulandı. Kozmolojide mesafelerin ölçümü
için yeni bir yöntem ortaya çıktı. Müthiş
yoğunluğu olan maddelerin özü hakkında da
çok şey öğrendik.
B) Elektromanyetik radyasyon gökyüzündeki
bir cismin milimetrik yerini söyleyebiliyor.
Yıldızların yaydığı ışık ile yıldız mesafeleri
arasında da ilişki kurabilir hâle geliyoruz.
Böylece kozmoloji alanında ilk kez yeni bir
mesafe ölçüm yöntemi elde etmiş oluyoruz.
C) İki nötron yıldızının çarpışması sonucunda
kara deliklerin oluşabileceğini teoride biliyoruz.
Ancak gözlemlenen son olay bizim için ilk test
oldu. Yıldızların çarpışması sonucunda kütle
yoğunluğu daha da fazla olan bir hiper nötron
yıldızı ortaya çıkıyor. Bu yıldızın patlaması
sonucunda da kara delik oluşuyor.
D) Kozmolojik bir mesafe ölçüm tablosu
sayesinde kozmolojik gözlemlerin yeri
konusunda bize çok şey söyleyebilir ve pek
çok sürprizle karşılaşabiliriz. Yerçekimsel
dalgaların gözlenmesi, izafiyet teorisinin
test edilmesine imkân tanıyacak. Kimileri
karanlık maddenin dışarıda bırakılması için
izafiyet teorisinin güncellenmesi gerektiğini Op
düşünüyor.
E) Evet, altın maddesini ortaya çıkaran tek olay
nötron yıldızlarının çarpışması. Altın her yerde
nadir, sadece Dünya'da değil. Bunun nedeni
nükleer bağlanım enerjisinin/demirde tavan
yapması. Daha ağır metallerin oluşumu bu
nedenle zor.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
15. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Nötron yıldızlarının çarpışmanın yaydığı elektromanyetik dalgalar bize neler öğretebilir?" sorusuna cevap vermektedir? AYerçekimsel dalgaların kaynağı ilk kez tespit edildi. Kısa gama ışını patlamalarının nötron yıldızlarının çarpışmasıyla ortaya çıktığı doğrulandı. Kozmolojide mesafelerin ölçümü için yeni bir yöntem ortaya çıktı. Müthiş yoğunluğu olan maddelerin özü hakkında da çok şey öğrendik. B) Elektromanyetik radyasyon gökyüzündeki bir cismin milimetrik yerini söyleyebiliyor. Yıldızların yaydığı ışık ile yıldız mesafeleri arasında da ilişki kurabilir hâle geliyoruz. Böylece kozmoloji alanında ilk kez yeni bir mesafe ölçüm yöntemi elde etmiş oluyoruz. C) İki nötron yıldızının çarpışması sonucunda kara deliklerin oluşabileceğini teoride biliyoruz. Ancak gözlemlenen son olay bizim için ilk test oldu. Yıldızların çarpışması sonucunda kütle yoğunluğu daha da fazla olan bir hiper nötron yıldızı ortaya çıkıyor. Bu yıldızın patlaması sonucunda da kara delik oluşuyor. D) Kozmolojik bir mesafe ölçüm tablosu sayesinde kozmolojik gözlemlerin yeri konusunda bize çok şey söyleyebilir ve pek çok sürprizle karşılaşabiliriz. Yerçekimsel dalgaların gözlenmesi, izafiyet teorisinin test edilmesine imkân tanıyacak. Kimileri karanlık maddenin dışarıda bırakılması için izafiyet teorisinin güncellenmesi gerektiğini Op düşünüyor. E) Evet, altın maddesini ortaya çıkaran tek olay nötron yıldızlarının çarpışması. Altın her yerde nadir, sadece Dünya'da değil. Bunun nedeni nükleer bağlanım enerjisinin/demirde tavan yapması. Daha ağır metallerin oluşumu bu nedenle zor.
34. Rifat Ilgaz'ın
Kaldır başını kan uykulardan
Böyle yürek böyle atardamar
Atmaz olsun
Ses ol ışık ol yumruk ol
Karayeller başına indirmeden çatını
Sel suları bastığın toprağı dönüm dönüm
Alıp götürmeden büyük denizlere
Çabuk ol
Yollar kesilmiş alanlar sarılmış
Tel örgüler çevirmiş yöreni
Fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende
Benden geçti mi demek istiyorsun
Aç iki kolunu iki yanına
Korkuluk ol
dizelerinde aşağıdakilerden hangisi vurgulanmamıştır?
AY Çaba gösterme
BY Hemen eyleme geçme
Dirençli olma
D) Hakkını arama
E Doğayla mücadele etme
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
34. Rifat Ilgaz'ın Kaldır başını kan uykulardan Böyle yürek böyle atardamar Atmaz olsun Ses ol ışık ol yumruk ol Karayeller başına indirmeden çatını Sel suları bastığın toprağı dönüm dönüm Alıp götürmeden büyük denizlere Çabuk ol Yollar kesilmiş alanlar sarılmış Tel örgüler çevirmiş yöreni Fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende Benden geçti mi demek istiyorsun Aç iki kolunu iki yanına Korkuluk ol dizelerinde aşağıdakilerden hangisi vurgulanmamıştır? AY Çaba gösterme BY Hemen eyleme geçme Dirençli olma D) Hakkını arama E Doğayla mücadele etme
TÜRKÇE
29. Edebiyat; hava gibi, su gibi, güneş gibi, toprak gibi vaz-
geçilmezdi. Onunla yatılıp onunla kalkılıyordu ve yara-
tici gücünün sonsuzluğuna, edebiyatın insanı insan yap-
ma büyüsüne inanılıyordu. Toplumun yozlaşmaya ve
her şeyin parayla ölçüldüğü, bilgi ve kültüre duyulan
saygının, kredi kartlarına, görselliğe yönelmeye başla-
dığı yıllarda, edebiyat "Bir işlevi yok." düşüncesiyle ga-
zetelerden kovuldu. Edebiyat kovulunca da gazeteler
çirkinleşti, gazetelerle birlikte dil de espri de düşünce
de sığlaşıp yüceliğini yitirdi.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisin-
den yararlanılmamıştır?
A Benzerlik ilgisi kurma
B) Neden-sonuç ilişkisini öne çıkarma
C) Kişisel görüşlere ağırlık verme
D Eleştirel bakış açısıyla konuyu ele alma
E) Kişileştirmeye başvurma
B
yayınları
cağrisim
3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE 29. Edebiyat; hava gibi, su gibi, güneş gibi, toprak gibi vaz- geçilmezdi. Onunla yatılıp onunla kalkılıyordu ve yara- tici gücünün sonsuzluğuna, edebiyatın insanı insan yap- ma büyüsüne inanılıyordu. Toplumun yozlaşmaya ve her şeyin parayla ölçüldüğü, bilgi ve kültüre duyulan saygının, kredi kartlarına, görselliğe yönelmeye başla- dığı yıllarda, edebiyat "Bir işlevi yok." düşüncesiyle ga- zetelerden kovuldu. Edebiyat kovulunca da gazeteler çirkinleşti, gazetelerle birlikte dil de espri de düşünce de sığlaşıp yüceliğini yitirdi. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisin- den yararlanılmamıştır? A Benzerlik ilgisi kurma B) Neden-sonuç ilişkisini öne çıkarma C) Kişisel görüşlere ağırlık verme D Eleştirel bakış açısıyla konuyu ele alma E) Kişileştirmeye başvurma B yayınları cağrisim 3