Anlatım Biçimleri Soruları

orluğu'nun R dönemde unda, Os- du. rabilmesi erlere I, II rin hangi- 1-1-m T radyas- aran ko- maktadır. kalardır. için kul- n önem- un insan er enerji in imha () Ga- Koruyu- an yak- çevre hangi- E) V APOTEMI 7. VI. İlk film gösterimleri de genellikle labotaruvar- Marda ya da evlerde, birkaç kişilik toplatılarda Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı ve eğlenmek için yapılıyordu. sıralan- kurallı bir bütün oluşturacak biçimde s dığında cümlelerden hangisi dışarıda kalır? A) I B) II C) IV (11-1V- A D) V - 1949 yılında ovaya yüzlerce traktör girdi. Bu traktörler ovayı dümdüz etti. Ovanın doğal örtü- sünden ortada hiçbir şey kalmadı. Eskiden böce- ğiyle, kelebeğiyle, kartalıyla insan iç içe yaşıyor. du. 1957 yılında bu kartallardan bir tanesi kalma- dı. O sıralarda at vebasi salgını çıkmıştı. Atlar öl- dükçe leşleri ilaçlıyorlardı. At ölülerini yiyen kar- tallar da zehirlenip öldü. Çukurova'yı ovalıktan çı- kardılar. Bugün çeltik tarlalarıyla birlikte, hiçbir ila- cın üstesinden gelemediği yeni bir sinek türü oluş- diği yeni bir sine tu. E) V Aşağıdakilerden hangisi, bu parçanın giriş cüm- lesi olmaya uygun değildir? ✓ Doğa Doğanın dengesini bozarak doğayı kendimi- ze düşman ediyoruz. (B) Doğa, doğal ritmini bozan insanoğlunun ya- şamını zorlaştıracaktır. Doğayı karşımıza almakla iyi etmiyoruz. Gelişme adına doğayı yok ediyoruz. KE Doğa, insanoğlunun tüm müdahalelerine kar- şi direniyor. PARAGRAF

(1) Eğer bugün beşik Altay'dan çıktı diyecek olursak oradan da Avrupa ve Asya'ya dağıldı diyebiliriz. (II) Bu- nun yanı sıra tüm Türklerde Tuvadan Balkanlar'a insan hayatındaki ilk kutlama veya toy beşik toyudur. (III) Ör- neğin bir Azerbaycan Türklerinin beşiğine baktığımızda onun Kırgız ya da Kazak Türklerinin beşiğinden hiç far- kı olmadığını görürüz ya da bir Kazak beşiğine baktı- ğımızda bundan birçok Türk halkları kendi geleneksel beşiğini görür. (IV) Kırgız beşiği, Kazak ve Özbek beşi- ğinden neredeyse hiç ayırt edilmez. (V) Özbekistan'da en çok satılan beşik Buhara beşiğidir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I C) III D) IV E) V

18. Her şeyi bir mevsime bağlamıştık. Denize yazın girmeli, kışın evimizde oturmalıydık. Soğukta palto, sıcakta tişört giymeliydik. Tişörtü bile karşılayamamıştık bir başka söz- cükle. Bunun başka bir açıklaması yoktu. Gökyüzünün tek rengi olan mavi mevsimlere göre değişse de bizim için hep maviydi. Geceleri bile "gece mavisi" dediğimiz şeye tapınırdık. Her birimiz tanımlamaların dışına çıkmaktan öyle korkardık ki, sonunda tanımlamalar bizi yerdi. Boş- lukta kalan tek bir kelime bile hayatımızı kaosa sürükleye- cek gibi dururken, kelimeler resmi geçidinde kendine yer bulan diğerleri bize bıyık altından gülerdi ve yarattığımı- zın esiri oluşumuzu gözümüze sokarcasına simgelerlerdi. Korkuyorduk, evet, dehşetle korkuyorduk. Ama neydi bu korkumuzun nedeni? Kalkıp binlerce nesne ve kavramı sayabilirdik. "Bakın, işte bu sinek korkutuyor beni, sıtma olursam ne olacak? Kim kurtaracak beni? Ekmeğimi, aşı- mi ve umudumu kim sağlayacak?" Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) imgelerden faydalanılmıştır. B) Gereklilik kipiyle fiiller kullanılmıştır. xx Genelden özele doğru bir anlatım söz konusudur. D) Devrik cümleler kullanılmıştır. E) Sözde soru cümleleri kullanılmıştır. ANTRENÖR YAYIN

cok ng- CI- 5- 3. 3.-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Fazıl Hüsnü Dağlarca, etkileyici söyleyişi ile Cumhuriyet Dönemi Türk şiirini tek başına temsil gücüne sahiptir. (II) Hiçbir modaya katılmadan ta- mamen içten gelen bir var oluşla özgün dille şiir- ler yazmıştır. (III) Cumhuriyet Dönemi insanının ferdi ve toplumsal duyuşlarını, sezişlerini, görünüş- lerini yapaylıktan uzak, çarpıcı bir şekilde dile tirir. (IV) İçten bir anlatımı olan Dağlarca'nın özel- likle dil ve tarih bilinci açısından bakıldığında bi- reysel bir tavrın şairi olduğu görülür. (V) Sanatçı- nın Anadolu'ya yönelişi, mekânı insan ile birlikte ge- tanıma arzusunun sonucudur. I. Başarılı şiirler kaleme almıştır. II. Doğal bir anlatımı tercih etmektedir. III. Şiirin topluma yol gösterici olduğuna inanmak- tadır. Av. IV. Kendi şiirini kurmuştur Bu parçada Fazıl Hüsnü Dağlarca ile ilgili ola- rak yukarıda verilen yargılardan hangilerine de- ğinilmemiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I. ve III. C) Yalnız III E) II. ve IV. 2016110 5.- Diva imk bir şiir da tac zi KC 5. S

TYT Turkçe 35. 1. Bu teknik yeni bir yemek çeşidi, bir duvar yapım tek- niği, bir üretim ve tüketim aracı olabilir. II. Dolayısıyla her türlü bilgi ve düşünce uygulamada bir teknik, somut bir eylem, davranış demektir. 1 III. Soyut, teorik bilgiler, düşünceler pratiğe yani uygula- maya dönüşünce teknik ve teknoloji hâline gelirler. IV. Bu da insanın değişmesini ifade eder, bilgi ve teknoloji yeni şartlar oluşturur dolayısıyla yeni ihtiyaçlar yaratır, üretim ve tüketimi çeşitlendirir, zenginleştirir. V. Toplumda artan bu bilgi ve teknik yeni üretim ve tüke- tim araçları yaratmaktadır. Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı bir pa- ragraf oluşturulursa aşağıdakilerden hangisi baştan ikinci cümle olur? A) Y B) II C) III D) IV 6 E)

D40 Eski esnaf derneklerinin mühürleri dört parçadan yapı- lir, bu parçalar vidalı bir sapın içine geçerek birleştirilir- di. Mührün her bir parçası, dört kişilik idare heyetinin bir üyesinde, sapı da başkanda dururdu. Dolayısıyla mü- hür beş kişinin herhangi bir mesele üzerinde ittifakı ol- madan kullanılamazdı. Böylece hem kötü uygulamala- rin önüne geçiliyor hem de dernek yöneticileri problemli bir konuda, "Benim reyim yoktu." diyerek inkâr yoluna gidemiyordu. 1. Yardımcı Dü Bu parçadan hareketle eski esnaf dernekleriyle ilgili olarak I. Eski esnaf derneklerinin yönetiminde tüm kararlar oy birliği ile alınmak zorundadır. r II. Kullanılan mühür, dernek yöneticilerinin sorumlu- luktan kaçmasına engel olmuştur. III. Eski esnaf dernekleri yönetiminde karar alınırken tüm üyeler eşit oy hakkına sahiptir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? F 2

12. Fatih taraflarında -amca derim- bir uzak akrabam oturur. Hâli vakti yerindedir. Üstelik bir radyosu, küçücük, bebek yastığı gibi bir kedisi ve on altı, on yedi yaşlarında da bir kızı vardır. Kumral saçlı, taptaze kadife tenli, iri yeşil gözlü, canlı, cana yakın bir şey. Adı da İclal. Bana gelince ben işte böyle, yirmi üç yaşımda, bütün varlığı ve avuntusu sık saçlar, sağlam diş- ler ve kırmızı bol, kocaman düğümlü kravatı olan, pansiyoner bir tıp talebesiyim. Akraba canlısıyım, bu yüzden de sık sık amcamlara taşınırım. Bu hikâye parçasının anlatımı için aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Kişilerle ilgili anlatım ayrıntılıdır. B) Betimleyici anlatım ağır basmaktadır. C) III. kişili anlatımla oluşturulmuştur. D) Anlatma tekniği kullanılmıştır. E) Serim bölümünün özelliklerini taşır. 9. Sinif 5

25.- 27. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız. Bir iş alımında farklı yazılım programları kullanabilen Aysun ile Bülent'in ileri, orta veya başlangıç düzeyinde kullanabildikleri A, B, C, D, E, F ve G yazılım programlarına ilişkin kimi bilgiler şu şekildedir: ● ● ● ● ● 25. Aysun üç yazılım programı, Bülent dört yazılım programı kullanabilmektedir. C ve E yazılım programları başlangıç düzeyinde, B yazılım düzeyde kullanılmaktadır. ileri Bülent orta düzeyde yalnızca D yazılım programını kullanmaktadır. Aysun'un başlangıç düzeyinde kullandığı iki yazılım programından biri F'dir. Yazılım programlarından ikisi orta, ikisi de ileri düzeyde kullanılmaktadır. B ile C yazılım programlarını aynı kişi kullanmaktadır. 1. programı II. ABG III. G Yukarıda verilenlerden hangileri Bülent'in ileri düzeyde kullandığı yazılım programı olabilir? A) Yalnız II B) II ve III C) I ve III D) I, II ve III E) Yalnız I

1 TYT/Türkçe 10. Uzun süredir kafama takılan, beni meşgul eden bir me- sele var. Bana öyle geliyor ki yeni kuşak yazarların bir kısmı, epeydir buradaki okurlardan ziyade başka coğraf- yalardaki bilhassa da Avrupa ve Amerika'daki okurları düşünerek yazıyorlar. Kitaplarına seçtikleri adlardan öy- külerinin, romanlarının geçtiği yerlere, mekânlara kadar bu böyle. New York'ta bir kafe, Berlin'de bir apartman, adi Sylvia ya da David olan kahramanlar... Eminim hikâ- yede bunların bir yeri vardır ama kendi adıma neden ya- bancı kavramların, adların seçildiğini anlamakta zorlanı- yorum. Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen bir eleştirmenin düşüncesi olabilir? A) Kendi toprağının sınırlarını aşamayan sanatçılar geleceğe kalamaz. B) Yabancı kültürden etkilenmeden sanatını şekillendir- mek mümkün değildir. C) Ulusuna yabancılaşmış yazarların tutumları yazın dünyasında hoş karşılanmaz. D) Sanatçının güncele ayak uydurması popülerliğini olumsuz etkiler. E) Moda eğilimlerden uzaklaşmak, sanatçının üretken- liğini azaltır. 1

ver- nin wur- ret- cu- Bu ten da gü- aha ma tan sa- miz do- rü- te- Spit isi 1. 1. Metin Yapısı hayli basit olan su molekülü hayatı sürdürülebilir kılar. teknolojinin son sürat ilerlediği çağda insanlığı bek- Bilim ve leyen önemli sorunların başında kullanılabilir su kaynakları- yetersizliği geliyor. İleride ortaya çıkması muhtemel ener- ji sorununu çözmek için fosil enerji kaynakları yerine yenile- nebilir alternatif enerji kaynakları kullanılabilir ancak suyun yerine kullanılabilecek alternatif bir madde yoktur. Bu neden- le su kaynaklarının etkili bir şekilde kullanılması gerekir. nin Seviye Te Bu testi çözerken süre tutmak isterseniz, sizin için önerilen süre 3 dakika Bu konuya dair genel ölçme - değerlendirmenizi yapmak isterseniz sayfa 3 verilerinizi giriniz. II. Metin Ressamlar perspektif tekniğini keşfedene kadar nesnelerin birbirlerine uzaklıklarını yansıtmak için yükseklik ve geniş- likten faydalanıyordu. Tıpkı Eski Mısır Dönemi'ne ait resim- lerde olduğu gibi. Ancak perspektif kullanılmaya başlandık- tan sonra resimlere derinlik verme tekniği değişti. Rayların uzayıp gittiğini göstermek için tek bir noktada birleşiyor gi- bi birbirlerine yaklaştırarak çizmek bunun bir örneği. Resim- de derinliği sağlayan diğer bileşenler ise ışık ve gölge. Re- simde bir ışık kaynağı varsa daha karanlık olan nesnelerin ışıktan daha uzakta olduğunu anlarız. III. Metin Ben hakikatimle bir başımayım, sen yalanınla yalnız kalıyor- sun. Sonra aramıza kitaplar giriyor. Ne kadar uğraşsa da ara- mızdaki küslüğü gideremiyor kitaplar. Kitapları bile yanına çekmeye çalışanlar var. Bazı kitaplar hiçbir ilke gözetmeksi- zin bazılarına daha yakın duruyor. "İsmail" diyorum "bak burası daha sıcak" oturduğu banktan Sultanahmet Camii'ni seyre dalan Reşadiyeli Amca'nın yanına ilişip. Hiç oralı ol- muyor İsmail, güvercinlere yem atıyor. Tam tramvay dura- ğına yaklaşırken Cengizhan kendi kendine konuşur gibi "Oğuz Atay okuyalım, geçer." diyor. Bu parçaların anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? 1. ve II. metinler öğretici metin türüne örnektir. III. metinde kişileştirmeden yararlanılmiştir. . metinde benzerlik ilişkisi söz konusudur. D) Metinlerin en az birinde öykülemeden yararlanılmıştır. E) Birden fazla metinde farklı duyulardan yararlanmıştır. PARAGRAFIN RITMİ Ghil 2. Bir işin dar eks zim sal yabiliri lere de göz ka gizlem Çünkü mek fa Bu pas mez? A) AI B) Co C Ta D) Ka E) Ö 3. Kaybe delle sellik" tarafı liyor. göre yapa Litera tiği be oldu Öfke karşı veya mey kezle Bu p AY E)

18:33 X 10.Sınıf Deneme online.fliphtml5.com 1874 1. Bu testte 30 soru vardır. Önerilen süre 35 dakikadır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı Tes 1. Türk tarihinde esaslı iki dönüm noktası vardır. Bun- lar, Türk tarihinin, dolaylı olarak da edebiyatının akışını değiştirmiş ve yeni devirlerin başlangıcı ol- muştur. Bu dönüm noktalarından biri İslam inancının kabulü, öteki de maddi ve manevi ögeler bakımından Batı'ya dönüş hareketidir. Bu parçadan hareketle Türk edebiyatının aşa- ğıdaki alanların hangisinde değişimler yaşadığı söylenebilir? A) Coğrafi - Dilsel C) Coğrafi - Dinî B) Dinî - Kültürel D) Kültürel - Dilsel E) Dinî - Felsefi :

3. Masal tadında manzaralar sunan Sinop Kalesi'ndeki birkaç saatlik geziden sonra şehrin iç bölgelerine doğru uzanıyorum. Gittikçe güzelleşen yılankavi asfalt yol, he- men her virajda pastoral kır manzaralari se- riyor önüme. Bir yanda Karadeniz'in iyot yük- lü rüzgârlarının okşadığı böğürtlen çalıları, diğer yanda seyrek ağaçların güzelleştirdiği kıvrımlı tepeler... Anton Çehov tadında taşra manzaraları, fotoğraf makinemi şenlendiri- yor. Şehir merkezinden yaklaşık birkaç kilo- metre sonra kayalık sahile ulaşıyorum. Bu parçada düşünceyi geliştirme yolların- dan hangisine başvurulmuştur? -A) Tanık gösterme B) Sayısal verilerden yararlanma Örnekleme D) Tanımlama Benzetme

B Bej ▪ B Türkçe 31. Bilim insanlarının başarısı nasıl belirleniyor? Bir bilim insanı olmak ve akademik hayatı seçmek istiyorsanız bazı kurallarla karşı karşıyasınız. Öncelikle öğrencilik hayatınızdaki notların yerini makaleler alıyor. Bilimsel makale sayınız alanınızdaki etkinliğinizi gösterirken eserin sonundaki dizin hacminiz de araştırmacı kimliği- nize dair ipuçları veriyor. Uluslararası ölçekte itibar gö- ren saygın dergilerde yayımlanan makaleler sizin süper lige yaraşan bir bilim insanı olduğunuzu gösteriyor. Ma- kalelerinize meslektaşlarınız tarafından yapılan atıflar, çalışmanızın öneminin ve kalitesinin bir göstergesi ola- rak kabul ediliyor. Yani çalışmanızdan ne kadar çok söz ediliyorsa o kadar büyük bir işe imza atmışsınız demek oluyor. Makalenize yapılan atıf sayısının yüksek olması makalenizi okunmaya değer, araştırmanızı ilginç kılıyor. Bu parçanın yazarına göre aşağıdakilerden hangisi bilim insanının yetkinliğini gösteren bir etken değil- dir? A Makalelere yapılan atfın çokluğu B) Alanında yazdığı makale sayısının fazlalığı C) Makalelerde ortaya konan düşüncelerin orijinalliği D) Makalelerin sonuna eklenen indeksin yoğunluğu EX Makalelerin yayımlandığı dergilerin niteliği 32. Şairler, son yıllarda dillerine eskisi kadar özenmiyorlan Daha kusursuz bir anlatıma yükselmek için gereğinc de bir çalışma yapmıyorlar. Büyük temalar için yazı d

13. Bir sanatçı, içinde yaşadığı çağı ve bulunduğu çevreyi bire bir yansıtmakla yetkinliğe ulaşamaz çünkü gerçek bir yapıtta, sanatçının anlattıklarıy- la ilgili yorumları, kendi sanatsal kişiliğini yansı- tan sanatsal özler bulunur. Gerçek bir yapıtı belir- leyen en önemli özellikler bunlardır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada belirtilen- leri destekler niteliktedir? A) Faust'un, bilinenin aksine sahnelenmek için değil; çok derin ve karmaşık içeriğiyle okun- mak için yazıldığı söylenebilir. B) Romantik akıma bağlı olan sanat eleştirisi, te- melinde kişisellik olduğu için çok fazla geliş- me gösterememiştir. C) Gorki'nin toplumcu gerçekçi çizgide yazdığı romanlarının başarılı olmasında 1900'lerin baş- larındaki Rusya'yı olduğu gibi anlatmasının payı büyüktür. D) Kafka'nın, suçlanan bir insanın psikolojisini kendi bireysel ve sanatsal süzgecinden geçi- rerek anlattığı Dava, bu özellikleriyle tam bir başyapıttır. E) Kemal Tahir, belgelerden yola çıkarak Türk ta- rihinin son dönemlerini çarpıcı bir biçimde ka- leme almış ve bir kuşağa damga vurmuştur. no nuov 14. E POIEMI TOY

10. (1) Sanat, edebiyat ve düşünce eserlerini hem öz hem yapı yönünden değerlendiren, başarılı başa- rısız yönlerini gösteren yazılar eleştiri yazılarıdır. (II) Eleştiri yapan kişiye de eleştirmen denir ve eleştirmenlerin eserlere yaklaşımı, bakış açılarına göre değişir.((III) Eleştiriler konularına göre şöyle sınıflandırılır: (IV) Sanatçıya yönelik eleştiri, esere yönelik eleştiri, topluma yönelik eleştiri ve okura yönelik eleştiri. (V) Okura yönelik eleştiride, eleş- tirmen, eserin kendisi üzerindeki etkilerini değer- lendirir. (VI) Sanatçıya yönelik eleştiride sanatçının bireysel özelliklerinden yola çıkarak eseri değerlen- dirir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han- gisi düşüncenin akışını bozmaktadır? AHT B) I. CHV. DIV. ELVI

4. M Mağara resimlerinden minyatürlere, minyatürlerden kumaş de- senlerine, toprak kaplardan mozaiklere resim serüveni; insanın yaşam ve düşün serüvenine paralel bir seyir izledi. Ancak hiçbir dönemde sanatın değişimi son iki yüzyıldaki kadar hızlı olmadı. Cezanne'ın: "Ressam doğanın silindiridir, koni ve karelerle do- ğayı ele almalıdır." yönündeki öğüdü maddenin resmedilme ge- leneğinde köklü değişimler yapmıştır. Böylece modern sanatın babası ve en önemli temsilcilerinden biri olmuştur. Bu parçada resim sanatıyla ilgili aşağıdakilerden hangisine yer verilmemiştir? A) Resim modern çağda önceki dönemlere göre ağır bir deği- şim içindedir. B) Resim sanatının malzemesi zaman içinde değişiklikler gös- termiştir. C) Resim sanatındaki değişim ile insanoğlunun düşünce dün- yasındaki değişim benzerlik göstermektedir. D) Resim sanatında en önemli değişimlerden biri Cezanne'ın fi- kirleriyle olmuştur. E) Resim sanatında en önemli değişimler son iki yüzyılda ya- şanmıştır.