Anlatım Biçimleri Soruları
![11. İstanbul'da semt isimleri, yıllar öncesinden
"yalancı" durumuna düşmüştür. Bahçelievler'de
hiç bahçeli ev var mı, kaldı mı? Kaç tane? Ya
Bostancı'da bostan? Kozyatağı'nda koz yani
ceviz? Süreyya Plajı'nda plaj? Bağcılar'da
bağ? Dereboyu'nda dere? Daha pek çok örnek
sayılabilir.
Bu parçada yakınılan aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Semtleri, adlarındaki sözcüklerin asıl
anlamlarıyla düşünmenin yersiz olduğu
B) İstanbul'un doğal dokusunun korunmaması
C) İstanbullunun kente sahip çıkmaması
D) Semtlerin kimliklerinin bozulması
E) İstanbul'da semtlere, özellikleriyle uyuşmayan
adlar verilmesi](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221009101341823312-4422811.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri11. İstanbul'da semt isimleri, yıllar öncesinden
"yalancı" durumuna düşmüştür. Bahçelievler'de
hiç bahçeli ev var mı, kaldı mı? Kaç tane? Ya
Bostancı'da bostan? Kozyatağı'nda koz yani
ceviz? Süreyya Plajı'nda plaj? Bağcılar'da
bağ? Dereboyu'nda dere? Daha pek çok örnek
sayılabilir.
Bu parçada yakınılan aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Semtleri, adlarındaki sözcüklerin asıl
anlamlarıyla düşünmenin yersiz olduğu
B) İstanbul'un doğal dokusunun korunmaması
C) İstanbullunun kente sahip çıkmaması
D) Semtlerin kimliklerinin bozulması
E) İstanbul'da semtlere, özellikleriyle uyuşmayan
adlar verilmesi
![Türkçe
30. Tarih, canlı bir bilinç varlığıdır ve kendisiyle ilgilenen
tarihçiyle iç içedir. Toynbee'nin tarihçiyi anlatırken
kullandığı "bir ayağı bugünde, bir ayağı geçmişte;
gözlerini geleceğe diken adam" tiplemesi hem tarih
hem de tarihçi hakkında kuşkusuz bize tarihin neliği
hakkında fikir vermektedir. Tarihi, sırf geçmişin bilgisi
olarak düşünmek yeterli değil. Zira tarih kavramının
neliği sorgulanırken içeriklerinin yapılarında yer alan
kavramlar bizi çok farklı bakış açılarına götürmektedir.
Tarih, çok girift içerikler sunan ve insanla ilişkili olan
yapısı nedeniyle kendisi hakkında sürekli düşünceler
ileri sürülen, yorumlar yapılan bir hâl almıştır.
Bu parçaya göre, Toynbee'nin tarih ile ilgili
vurgulamak istediği aşağıdakilerden hangisidir?
sy hoes leaslidsid inibned num
A) Olay ve olguları neden-sonuç ilişkisine göre
açıkladığı
B) Geçmişteki olay ve olguların günümüzdeki iz
düşümü olduğu
C) Geçmiş, bugün ve gelecek arasında kesintisiz bir
bütünlük sağladığı
D) Devamlı ve birbirini çağrıştıran olaylar döngüsünden
ibaret olduğu
E) Geçmişin verilerinden hareketle bugün hakkında
çıkarımlar yaptığı](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221009062746933801-1886783.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriTürkçe
30. Tarih, canlı bir bilinç varlığıdır ve kendisiyle ilgilenen
tarihçiyle iç içedir. Toynbee'nin tarihçiyi anlatırken
kullandığı "bir ayağı bugünde, bir ayağı geçmişte;
gözlerini geleceğe diken adam" tiplemesi hem tarih
hem de tarihçi hakkında kuşkusuz bize tarihin neliği
hakkında fikir vermektedir. Tarihi, sırf geçmişin bilgisi
olarak düşünmek yeterli değil. Zira tarih kavramının
neliği sorgulanırken içeriklerinin yapılarında yer alan
kavramlar bizi çok farklı bakış açılarına götürmektedir.
Tarih, çok girift içerikler sunan ve insanla ilişkili olan
yapısı nedeniyle kendisi hakkında sürekli düşünceler
ileri sürülen, yorumlar yapılan bir hâl almıştır.
Bu parçaya göre, Toynbee'nin tarih ile ilgili
vurgulamak istediği aşağıdakilerden hangisidir?
sy hoes leaslidsid inibned num
A) Olay ve olguları neden-sonuç ilişkisine göre
açıkladığı
B) Geçmişteki olay ve olguların günümüzdeki iz
düşümü olduğu
C) Geçmiş, bugün ve gelecek arasında kesintisiz bir
bütünlük sağladığı
D) Devamlı ve birbirini çağrıştıran olaylar döngüsünden
ibaret olduğu
E) Geçmişin verilerinden hareketle bugün hakkında
çıkarımlar yaptığı
![TYT
20. (1) Edebi eserlerde anlatının ve yazarın yaratma
ediminin çekirdeğini oluşturan öge kişiler kadrosudur.
(II) Kişiler ne kadar iyi işlenmişse eserin çatışması da o
denli inandırıcıdır. (III) Yazar; karakterler, kahramanlar,
eyleyen kişiler ya da sadece kişiler denilen bu kadro ile
diğer yapı unsurlarını ve izleksel çerçeveyi kurgular.
(IV) Eyleyen kişiler sıfatı eylemleri geri planda kalan
bireylere yakışmadığı gibi, bütün edebî eserlerdeki
bütün bireylere de kahraman demek doğru değildir.
(MV) Geleneksel kahraman anlayışının karşısında yer
alan antikahraman eylemsiz, güçsüz, korkak ve
beceriksizdir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
B) II
C) III
A) I
D) IV
E) V](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221009062714016940-1886783.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriTYT
20. (1) Edebi eserlerde anlatının ve yazarın yaratma
ediminin çekirdeğini oluşturan öge kişiler kadrosudur.
(II) Kişiler ne kadar iyi işlenmişse eserin çatışması da o
denli inandırıcıdır. (III) Yazar; karakterler, kahramanlar,
eyleyen kişiler ya da sadece kişiler denilen bu kadro ile
diğer yapı unsurlarını ve izleksel çerçeveyi kurgular.
(IV) Eyleyen kişiler sıfatı eylemleri geri planda kalan
bireylere yakışmadığı gibi, bütün edebî eserlerdeki
bütün bireylere de kahraman demek doğru değildir.
(MV) Geleneksel kahraman anlayışının karşısında yer
alan antikahraman eylemsiz, güçsüz, korkak ve
beceriksizdir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
B) II
C) III
A) I
D) IV
E) V
![Paragraf
5 ve 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla-
yınız.
Güçlü bir yazarın, şu tarihle bu tarih arasına sıkışıp sıkıştı-
rılmayacağı gerçeği ortadadır. Sürekli olarak zamanının
sınırlarını zorlar çünkü yazar. Bir bakıma başarısı bu özelli-
ğinden geliyor. Yalnızca zaman mı? Gelişmeleri engelleyen
tutucu, ileriye götürmez hatta geriletici koşulları da... Bu
nedenle, her çağdan, çağlardan yazarın sesi gelir. Odur
yeniliklerin, geleceklerin, mutlulukların, iyi düşünüşlerin
ışığını yakan. Bu ışığını yakmak için nice savaşlara giriş-
miştir, nice engeller aşmıştır. Düşünce gelişiminin her adı-
mında yazarın namuslu alın terinin ıslaklığını duyarız.
Homeros, Beydeba, Yunus, Karacaoğlan, Shakespeare
savaşlar vererek, sınavlardan geçerek gelmişlerdir bugüne,
bu çağa. Ne demektir bir yazarın çağların sınavından geç-
mesi?
Günlerinin süsüne püsüne kapılanlar, günlük
kişilerin sözcükleri olanlar geçemezler bu sınavdan. Değil
sınavdan geçmek, yanına yaklaşamazlar böyle bir değer-
lendirmenin. Çünkü böyle bir değerlendirmenin terazisinin
dirhemi tartmaz onları.
5.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) Her çağda geçerliliği tartışılmaz düşünceler, duygular
eluşturması demektir.
B) Zamanın yıldırıcı yeline karşı hiç aşınmayan hep aynı
değerde kalması demektir.
C) Eskimezlik duvarına çarpıp kalması demektir.
D) Yıllar geçmesine rağmen tazeliğinden bir şey kaybet-
memesi demektir.
E) Her dönemde hatırlanması, değerini hiç yitirmemesi
demektir.
C
31
E
8.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221009060037363166-881918.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriParagraf
5 ve 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla-
yınız.
Güçlü bir yazarın, şu tarihle bu tarih arasına sıkışıp sıkıştı-
rılmayacağı gerçeği ortadadır. Sürekli olarak zamanının
sınırlarını zorlar çünkü yazar. Bir bakıma başarısı bu özelli-
ğinden geliyor. Yalnızca zaman mı? Gelişmeleri engelleyen
tutucu, ileriye götürmez hatta geriletici koşulları da... Bu
nedenle, her çağdan, çağlardan yazarın sesi gelir. Odur
yeniliklerin, geleceklerin, mutlulukların, iyi düşünüşlerin
ışığını yakan. Bu ışığını yakmak için nice savaşlara giriş-
miştir, nice engeller aşmıştır. Düşünce gelişiminin her adı-
mında yazarın namuslu alın terinin ıslaklığını duyarız.
Homeros, Beydeba, Yunus, Karacaoğlan, Shakespeare
savaşlar vererek, sınavlardan geçerek gelmişlerdir bugüne,
bu çağa. Ne demektir bir yazarın çağların sınavından geç-
mesi?
Günlerinin süsüne püsüne kapılanlar, günlük
kişilerin sözcükleri olanlar geçemezler bu sınavdan. Değil
sınavdan geçmek, yanına yaklaşamazlar böyle bir değer-
lendirmenin. Çünkü böyle bir değerlendirmenin terazisinin
dirhemi tartmaz onları.
5.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) Her çağda geçerliliği tartışılmaz düşünceler, duygular
eluşturması demektir.
B) Zamanın yıldırıcı yeline karşı hiç aşınmayan hep aynı
değerde kalması demektir.
C) Eskimezlik duvarına çarpıp kalması demektir.
D) Yıllar geçmesine rağmen tazeliğinden bir şey kaybet-
memesi demektir.
E) Her dönemde hatırlanması, değerini hiç yitirmemesi
demektir.
C
31
E
8.
![ir-
eri
m.
en
e
n
7.
u
7
140
8. Bizde gerçek anlamda şiir eleştirisi yapılıyor mu? Bence bu
soruya "Evet" demek fazlasıyla iyimserlik olur. Gerçi dergi-
lerde, şiir hakkında yazılar çıkmakta, eleştiri ve değerlen-
dirmeler yapılmaktadır. Ama bunların çoğunda nedenlere,
niçinlere, nasıllara karşılık verilmez, söylenilenter kanıtlara
dayandırılmaz. Çünkü çoğu, bir ön yargıdan yola çıkılarak
yazılmıştır. Evet, şiirlerim övülmesin ama gerçek anlamda
değerlendirilip tanıtılsın isterim. Sanıyorum okuyucu da şiir
eleştirisinden bunu bekler.
Bu paragrafta yazar aşağıdakilerden hangisinden
akmaktadır
waving
A) Siir hakkında fazla eleştiri yapılmamasından
Şiirle ilgili yapılan eleştirilerin tarafsız olmamasından
C) Şiir eleştirilerinin dergilerde yayımlanmamasından
D) Şiirin diğer türlerden daha çok ilgi görmesinden
E) Şiire fazla ilgi gösterilmemesinden
aki numaralanmış cümlelerden hangisi
Limit Yayınlan
B) 1
O
[11
e
di
= = |w
ec
SO
ir e
ir b
'e l,
?](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221009055936721240-881918.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriir-
eri
m.
en
e
n
7.
u
7
140
8. Bizde gerçek anlamda şiir eleştirisi yapılıyor mu? Bence bu
soruya "Evet" demek fazlasıyla iyimserlik olur. Gerçi dergi-
lerde, şiir hakkında yazılar çıkmakta, eleştiri ve değerlen-
dirmeler yapılmaktadır. Ama bunların çoğunda nedenlere,
niçinlere, nasıllara karşılık verilmez, söylenilenter kanıtlara
dayandırılmaz. Çünkü çoğu, bir ön yargıdan yola çıkılarak
yazılmıştır. Evet, şiirlerim övülmesin ama gerçek anlamda
değerlendirilip tanıtılsın isterim. Sanıyorum okuyucu da şiir
eleştirisinden bunu bekler.
Bu paragrafta yazar aşağıdakilerden hangisinden
akmaktadır
waving
A) Siir hakkında fazla eleştiri yapılmamasından
Şiirle ilgili yapılan eleştirilerin tarafsız olmamasından
C) Şiir eleştirilerinin dergilerde yayımlanmamasından
D) Şiirin diğer türlerden daha çok ilgi görmesinden
E) Şiire fazla ilgi gösterilmemesinden
aki numaralanmış cümlelerden hangisi
Limit Yayınlan
B) 1
O
[11
e
di
= = |w
ec
SO
ir e
ir b
'e l,
?
![8. Koku Eksperi Bihter Türkan Ergül, Osmanlı
arşivlerini inceleyerek o dönemin kokularını
günümüze yeniden kazandırıyor. Parfüm değil,
koku yaptığını söyleyen Ergül ile, Beşiktaş'taki
dükkânında konuştuk...
İçeri adım atar atmaz burnumuza değişik rayihalar
çalınıyor. Bir an portakal çiçeği kokusu geliyor,
ardından hafif bir başka çiçek kokusu... Bilimsel
anlatımla, beynimize olumlu sinyaller veren hoş
kokular eşliğinde sohbetimize başlıyoruz.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Ayrı görüşlerin aslında birbirini desteklediği
gösterilmektedir.
BY Iki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğu
vurgulanmaktadır.
C) Aynı konu eksi ve artı yönleriyle değerlendirilip ele
alınmaktadır.
D) Bir duyuya ait konu, kişi ve örnekle
desteklenmiştir.
E) Nedeni verilen bir durumun sonucu açıklanmıştır.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008181133563854-4857601.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri8. Koku Eksperi Bihter Türkan Ergül, Osmanlı
arşivlerini inceleyerek o dönemin kokularını
günümüze yeniden kazandırıyor. Parfüm değil,
koku yaptığını söyleyen Ergül ile, Beşiktaş'taki
dükkânında konuştuk...
İçeri adım atar atmaz burnumuza değişik rayihalar
çalınıyor. Bir an portakal çiçeği kokusu geliyor,
ardından hafif bir başka çiçek kokusu... Bilimsel
anlatımla, beynimize olumlu sinyaller veren hoş
kokular eşliğinde sohbetimize başlıyoruz.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Ayrı görüşlerin aslında birbirini desteklediği
gösterilmektedir.
BY Iki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğu
vurgulanmaktadır.
C) Aynı konu eksi ve artı yönleriyle değerlendirilip ele
alınmaktadır.
D) Bir duyuya ait konu, kişi ve örnekle
desteklenmiştir.
E) Nedeni verilen bir durumun sonucu açıklanmıştır.
![Anlam Bilgisi, Fiil, Yazım - Noktalam
Yazı Türleri, Akıl Yürütme / Mantık
5. Aşağıdaki parçaların hangisinde anlatım farklı bir
kişi ağzından yapılmıştır?
A) Elindeki bardak sanki kendisine emanet gibi du-
ruyordu. Oysa bir parça olsun huzur almaya
gelmişti, sahilde çay içip kitap okuyacaktı. Olmu-
yordu, aklındakileri de yanında götürürken hiçbir
yer huzur vermiyordu.
B) Gökyüzündeki uçurtmaları gördü Kadir, hepsi ne
kadar da güzel dalgalanıyordu. 'Benimki de bu
kadar yükseğe çıkacak mı?" diye sordu babasına.
Güldü babası, "En yükseğe çıkamasa da en güzel
seninki dalgalanacak." dedi.
C) Yeniden yazmak lazım, yeniden... Ama nasıl?
Kendi hikâyemin içinde ben kendimi kaybetmiş-
ken nasıl yazacaktım? Gezip durduğum sokak-
lardan insanlar topluyordum kendimce, olmu-
yordu, aklıma hiçbir şey gelmiyordu.
D) Bisküvisini Neriman ile paylaşmak istiyordu. Ama
korkuyor ve utanıyordu. İki gün önce, "Böyle isim
mi olur?" demişti kızın suratına. Kırmıştı onu.
Hâlâ da öyle düşünüyordu. Neriman, teyzesinin
ismiydi; komik geliyordu.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008215117670122-4890253.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriAnlam Bilgisi, Fiil, Yazım - Noktalam
Yazı Türleri, Akıl Yürütme / Mantık
5. Aşağıdaki parçaların hangisinde anlatım farklı bir
kişi ağzından yapılmıştır?
A) Elindeki bardak sanki kendisine emanet gibi du-
ruyordu. Oysa bir parça olsun huzur almaya
gelmişti, sahilde çay içip kitap okuyacaktı. Olmu-
yordu, aklındakileri de yanında götürürken hiçbir
yer huzur vermiyordu.
B) Gökyüzündeki uçurtmaları gördü Kadir, hepsi ne
kadar da güzel dalgalanıyordu. 'Benimki de bu
kadar yükseğe çıkacak mı?" diye sordu babasına.
Güldü babası, "En yükseğe çıkamasa da en güzel
seninki dalgalanacak." dedi.
C) Yeniden yazmak lazım, yeniden... Ama nasıl?
Kendi hikâyemin içinde ben kendimi kaybetmiş-
ken nasıl yazacaktım? Gezip durduğum sokak-
lardan insanlar topluyordum kendimce, olmu-
yordu, aklıma hiçbir şey gelmiyordu.
D) Bisküvisini Neriman ile paylaşmak istiyordu. Ama
korkuyor ve utanıyordu. İki gün önce, "Böyle isim
mi olur?" demişti kızın suratına. Kırmıştı onu.
Hâlâ da öyle düşünüyordu. Neriman, teyzesinin
ismiydi; komik geliyordu.
![41. ve 42. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Denizanaları veya medüzler, Scyphozoa ve Cubozoa
sınıflarında bulunan, serbestçe yüzen deniz canlıları-
dır. Medüzler, yassılaşmış ve yüzmeye uyum yapmış
varlıklar olarak tanımlanabilirler. Vücut şekli çoğunluk-
lerden daha karmaşık yapılı canlılardır. Yüzme organı
la yayvan ya da kubbeli bir şemsiye şeklindedir. Polip-
olarak bir şemsiye gelişmiştir. Bu organ sayesinde hay-
Medusa'nın yılanlardan oluşan saçlarını anımsatması
van ileriye doğru hareket eder. Kollarının mitolojideki
nedeniyle "medüz" olarak adlandırılan bu denizanası
içinde serbestçe hareket edebilir. Vücudunun
türü, su
iç ve dış kısmını kaplayan doku tabakalarının arasında
mezoglea denen jel benzeri bir katman bulunan me-
düzler, bu doku tabakalarıyla mezogleayı sıkıştırarak
bir jet motoru gibi suyu döndürüp ağızlarından dışarı
iter. Böylece, birbirini izleyen kasılma ve gevşemelerin
sonucunda hareket edebilir.
41. Bu parçaya göre, sözü edilen denizanası türü aşa-
ğıdakilerden hangisi dikkate alınarak adlandırıl-
mıştır?
A) Büyüklüğü
B) Beslenme yöntemi
C) Yaşam alanı
D) Hareket biçimi
E) Vücut şekli
APEGEM AKADEMİ-
43. ve 44.
cevaplay
Türk sinema
geçmişi vam
sende geliş
güsüne sa
Şaşırtıcı o
nulardaki
ve gözyaş
Şısında, b
bu karakt
geliyor all
durumda
ceğini m
hikâyesi
bu hikâ
43. Bu pa
gisin-
A)
B)
C)
D](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008202754344747-3876828.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri41. ve 42. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Denizanaları veya medüzler, Scyphozoa ve Cubozoa
sınıflarında bulunan, serbestçe yüzen deniz canlıları-
dır. Medüzler, yassılaşmış ve yüzmeye uyum yapmış
varlıklar olarak tanımlanabilirler. Vücut şekli çoğunluk-
lerden daha karmaşık yapılı canlılardır. Yüzme organı
la yayvan ya da kubbeli bir şemsiye şeklindedir. Polip-
olarak bir şemsiye gelişmiştir. Bu organ sayesinde hay-
Medusa'nın yılanlardan oluşan saçlarını anımsatması
van ileriye doğru hareket eder. Kollarının mitolojideki
nedeniyle "medüz" olarak adlandırılan bu denizanası
içinde serbestçe hareket edebilir. Vücudunun
türü, su
iç ve dış kısmını kaplayan doku tabakalarının arasında
mezoglea denen jel benzeri bir katman bulunan me-
düzler, bu doku tabakalarıyla mezogleayı sıkıştırarak
bir jet motoru gibi suyu döndürüp ağızlarından dışarı
iter. Böylece, birbirini izleyen kasılma ve gevşemelerin
sonucunda hareket edebilir.
41. Bu parçaya göre, sözü edilen denizanası türü aşa-
ğıdakilerden hangisi dikkate alınarak adlandırıl-
mıştır?
A) Büyüklüğü
B) Beslenme yöntemi
C) Yaşam alanı
D) Hareket biçimi
E) Vücut şekli
APEGEM AKADEMİ-
43. ve 44.
cevaplay
Türk sinema
geçmişi vam
sende geliş
güsüne sa
Şaşırtıcı o
nulardaki
ve gözyaş
Şısında, b
bu karakt
geliyor all
durumda
ceğini m
hikâyesi
bu hikâ
43. Bu pa
gisin-
A)
B)
C)
D
![(3)
5. (1) Eskisini yerinden eden her kuşak, bir sonraki
kuşağa aşılması gereken bir eşik bırakır. (II) Bizim
öykücülüğümüzde özellikle 1950 sonrasındakilerin
böyle bir eşikle karşılaştığını söyleyebiliriz. (III) Öy-
künün ne olduğu, ne olması gerektiği hakkında
esaslı sorular sorarak ortaya çıkan 1950 kuşağının
deneyimi, Türkiye'de öykü türünün seyrini değiştir-
miştir. (IV) zamana kadar daha çok bireysel çaba-
larla ilerleyen öykücülüğümüz, ilk kez bu denli zor
bir eşikle karşılaşmıştır (VDönemine göre hayli
cesur çabalar içeren bu deneyim, sonraki kuşaklar
üzerinde izler bırakmıştır şüphesiz. (VI) Özellikle
üst düzeydeki günümüz öykücülüğünde bu kuşağın
etkisi yadsınamaz.
&
nyası
askısı
mi'nin
ikkate
k kay-
tanbul
österir
sayıla-
asında
rmiştir.
gazete
e takip
ası için
Bu parçada düşüncenin akışının sağlanması için
numaralanmış cümlelerden hangileri yer değiş-
irmelidir?
A) I. ile II.
D) II. ile VI.
B) II. ile III.
C) III. ile IV.
E) V. ile VI.
1. (1)
kon
lüğü
olm
teri
(IV
gel
sa
run
Bu
nu](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008104337842766-4013639.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri(3)
5. (1) Eskisini yerinden eden her kuşak, bir sonraki
kuşağa aşılması gereken bir eşik bırakır. (II) Bizim
öykücülüğümüzde özellikle 1950 sonrasındakilerin
böyle bir eşikle karşılaştığını söyleyebiliriz. (III) Öy-
künün ne olduğu, ne olması gerektiği hakkında
esaslı sorular sorarak ortaya çıkan 1950 kuşağının
deneyimi, Türkiye'de öykü türünün seyrini değiştir-
miştir. (IV) zamana kadar daha çok bireysel çaba-
larla ilerleyen öykücülüğümüz, ilk kez bu denli zor
bir eşikle karşılaşmıştır (VDönemine göre hayli
cesur çabalar içeren bu deneyim, sonraki kuşaklar
üzerinde izler bırakmıştır şüphesiz. (VI) Özellikle
üst düzeydeki günümüz öykücülüğünde bu kuşağın
etkisi yadsınamaz.
&
nyası
askısı
mi'nin
ikkate
k kay-
tanbul
österir
sayıla-
asında
rmiştir.
gazete
e takip
ası için
Bu parçada düşüncenin akışının sağlanması için
numaralanmış cümlelerden hangileri yer değiş-
irmelidir?
A) I. ile II.
D) II. ile VI.
B) II. ile III.
C) III. ile IV.
E) V. ile VI.
1. (1)
kon
lüğü
olm
teri
(IV
gel
sa
run
Bu
nu
![yordu. Böyle bir oynama hiç görmemiştim.
1- ÖĞRETEN SORU / ÖSYM
Adalarda oturanlar, akşamüzeri iskeleye çıkıp gelenleri karşı-
lar, gidenleri uğurlarlar; gençler arkadaşlarıyla buluşur; yaşlı-
lar çay bahçelerinde, aralarında söyleşirler. Saat dokuza ge-
lince, herkes evine dönmüş, sofraya oturmuş olur. Adalara
gezmeye gelen birkaç kişi dışında kimseleri göremezsiniz or-
talıkta.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine baş-
vurulmuştur?
A) Öyküleme
C) Tartışma
Çözüm
n
E Karşılaştırma
B) Tanımlama
D) Açıklama](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008193005791853-1266395.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriyordu. Böyle bir oynama hiç görmemiştim.
1- ÖĞRETEN SORU / ÖSYM
Adalarda oturanlar, akşamüzeri iskeleye çıkıp gelenleri karşı-
lar, gidenleri uğurlarlar; gençler arkadaşlarıyla buluşur; yaşlı-
lar çay bahçelerinde, aralarında söyleşirler. Saat dokuza ge-
lince, herkes evine dönmüş, sofraya oturmuş olur. Adalara
gezmeye gelen birkaç kişi dışında kimseleri göremezsiniz or-
talıkta.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine baş-
vurulmuştur?
A) Öyküleme
C) Tartışma
Çözüm
n
E Karşılaştırma
B) Tanımlama
D) Açıklama
![1. Evin avlusuna geldiğinde karanlık kavuşmuştu. Öte-
lerde birçok ev karaltısı daha gördü. Bir an durdu.
Düşündü. Bu köy, o köy mü ola? Kapının önünde uzun
sakalı sallanan bir adam semerle uğraşıyordu.
Başını kaldırınca sakallı, avlunun ortasında, dikilmiş
kalmış bir karaltı gördü. Karaltı kendisine doğru bir iki
adım attı durdu. Adam aldırmadı. İşine daldı. Ortalık
iyice kararınca adamın gözleri görmez olup uğraşmayı
bıraktı. Ayağa kalktı. Soluna dönünce deminki karaltıyı
olduğu yerde öylece dikilmiş durup durur gördü:
"Hişt! Hişt!" dedi. "Hişt! Ne işin var burada?"
Kararti:
"Ben" dedi, "Çoban olurum sana dayı. Ben çift de süre-
rim. Her bir iş yaparım size dayı."
Sakallı adam karartıyı kolundan tuttu içeri çekti:
"Gel hele sen içeri, sonra konuşuruz hepsini...
Inceden bir poyraz esiyordu. Memed, tir tir titriyordu.
Öyle bir titriyordu ki uçacak gibi.
Yaşar Kemal'in "İnce Memed" romanından alınan
bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi
söylenemez?
A) Üçüncü kişili anlatıma başvurulmuştur.
B) Öyküleyici ve betimleyici anlatımdan yararlanılmış-
tır.
C) Hâkim anlatıcı bakış açısıyla yazılmıştır.
D) Bilinç akışı tekniği ile oluşturulmuştur.
E) Diyalog tekniğine yer verilmiştir.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008195233166115-1446783.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1. Evin avlusuna geldiğinde karanlık kavuşmuştu. Öte-
lerde birçok ev karaltısı daha gördü. Bir an durdu.
Düşündü. Bu köy, o köy mü ola? Kapının önünde uzun
sakalı sallanan bir adam semerle uğraşıyordu.
Başını kaldırınca sakallı, avlunun ortasında, dikilmiş
kalmış bir karaltı gördü. Karaltı kendisine doğru bir iki
adım attı durdu. Adam aldırmadı. İşine daldı. Ortalık
iyice kararınca adamın gözleri görmez olup uğraşmayı
bıraktı. Ayağa kalktı. Soluna dönünce deminki karaltıyı
olduğu yerde öylece dikilmiş durup durur gördü:
"Hişt! Hişt!" dedi. "Hişt! Ne işin var burada?"
Kararti:
"Ben" dedi, "Çoban olurum sana dayı. Ben çift de süre-
rim. Her bir iş yaparım size dayı."
Sakallı adam karartıyı kolundan tuttu içeri çekti:
"Gel hele sen içeri, sonra konuşuruz hepsini...
Inceden bir poyraz esiyordu. Memed, tir tir titriyordu.
Öyle bir titriyordu ki uçacak gibi.
Yaşar Kemal'in "İnce Memed" romanından alınan
bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi
söylenemez?
A) Üçüncü kişili anlatıma başvurulmuştur.
B) Öyküleyici ve betimleyici anlatımdan yararlanılmış-
tır.
C) Hâkim anlatıcı bakış açısıyla yazılmıştır.
D) Bilinç akışı tekniği ile oluşturulmuştur.
E) Diyalog tekniğine yer verilmiştir.
![yordu. Böyle bir oynama hiç görmemiştim.
1- ÖĞRETEN SORU / ÖSYM
Adalarda oturanlar, akşamüzeri iskeleye çıkıp gelenleri karşı-
lar, gidenleri uğurlarlar; gençler arkadaşlarıyla buluşur; yaşlı-
lar çay bahçelerinde, aralarında söyleşirler. Saat dokuza ge-
lince, herkes evine dönmüş, sofraya oturmuş olur. Adalara
gezmeye gelen birkaç kişi dışında kimseleri göremezsiniz or-
talıkta.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine baş-
vurulmuştur?
A) Öyküleme
C) Tartışma
Çözüm
n
E Karşılaştırma
B) Tanımlama
D) Açıklama](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008193005791853-1266395.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriyordu. Böyle bir oynama hiç görmemiştim.
1- ÖĞRETEN SORU / ÖSYM
Adalarda oturanlar, akşamüzeri iskeleye çıkıp gelenleri karşı-
lar, gidenleri uğurlarlar; gençler arkadaşlarıyla buluşur; yaşlı-
lar çay bahçelerinde, aralarında söyleşirler. Saat dokuza ge-
lince, herkes evine dönmüş, sofraya oturmuş olur. Adalara
gezmeye gelen birkaç kişi dışında kimseleri göremezsiniz or-
talıkta.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine baş-
vurulmuştur?
A) Öyküleme
C) Tartışma
Çözüm
n
E Karşılaştırma
B) Tanımlama
D) Açıklama
![6-ÖĞRETEN SORU / ÖSYM
Soğuk bir İstanbul sabahı... Gökyüzünde bulut kaynıyor; yağ-
mur yağdı yağacak... Biz yola koyuluyoruz. Yarım saat süre-
cek yolculuğumuzu, Maltepe'nin bildik sokaklarından geçe-
rek bir an önce bitirme telaşındayız. Sokaklar, işe yetişmek
için koşuşanlarla dolu. İnsanlar, rayların üzerinden, sağa sola
bakarak, hızlı adımlarla geçiyor. Bir banliyö treni Gebze yö-
nüne doğru gürültüyle yol alıyor.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine baş-
vurulmuştur?
AVÖyküleme - betimleme
BY Açıklama - betimleme
C) Karşılaştırma - öyküleme
D) Tanımlama - açıklama
E) Karşılaştırma - tanımlama
Çözüm](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008193454829011-1266395.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri6-ÖĞRETEN SORU / ÖSYM
Soğuk bir İstanbul sabahı... Gökyüzünde bulut kaynıyor; yağ-
mur yağdı yağacak... Biz yola koyuluyoruz. Yarım saat süre-
cek yolculuğumuzu, Maltepe'nin bildik sokaklarından geçe-
rek bir an önce bitirme telaşındayız. Sokaklar, işe yetişmek
için koşuşanlarla dolu. İnsanlar, rayların üzerinden, sağa sola
bakarak, hızlı adımlarla geçiyor. Bir banliyö treni Gebze yö-
nüne doğru gürültüyle yol alıyor.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine baş-
vurulmuştur?
AVÖyküleme - betimleme
BY Açıklama - betimleme
C) Karşılaştırma - öyküleme
D) Tanımlama - açıklama
E) Karşılaştırma - tanımlama
Çözüm
![n
Z
I
12
21. Günümüzde, insanların karşılaştığı psiko-sosyal so-
runlara çözüm olabilecek alanlardan biri sanattır. İnsan
duyarlılığının karmaşık ürünleri olan ve daima insan öz-
gürlüğünün hakkını arayan sanat eserleri kimi zaman
insanların yönünü bulmalarına yardımcı olur. Bazı ka-
lıpları sürekli olarak zorlayıp aşar, onların nitelik olarak
daha üstün ve yoğun yeni seviyelere ulaşmasını sağlar.
Tolstoy, "İnsanın bir zamanlar yaşamış olduğu duyguyu
kendinde canlandırdıktan sonra aynı duyguyu başkaları-
nın da hissedebilmesi için hareket, ses, çizgi, renk veya
kelimelerle belirlenen biçimlerle ifade etme ihtiyacından
sanat ortaya çıkmıştır." der. İnsan, nasıl duymaya, dü-
şünmeye başladığı andan itibaren kelimenin gerçek
anlamıyla hayata girmiş olursa insanlık da duygularını ve
düşüncelerini sesler, çizgiler ve renklerle canlı ve cansız
imgeler hâlinde şekillendirmeye başladığı andan itibaren
gerçekten tarih sahnesine çıkmış olur.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz?
A) Sanat eseri, insanın hissettiklerini diğer insanların da
hissedebilmesi için ortaya konan üründür.
B) Sanat, insanların yaşamda karşılaştıkları güçlüklere
çözüm üretmelerini kolaylaştıran bir olgudur.
C) Sanat eseri, dokunduğu her durum ve koşulu daha ni-
telikli ve derin bir düzeye taşır.
D) Sanat eseri daima insana yol gösterici olma niteliğine
sahiptir.
E) Bir toplum, sanatsal yönden ne kadar güçlüyse o top-
Jumun dünya üzerindeki yeri de o denli güçlü olur.
Diğer sayfaya geçiniz.
22. Bu
ra
A
23. E
24.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008155312378225-1225985.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimlerin
Z
I
12
21. Günümüzde, insanların karşılaştığı psiko-sosyal so-
runlara çözüm olabilecek alanlardan biri sanattır. İnsan
duyarlılığının karmaşık ürünleri olan ve daima insan öz-
gürlüğünün hakkını arayan sanat eserleri kimi zaman
insanların yönünü bulmalarına yardımcı olur. Bazı ka-
lıpları sürekli olarak zorlayıp aşar, onların nitelik olarak
daha üstün ve yoğun yeni seviyelere ulaşmasını sağlar.
Tolstoy, "İnsanın bir zamanlar yaşamış olduğu duyguyu
kendinde canlandırdıktan sonra aynı duyguyu başkaları-
nın da hissedebilmesi için hareket, ses, çizgi, renk veya
kelimelerle belirlenen biçimlerle ifade etme ihtiyacından
sanat ortaya çıkmıştır." der. İnsan, nasıl duymaya, dü-
şünmeye başladığı andan itibaren kelimenin gerçek
anlamıyla hayata girmiş olursa insanlık da duygularını ve
düşüncelerini sesler, çizgiler ve renklerle canlı ve cansız
imgeler hâlinde şekillendirmeye başladığı andan itibaren
gerçekten tarih sahnesine çıkmış olur.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz?
A) Sanat eseri, insanın hissettiklerini diğer insanların da
hissedebilmesi için ortaya konan üründür.
B) Sanat, insanların yaşamda karşılaştıkları güçlüklere
çözüm üretmelerini kolaylaştıran bir olgudur.
C) Sanat eseri, dokunduğu her durum ve koşulu daha ni-
telikli ve derin bir düzeye taşır.
D) Sanat eseri daima insana yol gösterici olma niteliğine
sahiptir.
E) Bir toplum, sanatsal yönden ne kadar güçlüyse o top-
Jumun dünya üzerindeki yeri de o denli güçlü olur.
Diğer sayfaya geçiniz.
22. Bu
ra
A
23. E
24.
![J
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi
olamaz?
A) Basılı kitapların sayfa kenarlarındaki boşlukların dar olma-
sı, yazılarda küçük puntoların kullanılması nedeniyle zor
okunması, basım hatalarının olması gibi biçim yönünden
çeşitli yetersizlikleri vardır.
B) Oltalama saldırılar, banka hesabınızın veya e-posta ku-
tunuzun şifresi gibi önemli bilgileri ele geçirmek üzere
kurgulanmış bir saldırı çeşididir.
C) Bilişim teknolojisi alanında piyasa analizleri yapan bir
şirketin verilerine göre bu yılın ilk çeyreğindeki cep te-
lefonu satışları, geçen yılın ilk yarısındaki satışları aşmış
bulunuyor.
D) Bir romanın kurgusuna yedirilmiş, yaşamla ilgili ipuçları,
deneyimler, öznel olmayan görüşler, çocuğun kimliğini
geliştirir; ufkunu ve zihnini açar.
E) Bir bilgisayar tarama sisteminde geliştirilen yöntemle,
haritada seçtiğiniz bir noktanın üzerine geldiğinizde, o
bölgenin göz hizasından alınmış panoramik manzarasını
da ekranda görüntüleyebiliyorsunuz.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008172543272272-4812638.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriJ
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi
olamaz?
A) Basılı kitapların sayfa kenarlarındaki boşlukların dar olma-
sı, yazılarda küçük puntoların kullanılması nedeniyle zor
okunması, basım hatalarının olması gibi biçim yönünden
çeşitli yetersizlikleri vardır.
B) Oltalama saldırılar, banka hesabınızın veya e-posta ku-
tunuzun şifresi gibi önemli bilgileri ele geçirmek üzere
kurgulanmış bir saldırı çeşididir.
C) Bilişim teknolojisi alanında piyasa analizleri yapan bir
şirketin verilerine göre bu yılın ilk çeyreğindeki cep te-
lefonu satışları, geçen yılın ilk yarısındaki satışları aşmış
bulunuyor.
D) Bir romanın kurgusuna yedirilmiş, yaşamla ilgili ipuçları,
deneyimler, öznel olmayan görüşler, çocuğun kimliğini
geliştirir; ufkunu ve zihnini açar.
E) Bir bilgisayar tarama sisteminde geliştirilen yöntemle,
haritada seçtiğiniz bir noktanın üzerine geldiğinizde, o
bölgenin göz hizasından alınmış panoramik manzarasını
da ekranda görüntüleyebiliyorsunuz.
![Müzik, hiçbir zaman fenomeni (görünüşleri) dile getirmez. Mü-
ziğin dile getirdiği şey, bütün fenomenlerin iç özü ve kendinde
varlığıdır; yani iradenin ta kendisidir. Bundan ötürü, müziğin
belli bir neşeyi, şu ya da bu hüznü, şu ya da bu tutkuyu, iç
rahatlığını dile getirdiği söylenemez. Müzikte dile gelen şey,
her çeşit ruhsal dürtünün ve koşulun dışındaki genel ve soyut
özdür. Müzikte, bu soyut özü, kolaylıkla ve eksiksiz bir biçimde
kavrarız.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır
basmaktadır?
A) Tanımlama
BÖrnekleme
D) Öyküleme
C) Betimleme
E) Tartışma](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20221008172501050415-4812638.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriMüzik, hiçbir zaman fenomeni (görünüşleri) dile getirmez. Mü-
ziğin dile getirdiği şey, bütün fenomenlerin iç özü ve kendinde
varlığıdır; yani iradenin ta kendisidir. Bundan ötürü, müziğin
belli bir neşeyi, şu ya da bu hüznü, şu ya da bu tutkuyu, iç
rahatlığını dile getirdiği söylenemez. Müzikte dile gelen şey,
her çeşit ruhsal dürtünün ve koşulun dışındaki genel ve soyut
özdür. Müzikte, bu soyut özü, kolaylıkla ve eksiksiz bir biçimde
kavrarız.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır
basmaktadır?
A) Tanımlama
BÖrnekleme
D) Öyküleme
C) Betimleme
E) Tartışma