Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

1.
Aşağıdaki parçaların hangisinde yazınsal veya dilsel
gerçeklikle ilgili diğerlerinden farklı bir bakış açısı
söz konusudur?
A) Romanda ya da öyküde yansıtılan gerçek, aslında
gerçeğin kendisi değildir. Bir bakıma iz düşümüdür
gerçeğin. Değiştirilmiş, törpülenip cilalanmıştır;
parçaysa bütünleştirilmiş, bütünse parçalanıp
yeniden kurgulanmıştır. Bir tür yeni gerçek de
diyebiliriz buna.
B) Her yazınsal yaratının dokusunda gerçeklikten
alınmış, yaşamın içinden algılanmış ögelerle,
düşlenmiş, imgesel ögeler iç içe bulunur. Bunları
birbirinden ayırmak olanaksızdır da. Ancak tek başına
ne düşlem yoluyla yaratılan ögeler ne de gerçekten
alınanlar bir yapıtı yaşar kılamaz, ayakta tutamaz.
Roman ya da öykü, gerçeğe ne denli sıkı sıkıya bağlı
kalırsa o denli başarılı ve değerli sayılmıştır. Yani
yazınsal ürünler gerçeği değiştirmeden ona bir
tutanak gerçekliği vererek aktarmalıdır. Yazınsal
yapıtlar, yol boyunca gezdirilen bir ayna gibi olmalıdır.
D) Sanatçı, romancı ya da öykücü bir algılama
sürecinden geçirir gerçeği, kişiliğini süzerek yansıtır
bize. Öyleyse yazınsal yapıtları irdeleyip
değerlendirirken "gerçeği değiştirmeden
yansıtıyor", "yaşanılanlara ayna tutuyor" gibi
yargılar yanılsama ürünüdür, gerçekliği yoktur.
E) Yazınsal yönden, değişikliğe uğramamış bir
gerçekten söz edilemez. Daha doğrusu yaşanmış
her olay, her durum, her sorun bir roman ya da
öykü biçimine girerken zaman, mekân ve kişi
ögeleri yönünden değişik ilişkiler ağı içine sokulur;
yeni yeni düzenlemelerle gidilir. Kısacası yeniden
üretilir gerçek.
5
LİMİT YAYINLARI
y
k
C
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Aşağıdaki parçaların hangisinde yazınsal veya dilsel gerçeklikle ilgili diğerlerinden farklı bir bakış açısı söz konusudur? A) Romanda ya da öyküde yansıtılan gerçek, aslında gerçeğin kendisi değildir. Bir bakıma iz düşümüdür gerçeğin. Değiştirilmiş, törpülenip cilalanmıştır; parçaysa bütünleştirilmiş, bütünse parçalanıp yeniden kurgulanmıştır. Bir tür yeni gerçek de diyebiliriz buna. B) Her yazınsal yaratının dokusunda gerçeklikten alınmış, yaşamın içinden algılanmış ögelerle, düşlenmiş, imgesel ögeler iç içe bulunur. Bunları birbirinden ayırmak olanaksızdır da. Ancak tek başına ne düşlem yoluyla yaratılan ögeler ne de gerçekten alınanlar bir yapıtı yaşar kılamaz, ayakta tutamaz. Roman ya da öykü, gerçeğe ne denli sıkı sıkıya bağlı kalırsa o denli başarılı ve değerli sayılmıştır. Yani yazınsal ürünler gerçeği değiştirmeden ona bir tutanak gerçekliği vererek aktarmalıdır. Yazınsal yapıtlar, yol boyunca gezdirilen bir ayna gibi olmalıdır. D) Sanatçı, romancı ya da öykücü bir algılama sürecinden geçirir gerçeği, kişiliğini süzerek yansıtır bize. Öyleyse yazınsal yapıtları irdeleyip değerlendirirken "gerçeği değiştirmeden yansıtıyor", "yaşanılanlara ayna tutuyor" gibi yargılar yanılsama ürünüdür, gerçekliği yoktur. E) Yazınsal yönden, değişikliğe uğramamış bir gerçekten söz edilemez. Daha doğrusu yaşanmış her olay, her durum, her sorun bir roman ya da öykü biçimine girerken zaman, mekân ve kişi ögeleri yönünden değişik ilişkiler ağı içine sokulur; yeni yeni düzenlemelerle gidilir. Kısacası yeniden üretilir gerçek. 5 LİMİT YAYINLARI y k C C
7.
c
Yetenek, birikim, deneyim, yaratıcılık... Yazarların sahip ol-
dukları bu değerler doğrultusunda ömürleri boyunca kur-
dukları metinler, zamanın ruhunun neresine düşeceklerini,
gelecek günler için de geçerli olup olmayacaklarını, okur-
ların raflarında ve akıllarında ne kadar yer tutacaklarını ve
kişisel hayallerini ne ölçüde gerçekleştireceklerini belirler.
Bu iç değerlerin dışında elbette piyasa ya da kurum şart-
larına ne kadar uyum sağladıkları da etkilidir ama ----.
Bu parçanın sonuna anlam akışına uygun olarak aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
A) hiçbir değer diğerinden farklı değildir
B) yetenek genetik olarak aktarılır ekseriyetle
C) kişisel değerler dünyevi şartlardan önce gelir
D) yazar, yazdığı her romanda farklı bir tarz denemelidir
E) üslubunu doğru seçemeyen yazar sesini kitlelere
ulaştırmakta zorlanacaktır
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. c Yetenek, birikim, deneyim, yaratıcılık... Yazarların sahip ol- dukları bu değerler doğrultusunda ömürleri boyunca kur- dukları metinler, zamanın ruhunun neresine düşeceklerini, gelecek günler için de geçerli olup olmayacaklarını, okur- ların raflarında ve akıllarında ne kadar yer tutacaklarını ve kişisel hayallerini ne ölçüde gerçekleştireceklerini belirler. Bu iç değerlerin dışında elbette piyasa ya da kurum şart- larına ne kadar uyum sağladıkları da etkilidir ama ----. Bu parçanın sonuna anlam akışına uygun olarak aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) hiçbir değer diğerinden farklı değildir B) yetenek genetik olarak aktarılır ekseriyetle C) kişisel değerler dünyevi şartlardan önce gelir D) yazar, yazdığı her romanda farklı bir tarz denemelidir E) üslubunu doğru seçemeyen yazar sesini kitlelere ulaştırmakta zorlanacaktır
Yazarımız, farklı olacağım diye sınırları zorluyor; bizi
de hayli yoruyor. Evet, önümüze bir tabak sıcak yemek
koyuyor koymasına ama bu yemeğin tadı, kokusu hatta
görünüşü daha önce yediğimiz hiçbir yemeğin tadına,
kokusuna benzemiyor. Nasıl söylemeli, tabaktaki sebze
sebzeyi, et eti hatırlatmıyor. Yadırgadığımız bu yemeği
çatalımızla bir iki didikledikten sonra önümüzden itiveri-
yoruz.
Bu parçada sözü edilen yazarın eserinde bulunma-
yan özellik aşağıdakilerden hangisidir?
B) Özgünlük
A) Doğallık
D) Bütünlük
C) Yoğunluk
E) Özlülük
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Yazarımız, farklı olacağım diye sınırları zorluyor; bizi de hayli yoruyor. Evet, önümüze bir tabak sıcak yemek koyuyor koymasına ama bu yemeğin tadı, kokusu hatta görünüşü daha önce yediğimiz hiçbir yemeğin tadına, kokusuna benzemiyor. Nasıl söylemeli, tabaktaki sebze sebzeyi, et eti hatırlatmıyor. Yadırgadığımız bu yemeği çatalımızla bir iki didikledikten sonra önümüzden itiveri- yoruz. Bu parçada sözü edilen yazarın eserinde bulunma- yan özellik aşağıdakilerden hangisidir? B) Özgünlük A) Doğallık D) Bütünlük C) Yoğunluk E) Özlülük
6.
Sex
5.
234
% 18
Düşünceyi Geliştirme Yolları
19. yüzyıldan sonra hızlı sanayileşme ve kentleş-
me sonucunda açığa çıkan sera gazlarının güneş
ışınlarını geri yansıtması nedeniyle yeryüzünde
ve atmosferin alt bölümlerinde oluşan sıcaklık ar-
tışına küresel ısınma adı verilmektedir. Küresel
Isınmanın en büyük nedeni atmosfere salinan
karbondioksit miktarındaki artmadır. Endüstriyel
faaliyetler sonucunda her yıl atmosfere yaklaşık
20 milyar ton karbondioksit, 100 milyon ton kü-
kürt bileşikleri, 2 milyon ton kurşun ve diğer zehirli
kimyasal bileşikler salınmaktadır. Küresel ısınma,
toplumun her kesiminden insanlar tarafından son
zamanlarda en çok konuşulan konulardan biridir.
Kışların eskiye oranla daha az soğuk ve yağışsız,
yazların ise çok sıcak, nemli ve kurak geçmesinin
nedeninin küresel ısınmadan dolayı olduğu artık
herkes tarafından bilinmektedir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangi-
sine başvurulmuştur?
A) Tanımlama - somutlama
B) Tanık gösterme - benzetme
C) Tanımlama - tanık gösterme
D) Sayısal verilerden yararlanma - tanımlama
E) Ömekleme - karşılaştırma
Bir insanın hayatını anlatan yazı olarak tanım la-
nan "biyografi" dilimize Fransızcadan geçmiştir.
Eskiden "terceme-i hâl" olarak adlandırılan bi-
yografi, günümüzde yaşam öyküsü"nün karşılığı
olarak kullanılmaktadır. Türkiye'de yayımlanmış
ansiklopedi ve sözlüklerde birbirine yakın tanımla-
malarla karşılanan biyografi türünü, Ahmet Kabak-
Sanatta, Ilm de, politikada ve başka dallarda
tanınmış kimselerin he
7. Edebiyatımızda g
gerçektir. Türkçe
denizcilerimizden
adlı eseridir. Ünlü
Cihannüma adlı
nan birtakım öze
Osmanlı ülkesini
rinde gördüğü bu
miştir. Edebiyatır
önemli eserin ya
yah adını taşıyar
Osmanlı Imparat
gezip gördüğü ye
kitabından XVII.
özelliklerini öğre
sadelik, içtenlik
bir üstünlük say
8.
Yazar, parçanı
inandırıcı kılma
başvurmuştur?
A) Örneklemey
C) Somutlamay
E) E
Bolu genelinde
luk derecesi 1
yolu yer alıyor.
manma kayası
doğaseverlere
rotalarının 20-
ması planlanıy
isimli belgesel
liklerinin mevs
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. Sex 5. 234 % 18 Düşünceyi Geliştirme Yolları 19. yüzyıldan sonra hızlı sanayileşme ve kentleş- me sonucunda açığa çıkan sera gazlarının güneş ışınlarını geri yansıtması nedeniyle yeryüzünde ve atmosferin alt bölümlerinde oluşan sıcaklık ar- tışına küresel ısınma adı verilmektedir. Küresel Isınmanın en büyük nedeni atmosfere salinan karbondioksit miktarındaki artmadır. Endüstriyel faaliyetler sonucunda her yıl atmosfere yaklaşık 20 milyar ton karbondioksit, 100 milyon ton kü- kürt bileşikleri, 2 milyon ton kurşun ve diğer zehirli kimyasal bileşikler salınmaktadır. Küresel ısınma, toplumun her kesiminden insanlar tarafından son zamanlarda en çok konuşulan konulardan biridir. Kışların eskiye oranla daha az soğuk ve yağışsız, yazların ise çok sıcak, nemli ve kurak geçmesinin nedeninin küresel ısınmadan dolayı olduğu artık herkes tarafından bilinmektedir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangi- sine başvurulmuştur? A) Tanımlama - somutlama B) Tanık gösterme - benzetme C) Tanımlama - tanık gösterme D) Sayısal verilerden yararlanma - tanımlama E) Ömekleme - karşılaştırma Bir insanın hayatını anlatan yazı olarak tanım la- nan "biyografi" dilimize Fransızcadan geçmiştir. Eskiden "terceme-i hâl" olarak adlandırılan bi- yografi, günümüzde yaşam öyküsü"nün karşılığı olarak kullanılmaktadır. Türkiye'de yayımlanmış ansiklopedi ve sözlüklerde birbirine yakın tanımla- malarla karşılanan biyografi türünü, Ahmet Kabak- Sanatta, Ilm de, politikada ve başka dallarda tanınmış kimselerin he 7. Edebiyatımızda g gerçektir. Türkçe denizcilerimizden adlı eseridir. Ünlü Cihannüma adlı nan birtakım öze Osmanlı ülkesini rinde gördüğü bu miştir. Edebiyatır önemli eserin ya yah adını taşıyar Osmanlı Imparat gezip gördüğü ye kitabından XVII. özelliklerini öğre sadelik, içtenlik bir üstünlük say 8. Yazar, parçanı inandırıcı kılma başvurmuştur? A) Örneklemey C) Somutlamay E) E Bolu genelinde luk derecesi 1 yolu yer alıyor. manma kayası doğaseverlere rotalarının 20- ması planlanıy isimli belgesel liklerinin mevs
5. (1) Sait Faik; hikâyeden konuyu kaldıran, konunun çok
önemsiz bir şey olduğunu bize hatırlatan, öğreten sa-
natçıdır. (II) Avrupa resminde Cezanne neyse bizim
hikâyemizde de Sait Faik odur. (III) Denilebilir ki Sait
Faik, hikâyecilik sanatının plastik değerlerini çıkarmış-
tir ortaya. (IV) Dili pürüzlü ve dil bilgisi kurallarını altüst
edicidir ama bir başkasında kusur diye ayıplanabilecek
olan bu aksaklıklar, onda bir güzellik çeşnisi olarak beli-
riyor. (V) Başka bir kalemi vardı; en basit, en bayağı, en
güncel olaylara, konuşmalara şiir havası vermeyi bilirdi.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede tanımlama yapılmıştır.
B) II. cümlede karşılaştırma yapılmıştır.
C) III. cümlede bir değerlendirme yapılmıştır.
D) IV. cümlede üslupla ilgili beğeni dile getirilmiştir.
EV. cümlede olumlu ve olumsuz eleştiriler bir arada
Ø
verilmiştir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. (1) Sait Faik; hikâyeden konuyu kaldıran, konunun çok önemsiz bir şey olduğunu bize hatırlatan, öğreten sa- natçıdır. (II) Avrupa resminde Cezanne neyse bizim hikâyemizde de Sait Faik odur. (III) Denilebilir ki Sait Faik, hikâyecilik sanatının plastik değerlerini çıkarmış- tir ortaya. (IV) Dili pürüzlü ve dil bilgisi kurallarını altüst edicidir ama bir başkasında kusur diye ayıplanabilecek olan bu aksaklıklar, onda bir güzellik çeşnisi olarak beli- riyor. (V) Başka bir kalemi vardı; en basit, en bayağı, en güncel olaylara, konuşmalara şiir havası vermeyi bilirdi. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede tanımlama yapılmıştır. B) II. cümlede karşılaştırma yapılmıştır. C) III. cümlede bir değerlendirme yapılmıştır. D) IV. cümlede üslupla ilgili beğeni dile getirilmiştir. EV. cümlede olumlu ve olumsuz eleştiriler bir arada Ø verilmiştir.
Türkçe, gazetelerde katlediliyor. Sözcüğün anlamı-
na, cümle yapısına ilişkin anlatım yanlışları pek
çok. En acısı da yapıtları ödül almış, "çok satan"
unvanı kazanmış yazarlarımızın Türkçenin yanlış
kullanımını üslup olarak benimsemeleri. Öte yanda
Türkçeyi zenginleştirelim diye boşuna çabalar...
Televizyon ve radyo spikerlerinin duyarsızlıkları...
Bu parçada "Türkçenin yozlaşması" yla ilgili ola-
rak (asıl yakınılan durum, aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Görsel basının dile önem vermemesinden
B) Kitaplardaki dil yanlışlarının çokluğundan
Usta yazarların dil yanlışları yapmalarından
D) Dil çalışmalarının öneminin kavranamayışın-
dan
E) Gazetelerdeki dil ve anlatım yanlışlarından
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Türkçe, gazetelerde katlediliyor. Sözcüğün anlamı- na, cümle yapısına ilişkin anlatım yanlışları pek çok. En acısı da yapıtları ödül almış, "çok satan" unvanı kazanmış yazarlarımızın Türkçenin yanlış kullanımını üslup olarak benimsemeleri. Öte yanda Türkçeyi zenginleştirelim diye boşuna çabalar... Televizyon ve radyo spikerlerinin duyarsızlıkları... Bu parçada "Türkçenin yozlaşması" yla ilgili ola- rak (asıl yakınılan durum, aşağıdakilerden han- gisidir? A) Görsel basının dile önem vermemesinden B) Kitaplardaki dil yanlışlarının çokluğundan Usta yazarların dil yanlışları yapmalarından D) Dil çalışmalarının öneminin kavranamayışın- dan E) Gazetelerdeki dil ve anlatım yanlışlarından
12. (1) İster felsefe, ister hukuk, ister edebiyat olsun dil
bilgisi kurallarına uymak ve sözcükleri yerli yerinde
kullanmak, değil güzel yazının, sıradan yazının bile
olmazsa olmaz koşuludur. ((I) Yazının güzel olabil-
mesi için biçimsel ögelerin dışında başka özellikle-
re de sahip olması gerekir. (III) Fizikte de böyledir
bu, müzikte de... (IV) Beethoven'i yalnızca kompo-
zisyon ilkelerine uygun eserler verdiği için beğen-
meyiz. (V) Bütün sanat dalları, usta sanatçıların
ortaya koyduğu ilkelerle ayakta durmuş ve ilerle-
miştir. (VI) Mimaride de bir binanın kalitesi yalnız
tekniğiyle ölçülmez, sağlam olmasına karşın kötü
bina pek çoktur.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
anlatımın akışını bozmaktadır?
A) III.
BV.
C) IV.
D) VI.
E) II.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
12. (1) İster felsefe, ister hukuk, ister edebiyat olsun dil bilgisi kurallarına uymak ve sözcükleri yerli yerinde kullanmak, değil güzel yazının, sıradan yazının bile olmazsa olmaz koşuludur. ((I) Yazının güzel olabil- mesi için biçimsel ögelerin dışında başka özellikle- re de sahip olması gerekir. (III) Fizikte de böyledir bu, müzikte de... (IV) Beethoven'i yalnızca kompo- zisyon ilkelerine uygun eserler verdiği için beğen- meyiz. (V) Bütün sanat dalları, usta sanatçıların ortaya koyduğu ilkelerle ayakta durmuş ve ilerle- miştir. (VI) Mimaride de bir binanın kalitesi yalnız tekniğiyle ölçülmez, sağlam olmasına karşın kötü bina pek çoktur. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmaktadır? A) III. BV. C) IV. D) VI. E) II.
Bir araba yarışında kırmızı, mor ve yeşil takım-
lar, üçer araba ile katılmış ve tüm arabalar yarışı
tamamlamıştır. Yarışa katılan A, B, C, D, E, F, G,
H ve L arabalarına ilişkin kimi bilgiler şu şekilde-
dir:
37-40. sorular aşağıdaki paragrafa göre bir-
birinden bağımsız olarak cevaplanacaktır.
.
dir?
Aynı takımın üyeleri C ve F arabalarından biri
yarışı birinci, diğeri sonuncu bitmiştir.
Yarışı üçüncü sırada kırmızı takımın üyesi
olan L arabası; yedinci sırada mor takımın
üyesi olan B arabası bitirmiştir.
D, E ve H arabaları, farklı takımların üyele-
ri olup H'den hemen sonra D, D'den hemen
sonra da E arabası yarışı bitirmiştir.
G ile L arabaları; yarışı art arda bitirmişlerdir.
Aynı takımın üyesi olan iki araba, yarışı art
arda bitirmemiştir.
A ile E aynı takımın üyesidir.
37. Buna göre,
1. A,
II. D,
III. G
arabalarından hangileri kırmızı takımın üyesi-
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve III
C) I ve II
E) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bir araba yarışında kırmızı, mor ve yeşil takım- lar, üçer araba ile katılmış ve tüm arabalar yarışı tamamlamıştır. Yarışa katılan A, B, C, D, E, F, G, H ve L arabalarına ilişkin kimi bilgiler şu şekilde- dir: 37-40. sorular aşağıdaki paragrafa göre bir- birinden bağımsız olarak cevaplanacaktır. . dir? Aynı takımın üyeleri C ve F arabalarından biri yarışı birinci, diğeri sonuncu bitmiştir. Yarışı üçüncü sırada kırmızı takımın üyesi olan L arabası; yedinci sırada mor takımın üyesi olan B arabası bitirmiştir. D, E ve H arabaları, farklı takımların üyele- ri olup H'den hemen sonra D, D'den hemen sonra da E arabası yarışı bitirmiştir. G ile L arabaları; yarışı art arda bitirmişlerdir. Aynı takımın üyesi olan iki araba, yarışı art arda bitirmemiştir. A ile E aynı takımın üyesidir. 37. Buna göre, 1. A, II. D, III. G arabalarından hangileri kırmızı takımın üyesi- A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve III C) I ve II E) II ve III
5. Esin kaynağı hayatın kendisidir ve kurgulama gücüdür.
Kurgudaki başarı ve üsluptaki güzelliktir o eserleri oku-
nur kılan. Yazan kalemin ustalığıdır yaşama ve insana
dair ne varsa anlatılanların ilgiyle okunması. Kalemi
güçlüyse hayatı ve insanı başarıyla taşır sayfalara. Ni-
ce hikâyeler vardır yazılmayı bekleyen. Yeter ki usta bir
kalemle buluşsun. Reşat Nuri Güntekin, Sait Faik, Ömer
Seyfettin, Yaşar Kemal, Haldun Taner; Çehov, Balzac
Tolstoy, Dostoyevski gibi daha nice usta yazarın kale-
miyle sayfalarda hayat bulsun.
Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargıların hangi-
sine ulaşılabilir?
A) Yaşanılan her şey bir eserin konusu olabilecek ka-
dar değerlidir.
B) Bir kitabı öne çıkaran özellik, yazarın kaleminin güç-
lü olmasıdır.
C) İyi kurgulanabilen hayatlar bir kitabın konusu ola-
bilir.
D) Konusu yaşam olan ve usta kalemler tarafından
yazılmayı bekleyen birçok hikâye vardır.
E) Eserlerin en önemli esin kaynağı hayatın ta kendi-
sidir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Esin kaynağı hayatın kendisidir ve kurgulama gücüdür. Kurgudaki başarı ve üsluptaki güzelliktir o eserleri oku- nur kılan. Yazan kalemin ustalığıdır yaşama ve insana dair ne varsa anlatılanların ilgiyle okunması. Kalemi güçlüyse hayatı ve insanı başarıyla taşır sayfalara. Ni- ce hikâyeler vardır yazılmayı bekleyen. Yeter ki usta bir kalemle buluşsun. Reşat Nuri Güntekin, Sait Faik, Ömer Seyfettin, Yaşar Kemal, Haldun Taner; Çehov, Balzac Tolstoy, Dostoyevski gibi daha nice usta yazarın kale- miyle sayfalarda hayat bulsun. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargıların hangi- sine ulaşılabilir? A) Yaşanılan her şey bir eserin konusu olabilecek ka- dar değerlidir. B) Bir kitabı öne çıkaran özellik, yazarın kaleminin güç- lü olmasıdır. C) İyi kurgulanabilen hayatlar bir kitabın konusu ola- bilir. D) Konusu yaşam olan ve usta kalemler tarafından yazılmayı bekleyen birçok hikâye vardır. E) Eserlerin en önemli esin kaynağı hayatın ta kendi- sidir.
Türkçe
28. İnsanın okuduğu şey benliğine işler. Hatta insan;
zekâsına ket vuran her türlü engeli, iyi seçilmiş eserler
okumakla ortadan kaldırabilir. Tıpkı vücudun tutuldu-
ğu hastalıkların uygun idmanlarla iyi edilebildiği gibi.
Mesela top oyunu vücutta oluşan taşlarla böbrek has-
talarına, ok atmak akciğerle göğse, ağır yürüyüşler mi-
deye, ata binmek baş ağrılarına iyi gelir. Bu sebeple
bir kimsenin zihni dağınıksa matematikle meşgul ol-
sun çünkü bir teoremi ispat ederken biraz daliverse te-
oreme en baştan başlaması gerekir. Eğer zekâsı fark-
lanı görüp ayırmaktan acizse istatistikleri incelesin. Çün-
kü istatistikçiler, kılı kırk yarar.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Her hastalığın bir şifası vardır.
B) Okuduklarımız bizi etkiler.
C) Okumak insanın zekâsını geliştirir.
D) Sayılarla ilgilenmek dikkat dağınıklığına iyi gelir.
E) Bazı etkinlikler rahatsızlıklarımızı giderir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Türkçe 28. İnsanın okuduğu şey benliğine işler. Hatta insan; zekâsına ket vuran her türlü engeli, iyi seçilmiş eserler okumakla ortadan kaldırabilir. Tıpkı vücudun tutuldu- ğu hastalıkların uygun idmanlarla iyi edilebildiği gibi. Mesela top oyunu vücutta oluşan taşlarla böbrek has- talarına, ok atmak akciğerle göğse, ağır yürüyüşler mi- deye, ata binmek baş ağrılarına iyi gelir. Bu sebeple bir kimsenin zihni dağınıksa matematikle meşgul ol- sun çünkü bir teoremi ispat ederken biraz daliverse te- oreme en baştan başlaması gerekir. Eğer zekâsı fark- lanı görüp ayırmaktan acizse istatistikleri incelesin. Çün- kü istatistikçiler, kılı kırk yarar. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Her hastalığın bir şifası vardır. B) Okuduklarımız bizi etkiler. C) Okumak insanın zekâsını geliştirir. D) Sayılarla ilgilenmek dikkat dağınıklığına iyi gelir. E) Bazı etkinlikler rahatsızlıklarımızı giderir.
Onun öykü serüvenine baktığımızda öykülerinin yükselen de-
ğil, düşen bir grafik izlediğini görürüz. İlk öykülerindeki yoğun
şiirsel dil, sonrakilerde tümüyle konuşma diline dönüşmüştür.
Son iki kitabı, usta bir öykücünün elinden çıkmış, sıradan
öyküler içerir. Artık özgünlük arayışları, yazma sıkıntısı hâline
gelmiştir. O da yazma serüvenini öyküleştirir. Sonuçta yazma
sıkıntısı ve özgünlük arayışları, öykünün kendisi olmaya başlar.
Bu kurgu ve mekaniklik ise öykülerindeki sıcaklığı, içtenliği
örtmüştür.
1.
Bu parçada tanıtılan sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Dil anlayışının zaman içerisinde değiştiği
B) ilk öykülerindeki başarısını sürdüremediği
C) Kim öykülerinin nitelikli olmadığı
D) Öykülerinde farklı türlerden yararlandığı
E) Bazı eserlerinin içtenlikten uzak olduğu
L
Ŀ
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Onun öykü serüvenine baktığımızda öykülerinin yükselen de- ğil, düşen bir grafik izlediğini görürüz. İlk öykülerindeki yoğun şiirsel dil, sonrakilerde tümüyle konuşma diline dönüşmüştür. Son iki kitabı, usta bir öykücünün elinden çıkmış, sıradan öyküler içerir. Artık özgünlük arayışları, yazma sıkıntısı hâline gelmiştir. O da yazma serüvenini öyküleştirir. Sonuçta yazma sıkıntısı ve özgünlük arayışları, öykünün kendisi olmaya başlar. Bu kurgu ve mekaniklik ise öykülerindeki sıcaklığı, içtenliği örtmüştür. 1. Bu parçada tanıtılan sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Dil anlayışının zaman içerisinde değiştiği B) ilk öykülerindeki başarısını sürdüremediği C) Kim öykülerinin nitelikli olmadığı D) Öykülerinde farklı türlerden yararlandığı E) Bazı eserlerinin içtenlikten uzak olduğu L Ŀ
9.
(1) Rus edebiyatı mektup yönünden Avrupa edebiyatları kadar
zengin değildir. (II) Ancak romantik edebiyatın etkili isimle-
rinden Puşkin ve Lermontof'un yakın çevrelerine yazdıkları
çoğu Fransızca mektuplar türün en tanınmış örnekleridir.
(III) 1861'de Avrupa dönüşü Yasnaya Polyana'ya yerleşen
Tolstoy, Rusya'nın çeşitli bölgelerinden kişilerle mektuplaş-
maya başlamıştır. (IV) Edebî, felsefi ve sosyal içerikleri ile bu
mektuplar Tolstoy'un eleştirel bakış açısını yansıtan önemli
belgeler niteliğindedin (V) Sanatçıların yazdığı bu mektupların
kitaplaştırılarak okura sunulması, okurun düşünce ve duygu
dünyasını doyuracaktır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden,
"mektubun, yazıldığı çağdan ipuçları barındırdığı" anlaşıl-
maktadır?
A) I.
B) II.
C) I.
Ⓒ₁
NV.
E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
9. (1) Rus edebiyatı mektup yönünden Avrupa edebiyatları kadar zengin değildir. (II) Ancak romantik edebiyatın etkili isimle- rinden Puşkin ve Lermontof'un yakın çevrelerine yazdıkları çoğu Fransızca mektuplar türün en tanınmış örnekleridir. (III) 1861'de Avrupa dönüşü Yasnaya Polyana'ya yerleşen Tolstoy, Rusya'nın çeşitli bölgelerinden kişilerle mektuplaş- maya başlamıştır. (IV) Edebî, felsefi ve sosyal içerikleri ile bu mektuplar Tolstoy'un eleştirel bakış açısını yansıtan önemli belgeler niteliğindedin (V) Sanatçıların yazdığı bu mektupların kitaplaştırılarak okura sunulması, okurun düşünce ve duygu dünyasını doyuracaktır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden, "mektubun, yazıldığı çağdan ipuçları barındırdığı" anlaşıl- maktadır? A) I. B) II. C) I. Ⓒ₁ NV. E) V.
1.
Toplumun önünde giden sanatçılar, topluma yeni bir dün-
ya görüşü getirir. Bunu başarmak zordur ancak sürekli
kendilerini geliştirmeye çalışan, sorunlar üzerinde düşü-
nen ve çözümler sunan sanatçılar bunu gerçekleştirebilir.
Bazı sanatçılar ise yalnızca olup biteni saptarlar. Toplu-
mun nasıl bir gidişi, ne tür bir yaşantısı olduğunu gösterir-
ler. Tarihe de o toplumla ilgili gözlemlerini bırakırlar.
Bu parcaya dayanarak aşağıdaki yargılardan hangi-
sine varılamaz?
ORMA
A) Bazı sanatçılar, eserleriyle topluma önderlik ederler.
B) Öz eleştiri yapmayan sanatçılar kendini geliştiremez.
C) Toplumdaki aksaklıkları görebilen sanatçılar, onlar
üzerinde düşünce üretirler.
NLAA
ORMA
NLAA
ORMA
NLA
ORM
D) Bazı sanat eserleri bir toplumun düşünce tarihine kat-
kıda bulunabilir
E) Bir topluma ışık tutan sanatçı kendi görüşlerini, ayna
tutan sanatçı ise yaşananları ve görülenleri anlatır.
(2013-ALES)
NLA
RM
NLA
RA
NL
R
NL
>
N
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Toplumun önünde giden sanatçılar, topluma yeni bir dün- ya görüşü getirir. Bunu başarmak zordur ancak sürekli kendilerini geliştirmeye çalışan, sorunlar üzerinde düşü- nen ve çözümler sunan sanatçılar bunu gerçekleştirebilir. Bazı sanatçılar ise yalnızca olup biteni saptarlar. Toplu- mun nasıl bir gidişi, ne tür bir yaşantısı olduğunu gösterir- ler. Tarihe de o toplumla ilgili gözlemlerini bırakırlar. Bu parcaya dayanarak aşağıdaki yargılardan hangi- sine varılamaz? ORMA A) Bazı sanatçılar, eserleriyle topluma önderlik ederler. B) Öz eleştiri yapmayan sanatçılar kendini geliştiremez. C) Toplumdaki aksaklıkları görebilen sanatçılar, onlar üzerinde düşünce üretirler. NLAA ORMA NLAA ORMA NLA ORM D) Bazı sanat eserleri bir toplumun düşünce tarihine kat- kıda bulunabilir E) Bir topluma ışık tutan sanatçı kendi görüşlerini, ayna tutan sanatçı ise yaşananları ve görülenleri anlatır. (2013-ALES) NLA RM NLA RA NL R NL > N
Evliya Çelebi'nin renkli kişiliğini ve yeteneklerini düşününce
hayrete düşmemek elde değil. Onun yaşadıklarını, değil
17. asırda şimdi bile yaşamak olanaksız gibi geliyor insana.
O, çevresini, gittiği yerleri usta bir romancı gözüyle incele-
yip sözünü esirgemeden yazıya döken bir sanatkârdır. Sa-
natin, ilmin her dalıyla ilgisi olan çok yönlü biridir. Ünlü
eseri Seyahatname dünya klasikleri arasında anılan bir eser.
Çağ değişmiş, teknoloji değişmiş; Evliya Çelebi dün ne ka-
dar yeniyse bugün de o kadar yeni kalmıştır. Evliya Çelebi,
bazen naklettiği olayları renklendirmek amacıyla uydurma
haberler ve olaylar da ortaya atmış, okuyucunun ilgisini
çekmek için aklın alamayacağı garip olaylara da yer ver-
miştir.
32.
Bu parçadan Evliya Çelebi ile ilgili olarak aşağıdakilerdem
hangisine ulaşılamaz?
A) Eleştirel bir bakış açısına sahiptir.
B) Yazınsal bir duyarlık taşımaktadır.
e) Eserinin kurmaca bir kimliği vardır.
D) Kalıcılığı yakalamıştır.
EAçık sözlü bir tutum sergilemiştir
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Evliya Çelebi'nin renkli kişiliğini ve yeteneklerini düşününce hayrete düşmemek elde değil. Onun yaşadıklarını, değil 17. asırda şimdi bile yaşamak olanaksız gibi geliyor insana. O, çevresini, gittiği yerleri usta bir romancı gözüyle incele- yip sözünü esirgemeden yazıya döken bir sanatkârdır. Sa- natin, ilmin her dalıyla ilgisi olan çok yönlü biridir. Ünlü eseri Seyahatname dünya klasikleri arasında anılan bir eser. Çağ değişmiş, teknoloji değişmiş; Evliya Çelebi dün ne ka- dar yeniyse bugün de o kadar yeni kalmıştır. Evliya Çelebi, bazen naklettiği olayları renklendirmek amacıyla uydurma haberler ve olaylar da ortaya atmış, okuyucunun ilgisini çekmek için aklın alamayacağı garip olaylara da yer ver- miştir. 32. Bu parçadan Evliya Çelebi ile ilgili olarak aşağıdakilerdem hangisine ulaşılamaz? A) Eleştirel bir bakış açısına sahiptir. B) Yazınsal bir duyarlık taşımaktadır. e) Eserinin kurmaca bir kimliği vardır. D) Kalıcılığı yakalamıştır. EAçık sözlü bir tutum sergilemiştir
8.
TYT DENEME SINAVI
7.
B
1. İnsanlığın bilgilenme ve öğrenme sürecinde kitaplar,
en temel iletişim araçlarından biri olmuştur. İletişim
ve bilişim teknolojilerindeki gelişmeler bilginin daha
hızlı bir şekilde iletilmesine olanak sağlamır. Bu
gelişmelerden biri olan elektronik kitaplar; bilginin
üretilmesi, saklanması, düzenlenmesi, işlenmesi, taşın-
ması ve okuyucunun kitap ile etkileşime girmesine
olanak tanımaktadır. Yaygın olarak "e-kitap" ya da
"elektronik kitap" olarak bilinen bu kitaplar İngilizcede
"e-book" Türkçede "e-kitap" biçiminde yazılırlar. Bu
kitaplar geleneksel kitaplar kadar çok tüketilmese
de yaygınlıkları artmaktadır.
II. Çocukların, yetişkinlerden farklı özelliklere sahip olduğu
düşüncesi ve çocukluk kavramı, on yedinci yüzyılın
ortalarında başlamıştır. O yıllarda, çocuklara eğitim ve
terbiye vermek amacıyla çocuk kitapları hazırlanmakta
ancak içlerinde çok fazla resim bulunmamaktaydı. XIX.
yüzyılın ortalarında baskı yöntemlerinin gelişmesi ve
kitap maliyetlerinin ucuzlamasına bağlı olarak resimli
çocuk kitapları gelişme gösterebilmiştir.
Aşağıdakilerden hangisi bu iki parçanın ortak özel-
liğidir?
A) Benzetmelerle anlatım zenginleştirilmiştir.
B) Bilimsel konular kanıtlarıyla örneklendirilmektedir.
C) Alanında uzman kişilerin bilimsel görüşlerinden ya-
rarlanılmaktadır.
D) Anlatılanlar öğretici anlatım tekniğinde nesnel bir dil-
le ele alınmaktadır.
Karşılaştırmalardan yararlanarak somutlamaya baş-
vurulmaktadır.
Eski zamanlarda Türk kahvesinin sunuluşu gerçek bir
tören havasında olurdu. Bu tören, çekirdek kahvenin
kavrulmasından başlayarak pişirilip fincanlara konması ve
9.
1.
II.
III.
IV.
10.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. TYT DENEME SINAVI 7. B 1. İnsanlığın bilgilenme ve öğrenme sürecinde kitaplar, en temel iletişim araçlarından biri olmuştur. İletişim ve bilişim teknolojilerindeki gelişmeler bilginin daha hızlı bir şekilde iletilmesine olanak sağlamır. Bu gelişmelerden biri olan elektronik kitaplar; bilginin üretilmesi, saklanması, düzenlenmesi, işlenmesi, taşın- ması ve okuyucunun kitap ile etkileşime girmesine olanak tanımaktadır. Yaygın olarak "e-kitap" ya da "elektronik kitap" olarak bilinen bu kitaplar İngilizcede "e-book" Türkçede "e-kitap" biçiminde yazılırlar. Bu kitaplar geleneksel kitaplar kadar çok tüketilmese de yaygınlıkları artmaktadır. II. Çocukların, yetişkinlerden farklı özelliklere sahip olduğu düşüncesi ve çocukluk kavramı, on yedinci yüzyılın ortalarında başlamıştır. O yıllarda, çocuklara eğitim ve terbiye vermek amacıyla çocuk kitapları hazırlanmakta ancak içlerinde çok fazla resim bulunmamaktaydı. XIX. yüzyılın ortalarında baskı yöntemlerinin gelişmesi ve kitap maliyetlerinin ucuzlamasına bağlı olarak resimli çocuk kitapları gelişme gösterebilmiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu iki parçanın ortak özel- liğidir? A) Benzetmelerle anlatım zenginleştirilmiştir. B) Bilimsel konular kanıtlarıyla örneklendirilmektedir. C) Alanında uzman kişilerin bilimsel görüşlerinden ya- rarlanılmaktadır. D) Anlatılanlar öğretici anlatım tekniğinde nesnel bir dil- le ele alınmaktadır. Karşılaştırmalardan yararlanarak somutlamaya baş- vurulmaktadır. Eski zamanlarda Türk kahvesinin sunuluşu gerçek bir tören havasında olurdu. Bu tören, çekirdek kahvenin kavrulmasından başlayarak pişirilip fincanlara konması ve 9. 1. II. III. IV. 10.
8. Ot, güzel serçe, öt yeşil çalıda
Sabahin sesini duyayım senden
Şarkınla beraber gir penceremden
Oyununu oyna renkli halıda
Meşe dallarından uçup bana gel
Gel, güzel serçem gel, böğürtlenlerden
Saksılarım, baygın fesleğenlerden
Ve güllerim bütün güllerden güzel
Bir delice sevinç, çocuk sevinci
Ötüyor dallarda, gel güzel sevinç
Ruhum bir şadırvan, eğil eğil iç
Çınar yaprağıyla dokunmuş içi
Bu dizeleri söyleyen şair ile ilgili olarak
Doğadaki güzelliklere özlem duymaktadır.
Bu dizeleri ile yaşama sevincini yansıtmaktadır.
appli
İçindeki hüznü ve yalnızlığı dağıtmaya çalışmak-
tadır.
saptamalarından hangileri söylenebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
Boxing
ve 11
E) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. Ot, güzel serçe, öt yeşil çalıda Sabahin sesini duyayım senden Şarkınla beraber gir penceremden Oyununu oyna renkli halıda Meşe dallarından uçup bana gel Gel, güzel serçem gel, böğürtlenlerden Saksılarım, baygın fesleğenlerden Ve güllerim bütün güllerden güzel Bir delice sevinç, çocuk sevinci Ötüyor dallarda, gel güzel sevinç Ruhum bir şadırvan, eğil eğil iç Çınar yaprağıyla dokunmuş içi Bu dizeleri söyleyen şair ile ilgili olarak Doğadaki güzelliklere özlem duymaktadır. Bu dizeleri ile yaşama sevincini yansıtmaktadır. appli İçindeki hüznü ve yalnızlığı dağıtmaya çalışmak- tadır. saptamalarından hangileri söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III Boxing ve 11 E) II ve III