Anlatım Biçimleri Soruları

8. Çocukluğumdan beri özlü sözler ve deyimlere karşı ayrı bir ilgim oldu. Büyürken evimizde sıkça tekrar edilen bazı kalıp cümleler, önemli düşünürlerin sözleri hep söylenir ve o an gelişen o durum karşısında da hatırlatılırdı. Çok sonraları resimlerimi ya da ürettiklerimi ortaya koyarken fark ettim ki beni o an bulunduğum noktadan başka bir noktaya taşıyabilen o özlü sözleri kullanmayı hiç bırakmamışım. Kimi zaman sadece kavram olarak bir yere varmamı sağlamışlar kimi zaman da doğrudan eserin kendisi olmuşlar. Bu parçada yazarın asıl anlatmak istediği aşağıdakilerden hangisidir? A) Bir sanatçının üretiminde yaşadığı ortamın tek belirleyici olduğu B Bilinçaltındaki kimi deneyimlerin beklenmedik durumlarda açığa çıkabildiği C) Dilin insanın yaşamını dönüştürmede yadsınamaz bir etkisinin olduğu D)Dil ile ilgili erken yaşlarda edindiği deneyimlerinin sanatını şekillendirdiği E Dil becerilerinin erken yaşlarda öğrenilen kalıp sözlerle geliştiği

Bir şiire başladığım zaman sonunu getirmedikçe sinirliyimdir. Her şey beni sıkar, kavga ararım. Şiiri bitirince de en çok iki üç gün dinlenirim, bir yenisine başlarım. Zaten hiç yazacağım bitti demedim kendi kendime. Şimdilerde bütün yeryüzündeki canlıları, cansızları yazmak istiyorum. Dünyaya yeni gelinmiş gibi her şeyi var etmek istiyorum. Yazarken okuru düşündüğümü hiç mi hiç sanmıyorum. Beni oldum bittim yazacağım şiir düşündürmüştür. Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangisiyle nitelenebilir? A) Şüpheci - açık Görüşlü B) Çalışkan - üretken Sistemli düzenli D) Duygusal-kararlı Inatçı - zeki

2. Şiirlerine ve şiir üzerine yazdıklarına bakınca yaşamla ve evrenle hesabını korakor sürdüren bir şair karşısındayız. Rilke'nin "yazmak" üzerine söyledikleri geliyor aklıma. "Yalnız bir tek yol vardır: İçinize dönün. Size yaz diyen nedeni araştırın. Kökleri, yüreğinizin en derinliklerinde dal budak salıyor mu buna bakın. İçinize dönün, yaşamınızın kaynadığı derinlikleri yoklayın; onun kaynağında siz, yaratmanız gerekiyor mu sorusunun karşılığını bulacaksınız." Bu parçada Rilke'nin, yazma nedenini aşağıdakilerden hangisine bağladığı söylenebilir? A içsel hesaplaşmaya B) Özgür olmaya CYenilik aramaya DY Düşünsel zemine oturtmaya E) Karakteristik özellikleri bulmaya LİMİT

APEGEM AKADEMI- 46. Yayıncılık dünyasında, edebiyat denince yalnızca "roman"ın kastedildiği düşünülüyor ve çok az öykü ki- tabı yayımlanıyor. Aynı nedenle çeviri öykü sayısı da az. Buna karşın fazla sayıda şiir kitabı yayımlanıyor ama bunları çok azı kitapçılara ulaşıyor, ilgi görmediği için yalnızca bir bölümü satılabiliyor ve ancak nitelikli birkaç tanesi okurun beğenisini kazanıyor. Bu yıllardır değişmedi. Bu parçada şiir kitaplarıyla ilgili olarak belirtilenler aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmış olamaz? Sevilmemesinden B) Okurunun seçici olmasından E) Yayınevleriyle kitabevleri arasındaki iletişim ko- pukluğundan D Kimi yazınsal türlere göre önemli sayılmamasın- dan Şairlerin, okurlarına uzak durmasından 155

2 33. 31. Şairlerin kendi renkli hayal dünyalarından gönderdik- leri mesajlar, neşeli ya da hüzünlü olsun hep melodik ve ışıl ışıldır. Onun için şiir sevenler aynen şairler gibi duygusaldırlar ve ruhları bu parıltıya açıktır. Şimdi soru şu: Şairler bu ruhsal yapıyı düşündüğü için mi, kendi duygusallığının deşarjı için mi duygularına yol verir? Ben bu noktada şairlerin egoist davrandıklarını düşü- nüyorum. Hatta bu egoizm, Albatroslar gibi hep yüksek- lerdedir. Yanılmıyorsam ünlü sembolist şair Baudelaire, şairleri Albatros kuşuna benzetmiştir. Albatros kuşu, kanatları son derece büyük olan ve karaya indiği za- man yürümekte güçlük çeken bir kuştur. Şairler de hep bulutların üzerinde yaşadıkları için Baudelaire, şairleri N okyanuslarda yüksek dalgalar üstünde gönlünce uçabi- len Albatros kuşu gibi görmektedir. Y 1 Y Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A A) Sizce şairlerin geniş kitlelere seslenebilmesi neye bağlıdır? D E N B) Bize gerçek şairin kim olduğunu açıklar mısınız? e) Şairlerin görevleri hakkında ne düşünüyorsunuz? D) Şairler, şiirlerinin içerisinde ne kadar yer alabilirler? EX Size göre şairler, şiiri kimin için yazar? Z 1

2 ne lanı rin lgi Süre tutmadan sadece çöz! ÇIKMIŞ SORU Bu soru tipine ait çıkmış ALES, KPSS, MSÜ, TYT ve AYT sorularından oluşan özel testi çözmek için kodu okutabilirsin. 11. Bu parçanın yazarı aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır? ÖSYM KÖŞESİ. Yıllar önce, bir gazetede "Murat Ali" başlıklı bir resimli öykü yazar ve çizerdim. Öyküdeki olaylar XV. yüzyılda geçerdi. Kahramanımız kılıç kuşanmasına rağmen şiddete karşı olan, daha çok bilime saygı duyan bir gençti. Kahramanın adını, gazetenin o dönemki genel yayın yönetmeni benim adımı ters çevirerek koymuştu. Murat Ali'nin arkadaşı Gülayşe, yardımcısı Çalık, atı Küheylan, Çalık'ın eşeği Kelebek öykünün diğer kahramanlarıydı. O zaman da bugün olduğu gibi birçok kişi bana "Keloğlan çizsen ne iyi olur!", "Nasreddin Hoca çizsen ne güzel olur!" deyip dururdu. Taleplerini rahatsız edici barışçıl bir dayatmaya vardıranlar bile vardı. Arada bir onları da çiziyordum ama benim gönlüm, tarihi ve folkloru yeniden uydurmaktansa var olmayan bir kahraman meydana getirmekten yanaydı. Kaşı, gözü, karakteri ve kişiliğiyle benim kafamda üretilmiş bir kahraman... PA A) Yeni karakter ve hikâye üretmenin, düşünüldüğünden zor olmasından B) Geleneksel ve yöresel karakterlerin, gördüğü rağbetin azalmasından Geleneksel kahramanlar hakkında hikâyeler yazması için baskı yapılmasından Gazete yayın yönetmenlerinin sanatçıların eserlerine müdahale etmesinden E) Tarihî ögelerin hikâyelerde kullanılmasının sınırlayıcı etkiye sahip olmasından 2018 - ALES

6. (1) Edebiyatın ve edebî eserin insan ve toplum hayatın- da vazgeçilmez bir yeri vardır. (II) Edebiyat insanlara yeni düşünce ufukları açar. (III) insanların yaşadıkları fakat farkında olamadıkları gerçekleri, sevgileri hissettirir. (IV) Edebiyat eserlerinin bir ulusun kişiliğini oluşturmada da önemi büyüktür. (V) Edebî eserler, ulusların birikimini geleceğe taşır, dünle bugün arasında köprüler kurar. Numaralanmış cümlelerin hangisinden_başlanarak "edebiyatın toplumsal işlevleri'nden söz edilmiştir? A) B) II C) III D) IV E) V

Z. Bölüm 6. Andy Weir aslında bir bilgisayar programcısı ama hayat hikâyesinin bizi daha çok ilgilendiren yanı, çocukluğundan beri bilim kurgu edebiyatına tutkun olması. Yazıp çizmeye de genç yaşlarda başlıyor. Tamamladığı ilk roman taslağı yayıne- vinden ret cevabı alınca bu kitabı kendi sitesin- de yayımlıyor. Sonrası tam bir başarı hikâyesi. Büyük ilgiyle karşılanan kitaba yayınevlerinden teklifler yağıyor. Okurlar tarafından 2014'ün en iyi bilim kurgu romanı seçilen kitap, bol övgü ve birçok ödül alıyor. En nihayetinde, romanın yayın hakları da satın alınıyor ve sinemaya uyarlanıp dünyanın birçok ülkesinde gösterime giriyor. 7. Bu parçada Andy Weir ile ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Esas mesleği dışında başka bir işle meşgul olduğuna B) İlk yazma denemelerine erken yaşlarda baş- ladığına C) Karşılaştığı sorunu aşmak için bir çözüm ge- liştirdiğine D) Okumaktan hoşlandığı türde başarılı bir ya- zar olduğuna Eserini sinema izleyicisini düşünerek kaleme aldığına (2017-YGS) Günümüzde kara parçalarının sekizde biri i 8. ● A A Y 1

A) 1. 28. (1) Bir özel fuarcılık şirketi, Türkiye Yayıncılar Birliği'nin desteğiyle, bu yıl ilkini gerçekleştireceği "Kitap Dünya- si Fuarı'nı düzenliyor. (II) Ekim ayının ikinci haftasında gerçekleşecek fuara yüze yakın yayınevi konuk oluyor. (III) Bu fuara yurtdışından da bazı yayınevleri katılacak (IV) Dolmabahçe Kültür Merkezi'nde gerçekleşecek fu- arda her gün panel, konferans ve imza günleri ile can- lı müzik dinletisi yapılacak. (V) Müzik günümüzde en etkin iletişim dili olarak değerlendiriliyor. (VI) Bu tarihi mekanda düzenlenecek fuara öğrenciler, öğretmenler sanatçılar ve 65 yaş üzerindekiler ücretsiz girebilecek. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi an- latımın akışını bozmaktadır? B) III. C) IV. A) II. D) V. E) VI.

na 3. Tanzimat Dönemi'nde eleştiri yapanlar, Fransız edebiyatı- nın çoğu zaman gelişigüzel olarak seçtikleri ürünlerini mo- del aldılar ancak bir yanlarıyla da eskiye bağlı olan Tanzi- mat ilk kuşağının Fransız eleştirisinden gerektiği gibi ya- rarlanamadığını, kendilerine özgü birer eleştiri anlayışı ge- liştirmeye çalıştıklarını da belirtmek gerekir. Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağı- dakilerden hangisidir? A Tanzimat Dönemi eleştirmenleri ilk başta Fransız yazar- ları örnek alsalar da daha sonra bundan vazgeçmişler- dir. B) Tanzimat yazarları, ikilik içinde bulundukları için Batı edebiyatından gerektiği gibi yararlanamamışlardır. C) Tanzimat sanatçılarının eskiye bağlı oluşları, onların baş- ka ülkelerin edebiyatlarından yararlanmasını engelle- miştir. D) Tanzimat eleştirmenleri ilk başta Fransız yazarları ör- nek alsa da daha sonraları özgün örnekler vermişlerdir. E) Tanzimat Dönemi yazarları daha çok Fransız yazarları örnek almışlardır. JYAYINLARI

6. Ödünç bir sesle konuşan yazar, hiçbir zaman kendi sesini bulamaz. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle aynı doğrultuda değildir? A Başkalarının izine basarak yürüyen sanatçının özgün olması zordur. B) Yenilikçi yazarlar, büyük yazarların yol açıcılığında iler- ler. C) Yazar, kendi içine ve gölgesine döndükçe etkilenmenin gölgesi azalır. D Başkasının sesini bastırıp kendi sesini bulan yazar öz- gündür. E) Yenilikçi yazarlar, edebiyatın olanaklarını bir adım ileri- ye taşırlar.

S Gezilerim sırasında oradaki yaşama dâhil olurum; fazla ilgi çekmemeye çalışırım, olağan yaşama fazla müdahale etmemeye çalışırım; mutlaka çekim önce- si sıcak ilişki kurarım. Onlardan biri olurum. Ora- daki yaşamı paylaşırım, bir süre sonra görünmez olurum; objektifimin ürkütücü yanı ortadan kalkar, unutulur. Rahatsız oldukları anda üstelemem, çekim yapmam. Bir yöreye ilk gittiğinizde sokakta ya da herhangi bir yerde sizi ilk karşılayanlar çocuklardır; o yöre hakkında bilgi verir, yönünüzü gösterirler. Onlar benim büyük arkadaşlarımdır. Oyunlarını, sevinçlerini, üzüntülerini paylaşırım. Ben onların fotoğraflarını çekerim onlar da benim. Yukarıdaki sözleri söyleyen kişi, fotoğraflarını çektiği ortamda nasıl bir davranış sergilemekte- dir? Ortama uyup doğal yaşama müdahale etmeyen B) En ilginç noktaları yakalama çabasında olan Çocukların özelliklerini yakalamaya çalışan Kişileri fotoğraf çekimi hakkında eğiten E) Fotoğrafını çektiği insanlarla senli benli olan H17 V E RENK

Sabahları başlarım yazmaya, kaç saat çalışacağım hiç belli olmaz çünkü zaman durur benim için. (1) Çalışmaya başlamadan önce, şiire yatkın bir duyar- lılıkla yüklü olup olmadığımı hissetmem gerekir. (II) Ama bu yetmez, ayrıca o gün belli bir yerde, belli bir saatte, hiçbir işim de olmamalı. (III) Yani günlerce masa başından kalkmayacakmışım gibi işe koyul- malıyım. (IV) Onu nasıl mı çağırırım? (V) Dergiler karıştırarak, kimi kitapların sayfalarını çevirerek. Sonra bir de bakarım ki o, nerede ve nasıl geldiği bilinmeyen ses; sözcüklere, dizelere dönüşüvermiş. Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisine, düşüncenin akışına göre "Öyle esin filan da bek- lemem, esini kendim çağırırım masama." cümlesi getirilmelidir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

TİKA, Türkiye'nin resmi kalkınma yardımı kuruluşu. 5 kıtada 54 ülkede bulunan ofislerimizle Türkiye'nin tecrübesini, zenginliğini, birikimini dünya insanları ile paylaşıyoruz. Ülkelerin kalkınmasındaki en önemli etkenlerden birini de kültürel kalkınma oluşturuyor. Türk irfan ve kültür dünyasının zenginliğini yansıtan, ülkelerle ortak tarihî bağlarımızı ifade eden kaynak eserler yayınlamaya çalışıyoruz. Örneğin Moğolistan'da yüzyıllarca milli değerlerini koruyan, Hoton Türkleri ile ilgili yayınladığımız kitap ve belgesel, Türkiye'de alanında ilk ve tek eser. Kudüs'teki Osmanlı varlığının 100 yıllık serencamını Abdülhamit Han'ın fotoğraf koleksiyonu ile ortaya koyan Fotoğraflarla Dünden Bugüne Kudüs kitabımız yine aynı şekilde araştırmacılar için kaynak bir eser niteliğindedir. Bu parçada tanıtılan“TİKA” adlı kuruluş ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Kurum daha çok Orta Asya'da çalışmalar yapmaktadır. B) Türk kültürünü yansıtan eserler yayınlamaktadır. e) Dünyanın birçok ülkesinde faaliyet göstermektedir. D) Etkin olduğu ülkelerde kalkınmaya yardımcı olmaktadır. E) Devlet desteğiyle çalışmalarını sürdürmektedir. 3. Y YAYINLARI İMİT

Kimse bulaşık yıkamak istemez. Utah Üniversitesinde "aile ve tüketici davranışları" konusunda çalışmalar yü- rüten Doç. Dr. Dan Carlson bulaşık yıkamanın; yemek pişirmek, tamirat yapmak, bahçe işleriyle uğraşmak gibi diğer zevkli ev işleriyle kıyaslandığında bir ödülü olma- dığını söylüyor. Bu sebeple insanlar bulaşık yıkama- yı sevmiyor. Öyle ki bulaşık yıkamaktan kaçınmak için değişik davranış şekilleri geliştiriyorlar. Mesela suçluluk duygusunu hafifletmek için tencerede bir parça yemek bırakıyorlar ki bulaşık yıkamak zorunda kalmasınlar. Bu parçadan hareketle, I. İnsanlar kendilerini mutlu edecek bir karşılığı olma- yan işleri yapmayı sevmemektedir. II. Yemek pişirmek ve bahçe işleriyle uğraşmak insan- lara belli oranda haz vermektedir. III. Bir işi yapmak istemeyen insan kendisini rahatlat- mak için o işin önüne çeşitli engeller koyabilmekte- dir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II DII ve III C) I ve II E) I, II ve III

D) insanlar karşılarına çıkan ilara hazır durum- daysa o olanaklardan alanabilir. E) Rondini tommayan ve bilmeyen kimselerin hayatta başarılı olma şansı yoktur. A₁P 23. Farklı arayışlar içinde olan sanatçılar, mimarlar, yönet- menler bir adım önde olur rakiplerine karşı. Çünkü ye- nilik yapmak isteyen biri hem getireceği yeniliği hem de eskiyi çok iyi bilmek zorundadır. Değişimin asıl olması gerektiğini biliyorsan değişim daha kolay ve hızlı ger- çekleşir, herkes tarafından benimseni Aşağıdakilerden hangisi bu parada anlatılmak iste- nen düşünceyle örtüşmektedir? A) Asıl değişim, kişinin kendisinde gerçekleşir. B) Öz kaybolmaz, değişen sadece dış görünüştür. C) Değerler yitirice değişim başlar. D Farklık eşinde olanlar, çağdaşlarının önünde yer alır. Farklı arayışlar, her çağda kendini gösterir. TYTEGZERSİZ20221-1 8