Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Kızıl ve
sanının,
sini bu
yapıtın
sal ve
esidir.
E) V.
2010)
ne
alaka
3. (1) Everdell, 20. yüzyıla damgasını vuran ve "uygar dün-
yanın görüp görebileceği en uzun süreli kültürel akım"
olarak nitelendirdiği modernizmin tanımının bir an önce
yapılmasında ısrarcı. (II) Modernizmin çerçevesini belir-
leyen tarihsel olguların ortaya çıktığını düşünen
Everdell, "İlk Modernler" boyunca okuru, bu olguların
arasında dolaştırıyor. (III) Modernizmi 19. yüzyıl düşün-
ce yapısıyla ayrıştırarak berraklaştırmaya çalışan
Everdell, 20. yüzyıl düşünme biçimlerini yapıtının mer-
kezine yerleştiriyor. (IV) Bu bağlamda bir tanıma ulaşa-
bilmek için modernizmin "çevresini sarmış olan kalaba-
lik'tan koparılması gerektiğini savunuyor. (V) "Mo-
dernizm; endüstriyalizm, kapitalizm, Marksizm ve ay-
dınlanma değildir, bunlar 19. yüzyıl kavramlarıdır." diyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra Yazarın "İlk Modernler" adlı eseri, onun amacı
doğrultusunda epey yol aldığını gösteriyor." cümlesi
getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
6.
147
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Kızıl ve sanının, sini bu yapıtın sal ve esidir. E) V. 2010) ne alaka 3. (1) Everdell, 20. yüzyıla damgasını vuran ve "uygar dün- yanın görüp görebileceği en uzun süreli kültürel akım" olarak nitelendirdiği modernizmin tanımının bir an önce yapılmasında ısrarcı. (II) Modernizmin çerçevesini belir- leyen tarihsel olguların ortaya çıktığını düşünen Everdell, "İlk Modernler" boyunca okuru, bu olguların arasında dolaştırıyor. (III) Modernizmi 19. yüzyıl düşün- ce yapısıyla ayrıştırarak berraklaştırmaya çalışan Everdell, 20. yüzyıl düşünme biçimlerini yapıtının mer- kezine yerleştiriyor. (IV) Bu bağlamda bir tanıma ulaşa- bilmek için modernizmin "çevresini sarmış olan kalaba- lik'tan koparılması gerektiğini savunuyor. (V) "Mo- dernizm; endüstriyalizm, kapitalizm, Marksizm ve ay- dınlanma değildir, bunlar 19. yüzyıl kavramlarıdır." diyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra Yazarın "İlk Modernler" adlı eseri, onun amacı doğrultusunda epey yol aldığını gösteriyor." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III D) IV E) V 6. 147
1. Benim metinlerimde ev başta olmak üzere mekân
duygusu çok önem taşır, yazdığım karakterlerin nerede
ve hangi şartlarda yaşadığını daha en baştan bilmem
gerekir çünkü çevre, insanın karakterini biçimleme
gücüne sahiptir. Özellikle büyük ölçekli yerleşimler,
metropoller olumlu ya da olumsuz açıdan büyüleyicidir.
Bu tür şehirlerden nefret ederiz veya onlara taparız. Kent;
olanaklarını sunuyorsa sevgi, sunmuyorsa nefret doğuyor
insanda. Aslında ikisi de yanlış çünkü kent denen yerleşim
yeri sunidir. Doğal şekilde oluşmamıştır ve insanın
doğasına aykırı binlerce ayrıntıya sahiptir. Oysa köyler
ve kasabalar zamanla oluşan ve doğal biçimde büyüyen
yerler. Buralar insanın doğasıyla da sağlıklı bir ilişkiye
sahip. Edebiyat - mekân bu açılardan değer taşır.
Bu parçanın konusu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kent yaşamının zorlukları
B) Metropollerin çekiciliği
C) Edebî metinlerde mekânın önemi
D) Yaşanılan yerin karakter üzerindeki etkisi
E) Küçük yerleşim birimlerinin olumlu yönleri
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Benim metinlerimde ev başta olmak üzere mekân duygusu çok önem taşır, yazdığım karakterlerin nerede ve hangi şartlarda yaşadığını daha en baştan bilmem gerekir çünkü çevre, insanın karakterini biçimleme gücüne sahiptir. Özellikle büyük ölçekli yerleşimler, metropoller olumlu ya da olumsuz açıdan büyüleyicidir. Bu tür şehirlerden nefret ederiz veya onlara taparız. Kent; olanaklarını sunuyorsa sevgi, sunmuyorsa nefret doğuyor insanda. Aslında ikisi de yanlış çünkü kent denen yerleşim yeri sunidir. Doğal şekilde oluşmamıştır ve insanın doğasına aykırı binlerce ayrıntıya sahiptir. Oysa köyler ve kasabalar zamanla oluşan ve doğal biçimde büyüyen yerler. Buralar insanın doğasıyla da sağlıklı bir ilişkiye sahip. Edebiyat - mekân bu açılardan değer taşır. Bu parçanın konusu aşağıdakilerden hangisidir? A) Kent yaşamının zorlukları B) Metropollerin çekiciliği C) Edebî metinlerde mekânın önemi D) Yaşanılan yerin karakter üzerindeki etkisi E) Küçük yerleşim birimlerinin olumlu yönleri
(
34.-35, soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
(1) Barnum Müzesi'ndeki öykülerin zengin bir hayal gücü,
dünyaya epey farklı bakan bir göz ve keskin bir zekayla
yazıldıkları aşikâr. (1) Ancak öykülerin esas ayırıcı özelliği:
hayal, düş ve gerçeklik arasındaki o kalin ve tozlu perdeleri
kaldırıp yerine ince birer tül çekmelerinde. (III) Bu bakımdan
Barnum Muzesi'ni kütüphanelerinizdeki Borges ve Poe kül-
liyatının yanına yerleştirmek yerinde olacaktır. (IV) Hem Poe
Eureka'nın başında, "Bu kitabı düşlerin tek gerçeklik oldu-
ğuna inananlara adıyorum." demiyor muydu? (V) Sahiden
soruyorum o zaman, nedir bu gerçek?
34. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra, düşüncenin akışına göre, "Nitekim bu yazarlar
rüya ile gerçek arasındaki sınırda gezinir dururlar." cüm-
lesi getirilebilir?
A) I.
B) II.
C) II.
Benzerlikleri ortaya koymak
D) IV.
35. Bu parçada geçen "kalin ve tozlu perdeleri kaldırıp ye-
rine ince birer tül çekmek" sözüyle anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
B) Birbirine yaklaştırmak
C) Anlamları somutlaştırmak
D Kapsamı belirginleştirmek
Farklılığa dikkat çekmek
E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
( 34.-35, soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Barnum Müzesi'ndeki öykülerin zengin bir hayal gücü, dünyaya epey farklı bakan bir göz ve keskin bir zekayla yazıldıkları aşikâr. (1) Ancak öykülerin esas ayırıcı özelliği: hayal, düş ve gerçeklik arasındaki o kalin ve tozlu perdeleri kaldırıp yerine ince birer tül çekmelerinde. (III) Bu bakımdan Barnum Muzesi'ni kütüphanelerinizdeki Borges ve Poe kül- liyatının yanına yerleştirmek yerinde olacaktır. (IV) Hem Poe Eureka'nın başında, "Bu kitabı düşlerin tek gerçeklik oldu- ğuna inananlara adıyorum." demiyor muydu? (V) Sahiden soruyorum o zaman, nedir bu gerçek? 34. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra, düşüncenin akışına göre, "Nitekim bu yazarlar rüya ile gerçek arasındaki sınırda gezinir dururlar." cüm- lesi getirilebilir? A) I. B) II. C) II. Benzerlikleri ortaya koymak D) IV. 35. Bu parçada geçen "kalin ve tozlu perdeleri kaldırıp ye- rine ince birer tül çekmek" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? B) Birbirine yaklaştırmak C) Anlamları somutlaştırmak D Kapsamı belirginleştirmek Farklılığa dikkat çekmek E) V.
7.
Seni her mecliste küçük düşürür
Kötülerle konup göçücü olma
03
Karacaoğlan'ın bu dizeleriyle, anlamca en iyi uyuşan
atasözü, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kötü söyleme eşine, zehir katar aşına.
B) Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.
C) Üzüm üzüme baka baka kararır.
D) Deli ile çıkma yola, başına getirir bela.
E) Kır atın yanında duran, ya huyundan ya suyundan...
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Seni her mecliste küçük düşürür Kötülerle konup göçücü olma 03 Karacaoğlan'ın bu dizeleriyle, anlamca en iyi uyuşan atasözü, aşağıdakilerden hangisidir? A) Kötü söyleme eşine, zehir katar aşına. B) Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim. C) Üzüm üzüme baka baka kararır. D) Deli ile çıkma yola, başına getirir bela. E) Kır atın yanında duran, ya huyundan ya suyundan...
25. Paris, çocukluğumun güzel anılarının şehriydi önceleri.
içine doğduğum, içinde büyüdüğüm kültür, çocuklu
ğumdan bu yana evde çalınan plaklar oraya yönelik
bir beğeni oluşturmuştu bende. Bu, "birinci dönem Pa-
ris sevgisi" diye adlandırdığım bir sevgiydi. Şimdilerde
ise Paris'i neden sevdiğimi düşünürken sevdiğim diğer
şehirlerin aklımdaki fotoğraflarını koyuyorum Paris'in
yanına. Heidelberg'i düşünüyorum mesela... Sonra is-
tanbul'u, Brugges'ü, Londra'yı... Birbirinden bu kadar
uzak, bu kadar bağımsız ve ayrı gezegenlere aitmiş gibi
görünen şehirlerin beni kendilerine çeken taraflarını dü-
şünüyorum. Zamanın akıp gitmiş sularına karışıyor zihni-
min nehri. Orta Çağ, diyorum kendi kendime. Bu kentler
Orta Çağ kentleri. O günden bugüne görüntüler sunuyor
her biri. Ama aynı zamanda kendilerini geleceğe taşıyan
çağdaş kentler bunlar.
27.
Bu parçaya göre, yazarın yeni dönemdeki Paris sev-
gisinin kaynağı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dünyanın diğer kentlerine benzememesi
B) Yaşayanlar üzerinde kültürel bir etki bırakması
C) Yazarın belleğinde başka kentleri canlandırması
D) Yazarın geçmişine yönelik anımsatmalar yapması
E Modernleşirken tarihî birikimini de korumuş olması
G
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
25. Paris, çocukluğumun güzel anılarının şehriydi önceleri. içine doğduğum, içinde büyüdüğüm kültür, çocuklu ğumdan bu yana evde çalınan plaklar oraya yönelik bir beğeni oluşturmuştu bende. Bu, "birinci dönem Pa- ris sevgisi" diye adlandırdığım bir sevgiydi. Şimdilerde ise Paris'i neden sevdiğimi düşünürken sevdiğim diğer şehirlerin aklımdaki fotoğraflarını koyuyorum Paris'in yanına. Heidelberg'i düşünüyorum mesela... Sonra is- tanbul'u, Brugges'ü, Londra'yı... Birbirinden bu kadar uzak, bu kadar bağımsız ve ayrı gezegenlere aitmiş gibi görünen şehirlerin beni kendilerine çeken taraflarını dü- şünüyorum. Zamanın akıp gitmiş sularına karışıyor zihni- min nehri. Orta Çağ, diyorum kendi kendime. Bu kentler Orta Çağ kentleri. O günden bugüne görüntüler sunuyor her biri. Ama aynı zamanda kendilerini geleceğe taşıyan çağdaş kentler bunlar. 27. Bu parçaya göre, yazarın yeni dönemdeki Paris sev- gisinin kaynağı aşağıdakilerden hangisidir? A) Dünyanın diğer kentlerine benzememesi B) Yaşayanlar üzerinde kültürel bir etki bırakması C) Yazarın belleğinde başka kentleri canlandırması D) Yazarın geçmişine yönelik anımsatmalar yapması E Modernleşirken tarihî birikimini de korumuş olması G
35. Seyirci: (1) --
Konuk: Dünyada insanlık 6 tane sanat dali
üzerine karar kılmış, UNESCO da bunu kabul
etmiş. Bunlar; resim, tiyatro, müzik, edebiyat,
mimarlık, dans. Geçmişten beri bunlara sanat
deniyor. Fakat bunlar beceriye dayalı birer üründür.
Mesela, bir tiyatro oyunu üstünkörü oynanıyorsa
sanat mı yapılmış oluyor? Eğer 6 tane sanat dali
var derseniz diğer sanat dallarını yokmuş gibi
görürsünüz. UNESCO, 6 sanat dalina; sinemayı,
fotoğrafçılığı ve sporu da ekledi. Yakında yemek
pişirmeyi de ekleyebilir. Sanat, işini özenle
yapabilme yeteneğidir aslında.
Seyirci: (II)--
Konuk: Bir kere tiyatro salonu az, sinema salonu
daha çok ve daha çok sinema filmi var. Tiyatroya
gitmek için biraz daha zahmet çekmeniz lazım.
Sinemaya gitmek kolay. İkisinde de oyuncu,
mekân ve senaryo var. Peki, biz neden tiyatroyu
değil de sinemayı tercih ediyoruz? Çünkü
kolayımıza geliyor. Aslında bu konuda bireyler,
kendilerini geliştirmek ve düşünmeyi ideal hedef
olarak görmek istediği zaman doğru karşılaştırma
yapabiliriz.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere sırasıyla
aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?
A) (1) Sanatın dallara ayrılmasında tutturulan
ölçütler hangileridir?
(II) Tiyatro oyuncularının sinema filmlerinde
daha üstün bir performans gösterdiği fikrine
katılıyor musunuz?
BI) Sanatı genel olarak hangi ana dallara
ayırarak incelemek doğru olacaktır?
(II) Sinema ile tiyatro, birbirini etkileyen bir
özellik taşımakta midir?
(1) Edebiyatın, sanat dalları arasında
gösterilmesi onun kapsam ve amacını
sınırlandırmakta midir?
(II) Sinema sektörünün tiyatro sektörüyle
iletişimi ve ilişkisi hakkında neler
söyleyebilirsiniz?
(1) Sanat sadece resim yapmak veya bir şeyler
almak mıdır, yoksa sanat her şey olabilir mi?
(II) Tiyatronun, sinemanın gerisinde kalmasıyla
ilgili neler düşünüyorsunuz?
EX(1) Sanatın net bir tanımını yapmak mümkün
müdür?
(II) Tiyatronun sinema ile rekabet edebilmesi
için ne gibi yenilikleri bünyesine taşıması
gerekmektedir?
11
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
35. Seyirci: (1) -- Konuk: Dünyada insanlık 6 tane sanat dali üzerine karar kılmış, UNESCO da bunu kabul etmiş. Bunlar; resim, tiyatro, müzik, edebiyat, mimarlık, dans. Geçmişten beri bunlara sanat deniyor. Fakat bunlar beceriye dayalı birer üründür. Mesela, bir tiyatro oyunu üstünkörü oynanıyorsa sanat mı yapılmış oluyor? Eğer 6 tane sanat dali var derseniz diğer sanat dallarını yokmuş gibi görürsünüz. UNESCO, 6 sanat dalina; sinemayı, fotoğrafçılığı ve sporu da ekledi. Yakında yemek pişirmeyi de ekleyebilir. Sanat, işini özenle yapabilme yeteneğidir aslında. Seyirci: (II)-- Konuk: Bir kere tiyatro salonu az, sinema salonu daha çok ve daha çok sinema filmi var. Tiyatroya gitmek için biraz daha zahmet çekmeniz lazım. Sinemaya gitmek kolay. İkisinde de oyuncu, mekân ve senaryo var. Peki, biz neden tiyatroyu değil de sinemayı tercih ediyoruz? Çünkü kolayımıza geliyor. Aslında bu konuda bireyler, kendilerini geliştirmek ve düşünmeyi ideal hedef olarak görmek istediği zaman doğru karşılaştırma yapabiliriz. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir? A) (1) Sanatın dallara ayrılmasında tutturulan ölçütler hangileridir? (II) Tiyatro oyuncularının sinema filmlerinde daha üstün bir performans gösterdiği fikrine katılıyor musunuz? BI) Sanatı genel olarak hangi ana dallara ayırarak incelemek doğru olacaktır? (II) Sinema ile tiyatro, birbirini etkileyen bir özellik taşımakta midir? (1) Edebiyatın, sanat dalları arasında gösterilmesi onun kapsam ve amacını sınırlandırmakta midir? (II) Sinema sektörünün tiyatro sektörüyle iletişimi ve ilişkisi hakkında neler söyleyebilirsiniz? (1) Sanat sadece resim yapmak veya bir şeyler almak mıdır, yoksa sanat her şey olabilir mi? (II) Tiyatronun, sinemanın gerisinde kalmasıyla ilgili neler düşünüyorsunuz? EX(1) Sanatın net bir tanımını yapmak mümkün müdür? (II) Tiyatronun sinema ile rekabet edebilmesi için ne gibi yenilikleri bünyesine taşıması gerekmektedir? 11
2.
Usta bir sanatçı, kendisini dinlemeye gelen
genç sanatçı adaylarına bazı öğütlerde
bulundu:
●
ya da yaz D
Kişiliğini kazanmak isteyen bir sanatçı, uzun
snule yıllar bıkmadan usanmadan çalışmalı, başka
sanatçıların etkilerinden kurtulmalı, kendi
busanat anlayışını oluşturmalıdır.
●
ESOZ
Sanatçı, içinde bulunduğu en yüksek yaşama
anlayışını taşımalıdır.
Sanatçı, çalışma ve yaratma olanaklarını
toplumun yüzlerce yıl biriktirdiği kültür
hazinesine dayandırmalıdır.
• Sanattan önce, sanatçının ruhu olmalıdır.
Sanatı bu ruh yaratır. Sanatçı, duygularının
dünyası yanında ruh ve ihtiyaçlardan doğmuş
bir aleme de biçim verir. Sanatçı herkese
benzemez. O, duyar ve duyurur.
A) Çağını yansıtmak
B) Özgün olmak
CÖzverili olmak
Bu parçada usta sanatçının verdiği öğütlere
göre, gençlerin gerçek sanatçı kimliğine
ulaşması için sahip olmaları gereken
özellikler arasında aşağıdakilerin hangisi
yoktur?
D) Sanatçı duyarlığı taşımak
E) Birikim sahibi olmak
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Usta bir sanatçı, kendisini dinlemeye gelen genç sanatçı adaylarına bazı öğütlerde bulundu: ● ya da yaz D Kişiliğini kazanmak isteyen bir sanatçı, uzun snule yıllar bıkmadan usanmadan çalışmalı, başka sanatçıların etkilerinden kurtulmalı, kendi busanat anlayışını oluşturmalıdır. ● ESOZ Sanatçı, içinde bulunduğu en yüksek yaşama anlayışını taşımalıdır. Sanatçı, çalışma ve yaratma olanaklarını toplumun yüzlerce yıl biriktirdiği kültür hazinesine dayandırmalıdır. • Sanattan önce, sanatçının ruhu olmalıdır. Sanatı bu ruh yaratır. Sanatçı, duygularının dünyası yanında ruh ve ihtiyaçlardan doğmuş bir aleme de biçim verir. Sanatçı herkese benzemez. O, duyar ve duyurur. A) Çağını yansıtmak B) Özgün olmak CÖzverili olmak Bu parçada usta sanatçının verdiği öğütlere göre, gençlerin gerçek sanatçı kimliğine ulaşması için sahip olmaları gereken özellikler arasında aşağıdakilerin hangisi yoktur? D) Sanatçı duyarlığı taşımak E) Birikim sahibi olmak 3.
33. Jill Price isimli bir kadın "hipertimestik sendromu
ile tanınan ilk kadın olarak bilim dünyasında
tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı.
Hipertimestik sendromu, hafiza ile ilgili olan
ve yaşadığı hiçbir şeyi unutmayan insanların
durumuna verilen isim. Yaşadığı her şeyi (%95)
hatırlayan bu kadının önceleri uydurmacı olduğu
sanılıyordu. Birtakım deneyler sonucu kanıtlara
ulaşıldı. Herhangi bir tarih seçilerek o gün
olan önemli olaylar, hava durumu ve dikkatini
çeken bazı durumlar, alınan cevaplar kayıtlanı
ile incelendiğinde bire bir tuttu ve testler tekrar
edildi. Devam eden testler ile sendrom şekillendi
ama tüm araştırmalara rağmen bazı insanların
yaşamayı çok istediği bu durumun nedeni
bulunamadı.
Bu parçada hipertimestik sendromu ile ilgili
aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
Seyid
Bazı insanların hipertimestik sendromuna
yakalanmayı istediğine
B) Hipertimestik sendromuna yakalanan ilk
insanın Jill Price olduğuna
Sendromun hafıza ile ilgili olduğuna
"D) Bu hastalığın varlığına önceleri inanılmadığına
Nedeninin tespit edilemediğine
Sey
Kon
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
33. Jill Price isimli bir kadın "hipertimestik sendromu ile tanınan ilk kadın olarak bilim dünyasında tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı. Hipertimestik sendromu, hafiza ile ilgili olan ve yaşadığı hiçbir şeyi unutmayan insanların durumuna verilen isim. Yaşadığı her şeyi (%95) hatırlayan bu kadının önceleri uydurmacı olduğu sanılıyordu. Birtakım deneyler sonucu kanıtlara ulaşıldı. Herhangi bir tarih seçilerek o gün olan önemli olaylar, hava durumu ve dikkatini çeken bazı durumlar, alınan cevaplar kayıtlanı ile incelendiğinde bire bir tuttu ve testler tekrar edildi. Devam eden testler ile sendrom şekillendi ama tüm araştırmalara rağmen bazı insanların yaşamayı çok istediği bu durumun nedeni bulunamadı. Bu parçada hipertimestik sendromu ile ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? Seyid Bazı insanların hipertimestik sendromuna yakalanmayı istediğine B) Hipertimestik sendromuna yakalanan ilk insanın Jill Price olduğuna Sendromun hafıza ile ilgili olduğuna "D) Bu hastalığın varlığına önceleri inanılmadığına Nedeninin tespit edilemediğine Sey Kon
20. Aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı bir
gerekçe içermektedir?
A) - Öykünün roman yazmak için bir ön hazırlık
olduğunu düşünüyor musunuz?
Öykü, başlı başına bir ustalık istediğinden
bunun doğru olduğunu sanmıyorum.
B)- Şiirinizin anlamsızlığa varan bir anlamı
olduğu eleştirilerine katılır mısınız?
- Şiirde anlama değil, şekle önem veririm.
Genç yazarların popüler olma kaygısı taşıdığı
doğru mu?
- Popüler olma isteği, edebî kişiliği
zedelemedikçe doğal karşılanmalıdır.
D)-Ahmet Hamdi Tanpınar'ın şair değil, yazar
olduğu düşüncesi ne kadar doğru?
- Bir sanatçının hangi unvanı taşıması
gerektiğine okurun değil, kendisinin karar
vermesi gerektiğini düşünüyorum.
E) - Gazetecilerin edebiyat dünyasına girme
isteklerini nasıl karşılamalıyız?
- Gazeteci kimlikleri ön planda olduğu sürece
edebî kişilik inşa etmeleri çok zor.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
20. Aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı bir gerekçe içermektedir? A) - Öykünün roman yazmak için bir ön hazırlık olduğunu düşünüyor musunuz? Öykü, başlı başına bir ustalık istediğinden bunun doğru olduğunu sanmıyorum. B)- Şiirinizin anlamsızlığa varan bir anlamı olduğu eleştirilerine katılır mısınız? - Şiirde anlama değil, şekle önem veririm. Genç yazarların popüler olma kaygısı taşıdığı doğru mu? - Popüler olma isteği, edebî kişiliği zedelemedikçe doğal karşılanmalıdır. D)-Ahmet Hamdi Tanpınar'ın şair değil, yazar olduğu düşüncesi ne kadar doğru? - Bir sanatçının hangi unvanı taşıması gerektiğine okurun değil, kendisinin karar vermesi gerektiğini düşünüyorum. E) - Gazetecilerin edebiyat dünyasına girme isteklerini nasıl karşılamalıyız? - Gazeteci kimlikleri ön planda olduğu sürece edebî kişilik inşa etmeleri çok zor.
KONU KAVRAMA TESTİ -2
7. Avrasya Tüneli, dünyada deniz altından geçen iki katlı ilk
kara yolu tünelidir. Avrasya Tüneli, Asya ve Avrupa yakala-
rını, deniz tabanından geçen bir kara yolu tüneli ile birbiri-
ne bağlamaktadır. İstanbul'da araç trafiğinin yoğun olduğu
Kazlıçeşme-Göztepe hattında hizmet veren Avrasya Tüne-
li, Toplam (14,6 kilometrelik bir güzergâhı kapsamaktadır.
Tünelin 5,4 kilometrelik bölümü, deniz tabanı altında özel
bir teknolojiyle inşa edilen iki katlı bir tünelden ve diğer
metotlarla inşa edilen bağlantı tünellerinden oluşmaktadır.
Tünel geçişi ve yol iyileştirme, genişletme çalışmaları araç
trafiğini rahatlatmaktadır. Günde ortalama 100-120 bin
aracın bu tünelden geçebileceği hesaplanarak yapılmıştır.
Bu parçanın anlatımında;
1. öyküleme,
II. açıklama,
III. sayısal verilerden yararlanma,
IV. karşılaştırma
tekniklerinden hangileri yoktur?
A) Yalnız I
D) I ve III
B) Yalnız II
EI ve IV
C) Yalnız IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
KONU KAVRAMA TESTİ -2 7. Avrasya Tüneli, dünyada deniz altından geçen iki katlı ilk kara yolu tünelidir. Avrasya Tüneli, Asya ve Avrupa yakala- rını, deniz tabanından geçen bir kara yolu tüneli ile birbiri- ne bağlamaktadır. İstanbul'da araç trafiğinin yoğun olduğu Kazlıçeşme-Göztepe hattında hizmet veren Avrasya Tüne- li, Toplam (14,6 kilometrelik bir güzergâhı kapsamaktadır. Tünelin 5,4 kilometrelik bölümü, deniz tabanı altında özel bir teknolojiyle inşa edilen iki katlı bir tünelden ve diğer metotlarla inşa edilen bağlantı tünellerinden oluşmaktadır. Tünel geçişi ve yol iyileştirme, genişletme çalışmaları araç trafiğini rahatlatmaktadır. Günde ortalama 100-120 bin aracın bu tünelden geçebileceği hesaplanarak yapılmıştır. Bu parçanın anlatımında; 1. öyküleme, II. açıklama, III. sayısal verilerden yararlanma, IV. karşılaştırma tekniklerinden hangileri yoktur? A) Yalnız I D) I ve III B) Yalnız II EI ve IV C) Yalnız IV
IZ.
- yer-
le ve
utar,
ba-
sma-
sev-
eştiri
çer-
Evrilt.
Evrilt-
zırla-
iğini
zet-
gibi
iler-
kar-
un-
uları
me-
-
SÖ-
?
mikZ YAYINLARI
14
B
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Tarihi gelişimine baktığımızda 1970'lerde NLP tekniğini ortaya
koyan Richard Bandler ve dil bilimci John Grinder'in aklından
herhangi bir psikoterapi yöntemi geliştirmek bile geçmiyordu
aslında. Tek motivasyonları insanlanı "anlamaya" çalışmak olan
bu ikili, özellikle de iş yaşamında kayda değer başarılar göste-
ren bireylerle bu başarılara ulaşamayanlar arasındaki farklarla
ilgileniyorlar. Kişiyi başarıya taşıyan karakter özellikleri saptana-
bilirse bunların diğerlerine de öğretilebileceğini düşünüyorlar.
Bu noktadan sonra NLP pek çok alanda bir teknik olarak kulla-
nılmaya başlanıyor. Kalabalık içinde konuşurken stresi yenebil-
me gibi. Ancak kalabalık içinde insanı strese sokan sosyal kay-
gıyla örümcek görünce çığlıklar attırabilen bir fobi arasında çok
da fark olmadığını fark eden "NLP uzmanları", bu tekniği bir psi-
koterapi yöntemi olarak da kullanmaya başlıyorlar.
39. Bu parçadan NLP ile ilgili olarak;
I. NLP'nin doğuş sürecine ve kullanım alanlarına
II. NLP'nin psikolojinin temelini oluşturduğuna
III NLP'nin psikoterapide öteki yöntemlerden başarılı ol-
duğuna
yargılarından hangisine ulaşılabilir?
A Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
Il ve III
CyYalnız III
40. Bu parça için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)
Düşünülenin ötesinde bir sonuç alınmasından bahse-
dilmiştir.
B) Örnekleme yöntemiyle konu açıklanmaya çalışılmıştır.
C) Konuyla ilgili terimlere yer verilmiştir.
D) Tanımlama yöntemiyle verilen bilgi netleştirilmiştir.
E) Benzerlik ilgisiyle karşılaştırmaya yer verilmiştir.
TÜRKÇE TESTİ BİTTİ.
SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
IZ. - yer- le ve utar, ba- sma- sev- eştiri çer- Evrilt. Evrilt- zırla- iğini zet- gibi iler- kar- un- uları me- - SÖ- ? mikZ YAYINLARI 14 B 39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Tarihi gelişimine baktığımızda 1970'lerde NLP tekniğini ortaya koyan Richard Bandler ve dil bilimci John Grinder'in aklından herhangi bir psikoterapi yöntemi geliştirmek bile geçmiyordu aslında. Tek motivasyonları insanlanı "anlamaya" çalışmak olan bu ikili, özellikle de iş yaşamında kayda değer başarılar göste- ren bireylerle bu başarılara ulaşamayanlar arasındaki farklarla ilgileniyorlar. Kişiyi başarıya taşıyan karakter özellikleri saptana- bilirse bunların diğerlerine de öğretilebileceğini düşünüyorlar. Bu noktadan sonra NLP pek çok alanda bir teknik olarak kulla- nılmaya başlanıyor. Kalabalık içinde konuşurken stresi yenebil- me gibi. Ancak kalabalık içinde insanı strese sokan sosyal kay- gıyla örümcek görünce çığlıklar attırabilen bir fobi arasında çok da fark olmadığını fark eden "NLP uzmanları", bu tekniği bir psi- koterapi yöntemi olarak da kullanmaya başlıyorlar. 39. Bu parçadan NLP ile ilgili olarak; I. NLP'nin doğuş sürecine ve kullanım alanlarına II. NLP'nin psikolojinin temelini oluşturduğuna III NLP'nin psikoterapide öteki yöntemlerden başarılı ol- duğuna yargılarından hangisine ulaşılabilir? A Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II Il ve III CyYalnız III 40. Bu parça için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Düşünülenin ötesinde bir sonuç alınmasından bahse- dilmiştir. B) Örnekleme yöntemiyle konu açıklanmaya çalışılmıştır. C) Konuyla ilgili terimlere yer verilmiştir. D) Tanımlama yöntemiyle verilen bilgi netleştirilmiştir. E) Benzerlik ilgisiyle karşılaştırmaya yer verilmiştir. TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
TYT / Türkçe
28. Dille ilgili, geçen birkaç yüzyıl içinde takınılan tutum iki aşa-
malıdır. Osmanlı bilim ve sanat adamlarının hedefinde Fran-
sızca terimler vardı. Bunlara Arapça, Farsça kelime kök ve
eklerinden karşılık bulmuşlar. Cumhuriyet aydınının hede-
finde ise iki husus vardır: Biri Osmanlı Türkçesinden gelen
kelimelere karşılık bulmak, diğeri Batı dillerinden gelenle-
ri Türkçe ek ve köklerle karşılamak. Cumhuriyet'in ilanın-
dan ve Türk Dil Kurumunun kurulmasından sonra ağırlıkla
Osmanlı sanat ve bilim terimlerini Türkiye Türkçesine ak-
tarmakla geçmiştir. Batı kökenli hedefi ise ihmal edilmiş-
tir. Bu etkinliklerin muhasebesi yapılamamış, başarı dere-
cesi ortaya konulmamıştır. Türkçeleştirme işi 1970'li yıllara
kadar uzamış, bir yandan da bu süre içinde Batı'dan ge-
len terimlerle meşgul olunmuştur. Giderek hızını kaybeden
Türkçeleştirme eğilimi, özellikle terimlerde Türkçeye zarar
verme noktasına gelmiştir.
Bu parçadan,
1. Cumhuriyet Dönemi'nde aydınlar, Osmanlıca sözcük-
lere karşılıklar bulmaya çalışmıştır.
II.
Bir noktadan sonra terimlerin Türkçeleştirilmesi işi, Türk-
çenin aleyhinde gelişmeye başlamıştır.
III. Türk Dil Kurumu, Batı kaynaklı sanat ve bilim terimleri-
ni Türkçeleştirmeye uğraşmıştır.
yargılarından hangisi ya da hangilerine ulaşılamaz?
A) Yatmız I
D) Ixe III
B) Yalnız II
EII ve III
C) Yalnız III
mrkz YAYINLARI
29. Yazar; Es
tik Yunan
sında top
ne ve ara
hatırlama
Assmann
narak top
mann, y
ramlarıy
Assman
lar getiri
dan Ant
nin köke
bir bakı
Bu par
hangis
A) Bili
olus
B) Yaz
dü
C) Yaz
diğ
D) Me
E) Sa
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT / Türkçe 28. Dille ilgili, geçen birkaç yüzyıl içinde takınılan tutum iki aşa- malıdır. Osmanlı bilim ve sanat adamlarının hedefinde Fran- sızca terimler vardı. Bunlara Arapça, Farsça kelime kök ve eklerinden karşılık bulmuşlar. Cumhuriyet aydınının hede- finde ise iki husus vardır: Biri Osmanlı Türkçesinden gelen kelimelere karşılık bulmak, diğeri Batı dillerinden gelenle- ri Türkçe ek ve köklerle karşılamak. Cumhuriyet'in ilanın- dan ve Türk Dil Kurumunun kurulmasından sonra ağırlıkla Osmanlı sanat ve bilim terimlerini Türkiye Türkçesine ak- tarmakla geçmiştir. Batı kökenli hedefi ise ihmal edilmiş- tir. Bu etkinliklerin muhasebesi yapılamamış, başarı dere- cesi ortaya konulmamıştır. Türkçeleştirme işi 1970'li yıllara kadar uzamış, bir yandan da bu süre içinde Batı'dan ge- len terimlerle meşgul olunmuştur. Giderek hızını kaybeden Türkçeleştirme eğilimi, özellikle terimlerde Türkçeye zarar verme noktasına gelmiştir. Bu parçadan, 1. Cumhuriyet Dönemi'nde aydınlar, Osmanlıca sözcük- lere karşılıklar bulmaya çalışmıştır. II. Bir noktadan sonra terimlerin Türkçeleştirilmesi işi, Türk- çenin aleyhinde gelişmeye başlamıştır. III. Türk Dil Kurumu, Batı kaynaklı sanat ve bilim terimleri- ni Türkçeleştirmeye uğraşmıştır. yargılarından hangisi ya da hangilerine ulaşılamaz? A) Yatmız I D) Ixe III B) Yalnız II EII ve III C) Yalnız III mrkz YAYINLARI 29. Yazar; Es tik Yunan sında top ne ve ara hatırlama Assmann narak top mann, y ramlarıy Assman lar getiri dan Ant nin köke bir bakı Bu par hangis A) Bili olus B) Yaz dü C) Yaz diğ D) Me E) Sa
e
f
D
TYT / Türkçe
9. 1. Parasız Yatılı, Füruzan'a, ilk eseri olmasına rağmen, Sa-
it Faik Hikâye Armağanı kazandırdı.
II. Bu kitapta yazar; parasız yatılı sınavlarını, dul bir kadını
ve onun yetim kalmış kızını içten ve sade bir anlatımla
gözler önüne sermiştir.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir bi-
çimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir?
Á) Sait Faik Hikâye Armağanı'nı Parasız Yatılı adlı ilk kita-
bıyla kazanan Füruzan, yaşlı bir kadın ve onun yetim
kızını özgün bir dil ve içten bir anlatımla okuyucunun
karşısına çıkarmış.
B) Füruzan, Sait Faik Hikâye Armağanı kazanan ilk kitabı
Parasız Yatılı'da dul bir kadını, onun yetim kalmış kızı-
ni ve parasız yatılı sınavlarını sıcak, yalın bir dille anlat-
mış.
C) Dul bir kadını, onun yetim kalmış kızını ve parasız yatılı
sınavlarını anlattığı, Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kaza-
nan ilk kitabı Parasız Yatılı'da Füruzan, oldukça ilgi çe-
kici ve sade bir dil yeğlemiştir.
D) Füruzan; canlı ve samimi bir dile, parasız yatılı sınav-
larını, dul bir kadını ve onun yetim kalmış kızını gözler
önüne serdiği Parasız Yatılı kitabıyla Sait Faik Hikâye
Armağanı'nı ilk kez almış oldu.
E) Parasız Yatılı, Füruzan'ın içten ve samimi bir dille parasız
yatılı sınavlarını, dul bir kadını ve onun yetim kalmış kı-
zını anlattığı, Sait Faik Hikâye Armağanı kazanan hikâ-
ye kitaplarından biridir.
YAYINLARI
mrkz
11. Aşağıda
mi ile ile
A) Dün
re ko
B) Vefa
dere
Gaz
has
Şirin
sab
Sık
yor
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
e f D TYT / Türkçe 9. 1. Parasız Yatılı, Füruzan'a, ilk eseri olmasına rağmen, Sa- it Faik Hikâye Armağanı kazandırdı. II. Bu kitapta yazar; parasız yatılı sınavlarını, dul bir kadını ve onun yetim kalmış kızını içten ve sade bir anlatımla gözler önüne sermiştir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir bi- çimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? Á) Sait Faik Hikâye Armağanı'nı Parasız Yatılı adlı ilk kita- bıyla kazanan Füruzan, yaşlı bir kadın ve onun yetim kızını özgün bir dil ve içten bir anlatımla okuyucunun karşısına çıkarmış. B) Füruzan, Sait Faik Hikâye Armağanı kazanan ilk kitabı Parasız Yatılı'da dul bir kadını, onun yetim kalmış kızı- ni ve parasız yatılı sınavlarını sıcak, yalın bir dille anlat- mış. C) Dul bir kadını, onun yetim kalmış kızını ve parasız yatılı sınavlarını anlattığı, Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kaza- nan ilk kitabı Parasız Yatılı'da Füruzan, oldukça ilgi çe- kici ve sade bir dil yeğlemiştir. D) Füruzan; canlı ve samimi bir dile, parasız yatılı sınav- larını, dul bir kadını ve onun yetim kalmış kızını gözler önüne serdiği Parasız Yatılı kitabıyla Sait Faik Hikâye Armağanı'nı ilk kez almış oldu. E) Parasız Yatılı, Füruzan'ın içten ve samimi bir dille parasız yatılı sınavlarını, dul bir kadını ve onun yetim kalmış kı- zını anlattığı, Sait Faik Hikâye Armağanı kazanan hikâ- ye kitaplarından biridir. YAYINLARI mrkz 11. Aşağıda mi ile ile A) Dün re ko B) Vefa dere Gaz has Şirin sab Sık yor
89000
10.
WEATHE
9.
Orta Amerika ülkesi El Salvador'da çok eski bir köy kalıntısı
bulundu. 1400 yıllık olduğu tahmin edilen kalıntılar, Maya
sm medeniyetine ait. Köyün volkanik bir patlama sonunda ye-
rin altına gömüldüğü ve
- çok az hasar gördüğü belir-
tildi. Köy kalıntılarını Colorode Boulder Üniversitesindeki
araştırmacılar ortaya çıkardı. Araştırmaya göre köydeki
Mayalar; ekonomik, dinsel, tarımsal ve mimarlıkla ilgili fa-
aliyetlerini belirli ölçütlere ve sıkı bir kontrole bağlı kalarak
yapıyordu. "Ceren" adlı bu Maya köyüyle ilgili her geçen
gün yeni bilgilere ulaşılacağı tahmin ediliyor.
Bu parçada boş bırakılan yere dil ve anlatım açısında,
getirilmesi en uygun söz aşağıdakilerden hangisinde
verilmiştir?
Aiyi korunduğu için
BY yeniden yapıldığı için
üzerinde biriken kül tabakası sayesinde
D) turistlerin bilinçli davranmaları sayesinde
EX devletin özel önlemler almasından dolayı
corda
Onun dışında ne insanı ne de eserini tasarlayıp an-
lamlandırabiliriz. Böyle olmakla beraber, insanı yücelten
ve toplum, onu alcaltivor da Büyüklük do lau
LINE
11
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
89000 10. WEATHE 9. Orta Amerika ülkesi El Salvador'da çok eski bir köy kalıntısı bulundu. 1400 yıllık olduğu tahmin edilen kalıntılar, Maya sm medeniyetine ait. Köyün volkanik bir patlama sonunda ye- rin altına gömüldüğü ve - çok az hasar gördüğü belir- tildi. Köy kalıntılarını Colorode Boulder Üniversitesindeki araştırmacılar ortaya çıkardı. Araştırmaya göre köydeki Mayalar; ekonomik, dinsel, tarımsal ve mimarlıkla ilgili fa- aliyetlerini belirli ölçütlere ve sıkı bir kontrole bağlı kalarak yapıyordu. "Ceren" adlı bu Maya köyüyle ilgili her geçen gün yeni bilgilere ulaşılacağı tahmin ediliyor. Bu parçada boş bırakılan yere dil ve anlatım açısında, getirilmesi en uygun söz aşağıdakilerden hangisinde verilmiştir? Aiyi korunduğu için BY yeniden yapıldığı için üzerinde biriken kül tabakası sayesinde D) turistlerin bilinçli davranmaları sayesinde EX devletin özel önlemler almasından dolayı corda Onun dışında ne insanı ne de eserini tasarlayıp an- lamlandırabiliriz. Böyle olmakla beraber, insanı yücelten ve toplum, onu alcaltivor da Büyüklük do lau LINE 11
par berkary
13. Pek uzunca bir zamandır günlük hayatının en az bir
safhası sahaflarda geçen bir insanım ben. Bazısının
önünden geçerken duruyor sergisine bakıyorum, bazısının
vitrininde eğleniyorum, bir tanesine ise mutlaka sabah
veya akşam üzeri uğruyorum. Gün boyu kitaplarla
uğraşmam, gece evde sayfalar arasında gezinmem
yetmiyor gibi bir de o cazibeli yığının çekimine kapılıyor, o
kitaptan bu dergi sayfasına, şu objeden bu sararmış zarfa
uzanıp duruyorum. Hele uzun süredir aradığım bir yazarın
imzalı kitabına veya yılların hafızasında tortulaşıp dibe
çökmüş bir unutulmuş yayın gördüğümde heyecanlanıyor,
orada onları yiyip yutmak, vakti unutup kendimden
geçmek istiyorum. Oysa bilmez değilim bütün bunları bize
sunan sahaf denilen o mucizevi varlıktır ve onların safina,
sarrafina her zaman rastlanmaz.
ÖSK
Bu parçada sahaflarla ilgili anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Değerin anlamını çok kavrayan nadir bir meslek
erbabıdır.
B) Günlük yaşamın akışına direnerek eskinin gücünü
ortaya koyarlar.
C) Kıymet bilen, önemli hizmetlerde bulunan ve sayıları
az insanlardır.
D) Geçmişle gelecek arasında köprü kurarlar, insanları
birbirilerine bağlarlar.
E) Kültür hizmeti vermeyi başarmaları açısından hak
ettikleri değeri görmemektedirler.
3D yayınları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
par berkary 13. Pek uzunca bir zamandır günlük hayatının en az bir safhası sahaflarda geçen bir insanım ben. Bazısının önünden geçerken duruyor sergisine bakıyorum, bazısının vitrininde eğleniyorum, bir tanesine ise mutlaka sabah veya akşam üzeri uğruyorum. Gün boyu kitaplarla uğraşmam, gece evde sayfalar arasında gezinmem yetmiyor gibi bir de o cazibeli yığının çekimine kapılıyor, o kitaptan bu dergi sayfasına, şu objeden bu sararmış zarfa uzanıp duruyorum. Hele uzun süredir aradığım bir yazarın imzalı kitabına veya yılların hafızasında tortulaşıp dibe çökmüş bir unutulmuş yayın gördüğümde heyecanlanıyor, orada onları yiyip yutmak, vakti unutup kendimden geçmek istiyorum. Oysa bilmez değilim bütün bunları bize sunan sahaf denilen o mucizevi varlıktır ve onların safina, sarrafina her zaman rastlanmaz. ÖSK Bu parçada sahaflarla ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Değerin anlamını çok kavrayan nadir bir meslek erbabıdır. B) Günlük yaşamın akışına direnerek eskinin gücünü ortaya koyarlar. C) Kıymet bilen, önemli hizmetlerde bulunan ve sayıları az insanlardır. D) Geçmişle gelecek arasında köprü kurarlar, insanları birbirilerine bağlarlar. E) Kültür hizmeti vermeyi başarmaları açısından hak ettikleri değeri görmemektedirler. 3D yayınları
2. Okuyacağım kitap "tutkallı kitap" olmalı. Yapışmalı elime,
kafama, yüreğime. Kelime oyunlarına boğmamalı, ip cam-
bazı olmamalı; sarmalı ve sarsmalı beni kitap. Okuyaca-
ğım satırlardan, bugüne kadar almadığım tatları almalıyım
ve okuduklarım satırlarda kalmamalı, bana saldırmalı. Sar-
maşık gibi sarılmalı benliğimin bedenine. Yalnızca yazılı-
şındaki güçle değil verdiği iletiyle de yer etmeli belleğimde. F
Bu parçada anlatılmak isteneni en kapsamlı ifade eden
cümle aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okunmaya uygun kitaplar, sade ve doğal anlatımlı
kitaplardır.
B) Yalın ve özgün bir anlatımı olan kitaplar okunmaya
değer kitaplardır.
C) İnsana bir şeyler veren ve onu eğiten yapıtları okumak
gerekir.
D) Anlatımıyla ve içeriğiyle okuyucuyu etkileyen kitaplar
okunmayı hak eder.
E) İnsanın kişiliğini biçimlendirmeyen kitapların okunmaya
değer yanı yoktur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Okuyacağım kitap "tutkallı kitap" olmalı. Yapışmalı elime, kafama, yüreğime. Kelime oyunlarına boğmamalı, ip cam- bazı olmamalı; sarmalı ve sarsmalı beni kitap. Okuyaca- ğım satırlardan, bugüne kadar almadığım tatları almalıyım ve okuduklarım satırlarda kalmamalı, bana saldırmalı. Sar- maşık gibi sarılmalı benliğimin bedenine. Yalnızca yazılı- şındaki güçle değil verdiği iletiyle de yer etmeli belleğimde. F Bu parçada anlatılmak isteneni en kapsamlı ifade eden cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) Okunmaya uygun kitaplar, sade ve doğal anlatımlı kitaplardır. B) Yalın ve özgün bir anlatımı olan kitaplar okunmaya değer kitaplardır. C) İnsana bir şeyler veren ve onu eğiten yapıtları okumak gerekir. D) Anlatımıyla ve içeriğiyle okuyucuyu etkileyen kitaplar okunmayı hak eder. E) İnsanın kişiliğini biçimlendirmeyen kitapların okunmaya değer yanı yoktur.