Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

2. Edmund Burke, bir güzel sözünde şunu söyler: "Kötülüğün
kazanması için gereken tek şey, iyi insanların hiçbir şey
yapmamasıdır."
Aşağıdaki cümlelerden hangisi alıntılanan sözle an-
lamca en yakındır?
A) İyilerin mağlup olmasının sebebi, iyilerin ayrı ayrı; kötü-
lerin ise iş birliği içinde hareket etmesidir.
B) İyi insanın tembelliği, kötülüğün zaferinin kaynağıdır.
C) Çalışmayıp tembellik yapan kişi, iyi insan da olsa kötü
sonuçlara maruz kalır.
Dyinin yanında yer almayan, kötünün güçlenmesine
katkıda bulunur.
E) Kötülerle değil kötülükle mücadele edilmedikçe kötülük
kökten yok edilemez.
S
A
M
A
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Edmund Burke, bir güzel sözünde şunu söyler: "Kötülüğün kazanması için gereken tek şey, iyi insanların hiçbir şey yapmamasıdır." Aşağıdaki cümlelerden hangisi alıntılanan sözle an- lamca en yakındır? A) İyilerin mağlup olmasının sebebi, iyilerin ayrı ayrı; kötü- lerin ise iş birliği içinde hareket etmesidir. B) İyi insanın tembelliği, kötülüğün zaferinin kaynağıdır. C) Çalışmayıp tembellik yapan kişi, iyi insan da olsa kötü sonuçlara maruz kalır. Dyinin yanında yer almayan, kötünün güçlenmesine katkıda bulunur. E) Kötülerle değil kötülükle mücadele edilmedikçe kötülük kökten yok edilemez. S A M A
Önemsiz gibi görünen durumlar, etkiledikleri
olayları bambaşka bir hâle büründürebilir. Kaos
Teorisi'ni ortaya koyan Edward Lorenz, 1963'te
meteorolog olarak çalışırken bir sistemin başlangıç
verilerindeki ufacık değişikliklerin bile büyük ve
öngörülemez sonuçlar doğurabileceğini fark etti.
İlk hesaplamasında, 0,506127 sayısını başlangıç
verisi olarak kullandı. İkinci hesaplamada ise 0,506
sayısını verdi. İki sayı arasında sadece binde
bir, yani bir kelebeğin kanat çırpmasının yarattığı
rüzgârla eş değerde fark olmasına rağmen süreç
içinde, ikinci hesap birinci hesaptan çok farklı
neticeler verdi. Lorenz, küçük değişikliklerin büyük
ve öngörülemez sonuçlar doğurabilme ihtimalini, şu
şekilde örneklendirmişti: "Amazon Ormanları'nda bir
kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına
neden olabilir." Onun bu fikirleri, "kelebek etkisi"
olarak anıldı ve filmlere konu oldu, üzerine felsefeler
geliştirildi.
3. Aşağıdakilerden hangisi "kelebek etkisi" ile
ilişkilendirilebilir?
A) İnsan, hayatının akışını ancak gerçekten isterse
değiştirebilir.
B) Bir şeyi başarmanın yolu başaracağına inanmak-
tan geçer.
C) Hayatta, her durum, gerçekleşen her eylem de-
ğerlidir.
D) Bir olay ya da durum, sebebine değil sonucuna
bakılarak değerlendirilmelidir.
E) İnsan, yaptığı küçük hatalardan ders almayı bilirse
gelişir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Önemsiz gibi görünen durumlar, etkiledikleri olayları bambaşka bir hâle büründürebilir. Kaos Teorisi'ni ortaya koyan Edward Lorenz, 1963'te meteorolog olarak çalışırken bir sistemin başlangıç verilerindeki ufacık değişikliklerin bile büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabileceğini fark etti. İlk hesaplamasında, 0,506127 sayısını başlangıç verisi olarak kullandı. İkinci hesaplamada ise 0,506 sayısını verdi. İki sayı arasında sadece binde bir, yani bir kelebeğin kanat çırpmasının yarattığı rüzgârla eş değerde fark olmasına rağmen süreç içinde, ikinci hesap birinci hesaptan çok farklı neticeler verdi. Lorenz, küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilme ihtimalini, şu şekilde örneklendirmişti: "Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir." Onun bu fikirleri, "kelebek etkisi" olarak anıldı ve filmlere konu oldu, üzerine felsefeler geliştirildi. 3. Aşağıdakilerden hangisi "kelebek etkisi" ile ilişkilendirilebilir? A) İnsan, hayatının akışını ancak gerçekten isterse değiştirebilir. B) Bir şeyi başarmanın yolu başaracağına inanmak- tan geçer. C) Hayatta, her durum, gerçekleşen her eylem de- ğerlidir. D) Bir olay ya da durum, sebebine değil sonucuna bakılarak değerlendirilmelidir. E) İnsan, yaptığı küçük hatalardan ders almayı bilirse gelişir.
Sanat, önü kalabalık bir çeşmedir. Kimi bu çeşmenin
XS
bilek kalınlığında dökülen kevseriyle avuçlarını
doldurup içer, kimi dolu avuçlardan fışkıran
damlacıklarla dilini ıslatır, kimi çeşmenin yalağındaki
artık sulara başını gömer, kimi de bu artık suların
toprak üzerinde akan ve ayaklar altında ezilen bulanık
ve çamurlu yollarına yüzükoyun kapanır.
Bu parçadan sanatla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi çıkarılabilir?
A) Her insana hitap eder.
B) Herkes birikim ve ilgisine göre yararlanır.
Cinsanlar için bir yaşam kaynağıdır.
D) İnsanın hayatında her zaman vardır.
E) Herkesin ilgi alanı içindedir.
b
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Sanat, önü kalabalık bir çeşmedir. Kimi bu çeşmenin XS bilek kalınlığında dökülen kevseriyle avuçlarını doldurup içer, kimi dolu avuçlardan fışkıran damlacıklarla dilini ıslatır, kimi çeşmenin yalağındaki artık sulara başını gömer, kimi de bu artık suların toprak üzerinde akan ve ayaklar altında ezilen bulanık ve çamurlu yollarına yüzükoyun kapanır. Bu parçadan sanatla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılabilir? A) Her insana hitap eder. B) Herkes birikim ve ilgisine göre yararlanır. Cinsanlar için bir yaşam kaynağıdır. D) İnsanın hayatında her zaman vardır. E) Herkesin ilgi alanı içindedir. b 3.
Zaman geçiyor ben de geçiyorum nasıl olsa su
laraktan. Geçmek, eşyaya dokunarak daha anlamlı kılıyor
beni. Bu yıl, tarlada kaç gece uyuduğumu hesaplıyorum
traktörün mazot kokan gölgesinde ve sanki fıskiyenin bulut
avuçlarıyla ovuyorum alnımı öğle sıcağında. Şurada
akşamdan kalma kül... Küldeki ışık gözlerimi alıyor. Külün
yüreğindeki ışığa bakıyorum. Gözlerimi alıyor. Küçük ve
ölgün dahi olsa ışık, bu külün içinde bir gönül gibi parıldı-
yor. Yüreğim çarpıyor. Şair gerilerden eşyaya bakıyor, iyice
bakıyor. Yaz çiçeği şiir sütüne dönüşüyor. İnsanın içine
eğiliyor ovanın yeşil tonu. Buğday tarlalarından yayılarak
kırları, ovaları bir daha dolduruyor şiir... "Yozgat sürmelisi”yle
başlayan yakıcı ses, başakların hışırtısı arasından duyuluyor,
"Kırmızı buğday ayrılmıyor sezinden" diye çayır biçmeden
dönen ırgatın dokunaklı tonlamasıyla. Belki bir selam
Yozgat'tan Manisa'ya, belki bir güzelleme, bıçak gibi inen
yüreğe. Uzayıp gidiyor hışırtısı ekinlerin dalga dalga. Belki
kasketi düşmez rençperin, yağmur yağmaz, hışırtı sürer...
Bu parçanın anlatımı için aşağıda verilenlerden hangisi
yanlıştır?
5.
A) Çeşitli duyularla algılanan ayrıntılardan yararlanılmıştır.
Öznel yargılara yer verilmiştir.
C) Olaylar oluş sırasına göre verilmiştir.
DŞiir diline özgü bir anlatımla oluşturulmuştur.
E) Benzetmeye başvurulmuştur.
Yayınla
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
Zaman geçiyor ben de geçiyorum nasıl olsa su laraktan. Geçmek, eşyaya dokunarak daha anlamlı kılıyor beni. Bu yıl, tarlada kaç gece uyuduğumu hesaplıyorum traktörün mazot kokan gölgesinde ve sanki fıskiyenin bulut avuçlarıyla ovuyorum alnımı öğle sıcağında. Şurada akşamdan kalma kül... Küldeki ışık gözlerimi alıyor. Külün yüreğindeki ışığa bakıyorum. Gözlerimi alıyor. Küçük ve ölgün dahi olsa ışık, bu külün içinde bir gönül gibi parıldı- yor. Yüreğim çarpıyor. Şair gerilerden eşyaya bakıyor, iyice bakıyor. Yaz çiçeği şiir sütüne dönüşüyor. İnsanın içine eğiliyor ovanın yeşil tonu. Buğday tarlalarından yayılarak kırları, ovaları bir daha dolduruyor şiir... "Yozgat sürmelisi”yle başlayan yakıcı ses, başakların hışırtısı arasından duyuluyor, "Kırmızı buğday ayrılmıyor sezinden" diye çayır biçmeden dönen ırgatın dokunaklı tonlamasıyla. Belki bir selam Yozgat'tan Manisa'ya, belki bir güzelleme, bıçak gibi inen yüreğe. Uzayıp gidiyor hışırtısı ekinlerin dalga dalga. Belki kasketi düşmez rençperin, yağmur yağmaz, hışırtı sürer... Bu parçanın anlatımı için aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? 5. A) Çeşitli duyularla algılanan ayrıntılardan yararlanılmıştır. Öznel yargılara yer verilmiştir. C) Olaylar oluş sırasına göre verilmiştir. DŞiir diline özgü bir anlatımla oluşturulmuştur. E) Benzetmeye başvurulmuştur. Yayınla
1. Yazar, son çıkan kitabıyla ilgili sorular soran bir gazeteciye "Dün-
de, bugünde olan ve yarında da olacak olanı ve onun sabit yo-
rumunu arıyorum. Yani benim dünyamda geçmişe ait gibi görü-
nen kahramanlar aslında sırtında geçmiş zaman elbiseleriyle bu-
günü ve hatta yarını dolaşan kahramanlar, öyle olsun. Muradım
budur." diye cevap verir.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak istenen düşün-
ceyle örtüşmektedir?
A) Geçmiş zamanın büyüsünü çoğaltmak, sadece yazarların so-
rumluluk alanına girmemelidir.
B) Roman karakterinin farklı bir şekle büründürülerek anlatıl-
ması, yazarın yerelliğini zedeleyen bir tutumdur.
C) Bir yazarın sesi, içinde bulunduğu zamanın sınırlarında ça-
ğıldayan bir ırmak gibidir.
D) Yazarla kahraman arasındaki bağ, eserin beğenilmesinde
önemli bir etkiye sahiptir.
E) Yazar, sadece yaşadığı zamana değil tüm zamanlara sesle-
nerek kalıcılığı yakalayabilir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Yazar, son çıkan kitabıyla ilgili sorular soran bir gazeteciye "Dün- de, bugünde olan ve yarında da olacak olanı ve onun sabit yo- rumunu arıyorum. Yani benim dünyamda geçmişe ait gibi görü- nen kahramanlar aslında sırtında geçmiş zaman elbiseleriyle bu- günü ve hatta yarını dolaşan kahramanlar, öyle olsun. Muradım budur." diye cevap verir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak istenen düşün- ceyle örtüşmektedir? A) Geçmiş zamanın büyüsünü çoğaltmak, sadece yazarların so- rumluluk alanına girmemelidir. B) Roman karakterinin farklı bir şekle büründürülerek anlatıl- ması, yazarın yerelliğini zedeleyen bir tutumdur. C) Bir yazarın sesi, içinde bulunduğu zamanın sınırlarında ça- ğıldayan bir ırmak gibidir. D) Yazarla kahraman arasındaki bağ, eserin beğenilmesinde önemli bir etkiye sahiptir. E) Yazar, sadece yaşadığı zamana değil tüm zamanlara sesle- nerek kalıcılığı yakalayabilir.
***
Paragrafın Şifres
16. Istanbul'un renkleri nelerdir diye düşündüğümde, çi-
nilerdeki, halılardaki, kilimlerdeki ve minyatürlerdeki
renkler aklıma geliyor. Bu renklerin bizi anlattığını dü-
şünüyorum. Osmanlının insana huzur veren bir renk
anlayışı var. Bu renklerin bizi sakinleştirdiğine ve üze-
rimizde olumlu etkiler bıraktığına inanıyorum. Bu yüz-
den de tipki Monet, Picasso gibi ressamlanın yaptığını
yapıp aynı konuyu defalarca, farklı renkler kullanıp res-
mederek özgün sonuçlar almaya çalışıyorum.
Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki sorulardan
hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir?
A) Ressamlar ortak konulara rağmen özgünlüğü
nasıl yakalar?
B)
C)
explic
Özellikle çizdiğiniz İstanbul panoramalarındaki
renk çeşitliliğinin nedenini söyler misiniz?
Neden ısrarla Istanbul'u resmettiğinizi bizlere
anlatabilir misiniz?
EX
D) Istanbul'u resimlerken hangi renkleri kullanmayı
tercih ediyorsunuz?
3324
X
E) Resim dışında kendinizi renklerle ifade
edeceğiniz farklı alanlar var mı? X
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
*** Paragrafın Şifres 16. Istanbul'un renkleri nelerdir diye düşündüğümde, çi- nilerdeki, halılardaki, kilimlerdeki ve minyatürlerdeki renkler aklıma geliyor. Bu renklerin bizi anlattığını dü- şünüyorum. Osmanlının insana huzur veren bir renk anlayışı var. Bu renklerin bizi sakinleştirdiğine ve üze- rimizde olumlu etkiler bıraktığına inanıyorum. Bu yüz- den de tipki Monet, Picasso gibi ressamlanın yaptığını yapıp aynı konuyu defalarca, farklı renkler kullanıp res- mederek özgün sonuçlar almaya çalışıyorum. Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Ressamlar ortak konulara rağmen özgünlüğü nasıl yakalar? B) C) explic Özellikle çizdiğiniz İstanbul panoramalarındaki renk çeşitliliğinin nedenini söyler misiniz? Neden ısrarla Istanbul'u resmettiğinizi bizlere anlatabilir misiniz? EX D) Istanbul'u resimlerken hangi renkleri kullanmayı tercih ediyorsunuz? 3324 X E) Resim dışında kendinizi renklerle ifade edeceğiniz farklı alanlar var mı? X
13. Anadolu'nun-neresinde olursa olsun stradan ve sade
insanı bütün yönleriyle edebiyata taşımalıyız. Yeryüzün-
de insanın oluşturduğu ilk edebî ürünler; sıradan ve
sade insanın korkuları, sevinçleri, ümitleri değil midir?
Bu nedenle bunlar günümüzde bile okunmakta ve beğe-
nilmektedir. Bizim de kendi insanımızı, sanatımızın
dokusu yapmaya özen göstermemiz gerekmez mi?
Evrenselin, insanın kendisinden ve yakın çevresinden
başlayarak dışa doğru açılmasıyla ortaya çıktığı çok eski
zamanlardan beri bilinen bir gerçek değil midir?
Yukarıdaki parçaya en uygun-başlık aşağıdakilerden
hangisidir?
B
A) Sıradan İnsan ve Evrensellik
BY Sıradan insan ve Edebiyat
C) Edebiyatta Evrenselliğin Yolu
D) Edebiyat ve Kalıcılık
E) Anadolu İnsanı ve Evrensellik
ra
G
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
13. Anadolu'nun-neresinde olursa olsun stradan ve sade insanı bütün yönleriyle edebiyata taşımalıyız. Yeryüzün- de insanın oluşturduğu ilk edebî ürünler; sıradan ve sade insanın korkuları, sevinçleri, ümitleri değil midir? Bu nedenle bunlar günümüzde bile okunmakta ve beğe- nilmektedir. Bizim de kendi insanımızı, sanatımızın dokusu yapmaya özen göstermemiz gerekmez mi? Evrenselin, insanın kendisinden ve yakın çevresinden başlayarak dışa doğru açılmasıyla ortaya çıktığı çok eski zamanlardan beri bilinen bir gerçek değil midir? Yukarıdaki parçaya en uygun-başlık aşağıdakilerden hangisidir? B A) Sıradan İnsan ve Evrensellik BY Sıradan insan ve Edebiyat C) Edebiyatta Evrenselliğin Yolu D) Edebiyat ve Kalıcılık E) Anadolu İnsanı ve Evrensellik ra G
serin-
il gibi
rtinda
skoca
yifsiz
e gü-
an ve
çtü.
laki-
B B
B
B
22. (küp mezar, MÔ 3 ve 2 binli yıllarda özellikle Anado-
u'daki bazı topluluklar tarafından benimsenmiş mezar tü-
rüdür. (1) Anadolu'da içine birden fazla ölünün gömüldüğü
küp mezarlar da bulunmuştur. (III) Bu mezarları oluştu-
ran kil ve küpler, çoğunlukla düz dipli, oval gövdeli ve dar
ağızlı olarak elde biçimlenir ve pişirilirdi. (IV) Ölülerin içine
kıvrılarak yerleştirildiği küpler ağızları yukarı gelecek şe-
kilde önceden açılan çukurlara yerleştirilir, üstleri taş bir
levha ile kapatılırdı. (V) Kapak taşlarının bir bölümü top-
rağın dışında bırakılarak mezarın yeri belli edilirdi.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
Cay
AM
C) III
BI
DIV
====
EV
23. Edebiyat,
- Kendi içinizdeki öfkeyi ya da dünyaya karşı
duyduğunuz öfkeyi adaletsizliğe, merhametsizliğe ve ben-
zeri birçok şeye karşı duyduğunuz öfkeyi dillendirmek için
bireysel silahların en önemlisidir. Bütün dünya elinizden
alındığında, hayat alanlarınızdan bir bir kovulduğunuzda
bile girebileceğiniz en önemli sığınak edebiyatter. Orada
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
serin- il gibi rtinda skoca yifsiz e gü- an ve çtü. laki- B B B B 22. (küp mezar, MÔ 3 ve 2 binli yıllarda özellikle Anado- u'daki bazı topluluklar tarafından benimsenmiş mezar tü- rüdür. (1) Anadolu'da içine birden fazla ölünün gömüldüğü küp mezarlar da bulunmuştur. (III) Bu mezarları oluştu- ran kil ve küpler, çoğunlukla düz dipli, oval gövdeli ve dar ağızlı olarak elde biçimlenir ve pişirilirdi. (IV) Ölülerin içine kıvrılarak yerleştirildiği küpler ağızları yukarı gelecek şe- kilde önceden açılan çukurlara yerleştirilir, üstleri taş bir levha ile kapatılırdı. (V) Kapak taşlarının bir bölümü top- rağın dışında bırakılarak mezarın yeri belli edilirdi. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? Cay AM C) III BI DIV ==== EV 23. Edebiyat, - Kendi içinizdeki öfkeyi ya da dünyaya karşı duyduğunuz öfkeyi adaletsizliğe, merhametsizliğe ve ben- zeri birçok şeye karşı duyduğunuz öfkeyi dillendirmek için bireysel silahların en önemlisidir. Bütün dünya elinizden alındığında, hayat alanlarınızdan bir bir kovulduğunuzda bile girebileceğiniz en önemli sığınak edebiyatter. Orada
tman spiller, pide uğraşarak üretime katkıda
Bu parçadaki numaralanmış cümlelere yönelik aşağı-
deki saptamalardan hangisi yanlışth?
A) 1 cümlede zincirleme isim tamlaması vardır.
B) II. cümle, birleşik yapılı fiil cümlesidir.
C) II. cümlede sifat-fiile yer verilmiştir.
D) IV. cümlede bağlaç kullanılmıştır.
EV. cümle, devrik bir fiil cümlesidir.
15. Mevsim sonbahar, aylardan kasım ve kışın girişinde bu-
lunduğumuzdan içeriye adımınızı attığınız andan itibaren
üzerinizdeki sıkı giyimin her bir parçası ağır gelmeye baş-
lar. Yapının normal ısısının üstüne binen binlerce kişinin
nefesiyle artık şıpır şıpır ter dökmeye başlarsınız. Artık ilk
gün, o cumartesi şenliği başlamıştır. Tepe başındaki tünel
tarafından karınca gibi öbek öbek insanlar yürümektedir.
Öğle saatlerine doğru yazarlar da gelmeye başlarlar bir
yerlerden.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerin hangisi
(söylenemez?
3
A) Tanım yapılmıştır.
B) Dokunma duyusuna başvurulmuştur.
C Benzetme yapılmıştır.
D) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
E) Neden- sonuç ilişkili yargılara yer verilmiştir.
ZAFER YAYINLARI
16. (1) Edebî yapıtlar, iç yaşayıştan doğan ürünlerdir. () Bizim
de onları yaşayarak okumamız, bu özellikten kaynakla
ley
B) Bir
ya
SI
ha
b
V
C) S
S
in
f.
r
D) C
t
E)
r
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
tman spiller, pide uğraşarak üretime katkıda Bu parçadaki numaralanmış cümlelere yönelik aşağı- deki saptamalardan hangisi yanlışth? A) 1 cümlede zincirleme isim tamlaması vardır. B) II. cümle, birleşik yapılı fiil cümlesidir. C) II. cümlede sifat-fiile yer verilmiştir. D) IV. cümlede bağlaç kullanılmıştır. EV. cümle, devrik bir fiil cümlesidir. 15. Mevsim sonbahar, aylardan kasım ve kışın girişinde bu- lunduğumuzdan içeriye adımınızı attığınız andan itibaren üzerinizdeki sıkı giyimin her bir parçası ağır gelmeye baş- lar. Yapının normal ısısının üstüne binen binlerce kişinin nefesiyle artık şıpır şıpır ter dökmeye başlarsınız. Artık ilk gün, o cumartesi şenliği başlamıştır. Tepe başındaki tünel tarafından karınca gibi öbek öbek insanlar yürümektedir. Öğle saatlerine doğru yazarlar da gelmeye başlarlar bir yerlerden. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerin hangisi (söylenemez? 3 A) Tanım yapılmıştır. B) Dokunma duyusuna başvurulmuştur. C Benzetme yapılmıştır. D) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır. E) Neden- sonuç ilişkili yargılara yer verilmiştir. ZAFER YAYINLARI 16. (1) Edebî yapıtlar, iç yaşayıştan doğan ürünlerdir. () Bizim de onları yaşayarak okumamız, bu özellikten kaynakla ley B) Bir ya SI ha b V C) S S in f. r D) C t E) r
derin
cok
le
te
fçı
da
26
drarası Mesir Macunu Şenliği'ndeki mesir
macunun üretimi uzun zaman almaktadır.
E) Manisa'daki mesir macunu şenliği son yıllarda
uluslararası düzeyde gerçekleştirilmektedir.
8. Son 40 yıldır Karadeniz çevresindeki ülkelerin ürettiği
ürünlerin miktarında ve çeşitliliğinde artış olmuş ancak
bu süreçte ortaya çıkan sanayi atığı yüzünden
Karadeniz, her geçen gün biraz daha kirlenmiştir.
A) Karadeniz ülkelerindeki endüstriyel faaliyetlerde son
kırk yılda değişim yaşanmıştır.
B) Karadeniz'in çevresindeki ülkeler, kırk yıl önce
endüstriyel ekonomiye geçmiştir.
C) Karadeniz ülkeleri arasında kurulan ekonomik iş birliği,
ürün miktarını artırmıştır.
D) Karadeniz ülkelerindeki nüfus artışı, sanayi üretiminin
artmasına sebep olmuştur.
E) Karadeniz'de görülen çevre kirliliği, insan hayatını
tehdit etmeye başlamıştır.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
derin cok le te fçı da 26 drarası Mesir Macunu Şenliği'ndeki mesir macunun üretimi uzun zaman almaktadır. E) Manisa'daki mesir macunu şenliği son yıllarda uluslararası düzeyde gerçekleştirilmektedir. 8. Son 40 yıldır Karadeniz çevresindeki ülkelerin ürettiği ürünlerin miktarında ve çeşitliliğinde artış olmuş ancak bu süreçte ortaya çıkan sanayi atığı yüzünden Karadeniz, her geçen gün biraz daha kirlenmiştir. A) Karadeniz ülkelerindeki endüstriyel faaliyetlerde son kırk yılda değişim yaşanmıştır. B) Karadeniz'in çevresindeki ülkeler, kırk yıl önce endüstriyel ekonomiye geçmiştir. C) Karadeniz ülkeleri arasında kurulan ekonomik iş birliği, ürün miktarını artırmıştır. D) Karadeniz ülkelerindeki nüfus artışı, sanayi üretiminin artmasına sebep olmuştur. E) Karadeniz'de görülen çevre kirliliği, insan hayatını tehdit etmeye başlamıştır. Diğer sayfaya geçiniz.
P
7. Sanatın evrenselliğiyle ilgili yazı yazmak isteyen bir
sanatçı, bu yazısına aşağıdakilerden hangisiyle giriş
yapmalıdır?
A) Okurun ilgisini kamçılamak amacıyla öykü ya da roman
yazmak, sanatçıyı yapaylığa götürür.
B) Hemen her yapıtta, sanatçısının yaşamından belli belirsiz
izler vardır.
C) İlk çağlardan günümüze dek ortaya konan bütün sanat
yapıtlarında estetik bir kaygı görülür.
D) Yeryüzündeki her bir sanat yapıtı, insanlık yağmurunun
damlalarıyla ıslanmıştır.
Yetiştiği toprağın kokusunu, rengini, mineralini taşıyan
bir sanat yapıtı okuru yürekten yakalar.
10.
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
P 7. Sanatın evrenselliğiyle ilgili yazı yazmak isteyen bir sanatçı, bu yazısına aşağıdakilerden hangisiyle giriş yapmalıdır? A) Okurun ilgisini kamçılamak amacıyla öykü ya da roman yazmak, sanatçıyı yapaylığa götürür. B) Hemen her yapıtta, sanatçısının yaşamından belli belirsiz izler vardır. C) İlk çağlardan günümüze dek ortaya konan bütün sanat yapıtlarında estetik bir kaygı görülür. D) Yeryüzündeki her bir sanat yapıtı, insanlık yağmurunun damlalarıyla ıslanmıştır. Yetiştiği toprağın kokusunu, rengini, mineralini taşıyan bir sanat yapıtı okuru yürekten yakalar. 10.
4. Onun şiirlerinde, sözcükler veya sözler, kendi anlamının
dışında bir anlam taşır. Bir benzetme, bir metafor, bir sim-
ge şiiridir onun yazdıkları. Süse ve boyaya boğduğu için
de okuyucu asıl güzelliği göremez. Ölçüyü kaçırdığı için de
anlaşılması oldukça zorlaşır. Ben, böyle yaldızlı sözlerle
yüklü şiirlerden hoşlanmıyorum.
Bu parçada eleştirilen şiirlerde eksik görülen anlatım
özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Duruluk
B) Yalınlık
Özlülük
D) Bağdaşlık
E) Tutarlılık
TYT-AYT PARAGRAF SORU BANKASI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Onun şiirlerinde, sözcükler veya sözler, kendi anlamının dışında bir anlam taşır. Bir benzetme, bir metafor, bir sim- ge şiiridir onun yazdıkları. Süse ve boyaya boğduğu için de okuyucu asıl güzelliği göremez. Ölçüyü kaçırdığı için de anlaşılması oldukça zorlaşır. Ben, böyle yaldızlı sözlerle yüklü şiirlerden hoşlanmıyorum. Bu parçada eleştirilen şiirlerde eksik görülen anlatım özelliği aşağıdakilerden hangisidir? A) Duruluk B) Yalınlık Özlülük D) Bağdaşlık E) Tutarlılık TYT-AYT PARAGRAF SORU BANKASI
Masmavi, sessiz, ıssız, coşkusuz, hareketsiz ve sakin
denizde kayıklar bir o yana bir bu yana yalpalaya
yalpalaya gidiyordu. Hoş, bu güzel denizi sakin bulmanız
pek de mümkün değildi ya... Rıza Kaptan, köşkünden
aşağı indi. Bir süre güvertede dolaştı. Ardından tayfaları
tek tek selamladı. Dürbününü alarak önce etrafı
gözlemledi, sonra dürbünü ikinci kaptana uzatarak tekrar
köşküne çıktı. Uyumadan evvel seyir defterini açtı. O
günün sayfasına olanı biteni detaylıca yazdı. Göz kapaklan
aşağı inmek üzereydi. Uykusuzluğa tahammülü hiç
olmayan Rıza Kaptan, "Bugün yeterince yıprandım. Artık
uyuma vakti." diye düşünerek başını yastığa koydu. İyi de
yaptı. Vah garibim Rıza Kaptan vah! Yıllardır bu tayfanın
kahrını çok çekti!
3.
Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi şöylenemez?
A) Anlatıcının duygusal etkilenmesi yansıtılmıştır.
BY Yinelemeye yer verilmiştir.
Olaylar oluş sırasına göre sıralanmıştır.
Sözde soru cümlesi kullanılmıştır.
Sessel yinelemelerden yararlanılmıştır.
5.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Masmavi, sessiz, ıssız, coşkusuz, hareketsiz ve sakin denizde kayıklar bir o yana bir bu yana yalpalaya yalpalaya gidiyordu. Hoş, bu güzel denizi sakin bulmanız pek de mümkün değildi ya... Rıza Kaptan, köşkünden aşağı indi. Bir süre güvertede dolaştı. Ardından tayfaları tek tek selamladı. Dürbününü alarak önce etrafı gözlemledi, sonra dürbünü ikinci kaptana uzatarak tekrar köşküne çıktı. Uyumadan evvel seyir defterini açtı. O günün sayfasına olanı biteni detaylıca yazdı. Göz kapaklan aşağı inmek üzereydi. Uykusuzluğa tahammülü hiç olmayan Rıza Kaptan, "Bugün yeterince yıprandım. Artık uyuma vakti." diye düşünerek başını yastığa koydu. İyi de yaptı. Vah garibim Rıza Kaptan vah! Yıllardır bu tayfanın kahrını çok çekti! 3. Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi şöylenemez? A) Anlatıcının duygusal etkilenmesi yansıtılmıştır. BY Yinelemeye yer verilmiştir. Olaylar oluş sırasına göre sıralanmıştır. Sözde soru cümlesi kullanılmıştır. Sessel yinelemelerden yararlanılmıştır. 5.
3.
Şiirlerinde günlük yaşamı ve her tabakadan insanı işleyen
ozanlar, gittikçe artmaktadır ama bu ozan bolluğuna karşın
Met bazı ozanlar var ki yalnız arı su içmek istediği için susuz-
civiluktan ölen kişiler olarak dünya serüvenlerini garip bir şe-
kilde tamamlamaktadır.
Bu parçada altı çizili sözle şairlerle ilgili olarak anlatıl-
mak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Şiire ait görüşlerinde yanılgı içinde oldukları
B) Şiirlerinde ulusal özellikleri öne çıkardıkları
16C) Şiirle yaşam arasındaki bağı iyi kuramadıkları
D) Özgünlüğe ulaşma isteklerinin ozanları zor durumda
bıraktığı
E) Şiirlerinde özgünlüğü yakalamak için çok çalıştıkları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Şiirlerinde günlük yaşamı ve her tabakadan insanı işleyen ozanlar, gittikçe artmaktadır ama bu ozan bolluğuna karşın Met bazı ozanlar var ki yalnız arı su içmek istediği için susuz- civiluktan ölen kişiler olarak dünya serüvenlerini garip bir şe- kilde tamamlamaktadır. Bu parçada altı çizili sözle şairlerle ilgili olarak anlatıl- mak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiire ait görüşlerinde yanılgı içinde oldukları B) Şiirlerinde ulusal özellikleri öne çıkardıkları 16C) Şiirle yaşam arasındaki bağı iyi kuramadıkları D) Özgünlüğe ulaşma isteklerinin ozanları zor durumda bıraktığı E) Şiirlerinde özgünlüğü yakalamak için çok çalıştıkları
(1) Yapacağın her işe başlamadan ilerde neler
olacağını iyice düşün. (II) Ondan sonra işe giriş.
(III) Bu yolu tutmazsan hatalısındır. (IV) Arkasın-
dan ne geleceğini gözünde canlandırmamışsındır.
(V) Önce düzene girmelidir. (VI) Ne yapmak istediğini
öncelikle düşünmelisin.
Numaralanmış cümlelerden hangisi kendisinden
önce gelen yargının gerekçesidir?
A) II.
B) III.
C) IV.
D) V.
E) VI.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Yapacağın her işe başlamadan ilerde neler olacağını iyice düşün. (II) Ondan sonra işe giriş. (III) Bu yolu tutmazsan hatalısındır. (IV) Arkasın- dan ne geleceğini gözünde canlandırmamışsındır. (V) Önce düzene girmelidir. (VI) Ne yapmak istediğini öncelikle düşünmelisin. Numaralanmış cümlelerden hangisi kendisinden önce gelen yargının gerekçesidir? A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.
5.
PARAGRAFTA YARDIMCI
Atasözlerimizin kısa birer hikâye gibi olması, bu
sözlerin yaşanan olaylardan sonra söylendiğini
yani ortaya çıkışlarının belli bir olaya dayandığını
düşündürmüştür bana. Örneğin, "Düşenin dostu
olmaz." sözü durup dururken söylenmiş olamaz
bence. Ya dara düşüp en yakınındakilerin bile terk
ettiği biri tarafından ya da sözcüğün gerçek anla-
mıyla, atından ya da eşeğinden düşüp de hiç yar-
dım alamayan biri tarafından söylenmiş olmalı bu
söz. Bununla birlikte, zıt anlamlı atasözlerimiz de
yok değil. Ama bu durum bile birer yazınsal ürün
olan atasözlerinin ortaya çıkışına ilişkin düşünce-
mi destekliyor. İnsan, hayatı boyunca her türlü
olayla karşılaşabilir; o anki duruma göre olaylar
karşısındaki duruşu, yani söyleyeceği söz de de-
ğişebilir.
Bu parçadan yola çıkılarak atasözleriyle ilgili
aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?
A) Atasözleri de edebiyatın sınırları içinde yer alır.
B) Bir atasözünde övülen bir davranış, bir baş-
kasında yerilebilir.
Kimi atasözleri zamanla farklı anlamlar kazan-
miştir.
Atasözlerinin ortaya çıkışlarına ilişkin kesin bil-
gi mevcut değildir.
E) Atasözleri yaşanan birtakım olaylar üzerine
söylenmiştir.
7.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. PARAGRAFTA YARDIMCI Atasözlerimizin kısa birer hikâye gibi olması, bu sözlerin yaşanan olaylardan sonra söylendiğini yani ortaya çıkışlarının belli bir olaya dayandığını düşündürmüştür bana. Örneğin, "Düşenin dostu olmaz." sözü durup dururken söylenmiş olamaz bence. Ya dara düşüp en yakınındakilerin bile terk ettiği biri tarafından ya da sözcüğün gerçek anla- mıyla, atından ya da eşeğinden düşüp de hiç yar- dım alamayan biri tarafından söylenmiş olmalı bu söz. Bununla birlikte, zıt anlamlı atasözlerimiz de yok değil. Ama bu durum bile birer yazınsal ürün olan atasözlerinin ortaya çıkışına ilişkin düşünce- mi destekliyor. İnsan, hayatı boyunca her türlü olayla karşılaşabilir; o anki duruma göre olaylar karşısındaki duruşu, yani söyleyeceği söz de de- ğişebilir. Bu parçadan yola çıkılarak atasözleriyle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A) Atasözleri de edebiyatın sınırları içinde yer alır. B) Bir atasözünde övülen bir davranış, bir baş- kasında yerilebilir. Kimi atasözleri zamanla farklı anlamlar kazan- miştir. Atasözlerinin ortaya çıkışlarına ilişkin kesin bil- gi mevcut değildir. E) Atasözleri yaşanan birtakım olaylar üzerine söylenmiştir. 7.