Anlatım Biçimleri Soruları
![14. İnsanın insandan başka dayanağı yok. Yalnızlık
bile başka insanların varlığı bilindikçe bir anlama
kavuşuyor. Öyleyse bizim yalnızlık dediğimiz şey,
kendini ayırmadan çok, kendine yönelme, kendini
daha yakından inceleme yetisi olmalı. Buysa şiire
çok yatkın bir durum, olup bitenlerin hesabını kendi-
mizden sormak gibi bir şey...
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla-
maz?
A) Yalnızlık, kişinin kendine yönelme ve kendimi,
yakından inceleme çabasıdır.
B) insan istese de yalnız olamaz bu hayatta.
İnsanın kendisine yalnızlaşması bir sorun değil-
dir.
D) İnsanlar yalnızlık dönemlerinde insana ihtiyaç
duyar.
E) Şiire yatkın insanlar yalnızlığı bilenlerdir.
16
H
VE](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220910100045512848-4735202.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri14. İnsanın insandan başka dayanağı yok. Yalnızlık
bile başka insanların varlığı bilindikçe bir anlama
kavuşuyor. Öyleyse bizim yalnızlık dediğimiz şey,
kendini ayırmadan çok, kendine yönelme, kendini
daha yakından inceleme yetisi olmalı. Buysa şiire
çok yatkın bir durum, olup bitenlerin hesabını kendi-
mizden sormak gibi bir şey...
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla-
maz?
A) Yalnızlık, kişinin kendine yönelme ve kendimi,
yakından inceleme çabasıdır.
B) insan istese de yalnız olamaz bu hayatta.
İnsanın kendisine yalnızlaşması bir sorun değil-
dir.
D) İnsanlar yalnızlık dönemlerinde insana ihtiyaç
duyar.
E) Şiire yatkın insanlar yalnızlığı bilenlerdir.
16
H
VE
![30. Sanat adamları daha çok düzeltmek, güzelleştirmek
isteyenler arasından çıkar. Hemen hiçbir sanat ada-
mı, gördüklerini olduğu gibi söylemek istememiştir.
Sanatçı gördüklerini, yaşadıklarını seçer, büyütür,
küçültür; istese de istemese de onlara kendi kişiliği-
ni katar. Nesnel gerçeklikle yetinmez; onu alır, kendi
düşleriyle, düşünceleriyle yoğurur. Bunun içindir ki hiç-
bir sanatçı, bir yandan "gerçek adamı" bir yandan da
"düş adamı" olmaktan kurtulamaz.
Bu parça için en uygun başlık, aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Düş ve Gerçek
B) Sanatçi ve Sanatsal Gerçeklik
C) Sanatçının Mistik Boyutları
D) Gerçekliğin Mistik Boyutları
E) Güzelleştirme ve Sanat
Ly
TYT Deneme Sınavı - 5](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220910094957673232-1995212.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri30. Sanat adamları daha çok düzeltmek, güzelleştirmek
isteyenler arasından çıkar. Hemen hiçbir sanat ada-
mı, gördüklerini olduğu gibi söylemek istememiştir.
Sanatçı gördüklerini, yaşadıklarını seçer, büyütür,
küçültür; istese de istemese de onlara kendi kişiliği-
ni katar. Nesnel gerçeklikle yetinmez; onu alır, kendi
düşleriyle, düşünceleriyle yoğurur. Bunun içindir ki hiç-
bir sanatçı, bir yandan "gerçek adamı" bir yandan da
"düş adamı" olmaktan kurtulamaz.
Bu parça için en uygun başlık, aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Düş ve Gerçek
B) Sanatçi ve Sanatsal Gerçeklik
C) Sanatçının Mistik Boyutları
D) Gerçekliğin Mistik Boyutları
E) Güzelleştirme ve Sanat
Ly
TYT Deneme Sınavı - 5
![32. Üzerindeki küfü kestiğimizde kalan ekmeğin zararsız
olacağını düşünebiliriz. Ancak attığımız küf sporları buz
dağının sadece görünen kısmı. Küf mantarları, çıplak
gözle görmenin çok zor olduğu hif adındaki kök ben-
zeri yapılarıyla hızlıca büyüyerek ekmeği içeriden ku-
şatır. İçerisinde küf mantarları bulunan bazı peynir tür-
leri ile soya sosu gibi gıdaları sağlık tehdidi olmaksızın
tüketmemiz küflü ekmek yemenin de zararsız olacağı
yanılgısına yol açabilir. Yaklaşık 300 000 çeşidi olduğu
düşünülen küf mantarlarının önemli bir bölümü sanıldı-
ğının aksine masumdur. Ama az da olsa bazı türlerinin
özellikle bağışıklık sistemi zayıf insanların canına kaste-
decek kadar zararlı olduğu da akıldan çıkarılmamalıdır.
Bu parçadan hareketle küf mantarları ile ilgili aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) Birçoğunun sanıldığı kadar zararlı olmadığı
B) Belli bir bölümünün ölümcül olduğu
C) Bağışıklık sistemine hasar verebildiği
D) Bazılarının mikroskobik olduğu
E) Çok farklı türlerinin bulunduğu](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220910094723016825-4400488.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri32. Üzerindeki küfü kestiğimizde kalan ekmeğin zararsız
olacağını düşünebiliriz. Ancak attığımız küf sporları buz
dağının sadece görünen kısmı. Küf mantarları, çıplak
gözle görmenin çok zor olduğu hif adındaki kök ben-
zeri yapılarıyla hızlıca büyüyerek ekmeği içeriden ku-
şatır. İçerisinde küf mantarları bulunan bazı peynir tür-
leri ile soya sosu gibi gıdaları sağlık tehdidi olmaksızın
tüketmemiz küflü ekmek yemenin de zararsız olacağı
yanılgısına yol açabilir. Yaklaşık 300 000 çeşidi olduğu
düşünülen küf mantarlarının önemli bir bölümü sanıldı-
ğının aksine masumdur. Ama az da olsa bazı türlerinin
özellikle bağışıklık sistemi zayıf insanların canına kaste-
decek kadar zararlı olduğu da akıldan çıkarılmamalıdır.
Bu parçadan hareketle küf mantarları ile ilgili aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) Birçoğunun sanıldığı kadar zararlı olmadığı
B) Belli bir bölümünün ölümcül olduğu
C) Bağışıklık sistemine hasar verebildiği
D) Bazılarının mikroskobik olduğu
E) Çok farklı türlerinin bulunduğu
![NAVIGASYON
yük.
Bulunduğumuz yer denizden bin beş yüz metre kadar
sekte idi. Akçedil İskelesi'nin önünde duran kayıklar, ağaçla.
rin arasındaki seyrek binalar iğne topuzu kadar ufaktı. Kar-
şıda Burhaniye'nin arkasında yatan Madra Dağları şekilsiz
bir yığından ibaretti. Güneşin altında göz kamaştırıcı pırılt
larla yanan deniz, ta uzaklarda açıklı koyulu gölgelere bü
rünen Midilli Adası'na kadar uzanıyor, bunun sağ yanından
geçerek ufukta, sisler içinde gökle birleşiyordu. Kazdağı'nın
çok,
körfeze kadar yaklaşan eteklerini sayılamayacak kadar
her biri başka renk ve biçimde, irili ufaklı dağlar ve tepeler
çeviriyordu. Arkamızda Sarıkız, bu dağların en yüksek te-
pesi, ağaçsız başını beyaz bulutlara uzatıyordu. Bu küçük
yerleşim merkezindeki tüm caddeler, merkezinde hükümet
konağının bulunduğu meydana çıkıyordu. Hükûmet konağı
en azından yüz yıllık bir taş yapı idi. Onun tam karşısında,
hükümet konağına göre çok yeni sayılabilecek belediye bi-
nası yer alıyordu. Belediye binası ile Şehir Parkı birbirine
bitişikti. Parkın içinde, yaz kış yeşilliğini koruyan elliye yakın
büyük çam ağacı vardı. İlçedeki iki bankanın reklam amaçlı
koyduğu banklar bu ağaçların altında duruyordu.
A) Binci kişili anlatıma yer verilmiştir.
B) Farklı duyulara ait ayrıntılara yer verilmiştir.
C) Tanrısal bakış açısı kullanılmıştır.
D) Sağlamlık ilkesine uyulmamıştır.
E) Alışılmamış bağdaştırmalara yer verilmemiştir.
1.
10. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
05
yar
tus
ter
KL
n
12](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220910065958196062-1345286.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriNAVIGASYON
yük.
Bulunduğumuz yer denizden bin beş yüz metre kadar
sekte idi. Akçedil İskelesi'nin önünde duran kayıklar, ağaçla.
rin arasındaki seyrek binalar iğne topuzu kadar ufaktı. Kar-
şıda Burhaniye'nin arkasında yatan Madra Dağları şekilsiz
bir yığından ibaretti. Güneşin altında göz kamaştırıcı pırılt
larla yanan deniz, ta uzaklarda açıklı koyulu gölgelere bü
rünen Midilli Adası'na kadar uzanıyor, bunun sağ yanından
geçerek ufukta, sisler içinde gökle birleşiyordu. Kazdağı'nın
çok,
körfeze kadar yaklaşan eteklerini sayılamayacak kadar
her biri başka renk ve biçimde, irili ufaklı dağlar ve tepeler
çeviriyordu. Arkamızda Sarıkız, bu dağların en yüksek te-
pesi, ağaçsız başını beyaz bulutlara uzatıyordu. Bu küçük
yerleşim merkezindeki tüm caddeler, merkezinde hükümet
konağının bulunduğu meydana çıkıyordu. Hükûmet konağı
en azından yüz yıllık bir taş yapı idi. Onun tam karşısında,
hükümet konağına göre çok yeni sayılabilecek belediye bi-
nası yer alıyordu. Belediye binası ile Şehir Parkı birbirine
bitişikti. Parkın içinde, yaz kış yeşilliğini koruyan elliye yakın
büyük çam ağacı vardı. İlçedeki iki bankanın reklam amaçlı
koyduğu banklar bu ağaçların altında duruyordu.
A) Binci kişili anlatıma yer verilmiştir.
B) Farklı duyulara ait ayrıntılara yer verilmiştir.
C) Tanrısal bakış açısı kullanılmıştır.
D) Sağlamlık ilkesine uyulmamıştır.
E) Alışılmamış bağdaştırmalara yer verilmemiştir.
1.
10. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
05
yar
tus
ter
KL
n
12
![05
Paragrafta Yapı
1. (1) Demokrasi, Eski Yunan'dan beri hep tartışma
konusuydu. (II) Tartışma bir tarafa o dönemde korkutucu,
düzen bozucu ve kötünün de kötüsü bir yönetim şekli
olarak anılırdı. (III) Tabii bugünkü demokrasi kavrayışıyla
o zamanki arasında bariz farklar vardı ama adı, içeriğin
önüne geçmişti. (IV) Aslında hâlâ öyle; üstelik bu
durumu yaratanlar, kendi topraklarındaki yönetimin hatta
kendilerinin ne kadar demokratik olduğunu söyleyip
duruyor. (V) Gerçek demokrasi ise itinayla kulvar dışına
itiliyor; onu ezip geçmeyi düşünen ya da kullananların
yönetimde olduğu bir ülkenin hatırı sayılır kişileri, hep
ileri demokrasi veya daha iyi ve daha çok demokrasi
söylemiyle gemisini yürütüyor. (VI) Geçmişte böyle oldu,
şimdi de böyle.
leve
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Daha sonraları iktidarı kendine bahşedilmiş ulu bir
görev olarak görenlerin hedefinde yine demokrasi vardı."
cümlesi getirilebilir?
60
A) II
B) III.
E) VI.
C) IV.
D) V.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220910055833432900-2332028.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri05
Paragrafta Yapı
1. (1) Demokrasi, Eski Yunan'dan beri hep tartışma
konusuydu. (II) Tartışma bir tarafa o dönemde korkutucu,
düzen bozucu ve kötünün de kötüsü bir yönetim şekli
olarak anılırdı. (III) Tabii bugünkü demokrasi kavrayışıyla
o zamanki arasında bariz farklar vardı ama adı, içeriğin
önüne geçmişti. (IV) Aslında hâlâ öyle; üstelik bu
durumu yaratanlar, kendi topraklarındaki yönetimin hatta
kendilerinin ne kadar demokratik olduğunu söyleyip
duruyor. (V) Gerçek demokrasi ise itinayla kulvar dışına
itiliyor; onu ezip geçmeyi düşünen ya da kullananların
yönetimde olduğu bir ülkenin hatırı sayılır kişileri, hep
ileri demokrasi veya daha iyi ve daha çok demokrasi
söylemiyle gemisini yürütüyor. (VI) Geçmişte böyle oldu,
şimdi de böyle.
leve
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Daha sonraları iktidarı kendine bahşedilmiş ulu bir
görev olarak görenlerin hedefinde yine demokrasi vardı."
cümlesi getirilebilir?
60
A) II
B) III.
E) VI.
C) IV.
D) V.
![Hiç kuşku yok ki ozan, hepimizin gündelik yaşamda
kullandığı dilden yararlanır. Ne var ki onun dili,
gündelik dilden çeşitli açılardan ayrışan bir dildir. En
başta ozanın dilinde sözcükler, gündelik dilin epey
ötesine giden çağrışımlar barındırır. Sözcükler,
mecazlı olup sezgisel yönden kuvvetlidir. Bu
nedenle ozan, şiirlerinde etkileyici bir anlatıma
ulaşma fırsatı bulur. O, estetik yönü güçlü eserler
vermek için dilin olanaklarından en geniş ölçüde
faydalanır.
1.
II. Yazarlar, uzun yıllara dayalı edebî ve kültürel
unsurlara sahip olursa ilgi çekici eserler kaleme
alabilirler. Gerçekten de yazarlık; birikim isteyen,
ciddi ve değerli yazı çabasına verilen addır. Sıradan
bir yazma çabası, yazarlık kapsamında
değerlendirilemez çünkü yazarlığın doğasında gerek
içerik gerekse de anlatım yönünden estetik bir tavır
söz konusudur.
Yukarıda verilen "I" ve "Il" numaralı metinlerin ortak
özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Karşılaştırma cümlesi içerme
B) Amaç cümlesine yer verme
Canim cümlesine yer verme
Gerekçeli yargı içerme
E Koşula bağlılık içerme](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909212610308541-3005731.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriHiç kuşku yok ki ozan, hepimizin gündelik yaşamda
kullandığı dilden yararlanır. Ne var ki onun dili,
gündelik dilden çeşitli açılardan ayrışan bir dildir. En
başta ozanın dilinde sözcükler, gündelik dilin epey
ötesine giden çağrışımlar barındırır. Sözcükler,
mecazlı olup sezgisel yönden kuvvetlidir. Bu
nedenle ozan, şiirlerinde etkileyici bir anlatıma
ulaşma fırsatı bulur. O, estetik yönü güçlü eserler
vermek için dilin olanaklarından en geniş ölçüde
faydalanır.
1.
II. Yazarlar, uzun yıllara dayalı edebî ve kültürel
unsurlara sahip olursa ilgi çekici eserler kaleme
alabilirler. Gerçekten de yazarlık; birikim isteyen,
ciddi ve değerli yazı çabasına verilen addır. Sıradan
bir yazma çabası, yazarlık kapsamında
değerlendirilemez çünkü yazarlığın doğasında gerek
içerik gerekse de anlatım yönünden estetik bir tavır
söz konusudur.
Yukarıda verilen "I" ve "Il" numaralı metinlerin ortak
özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Karşılaştırma cümlesi içerme
B) Amaç cümlesine yer verme
Canim cümlesine yer verme
Gerekçeli yargı içerme
E Koşula bağlılık içerme
![1.
umu
Edebiyat, toplumsal olguları yansıtması açısından her zaman
değerli bir sosyolojik araç olmuştur. Edebiyat sayesinde top-
lumu doğrudan gözlemlemek yerine, onu kavramada dâhi-
yane bir yeteneğe sahip olan edebiyatçının aktardıkları üze-
rinden şaşırtıcı varsayımlara ulaşabiliriz. Özellikle toplumsal
tarih çalışmalarında ancak edebî metinler sayesinde sosyal
ilişkileri, olayları ve yapıları betimleme olanağı buluruz.
Bu parçaya göre, edebiyatın
1.
II. Toplumsal unsurları içerme
III. Döneminin özelliklerini yazarının gözüyle verme
özelliklerinden hangilerine sahip olduğu söylenebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
Yal
Sosyoloji biliminin verilerinden yararlanma
D) II ve III
UcD
E) I, II ve III
Yalnız III](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909203002548035-4691496.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1.
umu
Edebiyat, toplumsal olguları yansıtması açısından her zaman
değerli bir sosyolojik araç olmuştur. Edebiyat sayesinde top-
lumu doğrudan gözlemlemek yerine, onu kavramada dâhi-
yane bir yeteneğe sahip olan edebiyatçının aktardıkları üze-
rinden şaşırtıcı varsayımlara ulaşabiliriz. Özellikle toplumsal
tarih çalışmalarında ancak edebî metinler sayesinde sosyal
ilişkileri, olayları ve yapıları betimleme olanağı buluruz.
Bu parçaya göre, edebiyatın
1.
II. Toplumsal unsurları içerme
III. Döneminin özelliklerini yazarının gözüyle verme
özelliklerinden hangilerine sahip olduğu söylenebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
Yal
Sosyoloji biliminin verilerinden yararlanma
D) II ve III
UcD
E) I, II ve III
Yalnız III
![an
OSYM TADINDA 4
6. (1) Edebiyat eserleri birbirinden farklı nitelikler taşımakta,
dolayısıyla eserlerin okunmasında farklı yaklaşımlara
gereksinim doğmaktadır. (II) Edebiyat eserlerinde felsefe ve
tarihten izler bulunması son derece olağandır. (III) Özellikle
modern ve post-modern edebiyat eserlerinin anlaşılması,
okur odaklı yaklaşımlar bilindiğinde daha kolay ve doyurucu
olacaktır. (IV) Örneğin J. Joyce, F. Kafka, S. Beckett, O.
Pamuk, O. Atay gibi kimi yazarların edebî eserleri, içerdikleri
belirsizliklerle, karanlık noktalarla, boş alanlarla, okurun etkin
bir şekilde çabalamasını, parçaları birleştirmesini, dolayısıyla
yapıtın anlamının oluşmasına katkıda bulunmasını
gerektirmektedir. (V) Elbette öğrenciler bu tür eserlerle
ortaokul sürecinde karşılaşmayacaklardır fakat okuma
alışkanlığı ve hazzının erken yaşlarda çok yönlü bir şekilde
gelişebilmesi için kendi düzeylerine uygun olan eserlerle
girdikleri iletişimde, eserlerde oluşacak anlamın biraz da
kendilerine bağlı olacağının farkına ve hazzına varmalıdırlar.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın
akışını bozmaktadır?
A) IV.
B) I.
C) V.
D) II.
E) III.
7. (1) Yazın yapıtının kendisini öne çıkaran Rus Biçimcilerinin
ardından yapıtta biçim ve içerik ayrımını yaparak bunları
oluşturan ögelerin nasıl düzenlendiğini ve işlevlerini
inceleyenleri](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909193153356111-4746214.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimlerian
OSYM TADINDA 4
6. (1) Edebiyat eserleri birbirinden farklı nitelikler taşımakta,
dolayısıyla eserlerin okunmasında farklı yaklaşımlara
gereksinim doğmaktadır. (II) Edebiyat eserlerinde felsefe ve
tarihten izler bulunması son derece olağandır. (III) Özellikle
modern ve post-modern edebiyat eserlerinin anlaşılması,
okur odaklı yaklaşımlar bilindiğinde daha kolay ve doyurucu
olacaktır. (IV) Örneğin J. Joyce, F. Kafka, S. Beckett, O.
Pamuk, O. Atay gibi kimi yazarların edebî eserleri, içerdikleri
belirsizliklerle, karanlık noktalarla, boş alanlarla, okurun etkin
bir şekilde çabalamasını, parçaları birleştirmesini, dolayısıyla
yapıtın anlamının oluşmasına katkıda bulunmasını
gerektirmektedir. (V) Elbette öğrenciler bu tür eserlerle
ortaokul sürecinde karşılaşmayacaklardır fakat okuma
alışkanlığı ve hazzının erken yaşlarda çok yönlü bir şekilde
gelişebilmesi için kendi düzeylerine uygun olan eserlerle
girdikleri iletişimde, eserlerde oluşacak anlamın biraz da
kendilerine bağlı olacağının farkına ve hazzına varmalıdırlar.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın
akışını bozmaktadır?
A) IV.
B) I.
C) V.
D) II.
E) III.
7. (1) Yazın yapıtının kendisini öne çıkaran Rus Biçimcilerinin
ardından yapıtta biçim ve içerik ayrımını yaparak bunları
oluşturan ögelerin nasıl düzenlendiğini ve işlevlerini
inceleyenleri
![16. Tecrübe, üzerine saatlerce düşünülebilecek bir konudur. Haya-
ta atıldığınız andan itibaren sizin en büyük etiketlerinizden biri
olacaktır. Iş ve aşk hayatınızda ya da sosyal hayatta yaptığınız
davranışların gidişatını etkileyecek yegâne şey tecrübedir. Bunu
kazanmak için seneler vermeniz gerekecek, emin olabilirsiniz.
Ne kadar önemli olduğunu tecrübeli olduğunuzda tecrübesiz bir
kişinin o konu hakkında konuşmalarını dinlerken veya okurken
fark edebilirsiniz. Tecrübeye ulaşmanın en kestirme yolu ise
biyografilerdir. Dünya tarihine damga vurmuş binlerce kişinin,
yöneticilerin, filozofların, yazarların, sporcuların vs. hayatlarını
okuyarak onların tecrübelerine dokunmanız mümkündür.
LO
5
Bu parçada tecrübe ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi-
ne değinilmemiştir?
A) Kişiye diğerlerinden üstün kılan özellikler kazandırdığına
insanların hayatında önemli bir yeri olduğuna
C) Başkalarının hayatları okunarak da ulaşılabileceğine
Davranışları şekillendirmede etkili olduğuna
Elde edilmesinin uzun yıllar alabileceğine
Diğer sayfaya geçiniz.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909183519192868-1560981.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri16. Tecrübe, üzerine saatlerce düşünülebilecek bir konudur. Haya-
ta atıldığınız andan itibaren sizin en büyük etiketlerinizden biri
olacaktır. Iş ve aşk hayatınızda ya da sosyal hayatta yaptığınız
davranışların gidişatını etkileyecek yegâne şey tecrübedir. Bunu
kazanmak için seneler vermeniz gerekecek, emin olabilirsiniz.
Ne kadar önemli olduğunu tecrübeli olduğunuzda tecrübesiz bir
kişinin o konu hakkında konuşmalarını dinlerken veya okurken
fark edebilirsiniz. Tecrübeye ulaşmanın en kestirme yolu ise
biyografilerdir. Dünya tarihine damga vurmuş binlerce kişinin,
yöneticilerin, filozofların, yazarların, sporcuların vs. hayatlarını
okuyarak onların tecrübelerine dokunmanız mümkündür.
LO
5
Bu parçada tecrübe ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi-
ne değinilmemiştir?
A) Kişiye diğerlerinden üstün kılan özellikler kazandırdığına
insanların hayatında önemli bir yeri olduğuna
C) Başkalarının hayatları okunarak da ulaşılabileceğine
Davranışları şekillendirmede etkili olduğuna
Elde edilmesinin uzun yıllar alabileceğine
Diğer sayfaya geçiniz.
![Aşağıdakilerden hangisinde zincirleme isim tam-
laması kullanılmamıştır?
Suların akşamla uzayan gölgeleri içinde uzakla-
şırlarken arkalarından baktım.
B) Adamlar, soluklanabilmek için aşağıdaki çoban
çeşmesinin başına doğru yürüyorlardı.
C) Şimdi, bu yerlerde, toprağından sökülmüş bir
çam ağacı örneği gibiyim.
D) Kuş korosu eşliğinde aşağı çayırlığa inildi, sonra
yine patikalardan geçildi.
Tenha dağ yollarından uzaklaştığımız vakit, İzmir'
den beri geçtiğimiz harabeleri düşündüm.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909122118754395-2964217.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriAşağıdakilerden hangisinde zincirleme isim tam-
laması kullanılmamıştır?
Suların akşamla uzayan gölgeleri içinde uzakla-
şırlarken arkalarından baktım.
B) Adamlar, soluklanabilmek için aşağıdaki çoban
çeşmesinin başına doğru yürüyorlardı.
C) Şimdi, bu yerlerde, toprağından sökülmüş bir
çam ağacı örneği gibiyim.
D) Kuş korosu eşliğinde aşağı çayırlığa inildi, sonra
yine patikalardan geçildi.
Tenha dağ yollarından uzaklaştığımız vakit, İzmir'
den beri geçtiğimiz harabeleri düşündüm.
![19. En sevdiğimiz oyundu çelik çomak. Denizden serin
serin yeller esmeye başlayınca köyü tren istasyonuna
bağlayan iki yanı ağaçlı yollardan başımız yukarılarda
dolaşmaya çıkardık. Çomak arardık kendimize çünkü
çomağı olmayan, bu oyunu oynayamazdı; ayıptı
başkasından ödünç çomak istemek. Bu çomak hafif
oldu mu ayarlayamazsın vuruşları, ağır da olursa
vururken dengeyi sağlayamazsın. Yaş ağaç çabuk
eğildiği için pişkin dallar seçilmelidir, yağmurlar
bastırmadan kesilmesi gerekir. Çeliğe gelince o
ortaklaşa kullanılırdı. Bu oyunda başarı rastlantıya
değil, tamamen oyuncunun ustalığına bağlıydı.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kişileştirmeye yer verilmiştir.
B) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
C) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.
D) Devrik cümleler vardır.
E) Yinelemeden yararlanılmıştır.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909125339445572-2556272.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri19. En sevdiğimiz oyundu çelik çomak. Denizden serin
serin yeller esmeye başlayınca köyü tren istasyonuna
bağlayan iki yanı ağaçlı yollardan başımız yukarılarda
dolaşmaya çıkardık. Çomak arardık kendimize çünkü
çomağı olmayan, bu oyunu oynayamazdı; ayıptı
başkasından ödünç çomak istemek. Bu çomak hafif
oldu mu ayarlayamazsın vuruşları, ağır da olursa
vururken dengeyi sağlayamazsın. Yaş ağaç çabuk
eğildiği için pişkin dallar seçilmelidir, yağmurlar
bastırmadan kesilmesi gerekir. Çeliğe gelince o
ortaklaşa kullanılırdı. Bu oyunda başarı rastlantıya
değil, tamamen oyuncunun ustalığına bağlıydı.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kişileştirmeye yer verilmiştir.
B) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
C) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.
D) Devrik cümleler vardır.
E) Yinelemeden yararlanılmıştır.
![Soru Tahmin Köşesi
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylı anlatıma
yer verilmiştir?
A) Gardiyan ziyaretçilere görüşme saatinin bittiğini söyledi.
B) Dersin ortasında arkadaşına “Benimle bir daha ko-
nuşma!" diye bağırdı.
Lamtum PotPTORON
YAYINLARI
Eskiden mahalle aralarında kızlar seksek, erkekler
futbol oynardı.
D) Doktorun bu tavsiyelerine uyacağıma dair kendime
söz vermiştim.
E) Halkın büyük bir kısmı bu konuda fikrini açıkça söy-
lemekten çekiniyordu.
8. (1) Elestirm
(3
TEST
3
10.
k](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909135948765892-4662690.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriSoru Tahmin Köşesi
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylı anlatıma
yer verilmiştir?
A) Gardiyan ziyaretçilere görüşme saatinin bittiğini söyledi.
B) Dersin ortasında arkadaşına “Benimle bir daha ko-
nuşma!" diye bağırdı.
Lamtum PotPTORON
YAYINLARI
Eskiden mahalle aralarında kızlar seksek, erkekler
futbol oynardı.
D) Doktorun bu tavsiyelerine uyacağıma dair kendime
söz vermiştim.
E) Halkın büyük bir kısmı bu konuda fikrini açıkça söy-
lemekten çekiniyordu.
8. (1) Elestirm
(3
TEST
3
10.
k
![6. Benim için de sonbahar başlıyor. Bu yaz da böy-
le geçti, diyebilirim en fazla. Sonbahar her zaman
iyi gelmiştir bana. Her sonbahar tuhaf bir dirilme,
serin bir ürperti yaşarım. Sonbahar, benim en ra-
hat ettiğim mevsimdir. Öz güven duygusunu en
çok sonbaharda hissederim. Yavaşlığı keşfederim.
Sonbaharın incelmiş kederlerini, kendime, yüzü-
me, duruşuma yakıştırırım. Yazın tutku dolu yakıcı-
lığından sonra, sakinleşmiş bir hüzün iyi gelir bana.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han-
gisine başvurulmamıştır?
Baze A) Karşılaştırmaya
mar
B) İnsana özgü nitelikleri doğaya aktarmaya
C) Öznelliğe einig
to sme uje)
DYDuyular arası aktarmaya
1676A RINGVSH
neito onshol Sun.
tags
E) Dokunma duyusuyla ilgili ayrıntılara nüg
Gyngolara
A
te tovisalby
karekök](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909133257196978-3616208.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri6. Benim için de sonbahar başlıyor. Bu yaz da böy-
le geçti, diyebilirim en fazla. Sonbahar her zaman
iyi gelmiştir bana. Her sonbahar tuhaf bir dirilme,
serin bir ürperti yaşarım. Sonbahar, benim en ra-
hat ettiğim mevsimdir. Öz güven duygusunu en
çok sonbaharda hissederim. Yavaşlığı keşfederim.
Sonbaharın incelmiş kederlerini, kendime, yüzü-
me, duruşuma yakıştırırım. Yazın tutku dolu yakıcı-
lığından sonra, sakinleşmiş bir hüzün iyi gelir bana.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han-
gisine başvurulmamıştır?
Baze A) Karşılaştırmaya
mar
B) İnsana özgü nitelikleri doğaya aktarmaya
C) Öznelliğe einig
to sme uje)
DYDuyular arası aktarmaya
1676A RINGVSH
neito onshol Sun.
tags
E) Dokunma duyusuyla ilgili ayrıntılara nüg
Gyngolara
A
te tovisalby
karekök
![buhan
oğal
onlara
iği sınır
bir
baren
likte
esel
rek
Eir.
Olaylı
rmaya
me ile
e kış
lleri,
açlı
ların
isel ve
de ve
vol
vakit
hava
iğine
tedir.
Paragraf
0120
NOTRE
20
1.
Sedef, kabuklu deniz canlılarının kabuklarının iç
yüzeyinden elde edilir. Sedef, yumuşakçaların
kabuklarının salgısıyla oluşan bir taştır. Organik
kökenli bir süsleme materyalidir. Yumuşakçaların
kabuk kısımlarının iç yüzeyinde oluşur. Söz gelimi,
midye, istiridye gibi canlıların kabuklarının beyaz ve
parlak iç yüzeyinde görülür. Karadaki bazı fosillerde
de bulunabilen sedef, hem denizde hemde karada
bulunabilen nadir taşlardan biridir.
II. Eğitim, bir insanda ideal davranış ve öğrenme
değişikliği oluşturmaktır. Kütüphane ise kitapların
çokça bulunduğu bir yer olup insanların oraya
giderek ödünç kitap aldığı yerdir. Eğitim ve
kütüphane, genelde birbirinden ayrılmaz.
Birbirleriyle eş zamanlı olarak iş birliği içerisindedir.
Biri diğerinden ayrı tutulamaz. Eğitim, kütüphanenin
yokluğunda yaşayamaz. Kütüphane içinde aynı
durum söz konusudur. Tam donanımlı bir
kütüphane; toplumun kalkınması, ilerlemesi ve
yükselmesi için olmazsa olmaz bir değerdir.
Aşağıdakilerin hangisi, yukarıdaki numaralanmış
parçaların ortak özelliği olarak gösterilemez?
13
A) Bilgi verme amacıyla oluşturulmuştur.
B) Tanımlamaya yer verilmiştir.
Yazım yanlışı bulunan sözcük vardır.
D) Ömeklerden yararlanılmıştır.
E) İsim cümleleri kullanılmıştır.
4.
Eylül... He
baharın re
kayboluşta
hoş, acı v
güzellikle
rengini ar
birçoğunu
görüyord
güzel kol
sığmaz,
hazine o
Bu parç
D
11. F
III. N
IV. C
yargıla
A) Yair](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909104108750260-1603100.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleribuhan
oğal
onlara
iği sınır
bir
baren
likte
esel
rek
Eir.
Olaylı
rmaya
me ile
e kış
lleri,
açlı
ların
isel ve
de ve
vol
vakit
hava
iğine
tedir.
Paragraf
0120
NOTRE
20
1.
Sedef, kabuklu deniz canlılarının kabuklarının iç
yüzeyinden elde edilir. Sedef, yumuşakçaların
kabuklarının salgısıyla oluşan bir taştır. Organik
kökenli bir süsleme materyalidir. Yumuşakçaların
kabuk kısımlarının iç yüzeyinde oluşur. Söz gelimi,
midye, istiridye gibi canlıların kabuklarının beyaz ve
parlak iç yüzeyinde görülür. Karadaki bazı fosillerde
de bulunabilen sedef, hem denizde hemde karada
bulunabilen nadir taşlardan biridir.
II. Eğitim, bir insanda ideal davranış ve öğrenme
değişikliği oluşturmaktır. Kütüphane ise kitapların
çokça bulunduğu bir yer olup insanların oraya
giderek ödünç kitap aldığı yerdir. Eğitim ve
kütüphane, genelde birbirinden ayrılmaz.
Birbirleriyle eş zamanlı olarak iş birliği içerisindedir.
Biri diğerinden ayrı tutulamaz. Eğitim, kütüphanenin
yokluğunda yaşayamaz. Kütüphane içinde aynı
durum söz konusudur. Tam donanımlı bir
kütüphane; toplumun kalkınması, ilerlemesi ve
yükselmesi için olmazsa olmaz bir değerdir.
Aşağıdakilerin hangisi, yukarıdaki numaralanmış
parçaların ortak özelliği olarak gösterilemez?
13
A) Bilgi verme amacıyla oluşturulmuştur.
B) Tanımlamaya yer verilmiştir.
Yazım yanlışı bulunan sözcük vardır.
D) Ömeklerden yararlanılmıştır.
E) İsim cümleleri kullanılmıştır.
4.
Eylül... He
baharın re
kayboluşta
hoş, acı v
güzellikle
rengini ar
birçoğunu
görüyord
güzel kol
sığmaz,
hazine o
Bu parç
D
11. F
III. N
IV. C
yargıla
A) Yair
![TÜRKÇE
19. Piyasaya çıkan kitaplar ellerden ellere, dillerden dillere
dolaşmaya başlar. Sararan sayfalar, kararan ciltler o
kitabın artık yaşlanmaya başladığını gösterir. Nasıl ki
bazı gıda maddeleri durdukça lezzetlenirse birtakım
eserler de eskidikçe yenileşir. Ama öyle kitaplar da
vardır ki sayfaları hiç açılmamış, içindeki bilgiler saçıl-
mamıştır. Sayfalarını gözlerin kuşatma altına almadığı,
ciltlerini ellerin okşamadığı bu kitaplar gurbet diyarında
kalan yetim ve öksüzlere benzerler. Aynı eserleri -
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre;
I.
kıymeti bilinmeyen hazineler olarak da nitelendire-
bilirsiniz.
koklanmadan solan gonca güllere de benzetebilir-
siniz.
III. yer altından çıkarılmayı bekleyen madenler olarak
da düşünebilirsiniz.
yargılarından hangileri getirilemez?
11.
A) Yalnız I
D) I. ve II.
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) I. ve III.
L](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909091609049513-930029.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriTÜRKÇE
19. Piyasaya çıkan kitaplar ellerden ellere, dillerden dillere
dolaşmaya başlar. Sararan sayfalar, kararan ciltler o
kitabın artık yaşlanmaya başladığını gösterir. Nasıl ki
bazı gıda maddeleri durdukça lezzetlenirse birtakım
eserler de eskidikçe yenileşir. Ama öyle kitaplar da
vardır ki sayfaları hiç açılmamış, içindeki bilgiler saçıl-
mamıştır. Sayfalarını gözlerin kuşatma altına almadığı,
ciltlerini ellerin okşamadığı bu kitaplar gurbet diyarında
kalan yetim ve öksüzlere benzerler. Aynı eserleri -
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre;
I.
kıymeti bilinmeyen hazineler olarak da nitelendire-
bilirsiniz.
koklanmadan solan gonca güllere de benzetebilir-
siniz.
III. yer altından çıkarılmayı bekleyen madenler olarak
da düşünebilirsiniz.
yargılarından hangileri getirilemez?
11.
A) Yalnız I
D) I. ve II.
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) I. ve III.
L
![ardımcı Düşünceler
10
3.
Ideal çözme süreniz
dk.
Çözdüğünüz süre
dk.
Türk ve Batı şiirini çok iyi bilen bir şairdir. Bu iki güçlü şiir
dünyasının can alıcı özelliklerini kendi şiirinde birleştirerek
şiir coğrafyasını oluşturur. Divan edebiyatı şairlerinin yanı
sıra modern Türk şairlerinden Ahmet Haşim, Asaf Halet
Çelebi, Ahmet Muhip Dıranas, Behçet Necatigil ve Yahya
Kemal'den etkilenmiştir. Yalnızlık, hüzün, kaçış ve ölüm
tutkusu demlerini içsel beninin serüvenine dönüştürerek
serbest tarzda yazdığı şiirleriyle dile getirir. Onun için
dünya terk edildiğimiz sorunlu yerdir. Bu nedenle dil için-
deki yolculuğunu daha çok hüznün ara duraklarında sür-
dürür. Özgün olmayı kendine ilke edinen Hilmi Yavuz, şiir-
lerindeki imgeler aracılığıyla, söyleyiş tarzıyla, mevcut dilin
kalıplarını kıran diliyle özgün olmayı başarmıştır. Şair,
mevcut dilin sınırlarını aşarak özgün bir şiir dili oluşturur-
ken yapaylıktan kaçınmıştır.
Bu paragrafta Hilmi Yavuz'la ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A) Türk ve Batı şiirinin temel niteliklerini şiirinde barındır-
dığına
B) Sir geleneğinden daha çok çağdaş Türk şairlerinden
yararlandığına
C) Serbest biçimde yazdığı şiirlerinde kimi soyut ve duy-
gusal konuları içselleştirerek anlattığına
P
D) Anlatımında hüzünlü bir söyleyişin hakim olduğuna
E) Özgün olmayı doğallıktan ödün vermeden başardığına](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220909080115028589-881918.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriardımcı Düşünceler
10
3.
Ideal çözme süreniz
dk.
Çözdüğünüz süre
dk.
Türk ve Batı şiirini çok iyi bilen bir şairdir. Bu iki güçlü şiir
dünyasının can alıcı özelliklerini kendi şiirinde birleştirerek
şiir coğrafyasını oluşturur. Divan edebiyatı şairlerinin yanı
sıra modern Türk şairlerinden Ahmet Haşim, Asaf Halet
Çelebi, Ahmet Muhip Dıranas, Behçet Necatigil ve Yahya
Kemal'den etkilenmiştir. Yalnızlık, hüzün, kaçış ve ölüm
tutkusu demlerini içsel beninin serüvenine dönüştürerek
serbest tarzda yazdığı şiirleriyle dile getirir. Onun için
dünya terk edildiğimiz sorunlu yerdir. Bu nedenle dil için-
deki yolculuğunu daha çok hüznün ara duraklarında sür-
dürür. Özgün olmayı kendine ilke edinen Hilmi Yavuz, şiir-
lerindeki imgeler aracılığıyla, söyleyiş tarzıyla, mevcut dilin
kalıplarını kıran diliyle özgün olmayı başarmıştır. Şair,
mevcut dilin sınırlarını aşarak özgün bir şiir dili oluşturur-
ken yapaylıktan kaçınmıştır.
Bu paragrafta Hilmi Yavuz'la ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A) Türk ve Batı şiirinin temel niteliklerini şiirinde barındır-
dığına
B) Sir geleneğinden daha çok çağdaş Türk şairlerinden
yararlandığına
C) Serbest biçimde yazdığı şiirlerinde kimi soyut ve duy-
gusal konuları içselleştirerek anlattığına
P
D) Anlatımında hüzünlü bir söyleyişin hakim olduğuna
E) Özgün olmayı doğallıktan ödün vermeden başardığına