Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Konu
Testi
I. dış pazarda saygın bir yere sahiptir
II. dünya pazarlarından gelen talebi
III. standartlarda üretilen Türk zeytini ve zeytinyağ
IV. tarım yöntemleriyle ve uluslararası
V. karşılamak üzere organik
Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş-
tan üçüncü olur?
A) L
B) II.
C) III. D) IV. E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Konu Testi I. dış pazarda saygın bir yere sahiptir II. dünya pazarlarından gelen talebi III. standartlarda üretilen Türk zeytini ve zeytinyağ IV. tarım yöntemleriyle ve uluslararası V. karşılamak üzere organik Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş- tan üçüncü olur? A) L B) II. C) III. D) IV. E) V.
Günlük tutan bir yazar, yapıtlarında açığa vurmak
istemediği kimi duygu ve düşüncelerini günlüğünde
yansıtabilir. Okuduğu yapıtlara yönelik, gerçekte
neler düşündüğünü dile getirebilir. Bazı durumla-
ri bilerek ya da bilmeyerek çarpıtabilir. O, birçok
ayrıntının arasından asıl anlatılmak isteneni bulma
çabasındadır. Günlük tutan birçok yazar vardır ama
bu çekinceyle, günlüklerini yayımlayanlar azdır.
Bu parçanın anlatımında, aşağıdakilerden han-
gisi yoktur?
Olasılık
B) Saptama
D) Karşılaştırma
E) Deyim
Eleştiri
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Günlük tutan bir yazar, yapıtlarında açığa vurmak istemediği kimi duygu ve düşüncelerini günlüğünde yansıtabilir. Okuduğu yapıtlara yönelik, gerçekte neler düşündüğünü dile getirebilir. Bazı durumla- ri bilerek ya da bilmeyerek çarpıtabilir. O, birçok ayrıntının arasından asıl anlatılmak isteneni bulma çabasındadır. Günlük tutan birçok yazar vardır ama bu çekinceyle, günlüklerini yayımlayanlar azdır. Bu parçanın anlatımında, aşağıdakilerden han- gisi yoktur? Olasılık B) Saptama D) Karşılaştırma E) Deyim Eleştiri
Test - 7
Hâkim anlatıcının bakış açısına göre yazılan bir romanda, belki
iyi bir hikâye anlatabilirsiniz ama sahici hayatlar kurgulayamaz,
yazınsal bir gerçeklik yaratamazsınız. Çünkü kişilerin ipleri hep
o anlatıcının elinde ve onun bakış açısının gölgesi altındadır.
Her şeyi bilen anlatıcı, merkezde bulunan karakterin yerine
geçer. Bu müdahale de anlatının gerçekliğini bozar. Yazarın
sesini kullanan bu anlatıcı, romandaki kişilerin akıllarından
geçenleri de duygularını da çoğu kez onların yerine bilir
ve aktarır. Böylece biz, kişilerin kederli, utangaç, hüzünlü,
sevinçli, gururlu ve bunlar gibi duygu durumlarını kişilerin
yaşadıklarından çıkarmak yerine, anlatıcının bildirimlerini
okuyarak öğrenmiş oluruz.
Bu parçada sözü edilen anlatım tarzıyla ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Roman kişilerinin duygu durumlarına yönelik gizemi
ortadan kaldırdığına
B) Okuyucunun anlamlandırma ve yorumlama olanağını
elinden aldığına
C) Yapıtta kurgusal gerçekliğinin oluşumunu güçleştirdiğine
D) Yazarın okuru kendi ideolojisi doğrultusunda yönlendir-
mesini sağladığına
E) Okurun hayal gücüne dayanan çıkarımları sınırladığına
7.
The
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
Test - 7 Hâkim anlatıcının bakış açısına göre yazılan bir romanda, belki iyi bir hikâye anlatabilirsiniz ama sahici hayatlar kurgulayamaz, yazınsal bir gerçeklik yaratamazsınız. Çünkü kişilerin ipleri hep o anlatıcının elinde ve onun bakış açısının gölgesi altındadır. Her şeyi bilen anlatıcı, merkezde bulunan karakterin yerine geçer. Bu müdahale de anlatının gerçekliğini bozar. Yazarın sesini kullanan bu anlatıcı, romandaki kişilerin akıllarından geçenleri de duygularını da çoğu kez onların yerine bilir ve aktarır. Böylece biz, kişilerin kederli, utangaç, hüzünlü, sevinçli, gururlu ve bunlar gibi duygu durumlarını kişilerin yaşadıklarından çıkarmak yerine, anlatıcının bildirimlerini okuyarak öğrenmiş oluruz. Bu parçada sözü edilen anlatım tarzıyla ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Roman kişilerinin duygu durumlarına yönelik gizemi ortadan kaldırdığına B) Okuyucunun anlamlandırma ve yorumlama olanağını elinden aldığına C) Yapıtta kurgusal gerçekliğinin oluşumunu güçleştirdiğine D) Yazarın okuru kendi ideolojisi doğrultusunda yönlendir- mesini sağladığına E) Okurun hayal gücüne dayanan çıkarımları sınırladığına 7. The
LIYAKAT YAYINLARI >>>>>>>
ni
ni
10. (1) Fobi (phobie) sözcüğü bundan tam üç
yüzyıl önce kullanılmış. (II) Korku, kaçış.
dehşet, panik anlamına gelen bu kavram, bir
varlığa, faaliyete ya da duruma karşı duyu-
lan mantıksız ve sürekli korkuyu tanımlıyor.
(I) Bunalımı endişeden ayıran önemli özel-
liklerden biri ortada mantıksız" bir korkunun
bulunması. (IV) Ancak, mantıksız olan bir
şeyin "nedensiz" olması gerekmiyor. (V) En-
dişeler, çoğunlukla hoş olmayan deneyimle-
rin sonucunda ortaya çıkıyor. VI Kimi kez
nedeni ortalarda gözükmüyor. (VII) Endişe
olarak adlandırılan "sürekli korku" cahilliğin
de sonucu sayılmıyor. (VIII) Çünkü genellikle
endişeliler, korkularının gerçekle hiç ilgisi ol-
madığını biliyorlar.
73
Yukarıdaki parça iki paragrafa ayrılmak
istenirse ikinci paragraf kaçıncı cümleyle
başlar?
A III
1.D
B) IV C) V
2.C 3.C 4.E 5.E
7.C 8.B
D) VI
9.E 10.D
E) VII
6.A
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
LIYAKAT YAYINLARI >>>>>>> ni ni 10. (1) Fobi (phobie) sözcüğü bundan tam üç yüzyıl önce kullanılmış. (II) Korku, kaçış. dehşet, panik anlamına gelen bu kavram, bir varlığa, faaliyete ya da duruma karşı duyu- lan mantıksız ve sürekli korkuyu tanımlıyor. (I) Bunalımı endişeden ayıran önemli özel- liklerden biri ortada mantıksız" bir korkunun bulunması. (IV) Ancak, mantıksız olan bir şeyin "nedensiz" olması gerekmiyor. (V) En- dişeler, çoğunlukla hoş olmayan deneyimle- rin sonucunda ortaya çıkıyor. VI Kimi kez nedeni ortalarda gözükmüyor. (VII) Endişe olarak adlandırılan "sürekli korku" cahilliğin de sonucu sayılmıyor. (VIII) Çünkü genellikle endişeliler, korkularının gerçekle hiç ilgisi ol- madığını biliyorlar. 73 Yukarıdaki parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf kaçıncı cümleyle başlar? A III 1.D B) IV C) V 2.C 3.C 4.E 5.E 7.C 8.B D) VI 9.E 10.D E) VII 6.A
2.
I. denize çakılan kazıklar
II. bölgenin turistik ününü artırıyor
III. yoksul halk tarafından
IV. üzerinde kurulan evler
V. toprak sahibi olmayan
Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş-
tan ikinci olur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV. E) V.
www.pelikanyayinev
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. I. denize çakılan kazıklar II. bölgenin turistik ününü artırıyor III. yoksul halk tarafından IV. üzerinde kurulan evler V. toprak sahibi olmayan Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş- tan ikinci olur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. www.pelikanyayinev
7.
Paragrafta Konu ve Başlık
Başarıyı yakalayıp mükemmele ulaşanlar genellikle insan-
lara saygı ve sevgi beslerler. Onların bütün çalışmalarında
bütünleşme ve takım ruhu vardır. Başarının sırlarını anlatan
bütün kitaplarda ana tema olarak takım çalışması işlenir. Ta-
kım çalışmasının başarısı da insana saygıdan geçer. Hepi-
miz yöneticisinden işçisine kadar herkesin aynı kafeteryada
yemek yediği Japon firmalarını biliyoruz. Onların başarıları-
nın sırrı, insanları kullanmak yerine onlara saygı duymala-
rında yatar.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durulmuş-
tur?
İnsana saygının başarıya katkısı
B) Saygısız insanların hayat mücadelesindeki durumu
C) Japon firmalarının giderek artan başarıları
D) İnsanların eşit şartlara sahip olması gerektiği
Sevgi ve saygının toplumsal boyutu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Paragrafta Konu ve Başlık Başarıyı yakalayıp mükemmele ulaşanlar genellikle insan- lara saygı ve sevgi beslerler. Onların bütün çalışmalarında bütünleşme ve takım ruhu vardır. Başarının sırlarını anlatan bütün kitaplarda ana tema olarak takım çalışması işlenir. Ta- kım çalışmasının başarısı da insana saygıdan geçer. Hepi- miz yöneticisinden işçisine kadar herkesin aynı kafeteryada yemek yediği Japon firmalarını biliyoruz. Onların başarıları- nın sırrı, insanları kullanmak yerine onlara saygı duymala- rında yatar. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durulmuş- tur? İnsana saygının başarıya katkısı B) Saygısız insanların hayat mücadelesindeki durumu C) Japon firmalarının giderek artan başarıları D) İnsanların eşit şartlara sahip olması gerektiği Sevgi ve saygının toplumsal boyutu
7.
Paragrafta Konu ve Başlık
Çocukluk dünyamızı, onlarca yıl ardımızda bırakarak bü-
tünüyle zihnimizden attığımızdan çocukları, üstelik kendi-
miz yetiştirdiğimiz hâlde anlamada zorlanırız. Bir zamanlar
yaptığımız yaramazlıklardan birini onlar yaptığında nasıl da
kızar, kimi isteklerini nasıl da anlamsız buluruz. Bu anlayış
tarzının yanlışlığını kabul etmedikçe anne babaların çocuk-
larıyla sağlıklı iletişim kurması onları anlaması imkânsız.
Onlar yıllar sonra çocuklarının kendilerine mesafeli birer ye-
tişkin olduklarını göreceklerdir. Sorun kendi çocukluğumuzu
unutmak olduğuna göre işe geçmişi hatırlamak, bir parça
çocuk olmaya çalışmakla başlamak doğru olacaktır.
Bu parçaya göre yetişkinlerin çocuklarla iyi iletişim ku-
ramama sebebi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yetişkinlerin çocuklarını kendileri gibi olmaya zorlaması
B) Yetişkinlerin kendi çocukluklarını ve olumsuz davranış-
larini unutmaları
C) Yetişkinlerin çocuklarının her istediğine tepki vermesi
DY Yetişkinlerin kendi çocukluklarından yeterince ders çıka-
ramamaları
E) Yetişkinlerin modern hayata çocuklar kadar adapte ola-
mamaları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Paragrafta Konu ve Başlık Çocukluk dünyamızı, onlarca yıl ardımızda bırakarak bü- tünüyle zihnimizden attığımızdan çocukları, üstelik kendi- miz yetiştirdiğimiz hâlde anlamada zorlanırız. Bir zamanlar yaptığımız yaramazlıklardan birini onlar yaptığında nasıl da kızar, kimi isteklerini nasıl da anlamsız buluruz. Bu anlayış tarzının yanlışlığını kabul etmedikçe anne babaların çocuk- larıyla sağlıklı iletişim kurması onları anlaması imkânsız. Onlar yıllar sonra çocuklarının kendilerine mesafeli birer ye- tişkin olduklarını göreceklerdir. Sorun kendi çocukluğumuzu unutmak olduğuna göre işe geçmişi hatırlamak, bir parça çocuk olmaya çalışmakla başlamak doğru olacaktır. Bu parçaya göre yetişkinlerin çocuklarla iyi iletişim ku- ramama sebebi aşağıdakilerden hangisidir? A) Yetişkinlerin çocuklarını kendileri gibi olmaya zorlaması B) Yetişkinlerin kendi çocukluklarını ve olumsuz davranış- larini unutmaları C) Yetişkinlerin çocuklarının her istediğine tepki vermesi DY Yetişkinlerin kendi çocukluklarından yeterince ders çıka- ramamaları E) Yetişkinlerin modern hayata çocuklar kadar adapte ola- mamaları
4.
Memet Fuat'ın şiir okuma sanatına yönelik kaygıları varmış.
Yıllar sonra fark ettim. Ön sözde küçüklere sesleniyor: "Bu
şiirlerden beğendiklerinizi sınıflarınızda, okul toplantılarınız-
da okurken bir şeye çok dikkat etmelisiniz. Okuma kitapla-
rınızdaki kahramanlık şiirleri gibi okunamaz bunlar. Tıpkı
konuşur gibi okunmaları gerekir. Hiç acele etmeden, bağır-
madan, tane tane, özentisiz, yapmacıksız, düpedüz konuşur
gibi." Son sözde kaygısını bu kez büyüklere yineliyor: "Bu
şiirlerin yüksek sesle okunuşunda ise gerek ana babaların
gerek öğretmenlerin çocukların alışılmış kahramanlık şiiri
okuma gülünçlüğüne itmeyeceklerini sanıyorum çünkü o
zaman ortada şiir değil, hiçbir şey kalmadığını kolayca göre-
cekler.
Bu parçada Memet Fuat, şiirlerinin okunması ile ilgili
olarak aşağıdaki kaygılardan hangisini dile getirmekte-
dir?
A) Tıpkı konuşur gibi tane tane okunması
B) Hiç acele etmeden, bağırmadan okunması
C) Sınıflarda ve okul toplantılarında okunması
Kahramanlık şiirleri gibi yüksek sesle okunması
E) Anne, baba ve öğretmenlerin çocuklar gibi okuyamaması
ÖSYM SORU TİPLERİYLE %100 PARAGRAF
6.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Memet Fuat'ın şiir okuma sanatına yönelik kaygıları varmış. Yıllar sonra fark ettim. Ön sözde küçüklere sesleniyor: "Bu şiirlerden beğendiklerinizi sınıflarınızda, okul toplantılarınız- da okurken bir şeye çok dikkat etmelisiniz. Okuma kitapla- rınızdaki kahramanlık şiirleri gibi okunamaz bunlar. Tıpkı konuşur gibi okunmaları gerekir. Hiç acele etmeden, bağır- madan, tane tane, özentisiz, yapmacıksız, düpedüz konuşur gibi." Son sözde kaygısını bu kez büyüklere yineliyor: "Bu şiirlerin yüksek sesle okunuşunda ise gerek ana babaların gerek öğretmenlerin çocukların alışılmış kahramanlık şiiri okuma gülünçlüğüne itmeyeceklerini sanıyorum çünkü o zaman ortada şiir değil, hiçbir şey kalmadığını kolayca göre- cekler. Bu parçada Memet Fuat, şiirlerinin okunması ile ilgili olarak aşağıdaki kaygılardan hangisini dile getirmekte- dir? A) Tıpkı konuşur gibi tane tane okunması B) Hiç acele etmeden, bağırmadan okunması C) Sınıflarda ve okul toplantılarında okunması Kahramanlık şiirleri gibi yüksek sesle okunması E) Anne, baba ve öğretmenlerin çocuklar gibi okuyamaması ÖSYM SORU TİPLERİYLE %100 PARAGRAF 6.
5.
Sevgili arkadaşlarım, öykülerinizde güzel bir cümle
bulup sonra onun sürüklediği yere gitmek gibi bir
illet tespit ettim. Öncelikle şunu söylemek zorunda-
yım: Cümlelerinize âşık olmamalısınız! Sözlerimi
tuhaf bulmayın. Her yazar, bulduğu bir sözcüğe
hatta kurduğu bir cümleye âşık olmaz mı? Olur.
Bazen hoştur bu ama iyi yazar, silkinip kendine
gelendir. Haydi diyelim ki kendinize gelemediniz, o
hâlde kaybolacağınızı bilin. Kaybolmayın! Ha, kay-
bolmak da bir tercih dediniz. O zaman da keşiflerle
dönün.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akı-
şına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Genç kalemlerin bu yaygın hastalığa tutulması
olağan bir durumdur
B) Zaten edebiyat, daha önce duyulmamış, özgün
parçaların bileşimidir
Ulaşmayı hedeflediğiniz eseri sevmek zorunda
olduğunuzu da aklınızdan çıkarmayın
D) Uyandırmak istediğiniz imgeye hizmet edecek
şekilde sunun ayrıntıları
E Dilin size verdiği gücün büyüsüne kapılıp git-
memeye de gayret edin.
(2017-YGS)
k bulus
7. G
1
I
1
1
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Sevgili arkadaşlarım, öykülerinizde güzel bir cümle bulup sonra onun sürüklediği yere gitmek gibi bir illet tespit ettim. Öncelikle şunu söylemek zorunda- yım: Cümlelerinize âşık olmamalısınız! Sözlerimi tuhaf bulmayın. Her yazar, bulduğu bir sözcüğe hatta kurduğu bir cümleye âşık olmaz mı? Olur. Bazen hoştur bu ama iyi yazar, silkinip kendine gelendir. Haydi diyelim ki kendinize gelemediniz, o hâlde kaybolacağınızı bilin. Kaybolmayın! Ha, kay- bolmak da bir tercih dediniz. O zaman da keşiflerle dönün. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akı- şına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Genç kalemlerin bu yaygın hastalığa tutulması olağan bir durumdur B) Zaten edebiyat, daha önce duyulmamış, özgün parçaların bileşimidir Ulaşmayı hedeflediğiniz eseri sevmek zorunda olduğunuzu da aklınızdan çıkarmayın D) Uyandırmak istediğiniz imgeye hizmet edecek şekilde sunun ayrıntıları E Dilin size verdiği gücün büyüsüne kapılıp git- memeye de gayret edin. (2017-YGS) k bulus 7. G 1 I 1 1
6.
Ozanlar da yazarlar da yaşantı işcisidir bir
bakıma. Gerçek yaşamdan, nesnel dünyadan ka-
zandıkları yaşantıyı yeniden üretirler. Bu yeniden
üretme ya da yaratma süreci içinde estetik bir tat
katarlar ona; coşku ve düşünceyle beslenen bir
özle yoğururlar onu. Yoğurduklan özü, okura ulaş-
tıracak uygun biçimler ararlar. Şiir öykü, roman,
oyun gibi türlere özgü yasalanın içinde yeni konum-
lar kazandırırlar yaşantıya.
Bu parçanın başına, düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) Yazınsal yaratının gücü okurda düşünsel bir
değişme yaratmasına bağlıdır.
B) Okur, romanda şiirde ya da öyküle karşılaştığı
yaşamı, düş dünyasında değiştirerek geliştirir.
kimi sanatçılara göre yazınsal yapıtlar, okurun
yaşamı algılama gücünü artırmalıdır.
C
DY Gerçekte türü ne olursa olsun, her yazınsal ya-
ratının malzemesi yaşantıdır.
E) Şiirler, romanlar, öyküler okurun yüreğinde
yeni duygular uyandırmayı amaçlar.
(2003-ÖSS)
Oplordon ben ağır, oturaklı kişiler olmalan is-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. Ozanlar da yazarlar da yaşantı işcisidir bir bakıma. Gerçek yaşamdan, nesnel dünyadan ka- zandıkları yaşantıyı yeniden üretirler. Bu yeniden üretme ya da yaratma süreci içinde estetik bir tat katarlar ona; coşku ve düşünceyle beslenen bir özle yoğururlar onu. Yoğurduklan özü, okura ulaş- tıracak uygun biçimler ararlar. Şiir öykü, roman, oyun gibi türlere özgü yasalanın içinde yeni konum- lar kazandırırlar yaşantıya. Bu parçanın başına, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) Yazınsal yaratının gücü okurda düşünsel bir değişme yaratmasına bağlıdır. B) Okur, romanda şiirde ya da öyküle karşılaştığı yaşamı, düş dünyasında değiştirerek geliştirir. kimi sanatçılara göre yazınsal yapıtlar, okurun yaşamı algılama gücünü artırmalıdır. C DY Gerçekte türü ne olursa olsun, her yazınsal ya- ratının malzemesi yaşantıdır. E) Şiirler, romanlar, öyküler okurun yüreğinde yeni duygular uyandırmayı amaçlar. (2003-ÖSS) Oplordon ben ağır, oturaklı kişiler olmalan is-
(1) Sakarya Karasu'da bulunan ve bir doğa harikası olan Ma-
den Deresi ve Şelalesi son zamanlarda yerli turistler kadar
yabancı turistlerin de en merak ettiği yerler arasına girdi.
(II) Maden Deresi'nin olduğu bölgede bir zamanlar Fransız-
lar tarafından işletilen madenler varmış fakat 1914'te Fran-
Sızlar bu bölgeyi terk etmiş, bundan dolayı burası Maden
Deresi olarak anılıyor. (III) Ayrıca burada bulunan doğal kay-
namaların en güzel örneği olan şifalı su, birçok hastalığa şifa
kaynağı olduğundan bu şirin yer dört mevsim ziyaretçiler ile
dolup taşmaktadır. (IV) Siz de günübirlik bir gezi yapmayı
planlıyorsanız aileniz veya dostlarınızla birlikte buraya gele-
bilir, doğanın bilinmeyen bu farklı yüzünü keşfedebilirsiniz.
(V) Burası şırıl şırıl akan derenin sesini dinleyerek buz gibi
suyunda serinlemek ve güzel bir kır sofrası kurmak için ideal
bir yer. (VI) Gürül gürül akan şelalesini seyrederken ferah-
layabilir, tarihî mağarasında gezerken bir yandan da tarihe
tanıklık edebilirsiniz.
18. Bu parçada Karasu ile ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisine değinilmemiştir?
A Turistlerin ilgi odağı olan bir deresi ve şelalesi olduğuna
B) Bir günlük geziler için ideal bir yer olduğuna
e Bünyesinde hastalıklara şifa olan doğal sıcak suyunun
bulunduğuna
DB
D) Bölge ekonomisine büyük katkılar sağladığına
E Doğasının piknik yapmaya uygun olduğuna
19. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Açıklayıcı ve betimleyici anlatımdan faydalanılmıştır.
B) Tanımlamalara yer verilmiştir.
e) Farklı duyularla algılanabilen ayrıntılara yer verilmiştir.
Yinelemelerle anlatım zenginleştirilmiştir.
E) Öneri nitelikli cümlelere yer verilmiştir.
20. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde ne-
den-sonuç ilişkisi söz konusudur?
A) I vell
D) IV ve V
I ve III
B) II ve I
C) II ve IV
E) y've VI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Sakarya Karasu'da bulunan ve bir doğa harikası olan Ma- den Deresi ve Şelalesi son zamanlarda yerli turistler kadar yabancı turistlerin de en merak ettiği yerler arasına girdi. (II) Maden Deresi'nin olduğu bölgede bir zamanlar Fransız- lar tarafından işletilen madenler varmış fakat 1914'te Fran- Sızlar bu bölgeyi terk etmiş, bundan dolayı burası Maden Deresi olarak anılıyor. (III) Ayrıca burada bulunan doğal kay- namaların en güzel örneği olan şifalı su, birçok hastalığa şifa kaynağı olduğundan bu şirin yer dört mevsim ziyaretçiler ile dolup taşmaktadır. (IV) Siz de günübirlik bir gezi yapmayı planlıyorsanız aileniz veya dostlarınızla birlikte buraya gele- bilir, doğanın bilinmeyen bu farklı yüzünü keşfedebilirsiniz. (V) Burası şırıl şırıl akan derenin sesini dinleyerek buz gibi suyunda serinlemek ve güzel bir kır sofrası kurmak için ideal bir yer. (VI) Gürül gürül akan şelalesini seyrederken ferah- layabilir, tarihî mağarasında gezerken bir yandan da tarihe tanıklık edebilirsiniz. 18. Bu parçada Karasu ile ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisine değinilmemiştir? A Turistlerin ilgi odağı olan bir deresi ve şelalesi olduğuna B) Bir günlük geziler için ideal bir yer olduğuna e Bünyesinde hastalıklara şifa olan doğal sıcak suyunun bulunduğuna DB D) Bölge ekonomisine büyük katkılar sağladığına E Doğasının piknik yapmaya uygun olduğuna 19. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Açıklayıcı ve betimleyici anlatımdan faydalanılmıştır. B) Tanımlamalara yer verilmiştir. e) Farklı duyularla algılanabilen ayrıntılara yer verilmiştir. Yinelemelerle anlatım zenginleştirilmiştir. E) Öneri nitelikli cümlelere yer verilmiştir. 20. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde ne- den-sonuç ilişkisi söz konusudur? A) I vell D) IV ve V I ve III B) II ve I C) II ve IV E) y've VI
9. (1) Bir dil, kendisiyle oluşturulmuş edebi ürünler aracılığıy-
la görücüye çıkar. (II) Sanatsal yapıtlar bir dilin olanakları-
nı, zenginliğini, güzelliğini gösteren en önemli araçtır. (II)
Dilin tanınması, öğrenilmesi, o dille ilgili eserlerin okunarak
içselleştirilmesi ve en önemlisi sosyal yaşamda bir iletişim
aracı olarak kullanılması önemlidir. (IV) Dil, edebiyat eser-
leri aracılığıyla ait olduğu milletin kültürünü yansıtarak, hem
o milletin bireyleri arasında hem de diğer milletlerin birey-
leri arasında tanınmasına, yaygınlaşmasına kapı aralar. (V)
Bu bir bakıma yatay ve dikey hareketliliği sağlar ve dil, kül-
tür taşıyıcısı olarak bir yandan yeni yelpazede yaşam tar-
zına yön verirken bir yandan da kuşaklar arası geçişi sağ-
lama işlevini yerine getirir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde
aynı düşünce yinelenerek verilmiştir?
A) I ve III
D) IV ve V
B) I ve II
E) Il ve V
C) II ve IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
9. (1) Bir dil, kendisiyle oluşturulmuş edebi ürünler aracılığıy- la görücüye çıkar. (II) Sanatsal yapıtlar bir dilin olanakları- nı, zenginliğini, güzelliğini gösteren en önemli araçtır. (II) Dilin tanınması, öğrenilmesi, o dille ilgili eserlerin okunarak içselleştirilmesi ve en önemlisi sosyal yaşamda bir iletişim aracı olarak kullanılması önemlidir. (IV) Dil, edebiyat eser- leri aracılığıyla ait olduğu milletin kültürünü yansıtarak, hem o milletin bireyleri arasında hem de diğer milletlerin birey- leri arasında tanınmasına, yaygınlaşmasına kapı aralar. (V) Bu bir bakıma yatay ve dikey hareketliliği sağlar ve dil, kül- tür taşıyıcısı olarak bir yandan yeni yelpazede yaşam tar- zına yön verirken bir yandan da kuşaklar arası geçişi sağ- lama işlevini yerine getirir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde aynı düşünce yinelenerek verilmiştir? A) I ve III D) IV ve V B) I ve II E) Il ve V C) II ve IV
50. Gücünü gözlem ve mizahtan alan öyküleriyle tanın-
maktadır. Öykülerinde, konuşur gibi yazmanın do-
ğurduğu bir rahatlık ve akıcılık görülür. Toplumsal
bozuklukları, çarpık kişilikleri ele alır. Küçük olayların
anlatıldığı bu öykülerde yazar, iyimserlikten uzak ve
bilgilendirmeye yönelik bir yol seçer.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen
yazarın özelliklerinden biri olamaz?
A) Anlatımda doğallığa özen gösterme
B)
Toplumun aksayan yönlerini konu edinme
Güldürü ögesinden yararlanmasını bilme
Okuru aydınlatmayı amaçlama
E) Toplumsal olayları yansız bir bakış açısıyla an-
latma
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
50. Gücünü gözlem ve mizahtan alan öyküleriyle tanın- maktadır. Öykülerinde, konuşur gibi yazmanın do- ğurduğu bir rahatlık ve akıcılık görülür. Toplumsal bozuklukları, çarpık kişilikleri ele alır. Küçük olayların anlatıldığı bu öykülerde yazar, iyimserlikten uzak ve bilgilendirmeye yönelik bir yol seçer. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen yazarın özelliklerinden biri olamaz? A) Anlatımda doğallığa özen gösterme B) Toplumun aksayan yönlerini konu edinme Güldürü ögesinden yararlanmasını bilme Okuru aydınlatmayı amaçlama E) Toplumsal olayları yansız bir bakış açısıyla an- latma
erede?"
uran ve
uşmak
in kar-
şiirden
uzdan
air de
abile-
ekir.
akta-
mak-
lan
ati
in
Palme Yayıncılık
8.
Bana küçükken annem Victor Hugo'nun Sefiller kitabının ço-
cuklar için sadeleştirilmiş halini okurdu. O yıllarda Cosette'in
hikâyesi ilgimi çok çekerdi. Cosette çok fakir bir kız. Victor
Hugo bunu öyle bir anlatmış ki Cosette o romanda Avrupalı,
Hristiyan fakir bir kız değildi sadece, fakir çocuk da değil-
a. Ben zannediyordum ki, Cosette bizim arka sokağımızda
oturan fakir bir kız ya da bir yetim. Hiçbir zaman onun ya-
bancı olduğunu düşünmedim. İşte bu bakış la yaklaştığı için
Victor Hugo çok büyük bir yazar.
Bu parçaya göre yazarın Victor Hugo'yu büyük bir yazar
olarak kabul etmesinin sebebi aşağıdakilerden hangisi-
dir?
7.
A) Olaylanı gerçekçi bir anlatımla dile getirmesi
B) Ulusaldan evrensele ulaşan bir anlatımının olması
C) Yalın bir dille yazması
D) Yazıldığı dönemin özelliklerini çok iyi yansıtması
E) Yaşanmış olaylardan yola çıkması
Şiir, her şeyden önce gizemli ve çözülemez bir bileşimdir.
Şiir, düz yazıya çevrildiğinde niteliğini kaybettiği gibi düz yazı
da şiire sokulduğunda ahenkli sözler elde edilemez. Bir şaire
bunu oplatmalıcın demok. koda
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
erede?" uran ve uşmak in kar- şiirden uzdan air de abile- ekir. akta- mak- lan ati in Palme Yayıncılık 8. Bana küçükken annem Victor Hugo'nun Sefiller kitabının ço- cuklar için sadeleştirilmiş halini okurdu. O yıllarda Cosette'in hikâyesi ilgimi çok çekerdi. Cosette çok fakir bir kız. Victor Hugo bunu öyle bir anlatmış ki Cosette o romanda Avrupalı, Hristiyan fakir bir kız değildi sadece, fakir çocuk da değil- a. Ben zannediyordum ki, Cosette bizim arka sokağımızda oturan fakir bir kız ya da bir yetim. Hiçbir zaman onun ya- bancı olduğunu düşünmedim. İşte bu bakış la yaklaştığı için Victor Hugo çok büyük bir yazar. Bu parçaya göre yazarın Victor Hugo'yu büyük bir yazar olarak kabul etmesinin sebebi aşağıdakilerden hangisi- dir? 7. A) Olaylanı gerçekçi bir anlatımla dile getirmesi B) Ulusaldan evrensele ulaşan bir anlatımının olması C) Yalın bir dille yazması D) Yazıldığı dönemin özelliklerini çok iyi yansıtması E) Yaşanmış olaylardan yola çıkması Şiir, her şeyden önce gizemli ve çözülemez bir bileşimdir. Şiir, düz yazıya çevrildiğinde niteliğini kaybettiği gibi düz yazı da şiire sokulduğunda ahenkli sözler elde edilemez. Bir şaire bunu oplatmalıcın demok. koda
22. 1. Türkler hat sanatıyla Anadolu'ya geldikten sonra
ilgilenmeye başlamışlar, Arap yazısının üstün bir
estetik düzeye ulaşmasını sağlamışlar ve onu gü-
zel sanatların bir dalı hâline getirmişlerdir.
Hat sanatı aşağı yukarı bin yıldır Türklerin elinde
yücelen büyük bir sanat. Bu sanatla ilgilenenler
arasında Büyük Selçuklular, ondan sonra Anadolu
Selçukluları ve nihayet Osmanlı var. Özellikle Os-
manlıda hat sanatı, İstanbul'un Fethi ile bir ivme
kazanıyor. Yine bu dönemde millî bir karakter edi-
niyor.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
Farklı görüşlerin birbirini farklı yönlerden destekledi-
gini göstermektedir.
B) Konunun farklı iki yönüne ilişkin ortak bir görüş oldu-
ğunu vurgulamaktadır.
C) Aynı konuyu farklı yönleriyle değerlendirip ele al-
maktadır.
Aynı düşünceyle ilgili pekiştirmeye yönelik farklı ör-
ekler sunmaktadır.
E) Aynı konu farklı cümlelerle anlatılıp değerlendirme
yapılmaktadır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
22. 1. Türkler hat sanatıyla Anadolu'ya geldikten sonra ilgilenmeye başlamışlar, Arap yazısının üstün bir estetik düzeye ulaşmasını sağlamışlar ve onu gü- zel sanatların bir dalı hâline getirmişlerdir. Hat sanatı aşağı yukarı bin yıldır Türklerin elinde yücelen büyük bir sanat. Bu sanatla ilgilenenler arasında Büyük Selçuklular, ondan sonra Anadolu Selçukluları ve nihayet Osmanlı var. Özellikle Os- manlıda hat sanatı, İstanbul'un Fethi ile bir ivme kazanıyor. Yine bu dönemde millî bir karakter edi- niyor. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? Farklı görüşlerin birbirini farklı yönlerden destekledi- gini göstermektedir. B) Konunun farklı iki yönüne ilişkin ortak bir görüş oldu- ğunu vurgulamaktadır. C) Aynı konuyu farklı yönleriyle değerlendirip ele al- maktadır. Aynı düşünceyle ilgili pekiştirmeye yönelik farklı ör- ekler sunmaktadır. E) Aynı konu farklı cümlelerle anlatılıp değerlendirme yapılmaktadır.
6.
(1) Türk öykücülüğü denince akla gelen adlardan biridir Ömer
Seyfettin. (II) Kısa süren yaşamına karşın, üretkenliğiyle
Türk öykücülüğünün gururu olmuştur. (III) Seçtiği konular
ve konuları anlatımıyla Türk edebiyatına özgün eserler
kazandırmıştır. (IV) Bu yeteneği ne yazık ki yaşadığı dönemde
hak ettiği biçimde değerlendirilmemiştir. (V) Ama günümüzde
yazılan öykülerin satır aralarında Ömer Seyfettin'in izlerini
bulmak mümkündür.
Ömer Seyfettin ve öykücülüğünün anlatıldığı bu
parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda
verilenlerden hangisi yanlıştır?
genden
A) I. cümlede, Türk öykücülüğünün öncülerinden olduğu
söylenmiştir.
B) II. cümlede, öykücülüğümüzdeki yeri karşıt dufumları
anlatımıyla ortaya konulmuştur.
C) III. cümlede, kendine has bir tarzı olduğundan söz
edilmiştir.
D) IV. cümlede, yaşadığı zamanda değerinin bilinmediği
söylenmiştir.
E) V. cümlede, öykü anlayışının etkilerinin sürdüğü
açıklanmıştır.
5
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
6. (1) Türk öykücülüğü denince akla gelen adlardan biridir Ömer Seyfettin. (II) Kısa süren yaşamına karşın, üretkenliğiyle Türk öykücülüğünün gururu olmuştur. (III) Seçtiği konular ve konuları anlatımıyla Türk edebiyatına özgün eserler kazandırmıştır. (IV) Bu yeteneği ne yazık ki yaşadığı dönemde hak ettiği biçimde değerlendirilmemiştir. (V) Ama günümüzde yazılan öykülerin satır aralarında Ömer Seyfettin'in izlerini bulmak mümkündür. Ömer Seyfettin ve öykücülüğünün anlatıldığı bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? genden A) I. cümlede, Türk öykücülüğünün öncülerinden olduğu söylenmiştir. B) II. cümlede, öykücülüğümüzdeki yeri karşıt dufumları anlatımıyla ortaya konulmuştur. C) III. cümlede, kendine has bir tarzı olduğundan söz edilmiştir. D) IV. cümlede, yaşadığı zamanda değerinin bilinmediği söylenmiştir. E) V. cümlede, öykü anlayışının etkilerinin sürdüğü açıklanmıştır. 5