Anlatım Biçimleri Soruları
![6.
Sık sık yanıma öğrenciler gelir. Edebiyat
gretmenleri, "Bir şair ya da yazarla röportaj
yapın." ödevini vermiştir. Gelirler, hep aynı
soruları sorarlar: "Hayatınızı anlatır mısınız? Kaç
kitap yazdınız?" gibi... Sorulardan, okuma
alışkanlıklarının olmadığını hemen anlarım. "Aç
şu kitabımı oku." derim öylelerine, oturup
yaşam öykümü mü anlatayım uzun uzun? Ama
geçen gün iki liseli kız öğrencinin bana
yönelttiği şu soru birden bir ışık yaktı içimde:
"Okura yetişmek, ondan geri kalmamak için ne
yapıyorsunuz?" Öteki soruları da ilgi çekiciydi.
Ama kafam takıldı bu soruya. Okurun gerisinde
kalmak demek, çağın beğenisinin, toplumun
özlemlerinin, isteklerinin dışında kalmak
demektir. Ben de onlara "Ne mi yapıyorum?
Önce iyi bir okur olmaya çalışıyorum."
dedim.
Bu parçanın sonuna, düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Kendisi ve çağı hakkında yazan insan, tüm
insanlar ve çağlar hakkında yazmış olur.
Önce yazacaklarım üzerine düşünüyorum,
sonra kafamda bu düşüncelerimi iyice
yoğurup kaleme kâğıda sarılıyorum.
Eskiden bazı ünlü yazarlar, "Ben okumam,
yazarım." derlerdi, bu yüzden okunmaz
oldular.
"Yazı yazmayı öğrenmek, her şeyden önce
düşünmeyi öğrenmektir." Düşünmeden,
yazmaya kalkışmak beyhude bir çaba.
Ünlü bir düşünürün dediği gibi. "Çok yazan
değil, güzel yazan yaşar." Ben de
yazdıklarımda en güzeli yakalamaya
çalışıyorum.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823120601353157-319620.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri6.
Sık sık yanıma öğrenciler gelir. Edebiyat
gretmenleri, "Bir şair ya da yazarla röportaj
yapın." ödevini vermiştir. Gelirler, hep aynı
soruları sorarlar: "Hayatınızı anlatır mısınız? Kaç
kitap yazdınız?" gibi... Sorulardan, okuma
alışkanlıklarının olmadığını hemen anlarım. "Aç
şu kitabımı oku." derim öylelerine, oturup
yaşam öykümü mü anlatayım uzun uzun? Ama
geçen gün iki liseli kız öğrencinin bana
yönelttiği şu soru birden bir ışık yaktı içimde:
"Okura yetişmek, ondan geri kalmamak için ne
yapıyorsunuz?" Öteki soruları da ilgi çekiciydi.
Ama kafam takıldı bu soruya. Okurun gerisinde
kalmak demek, çağın beğenisinin, toplumun
özlemlerinin, isteklerinin dışında kalmak
demektir. Ben de onlara "Ne mi yapıyorum?
Önce iyi bir okur olmaya çalışıyorum."
dedim.
Bu parçanın sonuna, düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Kendisi ve çağı hakkında yazan insan, tüm
insanlar ve çağlar hakkında yazmış olur.
Önce yazacaklarım üzerine düşünüyorum,
sonra kafamda bu düşüncelerimi iyice
yoğurup kaleme kâğıda sarılıyorum.
Eskiden bazı ünlü yazarlar, "Ben okumam,
yazarım." derlerdi, bu yüzden okunmaz
oldular.
"Yazı yazmayı öğrenmek, her şeyden önce
düşünmeyi öğrenmektir." Düşünmeden,
yazmaya kalkışmak beyhude bir çaba.
Ünlü bir düşünürün dediği gibi. "Çok yazan
değil, güzel yazan yaşar." Ben de
yazdıklarımda en güzeli yakalamaya
çalışıyorum.
![6.
Amerikalı düşünür ve yazar Emerson, "Insanlar dünya ve
hayat hakkında düşüncelerini ileri sürerlerken karakterler
ni de ortaya koyduklarının farkında değillerdir." der.
Bu cümleden hareketle insanların "dünya ve hayata
ilişkin sözleri" ile ilgili olarak;
Kişiliği yansıtan bir ayna gibidir.
Yoruma açık dolaylı iletiler barındırır.
Okuma alışkanlığı ve eğitimle yakından ilgilidir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
H
DI ve II
—
E) II ve III
C) Yalnız III -](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823131107420264-629075.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri6.
Amerikalı düşünür ve yazar Emerson, "Insanlar dünya ve
hayat hakkında düşüncelerini ileri sürerlerken karakterler
ni de ortaya koyduklarının farkında değillerdir." der.
Bu cümleden hareketle insanların "dünya ve hayata
ilişkin sözleri" ile ilgili olarak;
Kişiliği yansıtan bir ayna gibidir.
Yoruma açık dolaylı iletiler barındırır.
Okuma alışkanlığı ve eğitimle yakından ilgilidir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
H
DI ve II
—
E) II ve III
C) Yalnız III -
![Bir kez, eğitim düzenimizdeki ölü nokta şuradan
başlıyor: Kişiliklerinin tam oluşma evresinde çocukları,
duygu, düşünce dünyalarının sınırlarını genişletecek
güzel kitaplarla tanıştırmıyor; onlara eleştirel, seçici bir
okuma alışkanlığı kazandırmıyoruz. Sonra, eğitimin her
aşamasında onların sorma, sorgulama, eleştirme
yetilerini geliştirme şöyle dursun, köreltici bir yol
izliyoruz. Daha kestirmeden söyleyeyim; düşünen,
aklını kullanan bireyler değil, dondurulmuş düşünce
kalıplarına körü körüne inanan bireyler yetiştiriyoruz.
Bu parçada yazar aşağıdakilerin hangisinden
yakınmamaktadır?
A) Eğitim düzenimizin yanlışlığından
B) Çocuklar için doğru kitaplar seçmememizden
CYÇocuklara, doğru bir okuma alışkanlığı
kazandıramadığımızdan
Dil ve anlatıma önem vermediğimizden
Kalıplaşmış, yanlış düşüncelere inanan insanlar
yetiştirdiğimizden](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823114417353743-1422204.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriBir kez, eğitim düzenimizdeki ölü nokta şuradan
başlıyor: Kişiliklerinin tam oluşma evresinde çocukları,
duygu, düşünce dünyalarının sınırlarını genişletecek
güzel kitaplarla tanıştırmıyor; onlara eleştirel, seçici bir
okuma alışkanlığı kazandırmıyoruz. Sonra, eğitimin her
aşamasında onların sorma, sorgulama, eleştirme
yetilerini geliştirme şöyle dursun, köreltici bir yol
izliyoruz. Daha kestirmeden söyleyeyim; düşünen,
aklını kullanan bireyler değil, dondurulmuş düşünce
kalıplarına körü körüne inanan bireyler yetiştiriyoruz.
Bu parçada yazar aşağıdakilerin hangisinden
yakınmamaktadır?
A) Eğitim düzenimizin yanlışlığından
B) Çocuklar için doğru kitaplar seçmememizden
CYÇocuklara, doğru bir okuma alışkanlığı
kazandıramadığımızdan
Dil ve anlatıma önem vermediğimizden
Kalıplaşmış, yanlış düşüncelere inanan insanlar
yetiştirdiğimizden
![7.
TEST - 73
Gerçek bir deneme yazarı sizin en sıkı dostunuzdur. Yüreğinde-
kileri saçıverir önünüze. Dostça konuşur sizinle. Onun kitabında
kibrin yeri yoktur. Denemecinin dili okurun diliyle aynı olmalı-
dır, süslü ve sanatlı bir üslubu sevmez deneme Atac boşuna,
"Denemeci, okurlarına açılabilen kişidir." dememiştir Yoksa na-
sıl sağlanacak o dostluk, yazarla okur nasıl kol kola yürüyecek?
Siz de gönlünüzü ona açar, buyur ederseniz kendinizi; neşeli bir
yolculuğa, keyifli gezintilere çıktınız demektir. Bu dostluğu, bu
yol arkadaşlığını hiçbir fırtına sarsamaz kolay kolay.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Öznellik
B) Alıntı yapma
CYineleme
Betimlemeyi öne çıkarma
Hnlatım Teknikleri
E) Sözde soru cümlesi](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823121019382292-3651846.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri7.
TEST - 73
Gerçek bir deneme yazarı sizin en sıkı dostunuzdur. Yüreğinde-
kileri saçıverir önünüze. Dostça konuşur sizinle. Onun kitabında
kibrin yeri yoktur. Denemecinin dili okurun diliyle aynı olmalı-
dır, süslü ve sanatlı bir üslubu sevmez deneme Atac boşuna,
"Denemeci, okurlarına açılabilen kişidir." dememiştir Yoksa na-
sıl sağlanacak o dostluk, yazarla okur nasıl kol kola yürüyecek?
Siz de gönlünüzü ona açar, buyur ederseniz kendinizi; neşeli bir
yolculuğa, keyifli gezintilere çıktınız demektir. Bu dostluğu, bu
yol arkadaşlığını hiçbir fırtına sarsamaz kolay kolay.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Öznellik
B) Alıntı yapma
CYineleme
Betimlemeyi öne çıkarma
Hnlatım Teknikleri
E) Sözde soru cümlesi
![6. Günümüzde yaygın bir yanlış vardır: Bilimin kesin olduğu inancı,
çağdaş yaşayışın, çağdaş uygarlığın değişmez temeli olan bilim-
sel kesinlik. Oysa sürekli bir değişikliktir bilimi var edip ayakta
tutan. Bilim bilgi üretir, bilimsel doğrulardır bunlar. Ancak bilim
sonsuz bir yenilenme içindedir. Bilimde öne sürülen her doğru,
yanlış olduğu henüz kesinlikle belgelenmemiş olan doğrudur.
Birtakım koşutlardan ötürü doğru sayılan bilgilerdir bunlar.
CASHSAS ces
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi vardır?
A) Tartışma
C) Betimleme
E) Açıklama
B) Öyküleme
D) Örneklendirme](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823103642573488-807467.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri6. Günümüzde yaygın bir yanlış vardır: Bilimin kesin olduğu inancı,
çağdaş yaşayışın, çağdaş uygarlığın değişmez temeli olan bilim-
sel kesinlik. Oysa sürekli bir değişikliktir bilimi var edip ayakta
tutan. Bilim bilgi üretir, bilimsel doğrulardır bunlar. Ancak bilim
sonsuz bir yenilenme içindedir. Bilimde öne sürülen her doğru,
yanlış olduğu henüz kesinlikle belgelenmemiş olan doğrudur.
Birtakım koşutlardan ötürü doğru sayılan bilgilerdir bunlar.
CASHSAS ces
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi vardır?
A) Tartışma
C) Betimleme
E) Açıklama
B) Öyküleme
D) Örneklendirme
![isini
k. Kisaca
bir
ik
Paradoks Paragraf
Deneme 1
stemeyen
meyi
asında
yük
ve
likle.
llikle
eki
arının
k bir
deki
min
7
k
n
Daha rahat yaşamak için uygun zamanlarda
maddenin yasalarını araştırabiliriz tabii ama
başarılı bir hayatta kural yoktur. Bizi bazı
şartlara bağlayan yasalar var ya, daha önce
bağlı olduğumuzu bilmediğimiz şartlara, o
yasaların keşfi şüphe yok ki talihsiz keşiflerdir.
Her gün, yeni bir sise doğuyoruz. Her gün
doğduğumuz o sis, bir önceki sisten kalan
buğuyu biraz daha unutulur, anlaşılmaz ve
bulanık kılıyor. Bu bize yeter derken ertesi
sabah kalkmışız ve bakmışız ki bir sis daha!
Özgür yaşa ey sisin çocuğu! Hepimizin sisin
çocuğu olduğunu unutmadan yaşa. Esaretimizi
gerektirmeyen en önemli vazifenin yaşam
özgürlüğüne tutunmak olduğunu unutmadan
yaşa. Yaşama özgürlüğünü elde eden insan,
yasalan koyan ile ilişkisi sayesinde artık tüm
yasaların üstündedir. "Faal görevimiz" der
Vishnu Purana, "esaretimize değil,
özgürlüğümüze giden bilgidir. Diğer görevler
sadece yorar, diğer bilgiler sadece bir
sanatçının becerikliliğini gösterir."
tonguç kampüs
6.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden
hangisine ulaşılabilir?
A) Var olan her şeyin insanın rahatı için, onun
varlığını sürdürmesi için var kılındığını
görmemek için kör olmak gerekir.
Salgın; hayatımızı, alışkanlıkla
aşağı değiştiriyor. Doğal olara
deneyimleme tarzlarımız da d
boyunca bunu alınan dijital ç
görebiliyoruz. Bu dönemde r
fuarların çevrim içi görüntüle
olduğunu ve buralardan sat
gerçekleştiğini gördük. Ayn
piyasası dünya çapında rek
etti. Bu deneyimlerden yola
esnasında ve sonrasında,
çok etkileşimi olduğunu fa
müzayede bu tarz çevrim
görüntülemeye geçecekti
üretimleri ise hem içerik h
değişecektir. Dünya çapı
travma ve karantina süre
Böylesi büyük bir olay, s
hem de kullanılan malze
arayışlara yöneltecektir.
de etkisiyle yeni sanat s
sanatçıyı tanıyacağımız
farklı tarzlarda üretimle
düşünüyorum.
B) Insan, yaşadığı toplumda diğer bireylerin ilgi
ve ihtiyaçlarını da gözeterek özgürlüğünü
genişletmelidir.
C) Modern insanın, insan kardeşine olan
tahammülsüzlüğü yasanın gücünü sopa gibi
kullanmasına yol açmaktadır.
D) Yaratıcı ruha sahip insanlar, yani sanatçılar,
kendinden ve çevresinden hareket ederek
aktarımlarda bulunabilir.
E) Bilginin, hatta tüm yanlış bilgilerin, hatta
devşirilmiş bütün bilgilerin üzerine çıkabilme
yeteneğini kazanmaya çalışmalıdır.
7.
Bu sözler aşağıdaki s
karşılık olarak söyler
A) Sizce yaşadığınız
sanatçının etkilen
eser vermesi mür
B) Covid-19 salgının
sezona dönüşme
yapmalıdır?
C) Sizce bu süreç s
bağımsız ve özg
çıkar mı?
D) Hastalık zamar
giren sanatçıla
neler yapacak
Sizce Covid-1
sanatçıları ver
etkileyecek?](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823075849214283-4671129.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriisini
k. Kisaca
bir
ik
Paradoks Paragraf
Deneme 1
stemeyen
meyi
asında
yük
ve
likle.
llikle
eki
arının
k bir
deki
min
7
k
n
Daha rahat yaşamak için uygun zamanlarda
maddenin yasalarını araştırabiliriz tabii ama
başarılı bir hayatta kural yoktur. Bizi bazı
şartlara bağlayan yasalar var ya, daha önce
bağlı olduğumuzu bilmediğimiz şartlara, o
yasaların keşfi şüphe yok ki talihsiz keşiflerdir.
Her gün, yeni bir sise doğuyoruz. Her gün
doğduğumuz o sis, bir önceki sisten kalan
buğuyu biraz daha unutulur, anlaşılmaz ve
bulanık kılıyor. Bu bize yeter derken ertesi
sabah kalkmışız ve bakmışız ki bir sis daha!
Özgür yaşa ey sisin çocuğu! Hepimizin sisin
çocuğu olduğunu unutmadan yaşa. Esaretimizi
gerektirmeyen en önemli vazifenin yaşam
özgürlüğüne tutunmak olduğunu unutmadan
yaşa. Yaşama özgürlüğünü elde eden insan,
yasalan koyan ile ilişkisi sayesinde artık tüm
yasaların üstündedir. "Faal görevimiz" der
Vishnu Purana, "esaretimize değil,
özgürlüğümüze giden bilgidir. Diğer görevler
sadece yorar, diğer bilgiler sadece bir
sanatçının becerikliliğini gösterir."
tonguç kampüs
6.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden
hangisine ulaşılabilir?
A) Var olan her şeyin insanın rahatı için, onun
varlığını sürdürmesi için var kılındığını
görmemek için kör olmak gerekir.
Salgın; hayatımızı, alışkanlıkla
aşağı değiştiriyor. Doğal olara
deneyimleme tarzlarımız da d
boyunca bunu alınan dijital ç
görebiliyoruz. Bu dönemde r
fuarların çevrim içi görüntüle
olduğunu ve buralardan sat
gerçekleştiğini gördük. Ayn
piyasası dünya çapında rek
etti. Bu deneyimlerden yola
esnasında ve sonrasında,
çok etkileşimi olduğunu fa
müzayede bu tarz çevrim
görüntülemeye geçecekti
üretimleri ise hem içerik h
değişecektir. Dünya çapı
travma ve karantina süre
Böylesi büyük bir olay, s
hem de kullanılan malze
arayışlara yöneltecektir.
de etkisiyle yeni sanat s
sanatçıyı tanıyacağımız
farklı tarzlarda üretimle
düşünüyorum.
B) Insan, yaşadığı toplumda diğer bireylerin ilgi
ve ihtiyaçlarını da gözeterek özgürlüğünü
genişletmelidir.
C) Modern insanın, insan kardeşine olan
tahammülsüzlüğü yasanın gücünü sopa gibi
kullanmasına yol açmaktadır.
D) Yaratıcı ruha sahip insanlar, yani sanatçılar,
kendinden ve çevresinden hareket ederek
aktarımlarda bulunabilir.
E) Bilginin, hatta tüm yanlış bilgilerin, hatta
devşirilmiş bütün bilgilerin üzerine çıkabilme
yeteneğini kazanmaya çalışmalıdır.
7.
Bu sözler aşağıdaki s
karşılık olarak söyler
A) Sizce yaşadığınız
sanatçının etkilen
eser vermesi mür
B) Covid-19 salgının
sezona dönüşme
yapmalıdır?
C) Sizce bu süreç s
bağımsız ve özg
çıkar mı?
D) Hastalık zamar
giren sanatçıla
neler yapacak
Sizce Covid-1
sanatçıları ver
etkileyecek?
![Kızılırmak, kaynağını Sivas'tan alır. Bafra'dan denize
dökülür. Kızılırmak, tamamı sınırlarımız içinde bulunan en
büyük nehrimizdir. Kızılırmak'ın üzerinde Kesikköprü.
Hirfanlı, Derbent ve Altınkaya Barajları vardır. Sırasıyla
Sivas, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara,
Aksaray, Çankırı, Çorum ve Samsun illerinden geçerek
Bafra Burnu'ndan Karadeniz'e dökülür.
Bu parçadan Kızılırmak'la ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi çıkarılamaz?
AY Üzerinde hangi barajların yer aldığı
B) Nereden doğduğu
C) Hang sehiderden geçtiği
FOTürkiye'nin kaçıncı büyük nehri olduğu
E) Denize nereden döküldüğü
Denize](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823081251020807-1562031.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriKızılırmak, kaynağını Sivas'tan alır. Bafra'dan denize
dökülür. Kızılırmak, tamamı sınırlarımız içinde bulunan en
büyük nehrimizdir. Kızılırmak'ın üzerinde Kesikköprü.
Hirfanlı, Derbent ve Altınkaya Barajları vardır. Sırasıyla
Sivas, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara,
Aksaray, Çankırı, Çorum ve Samsun illerinden geçerek
Bafra Burnu'ndan Karadeniz'e dökülür.
Bu parçadan Kızılırmak'la ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi çıkarılamaz?
AY Üzerinde hangi barajların yer aldığı
B) Nereden doğduğu
C) Hang sehiderden geçtiği
FOTürkiye'nin kaçıncı büyük nehri olduğu
E) Denize nereden döküldüğü
Denize
![5.
• İletisi tam olarak belli olmayan anlatımla-
rı, anlatım saymam.
İçinde anlamdaş kelimeler veya kelime
grupları bulunan anlatımlar, okuyucuyu
boşuna yorar. Duruluk
●
Aynı sesin veya çıkış yeri yakın olan
seslerin oluşturduğu kelimelerin art arda
gelmesi, okumayı güçleştirir. Akak
●
Yalıntık
A) Tutarlılık
C) Özülük
Özlülük
Anlatımın gösterişsiz, süssüz olması,
anlatılana güven duyulduğunu gösterir. Yanua
Tutarlılık
"Sözü az söyle ki bir söylediğin diğeri-
ni unutturmasın." öğüdüne uygun, hikemi
metinler yazıyordu. Tutor lilik
E) Akıcılık
Akıcılık
Yukarıdaki birinci grupta verilen özellikler ile ikinci
grupta verilen anlatımın nitelikleri eşleştirilirse hangisi
açıkta kalır?
Durutuk
B) Yalınlık
D) Duruluk
7](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823072743297931-4657860.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri5.
• İletisi tam olarak belli olmayan anlatımla-
rı, anlatım saymam.
İçinde anlamdaş kelimeler veya kelime
grupları bulunan anlatımlar, okuyucuyu
boşuna yorar. Duruluk
●
Aynı sesin veya çıkış yeri yakın olan
seslerin oluşturduğu kelimelerin art arda
gelmesi, okumayı güçleştirir. Akak
●
Yalıntık
A) Tutarlılık
C) Özülük
Özlülük
Anlatımın gösterişsiz, süssüz olması,
anlatılana güven duyulduğunu gösterir. Yanua
Tutarlılık
"Sözü az söyle ki bir söylediğin diğeri-
ni unutturmasın." öğüdüne uygun, hikemi
metinler yazıyordu. Tutor lilik
E) Akıcılık
Akıcılık
Yukarıdaki birinci grupta verilen özellikler ile ikinci
grupta verilen anlatımın nitelikleri eşleştirilirse hangisi
açıkta kalır?
Durutuk
B) Yalınlık
D) Duruluk
7
![32. Fakir Bayburt, yaşadığını, gözlemlediğini ayna ge
çekliğiyle yansıtan, yaşadıklarına bir şeyler katma
dan yazan bir sanatçı değildir. O, görüp yaşadıkların
sanatın süzgecinden geçirerek ayıklayan, bunlarda
imgesel bir güçle yeni bir roman dünyasına kapla
aralayan sanatçıdır. Bu yönüyle çarpıcı karakterle
boyutları, olağanı ve beylik olayları aşan, gerçere
kurmacayı iç içe harmanlayan roman ve öyküler yaz
mıştır. Onun asıl gücü, akıcı dilinden, şiirsel söyle
minden gelir. Şiirsel bir söylemin besleyip geliştird
bir köy dünyası katmıştır yazınımıza.
Bu parçada Fakir Bayburt ile ilgili olarak aşağıda
kilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Eserlerinde yaşamı taklit etmediğine
B) Başarısının temelinin kullandığı üslupta olduğuna
C) Roman ve öyküden çok şiirleriyle başarı yakala-
dığına
D) Eserlerinde gerçeği düşlerle harmanladığına
Romanlarıyla yeni bir yaşam alanının kapılanni
açtığına](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823063732244078-219418.jpg?w=256)
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri32. Fakir Bayburt, yaşadığını, gözlemlediğini ayna ge
çekliğiyle yansıtan, yaşadıklarına bir şeyler katma
dan yazan bir sanatçı değildir. O, görüp yaşadıkların
sanatın süzgecinden geçirerek ayıklayan, bunlarda
imgesel bir güçle yeni bir roman dünyasına kapla
aralayan sanatçıdır. Bu yönüyle çarpıcı karakterle
boyutları, olağanı ve beylik olayları aşan, gerçere
kurmacayı iç içe harmanlayan roman ve öyküler yaz
mıştır. Onun asıl gücü, akıcı dilinden, şiirsel söyle
minden gelir. Şiirsel bir söylemin besleyip geliştird
bir köy dünyası katmıştır yazınımıza.
Bu parçada Fakir Bayburt ile ilgili olarak aşağıda
kilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Eserlerinde yaşamı taklit etmediğine
B) Başarısının temelinin kullandığı üslupta olduğuna
C) Roman ve öyküden çok şiirleriyle başarı yakala-
dığına
D) Eserlerinde gerçeği düşlerle harmanladığına
Romanlarıyla yeni bir yaşam alanının kapılanni
açtığına
![4.
Genel anlamda Anadolu'yu mesken edinmiş olan
Karacaoğlan'a Anadolu da onun arzu ettiği biçimde sa-
hip çıkıp onu bağrına bastı; bundandır ki
zar taşları, önce hafızalarda saklanan, sonra da kağıtlara
Onun me-
aktarılan, hiç tanımadığı milyonlarca insanın zihinlerinde
yer eden unutulmaz dizeleriydi. Ve bu dizeler sayesinde
kendisinden sonra gelen birçok şairi etkilemiştir.
----
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına gö-
re aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygundur?
A) onun ölümüne duyulan üzüntü birçok şair tarafından
kaleme alınmıştır
B) bugün Anadolu'nun pek çok yerinde Karacaoğlan'a
ait olduğu savunulan mezarlar olduğu bilinir
C) nerede doğdu, nerede yaşadı, ne yaptı, kimi sevdi ne-
rede öldü, bilinmez
D) onun ününün hangi boyutlarda olduğu, çağdaşlarıyla
yaptığı atışmalardan anlaşılabilir
E) günümüzde onun şiirlerini okuyan kimseler,
Anadolu'nun ne kadar büyük bir kültüre sahip oldu-
ğunu görmüştür
Türkçe Soru Bankası](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823072529183462-4701025.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri4.
Genel anlamda Anadolu'yu mesken edinmiş olan
Karacaoğlan'a Anadolu da onun arzu ettiği biçimde sa-
hip çıkıp onu bağrına bastı; bundandır ki
zar taşları, önce hafızalarda saklanan, sonra da kağıtlara
Onun me-
aktarılan, hiç tanımadığı milyonlarca insanın zihinlerinde
yer eden unutulmaz dizeleriydi. Ve bu dizeler sayesinde
kendisinden sonra gelen birçok şairi etkilemiştir.
----
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına gö-
re aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygundur?
A) onun ölümüne duyulan üzüntü birçok şair tarafından
kaleme alınmıştır
B) bugün Anadolu'nun pek çok yerinde Karacaoğlan'a
ait olduğu savunulan mezarlar olduğu bilinir
C) nerede doğdu, nerede yaşadı, ne yaptı, kimi sevdi ne-
rede öldü, bilinmez
D) onun ününün hangi boyutlarda olduğu, çağdaşlarıyla
yaptığı atışmalardan anlaşılabilir
E) günümüzde onun şiirlerini okuyan kimseler,
Anadolu'nun ne kadar büyük bir kültüre sahip oldu-
ğunu görmüştür
Türkçe Soru Bankası
![4.
Bu şiirler, klasik Türk şiiri nazım biçimlerinden
gazel formu ile yazılırlar. İçerik olarak ise perde ga-
zellerinin, gölge oyununun tasavvufi yönünü ön pla-
na çıkardıkları söylenebilir. Bu şiirlerde, gölge oyu-
nunun piri yahut kurucusu kabul edilen Şeyh Küşteri
/ Tüşteri anılır, dünyanın geçiciliği perde temsilinden
hareketle gösterilir ve izleyicilerin perdede yansı-
yanlardan hareketle dünya hayatının anlamını kay-
ramaları öğütlenir.
Parçanın anlatımından hareketle aşağıdakiler-
den hangisi giriş cümlesi olmaya en uygundur?
A) Gölge oyunu Türk kültür tarihi açısından olduk-
ça önemlidir.
B) Karagöz oyunlarının giriş kısmında Hacivat tara-
fından okunan şiirlere, perde gazeli adı verilir.
C) Karagöz gölge oyununun en meşhur karakteri-
dir.
D) Karagöz oyununun girişinde pek çok şiir okunur.
Karagöz ve Hacivat birbirleriyle sürekli atışan
karakterlerdir.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220823054901856241-1547206.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri4.
Bu şiirler, klasik Türk şiiri nazım biçimlerinden
gazel formu ile yazılırlar. İçerik olarak ise perde ga-
zellerinin, gölge oyununun tasavvufi yönünü ön pla-
na çıkardıkları söylenebilir. Bu şiirlerde, gölge oyu-
nunun piri yahut kurucusu kabul edilen Şeyh Küşteri
/ Tüşteri anılır, dünyanın geçiciliği perde temsilinden
hareketle gösterilir ve izleyicilerin perdede yansı-
yanlardan hareketle dünya hayatının anlamını kay-
ramaları öğütlenir.
Parçanın anlatımından hareketle aşağıdakiler-
den hangisi giriş cümlesi olmaya en uygundur?
A) Gölge oyunu Türk kültür tarihi açısından olduk-
ça önemlidir.
B) Karagöz oyunlarının giriş kısmında Hacivat tara-
fından okunan şiirlere, perde gazeli adı verilir.
C) Karagöz gölge oyununun en meşhur karakteri-
dir.
D) Karagöz oyununun girişinde pek çok şiir okunur.
Karagöz ve Hacivat birbirleriyle sürekli atışan
karakterlerdir.
![4. İnsanoğlu gökten düşmez. İnsanı koşullardan
soyutlayamayız. Bana bir yerde, "Niye sürekli olarak
Çukurova'yı yazıyorsun?' dediler. Amerika'da, bir
konferansta sordular. Ben Çukurova'da doğdum,
büyüdüm. Çukurova'da yaşadım. Bütün yaşamım
orada geçti. Şu anda İstanbul'dayım, İstanbul'da
yazıyorum. Tam yirmi beş yıldır İstanbul'da yaşıyorum.
İstanbul'da yazıyorum. Orada dedim ki: Tolstoy
'Çukurova'yı yazdı, Stendhal da Çukurova'yı yazdı.
Dünyada ne kadar soylu yazar, soylu sanatçı varsa
hepsi Çukurovalıdır, dedim. Çünkü kendi koşullarından
soyutlanmış bir insan, sanatçı olamaz. Soyut bir
sanatçı yoktur. Soyut bir insan düşünülemez. Her insan
gibi, her sanatçı da koşullarla oluşmuştur... Hepsi
yereldir. Yerel olmayan bir tek büyük sanatçı
bulamazsın...
Bu parçadaki altı çizili cümle ile yazar,
aşağıdakilerden hangisini vurgulamak istemiştir?
A) Stendhal'in soylu, iyi ve klasik bir yazar olduğunu
B) Dünyadaki birçok yazarın Çukurova'yı ele aldığını
C) Yazarların yazdıklarının soyut olması gerektiğini
D) Yaşanılan çevrenin ve koşulların yazarı etkilediğini
E) Evrensel nitelikli yazar olmanın kolay olmadığını](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220822195005587701-4691425.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri4. İnsanoğlu gökten düşmez. İnsanı koşullardan
soyutlayamayız. Bana bir yerde, "Niye sürekli olarak
Çukurova'yı yazıyorsun?' dediler. Amerika'da, bir
konferansta sordular. Ben Çukurova'da doğdum,
büyüdüm. Çukurova'da yaşadım. Bütün yaşamım
orada geçti. Şu anda İstanbul'dayım, İstanbul'da
yazıyorum. Tam yirmi beş yıldır İstanbul'da yaşıyorum.
İstanbul'da yazıyorum. Orada dedim ki: Tolstoy
'Çukurova'yı yazdı, Stendhal da Çukurova'yı yazdı.
Dünyada ne kadar soylu yazar, soylu sanatçı varsa
hepsi Çukurovalıdır, dedim. Çünkü kendi koşullarından
soyutlanmış bir insan, sanatçı olamaz. Soyut bir
sanatçı yoktur. Soyut bir insan düşünülemez. Her insan
gibi, her sanatçı da koşullarla oluşmuştur... Hepsi
yereldir. Yerel olmayan bir tek büyük sanatçı
bulamazsın...
Bu parçadaki altı çizili cümle ile yazar,
aşağıdakilerden hangisini vurgulamak istemiştir?
A) Stendhal'in soylu, iyi ve klasik bir yazar olduğunu
B) Dünyadaki birçok yazarın Çukurova'yı ele aldığını
C) Yazarların yazdıklarının soyut olması gerektiğini
D) Yaşanılan çevrenin ve koşulların yazarı etkilediğini
E) Evrensel nitelikli yazar olmanın kolay olmadığını
![Parçacık fiziğinde gerek atomların küçüklüğünden, gerek
atomda gerçekleşen etkileşimlerin sürelerinin çok kısa
olmasından ötürü tam ve kesin sonuçlar elde etmek hiç de
kolay değildir. Alman ve Avusturyalı fizikçiler tarafından ilk
defa bir fotonun bir helyum atomundan bir elektronu söküp
atması, 850 zeptosaniye duyarlılıkla gözlemlendi.
1 zeptosaniye, 1 saniyenin trilyonda birinin milyarda bir
büyüklüğündedir. Yapılan deney, şu ana kadar bu alanda
kaydedilmiş en yüksek kesinliğe sahip deneydir. Einstein,
dilediğimiz sayıda düşük enerjiye sahip olan fotonları bir
atoma yöneltsek de hiçbir elektronun atomdan
çıkarılamayacağını fakat bir tane yüksek enerjili fotonun
elektronun atomdan koparılmasını sağlayabileceğini
göstermişti. Bu araştırma sayesinde araştırmacılar, artık
fotonun enerjisinin elektronun atomdan çıkarılması
üzerindeki etkisini ve önemini daha iyi anladı.
Bu parçada sözü edilen deney ile ilgili olarak
Biyolojik hususlarla ilgili bir çalışmadır.
Fotonun enerjisinin kısıtlı olduğunu ortaya
çıkarmıştır.
Öncekilere göre yanılma oranı daha düşüktür.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
-Dive Il
E)I ve III
C) Yalnız III
Parag
do S
KE
KE
bi
g
b
ya
P
p
y](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220822173645840095-489041.jpg?w=256)
Lise Türkçe
anlatim-bicimleriParçacık fiziğinde gerek atomların küçüklüğünden, gerek
atomda gerçekleşen etkileşimlerin sürelerinin çok kısa
olmasından ötürü tam ve kesin sonuçlar elde etmek hiç de
kolay değildir. Alman ve Avusturyalı fizikçiler tarafından ilk
defa bir fotonun bir helyum atomundan bir elektronu söküp
atması, 850 zeptosaniye duyarlılıkla gözlemlendi.
1 zeptosaniye, 1 saniyenin trilyonda birinin milyarda bir
büyüklüğündedir. Yapılan deney, şu ana kadar bu alanda
kaydedilmiş en yüksek kesinliğe sahip deneydir. Einstein,
dilediğimiz sayıda düşük enerjiye sahip olan fotonları bir
atoma yöneltsek de hiçbir elektronun atomdan
çıkarılamayacağını fakat bir tane yüksek enerjili fotonun
elektronun atomdan koparılmasını sağlayabileceğini
göstermişti. Bu araştırma sayesinde araştırmacılar, artık
fotonun enerjisinin elektronun atomdan çıkarılması
üzerindeki etkisini ve önemini daha iyi anladı.
Bu parçada sözü edilen deney ile ilgili olarak
Biyolojik hususlarla ilgili bir çalışmadır.
Fotonun enerjisinin kısıtlı olduğunu ortaya
çıkarmıştır.
Öncekilere göre yanılma oranı daha düşüktür.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
-Dive Il
E)I ve III
C) Yalnız III
Parag
do S
KE
KE
bi
g
b
ya
P
p
y
![6.
(1) Türkiye'de "gecekondu", Brezilya'da "favela", İn-
giltere'de "slum" veya "shanty town" diye anılan yer-
leşimler, her coğrafyada kendine özgü tarihleriyle yer
bulmuştur. (II) Bu yerleşimler, 20. yüzyılın farklı dönem-
lerinde, şehirlerde yoksulluğun mekânsal karşılığı ola-
rak ortaya çıktı. (III) Şehir planlamacıları, bu düzensiz
yerleşimleri nasıl "düzeltebilecekleri" ile ilgilenirken top-
lum bilimciler de bu yerleşim bölgelerindeki yoksullu-
ğun yapısal sebeplerine odaklandı. (IV) Antropologlar
gecekondularda cinsiyet konusunu ele alırken sosyal
psikoloji uzmanları da eşitsiz gelişmenin saklanamaz
biçimde ayyuka çıktığı bu mekânlarda yaşayanların
günlük direniş potansiyelini mercek altına aldı. (V) Si-
yasetçiler ise gecekonduları oy deposu olmaları yönün-
den hep ilgi alanlarında tuttu.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Şehir kimliğiyle uğraşanlar, bu yerleşimler üze-
rine farklı konulara odaklanan çok sayıda araştırma
yaptı." cümlesi getirilirse paragrafın düşünce akışı
bozulmaz?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220822181450446999-4069073.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri6.
(1) Türkiye'de "gecekondu", Brezilya'da "favela", İn-
giltere'de "slum" veya "shanty town" diye anılan yer-
leşimler, her coğrafyada kendine özgü tarihleriyle yer
bulmuştur. (II) Bu yerleşimler, 20. yüzyılın farklı dönem-
lerinde, şehirlerde yoksulluğun mekânsal karşılığı ola-
rak ortaya çıktı. (III) Şehir planlamacıları, bu düzensiz
yerleşimleri nasıl "düzeltebilecekleri" ile ilgilenirken top-
lum bilimciler de bu yerleşim bölgelerindeki yoksullu-
ğun yapısal sebeplerine odaklandı. (IV) Antropologlar
gecekondularda cinsiyet konusunu ele alırken sosyal
psikoloji uzmanları da eşitsiz gelişmenin saklanamaz
biçimde ayyuka çıktığı bu mekânlarda yaşayanların
günlük direniş potansiyelini mercek altına aldı. (V) Si-
yasetçiler ise gecekonduları oy deposu olmaları yönün-
den hep ilgi alanlarında tuttu.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Şehir kimliğiyle uğraşanlar, bu yerleşimler üze-
rine farklı konulara odaklanan çok sayıda araştırma
yaptı." cümlesi getirilirse paragrafın düşünce akışı
bozulmaz?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
![NVAV W
2. Bugün dünya üniversitelerinde Halil İnalcık okunuyor ve
okutuluyor. Onu dar anlamda bir "tarihçi" olarak düşün-
mek elbette yetersiz kalır. Bizzat tarih disiplinine şekil ver-
miş, kendi metodolojisini ve bilgi birikimini tarihçilik mes-
leğine kazandırmış bir kişi olarak İnalcık, bilim çevrelerinin
üzerinde uzlaştığı seçkin bir isimdir. İnalcık ekolüne men-
sup yüzlerce öğrenci, sadece birincil kaynakları kullanma,
belge ve arşivleri inceleme yönünden değil; modern an-
lamda tarihe sosyoekonomik ve kültürel birçok cepheden
bakabilme becerisini ondan öğrenmiştir.
Bu parçada Halil İnalcık ile ilgili aşağıdakilerin hangi-
sine değinilmemiştir?
A) Uluslararası bir üne sahip olduğuna
B) Akademik camiada saygın bir yere sahip olduğuna
C) Tarih dışında başka alanlarda da uzmanlaştığına
D) Kendine ait bir metot geliştirdiğine
E) Kendinden sonra gelenlere örnek olduğuna](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220822071346344475-4602949.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriNVAV W
2. Bugün dünya üniversitelerinde Halil İnalcık okunuyor ve
okutuluyor. Onu dar anlamda bir "tarihçi" olarak düşün-
mek elbette yetersiz kalır. Bizzat tarih disiplinine şekil ver-
miş, kendi metodolojisini ve bilgi birikimini tarihçilik mes-
leğine kazandırmış bir kişi olarak İnalcık, bilim çevrelerinin
üzerinde uzlaştığı seçkin bir isimdir. İnalcık ekolüne men-
sup yüzlerce öğrenci, sadece birincil kaynakları kullanma,
belge ve arşivleri inceleme yönünden değil; modern an-
lamda tarihe sosyoekonomik ve kültürel birçok cepheden
bakabilme becerisini ondan öğrenmiştir.
Bu parçada Halil İnalcık ile ilgili aşağıdakilerin hangi-
sine değinilmemiştir?
A) Uluslararası bir üne sahip olduğuna
B) Akademik camiada saygın bir yere sahip olduğuna
C) Tarih dışında başka alanlarda da uzmanlaştığına
D) Kendine ait bir metot geliştirdiğine
E) Kendinden sonra gelenlere örnek olduğuna
![0
TEST-2
14. 9ykü yazmak için icazet alacağım yegâne kişi kuş-
Kusuz dedemdi. Daha önce hiç kimseden dinleme-
yip hiçbir yerde okumadığım hikâyeleri, takma diş-
lerini takırdatarak büyük bir zevkle anlatması onu,
gözümde bir hikâye otoritesi hâline getirmişti. Eğer
bir hikâye yazacaksam dedemden icazet alma zo-
runluluğum bundandı çünkü çocukluğum dedemin
anlattığı hikâyeleri zevkle dinleyerek, bazı hikâye
kahramanlarıyla kendimi özdeşleştirerek geçmişti.
İlk hikâye birikimlerimi bembeyaz sakalıyla tonton
dedelere hiç benzemeyen, her sabah tıraş olan,
biraz huysuz ve sinirli ama iş hikâye anlatmaya
gelince yumuşayıveren, hikâyeleri yaşarmış gibi
anlatan dedemden edinmiştim.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden söz
edilmemiştir?
A) Öykü yazmaya başlarken kimden onay
alacağından
B) Dedesinin diğer dedelerden farklı yönleri
olduğundan
Dedesini niçin masalcı etorite olarak
gördüğünden
D) Çocukken dinlediği öykülerde kendini
bulduğundan
E) Öykü deneyimini derlesinden işittikleriyle
edindiğinden
15. Mazmaya başlamadan önce iyi yapıtlarla besle-
hin. Neyi yerseniz o olursunuz sözünü unutma-
dan, edebiyatın farklı disiplinleriyle sanatın öteki
dallarının insanlığa verdiği gurn
katle nu
Metot Anlatımlı Soru Bankası
se](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220822160955236577-4073218.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri0
TEST-2
14. 9ykü yazmak için icazet alacağım yegâne kişi kuş-
Kusuz dedemdi. Daha önce hiç kimseden dinleme-
yip hiçbir yerde okumadığım hikâyeleri, takma diş-
lerini takırdatarak büyük bir zevkle anlatması onu,
gözümde bir hikâye otoritesi hâline getirmişti. Eğer
bir hikâye yazacaksam dedemden icazet alma zo-
runluluğum bundandı çünkü çocukluğum dedemin
anlattığı hikâyeleri zevkle dinleyerek, bazı hikâye
kahramanlarıyla kendimi özdeşleştirerek geçmişti.
İlk hikâye birikimlerimi bembeyaz sakalıyla tonton
dedelere hiç benzemeyen, her sabah tıraş olan,
biraz huysuz ve sinirli ama iş hikâye anlatmaya
gelince yumuşayıveren, hikâyeleri yaşarmış gibi
anlatan dedemden edinmiştim.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden söz
edilmemiştir?
A) Öykü yazmaya başlarken kimden onay
alacağından
B) Dedesinin diğer dedelerden farklı yönleri
olduğundan
Dedesini niçin masalcı etorite olarak
gördüğünden
D) Çocukken dinlediği öykülerde kendini
bulduğundan
E) Öykü deneyimini derlesinden işittikleriyle
edindiğinden
15. Mazmaya başlamadan önce iyi yapıtlarla besle-
hin. Neyi yerseniz o olursunuz sözünü unutma-
dan, edebiyatın farklı disiplinleriyle sanatın öteki
dallarının insanlığa verdiği gurn
katle nu
Metot Anlatımlı Soru Bankası
se