Anlatım Biçimleri Soruları
![4.
XY
Dünyanın en üstün askerlerinin hangi ulustan olduğu soru-
sunu Napolyon, "Sezar komutasında Romalılar, Hannibal
komutasında Kartacalılar." diye cevaplar ve ekler: "Eh, be-
nim Fransızlar da pek fena değil."
Napolyon bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini vur-
gulamak istemiştir?
önfeden
A) Savaşı hangi tarafın kazanacağının önceden bilineme-
yeceğini
B) Her savaşta bir kazanan bir de kaybeden taraf olacağını
(C) Orduların başarısında komutanın rolünün önemli oldu-
ğunu
D) Savaş konusunda Romalıların Kartacalılar kadar yete-
nekli olduğunu
E) Ordusu güçlü olmayan komutanın savaşı kazanamaya-
cağını
15 TYT DENEME SETİ](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220811082023856443-4321572.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri4.
XY
Dünyanın en üstün askerlerinin hangi ulustan olduğu soru-
sunu Napolyon, "Sezar komutasında Romalılar, Hannibal
komutasında Kartacalılar." diye cevaplar ve ekler: "Eh, be-
nim Fransızlar da pek fena değil."
Napolyon bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini vur-
gulamak istemiştir?
önfeden
A) Savaşı hangi tarafın kazanacağının önceden bilineme-
yeceğini
B) Her savaşta bir kazanan bir de kaybeden taraf olacağını
(C) Orduların başarısında komutanın rolünün önemli oldu-
ğunu
D) Savaş konusunda Romalıların Kartacalılar kadar yete-
nekli olduğunu
E) Ordusu güçlü olmayan komutanın savaşı kazanamaya-
cağını
15 TYT DENEME SETİ
![G
18. Düşünce özgürlüğü bir bakıma eleştiri özgürlüğü-
dür. Eleştirinin olmadığı ortamda, hele hele korku-
nun olduğu ortamda neyin güzel, neyin çirkin, ne-
yin iyi, neyin kötü olduğu özgürce söylenemediği
için sanat da bu gibi yerlerde gelişemez, kişilik ka-
zanamaz. Çünkü eleştiri olmayan yerde kişilik de
olmaz. Baskıdan, korkudan, kuşkudan doğacak
ürünler ise ne sanata, ne sanatçıya, ne de insanlı-
ğa onur kazandırır.
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
Y
A) Düşünce özgürlüğünün olduğu toplumlarda
eleştiri özgürlüğü de gelişir.
B) Düşünmenin suç olmadığı toplumlarda mede-
niyet her zaman ileriye doğru gider.
C) Başarılı bir sanat eseri oluşturmak için eleştir-
menlerin de çaba harcaması gerekir.
D) Eleştirmen bir sanat yapıtını değerlendirirken
her zaman nesnel olmayabilir.
E) Eleştirmenin görevi okuyucuya iyiyi, kötüyü;
güzeli, çirkini göstermektir.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220811073939205851-1487423.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriG
18. Düşünce özgürlüğü bir bakıma eleştiri özgürlüğü-
dür. Eleştirinin olmadığı ortamda, hele hele korku-
nun olduğu ortamda neyin güzel, neyin çirkin, ne-
yin iyi, neyin kötü olduğu özgürce söylenemediği
için sanat da bu gibi yerlerde gelişemez, kişilik ka-
zanamaz. Çünkü eleştiri olmayan yerde kişilik de
olmaz. Baskıdan, korkudan, kuşkudan doğacak
ürünler ise ne sanata, ne sanatçıya, ne de insanlı-
ğa onur kazandırır.
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
Y
A) Düşünce özgürlüğünün olduğu toplumlarda
eleştiri özgürlüğü de gelişir.
B) Düşünmenin suç olmadığı toplumlarda mede-
niyet her zaman ileriye doğru gider.
C) Başarılı bir sanat eseri oluşturmak için eleştir-
menlerin de çaba harcaması gerekir.
D) Eleştirmen bir sanat yapıtını değerlendirirken
her zaman nesnel olmayabilir.
E) Eleştirmenin görevi okuyucuya iyiyi, kötüyü;
güzeli, çirkini göstermektir.
![14. Gideli çok olmadı; masamda kitapları duruyor. Bakıyorum
onlara, karıştırıyorum onları. Osmancık, Yağmur Beklerken,
Yarın Diye Bir Şey Yoktur, Dönemeçte, İbiş'in Rüyası... İş-
te, Tarık Buğra burada, diyorum, yanı başımda. Bir
hikâyesinde Murat Haseki'nin "Gün akşamlıdır devletlim;
dün doğduk, bugün ölürüz." cümlesini ne çok tekrar edi-
yordu! Evet, gün akşamlıydı. Ancak onu hâlâ yaşatan şey
neydi? İşte bunu düşündüm ve dedim ki:
--
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına gö-
re, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Herkes bir gün ölüp bu diyardan gidecek
B) Yazarları ölümsüz kılan onların eserleridir
C) Yazarlar, içlerindeki insanlık sevgisiyle yaşarlar
D) Özgün sanatçılar, üslupları sayesinde çok sevilirler
E) Eserin değeri, yazarını insanlara sevdirmesinde gizlidir](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220811080725952095-4609139.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri14. Gideli çok olmadı; masamda kitapları duruyor. Bakıyorum
onlara, karıştırıyorum onları. Osmancık, Yağmur Beklerken,
Yarın Diye Bir Şey Yoktur, Dönemeçte, İbiş'in Rüyası... İş-
te, Tarık Buğra burada, diyorum, yanı başımda. Bir
hikâyesinde Murat Haseki'nin "Gün akşamlıdır devletlim;
dün doğduk, bugün ölürüz." cümlesini ne çok tekrar edi-
yordu! Evet, gün akşamlıydı. Ancak onu hâlâ yaşatan şey
neydi? İşte bunu düşündüm ve dedim ki:
--
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına gö-
re, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Herkes bir gün ölüp bu diyardan gidecek
B) Yazarları ölümsüz kılan onların eserleridir
C) Yazarlar, içlerindeki insanlık sevgisiyle yaşarlar
D) Özgün sanatçılar, üslupları sayesinde çok sevilirler
E) Eserin değeri, yazarını insanlara sevdirmesinde gizlidir
![1.) Yüz yıl öncesine kadar pek çok bilim insanı, can-
sız nesneler ve yaşayan varlıklar arasında net bir
çizgi olduğuna inanıyordu.
II. Watson ve Crick tarafından 1953'te Nature'da
yayımlanan makale, bilim tarihinde bir dönüm
noktası olarak kabul edilmişti.
x
III. Aniden gelen bu şöhret, 128 satırdan ibaret ma-
kalenin içerdiği bilginin, hayatın şifresini çözme-
sinden kaynaklanıyordu.
IV. DNA'nın moleküler yapısının açıklandığı bu ma-
kale ile moleküler biyolojinin temelleri atılarak bu
görüş derinden sarsıldı.
V. Pek fazla tanınmayan bu gençlerin başarısı, bir-
A den, dünyanın en ünlü bilim insanları arasına gir-
melerini sağladı.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bü-
tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi
baştan üçüncü olur?
A) I
B) II
C) III
V
D) IV
E) V
47 >>](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220811073301705035-4672229.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1.) Yüz yıl öncesine kadar pek çok bilim insanı, can-
sız nesneler ve yaşayan varlıklar arasında net bir
çizgi olduğuna inanıyordu.
II. Watson ve Crick tarafından 1953'te Nature'da
yayımlanan makale, bilim tarihinde bir dönüm
noktası olarak kabul edilmişti.
x
III. Aniden gelen bu şöhret, 128 satırdan ibaret ma-
kalenin içerdiği bilginin, hayatın şifresini çözme-
sinden kaynaklanıyordu.
IV. DNA'nın moleküler yapısının açıklandığı bu ma-
kale ile moleküler biyolojinin temelleri atılarak bu
görüş derinden sarsıldı.
V. Pek fazla tanınmayan bu gençlerin başarısı, bir-
A den, dünyanın en ünlü bilim insanları arasına gir-
melerini sağladı.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bü-
tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi
baştan üçüncü olur?
A) I
B) II
C) III
V
D) IV
E) V
47 >>
![16
2
5
II.
(4
Gölgelerin küçüldüğü yerde bir park başlıyor; par-
kın bir yönü yamacı kapsayan ormana, öbür yönü
tarlalara ulaşıyordu.
3
II. Parkın ortasında taşlardan örülmüş yarı dolu bir
havuzun yüzeyine çevresindeki kadın heykelleri
yansıyordu.
1
Ormanlarla örtülü tepenin doruğunu, eski çağlar
mimarisini bütün özellikleriyle yansıtan büyük bir
şato süslüyordu.
IV. Havuzun iki tarafından sırta yükselen ve yükseldik-
çe küçülen katmerli küçük su birikintilerinde do-
ruktan çıkan bir kaynağın suları süzülüyordu.
V. Bu dev yapının çevresindeki kocamış ağaçlardan
kuytu gölgeler uzanıyordu.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A) I.
B) II.
C) III
D) IV.
E) V.
3-](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220811054614146084-4358175.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri16
2
5
II.
(4
Gölgelerin küçüldüğü yerde bir park başlıyor; par-
kın bir yönü yamacı kapsayan ormana, öbür yönü
tarlalara ulaşıyordu.
3
II. Parkın ortasında taşlardan örülmüş yarı dolu bir
havuzun yüzeyine çevresindeki kadın heykelleri
yansıyordu.
1
Ormanlarla örtülü tepenin doruğunu, eski çağlar
mimarisini bütün özellikleriyle yansıtan büyük bir
şato süslüyordu.
IV. Havuzun iki tarafından sırta yükselen ve yükseldik-
çe küçülen katmerli küçük su birikintilerinde do-
ruktan çıkan bir kaynağın suları süzülüyordu.
V. Bu dev yapının çevresindeki kocamış ağaçlardan
kuytu gölgeler uzanıyordu.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A) I.
B) II.
C) III
D) IV.
E) V.
3-
![10. Kapıyı sessizce kapattı ve salona geçti. Havada o âşık ada-
min parfümünün kokusu asılıydı. Bir ölünün kokusu. Sehpa-
nın üzerindeki paketi aldı ve kâğıdını yırttı. Pencerenin ke-
narındaki koltuğa ilişti. Gümüş işlemeli bir çerçevenin içinde
hâlâ yaşıyormuşçasına gülümseyen gözlerin sahibine baktı
uzun uzun. Resmi göğsüne bastırdı ve kendi kulaklarının
bile duyamayacağı kadar kısık bir sesle fısıldadı: "Affet bizi
Yasemin! Hepimizi affet!"
Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tanımlama
BBetimleme
C) Öyküleme
D) Açıklama
E) Örnekleme](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220811052424110276-4694817.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri10. Kapıyı sessizce kapattı ve salona geçti. Havada o âşık ada-
min parfümünün kokusu asılıydı. Bir ölünün kokusu. Sehpa-
nın üzerindeki paketi aldı ve kâğıdını yırttı. Pencerenin ke-
narındaki koltuğa ilişti. Gümüş işlemeli bir çerçevenin içinde
hâlâ yaşıyormuşçasına gülümseyen gözlerin sahibine baktı
uzun uzun. Resmi göğsüne bastırdı ve kendi kulaklarının
bile duyamayacağı kadar kısık bir sesle fısıldadı: "Affet bizi
Yasemin! Hepimizi affet!"
Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tanımlama
BBetimleme
C) Öyküleme
D) Açıklama
E) Örnekleme
![5.
Elbette ki... 1939 yılında yazdım ilk şiirimi ve bu şiir Urla
Halkevi dergisi Ocak'ta çıktı. 1943 yılında ise "Kızılçul-
lu Yolu" adlı şiir kitabım... Bu kitapta evleri, sokakları,
iskelesi, balıkçıları, denizi, gökyüzü ile küçük bir kıyı ka-
sabasının donmuş zamanlarından çizgiler getirmiştim.
Biliyor musunuz doğayı çok severim ben. Doğa kirlen-
dikçe âdeta canım yanıyor.
Açıklama: Bir soruya karşılık söylenmiş cevap metinleri
sorularında ilk cümle hatta ilk kelimeler çok önemlidir.
Çünkü ilk kelimeler soru cümlesinin hangi kalıpta so-
rulduğuna dair önemli ipuçları verir. Örneğin çünkü ile
başlayan bir cevap cümlesi, niçin veya neden gibi se-
bep soran bir soru cümlesine karşılık söylenmiştir.
Bu açıklamalardan harketle parçanın aşağıdaki so-
rulardan hangisine karşılık verilmiş bir cevap cüm-
lesi olduğu söylenemez?
A) İlk şiirinizi yazdığınız zamanları hatırlıyor musunuz?
B) İlk şiirinizin tarihi hatırınızda mı?
C) İlk şiirinizi yazdığınız zaman aklınızda mı?___
mi?
D) İlk şiirinizi yazdığınız yılı anımsıyor musunuz?
lk şiirinizi ne zaman yazdınız, ilk şiir kitabınız ne
zaman çıktı?](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810195501749914-629075.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri5.
Elbette ki... 1939 yılında yazdım ilk şiirimi ve bu şiir Urla
Halkevi dergisi Ocak'ta çıktı. 1943 yılında ise "Kızılçul-
lu Yolu" adlı şiir kitabım... Bu kitapta evleri, sokakları,
iskelesi, balıkçıları, denizi, gökyüzü ile küçük bir kıyı ka-
sabasının donmuş zamanlarından çizgiler getirmiştim.
Biliyor musunuz doğayı çok severim ben. Doğa kirlen-
dikçe âdeta canım yanıyor.
Açıklama: Bir soruya karşılık söylenmiş cevap metinleri
sorularında ilk cümle hatta ilk kelimeler çok önemlidir.
Çünkü ilk kelimeler soru cümlesinin hangi kalıpta so-
rulduğuna dair önemli ipuçları verir. Örneğin çünkü ile
başlayan bir cevap cümlesi, niçin veya neden gibi se-
bep soran bir soru cümlesine karşılık söylenmiştir.
Bu açıklamalardan harketle parçanın aşağıdaki so-
rulardan hangisine karşılık verilmiş bir cevap cüm-
lesi olduğu söylenemez?
A) İlk şiirinizi yazdığınız zamanları hatırlıyor musunuz?
B) İlk şiirinizin tarihi hatırınızda mı?
C) İlk şiirinizi yazdığınız zaman aklınızda mı?___
mi?
D) İlk şiirinizi yazdığınız yılı anımsıyor musunuz?
lk şiirinizi ne zaman yazdınız, ilk şiir kitabınız ne
zaman çıktı?
![(1) Bilgisayarın daktilonun tahtını alması yıllar önce-
sine rastlar. (II) Daktilonun gürültülü ve yavaş ritmi,
bilgisayarın sessizliğine ve hızına karşı koyamadı.
(III) Artık her evde bir bilgisayar varken daktilo sade-
ce eskicilerde süs olarak yerini koruyor. (IV) Birçok
eskicide bulma ihtimaliniz bile çok az. (V) Bilgisayar
kullanımı daktilonun saltanatını adeta yerle bir etti.
(VI) Bunun en büyük nedeniyse kullanıcıya hız ka-
zandırıyor olması.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa-
ragraf hangi cümleyle başlar?
A) II.
B) III. C) IV. D) V.
E) VI.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810152034169941-2388397.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri(1) Bilgisayarın daktilonun tahtını alması yıllar önce-
sine rastlar. (II) Daktilonun gürültülü ve yavaş ritmi,
bilgisayarın sessizliğine ve hızına karşı koyamadı.
(III) Artık her evde bir bilgisayar varken daktilo sade-
ce eskicilerde süs olarak yerini koruyor. (IV) Birçok
eskicide bulma ihtimaliniz bile çok az. (V) Bilgisayar
kullanımı daktilonun saltanatını adeta yerle bir etti.
(VI) Bunun en büyük nedeniyse kullanıcıya hız ka-
zandırıyor olması.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa-
ragraf hangi cümleyle başlar?
A) II.
B) III. C) IV. D) V.
E) VI.
![1. Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın ilk yazısı, yerel bir gazetenin or-
taokul öğrencileri arasında düzenlediği öykü yarışmasında
birincilik kazanarak bu gazetede yayımlandı. Sanatçının ilk
şiiri ise İstanbul dergisinde okuyucuyla tanıştı. Harp Oku-
lunda öğrenciyken Varlık dergisinde yayımlamaya başladı-
ğı şiirleriyle yazın dünyasında adını duyurdu. Dağlarca, ilk
kitabi Havaya Çizilen Dünya'daki şiirleriyle geleneksel Türk
şiirinin o günkü döneminin yaygın etkilerinden arınarak şi-
irimize yeni bir ses, özgün bir duyuş getirdi.
Bu parçada Fazıl Hüsnü Dağlarca ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A Farklı türlerde eser verdiğine
B) Edebiyat dünyasına düzyazı ile giriş yaptığına
Kendine özgü bir şiir anlayışına sahip olduğuna
Edebiyat dünyasında ilk olarak şiirleriyle tanındığına
E Şiirlerinde İstanbul ve geleneksellik konularını işlediği-
ne](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810151322216386-4684029.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1. Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın ilk yazısı, yerel bir gazetenin or-
taokul öğrencileri arasında düzenlediği öykü yarışmasında
birincilik kazanarak bu gazetede yayımlandı. Sanatçının ilk
şiiri ise İstanbul dergisinde okuyucuyla tanıştı. Harp Oku-
lunda öğrenciyken Varlık dergisinde yayımlamaya başladı-
ğı şiirleriyle yazın dünyasında adını duyurdu. Dağlarca, ilk
kitabi Havaya Çizilen Dünya'daki şiirleriyle geleneksel Türk
şiirinin o günkü döneminin yaygın etkilerinden arınarak şi-
irimize yeni bir ses, özgün bir duyuş getirdi.
Bu parçada Fazıl Hüsnü Dağlarca ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A Farklı türlerde eser verdiğine
B) Edebiyat dünyasına düzyazı ile giriş yaptığına
Kendine özgü bir şiir anlayışına sahip olduğuna
Edebiyat dünyasında ilk olarak şiirleriyle tanındığına
E Şiirlerinde İstanbul ve geleneksellik konularını işlediği-
ne
![(25 Denizi şöyle tanımlar sözcükler: "Yeryüzünün büyük bir bö-
lümünü örten çok geniş, tuzlu su kütlesi veya bu su kütlesi-
nin belli bir parçası." Düşünce gücüyle yapılan, mantıklı bir
bakışın ürünüdür bu tanım. Denizi belirleyen ortak özellikle-
rin toplamıdır. Denize böyle bakıp onu şiirleştirmek isteyen
ozanlar da çıkmıştır ne yazık ki "Deniz engin bir sudur, tuz-
lu, yeşil dalgalı..." gibi söyleyişlerle. Oysa ----.
Aza
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda-
kilerden hangisi getirilmelidir?
A) şiir, akıldan çok duyguya, kafadan çok yüreğe dayanır
B) şiirde, sözcükler günlük yaşamdaki biçimleriyle karşımı-
za çıkar
C) şairin, okurun bilgi birikimine katacağı şeyler de vardır
D) şiirin okura vermek istediği bir mesaj olmalıdır
E) şiirde ortaya konan gerçeklik, günlük yaşamdan bağım-
sız değildir
IJ
27](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810034506017956-1301147.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri(25 Denizi şöyle tanımlar sözcükler: "Yeryüzünün büyük bir bö-
lümünü örten çok geniş, tuzlu su kütlesi veya bu su kütlesi-
nin belli bir parçası." Düşünce gücüyle yapılan, mantıklı bir
bakışın ürünüdür bu tanım. Denizi belirleyen ortak özellikle-
rin toplamıdır. Denize böyle bakıp onu şiirleştirmek isteyen
ozanlar da çıkmıştır ne yazık ki "Deniz engin bir sudur, tuz-
lu, yeşil dalgalı..." gibi söyleyişlerle. Oysa ----.
Aza
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda-
kilerden hangisi getirilmelidir?
A) şiir, akıldan çok duyguya, kafadan çok yüreğe dayanır
B) şiirde, sözcükler günlük yaşamdaki biçimleriyle karşımı-
za çıkar
C) şairin, okurun bilgi birikimine katacağı şeyler de vardır
D) şiirin okura vermek istediği bir mesaj olmalıdır
E) şiirde ortaya konan gerçeklik, günlük yaşamdan bağım-
sız değildir
IJ
27
![1. Evimizin damı, annemin botanik bahçesiydi âdeta. Atıl
durumdaki varillere, tenekelere, sandıklara toprağı doldu-
rur çeşit çeşit sebze, çeşit çeşit çiçek yetiştirirdi. Analığın,
anaçlığın, üretkenliğin ve faydalılığın iki sembolünün bu-
luşmasının şöleni başlardı baharla birlikte. Orada babamın
da bir çardağı vardı. Yediveren üzümün asmasıyla gölgele-
nen bu çardakta, babam bize altın değerinde öğütler verir-
di. Şunları anımsıyorum:
●
.
●
Gücünün yetmediğini istememeyi biliyorsan sana kim-
senin gücü yetmez çünkü kimseye muhtaç olmazsın.
Güneşin doğacağının en önemli işareti, karanlığın iyice
koyulaşmasıdır.
Denize düşmeyen köpek yüzmeyi, rüzgârda savrulma-
yan kartal, uçmayı öğrenemez.
Var zamanında sofra kuranı unut, dar zamanda lokma
vereni unutma.
Sac, tava gelir, hamur biter; iş, tava gelir, ömür biter.
Aşağıdaki kavramlardan hangisi verilen öğütlerden
herhangi biriyle eşleştirilemez?
KONTROL
LAY Vefalı olmak
B Haddini bilmek
C) Umutlu olmak
LDY Deneyim sahibi olmak
E) Comert olmak
✓
mibratsi domamionu sesemio](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810143722622306-3631647.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1. Evimizin damı, annemin botanik bahçesiydi âdeta. Atıl
durumdaki varillere, tenekelere, sandıklara toprağı doldu-
rur çeşit çeşit sebze, çeşit çeşit çiçek yetiştirirdi. Analığın,
anaçlığın, üretkenliğin ve faydalılığın iki sembolünün bu-
luşmasının şöleni başlardı baharla birlikte. Orada babamın
da bir çardağı vardı. Yediveren üzümün asmasıyla gölgele-
nen bu çardakta, babam bize altın değerinde öğütler verir-
di. Şunları anımsıyorum:
●
.
●
Gücünün yetmediğini istememeyi biliyorsan sana kim-
senin gücü yetmez çünkü kimseye muhtaç olmazsın.
Güneşin doğacağının en önemli işareti, karanlığın iyice
koyulaşmasıdır.
Denize düşmeyen köpek yüzmeyi, rüzgârda savrulma-
yan kartal, uçmayı öğrenemez.
Var zamanında sofra kuranı unut, dar zamanda lokma
vereni unutma.
Sac, tava gelir, hamur biter; iş, tava gelir, ömür biter.
Aşağıdaki kavramlardan hangisi verilen öğütlerden
herhangi biriyle eşleştirilemez?
KONTROL
LAY Vefalı olmak
B Haddini bilmek
C) Umutlu olmak
LDY Deneyim sahibi olmak
E) Comert olmak
✓
mibratsi domamionu sesemio
![5. Bu bayram, dilimizin bir kelime daha kaybettiğine iyice
inandım. "Tandır" gibi "kağnı" gibi artık yaşanan
hayatta, yeri kalmamış, böyle böyle bir kelime değil;
zarif, ince, medeni bir kelime. Bahşişini alan bekçinin
kavlak dudaklarından onu bekledim. Yok!.. Bakkalın
çırağından, sebzecinin yamağından, kasabın oğlundan
onu işitmek istedim. Yok!.. İpek mendilini alan oğlan,
eşarbını kıvıran kız, iki buçukluğu cebine indiren
manav, üç gün kapımızı kim çaldıysa hediyesini kim
aldıysa bana o beklediğim kelimeyi vermeden gitti.
Haaa! Affedersiniz, deminden beri, yana yakıla hasretini
D çektiğim bu kelimenin ne olduğunu söylemedim değil
mi? Teşekkür!
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden
yakınılmaktadır? →
A) Dildeki değişimin çok fazla olmasından
B) Dilimize gereğinden fazla yabancı kelime
girmesinden
C) Dilimizde unutulan kelimelerin yerine yeni
kelimelerin kullanılmamasından
DDuyarlılığı ifade eden kelimelerin artık kullanılmıyor
olmasından e
E) Eserlerde yabancı sözcüklere ağırlık verilmesinden
YAYINLARI](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810113828478034-4243785.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri5. Bu bayram, dilimizin bir kelime daha kaybettiğine iyice
inandım. "Tandır" gibi "kağnı" gibi artık yaşanan
hayatta, yeri kalmamış, böyle böyle bir kelime değil;
zarif, ince, medeni bir kelime. Bahşişini alan bekçinin
kavlak dudaklarından onu bekledim. Yok!.. Bakkalın
çırağından, sebzecinin yamağından, kasabın oğlundan
onu işitmek istedim. Yok!.. İpek mendilini alan oğlan,
eşarbını kıvıran kız, iki buçukluğu cebine indiren
manav, üç gün kapımızı kim çaldıysa hediyesini kim
aldıysa bana o beklediğim kelimeyi vermeden gitti.
Haaa! Affedersiniz, deminden beri, yana yakıla hasretini
D çektiğim bu kelimenin ne olduğunu söylemedim değil
mi? Teşekkür!
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden
yakınılmaktadır? →
A) Dildeki değişimin çok fazla olmasından
B) Dilimize gereğinden fazla yabancı kelime
girmesinden
C) Dilimizde unutulan kelimelerin yerine yeni
kelimelerin kullanılmamasından
DDuyarlılığı ifade eden kelimelerin artık kullanılmıyor
olmasından e
E) Eserlerde yabancı sözcüklere ağırlık verilmesinden
YAYINLARI
![Eleştiri, günümüzde ne yazık ki kitap tanıtım yazıları ya da içi
boş polemik yazılarıyla dolu. Enerjimizi ve dikkatimizi metne
çekecek yazılardan da tartışmalardan da yoksunuz. Şiirin
kendinden kaynaklanmayan sorunları bağlamında temel
meselemiz güçsüz eleştiri ortamımız. Eleştiri yazılarımız kötü
şiire kötü, iyi şiire iyi diyebilecek nitelikte değil ne yazık ki. O
da kendi çapında siyaset yapıyor.
Bu parçanın yazarı aşağıdakilerden hangisinden yakın-
maktadır?
msgruv
A) Eleştirilerde öznelliğin öne çıkarılmasından
B) Nitelikli eleştiri yazılarının olmamasından
Kitap tanıtım yazılarının eleştiri sayılmasından
DY Okura kötü şiirlerin iyi şiir diye sunulmasından
EX İyi şiirlerin okuyucuya ulaşmamasından
X
X
X
+
81](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810115110060613-225186.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
anlatim-bicimleriEleştiri, günümüzde ne yazık ki kitap tanıtım yazıları ya da içi
boş polemik yazılarıyla dolu. Enerjimizi ve dikkatimizi metne
çekecek yazılardan da tartışmalardan da yoksunuz. Şiirin
kendinden kaynaklanmayan sorunları bağlamında temel
meselemiz güçsüz eleştiri ortamımız. Eleştiri yazılarımız kötü
şiire kötü, iyi şiire iyi diyebilecek nitelikte değil ne yazık ki. O
da kendi çapında siyaset yapıyor.
Bu parçanın yazarı aşağıdakilerden hangisinden yakın-
maktadır?
msgruv
A) Eleştirilerde öznelliğin öne çıkarılmasından
B) Nitelikli eleştiri yazılarının olmamasından
Kitap tanıtım yazılarının eleştiri sayılmasından
DY Okura kötü şiirlerin iyi şiir diye sunulmasından
EX İyi şiirlerin okuyucuya ulaşmamasından
X
X
X
+
81
![2.
Edebiyat, öncelikle sanatçıya ait bireysel bir yaratmadır.
İkincisi millî olmasıdır. Diğer güzel sanatlarla birlikte
düşünüldüğünde edebiyat, en millî sanattır. Bununla
birlikte, farklı dillerde var olmuş farklı milletlerin
edebiyatları arasında birtakım yakınlık, benzerlik ve
ortaklıklar da olabilecektir. Milletlerin diğer milletlerle olan
çeşitli düzeylerdeki ilişkileri, bu yakınlık, benzerlik ve
ortaklıkları kaçınılmaz kılar. Nitekim tarihin hemen her
döneminde milletlerarası ilişkiler ve karşılıklı etkilenmeler
hep olagelmiştir. Önemli olan ----.
Bu parça aşağıdakilerin hangisiyle sürdürülmelidir?
A) milletlerin kendi değer yargılarını gelecek kuşaklara
aktarmayı hedeflemesidir
B) sanatçının yaratma yeteneğinin zaman içinde
körelmemesidir
C) bu etkileşimin içeriği, boyutları ve ne derece
özümsenip özümsenemediğidir
D) Kendi doğrularını her ortamda başkalarına kabul
ettirme bilincine sahip olmasıdır
EX evrensel değerler arasında her hangi bir
derecelendirme yoluna gitmemektir](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810112435720037-1409782.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri2.
Edebiyat, öncelikle sanatçıya ait bireysel bir yaratmadır.
İkincisi millî olmasıdır. Diğer güzel sanatlarla birlikte
düşünüldüğünde edebiyat, en millî sanattır. Bununla
birlikte, farklı dillerde var olmuş farklı milletlerin
edebiyatları arasında birtakım yakınlık, benzerlik ve
ortaklıklar da olabilecektir. Milletlerin diğer milletlerle olan
çeşitli düzeylerdeki ilişkileri, bu yakınlık, benzerlik ve
ortaklıkları kaçınılmaz kılar. Nitekim tarihin hemen her
döneminde milletlerarası ilişkiler ve karşılıklı etkilenmeler
hep olagelmiştir. Önemli olan ----.
Bu parça aşağıdakilerin hangisiyle sürdürülmelidir?
A) milletlerin kendi değer yargılarını gelecek kuşaklara
aktarmayı hedeflemesidir
B) sanatçının yaratma yeteneğinin zaman içinde
körelmemesidir
C) bu etkileşimin içeriği, boyutları ve ne derece
özümsenip özümsenemediğidir
D) Kendi doğrularını her ortamda başkalarına kabul
ettirme bilincine sahip olmasıdır
EX evrensel değerler arasında her hangi bir
derecelendirme yoluna gitmemektir
![da
bir
şti.
im
2.
Söylemek istediğim, antolojilerde mutlaka uyulması
gereken kurallar vardır. Antolojiler ve yıllıklar üstüne çokça
yazmış biri olarak konulu seçkileri ve yıllıkları bir tarafa
bırakırsak -çünkü onlar çok farklı kurallara tabi- ulusal
antolojiler söz konusu olunca bu kuralların ilk dördünün
vazgeçilmez olduğunu söylemeliyim. Bunlardan belki de
en önemlisi, değerlendirme yapılırken nesnel olmak yani
her şaire aynı özeni göstermektir. İkinci olarak öznel
yargılarını bile bu nesnel zemin üstünde dillendirmeye
yani havanda su dövmemeye dikkat etmektir. Sonra Türk
şiirini temsil hakkı kazanmış başarılı şairlere mutlaka yer
vermek. Diğer bir önemli madde ise geçmişten bugüne
gelirken yani 1970 sonrasından 2000'li yıllara değin
devam eden süreçte huninin geniş tarafına benzer
biçimde yelpazeyi geniş tutmak; kişilikleri henüz
biçimlenme sürecinde olan gençlerden ortada dönüp
duran şiirden farklı, özgün bir şiir yazan, şiir teorisine
çalışanları işaret etmektir. İşte benim yaptığım antoloji,
bu kurallara tipatıp uygundur; gerisi boş sözdür. Ha, bu
arada ille de laf söyleyecek olanlar, bel altı vuracak
olanlar, haddini bilmeyenler elbette olacaktır.
Bu parçadaki altı çizili ifadeyle
Je
Do
eleştirileri nesnel ölçütlere dayandırmak,
. geçmişten günümüze eleme yapmasını bilmek,
1. daha önce oluşturulmuş antolojileri tarafsız bir gözle
incelemek
kurallarından hangilerine gönderme yapılmamıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
DI ve Il
EII ve III
Yalnız III](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810091307243737-4347018.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimlerida
bir
şti.
im
2.
Söylemek istediğim, antolojilerde mutlaka uyulması
gereken kurallar vardır. Antolojiler ve yıllıklar üstüne çokça
yazmış biri olarak konulu seçkileri ve yıllıkları bir tarafa
bırakırsak -çünkü onlar çok farklı kurallara tabi- ulusal
antolojiler söz konusu olunca bu kuralların ilk dördünün
vazgeçilmez olduğunu söylemeliyim. Bunlardan belki de
en önemlisi, değerlendirme yapılırken nesnel olmak yani
her şaire aynı özeni göstermektir. İkinci olarak öznel
yargılarını bile bu nesnel zemin üstünde dillendirmeye
yani havanda su dövmemeye dikkat etmektir. Sonra Türk
şiirini temsil hakkı kazanmış başarılı şairlere mutlaka yer
vermek. Diğer bir önemli madde ise geçmişten bugüne
gelirken yani 1970 sonrasından 2000'li yıllara değin
devam eden süreçte huninin geniş tarafına benzer
biçimde yelpazeyi geniş tutmak; kişilikleri henüz
biçimlenme sürecinde olan gençlerden ortada dönüp
duran şiirden farklı, özgün bir şiir yazan, şiir teorisine
çalışanları işaret etmektir. İşte benim yaptığım antoloji,
bu kurallara tipatıp uygundur; gerisi boş sözdür. Ha, bu
arada ille de laf söyleyecek olanlar, bel altı vuracak
olanlar, haddini bilmeyenler elbette olacaktır.
Bu parçadaki altı çizili ifadeyle
Je
Do
eleştirileri nesnel ölçütlere dayandırmak,
. geçmişten günümüze eleme yapmasını bilmek,
1. daha önce oluşturulmuş antolojileri tarafsız bir gözle
incelemek
kurallarından hangilerine gönderme yapılmamıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
DI ve Il
EII ve III
Yalnız III
![malı ve
ve
Yazar, sürekli olarak yazma hazırlığı içerisinde ol-
çevresinde olan bitenle ilgilenmelidir. İyi
bir yazar, aynı zamanda iyi bir gözlemcidir. O, en
küçük ayrıntıyı kaçırmadan, hayatın bütün hadise
e durumlarını bir başkasına aktarmaya kenetlenir.
Böylece, başkasının umursamadığı, görmediği veya
fark edemediği birçok olayı etraflı bir biçimde algı-
lar, yorumlar ve onu estetik bir duyarlılıkla yeniden
oluşturur. İşte bu yüzden de yazarlık mesleği; ha-
yatta veya sanatçının iç dünyasında şekillenenleri,
anlama, yorumlama ve onu bir başkasında heyecan
ve duyarlılık uyandırmak amacıyla güzel ve etkili bir
dille anlatma becerisidir.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşıla-
maz?
kura
A) Yazarlığın, yaşananları okura estetik biçimde
sunmak olduğuna
B) Yazarın, önemsenmeyen olayları fark edip algı-
ladığına
Yazarın çevresinde yaşananlarla ilgilenmesi ge-
rektiğine
11.
D) Yazarın yazma sürecinde hazırlığa önem ver-
mesi gerektiğine
EX Yazarın iyi bir birikim ve dil yetkinliğine ulaşması
gerektiğine](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220810082813912612-1547206.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimlerimalı ve
ve
Yazar, sürekli olarak yazma hazırlığı içerisinde ol-
çevresinde olan bitenle ilgilenmelidir. İyi
bir yazar, aynı zamanda iyi bir gözlemcidir. O, en
küçük ayrıntıyı kaçırmadan, hayatın bütün hadise
e durumlarını bir başkasına aktarmaya kenetlenir.
Böylece, başkasının umursamadığı, görmediği veya
fark edemediği birçok olayı etraflı bir biçimde algı-
lar, yorumlar ve onu estetik bir duyarlılıkla yeniden
oluşturur. İşte bu yüzden de yazarlık mesleği; ha-
yatta veya sanatçının iç dünyasında şekillenenleri,
anlama, yorumlama ve onu bir başkasında heyecan
ve duyarlılık uyandırmak amacıyla güzel ve etkili bir
dille anlatma becerisidir.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşıla-
maz?
kura
A) Yazarlığın, yaşananları okura estetik biçimde
sunmak olduğuna
B) Yazarın, önemsenmeyen olayları fark edip algı-
ladığına
Yazarın çevresinde yaşananlarla ilgilenmesi ge-
rektiğine
11.
D) Yazarın yazma sürecinde hazırlığa önem ver-
mesi gerektiğine
EX Yazarın iyi bir birikim ve dil yetkinliğine ulaşması
gerektiğine