Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

17. (1) Bugünün terzi ustaları, çıraklık ve kalfalık yollarından
geçmiş, bu mesleğe ömür adamış insanlar. (II) Mesleğin
devamından endişeli ve çırak adaylarının ilgisizliğinden
de şikâyetçiler. (III) Terzi dükkânlarında çalışacak çırak ve
kalfa bulunamaması hem mesleğin devamını riske atıyor
hem de ustaların eleman ihtiyacını giderememesine neden
oluyor. (IV) Ustalar kendi ustalarından öğrendikleri terzi-
liğin inceliklerini, püf noktalarını, adabını öğretecek, bu
bilgi birikimini aktaracak yeni nesillere hasretler. (V) Son
yıllarda terziler sipariş üzerine üretim yerine tadilat işle-
riyle uğraşıyorlar. (VI) Hatta artık tadilat işleri de giderek
azalıyor. (VII) Tüketiciler bir giysiyi onarmak yerine yenisini
almayı tercih ediyorlar, bu da esnafı daha da zor durumda
bırakıyor.
Bu parça ikiye bölünmek istense ikinci paragraf numa-
ralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A) II
B) IV
C) V
D) VI
E) VII
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
17. (1) Bugünün terzi ustaları, çıraklık ve kalfalık yollarından geçmiş, bu mesleğe ömür adamış insanlar. (II) Mesleğin devamından endişeli ve çırak adaylarının ilgisizliğinden de şikâyetçiler. (III) Terzi dükkânlarında çalışacak çırak ve kalfa bulunamaması hem mesleğin devamını riske atıyor hem de ustaların eleman ihtiyacını giderememesine neden oluyor. (IV) Ustalar kendi ustalarından öğrendikleri terzi- liğin inceliklerini, püf noktalarını, adabını öğretecek, bu bilgi birikimini aktaracak yeni nesillere hasretler. (V) Son yıllarda terziler sipariş üzerine üretim yerine tadilat işle- riyle uğraşıyorlar. (VI) Hatta artık tadilat işleri de giderek azalıyor. (VII) Tüketiciler bir giysiyi onarmak yerine yenisini almayı tercih ediyorlar, bu da esnafı daha da zor durumda bırakıyor. Bu parça ikiye bölünmek istense ikinci paragraf numa- ralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) IV C) V D) VI E) VII
SINAV
ÖLÜM
Hakan ve
kama sipar
make
dakig
2 kişi
Nane
Lale
abilir
ALES 3. SINAV
SÖZEL BÖLÜM
43-46. soruları aşağıdaki bilgilere
göre birbirinden bağımsız olarak
cevaplayınız.
Bir yayınevi deneme ve hikâye türün-
deki K, L, M, N, R, S ve T eserlerinin
Almanca, Fransızca ve İngilizce çeviri-
lerini yayımlamıştır. Eserlerin türlerine
ve çevrildikleri dillere ilişkin kimi bilgiler
şu şekildedir:
Her bir eser, sadece bir dile çevril-
miştir.
En fazla çeviri Almancaya yapılmış
ve toplam üç eser Almancaya çev-
rilmiştir.
Deneme türünde çevirisi yapılan
toplam dört eser bulunmaktadır.
Hikâye türünde Fransızcaya çevri-
len tek bir eser bulunmaktadır.
●
Hikâye türünde İngilizceye çevrilen
tek eser T'dir.
●
Aynı türe ait N ve R eserleri, aynı
dile çevrilmiştir.
. K ve S eserleri, aynı dile çevrilmiştir.
43. Buna göre
I. K,
II. L,
III. M
eserlerinden hangileri Fransızcaya
çevrilmiş olabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) I ve Il
E) II ve III
2019
44. Bum
1.
YEDIIKLIM
11.
III.
es
de
A)
45.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
SINAV ÖLÜM Hakan ve kama sipar make dakig 2 kişi Nane Lale abilir ALES 3. SINAV SÖZEL BÖLÜM 43-46. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız. Bir yayınevi deneme ve hikâye türün- deki K, L, M, N, R, S ve T eserlerinin Almanca, Fransızca ve İngilizce çeviri- lerini yayımlamıştır. Eserlerin türlerine ve çevrildikleri dillere ilişkin kimi bilgiler şu şekildedir: Her bir eser, sadece bir dile çevril- miştir. En fazla çeviri Almancaya yapılmış ve toplam üç eser Almancaya çev- rilmiştir. Deneme türünde çevirisi yapılan toplam dört eser bulunmaktadır. Hikâye türünde Fransızcaya çevri- len tek bir eser bulunmaktadır. ● Hikâye türünde İngilizceye çevrilen tek eser T'dir. ● Aynı türe ait N ve R eserleri, aynı dile çevrilmiştir. . K ve S eserleri, aynı dile çevrilmiştir. 43. Buna göre I. K, II. L, III. M eserlerinden hangileri Fransızcaya çevrilmiş olabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve Il E) II ve III 2019 44. Bum 1. YEDIIKLIM 11. III. es de A) 45.
39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Edebiyat gerçekliğinin acıları, mutlulukları, her türlü his, fikir ve
yaşantıları, insanlar arası ilişkileri yani objektif gerçeklikleri tam
olarak dile getiremeyeceği ve hissettiremeyeceği kesindir.
Ancak romanlarda bazı bireysel ya da evrensel gerçeklerin var
olduğu da gün gibi aşikârdır. Bu iki kutup arasında roman
açısından gerçeğin ne olduğunu belirlemek, romanlarda
gerçeği arayıp bulmaya çalışmak suya tadını veren şekeri
suyun içinde aramak kadar zordur. Kısacası romanda gerçeği
ve gerçekliği ortaya çıkarmak hem kuramsal düşünüşün hem
de örneklerin iş birliğiyle biraz daha mümkün olabilecektir.
39. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
kullanılmamıştır?
A) Karşılaştırmalar
B) Dolaylı aktarmalar
C) Sessel yinelemeler
D) Kalıplaşmış sözler
Sayıp dökmeler
E)
1
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Edebiyat gerçekliğinin acıları, mutlulukları, her türlü his, fikir ve yaşantıları, insanlar arası ilişkileri yani objektif gerçeklikleri tam olarak dile getiremeyeceği ve hissettiremeyeceği kesindir. Ancak romanlarda bazı bireysel ya da evrensel gerçeklerin var olduğu da gün gibi aşikârdır. Bu iki kutup arasında roman açısından gerçeğin ne olduğunu belirlemek, romanlarda gerçeği arayıp bulmaya çalışmak suya tadını veren şekeri suyun içinde aramak kadar zordur. Kısacası romanda gerçeği ve gerçekliği ortaya çıkarmak hem kuramsal düşünüşün hem de örneklerin iş birliğiyle biraz daha mümkün olabilecektir. 39. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kullanılmamıştır? A) Karşılaştırmalar B) Dolaylı aktarmalar C) Sessel yinelemeler D) Kalıplaşmış sözler Sayıp dökmeler E) 1
ORI
NL
12. - 13. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
NI
N
(1) Sinir kodu, beynin işlenmemiş duyusal verileri algıla-
yan; anılara, kararlara ve anlamlara dönüştürmesine yar-
dımcı olan yazılım, algoritma ya da yasalar dizisidir. (II)
Nörobilimcilerin, beynin gizli dili olan sinir kodunu hiçbir
zaman insanların düşüncelerini izinsiz okumaya yetecek
kadar çözemeyeceklerine inanıyorum (III) Bu kod tam
anlamıyla çözülebilseydi prensipte bilimciler zihni has-
sas bir doğrulukla izleyebilir, yönlendirebilirlerdi (IV) Bir
şüphelinin zihni taranarak geçmiş suçlara dair anıları ve
geleceğe dair planları araştırılabilirdi. (V) Sorun şu ki tüm
beyinler belli birtakım genel prensiplere göre işlese de
her insanın kendi geçmişiyle şekillenmiş olan sinir kodu,
"kişiye özel" yapıdadır. (VI) Benim aşk, savaş ya da bilgi-
sayar kavramımı oluşturan kalıplarla sizinkiler birbirinden
farklıdır. (VII) Beynimin bu belirli bilgileri nasıl şifrelediğini
bilmenin tek yolu, her bir sinirin alışverişini algılayabile-
cek binlerce, hatta milyonlarca elektrot aracılığıyla aktivi-
telerini izlemek olurdu. (VIII) Aynı anda benim de size ne
düşündüğümü, olabildiğince doğru bir şekilde aktarmam
gerekirdi.
2. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak
söylenmiş olabilir?
A) İnsan düşüncelerini anlamlandırma konusunda yapı-
lan nörobilim çalışmalarının geldiği nokta nedir?
B) Nörobilim çalışmalarının başarısını yorumlayacak ol-
sanız, neler söylersiniz?
C) Kişisel gerçeklik kavramının bilimsel çalışmalarla açık-
lanabileceği konusunda görüşleriniz nelerdir?
D) Karşımızdaki kişiyle aynı şeyleri düşünmemiz ya da
hissetmemiz mümkün müdür?
E) Nörobilim çalışmalarının sonuçlarından hangi alanlar-
da yararlanılabileceğini düşünüyorsunuz?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ORI NL 12. - 13. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. NI N (1) Sinir kodu, beynin işlenmemiş duyusal verileri algıla- yan; anılara, kararlara ve anlamlara dönüştürmesine yar- dımcı olan yazılım, algoritma ya da yasalar dizisidir. (II) Nörobilimcilerin, beynin gizli dili olan sinir kodunu hiçbir zaman insanların düşüncelerini izinsiz okumaya yetecek kadar çözemeyeceklerine inanıyorum (III) Bu kod tam anlamıyla çözülebilseydi prensipte bilimciler zihni has- sas bir doğrulukla izleyebilir, yönlendirebilirlerdi (IV) Bir şüphelinin zihni taranarak geçmiş suçlara dair anıları ve geleceğe dair planları araştırılabilirdi. (V) Sorun şu ki tüm beyinler belli birtakım genel prensiplere göre işlese de her insanın kendi geçmişiyle şekillenmiş olan sinir kodu, "kişiye özel" yapıdadır. (VI) Benim aşk, savaş ya da bilgi- sayar kavramımı oluşturan kalıplarla sizinkiler birbirinden farklıdır. (VII) Beynimin bu belirli bilgileri nasıl şifrelediğini bilmenin tek yolu, her bir sinirin alışverişini algılayabile- cek binlerce, hatta milyonlarca elektrot aracılığıyla aktivi- telerini izlemek olurdu. (VIII) Aynı anda benim de size ne düşündüğümü, olabildiğince doğru bir şekilde aktarmam gerekirdi. 2. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiş olabilir? A) İnsan düşüncelerini anlamlandırma konusunda yapı- lan nörobilim çalışmalarının geldiği nokta nedir? B) Nörobilim çalışmalarının başarısını yorumlayacak ol- sanız, neler söylersiniz? C) Kişisel gerçeklik kavramının bilimsel çalışmalarla açık- lanabileceği konusunda görüşleriniz nelerdir? D) Karşımızdaki kişiyle aynı şeyleri düşünmemiz ya da hissetmemiz mümkün müdür? E) Nörobilim çalışmalarının sonuçlarından hangi alanlar- da yararlanılabileceğini düşünüyorsunuz?
PARAGRAFTA ANLAM (Y
1. Konuşanlarının sayısı bakımından Türkçe dünyada 5. sırada-
dır. Yapı bakımından dünya dilleri arasında sondan eklemeli
denilen "agglutinant" diller arasında yer alır. Ural-Altay dille-
rinin en önde gelen örneğidir. Kendine özgü eylem düzeni
ve biçim yapısı Hint-Avrupa dillerinden büyük ölçüde ayrı-
lir. Bilinmeyen zamanlardan günümüze dek temel yapısını
koruyarak gelmiştir. Söz gelimi Fransızca veya İngilizcenin
uğradığı özgün yapıyı bozan ağır dış etkiler Türkçeyi sarsma-
mıştır. Buna karşılık söz dağarcığı yüzyıllar boyunca karşılaş-
tığı çeşitli dillerden aldığı yabancı sözcüklerle dolmuştur. Bu
durum kimilerince zenginlik kimilerince de yetersizlik olarak
yorumlanmıştır.
Bu parçada "Türkçe" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine
değinilmemiştir?
AY Yapı bakımından nasıl bir dil olduğuna
B) Yabancı dillerden sözcükleri bünyesinde barındırdığına
Kendine özgü temel yapısının hiç değişmediğine
D) Daha çok, hangi bölgelerde konuşulduğuna
Hangi dil ailesine bağlı olduğuna
2.
Dil üzerinde titizliğimiz yalnız edebî eserlere dayanıyor. Edebî
ün olmasına lüzum var mı, yok
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
PARAGRAFTA ANLAM (Y 1. Konuşanlarının sayısı bakımından Türkçe dünyada 5. sırada- dır. Yapı bakımından dünya dilleri arasında sondan eklemeli denilen "agglutinant" diller arasında yer alır. Ural-Altay dille- rinin en önde gelen örneğidir. Kendine özgü eylem düzeni ve biçim yapısı Hint-Avrupa dillerinden büyük ölçüde ayrı- lir. Bilinmeyen zamanlardan günümüze dek temel yapısını koruyarak gelmiştir. Söz gelimi Fransızca veya İngilizcenin uğradığı özgün yapıyı bozan ağır dış etkiler Türkçeyi sarsma- mıştır. Buna karşılık söz dağarcığı yüzyıllar boyunca karşılaş- tığı çeşitli dillerden aldığı yabancı sözcüklerle dolmuştur. Bu durum kimilerince zenginlik kimilerince de yetersizlik olarak yorumlanmıştır. Bu parçada "Türkçe" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? AY Yapı bakımından nasıl bir dil olduğuna B) Yabancı dillerden sözcükleri bünyesinde barındırdığına Kendine özgü temel yapısının hiç değişmediğine D) Daha çok, hangi bölgelerde konuşulduğuna Hangi dil ailesine bağlı olduğuna 2. Dil üzerinde titizliğimiz yalnız edebî eserlere dayanıyor. Edebî ün olmasına lüzum var mı, yok
9.
E) Her amacı yeni bir araca çevirme
Bir zaman bu dünyada yalnız ve
yönsüz kaldığımda elim, nedenini
bilmediğim ama bir yerlerden tılsımı-
na kapıldığım kitaplarınızı aradı dur-
du. Hangisini elime aldıysam derin,
taşkın, dalgalı sularda yüzer buldum
kendimi. O sonsuz devinimde, o en-
gin ve yakıcı düşüncelerin girdabında
kaybolmamak için, gizli uçurumlarda
dolaşırken tepetaklak düşmemek için,
inanır mısınız, yoğun çaba harcadım.
Bu parçadaki altı çizili sözle söz
konusu eserle ilgili olarak anlatıl-
mak istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Çağrışım ve imge bakımından
zengin olduğu
B) Anlam yönünden kapalı olduğu
C) İnsanın çeşitli ruh hâllerini yansıttığı
D) Hayal dünyasını altüst ettiği
E) Karmaşık konuları ele aldığı
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
9. E) Her amacı yeni bir araca çevirme Bir zaman bu dünyada yalnız ve yönsüz kaldığımda elim, nedenini bilmediğim ama bir yerlerden tılsımı- na kapıldığım kitaplarınızı aradı dur- du. Hangisini elime aldıysam derin, taşkın, dalgalı sularda yüzer buldum kendimi. O sonsuz devinimde, o en- gin ve yakıcı düşüncelerin girdabında kaybolmamak için, gizli uçurumlarda dolaşırken tepetaklak düşmemek için, inanır mısınız, yoğun çaba harcadım. Bu parçadaki altı çizili sözle söz konusu eserle ilgili olarak anlatıl- mak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? A) Çağrışım ve imge bakımından zengin olduğu B) Anlam yönünden kapalı olduğu C) İnsanın çeşitli ruh hâllerini yansıttığı D) Hayal dünyasını altüst ettiği E) Karmaşık konuları ele aldığı
21. Buğdayın toprağa ekilişinden öğütülmek için değirmene
gelişine kadar geçen süreç devrin en önemli mutasavvıf-
larından Mevlânâ Celâlu'd-dîn-i Rûmî'nin eserlerinde sık
sık zikredilmiştir. Buğday üretiminin ilk safhası olan tohum
ekme işi Dîvân-ı Kebîr'de "Aklını başına al da sus, sus da
iyi tohum ekmeye bak" şeklinde zikredilmiş ve iyi tohum
kullanılması gerektiği vurgulanmıştır. Ardından ekinci tara-
fından ekilen tohum için "Bıldır dikilmişti, bu yıl yapraklandı,
yerden baş verdi, boy attı" diyen Mevlânâ, bir başka bey-
tinde de ekilen her bir tanenin nasıl yüz tane olduğundan
bahsetmiştir: "Ektiğin her tohum, bire yüz verdi".
Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Edebiyat toplumun yaşantısını aktarmada etkili bir
alandır.
B) Buğdayın çeşitli özellikleri Mevlana'nın eserlerinde yer
almıştır.
C) Buğday, Mevlana'nın eserlerinde kutsal sayılmıştır.
D) Buğday yüzyıllar boyunca halkın ihtiyacını karşılamış
bir tahıldır.
E) Mevlana'nın şiirlerinde halkın ihtiyaçlarını dile getirme
durumu söz konusudur.
3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
21. Buğdayın toprağa ekilişinden öğütülmek için değirmene gelişine kadar geçen süreç devrin en önemli mutasavvıf- larından Mevlânâ Celâlu'd-dîn-i Rûmî'nin eserlerinde sık sık zikredilmiştir. Buğday üretiminin ilk safhası olan tohum ekme işi Dîvân-ı Kebîr'de "Aklını başına al da sus, sus da iyi tohum ekmeye bak" şeklinde zikredilmiş ve iyi tohum kullanılması gerektiği vurgulanmıştır. Ardından ekinci tara- fından ekilen tohum için "Bıldır dikilmişti, bu yıl yapraklandı, yerden baş verdi, boy attı" diyen Mevlânâ, bir başka bey- tinde de ekilen her bir tanenin nasıl yüz tane olduğundan bahsetmiştir: "Ektiğin her tohum, bire yüz verdi". Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağı- dakilerden hangisidir? A) Edebiyat toplumun yaşantısını aktarmada etkili bir alandır. B) Buğdayın çeşitli özellikleri Mevlana'nın eserlerinde yer almıştır. C) Buğday, Mevlana'nın eserlerinde kutsal sayılmıştır. D) Buğday yüzyıllar boyunca halkın ihtiyacını karşılamış bir tahıldır. E) Mevlana'nın şiirlerinde halkın ihtiyaçlarını dile getirme durumu söz konusudur. 3
Bu testte 40 soru vardır.
Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz.
- Bu testi; sınava giren tüm grupların çözmesi zorunludur.
1.
İstatistiklere başvurmadan iddia edilebilir ki dünyanın her
yerinde şiirin en önemli teması aşk, divan edebiyatı da
tabii ki aşkın türlü hâlleriyle doludur.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede ifade edilenler,
doğru bir biçimde iki cümleye ayrılmıştır?
A) Nicel verilere gerek duymadan iddia edilebilir ki dün-
yanın her yerinde şiirin öncelikli teması aşktır.
1. Divan edebiyatında şiir ağırlıktadır ve doğal olarak
divan edebiyatı da aşkın her türlü durumuyla doludur.
B) I. Dünyanın her yerinde olduğu gibi divan edebiyatında
da şiirin en önemli teması aşktır.
II. İstatistikî verilere başvurmadan ortaya atılabilir ki
dünya edebiyatı aşkın değişik halleriyle doludur.
C) I. Şayısal verilere müracaat etmeden denilebilir ki dün-
yanın her yerinde şiirlerin en önemli teması aşktır.
Divan edebiyatında olduğu gibi dünya edebiyatında
da aşkın çeşitli durumlarıyla doludur.
D) I. Sayısal verilere müracaat etmeden ileri sürülebilir ki
dünyanın her yerinde şiirin en önemli izleği aşktır.
M. Doğal olarak divan edebiyatı da aşkın değişik du-
rumlarıyla doludur.
E) 1. Dünyanın her yerinde şiirin en önemli temasının aşk
olduğu araştırmalara bile gerek görmeden kanıtlanabi-
lir.
II. Divan edebiyatında da doğal olarak aşkın türlü hâlleri
değişik biçimlerde tasvir edilmiştir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bu testte 40 soru vardır. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. - Bu testi; sınava giren tüm grupların çözmesi zorunludur. 1. İstatistiklere başvurmadan iddia edilebilir ki dünyanın her yerinde şiirin en önemli teması aşk, divan edebiyatı da tabii ki aşkın türlü hâlleriyle doludur. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede ifade edilenler, doğru bir biçimde iki cümleye ayrılmıştır? A) Nicel verilere gerek duymadan iddia edilebilir ki dün- yanın her yerinde şiirin öncelikli teması aşktır. 1. Divan edebiyatında şiir ağırlıktadır ve doğal olarak divan edebiyatı da aşkın her türlü durumuyla doludur. B) I. Dünyanın her yerinde olduğu gibi divan edebiyatında da şiirin en önemli teması aşktır. II. İstatistikî verilere başvurmadan ortaya atılabilir ki dünya edebiyatı aşkın değişik halleriyle doludur. C) I. Şayısal verilere müracaat etmeden denilebilir ki dün- yanın her yerinde şiirlerin en önemli teması aşktır. Divan edebiyatında olduğu gibi dünya edebiyatında da aşkın çeşitli durumlarıyla doludur. D) I. Sayısal verilere müracaat etmeden ileri sürülebilir ki dünyanın her yerinde şiirin en önemli izleği aşktır. M. Doğal olarak divan edebiyatı da aşkın değişik du- rumlarıyla doludur. E) 1. Dünyanın her yerinde şiirin en önemli temasının aşk olduğu araştırmalara bile gerek görmeden kanıtlanabi- lir. II. Divan edebiyatında da doğal olarak aşkın türlü hâlleri değişik biçimlerde tasvir edilmiştir.
D) Lve
E) Il ve III
16. Gerçekçi ya da masalsı biçimde olsa da çoğunlukla yaşadığı-
mız hayatı, insanın yeryüzündeki hâllerini anlattığım gerçeklik-
le bağdaştırdığım için metindeki olayın, olay değilse durumun
mutlaka somut bir nedeni vardır. Metnin içinde olup bitenlere
yol açan nedenleri ise bahaneler üreterek mutlaka gösteririm.
Nedenleri aktarmayan yapıt ise eksiktir düşüncesindeyim.
Yazarlık tutumunu bu şekilde dile getiren sanatçının aşağı-
dakilerden hangisini söylemesi beklenemez?
A) Bir yazar için temel hedef, hiçbir durumda metnin inandırı-
cılığını yitirmemesi olmalıdır.
B) Eserlerimde hiçbir zaman okurun aklıyla alay etmem, ese-
rimin sonucunu bağlayamadığımda köşeme çekilip sabır-
la beklerim.
C) Bir yazar, romanının olay örgüsünü gerçek yaşamda fizik
kanunlarının geçerli olması gibi, zorlama müdahalelerden
kaçınarak oluşturmalıdır.
D) Bir sanatçı, kendisinin akla ve mantığa uygun şekilde ikna
olmadığı hiçbir konuda okuru da ikna etme çabası içinde
olmamalıdır.
EX Bir sanatçı olay örgüsündeki rastlantısal ilişkileri metnin do-
kusuna ustaca yedirebilmelidir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
D) Lve E) Il ve III 16. Gerçekçi ya da masalsı biçimde olsa da çoğunlukla yaşadığı- mız hayatı, insanın yeryüzündeki hâllerini anlattığım gerçeklik- le bağdaştırdığım için metindeki olayın, olay değilse durumun mutlaka somut bir nedeni vardır. Metnin içinde olup bitenlere yol açan nedenleri ise bahaneler üreterek mutlaka gösteririm. Nedenleri aktarmayan yapıt ise eksiktir düşüncesindeyim. Yazarlık tutumunu bu şekilde dile getiren sanatçının aşağı- dakilerden hangisini söylemesi beklenemez? A) Bir yazar için temel hedef, hiçbir durumda metnin inandırı- cılığını yitirmemesi olmalıdır. B) Eserlerimde hiçbir zaman okurun aklıyla alay etmem, ese- rimin sonucunu bağlayamadığımda köşeme çekilip sabır- la beklerim. C) Bir yazar, romanının olay örgüsünü gerçek yaşamda fizik kanunlarının geçerli olması gibi, zorlama müdahalelerden kaçınarak oluşturmalıdır. D) Bir sanatçı, kendisinin akla ve mantığa uygun şekilde ikna olmadığı hiçbir konuda okuru da ikna etme çabası içinde olmamalıdır. EX Bir sanatçı olay örgüsündeki rastlantısal ilişkileri metnin do- kusuna ustaca yedirebilmelidir.
3.
1950'lerden sonra sinema salonları Anadolu'da bir ölçüde yay-
gınlık kazanmaya başlamıştır. Yeşilçam sineması dediğimiz dö-
nem, daha çok 1950'den 1960'a kadarki dönemi anlatır. Bu dö-
nem sinemasının en bariz özelliği sinemanın bir eğlence niteli-
ğinde hoşça vakit geçirme aracı olarak anlaşılmasıdır. Maddi
imkânlar kısıtlı olsa da bol miktarda salon komedileri, kan da-
vasını konu alan köy filmleri, aşk ve namus filmleri çekilmiştir.
Bu dönem, Türk sinemasının yapılanmasında önemli bir kilo-
metre taşıdır. Türk sinemasında yılda iki yüzü aşkın film üretil-
miştir.
Bu parçada Yeşilçam filmleri ile ilgili olarak özellikle aşağı-
dakilerden hangisi anlatılmak istenmiştir?
A) Değişik konulu filmlerle sinemaya konu zenginliği getirdiği
B) zleyicilere hoşça vakit geçirtmenin öncelikli amaç olarak
görüldüğü
C) Güldürü unsurlarının yanında sosyal sorunları da ele aldığı
D) Maddi sıkıntılara rağmen nitelikli ürünler ortaya konduğu
E) Türk sinemasının gelişmesinde önemli bir işlev gördüğü
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. 1950'lerden sonra sinema salonları Anadolu'da bir ölçüde yay- gınlık kazanmaya başlamıştır. Yeşilçam sineması dediğimiz dö- nem, daha çok 1950'den 1960'a kadarki dönemi anlatır. Bu dö- nem sinemasının en bariz özelliği sinemanın bir eğlence niteli- ğinde hoşça vakit geçirme aracı olarak anlaşılmasıdır. Maddi imkânlar kısıtlı olsa da bol miktarda salon komedileri, kan da- vasını konu alan köy filmleri, aşk ve namus filmleri çekilmiştir. Bu dönem, Türk sinemasının yapılanmasında önemli bir kilo- metre taşıdır. Türk sinemasında yılda iki yüzü aşkın film üretil- miştir. Bu parçada Yeşilçam filmleri ile ilgili olarak özellikle aşağı- dakilerden hangisi anlatılmak istenmiştir? A) Değişik konulu filmlerle sinemaya konu zenginliği getirdiği B) zleyicilere hoşça vakit geçirtmenin öncelikli amaç olarak görüldüğü C) Güldürü unsurlarının yanında sosyal sorunları da ele aldığı D) Maddi sıkıntılara rağmen nitelikli ürünler ortaya konduğu E) Türk sinemasının gelişmesinde önemli bir işlev gördüğü
HOCA
Bu parçadaki numaralanmış cümleler-
den hangisi düşüncenin akışını boz-
maktadır?
A) I B) II
C) III
FIN
D) IV
E) V
4. (1) Çaba ve odaklanma gerektiren bir iş
yapıyorsanız kısa süreli hafızanızı kulla-
niyorsunuz demektir. (II) Kısa süreli ha-
fıza, beynin önemli fonksiyonlarından bi-
ridir. (III) Bilinen ve hatırlanan her şeyin,
depolanma yolculuğundaki ilk adımı kısa
süreli hafızadan başlar. (IV) Fakat kısa
süreli hafıza, uzun süreli hafıza için bir
bekleme salonundan çok daha fazlasıdır.
(V) Bu bölge, beynin yaz-boz tahtası gibi,
bilginin bekletildiği ve yönlendirildiği yer-
dir.
Bu parçadaki numaralanmış cümleler-
den hangisi düşüncenin akışını boz-
maktadır?
A) I
B) II
C) III
PIN
E) V
SOYUT PARAGRAF SORU BANKASI
13
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
HOCA Bu parçadaki numaralanmış cümleler- den hangisi düşüncenin akışını boz- maktadır? A) I B) II C) III FIN D) IV E) V 4. (1) Çaba ve odaklanma gerektiren bir iş yapıyorsanız kısa süreli hafızanızı kulla- niyorsunuz demektir. (II) Kısa süreli ha- fıza, beynin önemli fonksiyonlarından bi- ridir. (III) Bilinen ve hatırlanan her şeyin, depolanma yolculuğundaki ilk adımı kısa süreli hafızadan başlar. (IV) Fakat kısa süreli hafıza, uzun süreli hafıza için bir bekleme salonundan çok daha fazlasıdır. (V) Bu bölge, beynin yaz-boz tahtası gibi, bilginin bekletildiği ve yönlendirildiği yer- dir. Bu parçadaki numaralanmış cümleler- den hangisi düşüncenin akışını boz- maktadır? A) I B) II C) III PIN E) V SOYUT PARAGRAF SORU BANKASI 13
Düşünce Akışı Cümlesi - Akışı Bozan Cümle
7. () Ahmet Ümit'i edebiyat dünyamıza tanıtan ilk kitap
olma özelliğini taşıyan "Çıplak Ayaklıydı Gece" isim-
li öykü kitabı 1992 yılında Düşün ve Sanat Ödülü'ne
layık görüldü (1) Ahmet Ümit, bu ödülü aldıktan son-
ra tiyatro yönetmeni arkadaşı Ali Taygun'un tavsiye-
si üzerine polisiye roman yazmaya ağırlık verdi (III)
1993 yılında ATV'de yayımlanan "Çakalların İzinde"
dizisinin senaryosunun yazılmasına katkıda bulun-
masının temelinde bu dizinin polisiye temalı olması
yatıyor (IV) Şiir ve öykü yazılarını Öküz, Yine Hist.
Adam Sanat ve Cumhuriyet Kitap dergileriyle Yeni
Yüzyıl gazetesinde yayımladı (V) Televizondaki bu
deneyimden sonra 1995 yılında dergi ve gazeteler-
de Dostoyevski, Edgar Allan Poe, Franz Kafka, Pat-
ricia Highsmith ve pollsiye roman yazarlarıyla ilgili
Inceleme ve tanıtım yazıları yazdı.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) |
B) II.
C) III,
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Düşünce Akışı Cümlesi - Akışı Bozan Cümle 7. () Ahmet Ümit'i edebiyat dünyamıza tanıtan ilk kitap olma özelliğini taşıyan "Çıplak Ayaklıydı Gece" isim- li öykü kitabı 1992 yılında Düşün ve Sanat Ödülü'ne layık görüldü (1) Ahmet Ümit, bu ödülü aldıktan son- ra tiyatro yönetmeni arkadaşı Ali Taygun'un tavsiye- si üzerine polisiye roman yazmaya ağırlık verdi (III) 1993 yılında ATV'de yayımlanan "Çakalların İzinde" dizisinin senaryosunun yazılmasına katkıda bulun- masının temelinde bu dizinin polisiye temalı olması yatıyor (IV) Şiir ve öykü yazılarını Öküz, Yine Hist. Adam Sanat ve Cumhuriyet Kitap dergileriyle Yeni Yüzyıl gazetesinde yayımladı (V) Televizondaki bu deneyimden sonra 1995 yılında dergi ve gazeteler- de Dostoyevski, Edgar Allan Poe, Franz Kafka, Pat- ricia Highsmith ve pollsiye roman yazarlarıyla ilgili Inceleme ve tanıtım yazıları yazdı. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) | B) II. C) III, D) IV E) V
24. (1) Sanata bir beğeni düzeyi yaratma, güzellikleri,
vaşamanın kaçınılmaz ögesi sayma, yalnızca onunla
yüz yüze olanların beğenisini etkilemez. (II) Kötüye
alışmış kişiler, kötü ürünlerle karşılaşır; iyiye alışmış
kişiler, sürekli olarak daha iyinin ardına düşerler.
(III) Güzelliğin, değerlinin söz konusu olduğu yerde
gerçek sanatçının yetişmesi de söz konusudur. (IV) Onu
yaratanlar da yeni güzelliklere, sonsuz doğrulara
yönelirler. (V) Örneğin Hugo'yu yaratmayanın Camus'u,
Cervantes'i yaratmayanın Unemuno'su, Marlovo'u
yaratmayanın Shakespeare'i, Goethe'yi yaratmayanın
Thomas Mann'ı olmaz.
J
Bu parçada numaralanmış cümlelerin anlamlı bir
Abütün oluşturması için aşağıdakilerden hangilerinin
birbiriyle yer değiştirmesi gerekir?
A) I ve III
B) II ve III
I ve IV
D) II ve V
E) IIl ve IV
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
24. (1) Sanata bir beğeni düzeyi yaratma, güzellikleri, vaşamanın kaçınılmaz ögesi sayma, yalnızca onunla yüz yüze olanların beğenisini etkilemez. (II) Kötüye alışmış kişiler, kötü ürünlerle karşılaşır; iyiye alışmış kişiler, sürekli olarak daha iyinin ardına düşerler. (III) Güzelliğin, değerlinin söz konusu olduğu yerde gerçek sanatçının yetişmesi de söz konusudur. (IV) Onu yaratanlar da yeni güzelliklere, sonsuz doğrulara yönelirler. (V) Örneğin Hugo'yu yaratmayanın Camus'u, Cervantes'i yaratmayanın Unemuno'su, Marlovo'u yaratmayanın Shakespeare'i, Goethe'yi yaratmayanın Thomas Mann'ı olmaz. J Bu parçada numaralanmış cümlelerin anlamlı bir Abütün oluşturması için aşağıdakilerden hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi gerekir? A) I ve III B) II ve III I ve IV D) II ve V E) IIl ve IV Diğer sayfaya geçiniz.
final dergisi
20.
Kavak ağacının 30 kadar türü vardır. Kuzey
Yarım Küre'de çok yaygındır. Ülkemizde en
yaygın türü, akkavak ile titrek kavaktır. Özel-
likle Anadolu'da kız çocuk dünyaya geldiği
zaman çok fazla kavak dikilir. Evin kızı gelinlik
çağına ulaştığında çeyiz giderlerini karşılamak
üzere kavak kesilir ve kerestesinden gelir elde
edilir.
||
Titrek kavağın, adının nereden geldiğine ilişkin
iki rivayet vardır: İlkine göre, Hz. İsa'nın geril-
diği darağacı kavaktandır. Kavak, bu gerçeği
1981 fark edince dehşetten titremeye başlar ve adı
titrek kavak olarak kalır. Diğer rivayete göre
elsinde Hz. İsa çarmıha gerildiğinde kavak dışın-
Medaki bütün ağaçlar üzüntüden yere kadar
idig eğilir. Kavak eğilmediği için sonsuza dek tit-
obe remekle cezalandırılır.
drovs
Bu iki parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Nesnel bir anlatım vardır.
aiblis
B) Gerekçesiyle birlikte verilmiş yargı vardır.
C) Kişileştirmeden yararlanılmıştır.
769
D) I. parçada dil göndergesel işlevde kullanıl-
mıştır.
E) II. parçada doğrudan alıntı yapılmıştır.
TYT Deneme Sınavı
22
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
final dergisi 20. Kavak ağacının 30 kadar türü vardır. Kuzey Yarım Küre'de çok yaygındır. Ülkemizde en yaygın türü, akkavak ile titrek kavaktır. Özel- likle Anadolu'da kız çocuk dünyaya geldiği zaman çok fazla kavak dikilir. Evin kızı gelinlik çağına ulaştığında çeyiz giderlerini karşılamak üzere kavak kesilir ve kerestesinden gelir elde edilir. || Titrek kavağın, adının nereden geldiğine ilişkin iki rivayet vardır: İlkine göre, Hz. İsa'nın geril- diği darağacı kavaktandır. Kavak, bu gerçeği 1981 fark edince dehşetten titremeye başlar ve adı titrek kavak olarak kalır. Diğer rivayete göre elsinde Hz. İsa çarmıha gerildiğinde kavak dışın- Medaki bütün ağaçlar üzüntüden yere kadar idig eğilir. Kavak eğilmediği için sonsuza dek tit- obe remekle cezalandırılır. drovs Bu iki parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) Nesnel bir anlatım vardır. aiblis B) Gerekçesiyle birlikte verilmiş yargı vardır. C) Kişileştirmeden yararlanılmıştır. 769 D) I. parçada dil göndergesel işlevde kullanıl- mıştır. E) II. parçada doğrudan alıntı yapılmıştır. TYT Deneme Sınavı 22
8. Hiç kuşkusuz Arjantinli yazar Borges'ten çok şey öğrenmiş
olmalısınız. Her şeyden önce yazmanın ne demek olduğu-
nu... Yazarın, yazdığının hem içinde hem dışında oluşunu...
Zaman kavramının, yazıda, dünyanın kendi ekseni ve güneşin
çevresinde dönmesiyle bir ilgisinin olmadığını... Sözcüklere
duyulması gereken saygıyı... Bilgisizliğini gidermek için başka
yazarları okumak gerek. Önünüzde açılan yolları görmek,
onlardan yararlanmak ve kendi yolunuzu bulmak için öteki
yazarların kapısını çalmak şarttır.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi başka yazarları
okumanın sağladığı yararlardan biri değildir?
A) Yazma eyleminin ayırdına varmak
B) Sözcük seçiminde titizlik göstermek
C) Bilgi dağarcığını zenginleştirmek
D) Özgün bir anlatım geliştirmek
E) Zamanın soyut bir kavram olduğunu öğrenmek
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. Hiç kuşkusuz Arjantinli yazar Borges'ten çok şey öğrenmiş olmalısınız. Her şeyden önce yazmanın ne demek olduğu- nu... Yazarın, yazdığının hem içinde hem dışında oluşunu... Zaman kavramının, yazıda, dünyanın kendi ekseni ve güneşin çevresinde dönmesiyle bir ilgisinin olmadığını... Sözcüklere duyulması gereken saygıyı... Bilgisizliğini gidermek için başka yazarları okumak gerek. Önünüzde açılan yolları görmek, onlardan yararlanmak ve kendi yolunuzu bulmak için öteki yazarların kapısını çalmak şarttır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi başka yazarları okumanın sağladığı yararlardan biri değildir? A) Yazma eyleminin ayırdına varmak B) Sözcük seçiminde titizlik göstermek C) Bilgi dağarcığını zenginleştirmek D) Özgün bir anlatım geliştirmek E) Zamanın soyut bir kavram olduğunu öğrenmek
TÜRKÇE TESTİ
22. (1) Balmumu doğal olduğundan pek çok insan bal-
mumundan yapılmış cilt bakım ve kozmetik ürünleri-
ni kullanmayı tercih etmektedir. (II) Balmumu üretim
süreci, bir bahçe veya ormanda bulunan parlak renk-
li çiçeklerin arıları cezbetmesiyle başlar. (III) Polen
ve nektar üretebilmek için arılar bu çiçekleri arar.
(IV) Şeker yönünden düşük nektarın pek çoğunu,
şeker oranı yüksek bala çeviren arılar, bu nekta-
rin bir kısmını da balmumu yapmak için kullanırlar.
(V) Arı kolonisi, balmumu olmadan hayatta kalamaz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II C) III
D) IV
E) V
24. Adını Yunanca yıldı
"yasa" anlamına ge
alan "astronomi", yıl
Astronomi, en geniş
her şeyi inceler. Evr
etmeyi amaçlar. Y
dışındaki yıldızlar,
kutup ışıkları, galak
plan işıması gibi olg
alanı dâhilindedir.
maddenin dağılımı
mi, fiziksel özellikl
yine astrolojinin in
çalışmalarıyla, tar
sını kurcalayan "Y
genlerde yaşam
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE TESTİ 22. (1) Balmumu doğal olduğundan pek çok insan bal- mumundan yapılmış cilt bakım ve kozmetik ürünleri- ni kullanmayı tercih etmektedir. (II) Balmumu üretim süreci, bir bahçe veya ormanda bulunan parlak renk- li çiçeklerin arıları cezbetmesiyle başlar. (III) Polen ve nektar üretebilmek için arılar bu çiçekleri arar. (IV) Şeker yönünden düşük nektarın pek çoğunu, şeker oranı yüksek bala çeviren arılar, bu nekta- rin bir kısmını da balmumu yapmak için kullanırlar. (V) Arı kolonisi, balmumu olmadan hayatta kalamaz. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V 24. Adını Yunanca yıldı "yasa" anlamına ge alan "astronomi", yıl Astronomi, en geniş her şeyi inceler. Evr etmeyi amaçlar. Y dışındaki yıldızlar, kutup ışıkları, galak plan işıması gibi olg alanı dâhilindedir. maddenin dağılımı mi, fiziksel özellikl yine astrolojinin in çalışmalarıyla, tar sını kurcalayan "Y genlerde yaşam