Anlatım Biçimleri Soruları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri9.Kedinin yalayışını dinledi. Jambonlu yumurta, istemez. Bu
sıcaklarda iyi yumurta hak getire. Şöyle temiz güzel bir su
içeyim. Perşembe: Buckley'den koyun böbreği de alınmaz
bugün. Tereyağında pişirirdim, karabiberli falan. Çayın suyu
kaynayadursun. Kedinin yalayışları yavaşladı, fincan tabağını
tertemiz yapmış. Dilleri niçin sert olur öyle? Daha iyi
yalayabilsin, tüm girintilerini kabın. Yiyebileceği bir şey?
Çevresine bakındı. Yok.
Bu parçada kullanılan anlatım tekniği aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Bilinç Akışı B) Gösterme C) Diyalog D) İç Çözümleme
E) Geriye Dönüş
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriir
2
yaşayarak
23. İnsan ilişkilerinde güler yüzün ne kadar önemli ve gerekli
olduğunu günlük hayatımızda acı tecrübeler y
öğrenmişizdir. Güler yüz göstermek, aynı zamanda
karşınızdakine değer verdiğinizi ifade etmektir. Abus
çehre ise üstünlük taslamaktır. Peygamberimiz, bir gün
sadaka vermeyi telkin ederken "Verecek bir şeyimiz yok
ya Resulallah!" diyenlere de "İnsanlara tebessüm etmeniz
de bir sadakadır." buyurmuştur. Kemale ermiş insanların
kalplerindeki temiz duyguları, yüzlerine tebessüm olarak
yansır. Onların gözlerinin içi güler, yüzleri aydınlıktır,
çevrelerine huzur ve neşe verirler. Abus çehre ise
zehirleyicidir. Mevlana "Kavga etmek, suratını ekşitmek,
şükür değildir. Şükretmek surat ekşitmeden ibaretse sirke
gibi şükreden yok!" demekle haklı değil mi?
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Karşılaştırma yapılmıştır.
B) Yer yer mecazlı söyleyişler vardır.
C) Düşünceyi geçerli kılmak için birden fazla tanık
göstermeden yararlanılmıştır.
D Duyularla algılanabilen ayrıntılardan fazlaca
yararlanılarak tasvirler yapılmıştır.
E) Okura bir düşünceyi kabul ettirmek amacıyla tartışmacı
anlatımdan yararlanılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1. I. Standart DNA analizleri suçluların nokta atışıyla tes-
pit edilmesine olanak sağlayabiliyor.
II. Ancak şüpheli kişinin tek yumurta ikizi varsa gerçek
suçlunun bulunmasında standart DNA analizi yeter-
siz kalıyor.
Hoy dog
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) 1. cümlede ifade edilen olguyla aynı doğrultuda farklı
bir durumdan söz edilmektedir.
B) I. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum-
suzluktan bahsedilmektedir.
C) I. cümledeki konunun, neden daha fazla etkin olduğu
açıklanmaktadır.
D) I. cümlede belirtilen olgunun her durumda gerçekleş-
dnoty mediği örneklenmektedir.
E) I. cümlede değinilen düşüncenin bilimsel olarak ka-
nıtlandığı gösterilmektedir.
0
big
1:0
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriGazeteck
Yazar:
-Zalimlik. Önce kendine zalim olacaksın. Benim sözünü
ettiğim bir tür yetinmezlik. Estetik adalet duygunu hiç kay-
betmemek. Öğrenciliğini korumak. Kendini asla mezun
etmemek. Bu demek değil ki kendinin ve ürettiğin değer
lerin farkında olmayacaksın. Kendi içindeki kanı tazele-
men çok önemli.
Gazeteci:
11. ----?
Yazar:
- Türkiye'de çok alışılmadık bir beklenti bu ama tema üs-
tünden okusunlar. Yani bu kitabı hangi temayı seçmişse
onun dışına çıkmayı tercih etmiyor kitap. Bir karşılaşma
anı üstüne kurulu. Bir başkası çıkar, yine karşılaşma üs-
süne on tane başka bir öykü yazar. Bir kitap bütün dün-
yayı almaz içine. Biraz da kitapta kurulan ilişki konusun-
da bizim kültürel eğitimimizin zayıf olduğunu düşünüyo-
rum. Mesela, Almanya'da Fransa'da okurun sormadığı ki-
mi sorularla Türkiye'de karşılaşıyorsun. "Kitap nasıl oku-
nur?" kadar basit bir cümlenin arkasında kültürel boşluk-
lar var.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) 1. Yazınsal üretiminizi ne zaman sonlandırmayı düşü-
nüyorsunuz
II. Yazarken okurun beklentilerini göz önünde tutuyor
musunuz
B) I. Ben oldum artık demeye karşı panzehiriniz ne
II. Okurdan ne bekliyorsunuz bu kitap için
C) I. Hiç bu artık son kitabim, dediğiniz oldu mu
II. Toplumumuzun kitapla ilişkisi nasıl sizce
D) I. Yazmayı sürdürmenin ön koşulu nedir
II. Türkiye'deki okur kitlesi beklentilerini karşılıyor mu
E) I. Sanatta ustalığın bir ölçütü var mı, varsa nedir
II. Bir yazar olarak kitapları nasıl okumayı önerirsiniz
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri5.
Kötü edebiyat terbiyesi almak bir bakışta sanılabileceği-
nin tersine tehlikesiz bir şey değildir. Yazarını hemen şa-
irleşmeye sürükler. Yazar, arkası arkasına belki artistik
cümleler kurar; ama bu cümleler koftur, ne dediği anlaşıl-
maz. En kötüsü de "düşünce" öldürülür. Gerçekteyse bu
tür metinlerin yazarları düşünce yetersizliklerinin açığını
cafcaflı görünen ama gerçekte boş cümlelerin arkasına
sığınarak gizlemeye çalışırlar.
Bu parçanın genelinde aşağıdakilerden hangisinden
söz edilmektedir?
A) Biçimsel özelliklerin edebî metinlerin değerini artırma-
sından
B) Yazılı edebiyatları iyi ya da kötü olarak değerlendir-
menin yanlışlığından
C) Düşünce eksikliklerini yansıtmamak için süslü cümle-
lere yer verilmesinden
D) Başarısız yapıtları okuyup yeni eserler üretmeye çalı-
şanların yeteneksizliğinden
E) Yazarların özgün metinler oluşturabilmesi için yeter-
siz yapıtları iyi incelediklerinden
7.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri2. Bazı romanlar, anlattığı olay ile okuyucusunu etkisi altına
alır. Bazı romanların kurgusu baş döndürücüdür. Bazen
de karakterleri sayesinde bağlanırız ona. Okuyucusunu
dili ve anlatım özellikleriyle kendine çeken romanların sa-
yısı ise pek azdır. Yayımlanan yüz kitap arasında, ancak
on kitap bu türden romanlardır.
Bu parçada romanla ilgili olarak anlatıcı aşağıdakiler-
den hangisinden yakınmaktadır?
A) Roman türünde eser veren sanatçıların azlığından
B) Olay örgüsü bakımından özgün yapıtların olmamasın-
dan
C) Romandaki kahramanların gerçek yaşamdan seçil-
memesinden
D) Romanlarda nicelikten çok niteliğe önem verilmesin-
den
E) Romanda söyleyiş özelliklerine gerekli önemin veril-
memesinden
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleriil
7
PARAGRAF
Hemen her sabah dükkanı açarken artistle selamlaşırım.
Büyükada'ya kalkacak ilk vapuru yakalamak için Bostan-
Ci otobüsünü bekler, eğer dükkanı erkenden açmışsam,
gel artist, Arap İrfan'la bir çay iç, derim. Beni kırmaz. Kar-
şı kahveden getirttiğim çayları içerken otobüs zamanına
kadar laflaşırız. Derdi var ama, bana açılmıyor gibime ge-
liyor. İlk zamanlar bir yarış atı gibi yerinde duramazdı. Şim-
di sütçü beygirine döndü.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi amaç-
lanmıştır?
A) Okuyucuyu olay içinde yaşatma
B) Okuyucunun düşüncelerini değiştirme
C) İzlenimlerini aktarma
D) Bir konu hakkında okuyucuya bilgi verme
E) Örneklerle anlatılan konuyu somutlaştırma
UNITE
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri27. Sinema filmlerinin geniş yığınlarca izlenebilme-
si içerik ve biçimce kolay algılanabilir olmasına
bağlıdır. Yapımcılar da yönetmenin alışılmışın
dışında çalışmalar yapmasına genellikle izin ver-
memektedir. Çünkü bu türden çalışmalarda, se-
Calen
çilen senaryoların beğenilme olasılığı düşüktür.
Yine de sıra dışı yapımlar ortaya çıkıyorsa bu;
risk alan bağımsız yapımcıların, değişik bir bakış
açısı olan yönetmenlerin çabalarının sonucudur.
Ayrıca seçici izleyicinin, üretilen sıradan filmle-
re ilgi göstermemesi nedeniyle yeni arayışların
zorluğu hâle gelişi de buna yol açan başka bir
etkendir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisine değinil-
memiştir?
A) Çekilen yeni filmlerin içerik bakımından tartış-
malara yol açtığına
B) Sinema izleyicisinin beklentilerinin, filmler
üzerindeki bazı etkilerine
C) Senaryo seçiminde yapımcıların etkin oldu-
ğuna
D) Farklı bir ürün ortaya koymanın bazı sıkıntıla-
ri göze almayı gerektirdiğine
A
EYoğun içeriği olan filmlerin çok ilgi görmedi-
gine
A
Y
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriYakup Kadri'nin Yaban romanı, ya aydın ile köylü arasındaki uçu-
rumu içtenlikle dile getirdiği, bu yarayı cesaretle deştiği ve Ana-
dolu köylüsüne ait gerçekleri bütün çıplaklığıyla önümüze ser-
diği için övülmüş ya da tek yanlı olduğu, gerçekleri çarpıttığı ve
köylünün yalnız olumsuz yönlerini anlattığı için eleştirilmiştir.
Tartışılan sorun hep şu olmuş: Yakup Kadri'nin sergilediği köylü,
gerçeğe uyuyor mu uymuyor mu? Gelgelelim Yaban'ı roman ola-
rak ele alıp inceleme çabaları yok denecek kadar az; işte bunu
anlamak mümkün değil. Oysa Türk romanı tarihinde önemli bir
yer tuttuğunu, etkileyici ve çarpıcı olduğunu inkâr eden de yok.
Anlaşılan romanın bu çarpıcılığını içeriğine borçlu olduğu düşün-
cesi yaygın. Yaban'da özensiz yazıldığı kanısını uyandıran ya da
romandan çok denemeye benzetilmesine ve eleştirmenlerin dik-
katinin içeriğine çekilmesine neden olan şey belki de Yaban'ın
roman türünün en önemli özelliğinden, bir olay örgüsünün ol-
mamasından, yoksun görünmesi.
17. Bu parçada yazar, aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır?
A) Yakup Kadri'nin, aydın ile köylü arasındaki uçurumu yanlı
olarak ele almasından
B) Yaban romanının, olay örgüsünden yoksun olmasına rağ-
men çokça övülmesinden
C) Yakup Kadri'nin, Yaban romanında köylünün yalnız olumsuz
yönlerini anlatmasından
D) Yaban romanının, roman tekniği açısından değil, sadece içe-
rik bakımından değerlendirilmesinden
E) Yaban'ın, Türk romanı tarihinde önemli bir yer tutmasına
rağmen yeterince tanınmamasından
18. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Yaban, Türk roman tarihinde önemli bir yer tutmaktadır
B) Yaban, içeriği bakımından şimdiye kadar övgü almıştır.
C) Yakup Kadri'nin Yaban'da sergilediği köylü, gerçeğe uyma-
maktadır.
D) Yakup Kadri'nin Yaban'daki yanlı tutumu eleştirmenlerce
eleştirilmiştir.
E) Yaban, özensiz yazıldığı için romandan çok denemeye ben-
zetilmiştir.
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriParagrafta Çoklu Sorular
5 ve 6. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız
Çin kökenli olan ve tarihi çok eskilere dayanan Go, uzun sü
ren ve savaş meydanlarında sonlanmayan savaşların galibini
belirlemek amacıyla oynanmış bir oyundur. Bu oyunda kural
lar çok basit, strateji geliştirmek ve bunu uygulamak oldukça
zor bir iştir. Düşünme gücü, sezgi ve deneyimler yardımıyla
sayısız strateji geliştirilebilir. Go oynayabilmek için oyuncu-
da; dikkatini toplama, cesaret, kendini kontrol edebilme ve
yaratıcılık gibi yeteneklerin fazlasıyla bulunması gerekmekte-
dir. Bu yetenekler açısından düşünüldüğünde Go ile satranç
birbirine yakın görülebilir, ancak yaratıcılığı kullanma konu-
sunda Go ön plana çıkmaktadır. Go ile ilgili en çok vurgula-
nan söz şudur: "Satranç çatışma ise, Go savaşın kendisidir."
5.
6. Bu parçadaki bilgiler göz önüne alındığında, Go oyunuy-
la ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabi-
lir?
A) Kazanmak için kurallarını bilmek yeterli değidir.)
B) 8avaşlarda ve ülke yönetimlerinde esin kaynağı olmuş-
tur.
C Kuralları ortaya çıktığı günden beri değişmemiştir.
D) Satrançla ortak kuralları vardı
E) Denyanın her yerinde bilinmekte ve oynanmaktadır.
(ALES)
7.
7 ve 9. soruları aşağr
Bence 20. yüzyılın e
nema, uzantısı olar
iletişimde devrim
Sinemanın yüzyıllı
de yansımasıdır.
mutlaka bilmek g
yamazsınız. Edeb
pitlar yüzyıllarca
de böyle olması
bir başyapıt bile
kalmasıdır.
Bu parçada, b
mak istenen a
A) Gündemde
Sinema kla
C) Sonraki fil
D) Eleştirmer
E) Yıllar son
Bu parçada
gisine değ
Ailetişim
B) Televiz
C) Kültüre
D Diğer
Tarihi
Sess
enk
8.
geg
1. Kur
i be
Gü
yin
lin
Yukar
sinem
nek c
A) Ya
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri21. (1) Geçmişten bugüne uçaklara yıldırımlar kadar
türbülanslar da ciddi hasarlar verir. (II) Uçaklar genellikle
tırmanır veya alçalırken yıldırım çarpmasına maruz
kalırlar. (III) Yıldırım ilk olarak uçağın burun veya kanat
ucu gibi sivri bir kısmına temas eder. (IV) Temasın
gerçekleştiği noktada havadaki moleküllerin iyonlaşması
nedeniyle oluşan bir parlama görülür. (V) Ardından
elektrik yüklü parçacıklar iletken dış yüzey boyunca
ilerler ve uçağın bütünlüğüne zarar vermeden kuyruk
gibi bir başka sivri kısmından gökyüzüne dağılır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A)
B) II
C) III
D) IV
E) V
E)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri4.
Tiyatroda dekor ne ise romanda da diş çevre tasviri odur.
Nasıl dekorsuz bir oyun düşünülemezse tasvirden arın-
mış bir roman da öylece düşünülemez. Tasvirin hem ruh
hållerini aydınlatması hem dikkatimizi dağıtmaması için
çevreyi olduğu gibi değil indirgenmiş olarak vermesi ge-
rekmektedir. Bu da uzun boylu bir anlatım değildir.
Bu parçada romanla ilgili olarak anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Roman, tiyatroda olduğu gibi gerçeği olduğu gibi ak-
tarmalıdır.
B) Tasvirden arındırılmış bir roman, okuyucunun ilgisini
çekmez.
C) Okuyucuyu olay içinde yaşatmak için anlatım kahra-
manlara yoğunlaşmalıdır.
D) Yerinde ve tadında yapılan tasvir, roman için olmazsa
olmazdır.
E) Tiyatro görsel sanatlardan biri olduğu için romanla ka-
rıştırılmamalıdır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri1.
Yirmi yıldan fazla bir zaman Behçet Necatigil Şiir Ödülü
seçici kurul üyeliği yaptım. Katılan eserler dışındaki kitap-
larını da alır okurdum; ama seçtiklerimin değerli olduğu-
nu anlamış bulunuyorum. Avucumda hiç solmadan, ken-
dilerini tazeleyerek duruyor.
Bu parçada sözü edilen kişi için aşağıdakilerden han-
gisi söylenebilir? Indy Ignari
A) Yaptığı seçimlerde başarılı olduğu
B) Ödüllerin sanatçıları olumlu yönde etkilediğini düşün-
düğü
C) Başarılı yapıtları eleştirmekten pek hoşlanmadığı
D) Seçtiği yapıtların duygusal yönünü geliştirdiği
E) Eserlerin sadece biçimsel özelliklerine önem verdiği
inivalgi cosa igible ind
4.
Lise Türkçe
Anlatım BiçimleriLIMIT YAYINLAR
2.
Ona göre masallar, en başta çocuklar olmak üzere inean-
ları mutlu etmelidir. Onlara umut aşılamalıdır. Nasıl olsa
çocuklar büyüdüklerinde hayatın pek de mutlu olmadiğ
ni bazen acı bir şekilde anlıyorlardır. Hiç değilse masallar-
da mutlu olmalıdırlar. Tabii bir de masallar eninde sonun-
da ama mutlaka iyiliğin kötülüğü yeneceği gerçeğini gös
termeliydiler.
Bu parçada masalların hangi özelliği vurgulanmak is-
tenmiştir?
A) Yaşamın gerçeklerini basit ve yalın anlatımıyla gözler
önüne sermesi
B) İnsanları düşünce alanında hayata hazırlaması
C) Çocukların gelecek hakkında iyi düşünüp neşelenme-
lerine yardımcı olması
D) Okuyanları yaşamdan bir an olsun uzaklaştırabilmesi
E) Özellikle çocukların hayal dünyasını genişletmesi
D.
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri13. Bir toplumda ahlakın ilerlemesini, düzelmesini istiyor musu-
nuz? O toplumda edebiyat, sanat merakını uyandırmaya,
geliştirmeye çalışın. Çocuklara, gençlere şiirler, hikâyeler,
romanlar okutturun, onları tiyatrolara, sinemalara gönderin.
O hikâyelerin, romanların, oyunların insanlarıyla tanışsın-
lar, onların hayatlarını hayallerinde yaşasınlar, öğrensinler
onların içlerini, böylece gerçekteki insanları da daha iyi an-
larlar. Çocuğunuz büyüyünce ne olacaksa olsun, küçükken
siz ona edebiyatı sevdirmeye bakın. İlim, bilgi sonradan
gelecektir. Once insanlığını kurmak, hayalini işletmek ge-
rekir.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) insana sanat zevki ancak çocukluk yıllarında aşılanabi-
lir.
B) Sanat ve edebiyat, insanların ve toplumun daha insani
ve daha erdemli olmalarını sağlar.
C) Çocukların hayal dünyaları farklı etkinliklerle zenginleş-
tirilmelidir.
D) Edebiyat ve sanat merakı, bireylerin bilime yönelmesi-
ne engel değildir.
E) Çocuklar gerçek hayatla ancak roman ve hikâye kişileri
sayesinde tanışır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri12. Bazen gerçek bir sinemacı olmadığımı düşünürüm. Çün-
kü bu alanda isteyip de gerçekleştiremediğim birçok şey
var. Bu nedenle, yaptığım filmleri bir kez daha görmek
istemem. Benim isteyip de yapamadıklarımı kendi film-
lerinde gerçekleştirenlere hayranım. Onların filmlerini iz-
lerken çok zevk alır, adeta büyülenirim. Ayrıca bu büyük
ustaların yapıtları, bana yeni bir filme başlamam için istek
ve cesaret verir.
Substrem
Aşağıdakilerden hangisi, bu sözleri söyleyen sinema
yönetmeniyle ilgili bir özellik idealidir?
60 (8
A) Kendi alanındaki kişilerin başarısını çekememe
B) Başkalarının, yaptıklarını inceleyip değerlendirme
Çalışma isteğini yitirmeme
DÖz eleştiri yapmaktan kaçınmama
E) Gerçekleştireceği düşünceleri olma
(1991/ ÖSS)