Anlatım Biçimleri Soruları

I. cümledeki yargıyı örneklendirme amacı taşınmaktadır. I. cümlede ifade edilen yargının içeriğine değinilmektedir. D) 1. cümlede anlatılanın gerçekçi olmadığı belirtilmektedir. I. cümlede ele alınan olgunun geçiciliği üzerinde durulmak- tadır. 4. Lezzetli bir et yemek istiyorsanız öncelikle yapmanız gereken eti marine (terbiye) etmek. Bunun için etinizin her yerini zeytinya- ğıyla iyice yağladıktan sonra tuz ve karabiberle iyice ovalamalı- siniz. Bu işleme sarımsak, kekik, biberiye gibi hoş kokulu malze- meler de ekleyebilirsiniz. Bu hâlde etinizi üzeri kapalı bir kapta, buzdolabında, en az 1 saat bekletin. Vaktiniz varsa bu süre bir güne kadar çıkabilir. İşlemin son aşamasında buzdolabında din- lenen eti pişirmeden az önce dolaptan çıkarıp hafifçe isinmasi- ni beklerseniz iyi olur. Bu esnada siz tavanızı ocağın üzerinde isit- maya başlayabilirsiniz. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? x A) Marine işlemi uzun süren ve özen isteyen aşamalara sahiptir. B) Zeytinyağıyla yağlanan et, çeşitli baharatlar ve tuzla ovalan- malıdır. C) Yağlanmış et, dolaptan çıktığı ısıda soğuk tavaya atılmamalıdır. D) Etin lezzetli olması için usulüne uygun terbiye edilmesi ge- rekir. E) Pişirilecek etin buzdolabında mümkünse uzun bir süre bek- letilmesi lazımdır. X PARAGRAFIO RITMI alol

Ulkemizde turizmdeki gelişme pek eski değil. Buna sabalardan biri. Azra Erhat'li, Cevat Şakir'li, Mina karsin Bodrum, popüler olmaya başlayan ilk ka- rede dolaşmaya başlamış. Koylanın güzelliği, ağız- Urgan'lı ilk mavi yolculukların fisiltlar, belirli bir çev- dan ağıza büyümüş. Etrafta tesis yokken birçok yer daha köyken, yeşilin her tonu denizle birleşirken... Tanınmış simalari, Bodrum koylarını teknelerle keş- Bir grup entelektüel ve o çevrelere yakın sosyetenin feder olmuşlar. Halikarnas Balıkçısı şöyle dermiş: "Bodrum'a gelip de Gökova'ya açılmamak, sarayın kapısına gelip de içine girmemeye benzer. Kapi ne kadar güzel olursa olsun, sarayın içi başkadır." Gü- zel bir mavi yolculukla, hem Bodrum Yarımadası'nı hem Gökova Körfezi'ni turlamak yerinde bir karar olur. Maviyle yeşilin ortasında, insan ister iste- mez başka türlü düşüncelere dalıyor. Halikarnas Balıkçısı'nın dediği gibi, başka türlü geri dönüyor. Bu parça, aşağıdaki sorulardan hangisine karşı- lik olarak söylenmiş olabilir? A) Turizmdeki gerilemenin sebepleri nelerdir? B) Sanatçıların tatil yörelerinde dolaşmasını doğru buluyor musunuz? Entelektüellerin turizme katkısı var mıdır? D) Koyları olmayan yerlerin turizmi de gelişebilir mi? E)) Halikarnas Balıkçısı Bodrum'a neler katmıştır?

CE TESTİ BU TESTTE CEVAPLAYACAĞINIZ SORU SAYISI 40 B. e 39. ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. erken Ama slardi. 7 Ma- ilmiş yer- maline gücü Son dönemde kendinden söz ettiren Ceylan Ertem, solo albümleri ile türkü formlarına yeniden hayat veri- yor. Ayrıca Erol Evgin gibi ünlü sanatçılar ile yapmış olduğu düetle ilgi çekiyor. 1992'de müzik hayatına Adapazarı'nda çocuk korosunda başlayan sanat- çi, piyano ve gitar eğitimi almış. Müjdat Gezen Kül- tür Merkezi ve Yıldız Teknik Üniversitesinde müzik eğitimine devam etmiş, ilk albümünü ise 2010'da çıkarmış. Çıkardığı albümlerle günümüz popüler kül- türünde tutulan sanatçılar arasına girmiştir. Yeniden yorumladığı "El Adami", "Yuh Yuh" ve "Değirmen Mi- sali" gibi şarkıları sosyal platformlarda en çok dinle- nenler arasındadır. kalk- mdan ukça gen- erine a hi- esini ktığı 39. Bu parçada Ceylan Ertem ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? WNINYO an- A) Sosyal medyada dinleyici tarafından beğenildiğine + B) Farklı sanatçılarla düet yaptığına T C) Sanatçının nerelerde eğitim aldığına + bü- D) Farklı enstrümanlar çalabildiğine E) Başarılarının almış olduğu ödüllerle taçlandırıldı- ğına uk- na 1 Rul parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle-

Sanat eseri insana ne ahlaksızlık öğretir ne de ahlaklı olmayı öğütler. Ahlak karşısında kayıt- sizdir. Kişilere gündelik hayatta kullanılacak bilgi verdiği de söylenemez. Çünkü gerçekliği yorumlar, dönüştürür ve yeniden yapılandırır. Buna sanata özgü gerçeklik denir. Ama sanat eseri sezgisel bilgi vererek insanın katı gerçek- liğinin ötesini düşünmesini sağlar. Yukarıda sanatın ve sanat eserinin hangi özelliğine değinilmemiştir? A) Sanat, insanı ahlaklı olmaya itmez. B) Sanat, gerçeği yeniden yorumlayarak bize sunar. C) Sanat eseri, insanın hayal dünyasının dış dünyaya yansımasıdır. D) Sanat, insanın sezgisel yeteneğini geliştire- rek farklı düşünmesini sağlar. Sanat eserinin gerçekliği tek bir kişi için de- ğildir.

10. Nahçivan'daki Mü'mine Hatun Türbesi, çok köşeli Selçuklu türbe tipinin ve tuğla işçiliğinin en güzel örneklerindendir . Dıştan on köşeli, içten silindir biçimli bir yapısı vardır . Saçak kısmında üç mukarnas sirasi ve bir kûfi yazı şeridi gövdeyi sarar. Bu çini harfli şeridin altından on kenar, silmelerle birbirlerinden ayrılır. Tuğla mozaik yazıların süslediği silmeler, her biri değişik kompozisyonlar taşıyan panolar biçimindeki yüzeyleri sınırlandırır. Sivri kemerleri kapının üstüne, eseri yapan Nahçivanli Usta Acem-i İbn Ebu Bekr'in imza kitabesi konmuştur. Daha yukarıdaki bir kitabeden de yapının 1187'de tamamlandığı okunur. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinde verilen anlatım yöntemlerine başvurulmuştur? A) Tanik gösterme - tartışma B) Örnekleme - karşılaştırma C) Açıklama - betimleme - D) Benzetme - alıntı yapma - E) Kişileştirme - tanımlama

ALES 2019 / 1 PARAGRAF 17. Bu parçada Turing Testiyle ilgili aşa- ğıdakilerden hangisine değinilme- 17-18. soruları aşağıdaki parçaya göre birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız. 19-20 göre ceva mistir? ne A) Birden fazla türü olduğuna B) İçerik akışının denekçe belirlendiği C) Doğrudan zihnin içeriğine odaklan- D) Kontrollü bir biçimde uygulandığına E) Hangi temel prensibe dayandığına dığına Sosy la su çide top nes old top ke bil tü 19. Turing Testi, modern bilgisayarın ön- cülüğünü geliştiren ünlü matematikçi Alan Turing tarafından tasarlanmıştır. Bu test, bir makinenin gerçekten zeki olup olmadığını, yani insan benzeri bir zihne sahip olup olmadığını denetim- li bir şekilde belirleme yöntemidir. Biz zihni sadece kendi içimize bakarak algılarız. Bunu yapabilmemizin tek ne- deni, zihinsel gerecimizin biz olmasıdır. Bu nedenle başka bir varlığın bilincine girmemiz imkânsızdır. Ancak kendi zih- nimizi deneyimleyebiliriz. Ötekinin zihni söz konusu olduğunda su yüzüne çıkan göstergeleri okumamız gerekir. Turing Testi bu ilkeye dayanır. Testin en ünlü çeşidinde, denekten, kapalı bir odada bulunan bir şeye -bu şey insan da bil- gisayar da olabilir- sorular sorması iste- nir. Konuşmayla ilgili mekanik soruları önlemek için sohbet bir klavye ve moni- törle yürütülür. Klavyeye yazılan sorular deneğin seçtiği sorulardır ve odadaki kişi veya bilgisayar, cevaplarını deneğin monitör ekranına gönderir. Eğer denek, odanın içindekinin insan mı bilgisayar mi olduğunu hatasızca ayırt edemezse bu belirsizlikten bilgisayar kârlı çıkar ve onun bir zihne sahip olduğu kabul edilir. YEDIIKLIM 18. Bu parçadaki altı çizili cümle ile anla. tılmak istenen aşağıdakilerden han. gisidir? A) Başkalarının zihinsel süreçlerini an- layabilmek için onlar gibi düşünme- miz gerektiği B) Bir başkasının zihninin erişilemeye- cek düzeyde anlam derinlikleri içer- diği C) Diğer insanların kişilik özelliklerinin, yorumlarımız üzerinden algılanabil- diği D) Bizim dışımızdakilerin zihinsel yapı- larının kendimizinki kadar karmaşık olduğu E) Başkasının zihinsel niteliklerinin ancak bazı ipuçlarından hareketle çıkarsanabildiği EDIIKLIM 184 Yediiklim Sana Yeterl

11 Paragraf 8. · Milyonlarca kişi kitap okuyor, müzik dinliyor, tiyatroya ve sinemaya gidiyor. Neden? Ovalanmak Hintamat Bugün günlerden pazar. Epeydir kass eğlenmek gitmez. In: gömülmes 11 roman, oy dila dinlendiric Paragraf neden yog tuhaf, anla yaşayıştan 15. (1) Hegel diyalektiği bilincin eylem formu olarak, yani 16. Hoşgörülot içinde gunluk hayata dair tecrübelerimizin kavramsal bir insancil day yaşantılare sorun çıkly bilgiye dönüştuğu bir süreç olarak anlar. (1) Bu süreç, böylece ker Neden gen öznel tinden başlayıp oradan nesnel tine ve son olarak da oluşturacag başka biçir mutlak tine giden bir süreçtir. (III) Bireysel özgürlüklerin yetiştirme salonun ay yanında doğa, toplum ve tarih arasındaki çatışmalarla yetiştirmesi bildiğimiz b ortaya çıkar. (IV) Diyalektik. Hegel'de tinin kendini eğitim iklim tanımasinin yoludur. (V) Bu anlamda diyalektik hem öz ile durum çage Düşüncesi görünüm arasındaki farkı, hem öz ile gerçekliğin sürekli bir çağdaş eğil şağıdakik gelişim süreci içinde bulunduğu gerçeğini içinde barındırır. yetişmiş, ke (VI) Bu hareket zitliklar ve çelişkilerle ilerleyen bir duyan, sevi Insanli harekettir. (VII) Bu bakımdan gerçeklik çelişkiseldir ve her yetiştirmey potans olurlu tez karşısında olumsuzunu yani antitezini ortaya Siğinde Aşağıdakil koyar. (VIII) Bu karşı olma, olumsuzlananın düşüncesi Insano olumsuzlanmasıyla ortaya çıkan yeni bir nitelik ve çözülme kavram bulur, bu da sentezin kendisidir. A) Insan yoğunl Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi kawa Evrend söylenemez? B) Hoşg gerçekl incen gerekçe A Parçanın genelinde sosyolojik bir dil kutlanılmıştır. C) BIKO Günüm B7 Bic ganellemeyi dile getiren yargye yer verilmiştir öğret erçekli O Sayut ve anlaşılması zor bir divath ek tip D) Aydi O Ledme, edmonin devam Titeligindedir. sağla sanog oğun E) Parçanın anlam akışında bir bozukluk yoktur. E) Qğre kaze

KÇE TYT 3. ADIM Anlam - A 2019 TYT X Arka arkaya ses getiren filmler çekmiş, bunların arasına önemli bir su altı belgeseli ekleyerek bu alanda da ustalığını göstermişti. Herkes yeni çalışmalarını merakla beklerken o, uzunca bir süre sessizliğe gömülmüş; röportaj tekliflerini bile geri çevirmişti. Geçen hafta ortak bir dostumuzdan yepyeni bir belgesel çekimi için hazırlıklara başladığını işittim. Meğer inziva süreci , aslında yeni projeleri için kuluçka dönemiymiş. Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Toleranssız ve karamsar mizaçlı olduğu için her şeye si- yaha yakın bir grilikte yaklaşmaktan keyif alırdı. B) Yaşanan olaylara daima aynı pencereden baktığı için hiç- bir zaman farklı bir şey göremeyecekti. C) Yaşadığı hayal kırıklıkları sonunda, kabuğuna çekilerek hayatındaki “keşke"lerin muhasebesini yapmaya başladı. D) Yeni tanıştığı-insanlarla iletişim kurarken sergilediği içine kapanık tavır, muhataplarını oldukça rahatsız ediyordu. E) Sabit fikirli ve ben merkezli bir söylem; tek notayla beste- lenen, duraksız bir musiki tadı verir dinleyicilerine.

9 Dr. ç. ar yi y e 29. Al da At Dercesine, edebiyat okurunu futbolla, futbol izleyicisini ise edebiyatla ortak paydada buluşturabi- lecek öykülerden oluşuyor. 2016 Avrupa Futbol Şam- piyonası, Türkiye'de pek alışık olmadığımız türden bir öykü kitabının yayın tarihiyle kesişti: 19 edebiyatçı- nın kaleminden 19 futbol öyküsünü bir araya getiren Al da At Dercesine. Eser, endüstriyel futbolun aktörleriy- le, reklam pastalarıyla, tribünlerin diliyle veya futbolun neden "kitlelerin afyonu” gibi görülebileceğiyle değil, edebiyatçıları futbola yaklaştıran bu diğer yönle ilgili bir kitap. İster kaleci ister kulüp başkanı ister hakem olsun tüm karakterler; insanlıklarıyla, uyumsuzlukları ya da saklamaya çalıştıkları kırılganlıklarıyla, hayatın boşluğunu ve anlam- sızlığını futbolla telafi etme uğraşlarıyla bizi yansıtıyor. r a Bu parçada sözü edilen eserin, futbola yaklaşımıyla ilgili olarak, 1. Bir pazarlama aracı olarak görmeme II. Futbolun tanıtım gücünden uzak durma III. Taraftarların üslubuyla değerlendirmeme IV. Toplumu oyalama aracı olarak görmeme V. Futbolla uyumsuz insan tipleri arasındaki bağı aktarma tutumlarından hangisini esas aldığı söylenemez? anit Yayınları C) III E) V D) IV A) B) II

22. I. Günümüzde bilişim teknolojilerindeki hızlı değişim ve bu teknolojileri kullanabilen genç ve dinamik nüfusun fazla olması, ticarete bambaşka bir boyut kazandırarak "elektronik ticaret (e-ticaret)” kavramını oluşturmuştur. E-ticaret, özel oluşturulmuş sistemler yoluyla genel ağ üzerinden verilen veya alınan siparişler ile mal ve hizmetleri alıp satma işlemidir. E-ticaret ile birlikte Anadolu'nun ücra bir köyünde oturduğunuz yerden internet aracılığıyla gida, uçak bileti, tekstil ürünü, elektronik eşya vb. ihtiyaç duyduğunuz herhangi bir ürünü kolayca sipariş edebilirsiniz. II. Ticaret; dürüstlük ve güvene dayalı olmalıdır. Özellikle sanal ortamda gerçekleşen alışverişlerde sipariş edilen ürünle karşılaşılan ürün aynı olmayabilir. Bu durum, e-ticaret müşterisini mağdur edebilir. Böyle durumlarla karşılaşmamak için alışverişler devletin onayladığı ve güvenli altyapıya sahip sitelerden yapılmalıdır. Il numaralı parçanın I numaralı parçayla ilişkisini aşağıdakilerin hangisi açıklamaktadır? A) Aktarılanları farklı örneklerle desteklemek B) Gerekçeleri açıklayarak ana düşünceyi vurgulamak c) iddiaların benzer sonuçlarını göstermek D) Anlatılanların olumsuz taraflarına dikkat çekmek E) Değişik bakış açılarıyla tespitleri genelleştirmek

7. Bir şiire başladığım zaman sonunu getirmedikçe sinirliyimdir. Her şey beni sikar, kavga ararım. Şiiri bitirince de en çok iki üç gün dinlenirim, bir yenisine başlarım. Zaten hiç yazacağım bitti demedim kendi kendime. Şimdilerde bütün yeryüzündeki canlıları, cansızları yazmak istiyorum. Dünyaya yeni gelinmiş gibi her şeyi var etmek istiyorum. Yazarken okuru düşündüğümü hiç mi hiç sanmiyorum. Beni oldum bittim yazacağım şiir düşündürmüştür. Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangisiyle nitelenebilir? Şüpheci - açık Görüşlü B) Çalışkan - üretken Sistemli - düzenli D Duygusal - kararlı Ey İnatçı - zeki

11% V V 1.111 20. (1) Divan şiirinde aşk, şairin dünya görüşüne paralel olarak anlam kazanmıştır. (II) Dünyevi aşk ve ilahî aşk şeklinde iki türlü aşk işlenmiştir divan şiirinde. (III) Yaşama tutkularıyla bağlı şairler aşk konusunu din dışı bir anlayışla işlemişlerdir. (IV) Dünyevi aşkta âşık, maşuk ve rakip üçgeni söz konusu- dur. (V) İlahî aşk yoluna giren şairler için ise amaç, mutlak güzellik olan Allah'a kavuşmaktır. (VI) İlahî aşk maddi aşkla başlar, dünyanın güzelliklerine ve bir güzele âşık olan şair nefsini terbiye edip piştikçe bu aşk, Allah aşkına dönüşür. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktadır? A) II B) III C) IV D) V E) VI Diğer sayfaya geçiniz.

D) II. ve V. EN. Vo 26. Romanlarımı beğenenler olduğu kadar beğenmeyenler de bulunmakta. İlginçtir ki her iki kesim de aynı şeyi yani olayların gazete haberine benzediğini söylüyor bana. inlik- öyle de . bir nu- Y ura A Y 1 N na D E rum. Romanlarımı yazdığım süreçte bazen öyle oluyor ki kapı çalınca roman kahramanlarından birinin geldiği- ni düşünüyor ve heyecanlanıyorum. Bu sözleri söyleyen yazar, aşağıdakilerden hangisi- ni vurgulamaktadır? A) Yoğun çalışma temposunun algilarini etkilediğini B) Insanların kendisine bakışını önemsediğini C) Romanlarında gerçekçi kişiler oluşturduğunu D) Roman konularını hep çevresindeki olaylardan seç- tiğini E) Samimi bir yazar olduğunu ek Z 1 60

2€ eğişmiş; bilgiye bilgileri -en, eyi cir. Bu ümü ve dyo, 26. Ben, masabaşında olmaktan ziyade fazlaca gezer dolaşırım. Yani iş, masabaşına geçip yazmaya kaldığı zaman, mesele çoktan hâllolmuştur. Gezip dolaşırken kafam durmadan çalışır. Ya yıllar önce beni şiddetle ilgilendirmiş bir konuyu düşünmekteyimdir ya da hemen o gün kafama bir şey takılmıştır. Ama daha çok, yıllar önce kafama takılan, beni zaman zaman șu ya da bu vesileyle kendisi üzerinde düşündüren bir konudur da nasıl yazsam diye biçimi üzerinde dururum. Öyle ya, öz belirgin. Biçim? Çünkü daha önce çeşitli biçimlerde bir şeyler yazmışsınızdır. Daha önce yazdıklarınızda kullandığınız biçimlerden başka, çok başka olmalıdır. abilen nuya arini ürken ilari Bu parçadaki gibi düşünen bir yazar için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Üslubu önemseyen bir yazardır. B) Yapıtı, önce zihninde tamamlamaktadır. sterici C) Her yapıtını farkli tarzda yazma düşüncesindedir. Dığına D) Zamanının büyük kısmını neyi anlatacağını düşünerek geçirir. E) Farklı anlatım tarzlarını kullanmaktan hoşlanır. je III ragrafin Şifresi - TÜRKÇE DENEMELERİ ürlü san (tir. den

34. ilk kitabının mayasında Trakya yöresinin kültürel, folklo- rik havası var. Çünkü Adnan Özer aydın tavrını şiiriyle ortaya koyuyor, inadını şiiriyle büyütüyor. Tekirdağ mâ- nilerindeki ele avuca sığmazlık, şiirine ister istemez sizi- yor. Cemal oyununa, Karaçalı oyununa atıfta bulunuyor. Şiirlerdeki kişilere bir baktığımızda oduncular, ağlayıcı kadınlar, ihtiyar heyeti, başak oğlanı, uykusuz çobanlar, gezgin bir çingene, bağ bekçisi, başakçı, güzel avcıları, bohçacı, düğünbaşı... Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Farklı cümle türlerine yer verilmiştir. B) Tanık göstermeye başvurulmuştur. C) Deyimden yararlanılmıştır. D) Sayıp dökmelere yer verilmiştir. E) Öznel ifadeler kullanılmıştır. TYTULTİ20211-4

23. (1) Bir şairin ağlayarak yazdığı bir şiiri okuyan hangi okur, şair gibi hislenebilmiştir? (II) Hatta insanlar, bir şiiri okurken ya da dinlerken şairin yaşadıkla- nna yaklaşmaktan bile çoğu zaman uzak kalırlar. (III) Bu sebeple şairin gözyaşlarına dokunabilmek pek mümkün olmaz. (IV) Belki insanların benzer hislerine en iyi tercüman olan sanat eserleri şarkı ve türkülerdir. (V) Öyle ki çoğunlukla şarkı ve tür- külerin sözsüz kısımları bile insanı etkileyebilmek- teyken şiirde şairin elindeki tek malzeme olan keli- meler, bu etkileyicilikte zayıf bir güce sahiptirler. AYIM DENİZİ Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi- sinden sonra düşüncenin akışına göre, “Şiirin bu tür bir gücü varsa da bu güç hakikatte zayıftır." cümlesi getirilmelidir? A) B) II C) III DIV v E)