Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

25. Red Kit, Belçikalı karikatürist Morris tarafından 1923- 2001 yılları arasında ortaya konmuş bir çizgi romandır. Anlattığı maceralardan bazıları ise 1926-1977 yılları arasında Fransız Rene Goscinny tarafından yazılmıştır. Morris'in ölümünün ardından Fransız Achde tarafından çizimler devam ettirilmiştir. Red Kit, 7 Aralık 1946 tari- hinde Spirou dergisinin içinde yayımlanmaya başladığı günden bu yana dünyanın en çok yayımlanan ve oku- nan çizgi romanları arasına girmeyi başarmıştır) Red Kit'in hikâyesi ülkemizde ilk kez 1956'da Turhan Selçuk tarafından çıkarılan Dolmuş dergisinde kendine yer bul- du. Ancak telif hakkı nedeniyle aslına sadık bir şekilde yayımlanmamış, ismi değiştirilmiştir. Lucky Luke'a Red Kit ismini ise Türkiye'nin kaligrafi alanındaki en önemli ve başarılı sanatçısı olan Ferdi Sayışman vermiştir. Bu parçadan hareketle Red Kit'le ilgili aşağıdakiler- den hangisine ulaşılamaz? W) Çizgi romanlar arasında hatırı sayılır bir yeri oldu- ğuna İsminin bir Türk sanatçı tarafından verildiğine C) Türkiye'de geniş bir hayran kitlesine sahip olduğuna D) Farklı yazarlar tarafından kaleme alındığına E) İlk yayımlanışının süreli yayınlardan önce olduğuna Ulti Serisi Brans Denemeleri 10

28. Dilin kendine mahsus tadı günlük konuşmalarda da var- gün söylenirse dilin tadı her zaman duyulur. "Kuzum ne- dir. Dilin örgüsünü bozmaz, konuşurken kelimeler düz- relerdeydin? Seni beklerken ayaklarıma kara sular indi." diyen yaşlı kadının siteminde, "İşine git be kardeşim, se- ni mi dinleyeceğiz?" diyen adamın diklenişinde Türkçe- nin kendine mahsus tadi elbette vardır. Fakat bunlar bir sanatkâr kaleminde bir araya getirildiğinde tat yoğunla- Şır. Sanatkârlar, günlük dili işleyerek eserlerine yine ay- ni dilin içinden çıkardıkları tatları katarlar. Bazen de yep- yeni buluş ve örgülerle bizde bambaşka hazlar uyandı- rarak dilin tadına varmamızı sağlarlar. Onların eserleri ile dilimizin güzelliğini fark eder, dilimizi daha çok severiz. Bu parçada, 1. Günlük konuşmalar da bize tat verir mi? II. Sanat eserlerinde günlük dilin yeri var mıdır? III. Daima dilin tadına varmanın koşulu nasıl bir anlatım- ntains da yatar? sorularından hangilerinin cevabı vardır? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve Il C) Yalnız H E) I, II ve III B C

TYT/ TÜR 25. ---- Homeros ünlü destanı İlyada'da "kanatlı söz" diye adlandırır şiiri. Sözcüklerin ses ve anlam örgüsü yönün- den oluşturduğu yapıya bakarak yapar bu adlandırma- yi. Osmanlı tezkirecisi (biyografi yazarı) Latifi de "sözün ruhu" der şiir için. Üzerinden yüzyıllar geçmesine kar- şın bu tanım ya da adlandırmaların geçerliğini yitirdiği söylenemez. Çünkü bir şairin söze kanat takması ya da sözün ruhuna varması, ona yeni buluşlarla yeni anlam- lar yüklemesiyle açıklanabilir. Sanatçının dünyasında şiir apayrı bir yerdedir. O; şiire ruh dünyası gizler, bu neden- le şiiri hep el üstünde tutar. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) Eskiden beri yazınsal metinler içinde şiire ayrı bir yer verilmiştir B) Şiir, dünyanın özünü anlamada her zaman sanatçıya yol göstermiştir Bütün uluslar, edebî dünyalarını ilk önce şiirle şekillendirmiştir D) Şiir, sanatçının özgün imgeler bulmasına olanak ta- niyan bir anlatı türüdür E) Şiir, duygularımızın yetersiz kaldığı zamanlarda bize her daim yardımcı olmuştur 26. Yapılan bir araştırma, kalori kısıtlamasının hem bir insa- nin ne kadar yasayacağını hem de ne kadar süre sağlıklı SUPARA

4. zengim kefiye Ertesi gün başladı gün doğmadan yolculuk, Soğuk bir mart sabahı... Buz tutuyor her soluk. Yukarıdaki beyitte kullanılan uyak türü aşağıdaki şiir- lerin hangisinde vardır? TEST 4 B) Fikrim bir hulyaya bazı dalar da Düşünür, derim ki: "Bu odalarda A) Kimi solgun, sarışın; kimi ak, kimi kara Kiminin arkasından görünüyor Ankara. L h C) On atlıya karar verdim yaşını Yenice sevdaya salmış başını tuna cinasli D) Kuru kütük yanmayınca tüter mi? Ak göğsün üstünde çimen biter mi? E) Sana iletdi kebûter haberi döne döne Ine zülfün koça sen sîmberi döne döne € 7.

ETKİNLİK - 3 Aşağıdaki cümlelerle ilgili kutularda verilenlerden doğru olanı işaretleyiniz. Saptama cümlesidir. Uslup cümlesidir. Gözlem cümlesidir. Tasan cümlesidir. O Varsayım cümlesidir. Sanatçının, Batı edebiyatına hakim olduğunu kitabında bahsettiği eserlerden, yazarlardan kolaylıkla anlarız O Eserlerinde sade dil kullanması okuyucuların ilgisini arttırmıştır. Türkülerde kelimelerin farklı anlamlarından yararlanma, çok başvurulan yollardan biridir. Önümüzdeki yılın sınavı bu yıldan daha zor olur. Aldığı makine ile çok güzel fotoğraflar çekeceğini düşünmüştüm. Olasılık cümlesidir. içerik cümlesidir. Gözlem cümlesi değildir. On yargı cümlesidir. Beklenti cümlesidir.

2. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı, parantez içinde verilen açıklamayla uyusmamaktadır A) I B) II C) III TÜRKÇE Bu kitaba yönelik eleştirilerimin amacı, yazarın önüne hen- dekler kazmak değil; metnin aksayan yerlerine işaret etmek, eleştirinin rolünü belirginleştirmek ve biraz da mintika temiz- liği yapmaktı. Eleştirinin el yordamıyla yürüdüğü bir ortam- da bunun kolay olmadığını biliyorum. Buna rağmen ben, bir yandan arazi temizliği yaparken bir yandan da bir sistem kurmaya çalıştım. D) IV Bu parçada geçen "el yordamıyla yürümek" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? X A) Duygulara yenik düşmek B) Eksik yönleri öne çıkarmak C) Belli ölçütlere dayanmamak. D) Aynı görüşleri tekrarlamak E) Genelgeçer ifadeler kullanmak E) V 4. 31 Par için gü di. an mi te B h

ye- eni Jé- ya- yın gü- y- de 10 Sait Maden'in her biri özgün araştırma niteliğindeki bu seçkilerini okuyunca bir toplumun bir toplumu tanıma- sının ancak o toplumun şiirini kavramasına bağlı oldu- ğu net bir şekilde anlaşılıyor. NAPOS 2016 e Bu cümlenin ögelerinin doğru sıralanışı aşağıdaki- lerin hangisinde verilmiştir? A) Zarf tümleci-belirtili nesne-zarf tümleci-yüklem B Zarf tümleci-özne-zarf tümleci-yüklem C) Zarf tümleci-özne-dolaylı tümleç-yüklem D) Özne-zarf tümleci-yüklem E) Belirtili nesne-zarf tümleci-dolaylı tümleç-yüklem 12.

4:) (The Wife filmine birçok eleştirmen tarafından övgü içerikli değerlendirmeler yapıldı. (The Guardian, filmi; "Akıllı ve ol- dukça eğlenceli bir film. Kaçırılmamalı." diye niteliyor. (The Film Stage ise başrol oyuncusunun durumunu "Oscarlık bir per- formans. Kesinlikle çok başarılı." sözleriyle anlatıyor (IV) isveç- li yönetmen, Björn Runge'in yönetmen koltuğuna oturduğu bu etkileyici dramın başrolünü, altı kez Oscar adaylığı kazanan Glenn Close üstleniyor. Film, Meg Wolitzer'in çok satan romanın- dan beyaz perdeye uyarlandı. Bu parçanın yazarı, numaralanmış cümlelerin hangisinde an- latıma duygularını katmıştır? BUT A tv D) IV

TYT/Paragraf A Aşağıdaki parçalardan hangisi "Refah, yüksek ko- num, güvence, bağımsızlık gibi pek çok değeri satın alabilecek yetiye sahip olan para, duyguları da satın alabilir mi?" sorusuna cevap vermektedir? A) İhtiyaçlar ile para arasındaki ilişkiyi araştıran bir ça- lışmada paranın yemek, içmek gibi içgüdüsel ihtiyaç- ları, kişilerin güven içinde yaşama ve yüksek statü gibi kazanımları satın alabildiği saptanmıştır. B) Daha kaliteli bir yaşam için gerekli olan para, bazıları tarafından kazanıldıktan sonra bir türlü araca dönü- şemiyor. Bu kişiler kazandıkça daha çok biriktirme ve asla harcamama eğimi göstermeye başlıyor. C) Beklentilerini gerçekçi bir seviyede tutabilen bir kişi, mutluluğu paraya bağlamaz. Zira elde edemeyece- ğini bildiği bazı şeyler için mutluluğunu riske atmak yerine onu farklı kanallarda aramayı daha gerçekçi bulur. D) Para, Maslow'un "İhtiyaçlar Hiyerarşisi'ndeki pira- midin en alt kısmında yer alıyor. Buradaki işlevi de sevgi duyma, ait olma veya kendini iyi hissetme gibi sonuçlardan ziyade doğrudan temel ihtiyaçların kar- şılanmasına yönelik. E) Birçok iktisatçı paranın hayatın en büyük değişti- rici gücü olduğunda mutabık. Özellikle de parasız-n lığın insanın hayatını olumsuz yönde etkileyeceğini o sosyolojik dayanaklarla belirtmektedirler. O denli ki duyguların olumsuzlaşmasında dahi etkisi yadsına- mamaktadır.

4 7. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, diğerleriyle anlamca aynı doğrultuda değildir? A) Toplumun duygu, düşünce ve hayalleri; sosyal yaşamı, inançları ve değerleri edebiyat aracılığıyla dile getirilir. B) Toplumun içinden çıkan sanatçı, kendi gerçeklerini estetik ögelerle birleştirerek insanların zihninde kalıcı hâle getirir. C) Edebiyat, topluma ayna tutarken kitleleri etkileyip toplumsal değişimlere katkı da sağlar. D) Sanat ve edebiyat; bir toplumun dili olarak ortaya çıkar ve ait olduğu topluma dair önemli bir referans kaynağı olarak işlev görür. E) Sanat yapıtları, her yönüyle toplumsal koşulların ürünüdür.

malze- an bir ni ya- ürkler- kasr, Günü- erince indan erinin arının yok. arak, ayı- u hiç den = vit- lesi Türkçe 30. Tip dilinde nevüs diye adlandırılan benler, derimize ren- gini veren melanin pigmentini sentezleyen melanosit hücrelerinin vücudun bazı bölgelerinde fazlaca birikme- siyle ortaya çıkan kütlelerdir. Tanım ve oluşum itibarıyla tümör gibi olsalar da onlara kıyasla tamamına yakını iyi huylu ve zararsızdır. Benlerimizin çoğu çocukluktan iti- baren oluşmaya başlar ve sayıları yetişkinlik yıllarımız boyunca pek çok sebepten artmaya devam eder. Söz gelimi melanosit hücrelerinin aktivitesi morötesi ışınlara maruz kaldığında arttığı için vücudumuzun açıkta kalan ve güneş kremiyle korunmayan bölgelerinde yeni ben oluşumları tetiklenebilir. Ayrıca ergenlik ve gebelik gibi hormon düzeylerinin değişkenlik gösterdiği evrelerde yeni ben oluşum sıklığı artar. Bazı benlerin şekli veya - büyüklüğü değişebilir, rengi koyulaşabilir ya da açılabilir hatta benler tamamen yok olabilir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Örneklemeye başvurulmuştur. B) Tanımlama yapılmıştır. C) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır. D) Benzetme yapılmıştır. E)-Üçüncü kişili anlatım kullanılmıştır. nemo T mo (3 KON

a ol- yeyi anki bize ilan bu şiz, mü- Prf Yayınları 1 33. 1. Son elli yılda tüketimi %500 oranında artan gida bo- yasının en büyük tüketicileri çocuklardır. Türkçe II. Çocuklarda görülen kanser, alerji ve hiperaktivite gibi rahatsızlıkların gıda boyalarından kaynaklandı- ğı düşünülmektedir. Aşağıdakilerin hangisinde yukarıda verilen cümleler doğru bir biçimde birleştirilmiştir? A) Gıda boyaları daha çok çocukların tükettiği gıdalar- da yer aldığı için büyüklerde alerji, hiperaktivite ve kanser gibi rahatsızlıklara daha az rastlanmaktadır. B) Çocuklarda görülen kanser, alerji ve hiperaktivite gi- bi rahatsızlıkların kesin sebebi belli değildir. C) Çocuklar yapay gıda ürünlerini kontrolsüz bir şekil- de tükettikleri için bu durum onlarda pek çok rahat- sızlığa yol açmaktadır. D) Yapay bir madde olan gida boyalarının kullanımı özendirildiği için son yarım yüzyılda bu ürünlerin tü- ketimi büyük rakamlara ulaşmıştır. E) Son elli yılda tüketimi %500 oranında artan gida bo- yasının en büyük tüketicileri çocuklar olduğu için bu durumun onlarda kanser, alerji ve hiperaktivite gibi rahatsızlıklara neden olduğu sanılmaktadır.

oluşturan eri vardır. andıkları Sına dair ata ver- e önemli mesleği e adları- olarak mış- 12 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yakınma söz konusudur? A) Malzemelerin doğaya en az zarar verecek şekilde ye- niden değerlendirilebiliyor olması önemlidir. B) Günümüzde uzay bilimi ve teknolojileri hiç olmadığı kadar hızlı ilerliyor. C) Konudan konuya atlayan, başlığıyla konusu birbirine uymayan eserler bizi çok yormaktadır. D) Telefonunuza yüklediğiniz uygulamaların gerekli ge- reksiz izinler istemesinden şüphelenmekte haklısınız. E) Araştırmacılar gelecekte okyanusları tarayıp veri top- lamak için hem uçabilen hem de yüzebilen bu tür ro- botları kullanmayı planlıyor.

A DEBİYATI-SOSYAL R-1 TESTİ A 3. arih -1 (25-34), Coğrafya - 1 (35-40) alanlarına ait atı-Sosyal Bilimler-1 Testi için ayrılan kısmına A 4. DENEME Bir edebî eser, hangi milletin dilinde meydana gelmişse o milletin edebiyatı çerçevesi içine girer. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene anlamca. en yakındır? A) Bir dilde yazılmış ve yazınsal nitelik taşıyan her eser millîdir. B) Ulusal temaların kullanıldığı eserler yazıldığı dönemin birer başyapıtıdır. C) Dil edebiyat dünyasını şekillendiren en önemli unsurdur. e emeli (8 D) Estetik kaygı güdülerek yazılan eserler, millî 100sbe iolve edebiyata ışık tutar. E) Kaleme alınan eserler yardımıyla bir milletin dili hakkında bilgi sahibi olunabilir.

9. (1) Dizi filmler sinema filmlerinden farklıdır. (II) Dizi filmler, olayları ve karakterleri yüzeysel olarak işler. (III) Dizi filmler uzadıkça onlardaki tutarsızlıklar artmaya başlar. (IV) Oysa sinema, olayları da karakterleri de en ince ayrıntısına kadar verir. (V) Bu da sinema izleyicisinin dizi film izleyicisinden daha ayrıntılı düşünmesini ve olaylara çok yönlü bakmasını sağlar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlam akışını bozmaktadır? B) II A) I TYT Türkçe CYWI D) IV E) V

14. Montesquieu, "Kanunların Ruhu Üzerine" adlı yapı- tında bir ülkede kanunların neye bağlı olduğunu in- celedi; siyaset ve hukuk kurallarının sanıldığı gibi de- ğişmez olmadığını anlattı. Jean-Jacques Rousseau, Voltaire ve diğerlerinin düşünceleri Fransız toplu- munu dönüştüren, gidişatın yönünü değiştiren etki- ler yarattı. Almanya'da Hegel, Kant, özellikle Marx ve Engels, sadece kendi ülkelerini değil, dünyayı da dönüştüren büyük bir etki yarattı. Arap toplumunda da felsefe ve bilim üretilmiştir. Ama bundan daha belirgin olarak, çok büyük şiir dilidir Arapça. İslam öncesinde Kâbe'nin duvarlarına yedi büyük şairin şiirleri asılırdı. O dönemde şairlere büyük değer verirlerdi. Çünkü şairler öbür dünya ile haberleşen etkili insanlar olarak kabul ediliyordu. Bu yüzden Or- tadoğu'dan çıkan din kitapları Doğu'yu dönüştürdü- ğü gibi dünyayı da etkiledi. Ve yine bütün dünya en güçlü mitolojisini Ortadoğu'dan aldı: Kuyuya atılan Yusuf, Lut Kavmi, Sodom ve Gomora, Nuh Tufanı VS. Verilen parça aşağıdaki yargılardan hangisini desteklemeye yöneliktir? İnsanlığın sorunları bilimden çok felsefenin çö- zeceği sorunlardır. B) Toplumsal yapıdaki değişiklik düşünce hayatını etkiler. C Batı toplumları düşünceyle, Doğu toplumları duyguyla dönüşür. D) Felsefe her toplumda farklı konulara yönelir. E) Felsefe farklı coğrafyalarda farklı işlevler görür.