Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

an ce- y- a- de 32. Bana göre en gizemli sıcak içeceklerden biri hâlâ kah- vedir. Örneğin, kavrulmuş bir kahve çekirdeğini tanı- yabilir fakat bir bitki olarak kahveyi tanımakta güçlük çekebilirsiniz. "Coffea" adındaki ağacın meyvelerinden imal edilen kahve gerek bölgeden bölgeye gerek dem- lenme çeşitlerine göre farklılık gösteriyor. Zaten kah- venin çeşitlere ayrılmasındaki asıl etkenin demlenme şekilleri ile ilgili olduğunu herkes kabul etti. Örneğin, Türk kahvesi de Osmanlı Dönemi'nde ülke sınırlarında çokça tercih edilmesi bakımından bu adı almış olup Arapların tercih ettiği bir demleme şeklinde imal edilir. Kahvenin bulunmasına yönelik de sayısız hikâye var ve bunlardan en meşhuru Etiyopya'dakidir. Keçilerin günlerce uyumadığını ve yorulmadığını fark eden Eti- yopya'daki çobanlar, bunun sebebini öğrenmek için Challe BORLANGAN TANGANGER incelemelerde bulunduklarında keçilerin daha önce ye- SEN medikleri bir bitkiyi tüketmeye başladıklarını görürler. DOGGY VEN Derken macera başlar. İlk kez Habeşistan'da tüketil- HASTIG diği bilinen kahve, daha sonra Yemen'e getirilmiş ve esas popülaritesini de burada kazanmıştır. Bugün Türk, TOR İtalyan, Fransız kahve kültürlerinin de oldukça meşhur olduğu bilinmekte. Sind NG Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin ceva- bı yoktur? Kahve hep aynı biçimde mi demlenir? B Kahve nasıl bulunmuştur? Kahvenin içildiği ilk yer neresidir? Hangi yörelerin kahveleri ünlüdür? Kahvenin farklı tüketme şekilleri var mıdır?

ci bir eserdir. miştir: "Zama- maz." Yenilik, - maktır Klasik bir hakikate n bir boşluğu zaman talep alır. Sonuçta Klasik eser- eye ve yeni bir ses, yeni rlar. Mevcut amaçlarlar. dakilerden şıdığına ğına ina en bir ki- yle kolay Baude- dıkları ilk erinin ilk on ulaş- de şiirini ak iste- nda or- asu. rini ya- r. Türkçe 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Tutunamayanlar'ın en önemli biçim özelliği, romanın átektonik yapısıdır. Nesir, nazım ve tiyatronun çeşit- li türlerinde rastlayabileceğimiz atektonik tarz, açık ya da esnek doku olarak da adlandırılan, birçok romanda görülen ve sonuca doğru tutarlı ye sıkı bir konu ya da olay ilerlemesi yerine konu biçimlerine özen gösteren bir yapıdır. Bu nedenle ayrıntıların tadına varma alışkanlığı edinmiş, belli bir edebiyat kültürü olan okuyucuya göre- dir. Konuyu, olay zincirinin sürükleyiciliğiyle eş tutanlar, bu tarz romanlardan bir şey anlamayacakları gibi bu tür eserleri deli saçması olarak nitelerler. 35. Bu parçadan hareketle Tutunamayanlar ile ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? Konuyu ele alış tarzının yaygın anlayıştan farklı ol duğu B Konularının birbiriyle bağlantılı bir şekilde sonuca doğru ilerlediği C) ilginç olaylarla okuyucuyu kendisine bağlama özelliği gösterdiği DY Sürükleyici özelliğinin okuyucu tarafından benimsen- diği Konusunun, üslubunun önüne geçerek esere zarar verdiği 36 Bu parçadaki altı çizili sözü aşağıdakilerden hangisi anlamca karşılamaktadır? A Edebiyatla ilgili eserlerin oluşumunu bilen BY Edebiyatın zevk ve anlayışlarını yaşantılar yoluyla kavrayan Edebiyatın okuyucuya kazandırdığı anlayışları fark eden Belli bir edebiyat geleneğiyle kitap okuyan E Edebiyatı kendi kişisel anlayışlarına göre değerlen- diren

1. Ayakkabı seçimine dikkat edilmeli, olabildiğince ha- fif ve rahat ayakkabılar tercih edilmeli ve düztabanlı ayakkabıları kullanmaktan kaçınılmalıdır. II. Ayağın anatomisine uygun ayakkabılar giymek ayak ve omurga sağlığı için oldukça önemlidir. Numaralanmış Il numaralı cümleyle ilgili asağıdaki- lerden hangisi söylenebilir? A cümlede belirtilen durumun sebebini açıklamakta- dur. B) Icümlede anlatılan durumla ilgili bir örneğe yer ve- rilmiştir. C) cümlede belirtilen durumun amacını belirtmiştir. D) I. cümlede ortaya konulan durumun koşulu verilmiştir. 8. SINIF/TG 1

progr C Teknoloji dünyası, bilgisayar programı konusunda farklı görüş taşımaktadır. D) İlk bilgisayar programı AARON, zaman içinde ilerleme göstermiştir. Ⓡ E) Yapay zekâ çizimleri, klasik resim sanatının gelişimine engel olmuştur. 2. Eleştirmenin başlıca ödevi belki de yaratıcı olmamaktır, Kendi içinde olanları, kendi düşüncelerini değil; deştiği, çözümle- diği nesnenin içinde ne varsa onu söyleyecek. Eleştirmenin kendini bir yana bırakıp incelediği eserle uğraşması gerekir. Çağdaş eleştiri için yalnızca övgü ve yerginin yeterli olma- dığını, onun başka niteliklerinin de olması gerektiğini bile- cektir. Olayları ve eserleri bilmeyen, bunları değerlendirmeyi bir görev olarak kabul etmeyen, araştırmadan yoksun, gö- rüşlerini özgürce ortaya koyacak cesarete sahip olmayan bir eleştirmen; Avrupaî anlamda eleştiri yapamaz. Bu parçada eleştirmenle ilgili olarak aşağıdakilerin han- gisine değinilmemiştir? Coop Düşüncelerinde bağımsızlığına B) Sorumluluk alanlarına C) Eser odaklı çalışmasına Kreatif görüşlerine Sanatsal tutumuna PARAGRAFIN Ince Sirlari Tandem Yayınları

"Roman sanatı öldü." diyenler, romanların artık okunmamasından çok, romanın yaşadığı değişim süreci içinde özünden taviz vermesini kasteder; şiirin ölümüne benzer bir şey değildir bu iddiada söz edilen. Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Sifat tamlaması B) Geçişli çatılı yüklem C) Isim-fiil eki almış sözcük D) Belirtisiz ad tamlaması E) Kurallı birleşik eylem

aplayınız. ağlam bir dille m ortaya elikli bir biçemi ile li içinde tutarlı evleti'ni belli tiyor yazar. e taramış; orsunuz. içinde izini sürerek olayı anlatsa aloglarda yer miyor. gileri lıdır? I C) III ve IV 90BY A ilgili B 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yazar, kendi fildişi kulesine çekilmiş bir insan bile olsa içinden çıktığı toplumun bir bireyidir. ----. Öyle ki bir yazar, yapıtlarında sosyal bir amaç gütmediğini söylese de sadece estetik kaygılarla yapıtlarını kaleme almayı amaçlasa da kendi toplumunu az ya da çok, yapıtlarında yansıtır. Sosyal bir amacı olan yazarlar da toplumunun, kendince, aksayan yönlerini dile getirir, toplumuna mesajlar verir yapıtlarında. Yapıtını bir reçete hâline getirmekse yazanın bileceği şeydir. 39. Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) Toplumdan kopuk yaşayan yazarların yapıtları kalıcı olamaz B) Bunun farkında olan yazarlar, yapıtlarında toplumu yönlendirmeye çalışır C) Oysa toplumsal gerçekleri anlatan sanatçıların yapıtları her okura aynı zevki vermez D) Bu yüzden hiçbir yazar, yaşadığı topluma duyarsız kalamaz E) Dolayısıyla bütün sanat yapıtlarının temelinde toplumun beklentileri vardır nostW 40. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? S A) Yapıtı tatsız tuzsuz okunan bir kitap hâline getirmek Jasm B) Yapıtı belli bir kitleye seslenecek biçimde oluşturmak C) Yapıtı toplumun beklentilerine göre oluşturmak D) Yapıtta, içinde yaşadığı toplumun değer yargılarını ele almak nineme U (8 E) Yapıtta çeşitli sorunlara çözüm önerileri sunmak noM (0 ninamunox (nüülhürüd Xaqot in Welved inema (3 TÜRKCE TESTİ BİTTİ.

A Deneme - 4 31. Bulutlar genellikle beyaz görünmesine rağmen neden yağmur bulutları koyu renktedir? Havadaki su buharının yoğunlaşması sonucu oluşan bulut- lar su damlacıkları ve buz kristatleri içerir. Atmosferdeki parçacıkların boyutları görünür ışığın dalga boyuyla kıyas- lanabilir ölçektedir ve güneş ışığı atmosferden geçerken mavi dalga boyundaki ışınlar daha fazla saçıldığı için gökyüzü mavi renkte görünür. Bulutları oluşturan su dam- lacıklarının ve buz kristallerinin boyutları ise daha büyüktür ve güneş ışığı bulutların içinden geçerken bütün dalga boyundaki ışınlar saçılır. Bu nedenle bulutlar beyaz görü- nür. Ancak bulutlar büyüyüp kalınlaştıkça güneş ışınlarının büyük kısmı bulutlar tarafından yansıtılır ve soğurulur. Bu nedenle daha az miktarda güneş ışığı bulutların alt kısmına ulaşabilir. Yani yoğun bulutlar güneş ışığının önemli bir kısmının yerin yüzeyine ulaşmasını engeller. Bu nedenle bulutların yere yakın kısımları daha koyu renkte görünür. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? AXNesnel verilerden hareketle bir olguya ilişkin çıkarım yapılmıştır. B Başlıkta ifade edilen soru ile içeriğin tutarsızlık oluştur- duğu görülmektedir. C Kanıtlanan bir olgunun sebepleri üzerine örnekler sıra- lanmaktadır. D) Nedeni çok kolay anlaşılabilecek bir doğa olayı, çelişkili bir dille anlatılmıştır. E) Farklı algıların oluşumuna yol açacak unsurların karşı- Maştırmasına yer verilmiştir.

37. ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. ✔ Adrien Brody'nin başrolünü oynadığı, yönetmenliğini Ro- man Polanski'nin yaptığı biyografik savaş filmi olan Piya- nist, 2002 yılında gösterime girmiştir. Yahudi-Polonyalı müzisyen Wladyslaw Szpilman'in hayatından uyarlanan film: Fransa, Almanya, Ingiltere ve Polonya ortak yapı- midir. II. Dünya Savaşı yıllarında Yahudi asıllı Polonyalı besteci Wladyslaw Szpilman'ın başından geçen trajik olaylar anlatılmaktadır. Yayınlanması ile birlikte pek çok önemli övgü ile karşılaşan Piyanist, birçok ödüle de layık görülmüştür. 75. Oscar Ödülleri'nde film en iyi yönet- men, en iyi senaryo ve en iyi oyuncu ödüllerini kazan- mıştır. Aynı zamanda diğer dört dalda da adaylığı öne sürülmüştür. 37. Bu parçada Piyanist filmi ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? VA) Gösterime girdiği yıla B) Oscar Ödülleri'nde farklı dallarda aday gösterildiği- ne İçerik olarak acıklı bir yönünün olduğuna (D) En yüksek seyirci sayısına ulaştığına E) Konusunun hangi yıllarda geçtiğine 38. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Piyanist, savaşı konu alan bir filmdir. B) Roman Polanski, Piyanist filmiyle en iyi yönetmen ödülünü kazanmıştır. O Piyanist filmi, 75. Oscar Ödülleri'nde en iyi film ödü- lünü kazanmıştır. D) Piyanist filminin yapımına birçok ülkenin katkısı ol- muştur. E) Piyanist filmi, gerçek hayattan sinemaya uyarlan- mıştır. 222303-3

4. Atasözü ve deyimlerde sözcüklerin yeri ve yapısı değiş tirildiğinde anlatım bozukluğu meydana gelir. Bu bilgiye göre aşağıdaki atasözlerinin hangisinde anlatım bozukluğu vardır? A) Herkesin hamuru ekmeğine göredir. B) Her şeyin yenisi, dostun eskisi... C) Misafirin akılsızı ev sahibini ağırlar. D) Var evi kerem evi, yok evi verem evi. E) Yüksek yerde yatma sel alır, alçak yerde yatma yel alır. mrkz YAYINLARI 7. Asagidaki Cardin @ yorta E

war 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde isim çekim eklerinden her- hangi biri kullanılmamıştır? A) Bizim mücadelemizde kaybetmek diye bir sonuç yoktur. B) Herkes bu iş için çok uğraşmış ancak kimse bir sonuç ala- mamıştı. C) Buranın havası bölgedeki birçok yere göre daha sertti. D) Çocuklar için düzenlenen yarışmalar yağmur yüzünden ip- tal edilmiş. E) Dükkânın deposuna stokladığı mallar dolayısıyla ceza almıştı.

Bu bölümdeki sorular sınavlarda çıkan sorular paralelinde hazırlanmıştır. SÖZCÜK TÜRLERİ KARMA-2 1. Evet benim her şiirimde yılan dişli diken var Sizler gidin bal verecek yeni açmış gül bulun Belki benim acı sesim kulakları tırmalar Sizler gidin genç kızların türküsüyle şen olun Bu şiir için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AV Hem isim tamlaması hem sifat tamlaması vardır. Zincirleme isim tamlaması vardır. Birden çok sıfat tarafından nitelenmiş isim vardır. Tamlayanı zamir olan isim tamlaması vardır. E)/Bulunma hâl eki kullanılmıştır. Bor 2. (1) Rüzgâr, ellerime ve yüzüme çarptıkça yakıya (II) Belimden itibaren sırtımda ufak ufak ürpermeler oluyc (III) Gözlüğümün camları üzerinde ince, Işık geçirm

27. "Anlatacak hikâye bulmak için kitapları ve dergileri in- celeyen yönetmenler sağlıklı balıklarla dolu hızla akan bir akarsuyun kenarında yaşayıp sardalya konservesi yiyen insanlar gibidir." Abbas Kiyarüstemi bu harika cümlede sinemanın en kestirme ve güvenli kaynağını işaret ediyor. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak istenen düşünceyle örtüşmektedir? A) Her kitap her sinema perdesine bir kurgu dünyası sunabilir. B) Hayatın kendisi sinemaya senaryo oluşturacak bir- çok kesit barındırır. C) Yazarlar bir senaryo yazmak için yeri geldiğinde onlarca kitabı araştırmak zorunda kalırlar. D) Roman yazarlığı senaristliğe oranla hayal gücünün zorlandığı bir alandır. E) Sinemaya aktarılan yazılı eserlerde orijinalliğe bağlı kalmak hayli zor olmaktadır.

H 12 Haziran 2018'de görkemli bir törenle açılışı yapılan TA. NAP, Azerbaycan'ın Hazar Denizi'ndeki Şah Deniz Gaz Sahası ile bu denizin güneyindeki diğer sahalarda üretilen doğal gazın yılda 6 milyar metreküplük bölümünü ülkemize, 10 milyar metreküplük bölümünü ise Avrupa'ya ulaştıracak boru hattı projesinin adıdır. Boru hattı Türkiye-Gürcistan si- nırında Ardahan'ın Posof ilçesi Türkgözü köyünden başla- yarak Ardahan, Kars, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüş- hane, Giresun, Sivas, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Eskişehir, Bilecik, Kütahya Bursa, Balıkesir, Çanakkale, Te- kirdağ ve Edirne olmak üzere 20 ilden geçmekte ve Yuna- nistan sınırında Edirne'nin İpsala ilçesinde son bulmaktadır. Bu proje ile Rusya'ya doğal gazdaki yüzde 52 civarındaki bağımlılığımız bir miktar azalacaktır. Bu parçada TANAP projesi ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi kesin olarak çıkarılabilir? 3. 12 Haziran 2018'den sonra Türkiye'nin doğal gazdaki dışa bağımlılığı son bulmuştur. B Boru hattı, İç Anadolu Bölgesi'ndeki bütün illerden geç- mektedir. C) Proje ile birlikte Rusya'dan alınacak olan doğal gaz mik- tarında yarı yarıya bir düşme olacaktır. D) TANAP boru hattı ile Avrupa'ya Türkiye üzerinden doğal gaz aktarılmaya başlanmıştır. Proje sayesinde Azerbaycan'dan Türkiye'ye Avrupa'dan daha fazla doğal gaz aktarılmaktadır.

9. Yüzyıllar boyunca insanoğlu geçirdiği yaşantılar sonucunda önemli deneyimler edinmiştir. Bazen imkân dâhilinde görüle- bilen olay ya da durumların, belli yaşantılar sonucunda aslın- da tahmin edildiği gibi kolay olmadığı anlaşılır. Örneğin çare- siz kaldığımız zamanlarda sevdiklerimizin yanına yerleşme fikri mantıklı gelir. İlk zamanlarda sorun olmasa da bir ailenin bütün ağırlığıyla başka bir aileye uzun süre yük olacağı düşü- nülemez. Bu ailenin bütçesi, böyle bir ağırlığı taşıyamayacağı gibi iki aile arasında çeşit çeşit anlaşmazlıklar da çıkar. Bu parçanın ana düşüncesine en yakın atasözü aşağıda- kilerden hangisidir? Dari unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz. B) Davetsiz gelen döşeksiz oturur. C) Dağ, dağ üstüne olur; ev, ev üstüne olmaz. DY Dereyi, tepeyi sel bilir; iyiyi, kötüyü el bilir. E) Dünya bol olmuş neye yarar, pabuç dar olduktan sonra.

1. Kelimenin bittiği yerde devinen (hareket eden) bir yalnızlık başlıyor. Mayhoş (limoni) bir hava veriyor || insana. Gözler, sanki daha bir şehla (şaşı) bakıyor tüm HI olan bitene. Yine de bir yanımız tüm merakıyla saldırıyor insanlara. Ve ben dingin bir yaşam sürmek isterken sanki daha bir fazla batıyorum olaylara. Yılgın (bezgin) bir yanım var, kendimden yana. İçe döndüğüm her dönem dışarıya açılma isteğim artıyor. Sözcükler arıyorum iletişim için. Kendi sözcüklerimle yakalanıyorum. Gözlerim sönükleşsin istiyorum, kimse bir şey okuyamasın. Anlamsız bir edilgenliğin (çaresizliğin) (v) anlamsız bir devinimin içinde öylece salınayım istiyorum. Bu parçada numaralanmış ifadelerin hangisi ayraç içinde verilen anlamla uyuşmamaktadır? VAXT Cym BYI Div ↑ EW 3.

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde koşul söz konusu değildir? A) insan isterse her kötü sonuçtan bile işine yaraya- cak bir ders çıkarabilir. B) Yeryüzünde silah üretimi durdurulmadıkça barış bizden hep uzaklarda olacak. C) Gelenék, akıl süzgecinden geçirilmezse topluma yarar yerine zarar verir. D) Bireyler korkularının üzerine yürüyerek onlarla baş edebilme gücü elde eder. E) Okul çağındaki çocuklar sınavda başarısız oldu diye kıyasıya eleştirilmez.