Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

NEME-6/B roman uğunu ne Ser- url (III) 'ne ka- abibik'i lir. (IV) ebiya- erçek- e can- ilgisini na de- E) V kli bit- sal bi- şiyan E i bitki- mesiy- na ge- ne za- ir. (V) 2 nabilir, 3 kim- 3 ep-so- 8. 9. Binbir renkli kültür bahçemizin taşından, toprağından, suyundan beslenmek varken yabancısı olduğumuz bir bahçeye girmeye çalışmak sanatımızı ileriye taşımaz. Kendi çiçeklerimizden bal almak, kendi meyvelerimizden reçel yapmak dururken başka bahçelerdeki çiçekleri koklamak, meyvelerin tadına bakmak an- lık bir zevk vermekten başka neye yarar ki? Sanatımızın geliş- mesi ve ilerlemesi için özümüze dönmemiz, kendi yağımızda kavrulmamız şart. Hem kültürel değerlerimizin yaşatılması hem de sanatsal etkinliklerimizin zenginleşmesi adına kendi toprağı- mızdan, suyumuzdan, çiçeğimizden beslenmeliyiz. Son zaman- larda kendi bahçemizden beslenmeye çalışan bazı genç ve ça- lışkan sanatçılarımız bana umut vermeye başladı fakat ne ya- zık ki birkaç arıyla bu petek bal tutmaz. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Sanata ilgi duyanların günden güne azaldığı B) Kültürel değerlerimizden yararlanan sanatçıların azlığı ne- deniyle sanatımızın ilerleyemeyeceği C) Yerli olmayan kaynaklardan beslenen sanatçıların kendi de- ğerlerine yabancılaştığı D) Sanatın ancak millî değerlerine bağlı genç bir kuşak tarafın- dan ileriye taşınabileceği E) Sahip olduğumuz kültür hazinesine son zamanlarda yeterin- ce kıymet verilmediği I. Kalıtımsal davranışların değiştirilmesi veya başka bir davra- nış türüne dönüştürülmesi mümkün değildir, sonradan edi- nilen davranışlar ise sadece kalıtımsal davranışlar etrafında şekillenebilir.

1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına is 1. Huy kelimesinin; insanın karakter ve ruh özelliklerinin bütünü, tabiat, mizaç gibi anlamlarının yanında alışkanlık anlamı da bulunmaktadır. Aşağıdaki atasözlerinden hangisinde huy kelimesi, diğerlerinden farklı bir anlamda kullanılmıştır? A) Arlı arından, huylu huyundan vazgeçmez. B) Can çıkmayınca (çıkmadan) huy çıkmaz. C) Yüzü güzel olanın huyu (da) güzel olur. D) Huylu huyundan teneşirde vazgeçer. alskakk? E) Kurt köyünü (tüyünü) değiştirir, huyunu değiştirmez. D-SC

2. yazmadan roman yazılamaz. D) Romandaki yoğunluk öyküdekiyle karşılaştırıl- mamalıdır. E) Roman, ik olarak kapsamlıdır. dar olan bir türdür. Takip Yayınları Nasıl yeni hikâye, yeni şiir, kendisini eski sanat der- gilerine yaranma çabası ile değil, bağımsız ve öz- gün kimliğiyle kabul ettirmişse yeni Türk tiyatrosu da bağımsızlıktan yoksun, miadi dolmuş eski değer- lere bağlı bir tiyatro anlayışına yakın durarak değil yazarından yönetmenine, aktöründen dekoratörüne kadar kendi kadrolarını ve yapısını kendisi kurarak tutunacaktır. Bence bunun başka yolu yoktur. 27 stan A direnmek B) kullanım süresiv C) olasılığı bulunmamak D) iyi görünme gayreti E izinden gitmek Aşağıdakilerden hangisi bu parçada geçen altı çizili sözlerden hiçbirinin yerine kullanılamaz? I B) yakın- Cücra-in dağlık E) ha 4. 1 Bu Se Be İlk nigi

7. I. Insanoğlunun en büyük kusurlarından biri de düş kur. mayı, eyleme geçmeye yeğlemesidir. II. Insanların daha uzun çalışabilmesini sağlamak, daha uzun yaşamalarına olanak tanımaktır. III. Unutmayınız ki ne düşler ayakkabılarınızı temizleye- bilir, ne meditasyon bir kırığı onarabilir, ne psikolojik içe bakış bir yemeği pişirebilir. IV. Insanların kendilerine değer vermeleri, toplumun da onlara değer vermesini sağlar. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangi ikisi, ko- nu bakımından birbirine en yakındır? A) I. ve II. B) I. ve III. D) II. ve IV. C) II. ve III. E) III. ve IV. NI D D } llolle (N3) (4)

A TYT DENEME SINAVI 05 Teknolojinin ilerlemesiyle bunlar ucuzladı, bu sayede kişisel kullanıma uygun bilgisayarlar evlere girmeye başladı. İlk mikroçip 1958 yılında bulunmuştu fakat bilgisayar işlemcisinin her birimi için farklı mikrocipler kullanılıyordu. 1971 yılında yapılan Intel 4004, mikroişlemci olarak da adlandırılan ve tek mikroçipten oluşan ilk işlemciydi. Mikroişlemcinin bulunması bilgisayarların boyutlarının çok daha küçülmesini sağladı. Bu da mikrobilgisayar olarak adlandırılan günümüz kişisel bilgisayarlarının evriminin başlangıç noktasını oluşturdu. 19. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) İlk mikrobilgisayarlar tuhaftı, üzerinde ışıklar ve düğmeler bulunan kutulardan ibaretti B) Eski bilgisayarlar, binary kodlamadan anlayan mühendisler ve hobi sahipleri tarafından kullanılabiliyordu C) 1975'te ilk kişisel bilgisayar Altair 8800, 475 $ gibi düşük bir maliyetle insanı bilgisayar sahibi yapıyordu D) IBM'in ürettiği ilk minibilgisayar IBM 5100, entegre klavye ve 5 inçlik bir monitörle geliyordu E) Bildiğiniz gibi ilk bilgisayarlar hem pahalı hem de devasa cihazlardı

Bu kubbenin maviliği devam eder 10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtili ad tam- laması vardır? A) Sınıf arkadaşım Burak, yol boyunca benimle hiç konuşmamıştı. B) Cemal Süreya, yazın dünyasına getirdiği yepye- ni anlayışla hiç unutulmayacaktır. C) Kız kardeşim birkaç gündür boyun ağrısı çeki- yormuş da haberimiz yokmuş... D) Cahit Sıtkı, şiirlerinde esin kaynağının yaşama sevinci olduğunu belirtiyor. E) Adam, çocuğun sesi ile irkilerek koşmaya baş- layınca gülüşmüştük. 11. Aşağıdaki altı çizili birleşik sözcüklerden hangi- si belirtisiz ad takımının birleşmesiyle oluşmuş- tur? A) Onun böyle uluorta konuşması salondaki herke- si rahatsız etmişti. B) 1976'da büyükannem ile birlikte Manisa'ya ta- şınmıştık. C) Bu akşam gökyüzü bana daha etkileyici geliyor nedense. D) 1980'li yıllarda Tahtakale şimdiki gibi canlı bir yer değildi. E) Yüzbaşı Levent, ateşkes emri verdiğinde o, yer- de cansız duruyordu.

1. "Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız." dizesi, II. Yeni anlayışını açıklayan en iyi dize olarak kabul edilir. Gruba adını Son Havadis gazetesindeki bir yazıda Muzaffer Erdost vermiştir. Nesnelerin genel görünümünde soyutlamaya giden, betimlemeleri ve biçimleri bozan, söz dizimine takla attıran bu şairler; 1950'li yıllarda edebiyatımızı Cumhuriyet Dönemi için- de ikinci kez köklü değişime götürmüştür. Bu parçada geçen altı çizili söz öbeğiyle anlatıl- mak istenen aşağıdakilerden hangisidir A) Birine istediği her şeyi yaptırmak B) Bir şeyi dilediği gibi beceriyle kullanabilmek C) Yer değişikliğine izin vermek D) Manevi anlamlar yükleyerek soyutlamak E) Köklü değişiklik göstermesini engellemek emplellemek

landırınız. k bir şeydir, da bencillik I diğerleriy- laşmalıdır. adığı toplu- akkı vardır. zaman ge- finda. (VI) ni mutlaka ece acila- arınızı da r? z kalma- endisini olmayı nür ve acılar u bir ir? = hiç- sset- riyle bu, say- şa- la- en 3. Genel Tarama Testi 3 ve 4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız. Zamanın hızlı geçmesinden şikâyetçiyiz hepimiz. Onun ağır ağır geçtiği günler, çocukluğumuzdaki yaz tatilleri gibi ortak belleğimizin de mazisinde kaldı. Önce makinenin sonra diji- tal sistemlerin ritminde parçalanarak hızla geçen bir zama- nın çarkında öğütülüyoruz. İç zamanımıza uymayan bir dış zaman kuşatıyor hepimizi. Bu uyumsuzlukta yoğun bir mer- kezkaç kuvvetinin basıncına maruz kalıyor, parçalanıp sav- ruluyoruz. Şimdi artık biliyorum ki zamanın yavaş geçmesi, insanın fıtratında kurulu saate müdahale etmemek demektir. O da ancak fitrata uygun bir çevrede yaşamakla mümkün olabilir. Çünkü zaman, mekânla doğrudan ilişkilidir. Bu yüz- den ben hâlâ orayı hatırlıyorum, o coğrafyayı onda zaman yavaş geçtiği için de seviyorum. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? A Zaman kavramının kişinin karakterine bağlı olduğu ve yoğun geçen günlerin zaman kavramını insana unuttur- duğu BY İnsanın yaşam koşullarına bağlı olarak gerçekleştirdiği eylemlerin zaman kavramı ile doğrudan ilişkili olduğu cinsanların farklı mekân ve durumlarda zaman kavramıy- Ja ilgili birtakım sorunlar yaşadığı ve kendini unuttuğu D) Teknolojinin olumsuz koşullarının insana zaman kavra- mini ve hayatın güzelliklerini unutturduğu Çocuklukta zamanın hızlı geçmemesinin insanın yaradı- lışına ters düşen şeyleri yaşamamasından kaynaklandı- ğı 4. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili söz ile aynı doğrultuda değildir? A) Zaman kavramı, ruhumuzun bize yaşattıklarıyla değil dış faktörlerle direkt ilişkilidir. BY Zamanın hızlı akması, insan doğasına aykırı durumların gelişmesiyle ilgilidir. Cinsan, kendi zamanını faydalı işlerle geçirerek zamanın hızlı geçmesine meydan okuyabilir. Cocukken zamanın yavaş ilerlemesi, insanın özgür ru- huna engel teşkil etmeyen bir mekânda bulunmasından-

Seviye Bu testi çözerken süre tutmak isterseniz sizin için önerilen süre Bu konuya dair genel ölçme - değerlendirmenizi yapmak isterse verilerinizi giriniz. 1. Dağ keçisi, bildiğimiz keçilerin yer aldığı "Capra" cinsine ait bir hayvan değildir. "Oreamnos americanus" türünün halk arasın- daki adıdır; dolayısıyla teknik olarak dağ keçisi bir keçi değildir. "Elektrikli yılan balıkları", yılan balıklarından değildir. Yeleli kurt- lar, kurt değildir. Tavus kuşu mantis karidesi ne tavus kuşudur ne mantistir ne karidestir. Mayıs sineği mayısta aktif değildir. Ka- til balina, balina değildir; yunustur, yunusgillerin en iri üyesidir. Ama ilginç bir şekilde tüm yunuslar zaten balinadır, dolayısıyla katil balina yanlışlıkla doğru isimlendirilmiş bir hayvandır. İsmi- nin aksine "katil" de değildir. Doğal ortamlarında insana saldır- dıklarıyla ilgili herhangi bir rapor yoktur. Yalnızca parklarda esir tutulanlar, doğal olarak saldırganlaşabilmektedir. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Canlıların isimlendirmelerindeki yanlışlıklar, bazı kargaşalara yol açmaktadır. B) Doğrusunu bilmeden konan hayvan isimleri, komik sonuç- lar doğurabilmektedir. C) Hayvanseverliğin gereklerinden biri, hayvanları doğru şekilde adlandırmaktır. D) Adlandırmalarındaki hatalar, bazı canlıların yaşamını olum- suz etkilemektedir. E) Kimi hayvan isimlerindeki bazı sözcükler, birincil anlamının di- şında konumlanmaktadır. 2. Bazen sorunun çapını bilim sosu kullanmadan fark edemiyoruz. Sizin de çevrenizde, "Portakalın çiçeği mi olur?" ya da "Çam ağa- CI, sadece bir fıstıktan mı yetişiyor?" diye soran, evinde bir çiçe- ğin bakımını üstlenmekten bile korkan yetişkinlerin sayısı artı- inimizi doğayı gözlemlemekten, doğa untiskinler bu du- 3.

12. (1) Unutmamak gerekir ki bir kelimenin anlamını bilmek ile kelimeyi kullanmak farklı şeydir. (II) Öncelik anlamı bilmek, anlamı bilinmeyen kelimeyi sözlüklere bakıp öğrenmektir. (III) Bir dili gereği gibi kullanmak, yazılanlardan bir anlam çıkarmak, uygun kelimeler seçmek o kadar da kolay de- ğildir. (IV) Kısa ve özlü bir başlık bulmak insanı günlerce düşündürür. (V) Emek ve birikim ister. (VI) Bizde sözlüğe bakma anlayışı farklıdır. (VII) Sözlüğe İngilizce bir kelime- nin ne demek olduğunu öğrenmek amacıyla bakılır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) II B) III C) IV D) V E) VI

a kar- azıt'a zerine çleşti- e her- anmış n bo- umut- m kaç ruğu- ruyo- han- andı- YEDİİKLİM Test-3 7. Anlamıyorlarmış bizim yazılarımızı. Kafaları yap- ma bir söz dizimine alışmış da onun için anlamı- yorlar. Bizim yazdığımız dil doğal dildir, demiyo- rum. Eremedik biz o doğallığa, daha uzun zaman da eremeyeceğiz. Ama bizimki bir kurtulma kip- ranışıdır, yüzyılların kurduğu o can çekişen hatta ölmüş söz diziminden kurtulmak için bir çabalama, Başarabiliyor muyuz, başaramıyor muyuz bunu? Şimdi karıştırmayalım onu. Biz başarabilsek de başaramasak da doğru olan, gerekli olan budur. Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A Deyimlere yer verilerek anlatım kuvvetlendiril- Gulmiştir. BY Tartışmacı bir anlatım tercih edilmiştir. C) Sorular sorularak anlatıma renk katılmıştır. D) Insandan doğaya aktarma yapılmıştır. E) Doğrudan anlatım cümlesi kullanılmıştır.

19. (1) Fransız yönetmen Traffault'nun bir sözü var, "Ben en çok belirsizlikleri severim." diyor. (I) Filmlerinde de bu belirsizliği çok güzel hissettiriyor. (I) Benim bakış açım da bu. (IV) Önceki kitaplarımdan birin- de "Ben rehber değilim." demiştim, yine aynı şeyi söylüyorum, belirsizlik benim ruhumda var, sanat yolculuğunda başkalarına nasıl rehberlik edeyim? (V) Kılavuzsuz, yol haritasız, pusulasız bir yolcuyum ben üstelik; bir yola çıktım ama yolu bilmiyorum, sadece yola çıkmanın güzel olduğunu biliyorum. (VI) Bir dünyada yaşıyorum ama şunu da biliyorum ki bu dünya çok uzun bir dünya değil. (VII) Bir gün aniden kesilip gidecek, öyleyse geride paylaşacak bir şeyler bırakırsak ne mutlu bize. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf hangi cümleyle başlar? A) II CIV Dj V (E) VI

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir deyim yanlış kullanılmıştır? A) Mahkeme bütün mallarına el koymuş. B) Kafası çalışmıyor bazen böyle şeylere. Ne yapalım, nabza göre şerbet dağıtıyoruz. D) Yarın akşam dananın kuyruğu kopacak. E) Az veren candan, çok veren maldan, derler.

9. Şiir ki yaşamın sihrini sergiler sözcüklerle. II. İhtiyacı var ki senden para istiyor III. Açıklamaya çalışsam da beni dinlemez ki... IV. Dışarı çıktım ki her yer bembeyaz! V. Bizimle açık konuş ki seni anlayalım. Aşağıdakilerden hangisi "ki" bağlacının bu cümlelere kattığı anlamlardan biri değildir? A) Şaşırma B) Yakınma D) Amaç E) Koşul C) Neden Palme Yayınevi

cevaplayınız. (1) Sanatçı topluluğu olamaz. (II) Sanatçı, her zaman tek başınadır. (III) Çünkä öyle zamanlar olur ki sanat- çı, genelgeçer bütün kurallara karşı çıktığı gibi kendi- ne de karşı çıkar. (IV) Bu, onun arayışının sonucudur. (V) Bir sanatçı topluluğu kurmaya çalışanlar, sadece ayaktakımı kurmuş olurlar. (VI) Kolayca buldukları sözüm ona bu sanatçılarla bütün kusurlarının üstünü örter, birbirlerinin eserlerini beğenirler; böylece ken- dilerine en büyük kötülüğü yapmış olurlar. 36. Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada anlatılmak istenenlerle aynı doğrultuda değildir? A) Sanatçı, sürekli bir arayış içindedir. Bu arayışın onu ulaştırdığı yer, genellikle muhalif taraftır. B) Sanatçı olmak, bir karşı duruştur. Dolayısıyla sa- natçının bir topluluğa bağlı olması düşünülemez. C) Sanatçı topluluğu kurmaya çalışmak, gereksiz bir çabadır. Üstelik sanatçılar, bu çabanın sonu- cunda kendilerine zarar vermiş olurlar. D) Sanatçı toplulukları oluşturmanın faydalı sonuç- ları da vardır. Sanatın ve edebiyatın önemsen- mediği toplumlarda, bu topluluklar, sanatçıları ayakta tutan temel unsurlardır. E) Sanatçı toplulukları, üst konumlarda olamayan sanatçılardan oluşur. Bu sanatçıların bir topluluk etrafında bir araya gelmelerindeki asıl amaç da toplumdan göremedikleri ilgiyi birbirlerine karşı gösterebilmektir. 37. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili ola- rak aşağıda verilenlerin hangisi yanlıştır? nümledo 1 cümlede belirtilen yargının gerek-

Yanıt Yayınları er (13. Kabardeyler, binlerce yıldır yüksek dağları, derin vadileri, 1 sa taşkın nehirleri ile insan hayalini zorlayan, mitoloji ve ||| IV masallara ana yurt olan Kafkasya'nın kadim halklarından V 9 12: biridir. || Bu cümledeki altı çizili tamlamalardan hangisi tür bakı- mindan farklıdır? A) I BY C) III D) IV E) V