Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

80 ►Konsantrasyon Anlam Bilgisi 2. Şairler sular seller gibi ezberlenmeyi değil kekelenerek de olsa anlaşılmayı isterler. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene anlamca en yakındır? Şiirinin ezberlenmesini istemeyen şair olmaz, ama okurlar şairlerin ne dediğini de anlamalı. B) Her şair yazdıklarının anlaşılmasını ister, en kötüsü yarım anlaşılmaktır. C) Şairler eserlerinin tamamén ezberlenmesini istemezler, parça parça hafızaya alınmasından yanadırlar. D) Ezberlenmesi, o şiirin anlaşılmasına engel olur. E) Şairler için yarım yamalak da olsa anlaşılma, anlaşılmadan okunmaktan daha iyidir.

er e HOCALARA GELDİK 3. "Her iş uzmanına yaptırılmalıdır." cümlesini açıklayan atasözü aşağıdakilerden hangisidir? A) Et ne kadar arık olsa ekmek üstünde yaraşır. B) En kolay iş yemek, çiğnemeden yutulmaz. e Ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek de üste ver. Herkes davul çalar, ama çomağı makama uydurmaz. E) Tuz, ekmek hakkını bilmeyen kör olur.

Platon şairleri, "Bütün ozan takımı sadece erdemin ve bütün uydurdukları öbür şeylerin görünüş- lerini taklit eden hakikate ulaşamayan kişilerdir şeklinde tanımlamaktady. Hayatın gerçekliği ve nesneler ile ilgili üç şart vardır ona göre Kullanma sanatı yapma sanatı ve taklit sanaty/ Şairler, üçüncü kategoride yer almaktadır. Kullanma ve yapma sanatı bir işe yaramaya yönelik hizmete sahiptir. Marangoz bir yatağı yaparken insanlığa hizmet etmektedir. Yapılmış bir şeyin bilgisine sahip olmadan onu taklit etmek, ciddiliği olmayan bir çeşit çocuk oyunundan başka bir şey değildir. Sosyal faydanın söz konusu olmadığı bu alan bilgi üretimi açısından da sıfırdır. Şiirin en önemli eksikliği bu açıdan bakıldığında bilgisizliğidir ---- Şair, sadece gölge yaratıcısıdır. D 5. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Şairler, her ne kadar yaşamın dışında ki- şiler olarak algılansalar da onları halktan koparmak mümkün değildir. B) Bir şairin başkalarını taklit ederek orta koyduğu şiirlerini sanatsallık bağlamında değerlendirmek çok da doğru değildir. C) Sapatın birinci önceliği, onun ciddi bir A graş olduğunu ve bilimsel bir temelden G beslendiğini okura sezdirmektir. D) Nesnelerin ve hayata dair hakikatlerin gölgesinin basit bir taklitçisi olan şair, var y olan şeylerin gölgesini ancak oluşturabil- ! mektedir. N L A Yazmış olduğu şiirlerinde toplumsal fay- A da gözetmeyen bir şairin okur üzerinde ! etki kurması, kalıcı olması mümkün değil- dir.

Çocuk yetiştirilmez, çocuk bir şekilde yetişir. Sen, onun içinde mümkün olduğunca olumlu bir rol ve yer tutmaya çalışırsın. Öğrenmekte olan genç bir in- nekle doludur. Çok kalabalık etmemek lazım orada anne-baba olarak, öğretmen olarak. Orada bir gölge gibi bulunmayı başarırsanız, yetişmesine en azından mani olmazsınız. Bu metinde altı çizili sözcük grubu ile anlatıl- mak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Çocukların gelişim sürecinde büyüklerinin hiçbir etkisinin olmamasının gerekliliği BY Ebeveynlerin çocuk gelişiminde çok ısrarcı ve otoriter olmamalarının gerektiği C) Ebeveynlerin çocuklarının yetişmesinde on- ları uzaktan kontrol edebilmeyi bilmelerinin gerekliliği Gençlerin eğitim hayatı boyunca ebeveynleri- nin fazla kaygılı davranmamalarının gerekliliği Büyüklerin çocuklarını devamlı eleştirerek geliştiremeyeceklerini bilmelerinin gerekliliği 9 10

5. "Yarın" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde "bir son- raki gün" anlamı dışında kullanılmıştır? A) Onunla yarın Karşıyaka İskelesi'nde buluşacaktık. B) Yarınki sınavın soruları gerçekten zormuş. C) Annem, babama, yarın ne pişireyim, diye soruyor- du. D) Halamdan yarın haber alamazsak biz gideceğiz oraya. E) Yarın, bugünkü emeklerle güzel olur.

5. . Çikolata tüketiminin faydaları nelerdir? • ● ● Çikolata tüketiminin etkileri hangi yaş grubunda daha belirgindir? Çikolata gibi besinleri sevmenin temel nedeni nedir? Çikolata kişilerin hayata bakış açılarını nasıl etkilemektedir? Aşağıdaki araştırma sonuçlarından hangisi bu sorulardan herhangi biriyle ilişkili değildir? A) Kimi insanların çikolata, cips gibi yağlı yiyecekleri; kimilerinin ise karnabahar, brokoli gibi sebzeleri sevmesinin arkasında yatan unsurun genetik faktörler olduğu ortaya konmuştur. " B) Her gün bir parça çikolata yiyenlerin, hiç çikolata yemeyen ya da çok fazla yiyenlere göre olaylara daha pozitif yaklaştığı saptanmıştır. C) Yetişkin kişilerde, sanılanın aksine, çikolatanın tadını; kadınların erkeklere göre daha az sevdiği tespit edilmiştir. D) Çikolata gibi yiyecekler, ergenlerde serotonin salgılanmasını çocuklara göre daha fazla sağladığı için bu besinleri tüketen ergenlerin çocuklara göre daha mutlu olduğu belirlenmiştir. E) Çikolatanın ham maddesi olan kakaonun boğazdaki sinir uçlarında bir tabaka yarattığı ve bu tabakanın, sinirlerin tahriş olmasını engellediği ifade edilmiştir. -7.

e Į 1 7 i AYINLARI A A A A (1) Hildegard Knef'in "Rol yapmayı öğrenmek için belirli hiçbir kural yoktur." sözü yazarlık için de düşünülebilir. (II) Kuralı muralı bir yana itecek, kalemi elinize alıp baş- layacaksınız yazmaya. (III) Gelin görün ki yazarlar büyük bir yapıt ortaya koymak için öyle ikinır sıkınır, kendilerini öyle ruhsal işkencelere sokarlar ki sonunda yarattıkları şey doğallıktan uzaklaşır. (IV) Doğallık, yazarlığın en üstün niteliklerinden biridir ama çokları. buna kulak asmaz. (V) Yazma sürecinde kendini zorlayan bir yazar da eserine yaşamın canlılığını, sıcaklığını sindiremez. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri an- lamca aynı doğrultudadır? A) I ve II B) II ve III D) III ve V C) III ve IV E) IV ve V

9. Kutup ayıları, çevreye uyumun göz kamaştırıcı örnek- lerinden biridir. Öyle ki bulundukları bölgede kamufle olabilmesini sağlayan kürkleri, bozayılar ile sahip olduk- ları ortak atadan farklıdır. Kürklerini kaplayan kıllardaki pigment eksikliği kürklerinin renksiz olmasına neden ol- muştur. Bilinenin aksine, kutup ayılarının rengi beyaz de- ğil şeffaftır; çevrelerindeki ışıktan kaynaklı kürk renkleri beyaz gibi görünür. Derileri ise beyaz değil, siyahtır. Bu adaptasyon, kutup bölgesinde kolayca gizlenebilmelerine yardımcı olur. Böylelikle hem potansiyel avcılardan kaça- bilir hem de avlarına fark edilmeden yaklaşabilirler. Ayrıca kutup ayılarının pençeleri bozayılarınkinden daha kısa, daha keskin ve daha kavislidir. Bu durum, kutup ayıları- nın buzlu yüzeylerdeki hareketlerini kolaylaştırmaktadır. Kutup ayıları daha kısa kuyruklara, daha küçük kulaklara sahiptir; bu özellikler kutup ayılarında ısı kaybını azaltır. Bu parçada kutup ayılarıyla ilgili aşağıdakilerin hangi- sine değinilmemiştir? A) Kürk renkleriyle ilgili yanlış bir kanının varlığına B) Diğer ayı türlerinden bazı özellikleri yönüyle farkına Kimi özelliklerinin, yaşadıkları ortama uyum sağlama- larını kolaylaştırdığına DKürklerinin şeffaf olmasının doğaya adapte olmanın bir sonucu olduğuna 11. B E) Diğer ayı türlerine göre bazı organlarının küçük olması- nın onlar için yaşadıkları yerde avantaja dönüştüğüne - karekök & dakika r

-0. Aşağıdakilerden hangisi I. TBMM Dönemi'nde açılan İstiklâl Mahkemelerinin kuruluş amaçlarından biri değildir? A) Milli Mücadele'ye karşı ayaklanma çıkaranları yargılama B) TBMM'de çıkarılan yasaların anayasaya uygunluğunu de- netleme C) Asker kaçaklarını cezalandırma D) Yağmaya girişenleri, bozguncuları ve casusları yargılama E) Azınlıkların bağımsızlık hareketini desteklemeye yönelik yapılan propagandaları önleme

Gördüm giden günün ardından sulara dalan gözlerin yeni bir dünyaya açıldığını. Bu cümlenin nesnesinde aşağıdaki söz öbeklerinden hangileri vardır? A) Sifat-fiil grubu - edat grubu / sifat tamlaması B) Sifat tamlaması - belirtisiz ad takımı / bağlama grubu C) Belirtili ad takımı - sifat-fiil grubu / sifat tamlaması D) Bağ-fiil grubu - belirtili ad takımı/sifat tamlaması E) Birleşik eylem grubu - belirtili ad takımı / sifat tamla- ması

larını aki en r reket 7 ine 11 5 22. sonra "Hitabinin bir söyleşiye yer vermektedir yazar." cümlesi getirilebilir? A) 1 C) III D) IV 1. On sekizinci yüzyıldan itibaren başlayan bu değişimler, Cumhuriyet ile birlikte ivme kazanmıştır. E) V II. Türk resim sanatının Batılı bir anlayış kazanması, toplumsal ve kültürel değişimler sürecinde olmuştur. III. Yaklaşık iki yüzyıldan beri gerçekleşen Batılı resim deneyleri, 1920'lerde Cumhuriyet'in getirdiği yeni dünya görüşü ile biçimlenerek günümüze kadar gelmiştir. IV. Bu zaman sürecinde farklı üslup ve görüşlerde gruplar ortaya çıkmıştır. V. 1940'ların sonuna doğru ortaya çıkan "10'lar Grubu" da bu gruplardan biridir. D) II ve IV Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturması için hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi gerekir? A) I ve II B) I ve III E) III ve IV UTVETV Diğer sayfaya geçiniz

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, deyim açıkla- masıyla birlikte verilmiştir? C AÇocuğundan bu kadar uzak kalmayı göze ala- maz, böyle bir görevi asla kabul etmezdi. B) Bundan sonraki öğle yemeklerinde daha göz dolduran şeyler yapmam gerekecekti. Çocuğun pencereden sarkması birdenbire bü- yük bir korkuya sebep olmuş, herkesin yüreğini ağzına getirmişti. D)) Gece gündüz demeden, âdeta canını dişine ta- karak çabalıyor; geçimini sağlamaya çalışıyor- du. E) Birdenbire, orada duran kırmızı gözlü bir kuşla burun buruna gelmişti. 12. SINIF Raunt 3 1:

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sözde özne kullanılmıştır? A) Patlamayı duyan herkes gece yarısı sokağa dö- küldü... C) B Bu kitaplar sokağa atsan beş-on bin lira eder. Konağın sokak kapısı, büyük bir gürültüyle açıldı. Savaşla ilgili gelişmeleri sokaktaki adam endi- şeyle izliyor. E) Kimse canını sokakta bulmadı, herkes güvenli- ğini düşünür. 1 C

de meğe dan iyinin, maz larla bilir? vi B u olma uyar. ilimlidir. bilir inize B Türkçe 29. Güzel bir şiir çevrilirken öbür dilde hic değilse başka bir şiir yazılmasına zorluyor çevireni, bunun ipuçlarını veriyor. Örneğin, İlhan Berk'in Max Jacob'dan dilimize aktardığı Kamichi adlı şiirin Türkçesi ile aslı arasında çok büyük farklar var. İlhan Berk'in Kamichi'si her yönüyle ayrı bir şiir olmuş. Max Jacob'un o palyaço tavırlı bilgesi, o güleç ermişi yerini Türkçede daha buruk ve çok sert anlamlı bir yüze bırakmıştır. Üstelik İlhan Berk'in, şiirin yapısına bağlı kalarak çevirme görüşünden de eser yok bu şiirde; İlhan Berk'in havası da yok. Ama bütün bunların ötesinde çok güzel ve Türk şiirine olanaklar dağıtmaya elverişli bir şiir olup çıkmış Kamichi. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Bir şiirin yüklendiği espriyi öbür dilde tipatıp yeniden yaratmak, çevirmene bağlıdır. O B) Şiir, kendi yazıldığı dile bile çevrilemeyecek kadar özgün bir türdür. Güzel şiirler, çevrildikten sonra da ikinci dile bir şeyler taşıyan şiirlerdir. Dir ne kadar güzelse o kadar kolay bir şekilde çevrilebilmektedir. Güzel şiir, ancak iyi bir çevirmenin elinde orijinal kimliğine kavuşabilir. 30. "Stoklarımız sınırlıdır!" denir reklamlarda. "İndirimde son gün!" diye bağıran afişler, zaman kısıtlamasını gösterir. Sanat galerisi yönetenler, tabloların çoğunun altına kırmızı bir nokta koymanın avantajını bilirler: iri eski para ya da klasik Inlovi

2. Son beş yılda hacmini ikiye katlayan firma Avrupa paza- rındaki toplam payını 850 milyar dolara çıkarmış. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleden sözü edilen firmayla ilgili olarak kesin olarak çıkarılabilecek bir yargı değildir? A) Beş yaşındadır. B) Beş yıldır yükseliştedir. C) Son yıllarında çok daha başarılı olmuştur. D) Avrupa pazarında daha iyi bir yere ulaşmıştır. E) Önceki durumundan daha başarılı hâle gelmiştir. 5

17. Metal yüzeylerin üzerindeki ufak tefek çatlakları önlemek ya da tespit etmek çok zordur. Ancak zamanla giderek büyüyebilir ve hatta devasa yapıların yıkılmasına bile sebep olabilirler. Geçmişte de kendini onaran kaplama malzemeleri vardı. Ancak bu malzemeler yalnızca mikrometre büyüklüğündeki hasarları onarabiliyordu. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Miktar zarfı B) Belirtme durumu eki C) Dönüşlülük zamiri D) Yeterlik fiili E) Edilgen fiil hir