Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

27. Dünyada elektrikle çalışan motorlara ilgi gittikçe artıyor. Bu ilgi yakın zamanda uçaklara da yönelmeye başladı. Ancak elektrikli uçakların geliştirilmesi ile ilgili büyük teknik sorunlar var. Söz gelimi pillerin enerji yoğunluğu, uçaklarda kullanılan fosil yakıtlara göre hayli düşüktür. Aynı ağırlıktaki fosil yakıt uçağı, elektrik pili ile çalışacak uçağa göre uçağı 14 kat daha uzağa götürebilir. Ayrıca fosil yakıt yandıkça uçağın yükü azalıyor ancak pil için böyle bir durum söz konusu değil. Diğer taraftan, pil birçok teknolojik ürün için önemli olduğundan bu alanda çok fazla çalışma yapılıyor. Bu çalışmaların sonucunda üretilecek yüksek verimli piller, uçakların sessiz hareket etmesi, zararlı gazlar üretmemesi gibi katkılarından dolayı elektrikli uçakların yaygınlaşmasına katkı sunabilir. Bununla birlikte, yakıt maliyeti elektrikli uçaklar için büyük bir avantaja dönüşebilir. Çünkü yakın dönemde pandeminin etkisiyle hava yolu şirketleri toplamda 84 milyar dolardan fazla zarar etti. Bu parçadan hareketle, Elektrikli uçakların daha geniş mesafelere ulaşabilmesi için yapılan çalışmalar, her seferinde olumsuzlukla sonuçlanmaktadır. Ami teknik sıkıntılardan dolayı elektrikli can dönüşümünün şimdilik çok hızlı olması beklenmiyor Düşük yakıt maliyeti, çevre dostu yapısı ve görültüsüz çalışması gibi avantajları elektrikli uçakları cazip hâle getirebilir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II ve III C) Yalnız III EX II ve III

Jase Aşağıdakilerden hangisinde iyelik eki almış olmasına rağmen sifat özelliğini koruyan bir sözcük kullanılmış- tır? A) Sevgi serpilmeye başlayınca bütün kasırgalar, tufanlar dinermiş. B) Coğu insan gibi ben de soylu bir görevi ger- çekleştirmenin özlemindeyim. C) Insanoğlunun yaşamı hiçbir insanın yaşamıyla noktala- namaz. D) Küçük işlerle uğraşmak yaşamı sürdürmenin bir gereği- dir. E) Bazen küçük görünen olaylar, büyük olaylara sebep olabilmektedir. Palme Yayınevi

3. olumsuz cumlecir. E) V. cümle bağlı cümledir. (1) Şehirlerimizi kaybediyoruz. (II) Arnavut taşlı tükenmez so- kaklarında bahtiyar koşuşturduğumuz, nice narin dallı ağaçla- rindan akasya topladığımız, çeşmelerinden kana kana soğuk ve berrak sular içtiğimiz, sabah hep bizimle beraber olması- ni istediğimiz, babamızı hüzünle işe uğurlayıp akşam aynı sokağın başında küçücük yüreğimizle onu bitmez bir sabırla beklediğimiz o mahalle yok. (III) Kâh mahallenin kabadayı ço- cuklarından dayak yiyip ağladığımız kâh mahalle bakkalından aldığımız bir oyuncakla sevindiğimiz şehirlerimizi bilmiyor de- ğiliz. (IV) Bir mutluluk değil artık şehirde hayat. (V) Kaosun ol- duğu ve koşuşturmacanın iş ve para için yapıldığı bir yer artık buralar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisi biçimce olumsuz, anlamca olumludur? EX!!! X) B) DNV EV 8. A) Girişik birleşik cümle B) Devrik cümle C) Bağlı cümle D) Ki'li birleşik cümle E) Fill cümlesi Aşkınla benzedim bir yüce da Başımda dolaşan duman gibis Gözüm, elim, dilim bırakmaz Her gece okunan roman gibis Bu şiire göre aşağıdakilerden A Birden fazla devrik cümle BY Olumlu cümle Isim cümlesi Girişik birleşik cümle Şartlı birleşik cümle

2. Modern zamanlarda yapılan gözlemlerde çok ilginç olarak artık uzayın hayal edilemeyen derinliklerine kadar inilebiliyorken gökyüzünü keşfeden ilk bilim adamlarının çalışmaları çok eskilere dayanıyor. Son beş yüz yılda, 1781 yılında keşfedilen ilk gezegen, Uranüs oldu. Dünya'ya olan uzaklık açısından Neptün'den sonra gelen Uranüs'ün ilk keşfedilen gezegen olması da hayli ilgi çekici. Bu parçanın yazarının dikkat çekici bulduğu noktalar arasında; 1. Uranüs'ün, Neptün'e Dünya'dan daha yakın olmasına rağmen Neptün'den önce keşfedilmiş olması, M. Neptün'ün, Dünya'ya Uranüs'ten daha yakın olmasına rağmen Uranüs'ten sonra keşfedilmiş olması, Uranüs'ün, Dünya'ya Neptün'den daha uzak olmasına rağmen daha önce keşfedilmiş olması durumlarından hangileri vardır? A Yalnız I B) Yalnız III D) I ve III E) II ve III I ve II

DGS/Sözel 40. -42. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A Derleme, gündelik hayatta "toplama, temin etme" karşı- lığında kullanılan bir kelimedir. Halk bilimi derleme yön- temlerinde de söz konusu karşılığa benzer biçimde ka- bul ve ifade edilmektedir. Bu alandaki araştırma genelde planlama, derleme, değerlendirme şeklinde üç aşamada gerçekleşen aşamalı ve zincirleme bir faaliyettir. Derleme çalışması, bu alanda gözlem yahut görüşme yöntemleri kullanılarak ham bilginin toplanması, kaydedilmesi ve ar- şivlenmesi biçiminde yapılmakta, sonrasında kayıt altına alınan ham geleneksel bilgi, bilimsel kuram ve kavramlar zemininde değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Uygulama- da öncelikle herhangi bir halk bilgisi ürününün elde edilebi- leceği muhtemel ortam tespit edilmektedir. Devamında söz konusu bilginin elde edilmesine yönelik hazırlık, planlama yapılmakta ve bunun ortamına gidilmektedir. Sonrasında bahse konu ham bilgi görüşme, gözlem yapma, anket yap- ma gibi çeşitli derleme yöntemleriyle elde edilerek yazılı, sesli veya görüntülü olarak kayıt altına alınmaktadır. Son aşamada da elde edilen ham bilgi bilimsel kuram ve kav- ramlarla analiz edilerek yeni bilgiler üretilmektedir. 40. Bu parçaya göre halk bilimi alanındaki derlemelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Bilginin elde edilmesi B) Bilginin sunulması C) Bilginin kaydedilmesi D) Bilginin değerlendirilmesi E) Bilginin bulunduğu yere gidilmesi ANAMORFİK YAYINLARI

8. Aşağıdakilerden hangisinde tamlanan durumundaki bir adın yerini tutan bir ek yardır? A) Kitaplardan birkaçını sana bıraktım. B) (Kadınların ellerinde büyük büyük çantalar vardı. C) Çorum'daki yangın bir köyü haritadan sildi. D) Onun bu sözleri hepimizi çok şaşırttı. E) Bizimkiler, hayırlı bir iş için, akşam size gelecekler.

18. Anlatıcı-öykü kişilerinin seslerinin yanında yazarın doğrudan metne dâhil olduğu, öyküye kendi sesini kattığı öyküler de vardır. Kuzimo böyle bir öykü mesela. Ayrıca Izmirli Yabancı öyküsünde de yazarın sesini duyuyoruz. Alim Kadın Çıkmazı'nda da. Bu yazınsal yaklaşım, okur- daki gerçeklik duygusunu derinleştiriyor. Arada bir say- falarda yazarın sesini duymak, öykülerin gerçekler üze- rine temellendiğini daha derinden düşündürüyor bizlere. Bu parçada "sayfalarda yazarın sesini duymak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yakınındaki kişilerin duygularını paylaşmak B) Bilgilerini okuyucuya benimsetmeye çalışmak C) Yaşadıklarını ve duygularını eserde kullanmak D) Hayalindeki duyguları gerçekleştirmek istemek E) Insanların duygularını karşılaştırarak anlatmak

2. "Hayatının güzel günleri burada geçmişti." Bu cümlede geçen "hayatının güzel günleri” tamlamasında tamlayanla tamlanan arasında bir sifat bulunmaktadır. Aşağıdakilerden hangisinde buna benzer bir ad tamlaması yoktur? A) Türkçe dersinin önemini anlatmaya çalışıyorum. B) Türkiye'nin sıcak gündemi yeni bir haberle tekrar ısındı. C) Balıkçılar, Karadeniz'in serin sularında bol bol hamsi avlıyorlar. D) Bu sahillerin ilginç manzarası hepimizi şaşırttı. E) İhtiyarın yorgun gözleri yeni bir umutla parladı.

Cümlede Anlam Divan slirl, herkesin mali olan ve neredey- se bütün imkanlarını daha önceki şairlerin kullandığı, sinirl bir malzemeyle baş ba- şadır. (I) Bu durum, bizi divan şiirinin hem zaaf, hem üstünlüğü olmak bakımından pa- radoksal bir yapıyla karşı karşıya bırakmak- tadır. (III) Zaafi, şairin elini kolunu bağlayıp ilhamını zincire vurması. (IV) Üstünlüğü ise, iyi şairin aradan kolayca sıyrılmasını sağ- laması. (V) Dolayısıyla iyi şiirle sahte şiirin birbirinden çok net bir biçimde ayırt edilme- sine imkan veren bir yapı olmasıdır. Bu parçada numaralı cümlelerle ilgili ya- pılan saptamaların hangisi doğru değil- dir? A 1. cümlede divan şiirinin özelliklerinden bahsedilmiştir. B) II. cümlede divan şiirinin olumlu ve olumsuz yönlerinden söz edilmiştir. C) III. cümlede divan şiirinin, o dönem şa- irlerini kısıtlamasından bahsedilmiştir. D) IV. cümlede iyi şairlerin zorlukları aşıp kendilerini göstermelerinin kolay oldu- ğuna yer verilmiştir. V. cümlede konunun sonucu olarak iyi ve kötü şiirin ayırt edilmesinin olanak- sız olduğuna değinilmiştir. Palme Yayıncılık

TY1 TYT/Türkçe 15. Edebiyatın bir sanat alanı olarak giderek popülaritesi- ni yitirdiği bir çağın içinden geçiyoruz. Yazınsal türler 11 sürekli kan kaybediyor. Görsellik, sanat alanlarının ||| kimliğine damgasını basıyor. İnsanın zirveye ulaştığı, IV daha ötesinin olamayacağı görüşünden yola çıkılarak "yazar öldü", "sanat öldü" benzeri savlar ileri sürülü- V yor. Bu parçadaki kelime grupları ile ilgili aşağıdakiler- den hangisi yanlıştır? A: İsim tamlaması B) II: Sifat tamlaması C) III: Yardımcı eylemle kurulmuş birleşik fiil D) IV: Fiilimsi grubu E) V: Anlamca kaynaşmış birleşik fiil 17. (1) İnsan, canlı olara lumsal ha risinde y (III) Anca san yapıs bireyselle çatışmala AYINCILIK içinde ya tirmiş, fa Numara terden A. cü BI. c tir. C) III. fiilc IV m V d

28. 1. yavaş yavaş bir plastik çöplüğü hâline geldiği II. plastik kirliliği konusunda çalışma yapan uzmanlar III. yaşadığımız dünyanın ve bedenlerimizin IV. uyarısında bulunuyor V. mikroplastik parçacıkların akciğerlere kadar ulaştığını tes- pit edip Yukarıdaki sözlerin anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralaması aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir? 73 A) III-I-IV-II-V UNCHAKARAOS B) II-III-I-V-IV Goley C) II-V-III-I-IV D) V-III-I-II-IV E) III-I-II-V-IV I. OTURUM (TYT) DENEME - 4

26. (1) Bir mektup yazmadan önce düşünmek gerekiyor ve yaz- dıktan sonra da onu zarfa koyup kapatmak gerekiyorsa ya- pacağımız tüm işlerde bu ön ve son işlemleri yapmamız, zihnimizi kontrol etmekte bize yardımcı olacaktır. (II) Yaptı- ğımız işi bitirdiğimizde o işin üzerine bir değerlendirme yap- mak yerinde olacaktır. (III) Böylece iş zihinde de tamamla- nacaktır. (IV) Aksi takdirde biz dinlenmeye gidebiliriz ancak zihnimizde konunun devam etme ihtimali oldukça yüksektir. (V) İhtiyaç duyacağımız diğer vakte kadar kapalı ve zihnimi- zi rahatsız etmeyecek bir şekilde kalacaktır. I Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Konuyu zihinde de tamamlamak, o şeyi ayni bir mektubu zarfa koyup zarfı mühürlemek gibi olacaktır cümlesi getirilmelidir? A) I B) II D) IV E) V E

6. 1. Bir Bir yazar düşünün ki yazdıklarında en ufak bir fazlalık bulunmasın, eserindeki sözcükler sanki zeytin sıkma makinesinde sıkılıp günlerce bekle- tilerek damıtılmış sözcükler gibi olsun. II. Esere kişiliğini yansıtmayı uygun görmeyen bir şair, doğanın yaratılmış olan güzelliklerine yo- rum katmadan olduğu şekliyle vermeyi tercih eder. III. Tiyatrolarında kullandığı dil, günlük dilin dışında daha terminolojik olduğu kadar verilen mesaj üs- tü kapalı ifadelerle dile getirilir. IV Sanatçı her şeyden önce diline dikkat etmeli, eserlerinin dilinde duru bir anlatımı yeğlemeli ve anlatımda bulanıklığa yer verecek fazladan bir sözcüğü barındırmamalıdır. V. Sanatını toplumun yararına kullanmayı amaçla- yan bir sanatçı sanatı katletmiş, sanata ihanet etmiş ve sanatın ruhunu kavrayamamış demek- tir. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır? Ave III Blye VCHI ve IV C) E) H ve V D) I ve IV

152 Zenra 3. 1. Recaizade Mahmut Ekrem Araba Sevdasını gerçekçi (realist) akımın etkisiyle yazdığını söylese de eser, ro- mantizmin en önemli özelliği olan tabiatın aynen resmini yaparcasına taklit etme prensibine uygundur. II. Yazar, bu romanı her ne kadar eğlenmek için yazdığı- ni söylese de Tanzimat Dönemi'ndeki alafranga tiplerle alay etmek için yazmıştır. III. İlk olarak 1895 yılında resimli olarak Servet-i Fünun der- gisinde tefrika edilmiş ve bu tefrika Ressam Halil Paşa tarafından resimlendirilmiştir. IV. Ali Bey'in Mahpeyker'e aşkını anlatırken sanatçı, aslın- da o dönemin toplumu ile ilgili önemli eleştiriler yapmış ve özellikle gençleri etkileyen Batı etkisinin olumsuz so- nuçlarını ele almıştır. V. Aslında bu roman öz olarak hazin bir hikâyedir. Araba Sevdası romanı ile ilgili numaralanmış bilgilerin hangisinde yanlışlık yapılmıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V 1 I 5. Fides

İlk şiiri lisede öğrenciyken Varlık dergisinde çıkmıştı. Şiirde kırk yılını; doğumundan ölümüne, orta hâlli bir vatandaşın, birey olarak başından geçecek durumlarını ha- tırlatmaya; ev-aile-yakın çevre üçgeninde, gerçek ve hayal yaşantılarını iletmeye, du- yurmaya harcadı. Arada biçim yenileştir- melerinden ötürü yadırgandığı da oldu ama genellikle eleştirmenler, onun için tutarlı ve özel bir dünyası olan bir şair dediler. Şiirle- rinde hatıralar ve hatırlama önemli bir yer tutarken "insan"ı "zaman" ve "mekân" dış ve iç karşıtlığı bağlamında ele alarak "ya- ratıcı insanın ikili bir karşıtlık içinde oldu- ğunu" ortaya koymuştur. TEST 14 Bu parçada sözü edilen şairle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Gençliğinden Gençliğinden itibaren şiir yazdığı B) İnsanı her yönüyle şiirde işlediği C) Biçimde değişiklikler yaptığı D) Hatıralara önem verdiği Tutarsızlığı nedeniyle eleştirildiği

Se Ri C) D 8. Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara Sana doğru uzanan çaresiz ellerimi. S Bu dizelerdeki isim tamlamasının benzeri aşağıdaki- lerin hangisinde vardır? D) E) 3. ^ A) Evimizin arka bahçesi piknik alanımız gibiydi âdeta. B) Bu akşam, çocukluk arkadaşımın düğününe davetli- yim. C) Güzel bir yemeğin ardından çaylarımızı yudumluyo- ruz. Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Gene D) Eski günlerin bitmeyen özlemi sardı yine gönlümüzü. E) Başarılı iş insanları, o gün çeşitli ödüllerle onurlandı- rıldı. 2019 11. ( | C