Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

ra, u a nın ici arı tonguç kampüs 20. Yazar I Yakup Kadri Karaosmanoğlu Mehmet Emin Yurdakul neb Refik Halit Karay Reşat Nuri Güntekin (tobo devidab3 av 10 Halide Edip Adivar Eser Gizli Mabet Ömer Seyfettin Yaban 128087 18 Ey Türk Uyan uno Bu tabloda numaralanmış yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir? 11 D) Mehmet Emin Sodom ve Yurdakul Ysin Gomore Yüksek Ökçeler Ateşten Gömlek + Tür Hikâye Roman III Şiir Roman Hikâye Roman ged İstanbul'un İçyüzü Şiir oley exid blo elyo nehunutuT mionists alvó noxhulutu Smibrele heleney ansiau? lablo aue mibnete xulnuxsus blebritielsög (cosmu 180) mibnele helaqet bisbrasxay bil m'sspo 19/01/

31. Piyano, tarihsel gelişimi ve müziğe kattığı değerler yönünden günümüzde de kullanılan enstrümanlarından biri olmuştur. Bu enstrüman ile sayısız yapıtlar bırakan besteciler, tarihsel sürece de yenilikler katmışlardır. İcat edilen hâlinden çok uzakta olan günümüz piyanoları, ifadesi ve çalınışı bakımından güç bir enstrümandır. Devirler boyunca işlevi bulunan ve kullanımı revaçta olan piyano, kendi oluşturduğu edebiyatıyla bir kültür mirası olarak bize ulaşmış, tekniksel anlamda yenilikler kazandırılarak solo ve orkestra içerisinde yer alan bir enstrümana dönüştürülmüştür. Bu parçadan hareketle "piyano" ile ilgili, 1. Tek başına çalınabildiği gibi bir çalgı topluluğuyla da icra edilebilmektedir. II. Zaman içinde değişime uğramış ve asıl amacının dışında kullanılmaya başlamıştır. III. Teknik yeniliklerle sürekli değişime uğraması, çalınması zor bir enstrüman olmasına neden olmuştur. IV. Fonksiyonelliği söz konusudur ve enstrümanlar içerisinde gözde konumdadır. önermelerinden hangilerine kesin olarak ulaşılır? B)1 ve C) I ve IV A) D) I, Iive IV E ve IV

aplayınız. lar vermiş- er'ye göre tümserlik, s'ya göre saçmalık amaz. (IV) ek ve de- rklar bu- nn da va- açınmak- hangi- nzedi- ve- 1. mak isterseniz sizin için önerilen süre 25 dakikadır. Bu konuya dair genel ölçme - değerlendirmenizi yapmak isterseniz sayfa 342'deki forma "D verilerinizi giriniz. 1. ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. yen Bir çift yemeni (nostaljik ayakkabı) çıkardı bohçasından halam. Yemeniler dillerinden iple birbirine bağlanmış ve topuklarına da basılmıştı. Hiç giyilmemişti. Derisi buruşmasın diye olacak içleri de bezle doldurulmuştu. Yemenilerin içlerindeki bezleri çıkartıp bana uzattı ve "Onun için almıştım ta o zaman, sonra sana sak- ladım; kısmet seninmiş." dedi. Yüzünü allar bastı halamin. Titre- ellerini boşalan bohçaya dolayıp gizledi. Yemeniler manevi birer eşya olarak elimdeydi, nutkum tutulmuştu. Deri ve nafta- lin kokusunu hissediyordum yalnızca. Nişanlıma uzattım. Nişan- lım, iki parmağıyla yemenileri birbirine bağlayan ipten kaygısız- ca tuttu ve yan tarafa bırakıverdi. Basit bir gülüşle güldü. O basit gülüş, bir değirmen taşı gibi halamla benim kalplerimizin üzeri- ne tüm ağırlığıyla düştü. Sonra da bir cümle ile o değirmen taşı- nı döndürdü, "Zevksiz ve çok eski şeyler hepsi de!" deyiverdi. Se- sinin bu denli soğuk ve kuru olduğunun farkına nasıl da varma- mıştım daha önce. Halam da koynundan çıkardığı beşibiryerde- yi ona uzatıyordu tam o sırada. Boşalan bohçasını kıskıvrak top- layıp kalktı halam. Nişanlıma baktım. Ne yaptığının, neyi küçüm- sediğinin farkında bile değildi. Olan olmuştu artık. Bu parçada aşağıdakilerden hangisiyle ilgili durum anlatılmak- tadır? A) Saygılı davranma B) Anlama çabası C) Anlatılanı özetleme D) Pot kırma E) Geçmiş özlemi lear was sty 2. Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) Düşünceyi belirginleştiren örnekler vardır. B) Anlatılanlar kanıtlarıyla pekiştirilmiştir. C) Birinci tekil kişili anlatıcı kullanılmıştır. D) Pekiştirmeli sözcüklere yer verilmiştir. E Tanımlama cümleleri sıralanmıştır. PARAGRAFIN RITMI Glu 3. Gerçekçiliğin Tarihi kita biyat yapıtlarının çizdi yası değildir ama dür hafaza eder. Şu basit ve insan hayatının er nat yapıtının kendin kir. Bu ise bir sanat y yaşamsal ögesidir." c Buna göre Boris Su 4. 1. Sanat, dünyaya aktarır. II. Sanat, dünyay kucak açar. III. Sanat, gerçeği koyar. yargılarından ham A) Yalnız I D (1) Her ne kadar yayı soyutlama liklermiş gibi g zaman doğaya bi, bitmez tüke duğu medeni- pilar bile doğ dir. (III) Bugü yapılar, anıtla uzanır. (IV) N (V) Bu, insan yar yıllık dü le uzun sayı ği anıtlar, y- şey kadar ç Bu parçada şını bozma A) II

re kâyeler a karşı- ani tek larına, eyse üç taşlanı oluşan melen en ne- ros'un tadır. hålá in de Slge- sinde ki- a f 5 15 1 R L DENEME-9 39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Hiçbir şey mektup kadar özgür olamaz. Çünkü mektuplar bir hazırlık işleminden geçmiş öbür yapıt türlerine göre daha kendinden, daha doğru bir niteliktedir. Edebiyat alanında birçok gerçeği, birçok gizli bağıntıyı mektuplardan öğren- mişizdir: Zaman, ortam, yazarın kafa ve ruh yapısı... Bütün bunları ortaya koyuyor mektuplar. Bir çeşit röportaj işlevi de görüyor yerine göre. "Insanlık Komedyas/nin oluş ve doğuş serüvenini Balzac'ın Madam Hanska'ya yazdığı mektup- larda görüyoruz. George Sand, zengin ve iç kaynaşmalarla dolu iç evreninin bütün pırıltılarını yazışmalarında yansit- miştir. A) Tanık gösterme fork B) Örneklendirme C) Tanımlama D) Sayısal verilerden yararlanma Benzetme dakilerden 3 ğına leceğine 40. Bu parçanın anlatımında düşünceyi geliştirme yolların- dan hangisi kullanılmıştır? TEST BİTTİ CEVAPLARINIZI KONTROL EDİNİZ

du. ar 1 âr 7 20. Ben 10 yaşlarındayken babam beni ormana götürmüştü. Semaverde çay demleniyordu. Henüz sabah kırağıları yeni yağmıştı. Babam, oğlum bu ağaçta ne görüyorsun, diye bana bir ağaç gösterdi. Baktım, baktım "ağaç" dedim. Babam bir şey söylemedi. Biraz sonra tekrar sordu: "Ağaca doğru dürüst bak ve ne gördüğünü söyle." Ben gene baktım, baktım... Aklıma bir şey gelmiyordu, tekrar "ağaç" dedim. Babam öfkeyle ayağa kalktı "Bak bakalım bu ağacın gövdesi, dalları yok mu; dalların ucunda yaprakları, yaprakların renkleri yok mu? Onların ucunda kuşlar uçuşmuyor mu? Eğer bunları görmüyorsan sen sadece bakıyorsun demektir." dedi. Sonra da "- --", diyerek yerine oturdu. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bu ağacın gölgesi yok mu, görmüyor musun? B) Sakın bu sözümü yabana atayım deme! C) Bu da sana ders olsun, bundan sonra dolu dolu bak. D) Bakmak başka şeydir, görmek başka şeydir; unutma! Şimdi bu ağaçta var olan birçok şeyi sayamaz mısın? Diğer sayfaya geçiniz.

9. I. Müslüman milletler, uzun bir zamandan beri temas hâlinde bulundukları başka milletlerin ilerleme yo- lunda attığı adımlarla pek ilgilenmemişler. II. Ne var ki Batı dünyası harikalar yaratırken Müslü- manlar bunlardan haberdar olmamış da değildir. Bu iki cümle için aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) I. cümle, yüklemine göre fiil cümlesidir. V B) II. cümle, anlamına göre olumsuz cümledir. ✓ C) I. cümle hem anlamca hem biçimce olumsuzdur.✓ D) II. cümlede zarf tümleci kullanılmıştır. E) Her iki cümle de biçimce olumsuzdur. 232 12. Yük cün Aş de A) B

B 1. Ve Çukurova C 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyini Türkçe Kıyasıya düzlük uçurumlar, yamaçlar, dağlar kıyasıya ve Seyhan ve Ceyhan ve kara gözlü Yörük kızı, gördü mavi üniformalı Fransız'ı. Ve devam ettik ateşi ve ihaneti görmekte. Eşraf ve âyân ve mütehayyizânın çoğu ve ağalar: Bağdasar Ağa'dan Kellesi Büyük Mehmet Ağa'ya kadar, düşmanla birlik oldular. Ve inekleri, koyunları, keçileri sürüp götürüp çocukları öldürüp ve istiklâli yakıp yıktıkça düşman, dağa çıktı mavzerini, nacağını, çiftesini kapan ve çığ gibi çoğaldı çeteler ve köylülerden paşalar görüldü kara donlu köylülerden Ve bizim tarafa geçenler oldu Tunuslu ve Hindli kölelerden. Ve Türkistanlı Hacı Ahmet Kısık gözleri seyrek sakalı, hafif makineli tüfeğiyle dağlarda bir başına dolaştı hefu TÜRKÇE TESTİ Bu dizelerin anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Öykülemeden yararlanılmıştır. B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir. Kanılanı değiştirmek amaçlanmıştır. D) Benzetmeden yararlanılmıştır. Sayıp dökmelere yer verilmiştir. Benzeme des PALME YAYINEVİ 2. (1) Bir başka bu du kalkış dünya sağla kadar bir yig bütür yaşar bir rom ayrınt Bu pa düşü A) I 3. Yazm yazar ister. almal sürdü kendi erdirn Bu p parç olur? A) Y

20. Gök gürültüleri ve şimşek aydınlıklarıyla bölünmüş bir rüyanın hafifliğiyle bakıyor yüzün. Sabah, bir masal gibi sarıyor eşyayı. Güneş saçlarını donuk, üşengeç sisler ardında gezdiriyor. Bu masalın içinden, içli bir şarkı gibi sesleniyor yüzün. İstanbul; Çamlıca'da, Sarayburnu'nda ve Boğaz'ın kendi masalına aşina sırtlarında kanayan güneşin utangaç ışıklarıyla konuşuyor. Güz çiçekleri gibi ince ve soylu hüzünlerle, mutlu yalnızlıklarla besleniyor yaşama sevincin. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine yer verilmemiştir? A) İşitsel ve görsel ögelere B) Kişisel duygu ve düşüncelere C) Düşünceleri kanıtlayıcı örneklere D) Karşıt kavramlara E) Kişileştirmeye

her unsuru- plağanüstü ramanlık şeme nde Anonim halk edebiyatı hariç aşık tarzı halk edebiyatında ve tekke- tasavvuf halk edebiyatında şairler son dörtlükte / -- denir. beyitte adlarını söylerler. Buna ---- ya da ---- denir. Âşık ede- biyatında bir şairin başka şairleri anlatan şiirlerine Halk edebiyatında şiirler ---- adı verilen defterlerde toplanır. Bu defterlerde imla düzensizdir. Çok kullanılmasa da divan edebiyatındaki gibi ---- kullanımı vardır: inci diş, hilål kaş, servi boy... Yukarıdaki boşluklara aşağıdakilerden hangisi getirile- mez? A) côn B) pazmun tapşırma D) Saimame E) ozan 12

miş olduğu cak deniz- Tarihin en garlikla intlilerin da do- mirçok izci- 17. Felaketlere uğruyoruz, bu doğru ama Avrupa'da ve Rus- ya'nın batısında 1914-1945 arasında ölen 100 milyon ki- dürme adına teknoloji geliştirmemiz. Neden acaba bi- şiden sonra, asıl tuhaf olan bizim oturup hâlâ insan öl- limde ve teknolojide olağanüstü bir hız geliştiren beyni- Churchill, kariyerinin başında bir savaşta yalın kılıç bir miz ahlaksal düzlemde o kadar yavaş ilerliyor? Winston hidrojen bombasının kullanılmasına ilişkin bir belge im- süvari birliğinin başına geçmiştir. Yaşamının sonunda, zaladı. Aynı adam... Kusursuz bir gelişim... Ne yazık ki yalnızca silahlar ve iletişim için. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetme B) Öznellik C) Tartışma DÖmekleme E) Karşılaştırma 1

. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu var- dır? A) Esra, 1996 yılında Ukrayna'da bir yarışmaya katıldı. B) Adem, 1950 yıllarında modern şiirimizin başta gelen isim- lerinden biri olmuştur. C) İlk karşılaşmamızda bana bu kadar yakınlık göstermesine çok şaşırdım. D) Bence bu olaylar doğal akışına bırakmalıyız. E) Bu anlaşmazlıkların giderilmesi için zamana gerek var.

5. te- "Bir kahkahanın eşlik etmediği her hakikati sahte saymalıyız: diyen Nietzsche'nin Batı kültürüne yönelttiği eleştirilerinin meline Sokrates'i oturtması tesadüf değildir. Sokratesçi kültü. rün etkisiyle gülme eylemi, sonraki çağlarda kusurlu kişilerin davranışlarını yansıtan eylemler olarak görülmüş; elinde yetki asasını tutan dünyevi iktidarlar, insanın bu eyleminin önüne geçmeye çalışmışlardır. Fakat insanlar, Orta Çağ karnavalları ile kendilerine dayatılan sınırları aşmış ve yeniden Eski Yunan karnavallarındaki evrensel kaynaşmaya bağlanmışlardır. Kar- navallar da insanlığın tarih boyunca kollektif bilinçaltında var ettiği "Altın Çağ" hayaline gerçeklik kazandırmıştır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? 7 E Somutlama A)Tanık gösterme B) Karşılaştırma DAçıklama Benzetme

aya göre cevaplayınız. önelik gizem, 18. yüzyılın bilim insanının mantar emlemesine kadar doğaüstü anlamlar arın mantarları andığı - in uygun koşulların mantarların ktığını layan köklerinin anda ortaya yla meydana lusturmak =idir? 43 14.-15. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yaşamak başlı başına bir öğrenme sürecidir. Öğretirken de öğreniriz. Hele bir dili başka Kültürden gelenlere aktarıyorsaniz öğretme ve öğrenme iç içe geçer. Yabancı öğrenciler dilin inceliklerini anlamaya başladıktan sonra Türkçeyi onlara kültür boyutunda kavratmak, öğretmede farklı yöntemler kullanmayı zorunlu hâle getirir. Dili öğrenmek isteyenlerin seviyelerini göz önünde bulundurarak mümkün olduğunca kısa metinlerle, şiirlerle bu süreci hızlandırabilirsiniz mesela. Böyle durumlarda Enis Behiç'in "Hatıra" şiiri benim favori metinlerimden biri olmuştur. Bu şiirin, o güne kadar öğretilenlerin bir bölümüne -sıralama tekniği ile- göndermeler yapması bu tercihteki ilk neden olarak görülebilir. İkinci neden şiirin éstelenmiş olmasıdır. Türkçeyi yabancılara öğretmede, musiki denen bir başka sihirli el girer devreye bu noktada. 14. Bu parçaya göre Di öğretimindeki araçlar çeşitlendikçe öğrenme süreci hızlanır ve kolaylaşır. Dil öğretiminin başarılı olmas öğreticiye olduğu kadar öğrenene de bağlıdır Deneme 7 III. Yabancı dil öğretiminin temel noktası kelimelerin şimırli dünyalarına tutunmaktır. yargılarından hangien doğrudur? YalnizT B) Yalnız 11 DI ve III Hammk gösterme L Koşul belirtme musiknin Sihir E) I, II ve III 15. Bu metnin anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Örnek verme B) Tanımlama yapma C) Ara söz kullanma Diğer sayfaya geçiniz.

(1) Amerika'nın "tabloid cinayet yazarlarından biri olarak ad- landırılan James M. Cain, Dashiell Hammett ve Raymond Chandler'dan sonra 1930'lu-40'li yıllarda Amerikan edebi- yatı ve sinemasında çok sevilen temalara yer verdiği roman- lanıyla popüler bir yazar olmuştu. (1) Ancak James M. Cain: Dashiell Hammett ve Raymond Chandler gibi kaosa bir dü- zen getiren dedektif bakış açısını kullanmak yerine ihanete uğramış, genellikle cahil, kendisine umutsuzca bir çıkış ara- yan kahramanların bakış açısına yer verdi. (III) Felakete sü- rüklenen erkekler tarafından anlatılan Postacı Kapıyı İki Kez Çalar ve Çifte Tazminat adlı ilk romanları sinemaya da akta- nılmış, dünya çapında çok geniş bir okur kitlesine ulaşmış- ti. (IV) Kurgunun merkezine kadını yerleştirerek okurun kar- şısına bambaşka bir kimlikle çıktığı Mildred Pierce adlı çok okunan romanı da çok geçmeden efsanevi Casablanca fil- minin unutulmaz yönetmeni Michael Curtiz tarafından beyaz perdeye aktarıldı. (V) Michael Curtiz'in 1945 tarihli filmini izle- yen James M. Cain okurları, romanda karşılaşmadıkları kri- minal motifleri görünce durumu garipsediler çünkü film, ya- zarın önceki romanlarıyla elde ettiği ün göz önüne alınarak "kara film" tarzında kurgulanmıştı. 13. Bu parçadan James M. Cain ile ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisine ulaşılabilir? lanmış cü nemez? A) Adını, döneminin önde gelen polisiye roman yazarları arasına yazdırmıştır. A 1. cü oldu B Cinayet romanları yazmaya başlamasında iki yazarın yapıtları etkili olmuştur. B 11. c lan 15. Le a Romanlarındaki olaylara yaklaşım tarzı, ardılı olduğu yazarlarla örtüşmektedir. le D Romanlarında alışılmışın dışında uygulamalar dene- mekten uzak durmuştur. Romanlarının sinemaya aktarılmasında orijinal yapıya bağlı kalınmamasını yadırgamıştır. C

27. (1) Bir mektup yazmadan önce düşünmek gerekiyor ve yaz- dıktan sonra da onu zarfa koyup kapatmak gerekiyorsa ya- pacağımız tüm işlerde bu ön ve son işlemleri yapmamız, zihnimizi kontrol etmekte bize yardımcı olacaktır. (II) Yaptı- ğımız işi bitirdiğimizde o işin üzerine bir değerlendirme yap- mak yerinde olacaktır. (III) Böylece iş zihinde de tamamla- nacaktır. (IV) Aksi takdirde biz dinlenmeye gidebiliriz ancak zihnimizde konunun devam etme ihtimali oldukça yüksektir. (V) İhtiyaç duyacağımız diğer vakte kadar kapalı ve zihnimi- zi rahatsız etmeyecek bir şekilde kalacaktır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Konuyu zihinde de tamamlamak, o şeyi aynı bir mektubu zarfa koyup zarfı mühürlemek gibi olacaktır." cümlesi getirilmelidir? A) I B) II III D) IV E) V

k la a- m- en ak et- eltir, mü- yu- ilir? Iz III kul- İSTEK Yayınları 7. ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Uykusuzluk (insomnia), uykuya dalmayı ve uykuda kalmayı zorlaştıran ya da çok erken uyanmaya ve ye- niden uykuya dönememeye neden olan yaygın bir uy- ku bozukluğudur. Uykusuzluk hastalığı olan insanlar, uyandıklarında kendilerini yorgun hissederler. Uyku- suzluk sadece enerji seviyesi ve ruh hâlini değil, sağ- lığı, iş performansını ve yaşam kalitesini de azaltabi- lir. Sağlıklı bir yetişkinin ne kadar uykuya ihtiyacı ol- duğu kişiden kişiye değişse de uzmanlar gecede ye- di ila sekiz saatin yeterli olduğu görüşündendir. Bir- çok insan, hayatının bir döneminde günler veya haf- talar süren kısa süreli (akut) uykusuzluk yaşayabilir. Böyle durumlar genellikle stres veya travmatik bir olay sonucunda gözlenir. Ancak bazı insanlar bir ay veya daha uzun süren uzun süreli (kronik) uykusuzluk ya- şar. Uykusuzluğun kendisi birincil sorun olabilir veya farklı bir tıbbi durum ya da kullanılan ilaçlar nedeniy- le oluşabilir. AYT 3 7. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır. Örneklemeye başvurulmuştur. C Tanıma yer verilmiştir. Tanıma Nesnel anlatım kullanılmıştır. E) Terim anlamlı sözcüklere yer verilmiştir. dakilerden