Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

Hayatımızı çepeçevre saran akış olgusu tüm bilimsel
çalışmaların özünü oluşturması yönüyle yaşamımız-
da birçok olgudan daha önemli bir yere sahiptir. Akış;
zaman içerisinde bir şeyin yer değiştirmesi, hareket
etmesi ve dönüşmesidir demek mümkündür. Çev-
reye, tabiata ve hayata baktığımızda yaşayan her
şeyin akış hâlinde olması, akış ve hareketin hem
yaşamımız hem de bilimsel çalışmalar için merkezî
bir öneme sahip olduğuna işaret etmektedir. Zaman
içinde akmayan şey ölmüş demektir. Her durumu bu
akış perspektifinden incelemek mümkündür. Haya-
tımızda ve çevremizde akış sistemlerine her yerde
şahit oluruz; nehrin akışında, yıldırımda, toplumsal
hareketlilikte, paranın el değiştirmesi gibi pek çok
olayda görebiliriz.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Tanımlama yapılmıştır. +
B Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.
sturt
Ynerde
Örneklemeye başvurulmuştur
Betimlemeye yer verilmiştir.
E) Açıklayıcı anlatım tercih edilmiştir.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Hayatımızı çepeçevre saran akış olgusu tüm bilimsel çalışmaların özünü oluşturması yönüyle yaşamımız- da birçok olgudan daha önemli bir yere sahiptir. Akış; zaman içerisinde bir şeyin yer değiştirmesi, hareket etmesi ve dönüşmesidir demek mümkündür. Çev- reye, tabiata ve hayata baktığımızda yaşayan her şeyin akış hâlinde olması, akış ve hareketin hem yaşamımız hem de bilimsel çalışmalar için merkezî bir öneme sahip olduğuna işaret etmektedir. Zaman içinde akmayan şey ölmüş demektir. Her durumu bu akış perspektifinden incelemek mümkündür. Haya- tımızda ve çevremizde akış sistemlerine her yerde şahit oluruz; nehrin akışında, yıldırımda, toplumsal hareketlilikte, paranın el değiştirmesi gibi pek çok olayda görebiliriz. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Tanımlama yapılmıştır. + B Karşılaştırmadan yararlanılmıştır. sturt Ynerde Örneklemeye başvurulmuştur Betimlemeye yer verilmiştir. E) Açıklayıcı anlatım tercih edilmiştir.
ÖSYM
AYARINDA
Kedi sevmek insanları, sokaklar ve şeyleri sevmekten farklı bir
şey mi? Bilge Karasu "Kedi sevmek, kedinin, kendisini seven
-kendisinin de sevdiği- kişi karşısında umursamaz bağımsız-
lığını baştan kabul etmek demektir." der bir masalında. Ben
bu farklı sevme biçimini bundan daha iyi açıklayan bir cüm-
leye rastlamadım bugüne dek. Sahip olmayı yadsıyarak ya da
olmamayı göze alarak sevmek insanoğluna pek güç gelir. Sev-
giyle mülkiyet duygusu öteden beri ortak yaşar onda: Sevgi
bağını çoğu kez de tek yanlı, gerçek bir bağ hâline sokmaya
alışmıştır. Sevdiği kişinin bağımsızlığına da, kendi bağımsızlı-
eleştiri.
konų-
ğına da kolay kolay katlanamaz.
eninde sonunda, keď
su saymamak gerek gene de.
sevenler ve sevmeyenler olarak da pekâla ikiye ayrılabilirler.
Bir de benim gibi, yolun sonuna varamayacağını bile bile kedi
sevmeyi öğrenmeye çalışanlar vardır.
inson
le
GRF
VENİ VİDİ VİCİ
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi-
si söylenemez?
6
A Kişileştirme söz konusudur.
B)) Tanımlamaya yer verilmiştir.
C) Örneklemeden yararlanılmıştır.
Tartışmacı anlatımla oluşturulmuştur.
Tanık göstermeyle iddia güçlendirilmiştir.
B
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
ÖSYM AYARINDA Kedi sevmek insanları, sokaklar ve şeyleri sevmekten farklı bir şey mi? Bilge Karasu "Kedi sevmek, kedinin, kendisini seven -kendisinin de sevdiği- kişi karşısında umursamaz bağımsız- lığını baştan kabul etmek demektir." der bir masalında. Ben bu farklı sevme biçimini bundan daha iyi açıklayan bir cüm- leye rastlamadım bugüne dek. Sahip olmayı yadsıyarak ya da olmamayı göze alarak sevmek insanoğluna pek güç gelir. Sev- giyle mülkiyet duygusu öteden beri ortak yaşar onda: Sevgi bağını çoğu kez de tek yanlı, gerçek bir bağ hâline sokmaya alışmıştır. Sevdiği kişinin bağımsızlığına da, kendi bağımsızlı- eleştiri. konų- ğına da kolay kolay katlanamaz. eninde sonunda, keď su saymamak gerek gene de. sevenler ve sevmeyenler olarak da pekâla ikiye ayrılabilirler. Bir de benim gibi, yolun sonuna varamayacağını bile bile kedi sevmeyi öğrenmeye çalışanlar vardır. inson le GRF VENİ VİDİ VİCİ Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? 6 A Kişileştirme söz konusudur. B)) Tanımlamaya yer verilmiştir. C) Örneklemeden yararlanılmıştır. Tartışmacı anlatımla oluşturulmuştur. Tanık göstermeyle iddia güçlendirilmiştir. B
Saf şiir anlayışı, Türk edebiyatında özellikle
1940-1960 yılları arasında Ahmet Hamdi
Tanpınar, Necip Fazıl Kısakürek, Asaf Halet
Çelebi, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmet Muhip
Dıranas, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Behçet
Necatigil gibi sanatçılarla önemli bir şiir gele-
neği hâline gelmiştir. Saf şiir, şiirde dili her
şeyin üstünde tutmuş ve divan şiirinin biçimci
yapısından da etkinlenmiştir. Bu anlayış-
la yazılan şiirlerde ahenk ve etkili söyleyiş
önemlidir. Bu şiir geleneğinde amaç, dilde
saflaşmayı sağlayarak rahat söyleyişi bulabil-
mektir. Saf şiirde siyaset ve toplumcu görüş-
ler şiirin dışında bırakılmıştır. Masal, rüya,
zaman gibi düşsel temaların yanı sıra aşk,
ölüm, ayrılık gibi bireysel temalar da bu şiir-
lerde sıklıkla işlenmiştir.
3. Bu parçadan yola çıkılarak saf şiir anlayışı
için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Büyük şairlerce önemli bir akım oluştur-
duğu
B) Biçimselliğe önem verdiği
C) Şiirin söyleyişini ve güzelliğini önemsediği
D) Toplumsal konulardan uzak durduğu
E) Sosyal temaları bireysel temaların önüne
geçirdiği
4. Bu parçanın anlatım özelliklerinde aşağı-
dakilerden hangisi yoktur?
A) Açıklayıcı anlatım
B) Örnekleme
C) Nesnel anlatım
D) Tekdüze anlatım
E) Tanımlama
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Saf şiir anlayışı, Türk edebiyatında özellikle 1940-1960 yılları arasında Ahmet Hamdi Tanpınar, Necip Fazıl Kısakürek, Asaf Halet Çelebi, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmet Muhip Dıranas, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Behçet Necatigil gibi sanatçılarla önemli bir şiir gele- neği hâline gelmiştir. Saf şiir, şiirde dili her şeyin üstünde tutmuş ve divan şiirinin biçimci yapısından da etkinlenmiştir. Bu anlayış- la yazılan şiirlerde ahenk ve etkili söyleyiş önemlidir. Bu şiir geleneğinde amaç, dilde saflaşmayı sağlayarak rahat söyleyişi bulabil- mektir. Saf şiirde siyaset ve toplumcu görüş- ler şiirin dışında bırakılmıştır. Masal, rüya, zaman gibi düşsel temaların yanı sıra aşk, ölüm, ayrılık gibi bireysel temalar da bu şiir- lerde sıklıkla işlenmiştir. 3. Bu parçadan yola çıkılarak saf şiir anlayışı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Büyük şairlerce önemli bir akım oluştur- duğu B) Biçimselliğe önem verdiği C) Şiirin söyleyişini ve güzelliğini önemsediği D) Toplumsal konulardan uzak durduğu E) Sosyal temaları bireysel temaların önüne geçirdiği 4. Bu parçanın anlatım özelliklerinde aşağı- dakilerden hangisi yoktur? A) Açıklayıcı anlatım B) Örnekleme C) Nesnel anlatım D) Tekdüze anlatım E) Tanımlama
6. Yine bayram geldi, yine kış oldu
Dost, gözümüz hayal oldu, düş oldu
Yollarımız gurbet ile eş oldu
Günleri, günleri, bayram günleri
Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Çoğul ad kullanılmıştır.
B) Belirtisiz ad tamlaması vardır.
C) Tamlayanı düşmüş ad tamlaması vardır.
D) Edat kullanılmıştır.
E) Bağlaç kullanılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
6. Yine bayram geldi, yine kış oldu Dost, gözümüz hayal oldu, düş oldu Yollarımız gurbet ile eş oldu Günleri, günleri, bayram günleri Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Çoğul ad kullanılmıştır. B) Belirtisiz ad tamlaması vardır. C) Tamlayanı düşmüş ad tamlaması vardır. D) Edat kullanılmıştır. E) Bağlaç kullanılmıştır.
1-4
J
2. Parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A)
Deyime yer verilmemiştir.
B) Okura bilgi aktarılmıştır.
C) Karşılaştırma cümlesi vardır.
D) Sayısal veriler paylaşılmıştır.
Sayıp dökmeler söz konusudur.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
1-4 J 2. Parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Deyime yer verilmemiştir. B) Okura bilgi aktarılmıştır. C) Karşılaştırma cümlesi vardır. D) Sayısal veriler paylaşılmıştır. Sayıp dökmeler söz konusudur.
NITE - 1
GİRİŞ
1.
ŞIMDI
Kara mizah, düşündürücülüğü güldürücülüğünden ağır ba-
san buruk gülmecedir. Acı acı gülümsetir. Ağlamayla gül-
me, dramla komedi, bir bıçağın iki yüzü gibi birbirine uzak
ve birbirine yakındır; kara mizah bu bıçağın keskin sırtıdır.
Kara mizahın insanda acı bir tortusu kalır. Kahkahayla gül-
dürmez, gülümsetir. Gülmekle ağlamanın ikircimleştiği yer-
dir; kimisi için gülme olur, kimisi için acima.
Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından hangisine
başvurulmamıştır?
A) Benzetme
C) Karşılaştırma
B) Tanımlama
D) Somutlama (E) Tanık gösterme
4. 1. H
Č
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
NITE - 1 GİRİŞ 1. ŞIMDI Kara mizah, düşündürücülüğü güldürücülüğünden ağır ba- san buruk gülmecedir. Acı acı gülümsetir. Ağlamayla gül- me, dramla komedi, bir bıçağın iki yüzü gibi birbirine uzak ve birbirine yakındır; kara mizah bu bıçağın keskin sırtıdır. Kara mizahın insanda acı bir tortusu kalır. Kahkahayla gül- dürmez, gülümsetir. Gülmekle ağlamanın ikircimleştiği yer- dir; kimisi için gülme olur, kimisi için acima. Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından hangisine başvurulmamıştır? A) Benzetme C) Karşılaştırma B) Tanımlama D) Somutlama (E) Tanık gösterme 4. 1. H Č
1.
b
Tarih:
Her eser, çılgınca sarf edilen bir emeğin ürünüdür
kuşkusuz. Bu eser de böyle bir emeğin vücut bulmuş hâli.
Eserin, okuyanı hemencecik saran bir sıcaklığı var. Bu
sıcaklık, yazarın hayat tecrübelerinin bir yansıması olarak
girmiş esere. Daha ilk satırlarda benzerlerinden ayrıldığını
ispatlıyor ve okurlarına hayat karşısında nasıl bir duruş
sergilemeleri gerektiğini öğretiyor. Aynı zamanda her
okunuşta kendini yeniden üreten bir eser bu.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen eserin
bir özelliği değildir?
Etkileyicilik B) Otobiyografik içerik
D) Yol göstericilik
E) Sadelik
N
ye
Özgünlük
UcDa
Bes
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
1. b Tarih: Her eser, çılgınca sarf edilen bir emeğin ürünüdür kuşkusuz. Bu eser de böyle bir emeğin vücut bulmuş hâli. Eserin, okuyanı hemencecik saran bir sıcaklığı var. Bu sıcaklık, yazarın hayat tecrübelerinin bir yansıması olarak girmiş esere. Daha ilk satırlarda benzerlerinden ayrıldığını ispatlıyor ve okurlarına hayat karşısında nasıl bir duruş sergilemeleri gerektiğini öğretiyor. Aynı zamanda her okunuşta kendini yeniden üreten bir eser bu. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen eserin bir özelliği değildir? Etkileyicilik B) Otobiyografik içerik D) Yol göstericilik E) Sadelik N ye Özgünlük UcDa Bes
raton
sa
(1) Dil kirliliği; hava, su, çevre kirliliğine hatta ah-
lak ve siyaset kirliliğine benzemez. (II) Dil kir-
lendi mi düşüncenin ürünü olan güzellik, değer
yargıları, bilim, adalet de kirlenir. (III) Dil kirlili-
ği toplum kirliliği ile özdeştir. (IV) Dil düşünce-
ye, düşünceler de topluma biçim kazandırır. (V)
Dillerini koruyamayan toplumların, kimlik buna-
lımına düştükleri tarihsel bir olgudur.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin han-
gisinde karşılaştırma yapılmıştır?
ru
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
raton sa (1) Dil kirliliği; hava, su, çevre kirliliğine hatta ah- lak ve siyaset kirliliğine benzemez. (II) Dil kir- lendi mi düşüncenin ürünü olan güzellik, değer yargıları, bilim, adalet de kirlenir. (III) Dil kirlili- ği toplum kirliliği ile özdeştir. (IV) Dil düşünce- ye, düşünceler de topluma biçim kazandırır. (V) Dillerini koruyamayan toplumların, kimlik buna- lımına düştükleri tarihsel bir olgudur. Bu parçada numaralanmış cümlelerin han- gisinde karşılaştırma yapılmıştır? ru
1.
Annemin kokusu geliyor, başımı yastığa gömüp kokuyu
dolduruyorum içime. Sakinleştirici ilaç vermişler bana çok
tepki gösterince annemin yatağına yatırmışlar beni.
Hemşire olanları anlatırken yine uykuya dalıyorum. Pikapta
Müzeyyen Senar. "Benzemez kimse sana, tavrına hayran
olayım. Bakışından süzülen işvene kurban olayım." Annem
yüzüme bakmıyor. Annemin bakışını çalmışlar! "Daha iyi
misiniz?" diyor hemşire, gözlerimle iyiyim dediğimi
anlayınca odadan çıkıyor. Susuyor annem, hep susuyor,
susarken bize bakıyor gizli gizli. Bakışını görünce gizli gizli
seviniyorum.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur? (X
A) Devrik cümle kullanma
Tanık gösterme
C) Birinci kişili anlatımla oluşturulma
D) Birden fazla duyuya seslenme
Mecazlı söyleyişe yer verme
ben
B)
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
1. Annemin kokusu geliyor, başımı yastığa gömüp kokuyu dolduruyorum içime. Sakinleştirici ilaç vermişler bana çok tepki gösterince annemin yatağına yatırmışlar beni. Hemşire olanları anlatırken yine uykuya dalıyorum. Pikapta Müzeyyen Senar. "Benzemez kimse sana, tavrına hayran olayım. Bakışından süzülen işvene kurban olayım." Annem yüzüme bakmıyor. Annemin bakışını çalmışlar! "Daha iyi misiniz?" diyor hemşire, gözlerimle iyiyim dediğimi anlayınca odadan çıkıyor. Susuyor annem, hep susuyor, susarken bize bakıyor gizli gizli. Bakışını görünce gizli gizli seviniyorum. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? (X A) Devrik cümle kullanma Tanık gösterme C) Birinci kişili anlatımla oluşturulma D) Birden fazla duyuya seslenme Mecazlı söyleyişe yer verme ben B)
girdiler
ksürük
kleme
raylan
son
ışını
den
1. Barok tarzı, İtalya'da eski Roma mimarlığının
ilk çağ üslubunu taklitle başlamıştır. Yumuşak
ve mistik gotik tarzı büsbütün reddedilmişti.
Düz hatların yerini, yuvarlak hatlar almaya
başlamıştı. Eğri ve ters hatlar ise tezat mey-
dana getirecek biçimde kullanılıyordu. Bu tar-
zın başlıca özelliği süslerin çeşitli girinti çıkın-
tılarına, büyük yapıların cephelerine verilen
önemdir. Binalarda duvar süslemeleri azal-
mış, bunun yerine heykellere yer verilmiştir.
Bu tarzda barok mimarisine Fransa'daki sa-
raylarda rastlanmaktadır.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin
hangilerine başvurulmuştur?
A) Açıklama - Örnekleme
B) Açıklama - Tanımlama
C) Tartışma - Örnekleme
D) Betimleme - Benzetme
E) Öyküleme - Benzetme
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
girdiler ksürük kleme raylan son ışını den 1. Barok tarzı, İtalya'da eski Roma mimarlığının ilk çağ üslubunu taklitle başlamıştır. Yumuşak ve mistik gotik tarzı büsbütün reddedilmişti. Düz hatların yerini, yuvarlak hatlar almaya başlamıştı. Eğri ve ters hatlar ise tezat mey- dana getirecek biçimde kullanılıyordu. Bu tar- zın başlıca özelliği süslerin çeşitli girinti çıkın- tılarına, büyük yapıların cephelerine verilen önemdir. Binalarda duvar süslemeleri azal- mış, bunun yerine heykellere yer verilmiştir. Bu tarzda barok mimarisine Fransa'daki sa- raylarda rastlanmaktadır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangilerine başvurulmuştur? A) Açıklama - Örnekleme B) Açıklama - Tanımlama C) Tartışma - Örnekleme D) Betimleme - Benzetme E) Öyküleme - Benzetme
5
6-
Tarihî metinlerde bulunan özel sözcükler, bir dilin
çözümlenmesinde rol oynayabilir. Bu belgeler sayesinde
herhangi bir dilin ve toplumun tarihi, sosyolojisi, felsefesi,
edebiyatı, gelenek ve görenekleri gibi önemli pek çok unsur
hakkında fazlaca bilgiye ulaşılabilir. Bu bilgiler ışığında
toplumlar da geleceği daha iyi kavrar. Burada tam da
Thomsen'in Göktürk Yazıtları'nda okuduğu ilk sözcüklerden
biri olan "Türük" sözcüğünden söz etmek yerinde olacaktır.
Çünkü Thomsen, okuduğu bu sözcük sayesinde yazıtların
hangi ulusa ait olduğu hakkında o an için kısıtlı ya da tam
ispatlanamamış da olsa bir fikir sahibi olmuştur.
Aşağıdakilerin hangisi, bu parçadaki altı çizili
sözlerden herhangi biriyle ilişkilendirilemez?
A) Mecazlı söyleyiş kullanma
B) Gerekçeye dayandırma
C) Tanım yapma
D)
Kişisel yargıya yer verme
Karşılaştırma yapma
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
5 6- Tarihî metinlerde bulunan özel sözcükler, bir dilin çözümlenmesinde rol oynayabilir. Bu belgeler sayesinde herhangi bir dilin ve toplumun tarihi, sosyolojisi, felsefesi, edebiyatı, gelenek ve görenekleri gibi önemli pek çok unsur hakkında fazlaca bilgiye ulaşılabilir. Bu bilgiler ışığında toplumlar da geleceği daha iyi kavrar. Burada tam da Thomsen'in Göktürk Yazıtları'nda okuduğu ilk sözcüklerden biri olan "Türük" sözcüğünden söz etmek yerinde olacaktır. Çünkü Thomsen, okuduğu bu sözcük sayesinde yazıtların hangi ulusa ait olduğu hakkında o an için kısıtlı ya da tam ispatlanamamış da olsa bir fikir sahibi olmuştur. Aşağıdakilerin hangisi, bu parçadaki altı çizili sözlerden herhangi biriyle ilişkilendirilemez? A) Mecazlı söyleyiş kullanma B) Gerekçeye dayandırma C) Tanım yapma D) Kişisel yargıya yer verme Karşılaştırma yapma
6. Masal tadında manzaralar sunan Sinop Kalesi'ndeki bir-
kaç saatlik geziden sonra şehrin iç bölgelerine doğru
uzanıyorum. "Türkiye'nin en kuzey ucunu görünüz!" yazılı
tabelayı izliyorum. Gittikçe güzelleşen yılankavi asfalt yol,
hemen her virajda pastoral kır manzaraları seriyor önüme.
Bir yanda Karadeniz'in iyot yüklü rüzgârlarının okşadığı
böğürtlen çalıları, diğer yanda seyrek ağaçların güzelleş-
tirdiği yumuşak kıvrımlı tepeler... Anton Çehov hikâyesi ta-
dında taşra manzaraları, fotoğraf makinemi şenlendiriyor.
Şehir merkezinden yaklaşık 20 kilometre sonra Karade-
niz'in masmavi dalgalarının gün boyu yıkamaktan yorul-
madığı kayalık sahile ulaşıyorum.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden
yararlanılmamıştır?
A) Örnekleme
B) Betimleme
C) Benzetme
D Karşılaştırma
E) Kişileştirme
8
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
6. Masal tadında manzaralar sunan Sinop Kalesi'ndeki bir- kaç saatlik geziden sonra şehrin iç bölgelerine doğru uzanıyorum. "Türkiye'nin en kuzey ucunu görünüz!" yazılı tabelayı izliyorum. Gittikçe güzelleşen yılankavi asfalt yol, hemen her virajda pastoral kır manzaraları seriyor önüme. Bir yanda Karadeniz'in iyot yüklü rüzgârlarının okşadığı böğürtlen çalıları, diğer yanda seyrek ağaçların güzelleş- tirdiği yumuşak kıvrımlı tepeler... Anton Çehov hikâyesi ta- dında taşra manzaraları, fotoğraf makinemi şenlendiriyor. Şehir merkezinden yaklaşık 20 kilometre sonra Karade- niz'in masmavi dalgalarının gün boyu yıkamaktan yorul- madığı kayalık sahile ulaşıyorum. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmamıştır? A) Örnekleme B) Betimleme C) Benzetme D Karşılaştırma E) Kişileştirme 8
şünüyo-
paragraf.
n. Haya-
yük bir
Syle bil-
tavsiye
watım :
tediğin
uğunu
her-
a tra-
vaşa-
arip-
kıl-
sine
2
8
G
Ü
N
D
E
7. Büyükler sayılara bayılırlar, Yeni bir arkadaş edin-
diniz diyelim; onun hakkında hiçbir zaman asıl sor-
maları gerekenleri sormazlar. "Sen nasılsın" de-
mezler örneğin. Ya da "Hangi oyunları sever?" "Ke-
lebek koleksiyonu var mı" diye sormazlar. Onun ye-
rine "Kaç yaşında"?" derler. "Kaç kardeşi var? Kaç
kilo? Babası kaç para kazanıyor?", bu bilgilerle ta-
nıyabileceklerini sanırlar arkadaşınızı. Eğer büyük-
lere "Güzel bir ev gördüm, kırmızı kiremitli, pence-
relerinde saksılar, damında ise kumrular var" der-
seniz, nasıl bir evden söz etmekte olduğunuzu bir
türlü anlamazlar.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han-
gileri ağır basmaktadır?
A) Öyküleme - Betimleme
B) Betimleme - Açıklama
C) Öyküleme - Tartışma
D) Betimleme - Karşılaştırma
E) Drnekleme - Tartışma
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
şünüyo- paragraf. n. Haya- yük bir Syle bil- tavsiye watım : tediğin uğunu her- a tra- vaşa- arip- kıl- sine 2 8 G Ü N D E 7. Büyükler sayılara bayılırlar, Yeni bir arkadaş edin- diniz diyelim; onun hakkında hiçbir zaman asıl sor- maları gerekenleri sormazlar. "Sen nasılsın" de- mezler örneğin. Ya da "Hangi oyunları sever?" "Ke- lebek koleksiyonu var mı" diye sormazlar. Onun ye- rine "Kaç yaşında"?" derler. "Kaç kardeşi var? Kaç kilo? Babası kaç para kazanıyor?", bu bilgilerle ta- nıyabileceklerini sanırlar arkadaşınızı. Eğer büyük- lere "Güzel bir ev gördüm, kırmızı kiremitli, pence- relerinde saksılar, damında ise kumrular var" der- seniz, nasıl bir evden söz etmekte olduğunuzu bir türlü anlamazlar. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han- gileri ağır basmaktadır? A) Öyküleme - Betimleme B) Betimleme - Açıklama C) Öyküleme - Tartışma D) Betimleme - Karşılaştırma E) Drnekleme - Tartışma
20. Cadı kültü modern dönemlerde kendisinden çokça
bahsedilen bir olgudur. Batida Cadılar Bayramı'ndan
tutun da Witca dinine kadar bir yelpazede, konu sürekli
gündemde tutulur. Başta sinema endüstrisi olmak üze-
re görsel sanatların ilgi alanları içindedir. Ne var ki mo-
dern dönemlerde kullanılan cadı imgesi 15-16. yüzyıl
Avrupası'na aittir. O tarihler aynı zamanda cadı korkusu-
nun ve cadı avinin en tepede seyrettiği dönemlerdir. Ne
var ki bu dönemlerde de Bilge Kadın kültünün yarattığı
korku bilinçaltlarına o kadar yerleşmişti ki cadı avi Hris-
tiyan kültürünün egemen kıldığı, erkek egemen toplum
düzenine uymayan inançların ve kültürlerin ortadan kal-
dırılması hareketinin belirgin bir görüntüsünden başka
bir şey değildir. Bugün artık unutulmuş bir tarih olan
Avrupa'nın Bilge Kadınları toprağın altından gerçeklerin
ortaya çıkacağı günü bekliyor olmalıdırlar.
Bu parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Neden-sonuç cümlesi bulunur.
B) Alıntılama yapılmıştır.
C) Örneklemeye başvurulmuştur.
D) Tahmin cümlesi yer alır.
E) Açıklayıcı anlatım kullanılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
20. Cadı kültü modern dönemlerde kendisinden çokça bahsedilen bir olgudur. Batida Cadılar Bayramı'ndan tutun da Witca dinine kadar bir yelpazede, konu sürekli gündemde tutulur. Başta sinema endüstrisi olmak üze- re görsel sanatların ilgi alanları içindedir. Ne var ki mo- dern dönemlerde kullanılan cadı imgesi 15-16. yüzyıl Avrupası'na aittir. O tarihler aynı zamanda cadı korkusu- nun ve cadı avinin en tepede seyrettiği dönemlerdir. Ne var ki bu dönemlerde de Bilge Kadın kültünün yarattığı korku bilinçaltlarına o kadar yerleşmişti ki cadı avi Hris- tiyan kültürünün egemen kıldığı, erkek egemen toplum düzenine uymayan inançların ve kültürlerin ortadan kal- dırılması hareketinin belirgin bir görüntüsünden başka bir şey değildir. Bugün artık unutulmuş bir tarih olan Avrupa'nın Bilge Kadınları toprağın altından gerçeklerin ortaya çıkacağı günü bekliyor olmalıdırlar. Bu parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Neden-sonuç cümlesi bulunur. B) Alıntılama yapılmıştır. C) Örneklemeye başvurulmuştur. D) Tahmin cümlesi yer alır. E) Açıklayıcı anlatım kullanılmıştır.
15
13. "En değerli varlığınız nedir?" diye sorsalar hemen herkes
farklı bir yanıt verir. En değerli varlığı olarak kimi ailesini,
kimi ülkesini, kimi de dilini öne sürer. Şöyle bir düşünecek
olursak "En değerli varlığım dilimdir." diyenlerin haklı oldu-
ğunu görürürüz. Nasıl mı? İnsanoğlu doğal ve toplumsal
çevresini hep dili aracılığıyla tanımıştır. Witgenstein, "Dili
min sınırları dünyamın sınırlarıdır." diyor. Diyeceğim ki ben
de Witgenstin gibi dünyayı, toplumu, çevreyi dilim aracılığıy-
la kavrıyor, yorumluyor ve güzelleştirmeye çalışıyorum.
Bu parçanın anlatımında aşağıda verilenlerin hangile-
rinden yararlanılmıştır?
DIVI
A) Açıklama - örnekleme
B) Tartışma - tanık gösterme
Karşılaştırma - örnekleme
D) Tanık gösterme - öyküleme
E) Betimleme - karşılaştırma
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
15 13. "En değerli varlığınız nedir?" diye sorsalar hemen herkes farklı bir yanıt verir. En değerli varlığı olarak kimi ailesini, kimi ülkesini, kimi de dilini öne sürer. Şöyle bir düşünecek olursak "En değerli varlığım dilimdir." diyenlerin haklı oldu- ğunu görürürüz. Nasıl mı? İnsanoğlu doğal ve toplumsal çevresini hep dili aracılığıyla tanımıştır. Witgenstein, "Dili min sınırları dünyamın sınırlarıdır." diyor. Diyeceğim ki ben de Witgenstin gibi dünyayı, toplumu, çevreyi dilim aracılığıy- la kavrıyor, yorumluyor ve güzelleştirmeye çalışıyorum. Bu parçanın anlatımında aşağıda verilenlerin hangile- rinden yararlanılmıştır? DIVI A) Açıklama - örnekleme B) Tartışma - tanık gösterme Karşılaştırma - örnekleme D) Tanık gösterme - öyküleme E) Betimleme - karşılaştırma
20. Koca Ali yerinden oynamadı zaten biraz başı ağrıyordu
Mesnevi dinler açılırım, dedi. Büyük bir huzur içinde
iki garip dervişin ruhu ürperten nağmeleriyle kendin-
den geçti. Her âşık gibi onun kalbinde de sonsuz bir
duygulanma, bir heyecan, bir coşku yeteneği vardı en
küçük bir olayla coşardı. Anlamını bilmediği bu dilin
tanrısal uyumu, onun sakin kanını sular altında saklı
derin bir girdap gibi kaynattı. Her tarafı nedensiz bir
sarsıntı ile titriyor, sökülmez bir hıçkırık boğazına takılır
gibi oluyordu sonrasında dışarı çıkınca doğru dükkâna
girmedi. Yürüdü, yürüdü... Mandıralara giden tahta
köprüde durdu, kenara dayandı; derenin dibine yan-
sıyan yıldızlar çakıl taşları gibi parlıyordu. Daldı gitti...
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi-
ne yer verilmemiştir?
A) Benzetme
B) Karşılaştırma
C) Örnekleme
D) Betimleme
E) Doğrudan aktarım
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
20. Koca Ali yerinden oynamadı zaten biraz başı ağrıyordu Mesnevi dinler açılırım, dedi. Büyük bir huzur içinde iki garip dervişin ruhu ürperten nağmeleriyle kendin- den geçti. Her âşık gibi onun kalbinde de sonsuz bir duygulanma, bir heyecan, bir coşku yeteneği vardı en küçük bir olayla coşardı. Anlamını bilmediği bu dilin tanrısal uyumu, onun sakin kanını sular altında saklı derin bir girdap gibi kaynattı. Her tarafı nedensiz bir sarsıntı ile titriyor, sökülmez bir hıçkırık boğazına takılır gibi oluyordu sonrasında dışarı çıkınca doğru dükkâna girmedi. Yürüdü, yürüdü... Mandıralara giden tahta köprüde durdu, kenara dayandı; derenin dibine yan- sıyan yıldızlar çakıl taşları gibi parlıyordu. Daldı gitti... Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi- ne yer verilmemiştir? A) Benzetme B) Karşılaştırma C) Örnekleme D) Betimleme E) Doğrudan aktarım