Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

2. Hayatın en önemli gerçeği samimiliktir. Bu itibarla hayat ile
bağı olan edebiyat mutlaka samimi bir edebiyattır denilebilir.
Hayatı en gizli en karışık yönleriyle anlatmayan duygularımızı
tıpkı hayatta olduğu gibi saf ve derin bir şekilde duyurmayan
elemlerimizi felaketlerimizi açık açık yansıtmayan bir edebi-
yat hayat ile ilgisiz ve sahte bir edebiyattır. Öyle bir edebiyat
kelimeleri dizip onları işleyen pek hünerli kuyumcular çıkara-
bilir. Belki onlar çok süslü çok göz alıcı şeyler yapabilirler.
Fakat ne yazık ki bütün bu sahte ürünler muntazam kış bah-
çelerinde yetişen iri yapraklı parlak renkli çiçekleri andırır.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır
basmaktadır?
A) Tanımlama-Örneklendirme-Tartışma
B)
Açıklama-Karşılaştırma-Benzetme
C) Karşılaştırma-Örneklendirme-Sayısal Verilerden Yararlan-
ma
D) Açıklama-Tanık Gösterme-Benzetme
E) Tartışma-Tanımlama-Öyküleme
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
2. Hayatın en önemli gerçeği samimiliktir. Bu itibarla hayat ile bağı olan edebiyat mutlaka samimi bir edebiyattır denilebilir. Hayatı en gizli en karışık yönleriyle anlatmayan duygularımızı tıpkı hayatta olduğu gibi saf ve derin bir şekilde duyurmayan elemlerimizi felaketlerimizi açık açık yansıtmayan bir edebi- yat hayat ile ilgisiz ve sahte bir edebiyattır. Öyle bir edebiyat kelimeleri dizip onları işleyen pek hünerli kuyumcular çıkara- bilir. Belki onlar çok süslü çok göz alıcı şeyler yapabilirler. Fakat ne yazık ki bütün bu sahte ürünler muntazam kış bah- çelerinde yetişen iri yapraklı parlak renkli çiçekleri andırır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? A) Tanımlama-Örneklendirme-Tartışma B) Açıklama-Karşılaştırma-Benzetme C) Karşılaştırma-Örneklendirme-Sayısal Verilerden Yararlan- ma D) Açıklama-Tanık Gösterme-Benzetme E) Tartışma-Tanımlama-Öyküleme
4- Bilimsel bir gözlem, bilimde başka edebiyatta başka bir anlam değeriyle ortaya çıkar, bilgi içeriği iki
yerde tipatıp aynı olsa da. Sözgelimi bir biyoloji kitabında, yaşlılık sorunlarını işleyen bir uzmanlık tümcesi
okuyoruz: "Insan genellikle kaplumbağadan daha az yaşar." Aynı tümceyle M.Ş.E'nin bir öyküsünde kar-
şılaştık mı, bilimdekiyle eşbilgisel ama ortam başkalığında gene de onunla anlamdaş olmayan bir tümce
bu. Bu metinde düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır?
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
4- Bilimsel bir gözlem, bilimde başka edebiyatta başka bir anlam değeriyle ortaya çıkar, bilgi içeriği iki yerde tipatıp aynı olsa da. Sözgelimi bir biyoloji kitabında, yaşlılık sorunlarını işleyen bir uzmanlık tümcesi okuyoruz: "Insan genellikle kaplumbağadan daha az yaşar." Aynı tümceyle M.Ş.E'nin bir öyküsünde kar- şılaştık mı, bilimdekiyle eşbilgisel ama ortam başkalığında gene de onunla anlamdaş olmayan bir tümce bu. Bu metinde düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır?
10. Aşağıdaki dizelerden hangisi ayraç içindeki söz sa-
natını örneklendirmez?
A) Gülüm şöyle, gülüm böyle demektir yâre mu'tâdım
Seni ey gül sever cânım ki cânâne hitabımsın (tekrir)
B) Bir gün gelecek sen de perişan olacaksın
Ey gonca bu cem'iyyeti her dem mi sanırsın (istiare)
C) Öteler öteler, gayemin malı
Mesafe ekinim, zaman madenim (aliterasyon)
D) Bu kadar letafet çünkü sende var
Beyaz gerdanında bir de ben gerek (kinaye)
E) Gözlerin simsiyah, dudaklar mercan
Seni bekliyorum o gün bugündür (teşbih)
1-A
2-F
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
10. Aşağıdaki dizelerden hangisi ayraç içindeki söz sa- natını örneklendirmez? A) Gülüm şöyle, gülüm böyle demektir yâre mu'tâdım Seni ey gül sever cânım ki cânâne hitabımsın (tekrir) B) Bir gün gelecek sen de perişan olacaksın Ey gonca bu cem'iyyeti her dem mi sanırsın (istiare) C) Öteler öteler, gayemin malı Mesafe ekinim, zaman madenim (aliterasyon) D) Bu kadar letafet çünkü sende var Beyaz gerdanında bir de ben gerek (kinaye) E) Gözlerin simsiyah, dudaklar mercan Seni bekliyorum o gün bugündür (teşbih) 1-A 2-F
5. Çukurova bayramlığın giyerken
Çıplaklığın üzerinden soyarken
Şubat ayı kış yelini kovarken
Cennet demek sana yakışır dağlar
Bu dörtlüğün nazım türü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Taşlama
B) Ağıt
(C) Güzelleme
D) Koçaklama
E) Varsağı
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
5. Çukurova bayramlığın giyerken Çıplaklığın üzerinden soyarken Şubat ayı kış yelini kovarken Cennet demek sana yakışır dağlar Bu dörtlüğün nazım türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Taşlama B) Ağıt (C) Güzelleme D) Koçaklama E) Varsağı
D
. 18. Enver Paşa, yanına para almadığı için her öğün önüne ko-
nulan taze fasulyeyi yemek zorundadır. Parası olan tutuk-
lular, dışarıdan yemek getirebilirken Enver Paşa, ne ya-
zık ki her gün taze fasulyeyle karnını doyurmak zorunda-
dır. Taze fasulye yemekten rahatsızlanan Enver Paşa, pa-
ra kazanmak için bir yol bulur: Bolşeviklerin resmini yapa-
caktır. Gardiyanların portrelerini yapan Enver Paşa'nın ka-
zandığı paralarla sağlığı da düzelmeye başlar. Ünü kulak-
tan kulağa yayılan Enver Paşa'dan hapishane müdürü de
kendi resmini yapmasını ister. Enver Paşa, yaptığı resim
karşılığında para almadığı hapishane müdürüyle dost olur.
Öyle ki bir dönemin harbiye nazırı, müdürün evine gitmek-
te, birlikte yemek yemekte ve ailenin resmini yapmaktadır.
dib Bu parçada
1. Öyküleme +
II. Karşılaştırma
III. Üçüncü kişili anlatım
IV. Benzetme
numaralanmış kavramlardan hangileri kullanılmıştır?
A) I ve
B) I ve III
C) II ve TV
O!.
D) I, II ve III
E) I, II, III ve IV
19.
+
MIRAY YAYINLARI
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
D . 18. Enver Paşa, yanına para almadığı için her öğün önüne ko- nulan taze fasulyeyi yemek zorundadır. Parası olan tutuk- lular, dışarıdan yemek getirebilirken Enver Paşa, ne ya- zık ki her gün taze fasulyeyle karnını doyurmak zorunda- dır. Taze fasulye yemekten rahatsızlanan Enver Paşa, pa- ra kazanmak için bir yol bulur: Bolşeviklerin resmini yapa- caktır. Gardiyanların portrelerini yapan Enver Paşa'nın ka- zandığı paralarla sağlığı da düzelmeye başlar. Ünü kulak- tan kulağa yayılan Enver Paşa'dan hapishane müdürü de kendi resmini yapmasını ister. Enver Paşa, yaptığı resim karşılığında para almadığı hapishane müdürüyle dost olur. Öyle ki bir dönemin harbiye nazırı, müdürün evine gitmek- te, birlikte yemek yemekte ve ailenin resmini yapmaktadır. dib Bu parçada 1. Öyküleme + II. Karşılaştırma III. Üçüncü kişili anlatım IV. Benzetme numaralanmış kavramlardan hangileri kullanılmıştır? A) I ve B) I ve III C) II ve TV O!. D) I, II ve III E) I, II, III ve IV 19. + MIRAY YAYINLARI
P
O
12. En eski çağlardan beri büyük diye tanınmış yazar-
6
E
3
6
ları, ozanları düşünüyorum da hepsi kendilerini yı-
ğınlara beğendirmeye, çoğunluk tarafından sevil-
meye özenmemişler mi? Aiskhylos, Sophokles,
Euripides Atina'da yarışmalara girmemişler mi?
Moliere sarayda oynamasına rağmen yazdıkları-
ni kamuya duyurmak, beğendirmek istememiş mi?
Bir oyunu görmeye gelenlerden biri, kimsenin bil-
mediği, tanımadığı halktan biri, kalkıp da:"Yaşa,
Moliere!" diye bağırınca o büyük yazar sevinme-
miş.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Yazar, düşüncelerini dile getirirken örneklendir-
meden yararlanmıştır.
B) Yazar, soru cümleleriyle okuyucuyu metnin içine
çekmeye çalışmıştır.
C) Yazar, düşüncelerini desteklemesi açısından ta-
nık göstermeye başvurmuştur.
D) Yazar, metnin genelinde düşüncelerini okuyucu-
ya kabul ettirme çabası içerisindedir.
E) Yazar, okuyucuyu bilgilendirme amacı taşımak-
tadır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
P O 12. En eski çağlardan beri büyük diye tanınmış yazar- 6 E 3 6 ları, ozanları düşünüyorum da hepsi kendilerini yı- ğınlara beğendirmeye, çoğunluk tarafından sevil- meye özenmemişler mi? Aiskhylos, Sophokles, Euripides Atina'da yarışmalara girmemişler mi? Moliere sarayda oynamasına rağmen yazdıkları- ni kamuya duyurmak, beğendirmek istememiş mi? Bir oyunu görmeye gelenlerden biri, kimsenin bil- mediği, tanımadığı halktan biri, kalkıp da:"Yaşa, Moliere!" diye bağırınca o büyük yazar sevinme- miş. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yazar, düşüncelerini dile getirirken örneklendir- meden yararlanmıştır. B) Yazar, soru cümleleriyle okuyucuyu metnin içine çekmeye çalışmıştır. C) Yazar, düşüncelerini desteklemesi açısından ta- nık göstermeye başvurmuştur. D) Yazar, metnin genelinde düşüncelerini okuyucu- ya kabul ettirme çabası içerisindedir. E) Yazar, okuyucuyu bilgilendirme amacı taşımak- tadır.
73. Güneş'te lekesiz günlerin fazlalığı ve çevrimde çok az leke gözlenmesi, gelecek birkaç on yıl içinde bir mini Buzul Çağı
olabileceği üzerine tartışmaları başlattı. Son yıllarda Güneş'ten Dünya'ya gelen enerjideki azalma %0,1'e yakın mertebe-
de. Bu da yaklaşık üç yıllık mevcut karbondioksit büyümesini karşılayacak oranda. Bu nedenle tartışmalı da olsa böyle
düşük şiddette bir manyetik etkinlik veya Güneş enerjisinde küçük bir azalma, insan faaliyetlerinin neden olduğu birkaç
yıllık ısınmayı dengelemeye hizmet edecek gibi görünüyor. Başka bir deyişle, insanların fosil yakıtları yakmasından kay-
naklanan sera gazı salınımlarının neden olduğu ısınma, uzun sürebilecek bir olası "Güneş minimumunun" neden olacağı
on yıllarca sürecek soğutmadan birkaç kat daha fazladır. Sonuç olarak Güneş biraz fazla uyusa ve bu nedenle enerjisini
uzun süre %0,1-0,2 oranında daha az gönderse bile Dünya'da küresel ısınma devam edeceğe benziyor.
Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kesin ve ispatlanabilir yargılar içermektedir
B) Tartışmacı anlatımdan yararlanılmıştır.
C) Sayısal verilere yer verilmiştir.
D) Doğrudan anlatım tercih edilmiştir.
E) Karşılaştırmaya başvurulmuştur.
MEB 2021-2022 Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü
●
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
73. Güneş'te lekesiz günlerin fazlalığı ve çevrimde çok az leke gözlenmesi, gelecek birkaç on yıl içinde bir mini Buzul Çağı olabileceği üzerine tartışmaları başlattı. Son yıllarda Güneş'ten Dünya'ya gelen enerjideki azalma %0,1'e yakın mertebe- de. Bu da yaklaşık üç yıllık mevcut karbondioksit büyümesini karşılayacak oranda. Bu nedenle tartışmalı da olsa böyle düşük şiddette bir manyetik etkinlik veya Güneş enerjisinde küçük bir azalma, insan faaliyetlerinin neden olduğu birkaç yıllık ısınmayı dengelemeye hizmet edecek gibi görünüyor. Başka bir deyişle, insanların fosil yakıtları yakmasından kay- naklanan sera gazı salınımlarının neden olduğu ısınma, uzun sürebilecek bir olası "Güneş minimumunun" neden olacağı on yıllarca sürecek soğutmadan birkaç kat daha fazladır. Sonuç olarak Güneş biraz fazla uyusa ve bu nedenle enerjisini uzun süre %0,1-0,2 oranında daha az gönderse bile Dünya'da küresel ısınma devam edeceğe benziyor. Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kesin ve ispatlanabilir yargılar içermektedir B) Tartışmacı anlatımdan yararlanılmıştır. C) Sayısal verilere yer verilmiştir. D) Doğrudan anlatım tercih edilmiştir. E) Karşılaştırmaya başvurulmuştur. MEB 2021-2022 Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü ●
AAA
24. Sinemanın Türkiye'deki serüveninde yabancı filmler
ağırlıklı bir yer oluşturmakta. Yeni bin yılın ilk on
yıllarında özellikle Amerikan sinemasının ürünleri,
dünyanın başka birçok yerinde olduğu gibi, Türkiye film
pazarında da baskın bir konumda. Türkiye'nin küresel
ortama entegre ve Avrupa Birliği üyesi olma çabalarının
yoğunlaştığı bu sancılı yeni dönem, sinema alanında da
kendi parametrelerini oluşturdu. Türkiye'de film yapımı.
1990 sonrasında marjinal bir uğraş hâline geldi, bir
yandan da uluslararası bir boyut kazandı. Eurimages
üyeliği, Türk sinemasına uluslararası ortak yapım ve
görece de olsa dış pazar olanaklarını açarken filmlerde
ele alınan konular, anlatım biçimleri ve oyunculuk tarzları
açısından geleneksel olanla bir kopuş gerçekleşti.
Ağırlıklı olarak sanat sineması doğrultusunda bir eğilim
ortaya çıktı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Karşılaştırma
B) Öznel cümle
CÖyküleme
D) Terim
E) Açıklama
26. Şeke
zevk
içgü
her
Bur
kah
SÖZ
pira
kac
iste
Bir
ras
ha
iki
B
BH
h
A
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
AAA 24. Sinemanın Türkiye'deki serüveninde yabancı filmler ağırlıklı bir yer oluşturmakta. Yeni bin yılın ilk on yıllarında özellikle Amerikan sinemasının ürünleri, dünyanın başka birçok yerinde olduğu gibi, Türkiye film pazarında da baskın bir konumda. Türkiye'nin küresel ortama entegre ve Avrupa Birliği üyesi olma çabalarının yoğunlaştığı bu sancılı yeni dönem, sinema alanında da kendi parametrelerini oluşturdu. Türkiye'de film yapımı. 1990 sonrasında marjinal bir uğraş hâline geldi, bir yandan da uluslararası bir boyut kazandı. Eurimages üyeliği, Türk sinemasına uluslararası ortak yapım ve görece de olsa dış pazar olanaklarını açarken filmlerde ele alınan konular, anlatım biçimleri ve oyunculuk tarzları açısından geleneksel olanla bir kopuş gerçekleşti. Ağırlıklı olarak sanat sineması doğrultusunda bir eğilim ortaya çıktı. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Karşılaştırma B) Öznel cümle CÖyküleme D) Terim E) Açıklama 26. Şeke zevk içgü her Bur kah SÖZ pira kac iste Bir ras ha iki B BH h A
1. Doğru bilgi; içinde şüphe olmayan, gerçeğe tam ola-
rak uyan ve kesin güven duyulan bilgidir. Doğru karar-
lar alabilmek ve doğru davranışlar sergileyebilmek için
doğru ve güvenilir bilgilere ihtiyaç vardır.
Buna göre İslam'da doğru bilgiye ulaşmanın aşama
ları arasında;
1. İlme'l-yakin,
gereage uygun
II. Ayne'l yakin,
III. Hakka'l yakin
Y gozle gonnes yılor
on youşamay
hangileri gösterilebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) Ive III
E) I've l
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
1. Doğru bilgi; içinde şüphe olmayan, gerçeğe tam ola- rak uyan ve kesin güven duyulan bilgidir. Doğru karar- lar alabilmek ve doğru davranışlar sergileyebilmek için doğru ve güvenilir bilgilere ihtiyaç vardır. Buna göre İslam'da doğru bilgiye ulaşmanın aşama ları arasında; 1. İlme'l-yakin, gereage uygun II. Ayne'l yakin, III. Hakka'l yakin Y gozle gonnes yılor on youşamay hangileri gösterilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) Ive III E) I've l
27. Çocukluğumda elektrikler yokken, gaz lambaları ve idare
lambalarıyla evlerimizi aydınlatırken yaz geceleri evin
damında yatıyorduk Yıldızlar, üzerimizde salkım saçaktı
Her birimizin bir yıldızı vardı. Yıldızlar, üzerimize yağıyordu.
Bir yıldız kaydığında birinin bu dünyadan göçtüğünü
düşünürdük/Hayaller kurardık, Dolunay üzerimize naif
ışıklarını salardı 0 ışıkların altında büyüdük Dedemin
odası bağdadiydi. Onun büyükçe pencereleri vardı,
oradan dolunayın ışıkları, geceleri evimize misafir olurdu.
İstanbul'a gelince dedemin okul okuyup büyüdüğü
Üsküdar'da bulduk kendimizi. Burası köyümüze
benzemiyordu, burada yıldızlar yoktu ve ay ışığı elektrik
ışıklarına yenilmişti
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Öykülemeye başvurulmuştur.
B) Yanlı bir anlatım yoktur.
C) Mecazlı söyleyişe yer verilmiştir.
D) Karşılaştırma yapılmıştır.
(E) Dolaylama vardır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
27. Çocukluğumda elektrikler yokken, gaz lambaları ve idare lambalarıyla evlerimizi aydınlatırken yaz geceleri evin damında yatıyorduk Yıldızlar, üzerimizde salkım saçaktı Her birimizin bir yıldızı vardı. Yıldızlar, üzerimize yağıyordu. Bir yıldız kaydığında birinin bu dünyadan göçtüğünü düşünürdük/Hayaller kurardık, Dolunay üzerimize naif ışıklarını salardı 0 ışıkların altında büyüdük Dedemin odası bağdadiydi. Onun büyükçe pencereleri vardı, oradan dolunayın ışıkları, geceleri evimize misafir olurdu. İstanbul'a gelince dedemin okul okuyup büyüdüğü Üsküdar'da bulduk kendimizi. Burası köyümüze benzemiyordu, burada yıldızlar yoktu ve ay ışığı elektrik ışıklarına yenilmişti Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Öykülemeye başvurulmuştur. B) Yanlı bir anlatım yoktur. C) Mecazlı söyleyişe yer verilmiştir. D) Karşılaştırma yapılmıştır. (E) Dolaylama vardır.
Kahve ışıklarını yakınca dışarıdaki karın ışığı söndü.
içeriye göz attım. Sekiz kişi ya var ya yoktu. Küçük kapa-
ğının altında alev alev yanan sac sobanın sağ tarafının
neredeyse kıpkırmızı kızaracağını biliyor, bekliyordum.
Yanımda tavla oynayanlar vardı. Bir zaman onlara daldım.
Ara sıra camı silerek, alnımı camlara yapıştırıp dışarıyı
seyrettim. Evimden çıkınca ortalığın sessizliğini, bu ses-
JE
sizliğe lapa lapa kar yağdığını görmüş, yürümek hevesine
kapılmış; ana caddeleri, arkadaş tesadüflerini malum
kalabalık yolları bırakmış, karın daha tez, daha temiz
biriktiği, insanların az geçtiği bir semte gitmek üzere tenha
tramvaya atlamış, buraya gelmiştim.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Betimleyici unsurlardan yararlanılmıştı.
BY Farklı duyularla algılanabilecek ayrıntılar vardır.
İkilemeler kullanılmıştır.
D Gözlem gücüyle seçilen ayrıntılara yer verilmiştir.
Cansız bir varlığa insana özgü nitelik kazandırılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Kahve ışıklarını yakınca dışarıdaki karın ışığı söndü. içeriye göz attım. Sekiz kişi ya var ya yoktu. Küçük kapa- ğının altında alev alev yanan sac sobanın sağ tarafının neredeyse kıpkırmızı kızaracağını biliyor, bekliyordum. Yanımda tavla oynayanlar vardı. Bir zaman onlara daldım. Ara sıra camı silerek, alnımı camlara yapıştırıp dışarıyı seyrettim. Evimden çıkınca ortalığın sessizliğini, bu ses- JE sizliğe lapa lapa kar yağdığını görmüş, yürümek hevesine kapılmış; ana caddeleri, arkadaş tesadüflerini malum kalabalık yolları bırakmış, karın daha tez, daha temiz biriktiği, insanların az geçtiği bir semte gitmek üzere tenha tramvaya atlamış, buraya gelmiştim. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Betimleyici unsurlardan yararlanılmıştı. BY Farklı duyularla algılanabilecek ayrıntılar vardır. İkilemeler kullanılmıştır. D Gözlem gücüyle seçilen ayrıntılara yer verilmiştir. Cansız bir varlığa insana özgü nitelik kazandırılmıştır.
7
da
eri
ur.
si
Türkçe
24. Diyalog Yazma Sanatı; senaryo yazmak isteyenler, sinema
okuyanlar, deneyimli yazarlar, film uzmanları kısacası
hikâyenin bütünleştirici gücüne ve sihrine inanan herkes
için kaleme alınmıştır. Bu kitap, en başarılı Hollywood
senaryolarını odağına alarak diyalogu görsel sanatın
karşısında değil, onunla işleyen bir taktik unsur olarak
inceliyor. Yapımcı David Anspaugh'a göre "Senaryo yazma
sanatıyla ilgilenen herkesin muhakkak okuması gereken bir
kitap." Yönetmen Hoosiers ise onunla ilgili olarak "Keşke
sinema öğrencisiyken ve film yapımcısı olarak attığım ilk
adımlarda elimin altında senaryo yazma ile ilgili böyle bir
kaynak kitap olsaydı. Bu alanda ilerlememi hızlandırarak
beni birçok dertten kurtarırdı." der.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Amaç bildiren cümleye yer verilmiştir.
B) Alıntı yapılmıştır.
C) Geçmişte kalan ve gerçekleşmesi mümkün olmayan bir
dilek ifade edilmiştir.
D) Kişisel görüşlere başvurulmuştur.
✓
E) Görme duyusuna seslenen ayrıntılar ağır basmaktadır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
7 da eri ur. si Türkçe 24. Diyalog Yazma Sanatı; senaryo yazmak isteyenler, sinema okuyanlar, deneyimli yazarlar, film uzmanları kısacası hikâyenin bütünleştirici gücüne ve sihrine inanan herkes için kaleme alınmıştır. Bu kitap, en başarılı Hollywood senaryolarını odağına alarak diyalogu görsel sanatın karşısında değil, onunla işleyen bir taktik unsur olarak inceliyor. Yapımcı David Anspaugh'a göre "Senaryo yazma sanatıyla ilgilenen herkesin muhakkak okuması gereken bir kitap." Yönetmen Hoosiers ise onunla ilgili olarak "Keşke sinema öğrencisiyken ve film yapımcısı olarak attığım ilk adımlarda elimin altında senaryo yazma ile ilgili böyle bir kaynak kitap olsaydı. Bu alanda ilerlememi hızlandırarak beni birçok dertten kurtarırdı." der. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Amaç bildiren cümleye yer verilmiştir. B) Alıntı yapılmıştır. C) Geçmişte kalan ve gerçekleşmesi mümkün olmayan bir dilek ifade edilmiştir. D) Kişisel görüşlere başvurulmuştur. ✓ E) Görme duyusuna seslenen ayrıntılar ağır basmaktadır.
PARLATIR-Şiire, tiyatroya pek itibar etmediniz, sanırım.
AYTMATOV... Ben de şiir yazmak isterdim, fakat
yazamadım.
PARLATIR-Yani şiiri şairlere bıraktınız...
AYTMATOV - Evet... Hepsine birden vakit ayıramıyorum.
PARLATIR-Türk edebiyatının dünya edebiyatındaki yeri
konusunda ne düşünüyorsunuz?
AYTMATOV - Bu yolda büyük yazarlar var. Örneğin Yaşar
Kemal.
15-Yukarıda verilen metin örneği hangi türden alınmıştır?
D-Mülakat E-Röportaj
A-Tiyatro B-Roman C-Eleştiri
rind
E) I
geli
Dişçi
21-B
A)
B)
C)
D)
E)
22-
kul
A
tu
D
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
PARLATIR-Şiire, tiyatroya pek itibar etmediniz, sanırım. AYTMATOV... Ben de şiir yazmak isterdim, fakat yazamadım. PARLATIR-Yani şiiri şairlere bıraktınız... AYTMATOV - Evet... Hepsine birden vakit ayıramıyorum. PARLATIR-Türk edebiyatının dünya edebiyatındaki yeri konusunda ne düşünüyorsunuz? AYTMATOV - Bu yolda büyük yazarlar var. Örneğin Yaşar Kemal. 15-Yukarıda verilen metin örneği hangi türden alınmıştır? D-Mülakat E-Röportaj A-Tiyatro B-Roman C-Eleştiri rind E) I geli Dişçi 21-B A) B) C) D) E) 22- kul A tu D
B
B
15. Erdem arkasına bakmadan yürüyordu. Sinirliydi. Belli ki
onu çok kızdırmışlardı. Öfkesi her hâlinden belli oluyordu.
Eliyle garip işaretler yaparak hızlı hızlı yürüyor, bir yandan
da eve gidince neler yapacağının bir planını yapıyordu. İn-
tikamını mutlaka almalıydı. Bu yapılanlar asla onların yanı-
na kâr kalmamalıydı. İlk olarak Ahmet'e nasıl bir ceza ve-
rebileceğini düşündü. Mutlaka işe Ahmet'ten başlamalı, di-
yordu içinden. Çünkü onu en çok Ahmet'in ihaneti yıkmıştı.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) lahi (tanrısal) anlatıcının bakış açısıyla yazılmıştır.
Bir çıkarımda bulunulmuştur. V
İkilemeye ve deyime yer verilmiştir. V
DY Öyküleyici anlatıma özgü nitelikler taşımaktadır.
E Dolaylı anlatıma başvurulmuştur.
00
B
20
17
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
B B 15. Erdem arkasına bakmadan yürüyordu. Sinirliydi. Belli ki onu çok kızdırmışlardı. Öfkesi her hâlinden belli oluyordu. Eliyle garip işaretler yaparak hızlı hızlı yürüyor, bir yandan da eve gidince neler yapacağının bir planını yapıyordu. İn- tikamını mutlaka almalıydı. Bu yapılanlar asla onların yanı- na kâr kalmamalıydı. İlk olarak Ahmet'e nasıl bir ceza ve- rebileceğini düşündü. Mutlaka işe Ahmet'ten başlamalı, di- yordu içinden. Çünkü onu en çok Ahmet'in ihaneti yıkmıştı. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) lahi (tanrısal) anlatıcının bakış açısıyla yazılmıştır. Bir çıkarımda bulunulmuştur. V İkilemeye ve deyime yer verilmiştir. V DY Öyküleyici anlatıma özgü nitelikler taşımaktadır. E Dolaylı anlatıma başvurulmuştur. 00 B 20 17
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Asya'da maymun yakalamak için kullanılan bir çeşit
tuzak vardır. Bir Hindistan cevizi oyulur ve iple bir
ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. Hindistan ce-
vizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı
bir yiyecek konur. Bu yarık sadece maymunun elini
açıkken sokacağı büyüklüktedir. Yumruk yaptığında
elini dışarı çıkaramaz. Maymun tatlının kokusunu
alır, yiyeceği yakalamak için elini içeri sokar ama yi-
yecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır.
Sıkıca yumruk yapılmış el, bu yarıktan dışarı çık-
maz. Avcılar geldiğinde maymun çılgına döner ama
kaçamaz. Aslında bu maymunu tutsak eden hiçbir
şey yoktur. Yapması gereken tek şey, elini açıp yi-
yeceği bırakmaktır. Onu sadece kendi bağımlılığının
gücü tutsak etmiştir. Insan da aslında aynen böyle-
dir, sonu gelmeyen isteklerine yenilir.
39
yut ve dü
adi
Z
n
WAN
A, ali
Yalnız
D) I ve III
I, II ve Ill
38. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabi-
lir?
A) Benmerkezli yaşayan insanlar, hırs bataklığına
saplanmaya mahkumdur.
B) Hırsları tarafından yönetilen insan, kontrolü kay-
bettiği için zarar gören insandır.
C) Büyük hırslarla uğraşmadıklarında çoğu insan
küçük şeylerde başarılı olabilir.
D) Başarıyı elde etmede bazen hırslar da etkili olma-
yabilir.
E) Hirs birçok kez rahatsız edici bir duygudur, mev-
cut çevre ve başarılardan hoşnutsuzluk yaratır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Asya'da maymun yakalamak için kullanılan bir çeşit tuzak vardır. Bir Hindistan cevizi oyulur ve iple bir ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. Hindistan ce- vizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur. Bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokacağı büyüklüktedir. Yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz. Maymun tatlının kokusunu alır, yiyeceği yakalamak için elini içeri sokar ama yi- yecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır. Sıkıca yumruk yapılmış el, bu yarıktan dışarı çık- maz. Avcılar geldiğinde maymun çılgına döner ama kaçamaz. Aslında bu maymunu tutsak eden hiçbir şey yoktur. Yapması gereken tek şey, elini açıp yi- yeceği bırakmaktır. Onu sadece kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. Insan da aslında aynen böyle- dir, sonu gelmeyen isteklerine yenilir. 39 yut ve dü adi Z n WAN A, ali Yalnız D) I ve III I, II ve Ill 38. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabi- lir? A) Benmerkezli yaşayan insanlar, hırs bataklığına saplanmaya mahkumdur. B) Hırsları tarafından yönetilen insan, kontrolü kay- bettiği için zarar gören insandır. C) Büyük hırslarla uğraşmadıklarında çoğu insan küçük şeylerde başarılı olabilir. D) Başarıyı elde etmede bazen hırslar da etkili olma- yabilir. E) Hirs birçok kez rahatsız edici bir duygudur, mev- cut çevre ve başarılardan hoşnutsuzluk yaratır.
D
K
da
li
n
Palme Yayınevi
7.
1.
yaratıcılık
Devlet sanatçısı unvanı verilecek kişilerde; Türk
toplumunun kültür ve sanat hayatına üstün
hizmette bulunmak, eserleri ve icrası ile y
gücünü ve yeteneğini göstermiş olmak, mesleğinin
örnek bir temsilcisi olmak, uluslararası düzeyde
yeteneğini kanıtlamış olmak gibi özellikler aranır.
11.
Devlet sanatçıları; müze-ören yerlerine ücretsiz
girebilme, havaalanlarında protokol girişlerini
kullanabilme, devlet adına düzenlenen resmî
davetlere çağrılabilme gibi imkânlara sahiptir.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin amlamca doğru bir
biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir?
A) Uluslararası düzeyde başarılı eserler üretebilen bir
sanatçı, Türk toplumu için de önemli bir hizmette
bulunursa kimi sosyal haklara sahip olup devlet
sanatçısı olabilir.
B) Gerek kendi ülkesinde gerek uluslararası düzeyde
tanınmış bir sanatçı, devlet sanatçısı unvanını almaya
hak kazandıktan sonra önemli projelerde yer alabilir.
C) Devlet sanatçısı unvanının verilmesi için belirlenen
ölçütler, sanatçının kendi toplumunu uluslararası
düzeyde en iyi şekilde yansıtabilmesi amacıyla
düzenlenir ve bu ölçütler sanatçıya bazı haklar
kazandırır.
D) Içinde yaşadığı toplumun sanat hayatı için hizmet
eden bir sanatçı, yaratıcılık gücüyle mesleğinde
uluslararası bir yetenek ortaya koyarak devlet
sanatçısı olur ve bazı haklara ulaşır.
E) Türk toplumu ile yakından ilgili bir sanatçı, devlet
sanatçısı unvanı aldıktan sonra eylemlerini
uluslararası düzeyde devam ettirerek birçok sosyal
ve kültürel ayrıcalık elde edebilir.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
D K da li n Palme Yayınevi 7. 1. yaratıcılık Devlet sanatçısı unvanı verilecek kişilerde; Türk toplumunun kültür ve sanat hayatına üstün hizmette bulunmak, eserleri ve icrası ile y gücünü ve yeteneğini göstermiş olmak, mesleğinin örnek bir temsilcisi olmak, uluslararası düzeyde yeteneğini kanıtlamış olmak gibi özellikler aranır. 11. Devlet sanatçıları; müze-ören yerlerine ücretsiz girebilme, havaalanlarında protokol girişlerini kullanabilme, devlet adına düzenlenen resmî davetlere çağrılabilme gibi imkânlara sahiptir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin amlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Uluslararası düzeyde başarılı eserler üretebilen bir sanatçı, Türk toplumu için de önemli bir hizmette bulunursa kimi sosyal haklara sahip olup devlet sanatçısı olabilir. B) Gerek kendi ülkesinde gerek uluslararası düzeyde tanınmış bir sanatçı, devlet sanatçısı unvanını almaya hak kazandıktan sonra önemli projelerde yer alabilir. C) Devlet sanatçısı unvanının verilmesi için belirlenen ölçütler, sanatçının kendi toplumunu uluslararası düzeyde en iyi şekilde yansıtabilmesi amacıyla düzenlenir ve bu ölçütler sanatçıya bazı haklar kazandırır. D) Içinde yaşadığı toplumun sanat hayatı için hizmet eden bir sanatçı, yaratıcılık gücüyle mesleğinde uluslararası bir yetenek ortaya koyarak devlet sanatçısı olur ve bazı haklara ulaşır. E) Türk toplumu ile yakından ilgili bir sanatçı, devlet sanatçısı unvanı aldıktan sonra eylemlerini uluslararası düzeyde devam ettirerek birçok sosyal ve kültürel ayrıcalık elde edebilir.