Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

153
10. Keskin konuşacağım. Hayallerinizi ertelediğiniz her günün
bedeli feryadınız olacak. Hayata geliş amacınız kredi
ödemek mi? Sadece çocuklarınızı evlendirmek, onların
geleceği için yatırım yapmak mı? İtiraf edelim, hiçbirimiz
mutluluk ve huzur için mücadele etmiyoruz aslında.
Bunların sadece parayla olabileceğini düşünüp önce
parayı elde etmeye çalışıyoruz, sonrasında mutlu
olacağımız şeyleri zaten yapacağımızı sanıyoruz. Oysa az
bir şey elde ettiğimizde hemen hedefimizi unutuyoruz.
Kısacası kendimizi kandırıyoruz. Akşam öğünü olarak
közde patatesimi yiyorum ben şu anda Istrancaların
Karadeniz yamaçlarında, bir kayın ağacının altında ve
herkesten çok daha mutluyum. Hapsolduğunuz kent
yaşamından firar edin ve manzaraya karşı kısık bir sesle
en sevdiğiniz şarkıyı açın. Başınızı şöyle bir gökyüzüne
doğru kaldırın ve düsünün hangi hayalleriniz için nelerden
vazgeçtiğinizi.
Olumsuz davranışları birinci çoğul kişi ağzıyla dile
getiri
II. Anlattığı konuyla ilgili kendi yaşamından olumlu
örnek verir.
III. Anlatımı bir dizi kişileştirmelerle zenginleştirir.
IV. Temelden sorgulayıcı sorular yöneltmekten
çekinmez. Sulayıc
Düşüncelerini bu şekilde ifade eden bir sanatçı için
yukarıdakilerden hangileri söylenemez?
A) Yalnız T
B) Yalnız II
D) I ve II
E) III ve IV
Yalnız III
UcDört
Bes
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
153 10. Keskin konuşacağım. Hayallerinizi ertelediğiniz her günün bedeli feryadınız olacak. Hayata geliş amacınız kredi ödemek mi? Sadece çocuklarınızı evlendirmek, onların geleceği için yatırım yapmak mı? İtiraf edelim, hiçbirimiz mutluluk ve huzur için mücadele etmiyoruz aslında. Bunların sadece parayla olabileceğini düşünüp önce parayı elde etmeye çalışıyoruz, sonrasında mutlu olacağımız şeyleri zaten yapacağımızı sanıyoruz. Oysa az bir şey elde ettiğimizde hemen hedefimizi unutuyoruz. Kısacası kendimizi kandırıyoruz. Akşam öğünü olarak közde patatesimi yiyorum ben şu anda Istrancaların Karadeniz yamaçlarında, bir kayın ağacının altında ve herkesten çok daha mutluyum. Hapsolduğunuz kent yaşamından firar edin ve manzaraya karşı kısık bir sesle en sevdiğiniz şarkıyı açın. Başınızı şöyle bir gökyüzüne doğru kaldırın ve düsünün hangi hayalleriniz için nelerden vazgeçtiğinizi. Olumsuz davranışları birinci çoğul kişi ağzıyla dile getiri II. Anlattığı konuyla ilgili kendi yaşamından olumlu örnek verir. III. Anlatımı bir dizi kişileştirmelerle zenginleştirir. IV. Temelden sorgulayıcı sorular yöneltmekten çekinmez. Sulayıc Düşüncelerini bu şekilde ifade eden bir sanatçı için yukarıdakilerden hangileri söylenemez? A) Yalnız T B) Yalnız II D) I ve II E) III ve IV Yalnız III UcDört Bes
34. (1) Aşırı sinirlenmesine neden olan olaylar mutla-
ka insanlığa yakışmayacak şeylerdir. (II) O, yüre-
ği aile sevgisi ile dolu, son derece mutlu, gerek-
medikçe konuşmayan, dünyayla ilgisini kesmiş
bir insandı. (III) Bilgece bir görünüşü olan bu
adam, hiçbir zaman çocuklarını şımartıcı hareket-
ler yapmadı. (IV) Onları ele muhtaç etmeden bü-
yüttü. (V) Çocuklarının bir dediğini iki ettiğini hiç
hatırlamıyorum ben.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi-
sinde yazar, sözünü ettiği kişinin iç dünyası
ile ilgili bilgi vermiştir?
A) I. ve II.
B) I. ve III.
D) III. ve V.
C) II ve III.
E) IV. ve V.
22
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
34. (1) Aşırı sinirlenmesine neden olan olaylar mutla- ka insanlığa yakışmayacak şeylerdir. (II) O, yüre- ği aile sevgisi ile dolu, son derece mutlu, gerek- medikçe konuşmayan, dünyayla ilgisini kesmiş bir insandı. (III) Bilgece bir görünüşü olan bu adam, hiçbir zaman çocuklarını şımartıcı hareket- ler yapmadı. (IV) Onları ele muhtaç etmeden bü- yüttü. (V) Çocuklarının bir dediğini iki ettiğini hiç hatırlamıyorum ben. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi- sinde yazar, sözünü ettiği kişinin iç dünyası ile ilgili bilgi vermiştir? A) I. ve II. B) I. ve III. D) III. ve V. C) II ve III. E) IV. ve V. 22
it
er
e
e
i
7.
Romanlarımı yazarken piyanistlerden resitaller dinlemeyi çok se
verim. Benim için tüm zamanların en favori piyanistlerinden biri
Thelonious Monk'tur. Bir zamanlar, ona piyanodan nasıl bu ka-
dar özel bir ses çıkarabildiğini sorduğumda Monk bana klavyeyi
gösterip şöyle demişti: "Yeni bir nota yok. Klavyeye baktığınızda
tüm notalar zaten oradadır. Ama yeterince isterseniz ve bu konu-
da kendinizi geliştirirseniz farklı bir sese ulaşırsınız. Gerçekten çı-
karmak istediğiniz notaları ancak böyle elde edersiniz."
Bu parçada konuşan piyanistin anlatmak istediği, aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Sanat, emeğin yanı sıra belli bir birikim isteyen bir uğraştır.
BY Bir sanat dalında zirveye çıkmak için her şeyden önce sanat-
sal yeteneğe gereksinim vardır.
C) Sanatta başarı sadece arzu etmekle değil, bu konuda her tür-
lü çabayı sarf etmekle elde edilir.
D) Bir sanatçı yenilikçi olmalı, kendini tekrar etmekten özenle ka-
çınmalıdır.
E) Sanat dünyasında yeni başarılar sıfırdan değil, eski çalışma-
lar üzerine inşa edilebilir.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
it er e e i 7. Romanlarımı yazarken piyanistlerden resitaller dinlemeyi çok se verim. Benim için tüm zamanların en favori piyanistlerinden biri Thelonious Monk'tur. Bir zamanlar, ona piyanodan nasıl bu ka- dar özel bir ses çıkarabildiğini sorduğumda Monk bana klavyeyi gösterip şöyle demişti: "Yeni bir nota yok. Klavyeye baktığınızda tüm notalar zaten oradadır. Ama yeterince isterseniz ve bu konu- da kendinizi geliştirirseniz farklı bir sese ulaşırsınız. Gerçekten çı- karmak istediğiniz notaları ancak böyle elde edersiniz." Bu parçada konuşan piyanistin anlatmak istediği, aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Sanat, emeğin yanı sıra belli bir birikim isteyen bir uğraştır. BY Bir sanat dalında zirveye çıkmak için her şeyden önce sanat- sal yeteneğe gereksinim vardır. C) Sanatta başarı sadece arzu etmekle değil, bu konuda her tür- lü çabayı sarf etmekle elde edilir. D) Bir sanatçı yenilikçi olmalı, kendini tekrar etmekten özenle ka- çınmalıdır. E) Sanat dünyasında yeni başarılar sıfırdan değil, eski çalışma- lar üzerine inşa edilebilir.
36. Düşünen insanlarda algılama düzeyi en üst noktadadır.
Gördüğünü hemen anlar, okuduğunu hemen kavrar. Düşün-
meyenlerde ise durum bunun tam tersidir. Gördüğünü he-
men algılaması, okuduğunu hemen kavraması söz konusu
olmadığı gibi en basit şeyleri bile yeterli sürede anlamakta
zorluk çeker.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine
başvurulmuştur?
A) Öykülemé
Karşılaştırma
E) Tanık gösterme
B) Tanımlama
D) Örnekleme
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
36. Düşünen insanlarda algılama düzeyi en üst noktadadır. Gördüğünü hemen anlar, okuduğunu hemen kavrar. Düşün- meyenlerde ise durum bunun tam tersidir. Gördüğünü he- men algılaması, okuduğunu hemen kavraması söz konusu olmadığı gibi en basit şeyleri bile yeterli sürede anlamakta zorluk çeker. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? A) Öykülemé Karşılaştırma E) Tanık gösterme B) Tanımlama D) Örnekleme
1. Şarkının melodisiyle değil de sözleriyle ilgilendiği-
niz zaman bilin ki moraliniz pek yerinde değildir.
II. Şarkı sözleri değil de melodi sizi çekiyorsa mora-
liniz yerinde demektir.
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
AHI. cümledeki yargının aynısı söylenmiştir.
B) 1. cümledeki ifadenin nedeni söylenmiştir.
C). cümledeki sözün tersi olursa ne olacağı anlatıl-
mıştır.
3.
D) I. cümledeki ifadenin sonuçları anlatılmıştır.
. cümledeki sözün koşula bağlı olma durumu irde-
lenmiştir.
LM
Yul
as
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
1. Şarkının melodisiyle değil de sözleriyle ilgilendiği- niz zaman bilin ki moraliniz pek yerinde değildir. II. Şarkı sözleri değil de melodi sizi çekiyorsa mora- liniz yerinde demektir. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? AHI. cümledeki yargının aynısı söylenmiştir. B) 1. cümledeki ifadenin nedeni söylenmiştir. C). cümledeki sözün tersi olursa ne olacağı anlatıl- mıştır. 3. D) I. cümledeki ifadenin sonuçları anlatılmıştır. . cümledeki sözün koşula bağlı olma durumu irde- lenmiştir. LM Yul as
hangisinin
betünligini
personin arbore
bozduğunu
bulunuz?
17. Ülkemizde kitap fiyatları çok şeye göre daha düşüktür. (1)
Ancak ucuzluk kavramı insanların gelirlerine göre değişkenlik
gösterir. (II) Kılık kıyafet, yiyecek, içecek gibi ürünlerin
fiyatlarındaki artış inanılmaz ölçüde şu anda. (IV) Böyle
olunca da temel ihtiyaçlar için ayrılan paradan kitap almak
isteyenlerin bile para ayıramadığı acı bir gerçek. (V) Kısacası
kitaba ayrılacak kaynak da zaman içinde tükenmekte ne yazık
ki.
A) I
||
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
hangisinin betünligini personin arbore bozduğunu bulunuz? 17. Ülkemizde kitap fiyatları çok şeye göre daha düşüktür. (1) Ancak ucuzluk kavramı insanların gelirlerine göre değişkenlik gösterir. (II) Kılık kıyafet, yiyecek, içecek gibi ürünlerin fiyatlarındaki artış inanılmaz ölçüde şu anda. (IV) Böyle olunca da temel ihtiyaçlar için ayrılan paradan kitap almak isteyenlerin bile para ayıramadığı acı bir gerçek. (V) Kısacası kitaba ayrılacak kaynak da zaman içinde tükenmekte ne yazık ki. A) I || C) III D) IV E) V
aza-
ler...
uyor,
iyor.
leği-
arim.
nler-
var.
özel
var-
ma-
pek
20. Müslüman düşünürlerin önde gelenlerinden Hücvirî,
Keşfu'l-Mahcúb adlı eserinde sevgiyi bir tohum gibi dü-
vida şünerek "hayatın aslı" şeklinde ifade eder. Söz gelişi bir
elma çekirdeğini toprağa atıp ona yeterli su ve sıcaklık
imkânı verilirse bu çekirdek filizlenip büyür, çiçek açar
ve meyve verir. Aynı şekilde bir insanın kalbine ekilen.
gan sevgi de burada yeşerir, büyür ve gelişir. Sevgisiz kalp,
em kurumuş bir dere yatağını andırırken sevgiyle tanışmış
kalp nehir gibidir; ulaştığı her toprak parçasını cennete
çevirir.
Türkçe
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangi-
si söylenemez?
A) Soyutlamalara yer verilmiştir.
B) Benzetme yapılmıştır. +
"+
C) Öznel ifadeler kullanılmıştır. +
D) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.
E) Örneklemeye başvurulmuştur.
+
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
aza- ler... uyor, iyor. leği- arim. nler- var. özel var- ma- pek 20. Müslüman düşünürlerin önde gelenlerinden Hücvirî, Keşfu'l-Mahcúb adlı eserinde sevgiyi bir tohum gibi dü- vida şünerek "hayatın aslı" şeklinde ifade eder. Söz gelişi bir elma çekirdeğini toprağa atıp ona yeterli su ve sıcaklık imkânı verilirse bu çekirdek filizlenip büyür, çiçek açar ve meyve verir. Aynı şekilde bir insanın kalbine ekilen. gan sevgi de burada yeşerir, büyür ve gelişir. Sevgisiz kalp, em kurumuş bir dere yatağını andırırken sevgiyle tanışmış kalp nehir gibidir; ulaştığı her toprak parçasını cennete çevirir. Türkçe Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Soyutlamalara yer verilmiştir. B) Benzetme yapılmıştır. + "+ C) Öznel ifadeler kullanılmıştır. + D) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır. E) Örneklemeye başvurulmuştur. +
(1) Yaşatmaya çalıştığım romanlar bir gün sahiden
yaşamaya karar verdiler. (II) Üstelik hesap da
soruyorlardı. (III) Her Gece Bodrum, aynı adı taşıyan bir
tatil kasabasında neler bulduğumu soruyor; Olüm
İlişkileri'yse "Günlük hayattaki ilişkilere hiç
değinmeyecek miyiz biz?" diye öfkeli öfkeli
söyleniyordu. (IV) Çehov'un Marti'sında geçen bu sözle
Kraliçesi'ne gelince bu Fellini Visconti havasından ne
ince bir aşk üçgeni kuracaktım. (V) Cehennem
zaman kurtulacağımın tasasına düşmüştü. (VI) Bir
Akşam Alacası ise söyleyecekleri için sırada bekliyordu.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
B) II.
8.
A) I.
C) III.
D) IV.
E)V.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
(1) Yaşatmaya çalıştığım romanlar bir gün sahiden yaşamaya karar verdiler. (II) Üstelik hesap da soruyorlardı. (III) Her Gece Bodrum, aynı adı taşıyan bir tatil kasabasında neler bulduğumu soruyor; Olüm İlişkileri'yse "Günlük hayattaki ilişkilere hiç değinmeyecek miyiz biz?" diye öfkeli öfkeli söyleniyordu. (IV) Çehov'un Marti'sında geçen bu sözle Kraliçesi'ne gelince bu Fellini Visconti havasından ne ince bir aşk üçgeni kuracaktım. (V) Cehennem zaman kurtulacağımın tasasına düşmüştü. (VI) Bir Akşam Alacası ise söyleyecekleri için sırada bekliyordu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? B) II. 8. A) I. C) III. D) IV. E)V.
Deneme 6
CUT
PRO
11. İtiraflar, Tolstoy'un kendi hayatından damıttığı, hataları
ile yüzleştiği, gençliği ile hiç perdesiz buluştuğu bir anı
kitabı. İnce bir kitap. İnce kitapların çoğunda olduğu
gibi dikkatle, azar azar okunması gereken bir kitap.
Mesela öğrenme ve öğretmeyle ilgili şu söyledikleri çok
önemli: "Öğretme hevesimi tatmin için kendimi nasıl da
paralıyordum. Oysa ruhumun derinliklerinden çok iyi
biliyordum ki ben gerekli herhangi bir şeyi öğretemez-
dim. Çünkü neyin gerekli olduğunu kendim bilmiyordum.
Bir yıl boyunca kendimi okulla ilgili faaliyetlere verdikten
sonra ikinci defa yurt dışına gittim. Amacım; öğrenci-
lerime neyi, nasıl öğretmem gerektiğini öğrenmekti."
Tolstoy'un neyin gerekli olduğunu bilmiyordum ifadesi,
bugün her birimiz için geçerli değil mi?
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
A) Bir şeyi başkalarına öğretebilmenin en iyi yolu, onu
önce kendimizin tümüyle öğrenmiş olmasıdır.
Bİnsanların bilgiye ulaşması, başkalarının yardımı ile
değil; kişisel çabaları ile gerçekleşecek bir süreçtir.
C) insanlara bir şey öğretebilmenin yolu, onlara doğru
yöntemlerle ihtiyaçları olan bilgiyi sunabilmektir.
DY Bilgi, gerçekte öğretilebilen bir şey değil; kişisel araştır-
ma ve çabalarla kazanılan deneyimler toplamıdır.
Öğretme sürecinde eğitimcilerin atması gereken ilk
adım, öğrencilerini bilginin gerekliliğine ikna
etmektir.
a
ÖZHAN YALA
referen
12. Ankara-İstanbul arasında Bolu Dağı'nda verilen bir mola
|
Cölcük Yedigöller gibi doğa
YAYIN DENIZI PRO
13. A
b
A
yo
M
d
g
ti
N
d
B
&
D
E
TISEY
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Deneme 6 CUT PRO 11. İtiraflar, Tolstoy'un kendi hayatından damıttığı, hataları ile yüzleştiği, gençliği ile hiç perdesiz buluştuğu bir anı kitabı. İnce bir kitap. İnce kitapların çoğunda olduğu gibi dikkatle, azar azar okunması gereken bir kitap. Mesela öğrenme ve öğretmeyle ilgili şu söyledikleri çok önemli: "Öğretme hevesimi tatmin için kendimi nasıl da paralıyordum. Oysa ruhumun derinliklerinden çok iyi biliyordum ki ben gerekli herhangi bir şeyi öğretemez- dim. Çünkü neyin gerekli olduğunu kendim bilmiyordum. Bir yıl boyunca kendimi okulla ilgili faaliyetlere verdikten sonra ikinci defa yurt dışına gittim. Amacım; öğrenci- lerime neyi, nasıl öğretmem gerektiğini öğrenmekti." Tolstoy'un neyin gerekli olduğunu bilmiyordum ifadesi, bugün her birimiz için geçerli değil mi? Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Bir şeyi başkalarına öğretebilmenin en iyi yolu, onu önce kendimizin tümüyle öğrenmiş olmasıdır. Bİnsanların bilgiye ulaşması, başkalarının yardımı ile değil; kişisel çabaları ile gerçekleşecek bir süreçtir. C) insanlara bir şey öğretebilmenin yolu, onlara doğru yöntemlerle ihtiyaçları olan bilgiyi sunabilmektir. DY Bilgi, gerçekte öğretilebilen bir şey değil; kişisel araştır- ma ve çabalarla kazanılan deneyimler toplamıdır. Öğretme sürecinde eğitimcilerin atması gereken ilk adım, öğrencilerini bilginin gerekliliğine ikna etmektir. a ÖZHAN YALA referen 12. Ankara-İstanbul arasında Bolu Dağı'nda verilen bir mola | Cölcük Yedigöller gibi doğa YAYIN DENIZI PRO 13. A b A yo M d g ti N d B & D E TISEY
Wamimi of fakat sakin laubali olma
utar ve hinçlar, aklın sesini duyamaz.
gibi güzel sözleriyle hep hatırlanacak büyük bir sanat-
crydi.
Bu parçada geçen Shakespeare'in numaralanmış
sözlerinin hangisinde mecaz anlam yoktur?
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
A) I
B) II
C) III
DP
E) V
Biz neler yapabilirmişiz ama halk tutmazmş. Ne filmler
çevirebilirmişiz ama halk böylesini istiyormuş. Ne ince
nükteler yapabilirmişiz ama halk yalnız kabasından an-
lıyormuş. Sanki halk en iyi sanatçılarımızı tutmamış,
Nasreddin Hoca'yı, Şarlo'yu bizden önce beğenmemiş
gibi. Gelin, işlerimizi halkçı gibi değil, düpedüz halk gibi
yapalım. Halkın sözde istediği gibi değil, kendi aklımı-
zın erdiğini, gönlümüzün dilediğini söyleyelim. Zevksiz-
liklerimizin sorumluluğunu halka değil, kendimize yük-
leyelim.
Bu sözleri söyleyen kişinin aşağıdakilerden hangi-
sini söylemesi beklenemez?
Yapamadığımız şeylerin sorumlusu halk değildir.
B) Halk iyi sanatçıları hepimizden önce tanır.
C) Halkın sanat beğenisini geliştirmek için çabalama-
Wyız.
8.
DZevksizliğimizin nedenlerini kendimizde aramalıyız.
Kendi duygu ve düşüncelerimizi içtenlikle dile ge-
tirmeliyiz.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Wamimi of fakat sakin laubali olma utar ve hinçlar, aklın sesini duyamaz. gibi güzel sözleriyle hep hatırlanacak büyük bir sanat- crydi. Bu parçada geçen Shakespeare'in numaralanmış sözlerinin hangisinde mecaz anlam yoktur? FEN BİLİMLERİ YAYINLARI A) I B) II C) III DP E) V Biz neler yapabilirmişiz ama halk tutmazmş. Ne filmler çevirebilirmişiz ama halk böylesini istiyormuş. Ne ince nükteler yapabilirmişiz ama halk yalnız kabasından an- lıyormuş. Sanki halk en iyi sanatçılarımızı tutmamış, Nasreddin Hoca'yı, Şarlo'yu bizden önce beğenmemiş gibi. Gelin, işlerimizi halkçı gibi değil, düpedüz halk gibi yapalım. Halkın sözde istediği gibi değil, kendi aklımı- zın erdiğini, gönlümüzün dilediğini söyleyelim. Zevksiz- liklerimizin sorumluluğunu halka değil, kendimize yük- leyelim. Bu sözleri söyleyen kişinin aşağıdakilerden hangi- sini söylemesi beklenemez? Yapamadığımız şeylerin sorumlusu halk değildir. B) Halk iyi sanatçıları hepimizden önce tanır. C) Halkın sanat beğenisini geliştirmek için çabalama- Wyız. 8. DZevksizliğimizin nedenlerini kendimizde aramalıyız. Kendi duygu ve düşüncelerimizi içtenlikle dile ge- tirmeliyiz.
11.).
Bertrand Russell, kendisine bir dilde yer alan ve alme
yan kelimelerle ilgili yöneltilen soruları şöyle yanıtla
mıştı: "Bir halkın karakterini o halkın diliyle en iyi ifade
edilen fikirlere bakarak inceleyebiliriz. Örneğin Fransız
cada İngilizce ifadesi neredeyse mümkün olmayan spi
rituel, l'esprit gibi kelimeler bulunur; buradan hareketle
İngilizceye kıyasla Fransızcanın daha 'esprili' ve daha
'spiritüel' olduğu sonucunu çıkarabiliriz."
Yunancada her şeye karşılık bir kelime bulunduğu
söylenir ama Cicero, De oratore (Hatip Üzerine) adlı
yapıtında, Latince ineptus (arsız veya münasebetsiz)
kelimesinin Yunanca karşılığının olmayışı üzerine
uzun uzun kalem oynatmıştı. Cicero arsızlığın, müna-
sebetsizliğin Yunanlılar arasında son derece yaygın ol
duğunu; bu yüzden bir kusur olarak farkına bile varma-
dıklarını düşünüyor, kelimenin yokluğunu bu durumun
kanıtı olarak görüyordu.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir? Taughn
A) Benzer olgulara birbirine karşıt yorumlar getirmektedirler.
B) Farklı olguların benzer yönlerini vurgulamaktadırlar.
Kendi düşüncelerine uygun kanıtlar kullanmaktadırlar.
D) Olguları yaşadıkları toplumların sosyal yapısına göre
örneklendirmektedirler.
E) Birbirinden çok farklı konularda değerlendirmelerde
bulunmaktadırlar.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
11.). Bertrand Russell, kendisine bir dilde yer alan ve alme yan kelimelerle ilgili yöneltilen soruları şöyle yanıtla mıştı: "Bir halkın karakterini o halkın diliyle en iyi ifade edilen fikirlere bakarak inceleyebiliriz. Örneğin Fransız cada İngilizce ifadesi neredeyse mümkün olmayan spi rituel, l'esprit gibi kelimeler bulunur; buradan hareketle İngilizceye kıyasla Fransızcanın daha 'esprili' ve daha 'spiritüel' olduğu sonucunu çıkarabiliriz." Yunancada her şeye karşılık bir kelime bulunduğu söylenir ama Cicero, De oratore (Hatip Üzerine) adlı yapıtında, Latince ineptus (arsız veya münasebetsiz) kelimesinin Yunanca karşılığının olmayışı üzerine uzun uzun kalem oynatmıştı. Cicero arsızlığın, müna- sebetsizliğin Yunanlılar arasında son derece yaygın ol duğunu; bu yüzden bir kusur olarak farkına bile varma- dıklarını düşünüyor, kelimenin yokluğunu bu durumun kanıtı olarak görüyordu. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? Taughn A) Benzer olgulara birbirine karşıt yorumlar getirmektedirler. B) Farklı olguların benzer yönlerini vurgulamaktadırlar. Kendi düşüncelerine uygun kanıtlar kullanmaktadırlar. D) Olguları yaşadıkları toplumların sosyal yapısına göre örneklendirmektedirler. E) Birbirinden çok farklı konularda değerlendirmelerde bulunmaktadırlar.
7. 1. Deyimlerin kullanım alanı günümüzde gittikçe ge-
nişlemiş durumdadır.
II. Deyimler, eskiye oranla daha çok kişiye ulaşmış
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) L. cümlede söylenenin nedeni aktarılmıştır
B cümledeki ifadenin sonucu söylenmiştir.
C)I. cümledeki ifadenin gerçekleşmeyeceği söylen-
miştir.
D) I. cümledeki ifadenin tam tersi bir durum aktarılmış
E) cümledeki ifadenin nesnel bir tekrarı yapılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
7. 1. Deyimlerin kullanım alanı günümüzde gittikçe ge- nişlemiş durumdadır. II. Deyimler, eskiye oranla daha çok kişiye ulaşmış Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) L. cümlede söylenenin nedeni aktarılmıştır B cümledeki ifadenin sonucu söylenmiştir. C)I. cümledeki ifadenin gerçekleşmeyeceği söylen- miştir. D) I. cümledeki ifadenin tam tersi bir durum aktarılmış E) cümledeki ifadenin nesnel bir tekrarı yapılmıştır.
4.
Babalar günü, anneler günü, sevgililer günü gibi özel günleri
1
hiç önemsemez, bu günlerin insanları maddi olarak sömür-
11
mekten başka hiçbir işe yaramadığını düşünürdü. Medya ara-
IV
|||
cılılığıyla çok önemli günler hâline dönüştürülen bu günlere
çok önem veren insanlara onların akılı yokmuş gibi davranır,
V
onları sert bir dille eleştirirdi.
Bu cümlede numaralandırılmış sözcüklerden hangilerin-
de yazım yanlışı yapılmıştır?
B) I ve II
C) II ve IV
D) I ve V
E) I ve IV
C) ve III
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
4. Babalar günü, anneler günü, sevgililer günü gibi özel günleri 1 hiç önemsemez, bu günlerin insanları maddi olarak sömür- 11 mekten başka hiçbir işe yaramadığını düşünürdü. Medya ara- IV ||| cılılığıyla çok önemli günler hâline dönüştürülen bu günlere çok önem veren insanlara onların akılı yokmuş gibi davranır, V onları sert bir dille eleştirirdi. Bu cümlede numaralandırılmış sözcüklerden hangilerin- de yazım yanlışı yapılmıştır? B) I ve II C) II ve IV D) I ve V E) I ve IV C) ve III
16) "Tarih nedir?" sorusuna Edward Hallett Carr, aynı isimli
eserinde şu cevabı verir "Bugün ile geçmiş arasında
bitimsiz bir diyalog." Geçmiş, olup biten ve değiştirile-
mez olanı ifade eder; bu bağlamda statik bir karakter-
dedir. Bitimsiz olan ise tarihle kurulan ilişki, geçmişin
bilgisidir. Çünkü o, zaman zaman kendini inkâr eden
yeni verilerle sürekli olarak değişme ve gelişme hâlin-
dedir; dolayısıyla dinamiktir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Açıklama
B) Tanık gösterme
C) Karşılaştırma
D) Örnekleme
E) Tanımlama
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
16) "Tarih nedir?" sorusuna Edward Hallett Carr, aynı isimli eserinde şu cevabı verir "Bugün ile geçmiş arasında bitimsiz bir diyalog." Geçmiş, olup biten ve değiştirile- mez olanı ifade eder; bu bağlamda statik bir karakter- dedir. Bitimsiz olan ise tarihle kurulan ilişki, geçmişin bilgisidir. Çünkü o, zaman zaman kendini inkâr eden yeni verilerle sürekli olarak değişme ve gelişme hâlin- dedir; dolayısıyla dinamiktir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Açıklama B) Tanık gösterme C) Karşılaştırma D) Örnekleme E) Tanımlama
D Şairine büyük bir ün kazanulas
E) Kurgusunun ve dilinin çok başarılı olması
24. Aydın insan, her şeyden önce düşünen insandır.
Ona göre düşünmek, insan ve yurttaş olmanın vaz-
geçilmez koşuludur. Fakat bu tek başına yeterli de-
ğildir. Düşündüklerini açığa çıkarmalıdır aydın insan.
Baskıcı sınırlar içinde haspedilmiş düşüncenin hem
aydın kişiye hem de toplumun diğer bireylerine bir
faydası yoktur.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
25. Ni
AÖzgür olmayan ortam, topluma zarar verir.
B) Açığa çıkarılamayan düşünceler kişinin aydın ol-
masının önünde bir engeldir.
C) Özgür düşüncenin olmadığı yerde aydınlanma-
dan söz edilemez.
D) Topluma yapılan baskı, düşünme eylemini dâhi
yok eder.
E) Aydın insan kendini iyi ifade edebilecek yetenek-
te olmalıdır.
EVERESTDENEMELERİ
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
D Şairine büyük bir ün kazanulas E) Kurgusunun ve dilinin çok başarılı olması 24. Aydın insan, her şeyden önce düşünen insandır. Ona göre düşünmek, insan ve yurttaş olmanın vaz- geçilmez koşuludur. Fakat bu tek başına yeterli de- ğildir. Düşündüklerini açığa çıkarmalıdır aydın insan. Baskıcı sınırlar içinde haspedilmiş düşüncenin hem aydın kişiye hem de toplumun diğer bireylerine bir faydası yoktur. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez? 25. Ni AÖzgür olmayan ortam, topluma zarar verir. B) Açığa çıkarılamayan düşünceler kişinin aydın ol- masının önünde bir engeldir. C) Özgür düşüncenin olmadığı yerde aydınlanma- dan söz edilemez. D) Topluma yapılan baskı, düşünme eylemini dâhi yok eder. E) Aydın insan kendini iyi ifade edebilecek yetenek- te olmalıdır. EVERESTDENEMELERİ
34
Dimitri Mendeleyev periyodik tablonun babası olarak düşünül-
mesine karşın, periyodik tablonun bugüne gelmesine birçok bi-
lim insanı katkıda bulunmuştur. Periyodih tablonun temelleri MÖ
4-yüzyılda Aristoteles tarafından opriletemel elementler ile
atılmıştır. Aristoteles toprağı, havayı, ateşi ve suyu dört temel
element olarak tanımlamıştır. Aynı tanım Hindistan'da ve Çin'de
de filozoflar tarafından kullanılmiştir. Antik Çağ'daki filozoflar ele-
mentleri kullanmış olsa da elementler kimyasal olarak ilk defa
bundan 2000 yıl sonra tanımlanmıştır.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Aristoteles, temel element olarak havayı, toprağı, suyu ve
ateşi almıştır.
B) Periyodik tablonun temellerin Aristoteles MÖ 4. yüzyılda at-
mıştır.
Jedip icin mi?
C) Aristoteles'in önerdiği temel elementleri Hindistan ve Çin de
kullanmıştır.
1.
TÜRKÇE
D) Periyodik tablonun babası, Dimitri Mendeleyev olarak bilinir.
E) Elementleri Antik Çağ'daki filozoflar da kullanmıştır.
Overilen dedele
Yazının
S
Var
3.
www.baska.com.tr
C
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
34 Dimitri Mendeleyev periyodik tablonun babası olarak düşünül- mesine karşın, periyodik tablonun bugüne gelmesine birçok bi- lim insanı katkıda bulunmuştur. Periyodih tablonun temelleri MÖ 4-yüzyılda Aristoteles tarafından opriletemel elementler ile atılmıştır. Aristoteles toprağı, havayı, ateşi ve suyu dört temel element olarak tanımlamıştır. Aynı tanım Hindistan'da ve Çin'de de filozoflar tarafından kullanılmiştir. Antik Çağ'daki filozoflar ele- mentleri kullanmış olsa da elementler kimyasal olarak ilk defa bundan 2000 yıl sonra tanımlanmıştır. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz? A) Aristoteles, temel element olarak havayı, toprağı, suyu ve ateşi almıştır. B) Periyodik tablonun temellerin Aristoteles MÖ 4. yüzyılda at- mıştır. Jedip icin mi? C) Aristoteles'in önerdiği temel elementleri Hindistan ve Çin de kullanmıştır. 1. TÜRKÇE D) Periyodik tablonun babası, Dimitri Mendeleyev olarak bilinir. E) Elementleri Antik Çağ'daki filozoflar da kullanmıştır. Overilen dedele Yazının S Var 3. www.baska.com.tr C